23 Nisan Salı 2024
2 yıl önce

ABD'yi geride bıraktı... Çin dünyanın en zengin ülkesi

McKinsey & Co.'nun yaptığı araştırmada, dünya gelirinin yüzde 60'ından fazlasına sahip 10 ülkenin bilanço rakamları incelendi. Sputnik'in haberine göre, Araştırmaya göre, dünya çapındaki net servet 2000 yılında 156 trilyon dolarken, bu rakam 2020 yılında 514 trilyon dolara yükseldi. Çin, bu artışın yaklaşık üçte birinde pay sahibi oldu. Çin'in serveti, 2001'de Dünya Ticaret Örgütü'ne (DTÖ) katıldığı sıralarda 7 trilyon dolardı; bugün ise 120 trilyon dolara yükseldi. Böylelikle Çin, ABD'yi geçerek dünyanın en zengin ülkesi haline geldi. Araştırmada, dünyanın en büyük ekonomileri olan hem ABD hem de Çin'de, servetin üçte ikisinden fazlasının en zengin yüzde 10'un elinde olduğu ve bu zenginlerin paylarını artırmayı sürdürdükleri belirtildi. McKinsey Global Enstitüsü'nün ortaklarından Jan Mischke, yaptığı açıklamada, "Artık hiç olmadığımız kadar zenginiz" dedi. McKinsey'in hesaplamalarına göre küresel servetin yüzde 68'i gayrimenkulde depolanıyor. Araştırmaya göre, küresel servette son 20 yılda yaşanan bu keskin artış, küresel gayri safi yurtiçi hasıladaki artışı geride bıraktı ve düşen faiz oranlarıyla emlak fiyatlarının yükselmesiyle körüklendi.

2 yıl önce

Meksika'nın Guatemala sınırından yola çıkan yaklaşık 3 bin kişilik yeni göçmen kafilesi, ABD sınırına ulaşmak için yürüyüşe başladı

Meksika basınında çıkan habere göre, ülkelerindeki şiddet, işsizlik ve yoksulluk gibi sorunlar nedeniyle daha iyi bir hayat kurmak için ABD'ye ulaşmaya çalışan düzensiz göçmenler yola çıktı. Çoğunluğu Orta Amerikalı olmak üzere sayılarının 3 bin civarında olduğu tahmin edilen kafile, güvenlik önlemlerine rağmen önce başkent Meksiko'ya, sonrasında bir şekilde ABD'ye varmak istiyor. Kafileye eşlik eden STK temsilcisi Luis Rey Garcia Villagran, göçmenlerin açlık ve hastalık tehdidi ortasında tehlikeli bir yolculuk gerçekleştirdiğine dikkati çekerek, Meksika Ulusal Göç Enstitüsü yetkililerinden kafileyle diyalog kurmasını istedi. Uzun yıllardan bu yana Orta Amerika ülkelerinden yola çıkan çok sayıda düzensiz göçmen, Guatemala ve Meksika üzerinden ABD'ye ulaşmaya çalışıyor. İçişleri Bakanlığı Göç Politikası Birimi'ne göre, Meksika, Ocak- Eylül ayları arasında 190 binden fazla belgesiz göçmeni tespit etti, bunlarından 74 bin 300'ünü ise sınır dışı etti.

2 yıl önce

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Donfried: Türkiye ile iş birliğimizi derinleştirme konusunda kararlıyız

ABD'nin Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Karen Donfried, Ankara ve İstanbul'u kapsayan Türkiye ziyaretini ve ikili ilişkilere dair güncel gelişmeleri değerlendirdi. Ziyaretinin ve temaslarının kapsamına ilişkin Donfried, "Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcılığı görevimde nispeten yeniyim. Görev sürem içinde olabildiğince erken bir zamanda Türkiye'yi ziyaret etmek benim için çok önemliydi. Bu da Türkiye'nin köklü ve değerli bir NATO ortağı olduğunun göstergesi. Birçok ortak çıkarı paylaşıyoruz ve birlikte yapabileceğimiz çok şey var. Bundan dolayı Ankara'ya gelip bu görüşmeleri bizzat başlatmak için can atıyordum" ifadelerini kullandı. Karen Donfried, Türkiye ve ABD arasındaki diyalog mekanizmalarının ne kadar açık olduğunu ve ilişkilerde yoğun bir temas ve diyalog sürecine girilip girilmediğine ilişkin şunları söyledi: "Ziyaretimin zamanlamasının uygun olmasının bir nedeni de iki ülke cumhurbaşkanlarının, Başkan Biden ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın G20 kapsamında Roma'da şahsen görüşme fırsatı bulmuş olması. Bu görüşmede, her iki taraf, birlikte etkin bir şekilde çalışabileceğimiz birçok konuda diyaloğumuzu derinleştirmemiz gerektiği hususunda hemfikir oldu. Bundan dolayı (Türk) Dışişleri Bakanlığındaki temaslarımın çoğu, iki ülke cumhurbaşkanlarının yaptığı görüşmeyi somut bir teklifle nasıl destekleyebileceğimize odaklandı ve ben, bu fikir alışverişini sürdürmeyi dört gözle bekliyorum." "Diyaloğun ABD ile Türkiye arasında düzenli şekilde devam ettiğini belirtmek isterim" Kendisinin ziyaretinin ardından ABD'den Türkiye'ye planlanan üst düzey ziyaretler olup olmadığına ilişkin Donfried, "Muhakkak, devamlılık arz eden fırsatlar olacaktır" dedi. Donfried, yakın zamana bakıldığında, Türkiye ile ABD arasında Yüksek Düzeyli Savunma Grup Toplantısı'nın Washington'da bu hafta düzenlendiğini hatırlatarak şöyle devam etti: "Dolayısıyla bu diyaloğun ABD ile Türkiye arasında çok düzenli şekilde devam ettiğini belirtmek isterim; bu üst düzey diyalog için bir sonraki fırsat, kasımın sonunda, aralık ayının başında düzenlenecek NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı olacak. Şüphesiz, iki dışişleri bakanımız NATO bağlamında, bizi orada birleştiren çok önemli gündem üzerinde birlikte çalışacak." NATO'nun gelecek 10 yıl için stratejik yönünü belirleyecek yeni bir kavram üzerinde anlaşmaya varacağı bir sonraki liderler zirvesinin haziranda Madrid'de düzenleneceğine dikkati çeken Donfried, "Bence bu, ABD ve Türkiye'ye, tüm NATO müttefiklerimizle birlikte bugün karşı karşıya olduğumuz hem bölgesel hem de küresel zorluklar hakkında stratejik düşünmek için harika bir fırsat sunuyor" diye konuştu. "Türkiye ile iş birliğimizi derinleştirme konusunda kararlıyız" Donfried, "ABD'nin Yunanistan'daki askeri varlığını artırması Türkiye'de rahatsızlık duyulmasına yol açtı. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın Yunanistan Başbakanı Miçotakis'e Ortak Savunma İş Birliği Anlaşması'nın imzalanmasından sonra gönderdiği mektupta da 'iki ülkenin, barışı tehdit eden eylemlere karşı kararlılığı" ifadesi yer alıyor. ABD, Yunanistan'la birlikte Türkiye'ye karşı bir pozisyon mu alıyor?" sorusu üzerine şu değerlendirmelerde bulundu: "Bunu duyduğuma çok üzüldüm, bunun Türkiye'de endişeye yol açmasına... Çünkü ABD'nin herhangi bir NATO müttefikiyle daha derin angajmanının olmasının iyi bir şey olduğunu düşünüyorum. ABD, Türkiye'deki iş birliğimizi derinleştirmekle de aynı derecede ilgileniyor. Elbette ziyaretimin amacı, ABD ve Türkiye'nin nasıl daha yakın çalışabileceğini Türk ortaklarımızla birlikte düşünmek. Yunanistan'la iş birliğine de kesinlikle bu açıdan bakılması gerektiğini düşünüyorum. Hatırlayacaksınız; Başkan Biden göreve geldiğinde 'Amerika yeniden' vurgusuyla ABD'nin kilit müttefiklerimizle ilişkilerimizi derinleştirmek, ittifaklarımızı ve ortaklıklarımızı yeniden canlandırmak arzusunu dile getirdi. ABD'nin, müttefiki Yunanistan'la yaptığı şeyin özünde bu var ve Türkiye ile iş birliğimizi derinleştirme konusunda da kararlıyız." "Birlikte çalışarak çözüme ulaşacağımızdan eminim" Donfried, "Türkiye, F-35'ler için 1,4 milyar dolar ödedi. Hem ABD hem de Türkiye'nin, her iki tarafın da bu paranın iade edilmesinde hemfikir olduğu anlaşılıyor. Bir yandan da F16'ların satın alınmasıyla, bu parada mahsuplaşmaya gidilebileceğine ilişkin devam eden görüşmeler var. Bu sürecin adresi Kongre midir? Eğer Kongreden onay alınamazsa ABD yönetimi, bu süreci, kısır döngüyü nasıl yönetecek?" şeklindeki soruya "ABD ve Türkiye, birçok yönü olan sağlam bir savunma ilişkisine sahiptir" yanıtını verdi. Washington'daki Yüksek Düzeyli Savunma Grup Toplantısı'nda bu konular dahil bir dizi başlığın ele alındığını aktaran ABD'li Bakan Yardımcısı Donfried, "Bence burada önemli olan; ABD ve Türkiye'nin bu konular üzerinde çalıştığı, devam eden bir sürecin olmasıdır. Birlikte çalışarak çözüme ulaşacağımızdan eminim" ifadesini kullandı. "Müttefik açısından, CAATSA'nın yasal gereklilikleri farklıdır" Donfried, "CAATSA yaptırımları söz konusu olduğunda, bir yanda ABD'nin, Kuzey Akımı 2 boru hattı projesine yönelik yaptırımlardan feragatı var. Diğer yandan Hindistan'ın S-400 anlaşması söz konusu. Bazı haberlerde, Hindistan için de bir muafiyet veya feragat olacağına dair sinyaller var. Hindistan için bir muafiyet veya feragat söz konusu olursa, Türkiye'nin pozisyonunu göz önünde bulundurduğumuzda bu bir çeşit adaletsizlik, çifte standart adımı olmaz mı?" sorusu üzerine Kuzey Akımı 2 boru hattı projesine ilişkin mevzuatın, Avrupa'nın Enerji Güvenliğini Koruma Yasası (PEESA) olduğunu belirtti. S-400'ler konusunda, Hindistan'a yönelik olası bir muafiyet ya da feragat haberlerine ilişkin Donfried, şu ifadeleri kullandı: "Bu konuda alınmış bir karar yok, bunda net olmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Aynı zamanda bir müttefik açısından, CAATSA'nın yasal gereklilikleri farklıdır. Dolayısıyla bu mevzuatta Hindistan ve Türkiye'nin farklı muamele görmesini anlamanın da önemli olduğunu düşünüyorum. Bu, karmaşık bir konular dizgesi. Hindistan hakkında bir karar alınmadığını tekrar etmek isterim. CAATSA'yı ele aldığımızda, Hindistan ve Türkiye'yi aynı sepete koymamalıyız. Türkiye'nin ABD'nin bir NATO müttefiki olduğunun ve bunun yasal sonuçlarının hatırlanması bu bağlamda önemli." F16 tedariki Türkiye'nin ABD'den F16 tedarikine ilişkin süreç hakkında ise Karen Donfried, ABD'nin, Türkiye'nin F16'lara gösterdiği ilgiden memnuniyet duyduğunu dile getirdi. Donfried, "Yakında Washington'a bu konuda görüşmeye devam edecek bir heyetin geleceğini biliyorum. (Türkiye'nin ABD'den F16 satın alma talebi) Bu talebi, ileriye taşımak için bu teknik süreci sürdüreceğiz" dedi.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı ile telefonda görüştü

Cumhurbaşkanlığı Sözcülüğünden yapılan açıklamaya göre görüşmede, ikili siyasi ve ekonomik, ilişkiler, savunma iş birliğinin geliştirilmesi ve küresel ve bölgesel konular ele alındı. Görüşmede, Afganistan'daki siyasi durum ve insani yardımlar, Suriye'nin toprak bütünlüğü ve terörden arındırılması, Libya'daki siyasi süreç ve seçimler, Yukarı Karabağ'da barış ve istikrarın kalıcı hale getirilmesi, Ukrayna'nın doğusunda yaşanan gelişmelerden duyulan endişe, Belarus-Polonya sınırındaki gerginliğin çözülmesi ve Doğu Akdeniz konuları etraflıca değerlendirildi. Görüşmede ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Joe Biden arasında Roma'daki G20 Zirvesinde üzerinde mutabık kalınan ortak stratejik mekanizmanın detayları konuşuldu.

2 yıl önce

Abdulla Bin Damithan: Türkiye'ye inanıyoruz ve yatırımlara devam edeceğiz

600 MİLYON DOLAR YATIRIM Bugüne kadar Türkiye'ye 600 milyon dolar yatırım yapan dubai merkezli şirketin BAE Bölgesi ve Jafza CEO'su Abdulla Bin Damithan, Türkiye'nin potansiyeline işaret ederek, lojistik yatırımlarına devam edeceklerini söyledi. Akşam Gazetesi'nin haberine göre, Kovid-19 salgını yüzünden geçen yıl yapılamayan Dubai'deki Expo 2020 Fuarı'nda Türk gazetecilerle bir araya gelen Abdulla Bin Damithan, "Türkiye'ye inanıyoruz ve yatırımlara devam edeceğiz" mesajı verdi. Damithan, Türkiye'de sadece bir liman işletmecisi olarak kalmayacaklarını ihracatçılarla birlikte çalışarak tedarik zincirine katılmayı amaçladıklarını bildirdi. TÜRK MALI KALİTELİ Damithan, lojistik yatırımları kapsamında, Orta Asya üzerinden gelen Rusya ve Türkiye'yi içine alan bir hat kurmaya çalıştıklarını anlattı. Damithan "BAE ve Körfez ülkelerindeki Türk mallarının kalitesi ve pazar payları oldukça yüksek. Bence ihracatçılar açısından büyük potansiyel var. Türkiye'de demiryolu, karayoluna da yatırım yapıyoruz. Büyüme konusunda her türlü fırsatı da değerlendiriyoruz" dedi. YENİ ŞİRKET KURUYOR Dünya üzerinde 68 ülkede 80'den fazla limana sahip olan DP World Yarımca CEO'su Kris Adams ise "Türkiye'ye şu ana kadar 600 milyon dolar yatırım yaptık. Potansiyele inanıyoruz. Yatırımlarımıza devam edeceğiz. Önümüzdeki yıl teknoloji, depo ve solar enerji kapsamında 10 milyon dolar daha yatırım yapacağız. Tedarik zincirinin bir parçası olarak anılmak istiyoruz. Türkiye'de bir lojistik firması kuracağız. 80 çalışanı olacak. Hedefimiz Türkiye'nin ihracatçı ve ithalatçılarına uçtan uca tedarik zincirinde en iyi hizmeti sunmak" dedi. JABEL ALİ'DE TÜRK İHRACATÇILARA ÖZEL ALAN KRIS Adams, DP World'ün Türk ihracatçılar için hazırlık aşamasında oldukları yeni projelerinden de bahsetti. Adams, "Jebel Ali Serbest Bölgesi'nde (Jafza) Türk şirketler için ticaret merkezi istiyoruz. Orada zaten birçok Türk firması var. Bunu daha da büyütmek ve bir yapıya oturtmak istiyoruz" diye konuştu. TÜRKİYE SON DAKİKA KATILDI DUBAİ Expo 2020'de Türkiye de yer aldı. Bu hafta Expo 2020'yi Türkiye'den DEİK ve TİM öncülüğünde iş insanları ve bakanların da ziyaret etmesi bekleniyor. Türkiye pavilyonunda TOGG'un yanı sıra mücevher, mermer sektörlerinin ürünleri sergileniyor. Açılışa 15 gün kala katılmaya karar verildiği için hazır bir bina içine konumlanan pavilyona şu ana kadar 350 bin ziyaretçi geldi.

2 yıl önce

Suriye'de ABD üssüne roketli saldırı

Esed rejiminin ajansı SANA, Haseke'nin Yarubibye bölgesinde bulunan Harab ec- Cir askeri havalimanındaki ABD noktasının 5 roketle hedef alındığını iddia etti. Söz konusu saldırının kim tarafından yapıldığına ilişkin bilgi verilmeyen haberde, olayın ardından ABD güçlerine ait savaş uçakları ve helikopterlerin bölgede yoğun uçuşlar gerçekleştirdiği ileri sürüldü. ABD kuvvetlerinin konuşlu olduğu Suriye'nin Irak sınırındaki El Tanıf üssüne de 20 Ekim'de drone ile saldırı düzenlenmişti. ABD’NİN SURİYE'DEKİ VARLIĞI ABD, Ekim 2019'da Barış Pınarı Harekatı'nın başlamasıyla harekat bölgesindeki üslerini boşaltırken, petrol sahaları civarında yerleşmeye öncelik vermişti. Terör örgütü YPG/PKK'ya desteğini sürdüren ABD güçleri, halihazırda Suriye'de, Humus çölündeki El Tanıf üssünün yanı sıra Haseke, Rakka ve Deyrizor illerinde örgüt işgalindeki bölgelerde toplam 11 üs ve askeri noktada varlık gösteriyor. Washington, YPG/PKK'lı teröristlerin işgalindeki petrol sahalarında bulunan askeri üs ve noktalarına da sürekli takviye gönderiyor.

2 yıl önce

Türkiye ile ABD dijital vergide anlaşma sağlarken Türkiye'nin ihracatına misilleme gelen ek gümrük vergisi kararı da kalktı

Türkiye'nin ABD ihracatında önemli bir kritik eşik daha aşıldı. Türkiye'nin Google, Facebook, Twitter, Amazon, Netflix, Spotify gibi şirketlerden aldığı Dijital Hizmetler Vergisi karşılığında misilleme yapan ABD, Türkiye'den alacağı 32 üründe yüzde 25 ek gümrük vergisi uygulamasına gideceğini açıklamıştı. Önceki gün Türkiye ve ABD, Dijital Hizmetler Vergisi uygulayan Avusturya, Fransa, İngiltere, İtalya ve İspanya ile ABD arasındaki ortak uzlaşı metnine Türkiye'nin dahil olması konusunda anlaştı. Böylece mücevherden tekstile, halıdan cam ve seramik ürünlerine 32 ürünün ihracatında uygulanması planlanan yüzde 25'lik ek gümrük vergisi kalktı, ihracatçı nefes aldı. TARİHİ REKOR KIRDIK Sabah'ın haberine göre, Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Kamar, Türkiye ile ABD arasında yapılan anlaşmayla birlikte derin bir nefes aldıklarını söyledi. Sektörün 1-22 Kasım tarihleri arasında Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırarak 920 milyon dolar mücevher ihracatına imza attığı bilgisini veren Kamar, "Gerçekleştirilen bu ihracat, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 300'lük bir artışı simgeliyor, hem de 20 günde... Rekorlar kırdığımız bu noktaya ulaşmamızda ABD ile Çin arasında yaşanan ticari gerginliği tedarik zincirine yansıması etkili oldu. Tedarik zincirindeki yavaşlama, ABD kanadında yeni arayışlara yol açtı. Talebe hızlı ve kaliteli bir şekilde cevap vererek tercih edilir hale geldik" dedi. İHRACATTA İLK ÜÇTEYİZ 11 ayda 5.5 milyar dolar ihracatla hedeflerinin yüzde 170 oranında önünde performans sergilediklerini anlatan Kamar, şöyle devam etti: "5.5 milyar dolarlık ihracatın 800 milyon dolarını ABD'ye yaptık. Bu yıl sonunda ABD'ye ihracatımızı 1 milyar doların üzerine taşırız. Toplam ihracatımızı da 6 milyar doların üzerine taşırız. 2-3 yılda da ABD'ye ihracatta 3-4 milyar doları yakalarız. Şu anda ABD'ye mücevher ihracatında ilk 3'teyiz. 2023'te liderliğe oturacağımızı öngörüyoruz." MAKİNE HALISINDA PAZARIN LİDERİYİZ İstanbul Halı İhracatçıları Birliği Başkanı Uğur Uysal, "Devletimiz çok önemli bir anlaşmaya imza attı, müteşekkiriz. ABD çok önemli bir pazar. Bu yılı 3 milyar dolarlık ihracatla kapatmayı hedefliyoruz. Bunun neredeyse yarısı ABD'ye yaptığımız ihracattan geliyor. ABD'de makine halısında lideriz" dedi. Dünyada lojistik krizinin devam ettiğini anlatan Uysal, "ABD halı ithalatında Çin yerine Türkiye'yi tercih ediyor. Talep artışı devam edecek. 2022'de ihracatımızın yüzde 20 artacağını öngörüyoruz. Bunun yarısını ABD'ye yapacağız" diye konuştu. ANLAŞMA OLMASAYDI SIFIRA İNERDİ İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Gültepe de, alınan kararın özellikle ev tekstili sektörüne nefes aldırdığını belirterek, "ABD ev tekstili sektörü için çok büyük bir pazar. Eğer ek gümrük uygulaması devreye girseydi bu pazara ihracatımız sıfıra inebilirdi. Şu anda ABD'ye 800 milyon dolarlık ihracatımız var. Bunun yılsonunda 1 milyar doları bulacağını düşünüyoruz" dedi.

2 yıl önce

ABD Dışişleri Bakanı Blinken: Rusya'ya ağır bedeller ödetmeye hazırız

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın yapıldığı Atta Kongre Merkezi'nde görüştü. Toplantı öncesinde gazetecilere açıklama yapan Çavuşoğlu, Blinken ile tekrar görüşmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Çavuşoğlu, görüşecekleri birçok konu bulunduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden'ın Roma'da yaptıkları görüşmede ele alınan konular ve alınan kararlar hakkında devam niteliğinde bir görüşme yapacaklarını aktardı. 'GÖRÜŞ ALIŞVERİŞİ YAPACAĞIZ' Çavuşoğlu, iki NATO müttefiki olarak ikili ilişkiler ile Ukrayna, Libya, Suriye, Afganistan gibi bölgesel konular hakkında görüş alışverişi yapacaklarını bildirdi. 'BİR ARAYA GELMEKTEN MEMNUNİYET DUYDUM' Blinken da Mevlüt Çavuşoğlu ile bir kez daha bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. İki müttefik ülke olarak birçok konuyu ele alacaklarını belirten Blinken, NATO müttefikleri olarak dün ve bugün Riga'da Ukrayna'daki ve çevresindeki durumu, Batı Balkanları ve Kafkasya'yı görüştüklerini aktardı. Blinken ayrıca Türkiye ile ABD arasındaki iş birliği konuları ve bölgesel meseleleri ele alma şansı bulacaklarını kaydetti. "RUSYA'YA AĞIR BEDELLER ÖDETMEYE HAZIRIZ" ABD Dışişleri Bakanı Blinken, "Ukrayna'ya karşı daha fazla saldırgan davranması durumunda Rusya'ya ağır bedeller ödetmeye hazırız" dedi.

1 2 ... 23 24 25 26 27 28 29 ... 87 88