20 Nisan Cumartesi 2024
1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan seçimler için 14 Mayıs mesajı

Türkiye, sandık başına gitmek için gün sayıyor... 2023 yılında yapılacak olan cumhurbaşkanı seçimi için milyonlar oy kullanacak. Seçim günü ise merak konusu olan gündem maddeleri arasında yer alıyor. Seçim tarihine ilişkin kritik açıklama AK Parti Grup Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan geldi. Adnan Menderes'e atıf yaptı Cumhurbaşkanı Erdoğan, Demokrat Parti Lideri Adnan Menderes'in, "Yeter! Karar milletindir" sloganıyla CHP'nin tek parti dönemine son verdiği 14 Mayıs 1950 tarihindeki seçimlere atıf yaptı. Seçimler için 14 Mayıs'ı işaret etti Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletimiz 73 yıl sonra aynı gün, 6'lı masa diye karşımıza çıkan bu darbe şakşakçılarına, kifayetsiz muhterislere yeter diyecektir." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim tarihine ilişkin açıklamaları şu şekilde:  "Rahmetli Menderes, 14 Mayıs 1950'de sandıktan ezici bir zaferle çıkmıştır" "Siyasetin günlük hercümerci içinde insanların söyledikleri sözler elbette önemlidir. Asıl belirleyici olan aynı insanların sandık başına gittiklerinde geleceklerine karar verirken nelere bakacakları, neleri dikkate alacaklarıdır. Rahmetli Menderes, 14 Mayıs 1950'de "Yeter söz milletindir" diyerek milletin gönlüne girmiş ve sandıktan ezici bir zaferle çıkmıştır." "2023'te milletimizin desteğine talibiz" "Aynı şekilde rahmetli Özal, darbenin gölgesinde girdiği seçimde Türkiye'ye çağ atlatma vaadiyle önemli bir başarı kazanmıştı. 'Bizde artık hiçbir şey olmayacak' diyerek özgürlük ve refah özlemi içindeki milletimizin büyük desteğiyle hükümete gelmiştik. Şimdi 'Yeter. Sözde, kararda, gelecekte milletindir' diyerek 2023'te milletimizin desteğine talibiz." "Milletimiz bu müstemleke heveslilerine 'yeter' diyecektir" Sözü de kararı da geleceğini de tayin hakkını milletimize bırakmak istemeyen vesayet heveslilerine rağmen Türkiye Yüzyılı'nı başlatacağız. Milletimiz 73 yıl sonra bir kez daha aynı gün 6ltılı Masa diyerek karşımıza çıkan darbe şakşakçılarına bu kifayetsiz muhterislere, bu müstemleke heveslilerine 'yeter' diyecektir."

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan gençlere 14 Mayıs mesajı: Yetkimizi kullanacağız

Bursa'da gençlerle buluştuğu "İlk Oyum AK Parti'ye, İlk Oyum Erdoğan'a" programına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, ülkenin ve milletin umudu gençlerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bursa'daki açılış törenine katılanların sayısının, aldığı resmi rakamlarla 120 bin kişiyi bulduğunu belirterek, "Tabii bu bir şeyi gösteriyor. Allah'ın izniyle inşallah mayıs bir başka olacak. Bu bahar bir başka bahar olacak. İnanıyorum ki siz gençlerimizle birlikte, siz hanım kardeşlerimle birlikte biz sandıkları bu defa çok farklı bir şekilde patlatacağız. Buna var mıyız?" ifadelerini kullandı. AK Parti Gençlik Kolları Başkanlığı tarafından İstanbul'da düzenlenen Üniversiteli AK Gençlik Festivali'nde (ÜniAK FEST) sanatçı Cengiz Kurtoğlu'nun "Duyanlara Duymayanlara" şarkısıyla sürpriz yaptığını anlatan Erdoğan, "Volkswagen Arena'da bize sürprizi yaptı, sonra bir telefon görüşmesi yaptık. 'Başkan, 65'ten sonra beni ne hallere soktun.' dedi. Bu gençlik var ya bu gençlik, evvelallah herkesi çok daha farklı bir hale getirir. Ama durmayacağız, çalışacağız, gayret edeceğiz ve tüm genç kardeşlerimizi sandıklara taşıyacağız ve sandıklardan da inşallah o sesi çıkaracağız." diye konuştu. "Gençlerimizin vizyonuna şahit oldukça geleceğimize umutla bakıyoruz" Ülkenin tüm genç yüreklerine selamlarını ileten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gençlerimizle her bir araya gelişimizde sizlerin sevgisine, enerjisine, coşkusuna, vizyonunuza şahit oldukça geleceğimize daha büyük bir umutla bakıyoruz. Bazıları diyor ki 'Bu enerjiyi nereden buluyorsun?' İşte enerji burada. Farklı bir yerde aramaya gerek yok. Bu tablo aynı zamanda bize, sizlere miras bırakacağımız Türkiye Yüzyılı'nın inşası için daha çok çalışmamız, daha fazla mücadele etmemiz gerektiğini hatırlatıyor. İnşallah 14 Mayıs'ta yapılacak seçimlerde ilk defa oy kullanacak siz kıymetli gençlerimizle yol arkadaşlığı yapmamızı bize nasip eden Rabbime hamd ediyorum. Sizlerin sayesinde aradan 40 yılı aşkın vakit geçmiş olsa da geçmiş dönemlerimizdeki heyecanı hatırlatıyor, aynı duyguları tekrar yaşıyoruz." Gençlik yıllarında, Türkiye'nin meselelerinin çok başka olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "O eski Türkiye'nin imkanları da çok başkaydı. Şimdi 20 yılda ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmet altyapısının üzerinde her alanda dünya ile yarışmaya hazır bir gençlik görüyoruz. Halbuki bizim gençliğimiz üç 'Y' ile kuşatılmıştı: Yasaklar, yokluklar, yoksulluklar. Kavgalarla dolu bir Türkiye'de geçti bizim gençliğimiz. İleride ülkemizin yakın siyasi tarihi vicdanlı bir değerlendirmeyle yazıldığında bu iki dönem arasındaki fark çok daha iyi anlaşılacaktır." değerlendirmesini yaptı. Erdoğan, ilk defa oy kullanacak gençlerle ilgili olarak, "Bugün önümüzdeki seçimlerde ilk defa oy kullanacak siz gençlerimizden beklentimiz elinizin altındaki imkanlarla dünyayı ve ülkemizi en iyi, en doğru şekilde okumanızdır. Maziden atiye sağlam bir köprü kurmadan, bu okumayı güçlü bir şekilde yapmadan, nerede bulunduğumuzu özellikle nereye gideceğimizi de bilemeyiz. Biz her konuda olduğu gibi, bu hususta da siz gençlerimize güveniyoruz. Birileri gibi gençlerimizi iradesi ipotek altında tutulacak vitrin süsü, konu mankeni olarak asla görmedik, görmüyoruz." diye konuştu. "Buraya gökten zembille inmedik" AK Parti'yi kurarken, Türkiye'nin gerçek anlamdaki ilk gençlik kolları teşkilatlanmasını AK Parti bayrağı altında yaptıklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda genel başkanlar arasında öyle siyasette gençlik kollarından çıkıp gelen bir başkası yok. Sadece bu kardeşiniz var, başkası yok. Biz buraya gökten zembille inmedik. Merdivenleri basamak basamak çıkarak geldik. Bunların bir kısmı kasetle geldi, bir kısmı farklı yerden siparişle geldi. Bizim böyle bir durumumuz yok. Biz, meydanlardan gümbür gümbür esinlenerek geldik." ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "Sizlerin yaşlarında, gençlik kollarında ilk görev alan nesil şimdi bakan, milletvekili, genel başkan yardımcısı, belediye başkanı, bürokrat, iş insanı olarak gösterdikleri başarıyla bizleri gururlandırıyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda sizlerle de aynı gururu biz yaşayacağız. Şimdi genel başkanınız olarak, cumhurbaşkanınız olarak gençlerimize güvendiğimiz için, gençler bunu çok iyi işlemeniz lazım. Seçilme yaşını ne yaptık? Önce 25'e, ardından ne yaptık, 18'e düşürdük. Kanunlarımıza göre reşit sayılan her bir gencimizin sadece seçme değil, seçimle gelinen görevlerde de sorumluluk alabilmelerini biz sağladık. Gençler biz size güvendik. Bu CHP'si filan bunlar niçin bu adımları atmadılar? Niçin bunlar gençlerin önünü açmadılar? Ama biz güvendik. Niye? Çünkü biz şuna inanıyorduk: 'Fatih 20 yaşında bir çağı kapatıp bir çağı açtığına göre, onun torunları olarak bizler de aynısını yaparız.' dedik. Ve oldu mu? Oldu. Onlar kadırgaları karadan yürüttüler. Bunlar anlamaz ha anlamaz. Yahu bunca zamandır bu ülkede siyaset yapıyorsunuz. Denizin altından siz metro yaptınız mı? Bu metroyu kim yaptı? Biz yaptık. Avrasya Tüneli'ni kim açtı? Biz açtık. Hani gücünüz yetiyorsa, bir de siz yapsaydınız. Biz Haliç'i temizledik, bunlar Haliç'i doldurdular. Yahu bunlarda temizlik diye bir şey yok. Bunlarda 'Böyle kalkıp da dünyaya örnek gösterilecek bir şey yapalım.' böyle bir dert yok, çünkü bunlar dertli değil. Biz dertliyiz dertli. Neler yaptık, neler yapıyoruz, neler yapacağız." "Konuş' deyince konuşacak kukla bir aday arıyorlar" Erdoğan, Bursa'yla ilgili olarak, "Şu Bursa'yı nereden, nereye getirdik? İstanbul'dan gel, Bursa'dan geç, İzmir'e yönel 7-7,5 saatte olan bu güzergahı biz 3 saate indirdik. Bay Kemal, artık seni yormuyoruz görüyorsun. Yani, 7-7,5 saatte gittiğin bu yolu 3 saate indirdik daha rahat gidebilesin diye ama İzmir'e uğradığın da yok." diye konuştu. Türkiye'nin çok partili siyasi hayata geçtiği dönemi hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi: "Ülkemizde çok partili siyasi hayata geçildiğinde kadınlarımız ve gençlerimiz başta olmak üzere tüm vatandaşlarımız 'Oy namustur.' dediler. Siyasi iradelerine, sandığa canları pahasına sahip çıkmışlardı. Bugün olduğu gibi o dönemde de insanımızı 'Gel' deyince gelecek, 'Git' deyince gidecek, 'Şuraya oy ver' deyince verecek güruh olarak gören çarpık bir zihniyet vardı. Tek parti, faşizmi, artı bu zihniyet, aday olarak milletin karşısına çıkardığı kendi mensuplarına bile aynı muameleyi göstermekten çekinmediler. Şimdi kendilerine 'Gel' deyince gelecek, 'Sus' deyince susacak, 'Konuş' deyince konuşacak kukla bir aday arıyorlar. Bulamıyorlar. Dertleri, milletimizin namusu olarak gördüğü oylarla ülkeyi yönetecek sizlerin geleceğini inşa edecek bir cumhurbaşkanı çıkarmak, milletvekili seçmek değil. Bunların tek dertleri, her biri diğerinden hazzetmeyen, sayısının 6 mı, 10 mu olduğunu bilemediğimiz masa ortaklarının çıkarlarına göre hareket edecek bir isim bulmaktır." Buradaki konuşmasında altılı masanın cumhurbaşkanı adayıyla ilgili gündemdeki tartışmalara işaret eden Erdoğan, "Milletimiz ülkesini yönetmek için cumhurbaşkanı seçmenin peşinde, bunlar masa ortaklarının yöneteceği aday bulma peşinde. Böylesine bir algoritmaya bedava oynanan oyunlarda bile rastlayamazsınız. Çünkü bunların kafası henüz Türkiye Yüzyılı'na erişememiştir. Bunlar artık sürümden kalkmış olan, güncellemesi bile yapılamayan 1990'ların, 1970'lerin siyaset formatında kalmış tiplerdir." diye konuştu. Muhalefetin vaatlerinin Türkiye'yi yeniden eski Türkiye'ye döndürmek olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti: "Eski Türkiye dedikleri ne biliyor musunuz? 'Eski Türkiye', günlük hayatınızın hemen her anında yararlandığınız imkanların neredeyse hiçbirinin olmadığı Türkiye'dir. Eski Türkiye her işin çok emekle yürütüldüğü, buna karşılık çok az sonuç alınabildiği, çok az mesafe katedilebildiği Türkiye'dir. Eski Türkiye, insanların birbirleriyle sınırsız iletişimi bırakın, asgari müştereklerde bile buluşmakta zorlandığı Türkiye'dir. Eski Türkiye, siyasette, ticarette, bürokraside, akademide, sanatta velhasıl hayatın her alanında bir avuç seçkin azınlık dışında kimseye şans verilmeyen Türkiye'dir. Eski Türkiye, altılı masanın bizzat uygulamaları olarak gösterdiği gibi kavganın, kargaşanın, ayak oyunlarının eksik olmadığı Türkiye'dir. Eski Türkiye, siyaset kurumunun, milletin sorunlarına çözüm üretmek yerine sürekli kriz ürettiği, suni krizleri tetiklediği Türkiye'dir." "Üç çeyrek asır sonra 'Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir' diyoruz." "Altılı masa denilen ucube yapının gıdası, eski Türkiye'nin milletimiz için zulüm, birileri için ayrıcalık aracı olan yoksulluğudur, yoksunluğudur, husumet iklimidir, sömürü düzenidir." diyen Erdoğan, şöyle devam etti: "Biz 20 önce ülkemizi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimizde tıpkı rahmetli Menderes'in, 73 yıl önce yaptığı gibi 'yeter' dedik. Gençler, milli iradeyi hiçe sayan vesayete 'yeter' dedik. Hak ve özgürlükleri ayaklar altına alan zulüm düzenine 'yeter' dedik. Milletimizi geri kalmışlık prangasına mahkum eden çarpıklığa 'yeter' dedik. İtilmişliğe, kakılmışlığa, milli onurumuzun örselenmesine 'yeter' dedik. Terör örgütlerine, onların iplerini ellerinde tutanlara, dökülen kanlara, yaşatılan acılara 'yeter' dedik. Darbecilere, onları üzerimize salan küresel emperyalistlere 'yeter' dedik. Maruz kaldığımız her saldırının sinsi refakatçileri olan siyasi ve ekonomik tetikçilere 'yeter' dedik. Evet, bu ülkeye ve bu halka zulmeden kim varsa hepsine de rahmetli Menderes gibi 'Yeter, söz milletindir.' dedik. Fakat biz bunlarla yetinmedik. 'Yeter, söz de karar da milletindir.' diye ilave ettik. Şimdi de yaklaşık üç çeyrek asır sonra tekrar 'Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir.' diyoruz." Seçimle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bursa'dan başlayarak dalga dalga 81 vilayetimize, oradan dünyanın dört bir yanındaki her bir vatandaşımıza ulaşarak ülkemizin ve milletimizin geleceği için hiçbir vaatleri, hiçbir programları, hiçbir vizyonları olmayanlara ne diyeceğiz? O kadar, 'yeter' diyeceğiz. Kapısına gitmedik, eser ve hizmetlerimizi anlatmadık, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu paylaşmadık kimse bırakmayacağız. Gençler, hedefimiz gönlünü kazanmak suretiyle 85 milyonun her bir ferdine, doğruya doğru dedirtmektir. Meydanlarda bize verilen her desteğin, sandıkta bize verilen her oyun, Türkiye Yüzyılı'nın inşasına yapılan bir katkı, bu kutlu yola döşenmiş bir tuğla olduğunu asla unutmayacağız." ifadelerini kullandı. "Gençlerin birinci partisi hep AK Parti oldu" Erdoğan, AK Parti'nin kurulduğu günden bu yana girdiği 15 seçimden zaferle çıktığını ifade ederek, milletin tamamı gibi gençlerin de birinci partisinin hep AK Parti olduğunu anlattı. Cumhurbaşkanlığı seçiminde de gençlerin ilk tercihi olduklarını aktaran Erdoğan, "Gençleri AK Parti'ye yakıştıramayan, daha doğrusu gençlerin AK Parti ile birlikte yol yürümesini hazmedemeyen bir kesim, bu gerçeği bir türlü kabul etmek istemiyor. Halbuki biz sadece son 2 senede gençlerimizde 36. buluşmamızı yapıyoruz. TEKNOFEST'lerden, çeşitli kurumlarımızın gençlik programlarına kadar daha pek çok vesileyle de gençlerimizle bir araya geliyoruz. Sevgili gençler, bırakın ülkenin dört bir yanında gençlerle kucaklaşmayı, belki aynı dönemde kendi çocuklarıyla 36 defa bir araya gelmemiş olanlar, bizi gençlerden uzak kalmakla itham ediyor." diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Gerçi bunların her işi böyle. Üniversite açarız, okul yaparız, kitap dağıtırız, yurt inşa ederiz, kredi, burs veririz hepsine karşı çıkarlar, hepsine çamur atarlar. Hastane yaparız, sağlık personeli yetiştiririz, hizmetin en iyisini veririz sadece karşı çıkarlar, sadece engel olmaya çalışırlar. Terörle mücadele ederiz, sınır ötesi harekatlar yaparız, dünyanın dört bir yanında destanlar yazarız sadece mecliste takoz koyarlar, tezkerelere ret oyu verirler. Hakim, savcı alırız, adalet teşkilatımızı güçlendiririz sadece mırın kırın ederler. Kara yolu yaparız, havalimanı yaparız, demir yolu yaparız, uzaya uydu göndeririz, sadece geliştirdiğimiz işbirliği modellerine, projeleri yapan firmalara saldırırlar. Ne derler? 'Bak biz geliyoruz, bir kuruş alamayacaksınız.' Yahu gelemeyeceksiniz be gelemeyeceksiniz. Baraj yaparız, yerli ve yenilenebilir enerji tesisleri kurarız, nükleer güç santrali inşa ederiz sadece işlemleri iptal etmek için mahkeme, mahkeme dolaşırlar. Konut yaparız, millet bahçesi yaparız, millet kütüphanesi yaparız, ağaç dikeriz, sadece eleştirirler, sadece engel çıkartırlar." "Gençlerimizle yapacağımız nöbet değişiminin vaktinin yaklaştığını biliyoruz" Hangi alana bakılırsa bakılsın aynı manzarayla karşılaşılacağını belirten Erdoğan, "Millete söyleyecek sözü olmayanın gençlerimize vaadi ne olabilir ki? Kendilerini hapsettikleri yalan ve iftira kalesinden başka dünyaları olmayanlarla hangi vizyonu, hangi projeyi tartışacağız? Gençler, onun için biz sözümüzü milletimize söylüyoruz, biz sözümüzü işte burada olduğu gibi gençlerimize söylüyoruz." ifadelerini kullandı. Programda gençlere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Türkiye Yüzyılı'nı birlikte biçimlendirelim, birlikte planlayalım, birlikte inşa edelim. Çünkü biz başlatacağız ve sonra nöbeti sizlere devredeceğiz. Gençlerimizle yapacağımız nöbet değişiminin vaktinin de yaklaştığını biliyoruz. Kendimizi artık gençlerimizin devrinin misafirleri olarak görüyoruz. Önümüzdeki seçimleri, ülkemizin içinden geçtiği kritik dönemde küresel yönetim ve ekonomi düzenindeki hak ettiği yerin gerisine düşmemesi için önemli görüyoruz. Sonra meydanda at da söz de sizin olacaktır. Gençlerimizden beklentim, tıpkı bizden öncekiler gibi tıpkı bizim gibi sizin de 'Yeter söz de, karar da milletindir'. Ruhtan, ilkeden, yoldan asla sapmamanızdır. Biz 40 yıldır her ne yaptıysak milletimizle birlikte olduğumuz için yaptık, milletimizin desteğiyle yaptık, milletimiz için yaptık. Sizlere bırakacağımız en büyük miras da bu olacaktır."

1 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Çelik: Seçim 14 Mayıs’ta

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in açıklamalarından satır başlıkları; İSVEÇ'TE KUR'AN YAKMA PROVOKASYONU Öteden beri Rusya'ya dönük olarak tehdide yönelmiş bir Avrupa var. Ama kendi içindeki tehdidi göremedi. Bu da aşırı sağ. Bunlar neye karşılar. Avrupa demokrasisine karşılar. AB'ye karşılar. Bunların refleksi tarihlerine baktığımızda 2. Dünya Savaşı'ndan önce Yahudileri hedef olarak gösteriyorlar şimdi Müslümanları gösteriyorlar. AB'nin birlik içinde hareket etmesi gerektiğini gören ülkeler bu aşırı sağ gruplara çok fazla destek veriyorlar. Cumhurbaşkanımız güçlü bir figür, onların düşman olduğu değerler açısından. Bunların hepsi Nazi aslında. Bu durum son derece tehlikeli. En tepede bir Erdoğan düşmanlığı var, onu kaldırdığınızda Türkiye, İslam göçmen düşmanlığı var. Aslında onu da kaldırdığınızda AB değerlerine karşılık var. Bunlar bildiğiniz faşistler. Rusya Ukrayna savaşı ortaya çıktıktan sonra modern Avrupa değerleri değil, AB öncesi her bir ulusu kendi değerleri üzerinden yapıdan gitmek istiyorlar. Almanya'dan tutun Fransa'ya kadar merkez siyasetin bunlara karşı anlayışlı göstermesi, her seferinde aşırı sağı daha yükseltmiş oluyor. İçeriden bir sabotaj var. İsveç ve aşırı sağ grupların güçlü olduğu yapılar var. İsveç Başbakanı diyor ki; Bu eylemleri yapanlar bizim NATO'ya üye olmamızı engelliyor. Bunlar sizi engelliyorsa ve siz buna karşı bir şey yapamıyorsanız tabii ki bir zaaf söz konusu. "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın maketininin yakılmasını biz kabul etmeyiz" dediler, ama bundan sonra bütün eylemleri ifade özgürlüğüne sokuyorlar. PROVOKASYONU KİM FİNANSE ETTİ? Burası yargı sistemim böyle diyor. O zaman terörle mücadele yasasını değiştirin. Bu bir terör eylemidir. Cumhurbaşkanımıza karşı yapılan eylem tamamen terör eylemidir ve terör eylemi muamelesi görmelidir. İfade hürriyetini de yok eden bir durumdur bu. Kur'an-ı Kerim yakan alçakla bunu gazeteci finanse etmiştir. Taa 70'li yıllarda öncesinde bu göçmen meselesini faşitlerin nasıl kullanıldığını anlatan kitaplarında çok önemli kritikler vardır. Burada da Nazi geleneğinin güçlü olduğu yapılar var. TÜRKİYE, FİNLANDİYA İLE GÖRÜŞÜR MÜ? 3'lü mekanizmayı biz istemedik, onlar bu duruma getirdiler. Masada ilerleme değil, gerileme var. Bu noktaya getiren İsveç'in kendisi oldu. İsveç verdiği hiçbir sözü tutamadı. Bu çerçevede o toplantının yapılmasının bir anlamı yok. Finlandiya bu konuda kendisini pozitif yönde ayrıştırmak istiyor. Onun için NATO ile konuşacak. Finlandiya ve İsveç iki ayrı bir ülke. Finlandiya terör konusunda doğru adımları attıktan sonra tabii ki İsveç'ten kendisini ayrıştırmış olur. Bunlar bizim her seçim karşılaştığımız şeyler. Panik yapacağımız işler değil serçe parmağımızla yöneteceğimiz işler. NATO'dan Türkiye'yi çıkarmayı söyleyenlerin sözleri akıltutulmasıdır. Söz konusu olamaz. Biz NATO'nun kurucu ülkelerindeniz. Bunların bunu konuşmaya hakkı yok. Konuştukları şey NATO'yu lav etmek olur. TÜRKİYE'NİN DİPLOMASİ TRAFİĞİ Biz Suriye ile görüşme yaptığımızda da eksen kayması var dediler. Biz coğrafi konumumuz itibariyle bir Avrupa devletiyiz, aynı zamanda Akdeniz devletiyiz. Asya ve Afrika ile bağımız var. Bunlar yüksek perdeden Türkiye'nin bu politikasını sorgularlar. Ama Cumhurbaşkanımızla görüştüklerinle, Putin'le görüşmesinin ne kadar önemli olduğunu ifade ederler. Biz büyük bir geçmişe sahibiz, çoklu bir politika. Hem coğrafyamız hem kurduğumuz ilişkiler bunu ifade ediyor. ERDOĞAN-ESED GÖRÜŞMESİ OLACAK MI? Biz bölgedeki devletlerin zarar görmesini istemiyoruz. Bugün gelinen noktada artık mesele Suriye meselesi olmaktan çıktı. Terör örgütleri oraya yerleşti. Türkiye Suriye'nin toprak bütünlüğünü gözeterek terör örgütünü orada görüyor. Türkiye terör örgütüne operasyonlar gerçekleştirerek Suriye'nin toprak bütünlüğünü korudu. MUHALEFETİN PROVOKASYONLARA YAKLAŞIMI Şu anda Cumhurbaşkanımız kaybetsin diye 5-6 sene geriye giden şeyler var. Muhalefet paralel bir evrende yaşıyor. Tamam muhalefet parisidir ama bir şekilde muhalefette kalite olsun isterim. Biden çıkmış seçimler yoluyla muhalefetin kazanmasını desteklemeliyiz demiş. Muhalefet aslında ilkesel bir tavır koysa arkasından bunu söylemek zorunda kalmayacak. Türkiye'nin değerlerine saldırı milli bir meselesir. Buna ama, fakat olmaz. Bir senedir 6'lı masa toplantıları yapılıyor. Bu toplantılardan siyasi bir sonuç çıkmış mıdır? "SEÇİM TARİHİ KESİNLEŞTİ, 14 MAYIS'TA" Seçimin 14 Mayıs'ta yapılması artık kesinleşti. Burada esas olan muhalefet Meclis'e önem verilmesi gerektiğini söylüyor. Tabii ki Meclis önemlidir. Türkiye Meclis'i dünyada önemli bir yere sahiptir. Tüm Meclis'ler savaş sonucu kurulmuştur fakat bizim Meclis'imiz savaşa komuta etmiştir. Türkiye demokratik tecrübeye sahip bir ülke. Cumhurbaşkanımız gerekli açıklamayı yaptı. 14 Mayıs'ı telaffuz ederek. Türkiye büyük bir olgunlukla bu seçimi gerçekleştirebilecek yetkiye sahip. En çok sandık güvenliği söyleniyor. Bütün siyasi partilerden temsilciler, vatandaşlar sandıkların başıdna olacak. Güvenlik sorunu yok. Kurallara uygun bir şekilde sandık başında görevini gerçekleştirenlere teşekkür ettik. "SÖZ MİLLETİNDİR" SLOGANI Burada enterasan bir şey vardır. Cumhurbaşkanımızıın siyaset yapma biçimi CHP'yi dönüştürdü. Cumhurbaşkanımız CHP liderine Demokrat partinin ilkesini söyletmiş oldu. Her seçime giderken patronunuz millettir. Her seferinde bunu ifade edersiniz. Burada millete atıf yapmak. Kampanyamız güçlü bir şekilde hazırlanıyor. Bunlar Türkiye Yüzyılı şemsiyesi altında oluyor. Bizim beyannamemiz vardır. Manifestomuz çıkar ve kampanyamız olur. Ana sloganı Cumhurbaşkanımız açıkladığında göreceğiz. Cumhurbaşkanımızın mitinglerinde adım adım slogan ve kampanya açıklanacak. SİNAN ATEŞ CİNAYETİ Sinan Ateş cinayeti ile ilgili olarak, toprbacılara öldürttüğünüz Sinan Ateş cinayeti olarak" diyor. Biz bunu şiddetli kınıyoruz. Burada bir cinayetten bahsediyoruz. Devletin adliyesi, emniyeti işbaşındadır. Dün de Kılıçdaroğlu birçok kişiyi tehdit etti. Böyle bir tehdit olmaz. Biz varolduğumuz sürece buna müsaade etmeyiz. Siyasi cinayetler sayfası açılmıştır diyor. Adliye ve Emniyet işini yapıyor, olay tüm boyutlarıyla ortaya çıkacak. AK PARTİLİ ŞENEL YEDİYILDIZIN SÖZLERİ Asla doğru bulmadığımız bir ifade. Kendisi de özür dileyip bir açıklama yaptı. Böyle bir ifadeden üzüldük doğrusu MHP İLE ORTAK LİSTE OLACAK MI? Bizim seçim işleri başkanımızla, MHP seçim işleri başkanıyla gayet uyumlu bir çalışma yapılıyor. Bu bahsettiğiniz konu ile ilgili henüz bir gündem olmadı. Bu yenilenme ve tecrübeyi çok iyi koruyan bir partiyiz. Bir yandan bu siyasi birikimlerimizi aktarabilecek, taşıyabilecek arkadaşlarımızın korunması, aynı zamanda yeni enerjiler bu denge...Burada kurumsallaşmış mekanizmalarımız var. Anketlerle sorarız. Daha sonra bu listeler konuşulur. Bizim açımızdan neyin ne zaman yapılacağı açık bir takvimle ilerliyor.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan Kemal Kılıçdaroğlu’na 14 Mayıs göndermesi: ‘Aynı Stalin gibi’

Süleyman Soylu, İzmir‘de katıldığı bir program sonrası gençlerin sorularını yanıtladı. Kendisine yöneltilen CHP’nin 14 Mayıs’ı sahiplenmesi ile ilgili soruya ‘Stalin’ göndermesi yapan Bakan Soylu tüm salonu kahkahaya boğdu. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1619078158006755350?s=46&t=8MqQi6INJBf6lRytJ7eVcQ SORU: ‘CHP’NİN 14 MAYIS’I SAHİPLENMESİNE NE DİYORSUNUZ’ İşte Bakan Soylu’nun cevabı; ‘Kılıçdaroğlu’nun 14 Mayıs’ı sahiplenmesi Stalin’in kapitalizmi anlatması gibi bir şey. Şimdi 14 Mayıs bir halk harekatıdır. İsmi de beyaz ihtilaldir ve halkın hepsini kapsayan bir ihtilaldir.’ ’14 Mayıs bu ülkede insanların özgürlüklerine, demokrasisine, hürriyetine bu ülkede Kuran-ı kerimin okunmasını yasaklayanlara karşı milletin kendi dinine, kendi inancına, kendi değerlerine sahip çıkmasının adıdır. Bunu engelleyen de CHP’dir. Cumhuriyet Halk Partisi milletin değerleriyle kavgalı bir siyasi partidir. Bu kadar açık ve net. Rahmetli Menderes’e ‘sizi ben bile kurtaramam’ diyen bir anlayışı ortaya koymuş, darbecileri tahrik edip keşif yaptırıp Türkiye’de darbe yaptırmışlardır. 14 mayıs halk iktidarını hazmedememişlerdir. Bugün Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidarı millet iktidarıdır, Halk iktidarıdır.’

1 yıl önce

MHP lideri Devlet Bahçeli'den 14 Mayıs vurgusu: Hesap sandıkta görülecek

MHP Genel Başkanı Bahçeli partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: Verilemeyecek bir hesabımız olmamıştır. Bazıları bizi hazmedemez, tanıyamaz. Tutamayacağımız sözü dilimize koymadık. Önümüze çekilmiş engelleri gün be gün aşarak tıpkı bir akıncı gibi ilerledik. Kuyuya attılar vakti saati geldiğinde Yusuf olduk çıktık. Bulanık akan suların günü geldiğinde durulacağına inandık. Hakkımıza sonuna kadar sahip çıkacağız. Milli haysiyetimizi ve dava onurumuzu çiğnetmeyeceğiz. İrade bizden yanadır, istiklal bizden yanadır, istikbal bizden yanadır. Rüzgar bekleyen bayrak bizden yanadır, Türk gençliği bizden yanadır. Milliyetçi Hareket Partisi'ne zincir vurmak, kement bağlamak, kelepçe takmak hiçbir ahlaksızın harcı ve haddi değildir. Kötüleri ve kötülükleri unutursak kanımız kurusun. Saklandıkları yerden taş atanların yakasından bizzat Türk milleti tutacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi, içinde milli değerlerin olmadığı hiçbir hareketi kabul etmeyecektir. Zehir ve zillet saçanları an be an takip ediyoruz. Sözde gazetecileri, ülkeden kaçan alçakları, FETÖ'cü hainleri rezil rüsva etmek için milletimizin metanetiyle bekliyoruz. Emperyalizmin maşalarına müslüman Türk milleti eyvallah etmeyecektir. Davamızın hisarları ok yağmuruna tutulurken ıslık çalan aymazları unutmayacağız. HESAP 14 MAYIS'TA 2023'TE SANDIKTA GÖRÜLECEK Açık hesap 14 Mayıs 2023'te sandıkta görülecektir. Kaygıyı ve korkuyu yenmiş bir partiyi kibrit kutusuyla tehdit eden densizler vardır. Bu vatanın ekmeğini yiyip kendini Türk milletinin düşmanlarına satanlara haram olsun. MHP'yi sosyal medya kumpasıyla infaza kalkışanlar, kiralık anket şirketleri, Amasya'ya baktınız mı? 14 Mayıs'a kadar konuştuklarını konuşsunlar sıra Türk milletine gelecek. 15 Temmuz gecesi Ankara'yı bombalayan Fetö'cülerden, bebek katili PKK'yla yürüyenlerden hesap sormak için aziz milletim sıra sende. Huzurlu bir gelecek için sıra sende, Türkiye Yüzyılını açmak için söz ve sıra sende. MHP milletiyle birlik olup zillet ittifakını siyaset çöplğüne yollayacaktır. 5 Şubat'ta bu kez Tekirdağ'da olacağız, vatandaşlarımızla hasret gidereceğiz. Bıyığını kesip ayrılanlar var, Manen aramızda omayanların yokluğundan şikayetçi değiliz. Bayağı senaryoların hızımızı kesmesine göz yummayacağız. Damarımıza basanlarla yerin yedi kat dibine inseler de hesaplanacağız. Hukukun imkanını sonuna kadar kullanarak layık oldukları akıbetle kavuşturacağız. Cumhuriyetin 100. yılını umutla karşılayacağız. MHP 54 yıllık siyasi tecrübesiyle Türkiye Yüzyılına hazırdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın adaylığı hukuka uygundur. ERDOĞAN'IN ADAYLIĞI YASAYA UYGUNDUR MHP 54 yıllık siyasi tecrübesiyle Türkiye Yüzyılına hazırdır. Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığı anayasaya uygundur. Ahlaken ve hukuken meşrudur. Cumhurbaşkanımızın tekrar aday olmayacağını söylemek tamamen geçersizdir. Cumhurbaşkanının 2 kere seçilmeyeceğini söylemek maksatlıdır. Sayın Erdoğan yeni sistemde sadece bir dönem seçilmiştir. Yeni sistem içinde 2 kere seçilme açıktır. Sayın Erdoğan'ın 14 Mayıs'ta yeniden seçilmesine inancımız tamdır. Sayın Erdoğan'ın adaylığına karşı çıkmak siyasi bir hezeyandır. İstiyorlar ki sesini çıkarmayan bir cumhurbaşkanı gelsin, geçti o günler. Millet ittifakı sıfır çekecektir. Kılıçdaroğlu, Cumhur İttifakı'nın adayıyla uğraşmasın. Sayın Erdoğan, 14 Mayıs'ta yeniden açık ara farkla seçilecektir. Sadece 14 Mayıs'ı beklesinler, milletimiz günlerini gösterecektir. Seçimlere 1 gün kala adaylarınının kim olacağını tartışıyor olacaklarsa şaşırmamak lazım. Noter huzurunda adaylarının kim olacağını bulabilirler. Tekerlemeyle muhtemel adaylarını bulabilirler. Buna yanaşmıyorlarsa Biden'a ulka göndererek adaylarını karşımıza çıkarabilirler. EYT'de üzerimize düşen katkıyı vereceğimizi ifade ediyorum.

1 yıl önce

MHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın: Cumhur İttifakı 14 Mayıs seçimlerinden de başarıyla çıkacak

Yalçın, MHP Kırklareli İl Başkanlığında parti teşkilatıyla bir araya geldiği toplantıda, 14 Mayıs seçimleri için hazırlıkları hızlandırdıklarını belirtti. Seçim hazırlıklarına 2022 yılında yapılan 9 büyük mitingle başladıklarını dile getiren Yalçın, MHP'nin tüm teşkilatlarının sahada ve insanlarla iç içe olduğunu kaydetti. Seçimlere kadar MHP olarak meşru olan her vasıtayı kullanarak vatandaşlara ulaşmaya devam edeceklerini anlatan Yalçın, "Sahadan aldığımız dönüşler bizi son derece memnun ediyor. Gerek Milliyetçi Hareket Partisi olarak gerekse Cumhur İttifakı olarak ciddi bir sonuç, ciddi bir başarı bekliyoruz. Bunun emarelerini milletimizde ve vatandaşımızda görmekteyiz." ifadelerini kullandı. Seçimlerde Cumhur İttifakı'nın büyük bir başarı elde edeceğine inandıklarını vurgulayan Yalçın, şöyle devam etti: "14 mayıs seçimleri sonrasında Cumhur İttifakı yine seçimden değerli vatandaşlarımızın desteği ile başarıyla ayrılacak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne, devlet ve millet hayatına katkı sağlamaya devam edecektir. Amaç ve hedef bellidir, amaç Sayın Cumhurbaşkanı'mızı açık ara seçtirmektir. Çünkü adayımız bizim bellidir, bu konuda da kararımız nettir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde ise nitelikli çoğunluğu Cumhur İttifakı olarak elde etmek gibi bir hedefe kilitlendik. Burada esas olan insanımızın ayağına gitmek ve onu ikna etmektir, temel vasıta budur. Bunu sağlamaya çalışıyoruz, emin adımlarla ilerliyoruz. Gelecekten ve 14 Mayıs'tan ümitvarız. Milliyetçi Hareket Partisi olarak Cumhur İttifakı olarak gereken her şeyi yapmaktayız ve yapmaya devam ediyoruz. Bu nedenle artık 'Aziz milletim sıra sende' diyoruz. Milletimiz kararı sandık başında net olarak verecektir. Zafer, Cumhur İttifakı'na inananların olacaktır." Toplantıda, MHP Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Derya Bulut, İl Başkanı Şaban Savaşan, Merkez İlçe Başkanı Cihan Alkan ve partililer hazır bulundu.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Allah'ın izniyle 14 Mayıs bizimdir, endişe etmeyin

Erdoğan, Adnan Menderes Üniversitesi'nde düzenlenen Aydın Gençlik Buluşması'na katıldı. Sanatçı İbrahim Tatlıses'in "Haydi Söyle" şarkısı ile kürsüye gelen Erdoğan, bir süre şarkıya eşlik etti. Daha sonra "27 Mayıs'tan 15 Temmuz'a ne değişti" temalı, yaşanan darbeler ve 15 Temmuz FETÖ'nün darbe girişiminin anlatıldığı videoyu izleten Erdoğan, "Gençler dikkat, 1960'ta neyse bugün de o. Değişen bir şey yok." ifadesini kullandı. Salonda açılan, "Gençler hedefe kilitlenmiş SİHA gibi sandıkları patlatacak", "Doktor değil ama hastası çok", "O hesap öyle olmuyor, 6+1 bir reis etmiyor", "Efelerin efesi hoş geldin", "Reis bizde, gençlik bizde, sizde ne var, söyle söyle", "Bay Bay Kemal", "Karizma desen var, icraat desen var" pankartlarını okuyan Erdoğan, "İşte gençlik bu." dedi. Erdoğan, Aydın'da toplu açılış töreni, Nazilli'de ise miting gerçekleştirdiklerini belirtti. Ülkenin dört bir yanındaki gençlere selam ve sevgilerini gönderen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Demokrasinin ve milli iradenin şehri Aydın'da sizlerle bir araya gelmekten memnuniyet duyuyorum. Sizlerin şu birlikteliğini, dayanışmasını görüp de iftihar etmemek, gururlanmamak mümkün mü? Sizlerin şu aşkını görüp de duygulanmamak mümkün mü? Rabbime bana sizler gibi yol ve dava arkadaşları verdiği için, sizlerle omuz omuza yürümeyi nasip ettiği için hamd ediyorum. Biliyorsunuz, Bay Bay Kemal de teröristlerle omuz omuza Ankara'dan İstanbul'a yürüdü. İşte fark bu. Bu kadar basit. 14 Mayıs'ta da inanıyorum ki aziz milletim, bunlar nasıl 1960'ta başta Menderes olmak üzere arkadaşlarını idama götürdüyseler, biz bunlara demokrasi dersini inşallah sandıklarda vereceğiz." Erdoğan, gençleri coşkulu gördükçe Necip Fazıl Kısakürek'in "Zindandan Mehmed'e Mektup" şiirini hatırladığını belirterek, şiirden dizeler okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Allah'ın izniyle 14 Mayıs bizimdir, endişe etmeyin. Türkiye'nin aydınlık yarınları bizimdir. Milletimizin müreffeh istikbali bizimdir. Cumhuriyetimizin kuruluşu gibi 2023 de bizimdir. Fatih'in İstanbul'u fethi gibi 2053 de bizimdir. Sultan Alparslan'ın Malazgirt'teki zaferi gibi 2071 de bizimdir. Sizlerin şu heyecanında 14 Mayıs'ı, tarihe altın harflerle kaydolacak büyük bir zaferin müjdesini görüyorum. Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir demek için sabırsızlanan bir gençlik görüyorum. Karşımda Batılı efendilerinden aferin alabilmek için kırk takla atan mandacılara özgüven dersi verecek, cesaret abidesi bir gençlik görüyorum. Bu salonda tehditle, baskıyla, psikolojik harp oyunlarıyla iradesine zincir vurdurmayacak kahraman bir milletin yiğit evlatlarını görüyorum. Tariflere sığmayan muhabbetiniz, ahde vefanız, dayanışmanız, cesaret aşılayan duruşunuz için sizlere şükranlarımı sunuyorum. Sizin kalbinizde yer edinmek, sizlere yoldaşlık yapmak, sizin o kabaran yüreklerinize eşlik etmek benim için hep iftihar vesilesi oldu." Erdoğan, gençlerin tertemiz yüzlerine baktıkça hep daha çok çalıştıklarını, ülkeye ve millete hizmet davasına daha sıkı sarıldıklarını vurgulayarak, "Sizin umutlarınızın büyüklüğünü gördükçe omuzlarımızdaki yükün ağırlığının daha fazla farkına vardık. Sizin azminize ve becerinize şahit oldukça Türkiye'nin müreffeh ve mutlu geleceğine olan inancımızı daha da perçinledik. Siz bize ilham verdiniz, saldırılar karşısında direnme gücü verdiniz, daha büyük hedeflere yürüme cesareti verdiniz." ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan seçim tarihi açıklaması: 14 Mayıs'ta olacak gibi görünüyor!

Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası enkazları kaldırma çalışması sürüyor. Kentlerin inşası yakında başlanacak. İnsanların barınmasına yönelik adımlar da atılmaya ve yaralar sarılmaya devam ediliyor. Türkiye depremin etkisindeyken, siyasette seçimin tarihi tartışılıyor. Seçimin 14 Mayıs'ta mı yoksa 18 Haziran'da mı yapılacağı henüz netlik kazanmadı. Hürriyet yazarı Hande Fırat, aldığı kulis bilgisini CNN Türk ekranlarında paylaşmış ve seçimin yüzde 99 ihtimalle 14 Mayıs'ta yapılacağını söylemişti. "SEÇİM 14 MAYIS'TA OLACAK GİBİ" Uluslararası basın da Türkiye'deki seçimin tarihini haberleştirmeye devam ediyor. İngiliz haber ajansı Reuters 18 Haziran'ı, Amerikan Bloomberg ise 14 Mayıs'ı işaret eden haberler yaptı. Son olarak CNN International'dan Becky Anderson'un programına konuk olan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Önümüzdeki günlerde aksi yönde bir siyasi mutabakat olmadıkça eğilim, seçimin vaktinde yapılması yönünde" dedi. Kalın, "Şu anda 14 Mayıs'ta olacak gibi görünüyor" diye konuştu.

1 2 3 4 5