19 Nisan Cuma 2024
2 yıl önce

Aliya İzzetbegoviç'in yakın arkadaşı ve mücadele ortağı Prof. Dr. Cemaleddin Latiç: 3. Dünya Savaşı çıkabilir, Türkiye acilen buraya gelmeli

Bosna Hersek'te Sırp tarafından gelen açıklamalar tansiyonu yeniden yükseltti. Devlet Başkanlığı Konseyinin Sırp üyesi Milorad Dodik, bağımsız ordu, yargı ve vergi düzenlemesine gidecekleri yönünde ayrılıkçı ifadeler kullandı. Bosna savaşının lider kadrosundan ve Bosna Millî Marşı'nın yazarı Prof. Dr. Cemaleddin Latiç, Sırp tarafının gerilimi kasıtlı olarak yükselttiğini ve bölgeyi yeni bir kaosa sürüklemeye çalıştığını söyledi. Latiç "1. ve 2. Dünya Savaşlarının çıkış noktası bu bölge oldu. Şu anda süper güçler bölgeye büyük çaplı yığınak yapıyor. İskeçe, Dedeağaç çıkarmaları, Kosova, Arnavutluk aksında yaşanan kriz, tehlikenin habercisi ve tetikleyici unsurları. Şayet gerilim dozu düşürülemez ise 3. Dünya Savaşı aynı bölgeden çıkar" diye konuştu. BÜYÜK SIRBİSTAN HAYALİ "Sırplar, Montenegro (Karadağ), Kosova, Bosna ve Makedonya'yı içerisine alan coğrafyada Büyük Sırbistan hayali kuruyor" diyen Prof. Dr. Cemaleddin Latiç şöyle devam etti: Bunun için silah ve cephane yığıyorlar. Şu an itibarıyla katliam için yeterli güce sahip değiller. Yakın vade hesapları kaos üretmek ve gerekli zemini oluşturmak. Avrupa ve Rusya'dan taviz koparmaya ve daha fazla destek almaya çalışıyorlar. Batılılara 'Avrupa'nın ortasında Boşnak Müslüman varlığını tehdit olarak gösterip ikna etmeye çalışıyorlar. Rusya ise Putin ile birlikte Pan Slav idealini gerçekleştirmeye çalışıyor. Sırpları da sadık müttefik ve bölgeyi dönüştürmekte etkin araç olarak görüyor. Şayet 92-95 döneminde bugünkü Rusya olsa her şey çok başka olurdu. DEVLET İŞLEMEZ HÂLE GETİRİLİYOR Bosna Hersek'te yönetimin diğer ortağı Sırpların devleti işlemez hâle getirdiğine dikkat çeken Latiç "5 Kasım'da Barış Gücü'nün görev süresi doluyor. Sırp tarafının zamanlaması çok önemli. Çıkarılmak istenen kaosa bu açıdan da bakmak lazım. Şu an devleti işlemez hâle getirdiler. Bir yandan kendi kamuoyunu hazırlıyorlar, diğer yandan Avrupa ve Rusya'dan daha fazla taviz koparmaya, güç yığmaya çalışıyorlar" ifadelerini kullandı. Tartışmaların devam ettiği bölgeye yönelik Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ise aldığı kararla, Bosna Hersek'teki Avrupa Birliği Barış Gücü'nün görev süresini 12 ay daha uzattı. TÜRKİYE GÜCÜNÜ ARTIRMALI Türkiye Gazetesi'nin haberine göre, Mevcut dünya konjektörünün Sırpların lehine olmadığı görüşünü savunan Prof. Dr. Cemaleddin Latiç, Sırp askerlerin korkak olduğuna ve savaşmaktan çok katliam yaparak sonuç almak istediğine vurgu yaptı. Aliya İzzetbegoviç'in yakın arkadaşı ve mücadele ortağı olan Latiç, ayrıca Osmanlıyı yıkan olumsuz gelişmelerinde merkez odağı olarak bölgeyi gösterdi. "Türkiye, bölgede her açıdan gücünü daha fazla hissettirmeli. Burada olmalı" diyen Latiç'e göre Bosna Hersek Halklar Meclisi Başkanlık Divanı Üyesi Bakir İzzetbegoviç'in bu süreçte Türkiye'ye yaptığı ziyaret önemli bir mesaj niteliği taşıyor.

1 yıl önce

AK Parti'den Aliya İzzetbegoviç'in karargahını 'mağaraya' benzeten Kılıçdaroğlu'na tepki: Boşnak kardeşlerimizden özür dilemeli

https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1526439700449329152?s=21&t=-WsdL5F7OfryRGGooJMP4Q CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Bosna Sancak Derneği'ni ziyareti sırasında yaptığı konuşmada, "Önceki Genel Başkanımız Sayın Deniz Baykal, Aliya İzzetbegoviç'i ziyaret etmişti. Onun yaşadığı yerde, mağarada görüşmüşlerdi." ifadelerini kullanmıştı. Kılıçdaroğlu'nun Aliya İzzetbegoviç'in karargahını 'mağaraya' benzetmesine AK Parti'den tepki geldi. 'SON DERECE YAKIŞIKSIZ' Twitter hesabından açıklamada bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik "Sn. Kılıçdaroğlu’nun, Bosna Direnişinin sembolü olan Merhum Aliya İzzetbegoviç’in karargahı için “mağara” ifadesini kullanması son derece yakışıksızdır. Bosna halkının mücadelesine ne kadar yabancı olduğunu ortaya koymaktadır." dedi. Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sn Kılıçdaroğlu’nun Boşnak kardeşlerimizden, Bosna’ya gönül vermiş herkesten ve Merhum Aliya’nın aziz hatırasından özür dilemesi gerekir. Bosna direnişinin aziz şehitlerine bir kere daha rahmet diliyoruz. Tüm Boşnak kardeşlerimize selamlarımızı sunuyoruz. O karargah bir “mağara” değil, insanlık onurunun can pahasına savunulduğu bir mekandı. Onur, özgürlük ve haysiyet için ölümü göze almış canların kalesiydi.