25 Nisan Perşembe 2024
1 yıl önce

HaberTürk’ün kurgu haberini Alman basınına servis ettiler

Habertürk muhabirinin 'karne hediyesi et' başlıklı yalan ve kurgu olduğu ortaya çıkan haberi günlerdir konuşuldu.  O röportajın kurmaca olduğu ortaya çıkınca muhabirin kurumla ilişkisi kesildi. O haber üzerinden yorum yapanlar kendi mecralarından özür diledi.  Ama o yalan haberi bu gerçeklere rağmen Alman medyasına sızdırıp Türkiye aleyhtarlığı yapmaktan çekinmediler. OPERASYONEL YAZININ ALTINDA TANIDIK BİR İSİM: BÜLENT MUMAY Frankfurter Allgemeine gazetesinde çıkan bu operasyonel yazının altında da tanıdık bir ismin imzası var: Bülent Mumay.  Almanya'nın önde gelen gazetelerinden biri olan Frankfurter Allgemeine'de yer alan Bülent Mumay imzalı bir makalede, yalan olduğu ortaya çıkmasına rağmen aynı haber işlendi. Bülent Mumay'ın Frankfurter Allgemeine'de yer alan, "Erdoğan ülkesinde çocukluk" başlıklı bir makalede, Türkiye'de yaklaşan seçimlere işaret edilerek, "karne hediyesi et" yalanı algı operasyonunun devamı için tekrar edildi. HABER ÇÜRÜTÜLÜNCE MUMAY'DAN YENİ SENARYO  Haberin çürütülmüş olması, Mumay'a adeta yeni bir senaryo yazdırdı. Mumay makalesinde, "Mikrofon uzatılan bir çocuğun verdiği cevap vicdanları sızlattı: Annem bana karne hediyesi et aldı." yalanına yer verirken, annenin ifadesini itibarsızlaştırmak için, "Çocuğun annesi televizyon kamerası önüne sürüklenerek "Biz fakir değiliz, zenginiz, her gün et yiyoruz" demeye zorlandı." senaryosunu yazdı. Makalesinde, ham görüntülerin yalanı ortaya çıkardığını kasıtlı olarak sansürleyen Mumay, Habertürk muhabirinin işine son verilmesini de 'mağduriyet' gibi göstermeye çalıştı. MUMAY'DAN ALÇAK 'SİHA' PAYLAŞIMI Hürriyet’ten kovulduktan sonra bir süre Cumhuriyet'te çalışan Bülent Mumay şimdilerde DW Türkçe İstanbul Koordinatörü. Mumay daha önce de sosyal medya hesabı Twitter üzerinden Türk Savunma Sanayiinin göz bebeği, yerli ve milli Bayraktar TB2 SİHA'ları çirkin bir üslupla hedef almıştı.  Mumay, paylaşımında BAYKAR Teknoloji lideri Selçuk Bayraktar'ı hedef alarak, "Rusya, damadın SİHA'larını vurmuş..." ifadelerini kullanmıştı. 

1 yıl önce

İsrail, Cenin Mülteci Kampı'nda 9 Filistinliyi katletti!

İsrail işgalci güçleri yine gerçek mermilerle Cenin Kampı’nı bastı. Biri yaşlı kadın 9 Filistinliyi katletti. Doğu Kudüs’te baskını protesto edenlere de ateş açan İsrail askerleri, yine bir Filistinli genci öldürdü.

1 yıl önce

ABD Wagner'i "uluslararası suç örgütü" ilan etti

ABD, Rusya'ya yeni yaptırımlar uyguladı. ABD Hazine Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı savaşma kapasitesini azaltmak amacıyla, yeni yaptırımlar uygulandığı duyuruldu.

1 yıl önce

Foreign Policy'den ABD'ye ''PKK/YPG'' çağrısı: Türkiye'yi kaybedemeyiz

Irkçı Rasmus Paludan'ın İsveç'in başkenti Stockholm'deki Türkiye Büyükelçiliği önünde gerçekleştirdiği iğrenç eylemi sonrasında dünyanın gözü NATO görüşmeleri kapsamında İsveç ve Türkiye eksenine döndü. Daha önce Türkiye'nin taleplerini kabul edeceğini söylemesi üzerine NATO yoluna yeşil ışık yakan Ankara ise yaşananlardan sonra NATO üyeliği onayını sekteye aldı. Foreign Policy'de ise konuyla ilgili dikkat çeken bir analize yer verildi. Analizde PKK'nın Avrupa Birliği (AB), ABD ve İsveç'te de terör örgütü listesinde olduğuna, ancak yine de İsveç'in PKK için bir sığınak olduğuna ve bu zamana kadar eylemlerinin İsveçli politikacılar tarafından desteklendiğinden bahsedildi. Ancak asıl önemli olanın ABD'nin ne yaptığı olduğuna dikkat çekilen haberde, "Türkiye'nin ulusal güvenliği İsveç'ten değil, ABD'nin Suriye'de yaptıklarından geçiyor" denildi. Başta ABD olmak üzere Batılı ülkeler de İsveç gibi PKK ile bağını sürdürdüğü için de Türkiye'nin tepkisi olduğuna dikkat çekildi. Haberde, "Suriye'nin kuzeyinde özerk bir bölge oluşturan PKK ile bağlantılı grupların Türkiye'nin güvenliğini tehdit ettiğini ilk söyleyen Batılı ülkeler, bu da Ankara'nın bir kazanımı" denildi. "TERÖR ÖRGÜTÜNE VERİLEN DESTEK GÖZDEN GEÇİRİLMELİ" ABD'nin Suriye'de PKK'y silahlandırıp finanse ettiğinden bahsedilen haberde bu döneme kadar PKK'nın Türkiye'nin karşısında durmasında ABD'nin büyük payı olduğuna dikkat çekildi. Ancak İsveç'in NATO için önemli olduğundan bahsedilen haberde ABD'nin bu nedenle artık seçim yapmak zorunda olduğu söylendi. Analizde, "Washington, PYD ve YPG'ye verdiği desteği yeniden gözden geçirmeli ve Türkiye ile birlikte çalışmaya istekli olmalı" denildi. "TAM BİR GÜÇ İÇİN TÜRKİYE'YE İHTİYAÇ VAR" Analizin devamında ise dikkat çeken bir noktaya parmak basılarak "Ne yazık ki ABD'de Türkiye'nin cumhurbaşkanına yönelik kişisel bir antipati var. Bu durum da Türkiye ile ABD'nin stratejik çıkarları örtüşse bile Türkiye ile çalışmayı zorlaştırıyor" denilerek hedefte Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın olduğuna dikkat çekildi. NATO'da tam bir güç için Türkiye'ye ihtiyaç olduğuna dikkat çekilen haberde, "NATO'nun Karadeniz'de güçlü olması için Türkiye'yi bir müttefik olarak tamamen kucaklamak gerekiyor" denildi.

1 yıl önce

Bakan Çavuşoğlu'ndan İsveç hükümetine tepki: Üyelik sürecine mayınlar döşüyor bu eylemler!

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Sırbistan Başbakan Birinci Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Ivica Dacic ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuştu. Mevlüt Çavuşoğlu, İsveç'teki provokatif eylemlere ilişkin, "Eylemlerin bir amacı İsveç'in NATO üyeliğini engelleme" açıklamasında bulundu.  Kur'an-ı Kerim yakılmasına ilişkin Çavuşoğlu, "İsveç hükümeti bu alçak eyleme izin vererek bu suça ortak olmuştur. NATO'ya üye olmak istiyor mu, istemiyor mu?" karar vermesi lazım. Üyelik sürecine mayınlar döşüyor bu eylemler." dedi. SIRBİSTAN'DAN İSVEÇ'E TEPKİ: BÜYÜK BİR TRAJEDİ Sırbistan Dışişleri Bakanı Dacic de, İsveç'te Kur'an-ı Kerim yakılmasına ilişkin, "Batı'nın bir parçası olan bir ülkede böyle bir olayın olmasına inanamıyorum. Bu büyük bir trajedi" açıklamasında bulundu. TÜRKİYE'DEN İSRAİL'E UYARI: PROVOKASYONLARDAN VAZGEÇİN!  Çavuşoğlu, Cenin baskınına şehit olan 9 kişiye ilişkin de, "İsrail hükümetinden bu tür saldırı ve provokasyonlardan vazgeçmesini istiyoruz. Ölen kardeşlerimiz için başsağlığı dileklerimi iletmek istiyorum" ifadelerini kullandı. MİKE POMPEO'NUN İDDİALARINA YANIT! Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Mike Pompeo bu kitabı sanırım başkanlık adaylığında ya da adaylığının kampanyasını başlatmak için yazmıştır. Bahsettiğiniz iddialarla ilgili gerçek dışı bilgiler var. Diplomatik bir dille söylüyorum. Siz buna ‘yalan’ da diyebilirsiniz. Abartı ve çifte standart var" dedi.

1 yıl önce

İsveç'teki Müslüman ve Yahudilerden ortak açıklama: Kitapları yakanlar sonunda insanları da yakar

Amanah Vakfı ve İsveç Yahudi Topluluğu Konseyi, Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim yakılmasının ardından, "Demokrasiye evet, Nefrete hayır!" başlıklı ortak açıklama yayımladı. Açıklamada, "Bir kez daha İsveç sokaklarında İslamofobik nefret gösterilerine tanık olmamız, derin endişe veriyor. Bir kez daha ırkçıların ve aşırılık yanlılarının, İsveç'teki dini azınlıklardan birine karşı Kur'an-ı Kerim yakarak nefreti normalleştirmek için demokrasiyi ve ifade özgürlüğünü suistimal etmelerine müsaade edildi." ifadeleri kullanıldı. "ÖN YARGI İLE NEFRETE YÖNELİK EYLEMLER KABUL EDİLEMEZ" "Trajik" geçmişlerinin, kitap yakmanın genellikle toplumdaki bir gruba yönelik nefretin normalleştirilmesinin başlangıcına işaret ettiğine dikkat çekilen açıklamada, "Geçmişte Yahudilere ve şimdi Müslümanlara karşı aynı şey yapılıyor. Bu nefret gösterilerini etnik gruplara yönelik tehdit ve tahrik ifadesi olarak görmemek, tarihin göz ardı edilmesi anlamına gelir." değerlendirmesi yapıldı. Alman Yahudi yazar Heinrich Heine'nin, 1821'deki kitabına atıfta bulunulan açıklamada, "Kitapları yakanlar sonunda insanları da yakar." ifadesine yer verildi. Nazilerin 1933'te Yahudi kültürünü yok etme çabalarındaki ilk adımlardan birinin, Yahudi kitaplarının yakılması olduğu vurgulanarak "Ardından ne olduğunu hepimiz biliyoruz." denildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi: "İsveç'teki gelişmeden derin endişe duyuyoruz. Yahudi ve Müslümanlar gibi azınlıklara yönelik saldırılar son yıllarda artmış ve normalleşmiştir. Demokratik bir toplumda her bireyin kendini güvenme ve takdir edilmiş hissetme hakkı vardır. İsveç Müslüman Topluluğuna desteğimizi burada ifade etmek, her türlü önyargı ile nefrete yönelik eyleminin ve işaretinin kabul edilemez olduğunu açıkça belirtmek isteriz."

1 yıl önce

Çavuşoğlu'ndan Pompeo'nun kitabındaki iddialar hakkında açıklama: Abartı var, çifte standart var!

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Pompeo'nun kitabındaki iddialar hakkında açıklamada bulundu. Çavuşoğlu, "Abartı var, çifte standart var. Bugün DEAŞ'a karşı göğüs göğse mücadele eden tek NATO ordusu Türkiye'nin." dedi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Tayland Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Don Pramudwinai ile ortak basın açıklaması yaptı. Çavuşoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:  POMPEO'NUN KİTABINDAKİ İDDİALAR "Abartı var, çifte standart var.  Bugün DEAŞ'a karşı göğüs göğse mücadele eden tek NATO ordusu Türkiye'nin." "ERDOĞAN İLE PENCE GÖRÜŞÜRKEN ODAYA GİRMEK İSTEDİ, KENDİSİNİ UYARDIM" Ortak açıklamanın hükümlerini de yerine getirmediler. Dürüst olmadıklarını da gösterdiler. Her ziyarette baş başa görüşmeler olabilir. Cumhurbaşkanımızla Pence arasında da baş başa görüşme gerçekleştirildi. Biz de Pompeo ile başka odada beklerken, Pompeo sürenin uzamasından rahatsız oldu. İçeri gidelim diye talepte bulundu. Ben de kendisine birisi Başkan, birisi Başkan yardımcısı adap gereği liderler içeri çağırmadan gitmenin doğru olmadığını söyledim, kendisini uyardım. Şimdi rahatsızlığını anlıyoruz. "DARBE GİRİŞİMİNİ DESTEKLEDİ, RAHATSIZLIĞININ SEBEBİ DE BU" İğrenç dediği görüntülerin olduğu gece FETÖ 251 vatandaşımızı öldürdü. Kendisi de darbe girişimini desteklemiştir. Videodan rahatsız olmasının sebebi de budur. Çünkü o görüntüler darbenin nasıl başladığını ve Türk milletinin darbeyi nasıl yendiğini gösteriyor. "GÖRÜŞMEK İSTEYEN GELİR, BEN AYAĞINA GİTMEM DEDİM" Patrikhaneyle ilgili ziyaretinde patrik orada, cemaatler, vakıflar orada. Türkiye hiçbirisini tehdit etmez. Yunanistan'da Batı Trakya Türklerinin hakkının gasp edilmesi gibi bir durum yok. Patriğe herhangi bir tehditte bulunmamız bizim mümkün değil. Kendisine de her türlü desteği veriyoruz. Yalnız bu ziyareti İstanbul'a yapmak istediğini, benimle de orada görüşmek istediğini söyledi. Benim de cevabım net. Benimle görüşmek isteyen Ankara'ya gelir, ben onun ayağına gitmem dedim. Olay bundan ibaret. Kitapta yazan unsurların çoğu gerçek dışı."

1 yıl önce

Alman Stern dergisi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef aldı

İngiliz The Economist dergisinin ardından şimdi de Alman Stern dergisi tepki çeken bir bir kapak ile okurlarının karşısına çıktı. Alman dergi Türkiye'de gerçekleşecek seçimle ilgili hazırladığı analizde skandal ifadeler kullandı. 'Kundakçı Erdoğan' kapağı ile okurlarının karşısına çıkan Stern, 'Erdoğan iktidarda kalabilmek için vicdansızca çatışmalar çıkarıyor: Kendi ülkesinde, Suriye'de ve ayrıca Almanya'da' başlıklı bir yazı yayınladı. Yazıda 'Putin ve Batı ile müzakere ediyor, NATO'yu küçümsüyor ve Suriye'de savaş başlatıyor' denildi. Erdoğan'ın uluslararası sahnede boy gösterdiğinin altını çizen Stern 'Ama evinde güç için amansızca savaşması gerekiyor' yorumunda bulundu. 'Erdoğan, Ukrayna’dan Suriye’ye birçok ipi elinde tutuyor ve gücünü kullanıyor' diyen Alman dergi yazıda şu ifadelere yer verdi; 'Erdoğan bir seçim yenilgisini kabul eder mi? Partisi ortağı MHP askeriye ve emniyet güçlerine öylesine yerleşmiş durumda ki, kimi uzmanlar onun halkın aksi yöndeki tercihine rağmen iktidarda kalabileceğine dair spekülasyonlar yapıyor.' İsveç'teki skandal eylemin ardından Erdoğan'ın İsveç'e NATO kapısını kapatması üzerine Bloomberg'den tepki çeken bir teklif gelmişti. 'NATO, Erdoğan'ın genişlemeyi geciktirmesine izin vermemeli' başlıklı bir yazı kaleme alan Bloomberg, Türkiye'ye İsveç ve Finlandiya'dan talepleri nedeniyle 'kafa tutan ülke' benzetmesi yaptı. 'NATO bu tartışmaya bir son verip en yeni üyelerini koşulsuz şekilde kabul etmeli' denilen yazının devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da Türkiye'de yapılacak seçimler öncesi milliyetçi tabanından destek almaya çalıştığı ve geri adım atmadığı belirtildi. Türkiye'nin inadının Avrupa'nın güvenliğini de tehlikeye attığını öne süren Bloomberg, ABD ve Avrupa'nın bu kördüğümü çözmek zorunda olduğunu yazdı ve şu değerlendirmede bulundu; 'Başkan Joe Biden, Türkiye'nin Kürt terörüyle ilgili endişelerini dile getirme hakkı olsa da bunun bedelinin NATO'yu güçlendirme çabalarını engellemek olmadığını açıkça ortaya koymalı.' 'NATO LİDERLERİ ERDOĞAN'A BASKI YAPMALI' Türkiye'nin İsveç'ten iade taleplerinin iki ülke arasında çözülmesi ve NATO sürecine dahil edilmemesi gerektiği kaydedilen Bloomberg, NATO liderlerinin 18 Mayıs'tan önce iki ülkenin üyeliğini onaylaması için Erdoğan'a baskı yapması gerektiği savunuldu. 'ERDOĞAN NATO TOPLANTILARINDAN DIŞLANMALI' Erdoğan direnirse ABD Kongresi'nin Türkiye'ye F-16 satışını durdurarak yanıt vermesi çağrısını da içeren yazıda, Türkiye'nin tatbikatlara katılımının sınırlanması, Erdoğan'ın NATO toplantılarından dışlanması ve hatta Türkiye'nin NATO'dan ihracı seçeneklerinin de masada olması gerektiği kaydedildi. 'İTTİFAKA ZARAR VEREN ÜLKE MÜTTEFİK DEĞİLDİR' Yazı, 'Mesaj açık olmalı: grubun güvenliğine bilerek zarar veren bir ittifak üyesi asla bir müttefik değildir' ifadesiyle sona erdi.

1 2 ... 116 117 118 119 120 121 122 ... 390 391
Server Error
500
Server Error