29 Mart Cuma 2024
3 yıl önce

CHP’de ekol farklılıkları! CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’ndan CHP’ye yakın anketçi Hakan Bayrakçı’ya: Hayvanlara...

chp, istanbul il başkanı canan kaftancıoğlu, anket, sonar araştırma, hakan bayrakçı, hayvanlar, cnn türk, twitter, ekol farklılıkları

3 yıl önce

CHP'li belediyeden anketçi Kemal Özkiraz'a araç kıyağı!

CHP'ye yakınlığı ile bilinen Avrasya Kamuoyu Araştırma Merkezi Başkanı Kemal Özkiraz'ın yaparken resmi araçları kullandığı ortaya çıktı. Özkiraz'ın Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne ait resmi araçla gezme görüntüleri sosyal medyaya yansıdı. Özkiraz'ın görüntüleri kendi Twitter hesabından paylaşması dikkat çekti

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu’nun açıkladığı 15.5 puanlık araştırma sonucunu anketçiliği bırakmazsam onursuzun diyen Kemal Özkiraz beğenmedi

Son dönemde yaptığı anketlerle kamuoyunu manipüle etmeye çalışan Avrasya Araştırma Şirketi sahibi Kemal Özkiraz’ın CHP ve HDP olan organik bağı kamu oyunun malumu. Yayınladığı manipülatif anketlerle “AK Parti oy kaybediyor” algısı yaratmaya çalışan Avrasya Araştırma Şirketi Kemal Özkiraz, Tokat’taki konuşmasında AK Parti ile CHP arasında 15,5 puan fark var diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya “Soylu'nun yanlışı var. CHP farkı o kadar açamadı, şimdilik.” dedi. Özkiraz’ın manipülatif anketlerine, finansman kaynağı CHP ve HDP Genel Merkezi ile belediyelerinden sağladığı iddia ediliyor. “Referandumda ‘Evet’ çıkarsa anketçiliği bırakmazsam onursuzum” Kemal Özkiraz’ın 2017 referandumunda %57.7 HAYIR çıkacağını iddia etmiş EVET çıkarsa şirketi kapatacağını söylemişti. Referandum günü açık ara farkla EVET çıkmasının ardından Özkiraz, sözümde durmayacak kadar onursuz değilim diye paylaşımda bulunmuş aradan geçen kısa bir zamanın ardından hiçbir şey olmamış gibi işine devam etmişti.

2 yıl önce

Her seçimde 10 puan yanılan anketçi yine sahnede! MetroPoll Araştırma İBB’de terör iltisaklı personel çalıştıran CHP’li Ekrem İmamoğlu’na siper oldu

30 Mart ve 10 Ağustos seçimlerinde en başarısız seçim araştırmalarına imza atan Özer Sencar, inandırıcılıktan yoksun anketlerle bu kez de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde terör iltisaklı personel istihdam eden CHP’li Ekrem İmamoğlu’na siper oldu. Manipülatif anketler açıkladığı bilinen MetroPoll şirketi, İçişleri Bakanlığı'nın terör örgütleriyle iltisaklı kişilerin işe alındığı iddiasıyla İBB hakkında özel teftiş başlatılmasını itibarsızlaştırmak için, “Seçmenlerin %62’si İBB’ye terörle iltisaklı 500 kişinin alındığı iddiasına inanmıyor. İnananlar sadece %24.” şeklinde bir anket açıkladı. Manipülatif anket ustası Özer Sencar’ın anketi para karşılığı yaptığı iddia ediliyor. Sancar’ın manipülatif anketlerinin bir bölümü:

1 yıl önce

Adı ‘tutturamayan anketçi’ye çıkan Özer Sencar, kadına şiddeti de hükümete bağladı

15 Temmuz darbe girişiminin hemen öncesinde yaptığı “Darbecilerin Yargılanmasını Doğru Buluyor musunuz? Darbe Olsa Sokağa Çıkar mısınız?” anketleri ile FETÖ adına nabız yokladığı iddia edilen Metropoll Araştırma’nın sahibi Özer Sencar, “istenileni verdiği” anketlerine devam ediyor. Darbe girişimi sonrası FETÖ’cü Enes Kanter’in babasıyla birlikte FETÖ/PDY soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve serbest bırakılan Özer Sencar’ın, son dönemlerde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı olması için yürütülen operasyonun anket ayaklarından olduğu iddia ediliyor. TÜRKİYE’DE KADINA ŞİDDET ANKETİ Sencar’ın sahibi olduğu anket şirketi MetroPOLL’ün “Türkiye’nin Nabzı Mart 2022” raporu araştırmasına katılan seçmenlerin yüzde 31,4’ü şiddetin, kadınlar için en büyük problem olduğunu belirtti. Araştırmada en fazla oyu alan bir diğer sorun ise eğitimsizlik oldu. KADINA ŞİDDETİN SORUMLUSU OLARAK HÜKÜMETİ GÖSTERDİ Metropoll’ün yaptığı araştırmaya katılan seçmenlerin yüzde 46’sı ise, kadınlara uygulanan şiddet ve ayrımcılıkta hükümetin çok sorumlu olduğunu söyledi. Kadına şiddet meselesinde hükümeti sorumlu tutan seçmen kitlesi ise HDP ve CHP ağırlıklı. HDP’nin seçmeninin yüzde 70,6’sı Türkiye’de kadına yönelik şiddette AK Parti hükümetinin çok sorumlu olduğunu savunuyor. Bu alanda HDP’nin hemen ardından yüzde 70 ile ana muhalefet partisi CHP’nin seçmen kitlesi geliyor. GERÇEK NE? Kadına şiddet meselesi ne yazık ki tüm dünyanın ortak sorunlarının başında geliyor. Türkiye’deki kadına şiddet istatistikleri ile Avrupa verileri karşılaştırıldığında pek çok Avrupa ülkesinin Türkiye’den önde olduğu görülüyor. “AB’de 15 yaşından büyük her 3 kadından 1’inin (yaklaşık 62 milyon) “partnerleri ya da üçüncü erkeklerin” fiziksel ya da cinsel şiddetine maruz kaldığı; yüzde 8’inin ise fiziksel ve cinsel şiddeti son 12 ayda gördüğü biliniyor.” AB’de kadının en çok şiddet gördüğü ülkeler Danimarka, Finlandiya ve İsveç. Kadına şiddetin en az olduğu ülkeler ise Polonya, Avusturya ve Hırvatistan. 28 AB üyesi ülke arasında 15 yaş ve üzerindeki kadınların şiddete maruz kalma oranları şöyle: Avusturya: Yüzde 20, Belçika; Yüzde 36, Bulgaristan: Yüzde 28, Kıbrıs: Yüzde 22, Çek Cumhuriyeti: Yüzde 32, Almanya: Yüzde 35, Danimarka: Yüzde 52, Estonya: Yüzde 33, Yunanistan: Yüzde 25, İspanya: Yüzde 22, Finlandiya: Yüzde 47, Fransa: Yüzde 44, Hırvatistan: Yüzde 21, Macaristan: Yüzde 28, İrlanda: Yüzde 26, İtalya: Yüzde 27, Litvanya: Yüzde 31, Lüksemburg: Yüzde 38, Letonya: Yüzde 39, Malta: Yüzde 22, Hollanda: Yüzde 45, Polonya: Yüzde 19, Portekiz: Yüzde 24, Romanya: Yüzde 30, İsveç: Yüzde 46, Slovenya: Yüzde 22, Slovakya: Yüzde 34, İngiltere: Yüzde 44… TÜRKİYE’DE DURUM Türkiye genelinde yaşamlarının herhangi bir döneminde cinsel şiddete maruz kalmış kadınların oranı yüzde 12, fiziksel şiddete maruz kalmış olanların oranı ise yüzde 36. En az bir kez evlenmiş ve yaşamının herhangi bir döneminde eşinden ya da birlikte olduğu kişiden şiddet gören kadınların oranı ise kentte yüzde 35, kırda yüzde 38… İstatistiklerin bölgelere göre dağılımı ise şöyle: Marmara: Yüzde 30, Ege: Yüzde 37, Batı Anadolu: Yüzde 42, Orta Anadolu: Yüzde 43, Akdeniz: Yüzde 37, Batı Karadeniz: Yüzde 34, Doğu Karadeniz: Yüzde 27, Kuzeydoğu Anadolu: Yüzde 39, Ortadoğu Anadolu: Yüzde 32, Güneydoğu Anadolu: Yüzde 33. KADES ETKİSİ Kadına yönelik şiddetin önlenmesinde Türkiye’nin Avrupa ülkeleri tarafından örnek alınan ve Fransa’da uygulamaya başlanan KADES sayesinde oldukça yol aldığı biliniyor. Kadına şiddetle mücadelede önlemlerini artıran İçişleri Bakanlığı, 81 il valiliğine gönderdiği genelge ile “5 milyon erkeğe eğitim verilmesi, elektronik kelepçe sayısının 1500’e çıkarılması, 5 milyon KADES uygulaması indirme sayısına ulaşılması, kadın konukevi sayısının arttırılması, 110 bin kolluk personeline eğitim verilmesi” gibi adımları da faaliyete geçirdi.

1 yıl önce

Biri Kemal Kılıçdaroğlu’nu biri de Tekirdağ’ı kandırdı! Sahte doktor Ayşe Özkiraz, anketçi Kemal Özkiraz’ın akrabası çıktı

Tekirdağ Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde görev yapan doktor asistanının bölümün sorumlu doktoruna çocuk doktoru Ayşe Özkiraz’ın TUS’ta 81 puan aldığını söylemesi üzerine hastane yönetimi durumdan şüphelenmiş, sorumlu doktor, Ayşe Özkiraz’dan çelişkili cevaplar alınca durumu hastane yönetimine ve Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirmişti. TUTUKLANDI Emniyet güçleri Ayşe Özkiraz’ın evinde yaptıkları aramada üç poşet dolusu tıbbi kitaplara ve dokümanlara el koyarken, sahte üniversite kimlikleri, sahte doktor kimlikleri, sahte diplomalar, çeşitli hastanelere ait kimliklerin yanı sıra ameliyat kıyafetleri ve dönem birincisi olduğuna dair sahte plaketler ele geçirdi. Emniyetteki ifadesinin ardından sahte doktor Ayşe Özkiraz adliyeye sevk edildi. Savcılık ifadesinin ardından Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunu çerçevesinde sahtekarlık suçlamasıyla çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Çerkezköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde yaşanan sahte doktor olayına ilişkin ihmali bulunanlar hakkında da ek soruşturma başlattı. ANKETÖR KEMAL ÖZKİRAZ’IN AKRABASI ÇIKTI Öte yandan Ayşe Özkiraz’ın Avrasya Araştırma’nın sahibi Kemal Özkiraz’ın da akrabası olduğu çıktı. Özkiraz sosyal medyadan yaptığı açıklamada, ”Ayşe Özkiraz babamızın amcasının torunu. 1-2 sene önce tıp fakültesi kazandığını duyduğumuzda mutlu olmuştuk. Doktor olarak çalıştığını haberle duyduk. Bildiğim kadarıyla yaşı 25 değil 20-21 olmalı. Bu yaşta nasıl atanmış anlayamadık. ”BİZİ KANDIRDIĞINA MI ÜZÜLEYİM, REZİLLİĞE Mİ ÜZÜLEYİM” Ayşe Özkiraz’ın Özkiraz’ın başka bir akrabası olan Doktor Servet Özkiraz da, daha önce paylaştığı bir tweette “Yeğenim Çapa Tıp Fakültesi’ni kazandı” demesinin gündeme gelmesinin ardından “Hepimizi şoke etti” açıklamasını yaptı. Bir diğer doktorun paylaştığı eski tweete yanıt veren Servet Özkiraz; “Tutku Hocam olay hepimizi şok etti. ÖSYM belgesini bana attığında çok sevinip paylaşmıştım doğal olarak. Bizi kandırdığına mı üzüleyim, rezilliğe mi üzüleyim bilemiyorum. Çok şaşkın ve üzgünüm” ifadelerini kullandı.  

1 yıl önce

Anketçi Kemal Özkiraz’ın akrabası, sahte doktor'dan savcılıkta ilk ifade... Ameliyata girdi, dikiş attı! Yaşı bile yalan çıktı

Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde kendisini ‘pratisyen hekim’ olarak tanıtan ve diğer doktorların şüphelenip, şikâyette bulunmasıyla gözaltına alındıktan sonra sahte diploma ile hastanede görev yaptığı anlaşılınca tutuklanan Ayşe Özkiraz’ın ifadesi ortaya çıktı. Hastanede ameliyat masasında fotoğrafları da ortaya çıkan Özkiraz’ın, savcılıktaki sorgusunda yaşı da dahil olmak üzere söylediği birçok konuda çevresindekilere yalan söylediği anlaşıldı. Doktorlara 25 yaşında olduğunu, Çapa Tıp Fakültesi’nden birincilikle mezun olduğunu ve TUS’tan 81 aldığını söyleyen Özkiraz'ın gerçek yaşının da 20 olduğu saptandı.

‘AİLEM TIP OKUMAMI İSTİYORDU’

Ayşe olan adını, düzenlediği sahte belgelerde ‘Ayşem’ olarak yazdıran Özkiraz’ın doktorluk rolüne ailesine yalan söyleyerek başladığı da ortaya çıktı. Geçtiğimiz yıl Veliköy Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden mezun olan, üniversite sınavını kazamamasına rağmen ailesine Çapa Tıp Fakültesi’ni kazandığı yalanı söyleyen Özkiraz’ın ifadesinde şunları söyledi:

"Ortaokulu Çerkezköy 75’inci Yıl Ortaokulu’nda okudum. Liseyi Veliköy Meslek Lisesi’nde okudum ve 2021 yılında mezun oldum. Ben lisede öğrenciyken ailem tıp fakültesinde okumamı istiyordu. Bana güvenip yüksek puan alacağımı düşünüyorlardı. Liseden mezun olurken üniversite sınavına girdim. Ancak başarısız olduğum için tercih yapmadım. Ailemin güvenliğini sarsmamak için evde sorun olmasın diye anneme, üvey babama ve üvey kardeşlerime Çapa Tıp Fakültesini kazandığımı söyledim. Ailem sınav sonuç belgesini görmek istediğinde de gerçek sınav sonuç belgem üzerinde telefonda oynama yaparak sahte bir sınav sonuç belgesi hazırlayıp aileme gösterdim.” ‘CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİ İLE KALDIM’

Daha sonra yalnız olarak gittiği İstanbul’da özel bir yurtta kendisini tıp fakültesi öğrencisi olarak tanıttığını anlatan Özkiraz, "Burada hem öğrenciler hem de çalışanlar kalıyordu. İlk başta çalışan olarak kalmayı düşündüm. Sonra vazgeçip yurt idaresinde görevli olan soy ismini bilmediğim N. isimli görevli kadına kendimi tıp fakültesi öğrencisi olarak tanıttım. Benden bir takım resmî belgeler istediler. İstenilen belgelerden sadece öğrenci belgesini daha sonra getireceğimi söyledim. Sonraki süreçte de sürekli olarak getireceğim diyerek bu kişileri oyaladım. Yurdun masrafları için de ailemle görüştüm. Ailem zaten bu fakülteyi kazandığımı düşündüğü için bana para gönderiyordu. Yurda yerleştim soy ismini bilmediğim S. ve A. isimli Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencilerle birlikte kalmaya başladım. Bu öğrencilere Çapa Tıp Fakültesi’nde öğrenci olduğumu söyledim. Bu süreçte Çapa Tıp Fakültesi’nin bahçesine ara ara gittim. Burada öğrencilerle tanıştım. Bunlardan birinin ismi Hatice idi. Diğerlerini hatırlamıyorum. Bu kişilerle hiçbir zaman samimi olmadım. Bende numaraları yoktur. Hiçbir şekilde derse girmedim.” ‘PASAJDA ÖĞRENCİ KİMLİK KARTI BASTIRDIM’

Çapa Tıp Fakültesi’ne girebilmek için İstanbul Eminönü’nde bir pasajda öğrenci kimlik kartı bastırdığını söyleyen Özkiraz, "Bu kartların üzerine Ayşem Özkiraz yazdırdım. Aramada ele geçen kartlar bu öğrenci kartlarıdır. Okula girerken bu öğrenci kartlarını gösterip giriyordum. Bu sebeple şüphe duyulmuyordu. Okula gitmediğim zamanlarda da İstanbul'da part time farklı yerlerde çalıştım. Ayrıca aynı yerde Ankara Şehir Hastanesi, Tekirdağ Çerkezköy Devlet Hastanesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi personel kimlik kartlarını da bastırdım. Ancak bunları hiçbir yerde göstermedim. Plaketleri de Instagram'dan bir sayfa ile görüşerek yaptırdım” dediği öğrenildi. Ayşe Özkiraz, yurtta kaldığı dönemlerde Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin yemekhanesine yurtta kalan öğrencilerle birlikte gittiğini anlatarak, "Kaldığımız yurda Cerrahpaşa Tıp Fakültesi daha yakındı, ben çevremdekilere Çapa Tıp Fakültesi öğrencisi olduğumu söylediğim için onların kartları üzerinden Yemek alıyordum. Parasını onlara gönderiyordum. Hatta A.Ö. isimli Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencisi kendi yemek kartını kullanmadığı için bana vermişti. Bir süre de onun kartıyla yemek yedim. Ayrıca Instagram üzerinden S.U. ve F.G. isimli Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde hemşire ve personel olan şahıslarla tanıştım. Bunlara kendimi doktor olarak tanıttım. Bunlarla zamanla arkadaş olduk” diye konuştu. ‘ACİLDE DURUP VAKİT GEÇİRMEK İSTEDİĞİMİ SÖYLEDİM’

Zaman zaman İstanbul’dan Çerkezköy’e geldiğini söyleyen Özkiraz, “2021 yılının Kasım ayı içerisinde annem hastalandı. Çerkezköy Devlet Hastanesi’ne getirdik. Burada N.Ö. isimli acil hekimine kendimi doktor olarak tanıttım. Annemi muayene ettirdim. Sonra da birkaç kez daha Çerkezköy Devlet Hastanesi acil bölümüne geldim. Acilde durup vakit geçirmek istediğimi söyledim. F.Ç. isimli doktor bana izin verdi. Onun izniyle hastanede vakit geçirdim. Burada bulunduğum zaman zarfında doktor koltuğuna oturduğum olmuştur. Boynuma stetoskop da takmıştım. Bu stetoskopu medikalciden almıştım. Acilde bulunduğum zaman zarfında kesinlikle hasta muayene etmedim, ancak muayeneleri izledim. İfade ettiğim üzere sadece birkaç kez acil bölümüne geldim” ifadelerini kullandı.

KENDİMİ DOKTOR OLARAK TANITTIM’

Özkiraz, 2021 yılı eğitim dönemi bittikten sonra 2022 yılı haziran ayı içerisinde Çerkezköy'de ailesinin yanına geldiğini belirterek, "Çocuk cerrahı olmak istediğim için tek başıma hiç kimseyi referans göstermeden Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde çocuk cerrahı olan Dr. M.K.’nın odasına gittim. Sekreteri ile görüşüp kendimi tıp fakültesinden mezun doktor olarak tanıtıp doktor M.K. ile görüşmek istediğimi söyledim. Sekreterinin ismi T.A.. Bir süre sonra doktor M.K. beni kabul etti, görüştük. Kendimi Çapa Tıp Fakültesi mezunu doktor olarak tanıttım. Ayrıca TUS sınavında 81 puan aldığımı söyleyip TUS sınav sonuç belgesi gösterdim. Bu belgeyi daha önce yaptığım gibi Instagram üzerinden görmüş olduğum B.O. ismine hazırlanmış belge üzerinde telefonda oynama yaparak oluşturmuştum. Çocuk cerrahisi bölümüne ilgi duyduğumu, yanında vakit geçirmek istediğimi söyledim. Annemin öğretmen babamın ise gıda mühendisi olduğunu, Ankara'da yaşadıklarını söyledim” dedi. ‘AMELİYATTAN SONRA DİKİŞ YAPTIM’

Doktor M.K.’nın kendisine yanına gidip gelebileceğini söylediğini ifade eden Özkiraz, "Bu şekilde Çocuk Cerrahisi bölümüne gidip gelmeye başladım. Burada muayenelere katıldım. Doktor M.K. kurmuş olduğum ilişkiye istinaden Çerkezköy Devlet Hastanesi’ndeki tüm cerrahi branşların doktorlarıyla iletişim kurdum, muhabbet ettim. Birçok kez ameliyatlara izleyici olarak katıldım. Doktor M.K.’nın hastalarını ameliyattan sonra yapılan dikiş işlemini bizzat kendim yaptım. Bunları yaptığımdan doktor M.K.’nın haberi vardı. Kendisi bana müsaade etti. Hatta benim kolumdan tutup beni ittirip ‘çocuğum diksin’ diyordu. Sadece Dr. M.K.’nın ameliyatlarına katılmadım. Diğer cerrahların da ameliyatlarına katıldım. Ancak bu diğer doktorların ameliyatlarında herhangi bir tıbbi işlem yapmadım. Sadece gözlemci oldum. Bu ameliyatlara hep doktorların rızasıyla girdim. Hastanede beni herkes sevmişti. Hemşireler, genel cerrah… sürekli görüştüm. Burada bulunduğum zaman zarfında zaman zaman önlük, forma giyip, stetoskop takıyordum. Birçok kez muayene ve ameliyata katıldım” diye konuştu. 'AİLEMİN BASKISINDAN KORKTUĞUM İÇİN YAPTIĞIMI SÖYLEDİM'

Evinde bulunan hastanede çekilen fotoğrafları da anlatan Ayşe Özkiraz, "O fotoğraftakiler Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde farklı bölümlerde çalışan doktor, hemşire ve farklı bölümlerde çalışan personellerdir. Muayenelere gidip geldikçe etrafımdakiler ile ilişkim ilerledi, sekreter T., bana doktor M.’nin odasının anahtarını verdi. 12 Kasım 2022 tarihinde sekreter T., beni hastaneye çağırdı. Hastanede bana gerçek adımı, ne iş yaptığımı, ailemin nerede yaşadığını sordu. Ben yalan söylediğimi anladıklarını fark ettim. Sonra da doktor M.K. ile görüştüm. Onlara her şeyin yalan olduğunu, doktor olmadığımı, gerçek ismimin Ayşem değil Ayşe olduğunu, ailemin baskısından korktuğum için böyle bir şey yaptığımı söyledim” dediği öğrenildi. AMELİYATHANEDE FOTOĞRAF

Sahte Doktor rolüne bürünen Ayşe Özkiraz’ın evinde yapılan aramalarda ameliyathanede çektirdiği fotoğraflar, adına düzenlenen sahte Ankara Şehir Hastanesi personel kimlik kartı, Çerkezköy Devlet Hastanesi personel kimlik kartı ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrenci kimlik kartı, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi intörn doktor kimlik kartı, İstanbul Tıp Fakültesi’ni birincilikle bitirdiği belirtilen bir plaket de bulundu. CHP’Lİ ANKETÇİ’NİN AKRABASI Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde bir yıldır kendini pratisyen hekim olarak tanıtan ve eylül ayındaki Tıpta Uzmanlık Sınavı’ndan 81 puan aldığını iddia eden sahte doktor, polis tarafından gözaltına alınarak tutuklanmıştı. Sahte doktor Ayşe Özkiraz'ın Avrasya Araştırma'nın sahibi Kemal Özkiraz'ın da akrabası olduğu ortaya çıktı.

1 yıl önce

CHP anketçisi Murat Gezici'den canlı yayında itiraf: Kanal İstanbul'un ne kadar önemli olduğu anlaşıldı!

CHP'nin anketçisi olarak bilinen Gezici Araştırma Başkanı Murat Gezici, CNN Türk'te muhalefeti kızdıracak açıklamalarda bulundu. Kahramanmaraş merkezli depremlerle ilgili yoğun bir manipülasyon yapıldığını söyleyen Gezici, "İktidarı Sayın Erdoğan ve iktidar karşıtlığı bir düşmanlığın ötesine geçerek Türk devleti düşmanlığına döndü. Devlet yok algısı kurularak ayrı bir yapı oluşturulmak istendi. Depremin 8. saatinde mikrofonu alıp vatandaşa tutarak 'çadırınız geldi mi yemek geldi mi' sorusunun çok doğru iyi niyetli bir soru olmadığını öngörüyorum." dedi. "KANAL İSTANBUL'UN NE KADAR ÖNEMLİ OLDUĞUNU TEKRAR GÜNDEME KOYMAMIZ GEREKİYOR" "Kanal İstanbul'un ne kadar önemli bir proje olduğunu bize tekrar kamuoyunun gündemine koymamız gerekir" diyen Gezici, "Yeni rezerv alanı oluşturarak konut alanı açılarak kentsel dönüşümü dolaylı bir şekilde gerçekleştirebilirsiniz. 2.5 milyon İstanbulluyu götürebilirsiniz yeni binalara. Bunu iktidarı ve muhalefet bir arada yapması gerekir." ifadelerini kullandı.

1 2