19 Nisan Cuma 2024
2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Karabağ Zaferi'nin birinci yılını kutladı: Bu şanlı günü en içten dileklerimle tebrik ediyorum

Erdoğan Twitter hesabından paylaştığı mesajda şu ifadelere yer verdi: Azerbaycan’ın Zafer Bayramı’nı, Karabağ topraklarının hürriyetine kavuştuğunu müjdeleyen bu şanlı günü en içten dileklerimle tebrik ediyorum. Vatan için gözlerini kırpmadan mücadele eden, şehit düşen kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimizi şükranla anıyorum.

2 yıl önce

CHP'li Özgür Karabat'ın İETT'deki 2 milyon TL'lik vurgunu hakkında soruşturma başlatıldı

Bakan Süleyman Soylu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada,” Ankara Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile alakalı sayın milletvekili de sordu. Dün ve ondan önceki gün Nurettin Canikli Bey açıklamalarda bulundu. Yaptığı açıklamada özellikle şunu söyleyeyim; 11 bin 415 ihalenin yüzde 14’ünün açık ihale usulü ile geri kalan yüzde 86’lık 9 bin 791 ihalenin ise doğrudan temin ya da pazarlık usulü ile yapıldı.” ifadelerini kullandı. “MASAK VE VERGİ DAİRESİ TARAFINDAN SORUŞTURMA BAŞLATILMIŞTIR” Bakan Soylu sözlerini sürdürerek şunları kaydetti: “Burada bize de gelen ihbar çerçevesinde yaklaşık 2 milyar TL tutan bir işin 730 milyon liralık bölümünün üzerinde fazla ödendiği ve bu ihalelerin yanlış yapıldığı hususunda mülkiye müfettişlerince, MASAK ve Vergi Dairesi tarafından soruşturma başlatılmıştır. Yine Ankara Büyükşehir Belediyesi’nce asfalt ihalesiyle ilgili çok önemli bir ihbar üzerine de yine aynı ekiplerle soruşturma başladı” NE OLMUŞTU? CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat’ın müşavirliğini yaptığı Ulaşım İç ve Dış Ticaret A.Ş.’nin  İstanbul Büyükşehir Belediyesi 2 milyar TL tutarında 14 ihale aldığı görülmüştü. Ayrıca Karabat’ın Ekrem İmamoğlu Belediye Başkanı olduktan sonra mali müşavir olduğu bildirilmişti. Konuyu TBMM’deki bütçe görüşmelerinde dile getiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Nurettin Canikli,”İstanbul Büyükşehir Belediyesi 1 Temmuz 2019 tarihi ile 12 Kasım 2021 arasında toplam 11 bin 415 tane ihale yapmış yani sözleşme yapmış. Bu ihalelerin bin 624 tanesini açık ihale yöntemi ile gerçekleştirmiş. 11 bin 415 ihalenin bin 624 tanesini açık ihale yöntemi ile yani rekabetin, yarışmanın sağlandığı yöntemle gerçekleştirmiş. 9 bin 791 ihale ise kapalı ihale yöntem ile yapılmış. Yani doğrudan yönetim mal ve hizmet satın alacağı kişiye davetiye gönderiyor ya da onları pazarlaya çağırıyor. 11 bin 415 ihalenin bin 624 tanesi açık ihale yöntemi ile 9 bin 791 tanesi kapalı ihale yöntemi ile yapılmış” demişti. Maliye müfettişliği görevinde bu tür soruşturmaları yaptığını dile getiren Canikli, kanuna ve mevzuata aykırılıklarla karşılaştıklarını, gereğinin yapıldığını söyledi. Sistematik bir yolsuzlukla hiç karşılaşmadıklarını belirten Canikli,” Tarihin en büyük yolsuzluğu. Sadece 7 ihale. 1993’teki İSKİ skandalı bunun yanında devede kulak kalır. Sizin de sorumluluğunuz var. ’Duymadık, bilmedik’ demeyin, onun için söylüyorum. Şimdi yapılması gereken şu; gideceksiniz, hesap soracaksınız. Tamam, Sayın Kılıçdaroğlu TÜİK’e gidin ama önce baskını buraya yapın. Şu ara biz bu görüşmelere devam ederken orada ihale yapılıyor ve belediye, devlet soyuluyor. Bugüne kadar bu şirkete 1,8 milyar liralık ihale verilmiş.” diye konuşmuştu. Şirketin İBB’den aldığı ihaleler şöyle: 20 Eylül 2019- 531 Adet Otokar Kent 290LF Model Otobüsün Bakımı, Arıza ve Hasar Onarımı, Servise Hazırlanması, Yol Yardımı ve Garaj İşletimi) (Pazarlık Usulü İhale) 23 Eylül 2019- 385 Adet Citaro Solo Otobüsün Bakımı, Arıza ve Hasar Onarımı, Servise Hazırlanması (Pazarlık Usulü İhale) 20 Kasım 2019- 24.258.000 Kilometre Otobüs, Bakım ve Onarımı (Açık İhale) 21 Kasım 2019- 23.427.00 Kilometre Otobüs Bakım Onarımı (Açık İhale) 27 Aralık 2019- 2.639.000 Kilometre 139 Adet Karsan 74 Adet Connectog Otobüslerin Bakım Onarımı (Pazarlık Usulü İhale) 23 Aralık 2020-1.938.750 Kilometre Otobüs Bakım ve Onarımı (Pazarlık Usulü İhale) 23 Aralık 2020- 1.890.600 Kilometre Otobüs Bakım ve Onarımı (Pazarlık Usulü İhale) 22 Ocak 2021- 3.740.300 Kilometre Otobüs Bakım ve Onarımı (Pazarlık Usulü İhale) 22 Ocak 2021- 3.781.200 Kilometre Otobüs Bakım ve Onarımı (Pazarlık Usulü İhale) 9 Şubat 2021- Ayazağa Garajı İşlettirme (Açık İhale) 9 Mart 2021- 40.689.000 Kilometre Otobüs Bakım ve Onarım (Açık İhale) 11 Mart 2021- 137.621.000 Kilometre Otobüs Bakım ve Onarımı (Açık İhale) 11 Mart 2021- 37.191.00 Kilometre Otobüs Bakım ve Onarımı (Açık İhale) 16 Haziran 2021- BMC Procity Model Ağır Hasarlı Aracın Onarımı (Açık İhale)

2 yıl önce

İstanbul'a gelen Ukraynalılar ülkelerindeki son durumu anlattı: Halk evlerini ve arabalarını satıyor

Türkiye ile Ukrayna arasında gerçekleştirilen uçak seferleriyle İstanbul'a gelen Ukraynalı yolcular, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'daki sözde Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını tanımasının ardından ülkelerindeki son durumu anlattı. Başkent Kiev'de yaşayan halkın korku içerisinde gelişmeleri takip ettiklerini söyleyen yolcular, ülkede savaş korkusunun gün geçtikçe arttığını söyledi.  "İnsanlar evlerini ve arabalarını satmaya başladı" Başkent Kiev'de yaşayan Ukrayna uyruklu Anna adlı yolcu, 14 Şubat tarihinden itibaren şehrin boşalmaya başladığını dile getirerek, "Kiev'de yaşayanlar kötü şeylerin olmasını bekliyor. Bu nedenle Liviv gibi diğer şehirlere, ülkenin batı taraflarına doğru taşınmaya başladılar. Bütün bu dedikodular ve yaşananlar insanlarını ruh halini etkiliyor. İnsanlar arabalarını, dairelerini satıp paraya  çevirmeye çalışıyorlar. Bankalardan paralarını çekiyorlar. Çünkü bankaların para çekmeye limit koymalarından korkuyorlar. Özel arabası olanlar çok korkmuyor çünkü bir şey olursa gidecekleri bir araçları var. Arabası olmayanlar ise akrabalarının yanına gidiyor. Bir şey olursa akrabaları ile beraber Kiev dışına çıkmaya çalışacaklar" dedi. "Durum gittikçe kötüleşiyor" Ailesiyle birlikte İstanbul'a iş için gelen Margarita Piven ise, "Durum kötü ve gittikçe kötüleşiyor. Biz Kiev'den ayrıldığımızda durum sakindi. Dua ediyoruz. Birkaç güne döneceğiz. İnsanlarımızı destekleyeceğiz. Savaş istemiyoruz ve olmasını beklemiyoruz" açıklamasını yaptı.  

2 yıl önce

Türkiye'nin ilk uçan arabası "Cezeri" yarın Diyarbakır'da sergilenecek

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, ünlü İslam alimi ve sibernetiğin kurucusu olarak kabul edilen El Cezeri'nin 13'üncü yüzyılda kaleme aldığı makine çizimlerinin çalışır makinelere dönüştürüldüğü "Cezeri'nin Olağanüstü Makineleri Sergisi" düzenlenecek. Merkez Sur ilçesindeki Keçi Burcu'nda yarın açılacak sergide, El Cezeri'nin makinelerinin eş ölçekte, aynı malzeme ve teknikle üretildiği, İslam aliminin yol göstericiliğinden yola çıkarak yapılmış "Filli Su Saati", "Yılan Mekanizması", "Çocuklu Otomatik Lavabo" ve "Kan Ölçme Otomatı" gibi ürünün 25 prototipi sergilenecek. Baykar'ın geliştirdiği, 15 Eylül 2020'de ilk uçuş testlerini başarıyla tamamlayan Türkiye'nin ilk uçan arabası "Cezeri" de sergide yer alacak. "GÜNÜMÜZ ROBOTİĞİN ATASI SAYILABİLECEK MAKİNELER" Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Ali Çelik, bilim insanı El Cezeri'nin Mezopotamya bölgesinde yetiştiğini, günümüzdeki modern robotiğin kurucusu sayıldığını söyledi. Çelik, Cezeri'nin o dönem bilimsel çalışmalarını yürüttüğü tarihi Sur ilçesindeki Artuklu Sarayı'nda başmühendislik yaptığını belirten Çelik, bundan dolayı Diyarbakır açısından ayrıca önemli bir isim olduğunu ifade etti. Cezeri'nin o dönemde sanatsal boyutu çok güçlü makineler tasarladığını, aynı ölçekte tasarlanan eserler ile bu makinelerin sergilenmesine de ev sahipliği yapacaklarını anlatan Çelik, şunları söyledi: "Sergide, Cezeri'nin 8 yüzyıl önce tasarladığı makinelerin birebir prototiplerini sergileyeceğiz. Durmuş Çalışkan adında bir vatandaşımız Cezeri'nin tasarımlarını günümüzde gerçekleştirmek için 15 yılı aşkın bir süre çalışmış. Buradaki makineler Cezeri'nin tasarladığı makinelerle aynı ölçekte. Bu makineler günümüz robotiğin atası sayılabilecek makineler. Her bir mekanizma o dönemde tasarlandığı işlevi görmek üzere şu anda kullanılabilir durumda. Sergiyi ziyarete gelenler Filli Su Saatinden içecek otomatlarına kadar birçok makineyi birebir çalışır durumda görebilecek." "DİYARBAKIRLI GENÇLER UÇAN ARABAYI DİYARBAKIR'A DAVET ETTİLER" Çelik, her bir makinenin başında rehber bulunacağını ve ziyaretçilere makinelerin çalışma prensiplerini anlatacağını bildirdi. Sergide Türkiye'nin ilk uçan arabası Cezeri ile ziyaretçilere güzel bir sürpriz yapacaklarını ifade eden Çelik, şunları kaydetti. "Baykar tarafından tasarlanan uçan taksiyi ziyaretçilerimiz burada görebilecek. Diyarbakırlı gençler Selçuk Bayraktar'a bir çağrıda bulunmuşlar, TEKNOFEST'te uçan araba ziyarete açıldığı zaman o arabanın ilk uçuşunu Diyarbakır'da gerçekleştirmesini istemişlerdi. Çünkü uçan arabaya Cezeri adı verildi. Cezeri bu topraklarda yetişmiş, uçan arabanın da ilk atası sayılabilecek bir isim. Dolayısıyla Diyarbakırlı gençler de uçan arabayı Diyarbakır'a davet ettiler ve Selçuk Bayraktar da bizleri kırmayarak sergimize katkıda bulundu. Ziyaretçilerimiz sergimizde Cezeri uçan arabayı da görebilecekler. Aynı zamanda uçan arabanın çalışma prensipleri ile ilgili olarak rehber arkadaşımız ziyaretçilerimize ayrıntılı bilgiler verecek." Ali Çelik, "Cezeri'nin Olağanüstü Makineleri Sergisi"nin Diyarbakırlı çocuk ve gençler için öneminin çok büyük olduğuna işaret ederek, "Çocuklarımız okullardan geldikleri zaman mekaniğin temel prensiplerini burada yaşayarak eğlenceli bir şekilde öğrenebilecekler." dedi. Keçi Burcu'nda yarın açılacak sergi, 18 Mayıs Çarşamba gününe kadar ziyaret edilebilecek.

2 yıl önce

Arabada bebeği olan kadına saldırıp aynasını kıran maganda gözaltına alındı

Edinilen bilgiye göre, Olay dün akşam 22.10 sıralarında Maltepe ilçesi Küçükyalı Mahallesi Sahil yolu'nda seyir halinde olan 34 UTK 80 plakalı BWM markalı lüks araç sahibi Utkucan K. yine aynı istikametteki Ş.A isimli kadın sürücünün kullandığı araca saldırıp aynasını kırdı. Aracında bebeği bulunan kadın sürücünün aynasını kıran saldırgan yola devam ederken, yaşanan olayı kayda alan kadın sürücü görüntüleri sosyal medyada paylaştı. Olay sırasında yaşananlar nedeniyle araç içerisindeki bebeğin korku dolu çığlıklar attığı da duyuldu. Sosyal medyaya düşen görüntülerin ardından yaşananlarla ilgili İstanbul Emniyet Müdürlüğü harekete geçti ve açıklama geldi. Trafikte aracına çarptığı kadın sürücüye hakaret eden şüpheli gözaltına alındı.

1 yıl önce

Selçuk Bayraktar: Yüksek teknolojiyle mana alemi Karabağ'da birleşiyor

TEKNOFEST dolayısıyla Azerbaycan'da bulunan Bayraktar, Ermenistan'ın işgalinden kurtarılan Karabağ'ın sembol şehri Şuşa'yı ziyaret etti. Bayraktar'a ziyaretinde Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan'ın da aralarında bulunduğu birçok kurumun yöneticisi eşlik etti. İşgalden kurtarılmasında yerli ve milli insansız hava araçlarının önemli rol üstlendiği Şuşa'da Bayraktar; Cıdır Düzü, Aşağı Gövher Ağa Mescidi başta olmak üzere şehirde öne çıkan yerleri eşi Sümeyye Erdoğan Bayraktar ve beraberindekilerle ziyaret etti. Selçuk Bayraktar, Cıdır Düzü'nde yaptığı açıklamada, Karabağ'ın, gençlik yıllarında içlerinde kanayan bir yara olduğunu belirterek, "Allah'a şükür Türk orduları, Sayın Cumhurbaşkanlarımız, şehitlerimizin o aziz ruhu sayesinde Karabağ ve Şuşa tekrar hürriyetine kavuştu ve gayrimeşru işgalden kurtuldu. Milli olarak geliştirdiğimiz insansız hava araçlarımız burada ordularımıza destek oldu. Biz mühendisler için bir yüksek teknoloji eserinin böylesine anlamlı bir muharebede kullanılması en büyük onur ve şeref vesilesi." diye konuştu. "YÜKSEK TEKNOLOJİYLE MANA ALEMİ KARABAĞ'DA BİRLEŞİYOR" Teknolojiyi tek başına geliştirmenin pek bir anlamı olmadığını vurgulayan Bayraktar, onu anlamlı kılanın hangi nedenle, niyetle ve hedefle geliştirildiğiyle ilgili olduğunu ifade etti. Bayraktar, Bayraktar TB2'nin anlamını kazandığını aktararak, şunları kaydetti: "Mühendislik ve teknik ekibim adına rahmetli babam Özdemir Bayraktar, ağabeyim ve genel müdürümüz Haluk Bayraktar ve bana Karabağ Nişanı tevdi edildi. Bu da hayat boyu taşıyacağımız en büyük onurlardan. Az önce Karabağ'ın sembolü olan, yakamda rozetini gördüğünüz Har-ı Bülbül çiçeğiyle de tanıştık. Şuşa'nın polis müdürü bizlere burada çok nadir yetişen Karabağ'ın sembolü olan Har-ı Bülbül'ü de takdim etti. Eşimle birlikte ona İstanbul'a döndüğümüzde odamızın bir köşesinde gözümüz gibi bakacağız. TEKNOFEST'in de ilk kez yurt dışında düzenlendiği döneme denk geliyor bu ziyaretimiz. Bu da çok anlamlı. Çünkü TEKNOFEST uluslarımızın, milletimizin bağımsızlığı ve müreffeh olması için yüksek teknolojiyi geliştirme misyonunu tüm toplumla paylaştırma çabası. Özellikle yeni nesillerle buradaki verilen vatan mücadelesinin nasıl ki gelecek nesillere aktarılması çok önemliyse yeniden aynı acı olaylar yaşanmaması için TEKNOFEST'te de bu yüksek teknolojiyi geliştirerek verilen bağımsızlık çabasının tüm toplumla, gençlerle paylaşılması çok önemli. Yani her iki anlam burada. Yüksek teknolojiyle mana alemi Şuşa'da, Karabağ'da bir anlamda birleşmiş oluyor." "TOPRAĞIMIZDA GÖZÜ OLANLA SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİMİZİ DÜNYANIN BİLMESİNİ İSTERİZ" Doğa harikası ve bir kültür mirası olan, ecdattan kalan bu mirasın anlamını ve vatanın değerini daha iyi anlamak, bu teknolojiyi neden geliştirdikleri sorusunun cevabını bulmak için Şuşa'ya geldiklerini vurgulayan Bayraktar, "Türk milletinin ve TEKNOFEST'in uzandığı tüm coğrafyaları imkanları olursa TEKNOFEST'e buradan davet ediyorum. Aynı zamanda imkanları olursa bu kadim topraklarımızı, Karabağ ve Şuşa'yı ziyaret etmelerini tavsiye ediyorum." değerlendirmesinde bulundu. Bayraktar, uzaktan yaşamakla gelip gözle görüp dokunma arasında çok büyük fark olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Vatan hangi mücadelelerle, hangi zorluklarla korunur onu anlamak için gelip toprağı karış karış yürümek ve ecdadımızın bizlere bıraktığı eserleri de görmek gerekiyor. Orada yaşayan insanlarla halleşmek gerekiyor. Burada az önce 11 yaşında burayı işgalden dolayı terk etmek zorunda kalan polis müdürümüzle de görüştük. 30 sene sonra çocuklarıyla beraber burada kendi mahallesine, kendi çocukluğunun geçtiği yere çocuklarıyla beraber dönmüş. Başka hikayeler de dinledik. TEKNOFEST'te de yaşlı teyzelerimizden nasıl acılarla buraları bıraktıklarının hikayesini dinledim. Bütün bunları ancak gelip görüp yaşadığınızda anlayabiliyorsunuz. Bunları bizim çocuklarımıza aktarmamız, o şuuru ve vatan sevgisini aşılamamız gerekiyor. Bizim kimsenin toprağında gözümüz yok ama bizimkinde gözü olanla da sonuna kadar mücadele edeceğimizi, bunu yapmak için her alanda bilimse bilim, teknolojiyse teknoloji, cesaretse cesaret, bu yüreğe ve inanca sahip olduğumuzu tüm nesillerimizle birlikte bunu yapacağımızı dünyanın bilmesini isteriz. Şuşa'da arazinin sarp ve kayalık olduğunu biliyorduk. Böyle kıymetli olan yerlerin mücadelesi de daha çetin olur. Karabağ eşsiz bir doğaya sahip. Buraların Türk ordularının gayretiyle kurtarılması ve dünya tarihine de SİHA ile kazanılan ilk muharebe olarak geçmesi bizler için çok büyük anlam ifade ediyor. Bu tutkuyu ve anlamı nesillerimizle paylaşmak üzere TEKNOFEST'i düzenliyoruz. TEKNOFEST, Türkiye'nin sınırlarını artık büyük bir coşkuyla aştı. Can Azerbaycan'da ilk defa yapılıyor ve o vesileyle bizler de buraya gelebildik. İnşallah genç kardeşlerimiz çok daha önemli işlere imza atacaklar. Sadece savunma sanayisinde değil, uluslarımızı, milletimizi bağımsız ve müreffeh kılmak için çok büyük projelere imza atacaklar. Bütün gayretimiz bunun için." Azerbaycan tarih ve kültürünün simgelerinden olmasının yanı sıra hem bölgeye hakim coğrafi konumu nedeniyle stratejik önem taşıyan Şuşa, 8 Mayıs 1992'de Ermenistan güçlerince işgal edilmişti. Azerbaycan ordusu, Şuşa'yı 8 Kasım 2020'de işgalden kurtarmıştı. Zaferin ardından Şuşa, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in 7 Mayıs 2021 tarihli kararnamesiyle Azerbaycan'ın kültür başkenti ve yine Cumhurbaşkanı kararnamesiyle 2022 yılı "Şuşa Yılı" ilan edildi.

1 yıl önce

Selçuk Bayraktar: Dünya Türk'ün neler yapabileceğini Karabağ Savaşı'nda gördü

Türkiye dışında ilk kez Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali "TEKNOFEST"in son gününde de etkinlikler tüm hızıyla devam ediyor. Uçakların, insansız hava araçlarının, helikopterlerin ve zırhlı araçların sergilendiği festivale ziyaretçiler büyük ilgi gösteriyor. Festivalin son günü olması dolayısıyla buruk bir sevinç yaşandığını belirten Baykar Teknoloji lideri Selçuk Bayraktar, "Bir taraftan çok heyecanlıyız, bir taraftan üzgünüz. TEKNOFEST'in bugün son günü. Hiç bu kadar büyük bir ilgi beklemiyorduk. Burada, Bakü'de Türk uşaklarının geleceğinin yazıldığı ve hayallerinin yeşertildiği yerde olmak geleceğimiz için bizi çok mutlu ediyor. Keşke daha da devam etseydi ama gerçekten hiç unutamayacağımız bir deneyim oldu. TEKNOFEST'i ilk defa yurtdışında düzenledik ve can Azerbaycan'da oldu. O anlamda çok mutluyuz" dedi. "DÜNYA TÜRK'ÜN NELER YAPABİLECEĞİNİ KARABAĞ SAVAŞI'NDA GÖRDÜ" O esnada gökyüzünde devam eden Akıncı gösterisini işaret eden Bayraktar, "Toplumdaki büyük ilgiyi gördüm. Bu bizleri çok umutlandırıyor. Bu da büyük bir potansiyel olduğunu gösteriyor. Özellikle bizler bu kardeşliğimizi güçlendirirsek çok daha büyük işler yapacağız. Dünya zaten Türk'ün neler yapabileceğini Karabağ Savaşı'nda gördü. İnşallah tüm teknolojinin sivil alanlarında, tüm dünyaya dokunabilecek şekilde işler yapacak bizim uşaklar. O günleri de hep birlikte göreceğiz" açıklamasında bulundu. "İNŞALLAH BİR DAHA BÖYLE ACILAR YAŞANMAZ" Şuşa'yı ziyaret ettiğini ve çok etkilendiğini belirten Bayraktar, "Eşimle ve ekibimizle birlikte Şuşa'ya gittik. Gördüğüm manzara karşısında çok etkilendim. Eşimle iki rekat şükür namazı kıldık. Rabbime bugünleri gösterdiği için şükrettim. Çünkü bütün bunları ve zaferi veren rabbimiz. İnşallah bir daha böyle acılar yaşanmaz. Biz de nesillerimizi bu şuurla yetiştirmeliyiz ki böyle acılar bir kez daha yaşanmasın" ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

CHP'den yeni tiyatro: Gürsel Tekin'in esnaf ziyaretinde 'açız' diyen kadının 2012 model arabası, emekli maaşı ve arsası çıktı

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, geçtiğimiz gün partililer ile birlikte Aksaray'da pazar yerine ziyarette bulundu. Tekin'in pazar yerinde yanına gelen Elif Yılmaz isimli bir kadın, "Savaştan ölmeyiz, açlıktan ölürüz. İş yok, aş yok çok zor durumdayız. Hasta çocuğum var doktora alıp gidemiyorum. Oğlumun işi yok iş bulamıyorum. Açlıktan, parasızlıktan millet karısını çocuğunu öldürüyor. Çok zor durumdayız. Gelsinler ben açları göstereyim" dedi. Gürsel Tekin de bu sözleri, "Aç yok diyorlar. Aç var. İnsanlar kendisini yakıyor, intihar edenler var" sözleriyle yanıtladı. Gürsel Tekin bu diyaloğu, "Aksaraylı teyzenin sözleri içinizi acıtacak. Savaştan ölmeyiz, açlıktan ölürüz. Aç yok diyorlar gelsinler ben göstereyim" notuyla Twitter hesabından paylaştı. https://twitter.com/gurseltekin34/status/1532448071329714177?s=21&t=EGUI66mYvBsAghOK3pMqoA CHP'NİN ALGI OPERASYONU YİNE BOZULDU Yaşananların ardından Gürsel Tekin'e dert yanan Elif Yılmaz'la ilgili gerçek bambaşka çıktı. 10 çocuk annesi kadının 3 çocuğunun yurt dışında 4 çocuğunun İstanbul'da diğerlerinin ise Konya ve Aksaray'da çalıştığı öğrenildi. Kendisi de 2013 yılında Bağ-Kur'dan emekli olan Yılmaz'ın üzerine kayıtlı marka bir aracının olduğu ortaya çıktı. Elif Yılmaz'ın 80 dekar arazisinin olduğu ve engelli olan torununa ise 2 bin 354 TL evde bakım aylığı verildiği belirlendi.

1 2 3 4 5 6 7