29 Mart Cuma 2024
3 yıl önce

7 Şubat 2012 MİT kumpasının 9. yıl dönümü

Bugün 7 Şubat. Bundan tam 9 yıl önce FETÖ terör örgütü, ilk kez devlete karşı açıktan operasyon yapmaya çalıştı. MİT Müsteşarı Hakan Fidan, FETÖ’ye bağlı savcılar tarafından sorgulanmak istedi. FETÖ’nün devlete karşı ilk kalkışmasıydı. Sahte kanıtlar üretildi. MİT Müsteşarı ifadeye çağrılmak istedi. Türkiye o günü diken üstünde geçirdi. Asıl hedef dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’dı. Amaç iktidarı yıkmaktı. İktidarın 10. Yılıydı. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Davos’taki One Minute çıkışı sonrası FETÖ elebaşı Fetullah Güle Gülen, otoriteye karşı gelmeyin mesajı vermişti. Çözüm sürecindeki teröre son verme çabası, algı oyunuyla bir kalkışmaya dönüştürülmeye çalışıldı. MİT, terör örgütü PKK/KCK ile ilişki içindeymiş gibi gösterilmeye, MİT görevlilerinin ifadeye çağrılmasıyla evlerinde arama ve haklarında yakalama kararı çıkarılmaya çalışılmıştı. Operasyon içinse Başbakan Erdoğan’ın ameliyat olacağı gün seçildi. İlk olarak MİT’e ait olduğu iddia edilen birtakım ses kayıtları servis edildi. Kurgu ve montaj olduğu ortaya çıkan ses kayıtları ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı yabancı devletlerle ilişkili gibi göstermeye çalışıyorlardı. Aynı dönemde PKK’yı MİT yönlendiriyormuşçasına yapılan haberlerle de algı oyunu yapılmaya çalışıldı. Daha sonra MİT personeli hakkında teknik takip ve inceleme kararları aldırıldı. MİT’ten bir ekip de Ankara’daki iki kritik noktada ofis araması yaptı. Dönemin Başbakanı Erdoğan’ın Subayevleri’ndeki resmi konutunda da MİT görevlileri arama yaptı. Prizlere yerleştirilmiş iki ayrı dinleme cihazı bulundu. Yani FETÖ, sadece devletin değil, devleti yönetenlerin de en mahrem noktalarına kadar sızmıştı. FETÖ’cü Özel Yetkili Savcı Sadrettin Sarıkaya, 7 Şubat 2012 saat 17.00’de Fidan ve 4 MİT görevlisini telefonla arayarak ifade vermek üzere beklediğini söyledi. İfadeye çağrılma anı bile hesaplanmıştı. Amaç, Fidan ve 4 görevliyi PKK’yla ilişkilendirmekti. Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Fidan’ın ifadeye gitmesini istedi. Dönemin Başbakanı Erdoğan’ın, ameliyat olacak ve o narkozun etkisindeyken Fidan'ın gözaltına alınması planlanıyordu. Ancak Fidan, o dakikalarda operasyon olması beklenilen Başbakan Tayyip Erdoğan’a ulaştı. Erdoğan, ameliyatını erteletti. Fidan’ın ifade vermeye asla gitmemesini emretti. Böylece kumpas bozuldu. 7 Şubat MİT kriziyle ilgili iddiannamede de tamamlandı. İddianamede davanın 1 numaralı sanığı FETÖ elebaşı Fetullah Gülen. Operasyon emrini bizzat onun verdiği belirtiliyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, aralarında dönemin savcısı Sadrettin Sarıkaya, eski polis şefleri Ali Fuat Yılmazer, Erol Demirhan ve Yurt Atayün’ün de olduğu 34 kişi suçlandı. İddianamede, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve o dönem Bakanlar Kurulu’nda yer alan isimlerin yanı sıra MİT Başkanı Hakan Fidan, eski MİT Müsteşarı Emre Taner ve eski MİT Müsteşarı yardımcısı Afet Güneş ile iki MİT personeli de "mağdur" olarak yer aldı. İddianamede şüpheliler, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, silahlı terör örgütü kurma ve yönetme, devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme, gizliliğin ihlali, nitelikli resmi belgede sahtecilik”ten suçlandı. 7 Şubat MİT krizinde, FETÖ’nün Türkiye Cumhuriyeti hükümetini yıkma girişimi de boşa çıkmış oldu. Devlete karşı ilk kumpası bozguna uğradı. O dönemden sonrası 17-25 Aralık operasyonu yaşanacak. Gerilim artacak ve sonunda ise 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimiyle FETÖ’nün seçilmiş hükümete karşı son girişimi boşa çıkarılacaktı.