28 Mart Perşembe 2024
2 yıl önce

Göç İdaresi Başkanlığı, “İstanbul'da 2,5 milyon göçmen var” iddiasında bulunan Ekrem İmamoğlu’nu yalanladı

Göç İdaresi Başkanlığı’ndan yapılan açıklama şöyle; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun bugün bazı basın yayın organlarında yer alan İstanbul ilinde “ama sığınmacı, ama mülteci, ama oturma izni almış” 2,5 milyona yakın yabancının yaşadığı yönündeki açıklaması İstanbul ilindeki gerçek durumu yansıtmamaktadır. İstanbul İli genelinde ikamet izinli 644.726, geçici koruma statüsündeki Suriyeli 535.025 ve mülteci/ şartlı mülteci statülerinde 2.406 olmak üzere tüm hukuki statülerde toplam 1.182.157 yabancı bulunmaktadır. Ülkemiz genelinde ise ikamet izni, geçici koruma ve mülteci/ şartlı mülteci statülerinde toplam 5.276.471 yabancı bulunmaktadır.

2 yıl önce

Göç İdaresi Başkanlığı açıkladı: Muz paylaşımlarıyla ilgili yeni gelişme!

İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı’ndan yapılan açıklama şöyle; TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonuna bağlı Göç ve Uyum Alt Komisyonu'nda düzensiz göçle mücadele konusunda genel bilgi veren Başkan Yardımcımız, kendisine yöneltilen sosyal medyada paylaşılan provokatif muz görüntüleri ile ilgili bir soruya cevap verirken sorunun cevabı yazılı olarak istenmiş, sözlü cevap yarım kalmış bu da kamuoyuna yanlış yansıtılmıştır. Bahse konu provokatif paylaşımları yapan 45 yabancı uyruklu şahıs tespit edilmiş, bu şahıslar adli işlemlerin ardından sınır dışı edilmek üzere Geri Gönderme Merkezlerine sevk edilmiştir.  İşlemleri devam eden 45 yabancı uyruklu şahıs halen Geri Gönderme Merkezlerinde idari gözetim altında bulunmaktadır.

2 yıl önce

HaberTürk yazarı Fatih Altaylı'nın “Resmi Sitede FETÖ Reklamı” iftirası elinde patladı! Göç İdaresi Başkanlığı'ndan açıklama

Göç İdaresi Başkanlığı’ndan yapılan açıklama şöyle; Habertürk Gazetesi Köşe Yazarı Sayın Fatih Altaylı’nın 29 Ocak 2022 tarihinde yayımlanan “Resmi Sitede FETÖ Reklamı” başlıklı yazısında; Göç İdaresi Başkanlığına ait Live in Türkiye sitesinde Türkiye’de konut bulmak için üç sitenin önerildiği ve bu siteler içerisinde FETÖ terör örgütüne aidiyeti nedeniyle kapatılan Zaman Gazetesinin isminin geçtiği iddiasında bulunmuştur. Haberde bahsedilen içerikler kesinlikle Göç İdaresi Başkanlığımıza ait  Live in Türkiye sitesinde yer almamakta olup, kurumumuza ait sitede FETÖ terör örgütünün reklamı yapıldığı iddiaları da gerçeği yansıtmamaktadır. Live in Türkiye sitesi, Başkanlığımızca Türkiye’de yaşayan veya yaşamayı düşünen tüm yabancıları, Türkiye’de yaşama dair pek çok konuda bilgilendirmek üzere hazırlanmış bir sitedir. 21 Ocak 2022 tarihinde hizmete açılan siteye www.liveinturkiye.com adı ile erişim sağlanmaktadır. Dolayısıyla hâlihazırda erişime açık olan sitenin www.liveinturkey.gov.tr olduğu ve Sayın Fatih Altaylı’nın iddiaları üzerine sitenin kapatıldığı şeklindeki ifadeler tamamen gerçek dışıdır.  Sayın Fatih Altaylı’nın yazısında yer alan ifadelerin Google arama motoruna Live in Turkey yazıldığında listelenen sonuçlar arasında olduğu ve aşağıda görseli sunulan www.internations.org adlı sitenin Living in Turkey başlıklı bölümünde yer aldığı görülmektedir. Bahse konu site ve içerik ile kumumuza ait olan Live in Türkiye’ nin hiçbir bağlantısı bulunmamaktadır. Kurumumuza ait olan barınma ile ilgili bilgilerin yer aldığı sitemizin ilgili bölümü aşağıda belirtilen şekilde olup, hiçbir gazete ve kişiye atıf yapılmamaktadır.  Yukarıdaki açıklamamızdan da anlaşılacağı üzere söz konusu yazıda geçen ifadeler bühtan olup, Başkanlığımıza yönelik bu iftiranın acilen düzeltilmesini bekliyoruz.

1 yıl önce

Göç İdaresi Başkanlığı: “2016 yılından bu yana kolluk birimlerimizce toplam 38.117 göçmen kaçakçısı yakalandı, 9.288’i tutuklandı”

Göç İdaresi Başkanlığı’ndan yapılan açıklamanın detayları şöyle; Ülkemiz son yıllarda yoğun bir düzensiz göç baskısı altında olup alınan tedbirlerle, ülkemizin düzensiz göç ile mücadelesi aralıksız bir şekilde devam etmektedir. Bu kapsamda, göçmen kaçakçılarına ilişkin operasyonlar sürmekte ve bu suçu işleyen kişiler hem adli hem de idari bakımdan çeşitli yaptırımlara maruz bırakılmaktadır. 2022 yılında yakalanan göçmen kaçakçısı sayısı geçen yılın aynı dönemine göre %53 artmış ve 2.545 olarak kayıtlara geçmiştir. 2016 yılından bu yana yapılan çalışmalar neticesinde ise kolluk birimlerimizce toplam 38.117 göçmen kaçakçısı yakalanmış ve yapılan adli işlemler sonucunda bunların 9.288’i tutuklanmıştır.     Göçmen kaçakçılığı suçunun cezası artırılarak 6 Aralık 2019 tarihinde yapılan kanun değişikliği ile üç yıldan sekiz yıla kadar hapis ve bin günden on bin güne kadar adlî para cezası olarak belirlenmiştir. Bu suçun; birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi halinde verilecek cezanın yarısına kadar, bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde verilecek cezanın yarısından bir katına kadar artırılacağı da hükme başlanmıştır. Ayrıca, yapılan değişiklikle göçmen kaçakçılığı, katalog suçlar arasında sayılmış ve göçmen kaçakçılığı suçunun işlendiği hususunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeninin var sayılabileceği düzenlenmiştir. Bunlarla birlikte, göçmen kaçakçılığı yaptığı tespit edilen şahıslara yönelik her bir yabancı sayısınca 2.574 Türk Lirası idari para cezası verileceği hükme bağlanmıştır. Göçmen kaçakçılığı suçunda kullanıldığı tespit edilen araçlara ise gerekli el koyma işlemleri yapılmaktadır.    Bu kapsamda, göçmen kaçakçılığında kullanılması sebebiyle; •    2020 yılında 644 •    2021 yılında 1.045  •    2022 yılında 407 araca el koyma işlemi yapılmıştır.

1 yıl önce

Göç İdaresi Başkanlığından pankartlı bilgilendirme

Göç İdaresi Başkanlığının Yenimahalle'deki binasına asılan pankartlarda, başta 2011'de Suriye'de yaşanan olaylar olmak üzere tüm göç hareketliliklerine ilişkin Türkiye'nin göç politikasına ait bilgiler yer aldı. Pankartlarda, tüm yabancıların biyometrik ve kimlik verilerinin tutulduğu, bunların düzenli güncellendiği ifade edilerek, göç yönetimine ilişkin gerekli tüm mevzuat ile Göç Strateji Belgesi, Düzensiz Göç Strateji Belgesi ve Uyum Strateji Belgesinin hazırlandığı aktarıldı. Geri Gönderme Merkezlerinin kapasitesinin 20 bine yükseltildiğine işaret edilen pankartlarda, kişisel akınlar için geçici barınma merkezlerinin kurulduğu hatırlatıldı. Ayrıca pankartlarda, insan ticareti mağdurları için sığınma evlerinin oluşturulduğu bildirildi. Düzensiz göçle mücadeleye ilişkin pankartlarda, "Doğu ve güney sınırlarında 1028 kilometre güvenlik duvarı tamamlanmış, kalan 288 kilometresi devam etmektedir. Sınırlar termal kameralar, elektro-optik kuleler, İHA'larla sürekli olarak izlenmektedir. Suriye'nin kuzeyinde güvenli bölgeler oluşturulmuştur. Güvenli hale getirilen bölgelerde briket evler ve insani yardım faaliyetleri yapılmaktadır. Göçe kaynaklık eden Suriye ve Afganistan'a insani yardım faaliyetleri yapılmaktadır." bilgisine yer verildi. Pankartlarda, şunlar kaydedildi: "Son 5 yılda 2 milyon 590 bin 552 düzensiz göçmenin sınırlarımızdan yasa dışı yollarla ülkemize girişi engellendi. 1 milyon 200 bin 392 düzensiz göçmen yakalandı. 320 bin 783 düzensiz göçmen ülkelerine sınır dışı edildi. 635 bin 517 düzensiz göçmen ülkemiz üzerinden Avrupa'ya geçti. 494 bin 414 Suriyeli sığınmacı ülkesine gönüllü geri dönüş yaptı." PANKARTLAR İL MÜDÜRLÜKLERİ, GERİ GÖNDERME MERKEZLERİ VE KAMPLARA DA ASILACAK Ayrıca hazırlanan bu pankartların, 81 ildeki göç müdürlüklerine, geri gönderme merkezlerine ve kamplara da asılacağı öğrenildi.

1 yıl önce

Göç İdaresi Başkanlığı Uyum ve İletişim Genel Müdürü Gökçe Ok: Yalanlara inanmayın, sığınmacıların hepsi kayıtlı

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin resmi rakamlarına göre dünyada 100 milyona yakın insan savaş, zulüm ve çatışma nedeniyle ülkesini terk ederek sığınmacı olarak yaşamını sürdürmek zorunda kaldı. Coğrafi konumu, uluslararası hukuka ve insani değerlere verdiği önem nedeniyle, mülteciler sorunu ile en fazla yüzleşen ülkelerin başında Türkiye geliyor. Tüm dünyada Türkiye'nin mülteciler konusunda izlediği örnek politikadan övgü ile bahsedilirken Türkiye'deki bazı muhalefet çevrelerinin sorumsuz davranışları nedeniyle önemli bir sorun haline geldi. Sosyal medyadaki bilgi kirliliği ise bu sorunu bir mülteci düşmanlığına düşmanlığına dönüşmeye başladı. 12 yıldır dünyaya mülteciler konusunda insanlık dersi veren Türkiye'de sorun başka noktalara taşınılmaya çalışıldı. Sabah Gazetesi, bu konudaki bilgi kirliliğini Göç İdaresi Başkanlığı Uyum ve İletişim Genel Müdürü Gökçe Ok'a sordu. İşte açıklamalardan bazı başlıklar: 5.4 MİLYON YABANCI KAYIT ALTINDA Türkiye'de şu anda toplamda yasal statüde ikamet eden sığınmacı sayısı konusunda elimizde bir rakam var mı? Ülkemizde yaklaşık 5.4 milyon yabancı bulunmaktadır, hepsinin parmak izi gibi biyometrik verileri dahil bütün bilgi ve belgeleri GöçNet sistemimizde mevcuttur. Bunların 3.7'si geçici koruma kapsamındaki Suriyeli sığınmacılar, 320 bini uluslararası koruma arayanlar, 1.4'si de ikamet izniyle ülkemizde kalanlardır. Elimizde, 192 farklı uyruktan yabancının göçe dair ciddi bir büyük verisi bulunmaktadır ki dünyada bu kadar çok çeşitlilikte verisi olan ülke yoktur. 2022'DE 25 BİN KİŞİ SINIR DIŞI EDİLDİ Düzensiz göç konusunda son dönemde tartışma biraz daha alevlendi. Bu konuda elimizde bir rakam var mı? 2022 yılında yaklaşık 25 bin kişi sınır dışı edilmiştir. Bütün AB'nin sınır dışı oranı % 15'ler civarındayken bizde bu oran % 40 civarındadır. Düzensiz göçle mücadelemiz 'Düzensiz Göç Strateji Belgemiz' kapsamında kaynağında, sınırda ve içeride devam etmekte ve etkili sınır dışı politikası olarak kurgulanıp, yürütülüp, yönetilmekte ve takip edilmektedir. SINIRDIŞI EDİLENLER ARASINDA PAKİSTANLILAR İLK SIRADA Düzensiz göçmenlerin sınırdışı edilmeleri konusunda sorun yaşanıyor mu? Örneğin Pakistanlı bir düzensiz göçmenin sınırdışı edilmesi konusunda nasıl bir prosedür izleniyor? Pakistan ve Afganistan'ın siyasi durumu belli ancak buna rağmen sınır dışı etme, geri gönderme konusunda işleyen dinamik mekanizmalarımız var. Sayın Bakanımız sürekli mevkidaşlarını arar, daha geçen ay ilgili Genel Müdürümüz oradaydı. Anılan uyruklar sınır dışı ettiklerimiz içinde ilk iki sıradadır. Önceliğimiz düzensiz göçle kaynağında mücadele olmakla beraber bir şekilde ülkemize düzensiz gelen olmuşsa onu da sınır dışı etmekteyiz. Sınır dışı opertasyonlarımız en başarılı olduğumuz alandır. KENDİ SINIRLARIMIZA AİT OLMAYAN GÖRÜNTÜLER SERVİS EDİLİYOR Sosyal medyada toplumun sinir uçlarına dokunan videolarla karşılaşıyoruz. Bu dönemde videoların sıklaşması konusunda ne düşünüyorsunuz? Göç konusunda bir dezenformasyon kampanyası başladığını üzülerek görmekteyiz. Kendi sınırlarımıza ait olmayan görüntülerin dolaşıma sokulduğunu görmekteyiz. Bu konuda gerekli suç duyurularında bulunduk ve hukuki süreçleri sürekli işleteceğiz. Çünkü bu her şeyden önce göç politikalarını yürütmek ve yönetmekle yükümlü kurumlarımızın ve yüz binlerce devlet memurunun da emeğine ve hakkına saygısızlık. Ayrıca kamuoyunu doğru şekilde bilgilendirebilmek için çalışmalarımız da artarak devam edecektir. Bu konuda yanlış bilinenlerin doğrusunu kurumumuza sosyal medya hesaplarından her gün paylaşıyoruz. O BELGESEL HUZUR BOZMA AMAÇLI Türkiye'deki mültecilerle ilgili bir belgesel ortaya çıktı ve çok tartışıldı. Bu belgeseli izleme imkanınız oldu mu? Bu sorunuz vesilesiyle ifade etmek isterim ki, 'mülteci' kavramı bizim iç hukukumuz ve mevzuatımız gereği bir statüyü ifade eder. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kendi kadim coğrafyasından gelen göçmenlere mülteci statüsü vermemektedir. Sadece Avrupa ülkelerinden gelerek iltica talebinde bulunan mülteci sayımız tüm cumhuriyet tarihi boyunca 90 kişi civarındadır. Bahsettiğiniz belgeseli izledim, sayılar yanlış, argümanları temelsiz. Subliminal mesajlarına meşruiyet sağlamak için kullandıkları kurgu akla zarar, ziyan. Sosyal hayata, geleceğe, göçün daha iyi yönetilmesine katkısı olmaz ama amaç huzur bozmaksa o başka. ÇOĞU TÜRK 200 BİN SIĞINMACIYA VATANDAŞLIK VERİLDİ Sığınmacılara verilen vatandaşlık konusunda da bir bilgi kirliği var. Kaç sığınmacıya vatandaşlık verildi? Sayın Bakanımızın da ifade ettiği üzere, kriterleri yerine getiren 200.950 Suriyeli sığınmacıya bu ülkeye hayatın her alanında verebilecekleri katkı ve pozitif değer gözetilerek vatandaşlık verilmiştir. Bunların yaklaşık 87 bini çocuktur. Hemen bu vesileyle hatırlatmak isterim, 100 bin Ahıska Türkü, 17 bin Afganistan Türkü ve 7 bin Uygur Türkü soydaşımıza da vatandaşlık verdi Nüfus ve Vatandaşlık Genel Müdürlüğümüz ve vermeye de devam edecek. Sanki sadece sığınmacılara vatandaşlık veriliyor gibi bir algı var bu doğru değil ve yine hatırlatalım ki vatandaşlık alan sığınmacıların büyük bir çoğunluğu ecdadımızın o coğrafyaya iskan ettiği Bayır Bucak Türkmenleridir. 1 MİLYON KİŞİYE DAHA DÖNÜŞ İMKANI PLANLIYORUZ Bugüne kadar kaç Suriyeli ülkesine geri döndü? Bu sayı 500 bin bandına yaklaşmıştır. Saygıdeğer Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği üzere, şartlar hazırlandıkça 'onurlu ve gönüllü' bir şekilde 1 milyonu geçecek bir sayıda Suriyeli muhacirimizin güvenli bölgelere yerleşimini planlıyoruz. OY KULANMALARI SÖZKONUSU DEĞİL Sığınmacıların oy kullanacağı söyleniyor. Böyle bir durum söz konusu mu? Atom bombası patladığı zaman nasıl bir ses çıkarsa o yoğunlukta haykırdığımızı düşünün: Yabancılar siyasi bir hak olan oy kullanma hakkını kullanamazlar! Sığınmacılar oy kullanamaz, kullanmayacaklar! Böyle bir durum söz konusu değildir! Duyanlar duymayanlara da duyursun DEVLET TARAFINDAN MAAŞ İDDİASI GERÇEK DEĞİL Sığınmacılara maaş verildiği, sağlık hizmetinden yararlandıkları konusunda da iddialar var. Ne söylemek istersiniz? Yabancılara herhangi bir iş ilişkisi yoksa devlet tarafından maaş verilmesi söz konusu olamaz. Geçici korunanlara Avrupa Birliği tarafından fonlanan Kızılay Kart ile market alışverişlerinde kullanabildikleri cüzi bir miktar verilmektedir, burada da ulusal bütçeden, devlet hazinesinden, milli kaynaklarımızdan, vatandaşımızın cebinden asla hiçbir ödenek kullanılmamaktadır. Bunu iddia edenlerin asgari ücret üzerinden maaş verildiğini ve sığınmacı sayısının da 10 milyon olarak iddia ettiklerini hatırlatmak istiyorum. 1.BASAMAKLI SAĞLIK HİZMETİ VERİLİYOR Kaldı ki yine söylüyorum böyle bir maaş ödemesi yoktur. Sağlık hizmetlerinde de birinci basamak sağlık hizmetinden herkes yararlanabilmektedir, yabancılar da dahil. Bunun sebebi koruyucu sağlık tedbirini devletin alma zorunluluğudur. Bir salgın olsa bunun ekonomik ve sosyal maliyeti bugün aldığınız tedbire rahmet okutur. Ama diğer basamak sağlık hizmeti için yabancıların da sosyal güvencesi aranmaktadır. DÜZENSİZ GÖÇ ULUSLARARASI BİR SORUNDUR Suriye'deki göç sorunu ile mücadele ederken, Afganistan, Pakistan ve Bangladeş bölgesindeki istikrarsızlık beraberinde yeni göç dalgasını getirdi. Dünya bu mesele ile nasıl mücadele etmeli sizce? Düzensiz Göç çok sektörlü ve paydaşlı bir alandır ve uluslararası işbirliğini zorunlu kılmaktadır. Şu anda hiç bir ülke sadece kendi politikalarıyla, gücüyle ve kapasitesiyle düzensiz göçle mücadele edemez. Bu nedenle biz de 'Düzensiz Göç Strateji Belgemiz' ekseninde göçe kaynak teşkil eden ülkelerle etkin işbirliği yaparak düzensiz göçü kaynağında durdurmayı, etkili sınır tedbirleri ile bir şekilde ülkesinden geleni sınırda durdurmayı, bunu da geçebilen olursa etkili yakalama ve sınır dışı ile kaynak ülkeye döndürmeyi amaçlayan stratejilerle hareket ediyoruz Ama coğrafyamızın durumu da ortadır. Türkiye büyüyor ve güçleniyor, göçün hedefi konumuna geldi, yerleşti. Bulunduğu koordinatlarda geçiş rotası. Gelmesinler, evet gelmesinler ama bu abesle iştigal bir serzeniş. Dünyayı fesada veren bu millet, bu devlet değil. Bin yıldır vatan eylediğimiz bu topraklarda bin yıl daha, kıyamete kadar tutunabilmenin bir külfeti var. Geçmişte başkaydı, bugün başka. Göç ve göçmenler aynı zaman da kamu diplomasisinin bir aracı maalesef. Yerlerinden, yurtlarından edilmeyecekleri iklimi hazırlayacaksınız. Bütün buna rağmen yola çıkarlarsa durduracaksınız. Gelirlerse yöneteceksiniz. Video çekerek, sürekli yalan üreterek, algı operasyonu çekerek göç yönetilmez. SUÇA KARIŞAN 20 BİN YABANCI SINIRDIŞI EDİLDİ Sığınmacıların ve düzensiz göçmenlerin suça karışma oranları nedir? Suça karışanlar, toplumsal huzuru bozanlarla ilgili nasıl bir prosedür uygulanıyor? 6458 sayılı kanunun 54. maddesine göre yabancıların suç işlemeleri halinde cezalarının infazına müteakip sınır dışı edilmeleri gerekmektedir ki prosedür böyle de işlemektedir. Kaldı ki aynı madde uyarınca yabancının hareketleri suç oluşturmasa dahi idarece kamu düzeni ve güvenliği için tehdit olarak yorumlanırsa yine sınır dışı edilmektedir. Bugüne kadar yaklaşık 20 bin yabancı sınır dışı edilmiştir. Suç ve suçlunun uyruğu yoktur, bu evrensel, psikolojik ve etik bir ilke. Ama bizim de suça ve suçluya toleransımız yok, kimse ayrıcalıklı değil. Gereği neyse yapılıyor, yapılacaktır. Zerre kadar kimsenin tereddüdü olmasın. Bunu yabancıların kanaat önderleri ve sivil toplumuyla da sürekli görüşüyoruz. Onlar da, kendi toplumlarının huzuru için kamu düzeni, kamu güveni, kamu sağlığı neyi icap ediyorsa onu yapın, biz size ancak yardım ve dua ederiz diyorlar. Çoğu kendi içlerinde olmakla beraber, binde bir oranında suça karışmaktadırlar ve bu suçlar da genelde adi suçlardır. GÖÇ SORUNU İNSANLIK TARİHİ KADAR ESKİ Sığınmacılar meselesi çok boyutlu bir sorun. En önemlisi de insani boyutu. Türkiye toplumuna nasıl bir mesaj vermek istersiniz? Göç, algılardan büyük bir meseledir. İnsanlık tarihi boyunca da insanlar hareket etmişler ve bu hareketleri en çok himaye eden toplumlar, en çok gelişen de toplumlar olarak karşımıza çıkmıştır. Ulus devletlerle beraber sınır geçişleri göç olarak nitelenmeye başlamışsa da, göç her dönem olmuştur. Mevlanalar, Yunus Emreler hepsi birer göçmendir, eğitim göçleri sosyal göçe dönmüş, ömürleri yettiğince bir durak arayıp durmuşlardır. Çağımızda da göç görünüm değiştirmiştir ama tahminimiz odur ki azalmayacaktır. Biz Türkler yöneteceğimiz işlerden korkmayız. Herkes müsterih olsun, göçü yöneten bir devlet aklı var ve bu dünyanın hiçbir ülkesinin geliştiremediği bir yoğunlukta. Ama zeminimiz de belli; insanlık ve vicdan. Algılara, yalanlara değil memur olarak devletinin hizmetinde bulunan sizin çocuklarınızın emeğine, alın terine, göz yaşına güvenin, devletin ortaya koyduğu gerçeklere, olgulara inanın. Hayat, 200-300 karakterlik sosyal medya operasyonlarına sıkıştırılmayacak kadar kıymetli...

1 yıl önce

Göç İdaresi Başkanlığı: 3 bin 643 tabela TSE standartlarında değil

Ülkemizde kullanılan tabelalar için kurallar Türk Standartları Enstitüsü tarafından TS 13813 standardı ile belirlenmiş olup yabancı dilin yer aldığı tabelalara ilişkin hususlar da söz konusu standart ile belirlenmiştir. Bu kapsamda, yabancı dilde ifadenin yer aldığı tabelalarda yabancı dildeki ifadeler Türkçe ifadelerin %25’ini geçmeyecek büyüklükte puntolarla yazılması gerekmektedir. Söz konusu standardın uygulanmasının denetlenmesine ve ayrıca vergi levhası olmaksızın işletmelerin oluşturduğu haksız rekabetin önüne geçilmesine ilişkin olarak 4 Kasım 2021 tarihi itibarıyla 81 ilimizde Vali/Kaymakamlarımızın koordinasyonunda; il göç idaresi müdürlükleri, kolluk kuvvetleri, yerel yönetimler, ilgili kamu kurum ve kuruluşları, meslek odaları ve ilgili STK temsilcilerinin katılımı ile hem il hem ilçe düzeyinde denetim komisyonları oluşturulmuştur. Denetim komisyonları ile gerçekleştirilen denetimler sonucunda bugüne kadar; ✓ 19.309 iş yerinin yabancılar tarafından işletildiği, ✓ 15.666 iş yeri tabelasının TSE standartlarına uygun olduğu, ✓ 3.643 iş yeri tabelasının TSE standartlarına uygun olmadığı tespit edilmiştir. Söz konu tabelalara ilişkin uygulanan idari süreçlerin ardından 2.151’i standartlara uygun hale getirilmiş olup diğer tabelaların süreçleri devam etmektedir. ✓ 1.815 işletmeye vergi kaydı olmadığı için idari yaptırım uygulanmıştır.   Ankara’daki iş yerine ait tabelaya yönelik işlem, kolluk kuvvetlerince yürütülen bu denetimler kapsamında gerçekleştirilmiştir.

1 yıl önce

Göç İdaresi Başkanlığı duyurdu! Türkiye genelinde bazı mahalleler yabancıların ikametine kapatıldı…

Türkiye'nin bazı illerindeki toplam 1169 mahalle, yeni yabancı kaydı işlemlerine kapatıldı. Kapatılan mahallelerdeki kayıt işlemleri yeni doğan ve çekirdek aile birleşimi durumlarında yapılabilecek. İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada "Ülkemizde çeşitli bölgelerdeki yabancı yoğunluğu göz önünde bulundurularak Bakanlığımızca daha önce belirli illerimizdeki 781 mahalle yeni doğan ve çekirdek aile birleşimi dışında geçici koruma kaydına, uluslararası koruma kaydına, ikamet iznine, geçici koruma veya uluslararası koruma ile ikamet izni kapsamındaki yabancıların ikamet ili değişikliği yapılması işlemlerine kapatılmıştır. 1 Temmuz 2022 itibariyle kapalı mahalle sayısı 1169’a çıkarılmış olup kapalı mahalleler ekte yer almaktadır." denildi.

1 2 3 4