25 Nisan Perşembe 2024
2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan muhtarlara maaş müjdesi: Yaptığımız değerlendirme sonunda muhtar maaşlarını asgari ücret seviyesine, yani 4250 liraya yükseltme kararı aldık

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları: Yoğun kar yağışı sebebiyle bazı muhtarlarımız bugün aramızda olamadılar. Muhtarlarımızla geniş katılımlı ilk toplantımızı Ocak 2015'te yapmıştık. Bugün de 1500 muhtarımızla bir aradayız. İçişleri Bakanlığımız bünyesinde daha etkin şekilde kullanılan Muhtarlık Bilgi Sistemi kurduk. Muhtarlarımızın taleplerini takip etmek üzere Vali Yardımcısı, Genel Sekreter Yardımcısı düzeyinde muhataplar belirlenmesini temin ettik. 19 Ekim tarihini Muhtarlar Günü olarak belirledik. Muhtarların özlük haklarında, SGK primlerinin devlet tarafından ödenmesi, maaşlarının arttırılması başta olmak üzere pek çok önemli iyileştirmeler yaptık. Bizden önce bunlar yoktu. MUHTAR MAAŞLARINI ASGARİ ÜCRET SEVİYESİNE YÜKSELTME KARARI ALDIK Sizlere bir de müjde vermek istiyorum. Hükümete geldiğimizde muhtar maaşları 97 liracıktı. Bu yılbaşı itibariyle 3392 lira seviyesine çıkarmıştık. 1726 lira tutarındaki SGK primlerini de karşılamaya başlamıştık. Muhtar maaşlarının asgari ücretin altında kalmasına gönlümüz razı olmadı. Yaptığımız değerlendirme sonunda muhtar maaşlarını Asgari Ücret seviyesine, yani 4250 liraya yükseltme kararı aldık. Birileri atar tutar, biz yaparız. Hayata geçmesi için gereken kanuni değişikliği en kısa zamanda yapacağımız maaşların muhtarlarımıza hayırlı olmasını diliyorum. Lafta değil.. Ben icraat konuşuyorum. Muhtarlık hizmet binalarıyla ilgili proje çalışmalarını tamamladık, yerlerini önemli ölçüde belirledik, inşasına yakında başlıyoruz. Kadın muhtarlarımızın görev yaptığı yerlere öncelik vermek üzere muhtarlık hizmet binalarımızı güvenlik kamerası sistemi ile donatıyoruz.  BU BULUŞMALARI TAKLİT ETMEYE KALKANLAR OLSA DA BİZ MUHTARLARLA ARAMIZA KİMSEYİ SOKMAYIZ Muhtarlar toplantımızı 51. buluşma ile yeniden başlatıyoruz. 2.5 yıllık aranın ardından sizlerle birlikte olmanın bahtiyarlığı içindeyim. Gerek Koronavirüs salgınına, gerekse sel ve yangın felaketlerine karşı verdiğimiz mücadelelerimizde muhtarlarımız ilk saflarda yer aldılar. Bugün bir kez daha hissettik ki muhtarlar candır. Aramızdaki gönül bağının derinliğini anlayamadığı için bu buluşmaları taklit etmeye kalkanlar olsa da biz muhtarlarla aramıza kimseyi sokmayız. Bizim sizinle kader bağımız var. 24 yıl önce siyasi hayatımız bitirilmek istenirken bu kardeşiniz için gazeteler 'muhtar bile olamaz' diye başlık attılar. Bu ifade zihin dünyalarında muhtara biçtikleri değeri gösteriyor. Kim bu zihniyet? CHP... İşi gücü bunların mühür toplamak, toplattırmaktır. ELLERİNE FIRSAT GEÇTİĞİNDE MUHTARLIKLARIN DA KAPISINA KİLİT VURMAKTAN VAZGEÇMEZLER Siz şimdi onların muhtar sevdalısı kesildiklerine bakmayın, ellerine fırsat geçtiğinde muhtarlıkların da kapısına kilit vurmaktan vazgeçmezler. Muhtarın yanına sekreter koyacakmış. İnanıyor musunuz bunlara? İşleri, güçleri palavra. Önce elinizdeki belediyelerle gelin de bizim muhtar kardeşlerimize oralardan destek verin de görelim. Elinizdeki belediyelerde buyrun elinizi tutan mı var? Ücretsiz elektrik verin. Bir defa elektrik olayı belediyelerin mi elinde? Belediye ile alakası yok. Böyle bir yalan söyleyen ana muhalefetin başıdır. Dürüstlük bunların semtine uğramamış. Bu oyunları muhtarlar bozacak.  BİR SONRAKİ TOPLANTI SADECE KADIN MUHTARLARLA Tüm gayretlerine ne bizim önümüzü kesebildiler ne de sizin mühürlerinizi kırabildiler. Bir sonraki toplantıyı da inşallah ülkemizdeki kadın muhtarlarımızla yine bu salonda yapmayı planlıyoruz. Sadece kadın muhtarlarımız. Birileri niye bunu sadece kadınlarla yapıyor diyebilirler. Hiç takmayın kafanıza. Biz kadınlarla verilecek mücadelenin ne kadar kutsal olduğunu biliriz.  'YAPAMAZ' DİYEN O KOSKOCA ÜLKELER BİZDEN BU UÇAKLARI İSTİYOR Muhtarlar buluşmamız ülkemizin en büyük, kapsamlı demokrasi şölenlerimizden biri olarak siyasi tarihimize geçmiştir. Böyle bir salon bu devlette bugüne kadar olmamıştı. Sizlerin bu buluşması var ya sizi sevmeyenlere bir ders oluyor. Geçtiğimiz 20 yılda yaşadıklarımız ileride üzerinde yıllarca çalışılsa da yetmeyecek dersler içeriyor. Bu süreçte asırlar boyunca bize 'Siz yapamazsınız' dediler. Uçaklarımızı mı, İHA'ları yaptık mı? Silahlı hava araçlarımızı yaptık mı? Bizden kimler bunlardan istiyor biliyor musunuz? 'Yapamaz' diyen o koskoca ülkeler bizden bu uçakları istiyor. Bu süreçte asırlar boyunca 'Sizin çapınız da gücünüz de yetmez' dedikleri ne varsa hepsini başarabileceğimizi gösterdik.  TERÖR ÖRGÜTLERİNİN İNLERİNE GİRMEK SURETİYLE BUNLARI ÇÖKERTTİK Tek parti faşizmini yüceltenlerin, darbeleri savunanların hala aynı yerde duruyor olmasının başka izahı var mı? Terör örgütlerinin payandalığına soyunarak kaos denemelerinin tetikçiliğini yaparak hala ortalarda dolaşanların başka izahı var mı? 20 yılda eser siyasetiyle eksikleri tamamlarken her günümüz bu habis zihniyetle mücadeleyle geçti. Sağlıkta dev şehir hastaneleri gibi projeleri bunlara rağmen yaptık. O büyük ülkeler gelip bu projeleri inceliyor. Terör örgütlerinden suç çetelerine kadar milletimizin canına kasteden yapıları bunlara rağmen çökerttik. Terör örgütlerinin inlerine girmek suretiyle bunları çökerttik, çökertiyoruz. Geceleri benim vatandaşım huzurlu şekilde sokağa çıkabilmeli. Ulaştırmada göreve geldiğimizde 6100 km bölünmüş yol vardı, 28 bin 500 km'ye çıkardık. 26 havalimanı vardı, şimdi 56 tane var. Her havalimanının olduğu ilde yarım saatte evine ulaşıyorsun. Bunların aklı neredeydi, neden yapmadılar? Bunlar durup dururken olmadı. Bu iş akıl işi. Biz Şanlıurfa - Adıyaman arasında Keban'ın üzerine Nisibi Köprüsü'nü yaptık. Türkiye bir devrim, dünyada bir değişim yaşayan ülke. Yap-işlet-devret'le yapıyoruz. Bay Kemal bu nedir diyor? Kolay değil bunları öğreneceksin. Arkadaşlarımız anlatıyor ama anlamıyor. Basmıyor. Şehir hastanelerini yaptık, nasıl yaptınız diyor. SSK'nın başında değil miydi bu? Rahmetli Savaş Ay bir programında bunu gayet güzel anlatmıştı. SSK'yı batıran şahıstır bu. Rezil etti kurumu. Bu hastanelerde rehin alınan ölülerimiz vardı. Şimdi böyle bir şey sözkonusu değil. 2023'TE HAYATİ BİR TERCİHTE BULUNACAĞIZ Sanayide verdiğimiz destekler sayesinde ülkemizi dünyada üretim merkezi haline getirmeyi bunlara rağmen başardık. Teröristlerle nasıl başedeceksin.. Mühimmatın olursa başedersin. Bunlar yerli tabanca, tüfek bile yapamıyordu. Biz şimdi bunları yapıyoruz. Ekonomide 85 yıldır ayaklarımızda duran prangaları birer birer kırarak ülkemizi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına sokma hedefimizi bunlara rağmen sürdürüyoruz. Ülkemizi bir takım kifayetsiz muhterisin kendi kısır çıkarlarına uğruna Pensilvanya ve Kandil'in ikitdara geliyoruz çemkirişlerine maruz bırakanları Allah da millet de affetmez. 2023'te böyle bir hayati tercihte bulunacağız. Sizlerden destek vermenizi istiyorum. KUR GİBİ ENFLASYONUN ÜZERİNDEKİ KÖPÜĞÜ DE KISA SÜREDE ALACAĞIMIZA İNANIYORUZ Ülkemiz için büyük hayaller kurarken insanlarımızın günlük hayatında yaşadığı sıkıntıları da görmezden gelmiyoruz. Gezi olayları ile başlayıp darbe girişimleriyle süren, bir süredir kur-faiz-enflasyon şer üçgeninde tekrar sergilenmeye başlayan serencamın her vatandaşımıza maliyeti olmuştur. Asgari ücretten memur maaşlarına kadar insanımızı fahiş fiyat altında ezdirmeyecek düzenlemelere gittik. Ocak ayı itibariyle herkes bu artışları hayatında görmeye başlayacaktır. Kimse abuk sabut fiyatlandırma peşinde koşamayacaktır. Piyasalarda bir daha dengesiz döviz talebinden kaynaklanan bir dalgalanmanın yaşanmayacağını düşünüyoruz. Kur gibi enflasyonun üzerindeki köpüğü de kısa sürede alacağımıza inanıyoruz. Böylece maaşlarda yaptığımız artışlar daha anlamlı hale gelecektir. Salgının yol açtığı belirsizlik arttıkça Türkiye'nin önündeki fırsatlar kazanca dönüşmeyi sürdürüyor. Dünya, Türkiye'nin adımlarını yakından takip ediyor. Sıkıntılarımız yanında umutlu olmak için de çok sebebimiz var. Programımızın bizi nereden nereye taşıdığını yaz aylarına doğru çok daha iyi göreceğiz. Bugün de ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi araya sokarak herkesin iş ve aş sahibi olacağı istihdam iklimi oluşturarak gençlerimize güçlü, müreffeh  bir Türkiye bırakacağız. 

2 yıl önce

“Çin’de 250 bin dolara Türk vatandaşlığı satılıyor” yalanı

Serbestiyet adlı internet sitesinde yapılan bir yalan haber muhalif medya tarafından araştırılmadan servis edildi. Haberde Çince yayınlanan bir video ile “Çin’de, 250 bin dolarlık Türk vatandaşlığı reklamları yapılıyor. Böylece ABD’ye ve diğer Batılı ülkelere kolayca gidilebileceği vurgulanan reklamlarda “gayrimenkul satın alırsanız tüm aile üyelerinize pasaport hediye deniliyor” ifadeleri kullanıldı. YALAN HABER HIZLI YAYILDI Serbestiyet tarafından yapılan yalan haber muhalif medya ve Twitter kullanıcıları tarafından kısa sürede her platformda paylaşıldı. Ancak söz konusu videoda iddia edilen ifadelerin kullanılmadığı, videonun Çin’deki  “HuaHuiVisa” isimli göçmenlik danışmanlık firmasına ait olduğu anlaşıldı. VİDEODA İDDİA EDİLEN İFADELER YOK Firmanın Douyin hesabı ve hesabın paylaştığı videolar incelendiğinde, videoların sunumunu yapan kadının 20’den fazla ülkenin ‘göçmenlik pasaportu kazanma‘ ile ilgili bilgilendirme yaptığı anlaşılıyor. Ayrıca videoda “Türk vatandaşlığı kazanma hakkı” ya da “pasaport satışı”ndan bahsedilmiyor. AYNI YALAN GEÇEN SENE DE KULLANILMIŞ Haberciliğin temel kuralı olan “araştırma”yı ve “doğrulama”yı sırf ideolojileri yüzünden önemseyen muhalif medyanın yalanını geçtiğimiz yıl “Doğrula” platformu da çürütmüştü.

2 yıl önce

CHP'li Engin Özkoç'a 50 bin TL tazminat cezası

Ankara 35 Asliye Hukuk Mahkemesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç hakkında açtığı tazminat davasını karara bağladı. Mahkeme, Özkoç’u 50 bin lira manevi tazminata mahkum etti.

2 yıl önce

Kar lastiği olmayan İETT otobüsü 500T yolda kaldı

İstanbul’da akşam saatlerinde yoğun bir şekilde etkisini göstermeye başlayan kar yağışı sonrası yollar beyaza büründü. Soğuk havanın etkisiyle yollar buz tuttu. Edinilen bilgiye göre, E-5 TEM bağlantı yolu Kozyatağı mevkiinde İETT’ye ait 500T hat numaralı otobüs kar lastiği takılı olmadığı için karın etkisi ile yolda kaldı. Yolda kalan İETT otobüsünün imdadına vatandaşlar yetişti. Yolcular ve yoldan geçen sürücüler kayan otobüsü kurtarmak için seferber oldu. Ayakta durmakta bile güçlük çekiyoruz Yolda kalan otobüsü görünce yardıma gelen vatandaş Anıl Coşkun, “Biz buradan geçiyorduk. Yolun kapalı olduğunu gördük. Boş yola saptık, baktık otobüs yolda kalmış. Biz de dedik kenara çekip bari yardımcı olalım. Çekmeye çalıştık ama arkadaş bayağı kaydığı için burası da buz olduğu için, ayakta bile durmakta güçlük çektik. Birkaç kişi daha geldi burada trafikte kalanlardan. Yardımcı olmaya çalışıyoruz biz de. Aracı biraz kenara doğru aldık. Bir şerit şu an geçiyor ama yerler bildiğiniz buz. Ayakta bile durmakta güçlük çekiyoruz” ifadelerini kullandı. Yardımcı olan bir başka vatandaş Muzaffer Eser ise “Biz TEM yoluna girecektik arkadaşımla beraber. 500T aracın yolda kaldığını gördük. İndik, yardımcı olmak istedik. Araç kaydığı için arkada da çok fazla trafik oluştu. Arkada tuzlama aracı var. Ona yardımcı olmak için aracı arkaya doğru yönlendirdik. Ufaktan devam ediyor. Tuzlama aracı zaten yaklaştı. Geldiğinde de trafiğin açılacağını umuyoruz” şeklinde konuştu.

2 yıl önce

Siirt’te atıl durumdaki bina tekstil atölyesine çevrildi, devlet desteğiyle 50 kişiye iş imkanı sağlandı

Devletin desteklediği (KOSGEB) genç girişimci Betül Buldu, Barış Mahallesinde yıllardır kullanılmayan kamu binasının bir katını tekstil atölyesine dönüştürerek, ilk etapta 45'i kadın 50 kişiye istihdam sağladı. Atıl durumdaki kamu binasının tekstil atölyesine dönüştürülmesiyle birçok vatandaşa iş kapısı açıldığını belirten tekstil sorumlusu Mehmet Nuri Eşin, makine sayısının arttırılmasıyla istihdam sayısında arttırmayı hedeflediklerini söyledi. İlk etapta tekstillerinde 45 ile 50 kişiye iş istihdamı sağladıklarını belirten Mehmet Nuri Eşin, ileriye dönük bunu 150-200 kişiye çıkarmayı düşündüklerini ifade etti. Eşin, "İşsizlik oranı aşikar Siirt'te. Bu mahallenin işsiz kişi sayısı da yüksek olduğu için burayı uygun gördük. Talepte var. 45-50 kişiye istihdam sağlıyoruz, ama gelen talepler 150 kişiyi bulmuş şu anda. Makine sayısını arttırıp daha fazla istihdam sayısını artırmayı düşünüyoruz" dedi. Atölye çalışanı Özlem Başak, makineci olup atölyede file taktığını, aile bütçesine katkı sağladığını dile getirdi. Aile bütçesine katkı sağlamak için atölyede çalıştığını dile getiren Kübra Özhelvacı ise "Daha önce tekstilde çalışıyordum. Evimize yakın olduğu için buraya geldik. 45 kişilik bir aile ortamına sahibiz. Ailemize ekonomik anlamda yardımcı olacağımız bir yer burası" şeklinde konuştu.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Sedef Kabaş'a 250 bin liralık tazminat davası

Bir televizyon programında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik söylediği sözleri nedeniyle Sedef Kabaş hakkında soruşturma başlatılmıştı. Sedef Kabaş hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçundan yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanmıştı. Başkan Erdoğan, avukatları aracılığıyla mahkemeye başvurarak Kabaş ve televizyon kanalının bağlı olduğu şirket adına Yönetim Kurulu Başkanı Fırat Sakar hakkında tazminat davası açtı. "TELEVİZYON PROGRAMINDAKİ İFADELER ÖZGÜRLÜĞÜNÜN SINIRLARI AŞMAKTADIR" İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan dava dilekçesinde, "Davalı çıkmış olduğu televizyon programında kullanmış olduğu ifadelerle, Recep Tayyip Erdoğan'ın kişilik haklarına saldırı kastıyla şeref, haysiyet ve onuruna yönelik fevkalade ağır hakaret, saldırı ve iftirada bulunmuştur. Fırat Sakar'da Basın Kanunu'nun 13'üncü maddesi gereğince hukuki olarak sorumludur" denildi. Mahkemeye sunulan dilekçede, "Her ne kadar demokratik toplumun bir gereksinimi olan ifade özgürlüğü kanunlarla teminat altına alınmış olsa da Müvekkilimin kişilik hakkını zedeleyen bahse konu televizyon programındaki ifadeler özgürlüğünün sınırları aşmaktadır" ifadelerine yer verildi. Davanın kabulünün talep edildiği dilekçede, 250 bin TL'lik manevi tazminatın programın yayınlandığı tarih olan 14 Ocak'tan itibaren yasal faizi ile ödenmesine hükmedilmesi istendi. Dava dilekçesinin gönderildiği İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi, davalı tarafa cevap dilekçesi hazırlamaları için iki hafta süre verilmesi ile davalıların sosyoekonomik durumunun tespiti için kolluk birimlerine yazı yazılmasına karar verdi.

2 yıl önce

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “Günde 40-50 bin araç geçecek diye ben niye para harcayayım” dediği, Dolmabahçe-Levazım Tüneli inşaat alanı, harabeye döndü

Önceki dönemde İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımına başlanan Dolmabahçe-Levazım Tüneli’yle, Taksim, Kabataş ve Kağıthane yönünden gelen araçların; Zincirlikuyu, Levent, Etiler ve Ortaköy yönüne kesintisiz bir şekilde ulaşabilmesi ve 70 dakikalık yolun 5 dakikaya düşürülmesi amaçlanıyordu. İMAMOĞLU DURDURDU Ancak hızlı bir şekilde ilerleyen inşaat çalışmaları, İBB yönetiminin değişmesinin ardından durduruldu. Aradan geçen 3 yılda tünelde hiçbir çalışma yapılmadı. Ekrem İmamoğlu da projeyi durdurmasını, “Günde 40-50 bin araç geçecek diye ben niye para harcayayım?” sözleriyle savunmuştu. KADERİNE TERK EDİLDİ Tünelin inşaat alanı harabeye dönmüş halde. Hafriyat yığınları alanda öylece bırakılmış durumda. Sahadaki beton mikserleri de kullanılamaz vaziyette. İnşaat malzemeleri de yol ortasına bırakılmış. İBB'NİN RAPOR OYUNU Atıl şekilde bekletilen Dolmabahçe-Levazım Tüneli, İBB tarafından İstanbul’un Atılım Yılları (Faaliyet Raporu 2020) kitabında "Tamamlanmış Tünel Projesi" olarak gösterilmişti.

2 yıl önce

İYİ Parti’li Aytun Çıray’ın “THY Ukraynadan dönmek isteyen öğrencilerden 500 euro istiyor” yalanı

Rusya ve Ukrayna arasında tarihi günler yaşanırken, öğrenim hayatlarına Ukrayna'da devam eden Türk öğrenciler de bir anda savaşın ortasında kaldı. https://twitter.com/tcaytunciray/status/1496891110114816001?s=21 DİKKAT ÇEKEN İDDİA ORTAYA ATILDI Ukrayna'daki Türk öğrencilerle ilgili ortaya atılan iddia da dikkat çekti. İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı Aytun Çıray, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Türk Hava Yolları'nın Ukrayna'dan Türkiye'ye dönmek isteyen öğrencilerden 500 Euro uçuş ücreti talep ettiğini öne sürdü. Çıray, diğer ülkelerin öğrencilerini ise bedavaya taşıdığını belirtti. ÇIRAY'IN İDDİASI YALAN ÇIKTI Bu iddianın bir süre sonra yalan olduğu ortaya çıktı. Ukrayna hava sahasının yüksek risk nedeniyle sivil uçaklara kapalı olduğu belirtilirken, Hiçbir ülkenin Ukrayna hava sahasını vatandaşlarını tahliye etmek için kullanamadığı anlaşıldı.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 20 21