24 Nisan Çarşamba 2024
1 yıl önce

Baykar, Bayraktar TB2 almak için bağış toplayan Polonyalılara da jest yaptı

Polonya'daki yardım kampanyasının organizatörü ve gazeteci Slawomir Sierakowski'ye Baykar tarafından gönderilen mektupta, Polonyalıların topladığı yardımların Ukrayna'daki yardım kuruluşlarına yönlendirilmesi teklif edilerek bu ülkeye ücretsiz "Bayraktar TB2" insansız hava aracı sağlanacağı kaydedildi. Mektupta, kampanyayı destekleyen Polonya halkına duyulan minnettarlık ifade edilerek, yüz binlerce vatandaşın katıldığı çalışmanın etkileyici olduğu vurgulandı. Sierakowski'ye bir teklif iletilen mektupta, şöyle denildi: "Kampanyanız çerçevesinde, Ukrayna halkına bir Bayraktar TB2 sağlayacağız. Böylece anavatanlarını daha iyi koruyacaklar. Topladığınız bağışların da Ukraynalı hayır kurumları tarafından Ukrayna'yı güçlendirecek amaçlara tahsis edilmesine nezaret edeceğiz. Arzumuz, teklifimizin ve bu kampanyanın, bir an önce sona ermesi için dua ettiğimiz bu zor zamanlarda masum Ukraynalıların hayatını kurtarmada başarılı olmasıdır." UKRAYNA İÇİN BAYRAKTAR TB2 BAĞIŞ KAMPANYALARI Ukrayna ordusuna ve halkına destek için Bayraktar TB2 satın alınıp bağışlanması amacıyla bir dizi ülkede kampanyalar başlatılmıştı. Kampanyalar sonunda Ukrayna'da 3, Litvanya'da 1 Bayraktar TB2 alımı için hedeflenen rakamlara ulaşıldı. Baykar, Ukrayna ve Litvanya'daki kampanyalara karşılık olarak toplam 4 Bayraktar TB2'yi hibe edip, toplanan kaynağın da Ukrayna halkı için kullanılmasını istemişti. Kanada'da da aynı amaçla açılan kampanya ise devam ediyor.

1 yıl önce

Haluk Bayraktar’dan muhalif medyaya tokat gibi cevap: Teknofest damadın değil milyonların festivali

Türkiye son yıllarda savunma sanayi ve teknoloji alanında yaptığı atılımlarla tüm dünyanın dikkatini üzerine çekerken, kendi içimizdenmiş gibi gözüken bazı çevreler ise bu durumu hazmedemeyerek çirkin algı operasyonlarına kalkıştı. TEKNOFEST'İ KARALAMA ÇABASI Geçmişte Türkiye'nin elde ettiği birçok başarıyı gölgeleme adına başrollerde yer alan Cumhuriyet Gazetesi ve Birgün Gazetesi yine ortaya çıktı. Teknofest'in karadeniz etabı için çalışmalar hız kesmeden devam ederken, söz konusu gazeteler çirkin bir habere imza attı. 'Damadın festivali için kasayı açtılar' başlığıyla yapılan haber adeta elde edilen başarılardan duyulan hazımsızlık ve rahatsızlığın boyutlarını gözler önüne serdi. BAYRAKTAR'DAN CEVAP Baykar Teknoloji Seo'su Haluk Bayraktar, skandal haberlere ilişkin cevabını ise şu sözlerle verdi: Teknofest "damadın" değil milyonlarca vatandaşımızın katılıp, yüzbinlerce gencimizin ileri teknoloji alanlarında projeler geliştirerek yarıştığı milletimize ait bir festivaldir. Bu algı oyunları ve iftiralar ülkemizin tam bağımsız ve müreffeh geleceği önünde asla duramayacak." https://twitter.com/haluk/status/1557640404618678272?s=21&t=LdWalad7C_oAkXTu1csLPg

1 yıl önce

BBC'den çok konuşulacak Bayraktar TB2 haberi: Durdurulamadı!

Avrupa'dan Afrika'ya, Kafkaslardan Ortadoğu'ya uçtuğu her cephede adını dünyaya ezberleten Bayraktar TB2 silahlı insansız hava aracı (SİHA), bu kez BBC Rusça tarafından mercek altına alındı. Türk SİHA'larını üreten Haluk ve Selçuk Bayraktar kardeşlerin çok nadiren röportaj verdiğini kaydeden BBC'ye göre, İstanbul'daki Baykar binası ve çevresi dünya çapında savaşların karakterini değiştiren askeri amaçlı dronelar yapan bir şirketten çok bir Batı üniversitesinin kampüsünü andırıyor. Şirketin CEO'su Haluk Bayraktar'ın odasındaki duvarda, kehribardan yapılmış, geleneksel bir ahşap Ukrayna evi resmi var. Sehpanın üzerinde Bayraktar TB2 model bir İHA'nın yumuşak oyuncağı duruyor. Üzerinde Ukrayna'nın milli sembolü üç dişli mızrak bulunuyor. SİHA'ların bir nevi Ukrayna'nın Rus işgaline direnişinin sembolü haline geldiği aktarılan haberde, bir yandan da Bayraktar kelimesi dünyanın dört bir yanında günlük hayata girdiği belirtildi: "Haluk Bayraktar'ın ilk yaptığı şeylerden biri 'hizmetleri' için 2020 yılında Kiev'de bizzat Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy tarafından kendisine verilen devlet ödülü madalyayı göstermek oldu. Mülakatımızda Haluk Bayraktar sık sık geçen yıl yaşamını yitiren babası Özdemir Bayraktar'dan söz etti. Haluk, havacılık sevgisini kendisine amatör bir pilot olan babasının aşıladığını söylüyor." BBC, Baykar şirketinin Teknoloji lideri (CTO) Selçuk Bayraktar'ı ise droneların 'mimarı' olarak tanımladı. Selçuk Bayraktar, röportajda "2000'lerde drone üretmeye başladık ve bu kesinlikle babamın, ağabeyimin, annemin ve benim hayatımızı verdiğimiz bir işti" dedi. Bayraktar kardeşlerin yüksek öğrenimlerini Türkiye ve ABD'de sürdürdüğünü, Selçuk Bayraktar'ın eğitimini dronelar üzerine yaptığını bildiren BBC, kardeşlerin daha sonra 'ülkenin teknolojik potansiyelini geliştirmek' amacıyla Türkiye'ye döndüğünü yazdı: "Haluk ve Selçuk Bayraktar, önce çok küçük bir mühendis ekibiyle dronelar yaptıklarını ve kendi paralarını da şirkete yatırdıklarını anlattı. Başarılarının sırlarından birinin, sık sık savaşlara katılmış askerlerle sohbet etmek olduğunu, böylece droneları askeri ihtiyaçlara göre yeniden düzenleyebildiklerini söylediler. SİHA'lara soyadlarını verdiklerini çünkü Bayraktar kelimesinin Türkçe'de öncü anlamına geldiğini ve imal ettikleri araçlara mükemmelen uygun düştüğünü de ekliyorlar. Selçuk Bayraktar "Paradigmaların değiştiği bir havacılık dünyasının bayraktarları olmayı istedik" diyor. Haluk Bayraktar da, Bayraktar'ın 'daha adil ve eşit bir dünyanın' yaratılmasında rol oynaması umudundan bahsediyor. Bu noktada konu ister istemez Bayraktar TB2 dronelarının Ukrayna ordusu tarafından Rusya'ya karşı kullanıldığı Ukrayna'daki savaşa geliyor. Türk SİHA'larının Rus zırhlı araçlarını imha ettiği video görüntüleri, bütün dünyada droneları gündeme taşıdı. Ukraynalılar için Türk droneları Rus saldırganlığına karşı direnişin bir sembolü. Onlara şarkılar yazıyor, çocuklarına, sevdikleri evcil hayvanlarına Bayraktar'ın ismini veriyorlar ve Bayraktar adı giderek hem Ukrayna'da hem de dünyanın çeşitli yerlerindeki Ukraynalılar arasında popüler kültürün bir parçası olmaya başlıyor." BBC haberi şu cümlelerle devam etti: "Kardeşler Ukrayna'yı açıkça destekliyor. Daha önce bu ülkeye SİHA bağışladılar ve sığınmacılar için maddi yardım yaptılar. Bayraktar'ın Ukraynalılar için bir özgürlük simgesi haline gelmesinin nasıl hissettirdiğini sorduğumuzda ise Haluk, geliştirdikleri teknolojinin Ukrayna'nın bağımsızlık mücadelesine destek olmasından gurur duyduğunu söylüyor. Haluk Ukrayna'nın özgür bir dünya için savaştığını belirtirken Selçuk ise Rus işgalini 'haksız ve yasa dışı' olarak niteliyor, Ukraynalıların onurlu bir halk olduğunu ekliyor." AKSYONOV: BAYRAKTAR DÜNYADA EN POPÜLER SİHA Haberde görüşlerine başvurulan BBC Rusça Savunma Muhabiri Pavel Aksyonov, Bayraktar TB2'lerin Ukrayna'daki rolüne ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: "Piyasada yüksek taktik ve teknik özellikleri olan pek çok rakibi bulunsa da Bayraktar TB2, orta menzilli ve uzun ömürlü İHA'lar arasında en popüleri. Burada Bayraktar'ın geçmişinin başarılarla dolu olmasının etkisi var: Bu model aynı anda birden fazla cephede kullanıldı ve durdurulamadı.Ukrayna öncesinde Azerbaycan tarafından Dağlık Karabağ'da, Türkiye tarafından Şubat 2020'deki Suriye operasyonunda ve Libya'da Halife Hafter'e karşı başarıyla kullanılmıştı.Ukrayna'dan önce kullanıldığı cephelerde etkili bir hava savunma sistemi yoktu. Bu İHA'nın yüksek irtifadan yaptığı saldırılar karşı tarafı kesinlikle hazırlıksız yakalıyordu.Bayraktar'ın kaydettiği saldırı videolarında da bu net bir şekilde görülüyordu.Fakat Ukrayna'da aktif hava savunma sistemleriyle karşılaştıktan sonra, bu İHA'lar havadan karaya saldırılardan daha çok, kendi sınıfının geleneksel kullanım alanı olan gözetleme ve hedef tespiti için kullanılmaya başlandı.Bu görev daha az havalı olabilir ama kesinlikle daha önemsiz değil.Bu tür İHA'lar savaş uçaklarının veya helikopterlerin yerini alamaz. Çünkü taşıma kapasiteleri pilotlu uçaklara göre daha düşük, daha yavaş ve savunmasızlar.Fakat bu İHA'lar yeni bir sınıf oluşturdu ve cephelerde yeni taktiklerin geliştirilmesini sağladı. Uzun süreler havada kalarak gözlem imkanı vermeleri son derece önemli.Bayraktar TB2 bunu yapabilen tek drone değil.Çin Wing Loong İHA'sını aralarında Mısır, Kazakistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin de olduğu ülkelere sattı.Bir diğeri de İsrail'in Heron'u. Bunu kullanan ülkeler arasında Türkiye de var.Ve son olarak sınıfının en iyisi olarak bilinen ABD yapımı MQ-9 Reaper da bir diğer model. Bu, 1990'larda kullanılan efsanevi MQ-1 Predator'ın geliştirilmiş hali.Bu da demek oluyor ki Bayraktar sıra dışı bir drone değil. Fakat doğru zamanda doğru yerde olmayı başaran bir drone." LEE: RUSYA İLK HAFTALARDA AÇIK VERDİ Rusya'nın Ukrayna'yı işgalini yakından takip eden Washington merkezli Foreign Policy Research Institute'den kıdemli araştırmacı Rob Lee ise, Bayraktar TB2'lerin işgalin ilk haftalarında saldırı, sonrasında hedef belirleme görevinde kullanıldığını vurguluyor: "Ukrayna'da Bayraktarlar kullanışlı bir rol oynadı. Fakat savaş uçaklarına kıyasla bu daha çok yardımcı bir roldü. Savaşın ilk haftalarında Rus araçlarına ve Rus hava sistemlerine saldırılar düzenlediler.Bunun nedeni, Rusların operasyonları birleşik kuvvetler halinde gerçekleştirmeyip savunmada açık vermesiydi. Ancak Mart ortasından sonra Rusya'nın sahada beklendiği şekilde savaşmaya başlamasıyla birlikte TB2'lerden Rus araçlarına yapılan saldırı videolarının devamı gelmedi.Bunun tek istisnası Karadeniz'deki Yılan Adası'na çıkartma yapan Rus gemilerine düzenlenen saldırı oldu.Öte yandan diğer araçlarla düzenlenecek saldırılar için hedef belirleme görevlerini gerçekleştirdiler. Mart'tan beri Ukrayna'nın doğusundaki Donbas bölgesinde etkili bir rol oynuyor gibi gözükmüyorlar. Bunun nedenlerinden biri de Rusya'nın bu bölgede etkili bir hava savunma sistemi olması ve havalanan TB2'leri düşürmeleri.Yani ortada karmaşık bir tablo var. Savaşın başında çok önemli bir rol oynadılar. İki hafta boyunca Rus konvoylarına saldırılar düzenlediler.Öte yandan Dağlık Karabağ'daki kadar, savaşın gidişatını değiştirecek bir rolleri de olmadı. Aradaki farkın nedeni, Ermenistan'ın buna karşı koyabilecek bir hava savunma sistemi olmamasıydı. Ukrayna'nın karşısında son derece güçlü hava savunma sistemlerine sahip bir ülke var.Şartlardaki veya coğrafyadaki farklılıklardan ötürü bir savaşta önemli olan bir şey başka bir savaşta aynı önemde olmayabilir.Fakat TB2 de farklı roller oynayabilecek bir araç. Üzerindeki kamera uzak mesafeleri görmeyi mümkün kılıyor." UKRAYNA'YA DRONE SATMAYI KABUL EDEN TEK ÜLKE: TÜRKİYE Bayraktar ve Ukrayna arasındaki işbirliği bu yılki Rus işgalinden daha eskiye gidiyor. Rusya'nın Kırım'ı ilhak etmesi ve Donetsk ile Luhansk'taki isyancıları desteklemesi üzerine Kiev, kendini savunmak için yeni yollar aramaya başlamıştı. Haluk Bayraktar, Kiev yönetiminin o dönemde Ukrayna'nın drone almak için pek çok ülkeyle görüştüğünü fakat yalnızca Türkiye'nin bunları satmayı kabul ettiğini söylüyor: "Bayraktar sistemleri Ukrayna'da 2018'den beri kullanılıyor. Bununla eş zamanlı olarak Ukrayna ile savunma sektöründe pek çok anlaşma yapıldı ve bunlar farklı teknolojik alanlardaki işbirliğimizi geliştirecek." Şirketin Ukrayna askerlerine Bayraktar TB2'leri uçurmak için eğitim verdiğini, bu eğitimlerden birinde arkadaş oldukları bir askerin Rus saldırısında yaralandıktan sonra hayatını kaybettiğini, şirket temsilcilerinin cenaze törenine katıldığını ve iki kardeş olarak bu askerin ailesine destek olmak istediklerini de ekliyor: "Savaş başladığında 10 kamyon insani yardım göndermiştik. Ukrayna ile yakın ilişkilerimiz var. Ukraynalıların acısını paylaşıyor, topraklarını savunmak için verdikleri kahramanca mücadeleye de saygı duyuyoruz.Teknoloji geliştiren bir şirketiz. Hedeflerimiz var. Ülkemizin gelişmesine katkı verirken stratejik ortaklarımızı da desteklemeye çalışıyoruz. Teknolojimizi kullanmaları için başkalarına da veriyoruz." İHA'ların ne zaman, nerede kullanılacağına karar verenin Ukrayna ordusu olduğunu belirten Haluk Bayraktar, "Bizim sistemlerimiz Rus hava savunma sistemlerini ve zırhlılarını yok ettiği için Rus medyasında bizi karalayan pek çok yazı çıkıyor. Ama nihayetinde biz teknoloji sağlayan bir şirketiz" diyor. 'KENDİSİNİ SAVAŞTA BÖYLESİNE KANITLAMIŞ BAŞKA BİR SİHA YOK' BBC muhabirlerinin "Moskova size büyük paralar teklif ederse onlara da Bayraktar satar mısınız?" diye sorması üzerine ise şu yanıtı verdi: "Bizim işimizin temeli hiçbir zaman para ve maddiyat olmadı. Ukrayna ile dostluk ve işbirliğimiz eskiye gidiyor. Gerçek şu ki Moskova bize ne kadar para teklif ederse etsin onlara satış yapmayız. Şu anda tüm desteğimiz Ukrayna'ya çünkü haksız, saldırgan ve savunulamaz bir saldırıyla karşı karşıyalar. Bizim Ukrayna ile işbirliğimize hiçbir şey gölge düşüremez, ne kadar para teklif ederlerse etsinler. Bizim pozisyonumuz net." Selçuk Bayraktar, Bayraktar TB2'nin sınıfının en iyisi olduğunu vurguluyor: "Kendisini savaşta böylesine kanıtlamış başka bir İHA yok."

1 yıl önce

Bayraktar TB2'den 30 Ağustos mesajı: Ay Yıldız'ı göklere kazıdı

Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı Bayraktar TB2, 30 Ağustos 1922 günü birliklere taarruz emri verilen Kütahya'nın Altıntaş ilçesi üzerinde Ay ve Yıldız çizdi.

1 yıl önce

Selçuk Bayraktar: Ambargo sopası sallayanlar asla kazanamayacak!

TEKNOFEST Karadeniz ile TÜRKPATENT 7. Uluslararası Buluş Fuarı ISIF'22'nin açılış töreninde Selçuk Bayraktar açıklamalarda bulundu. Selçuk Bayraktar'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle: İşte zihinlerde başlayan devrim budur. Öğrenilmiş çaresizliğe, yıkıcılığa baş kaldırı budur. Bu kadarı da yetmez. Gün daha fazla mücadele günüdür. 2023-2024-2025-2053 ve hatta 2071'de Teknofest'leri yapmaya devam etmeliyiz 600 binleri aşan yarışmacı sayımız milyonları geçmeli. Yarışmalardaki fidanlar büyümeli kök salıp meyve vermeli. 2005'teki hissiyatımın bir benzerini T3 Vakfı ekibimizle Tekenofest için ilk ke yola çıktığımızda yaşadım. 2018'de şantiye halindeki İstanbul Havalimanı'na jüri olarak katılmıştım. Orada bulunan SSB Başkanımız ve bugün paydaşlarımız olan bazı kurumlarımızın yöneticilerine Teknofest'i anlattığımızda çok heyecanlandılar. Daha da önemlisi aklımızda hep şu soru vardı: Acaba milletimiz Teknofest'e teveccüh gösterecek mi,? İnsanlarımız akın akın Teknofest'e geldi. Teknofest'in ilk sabahı on binlerce gencin akın akın gelmesiyle alan rüyalar alemindekine benzer bir şenlik alanına dönüştü, hayallerimiz gerçek olmuştu. Yaptığımız bu işin aynen 2005'te olduğu gibi önünün açık olduğunu hissettim. Bilimde, kültürde, sanatta, teknolojide inovasyon ve yenilik getiremiyorsanız, durduğunuz yerde sayıyorsanız menzile varmanız asla mümkün değil. Bu habis fikirli kişilere karşı birlikte mücadele edeceğiz. Ambargo sopası sallayanlar biz yolumuzdan dönmedikçe asla kazanamayacaklar. Durmadan, yılmadan, asla pes etmeden tam bağımsız ve müreffeh Türkiye için azimle yürüyeceğiz.Bu kutlu hedefe giden yolda kaybetmek yok. Güneş yüzlü çocukların aydınlığı balçıkla sıvanamaz.Tüm insanların onur ve barış içinde yaşadığı bir Kızılelma.

1 yıl önce

"İktidar değişirse" sorusuna Selçuk Bayraktar'tan yanıt: “Ciddi akamete uğrama riski ve dünyadaki liderliğini kaybetme riski…”

Teknofest Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, HaberTürk TV canlı yayınında soruları yanıtladı "İktidar değişirse projelerde engellenme endişeniz var mı?" sorusuna yanıt veren Bayraktar, şunları söyledi: "Bu projelerle alakalı mevcut siyasi iktidarın da bir gevşemesi olacak olursa ciddi akamete uğrama riski ve dünyadaki liderliğini kaybetme riski bulunmak birlikte en ufak gevşeklik değişiklik ya da farklı ajandalarla yapılmış eylemlerin her biri bu projeleri yok etmeye yeter. Arka tarafta Akıncı var, içinde on binlerce parçadan oluşan birçok bilgisayar, on binlerce elektronik bileşen var. 20 senelik birikimimizi ortaya koyduk. Uçak milyonlarca satır yazılımla oluşan zincir. Bu bir mücadele. Mücadeleyi kıymetli kılan da bu gibi engellerdir. Diğer türlü olmuş olsa medeniyetimizin mevcut yarışlarda bu kadar geri olmazdı. Türkiye uzay çağında olurdu. Asıl mevzu teknolojiyi en ileri düzeyde üretemeyecek olursak bağımsız olmamız mümkün değil. Hemen komşularımıza bakalım. En yakın komşumuzda neden devlet nişanı veriliyor? Yapılan iş kritik ki bu kadar sahip çıkılıyor? Yıllarca biz terörle mücadele ettik. Bu SİHA'ları dışarıdan almış olsaydık, bu başarıla elde edilecek miydi?"

1 yıl önce

Yunan medyası Bayraktar TB2 fotoğrafıyla verdi! 'Türkiye yeni bir cephe açıyor'

Yunan medyasında bugün Türkiye ile yaşanan S-300 gerilimi ve NATO'nun 30 Ağustos kutlaması öne çıkıyor. Kathimerini gazetesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'maşa' benzetmesini geniş bir haber olarak sayfasına taşıdı. 'Erdoğan: Yunanistan Ege'de huzursuzluk çıkarıyor, sadece maşa' başlığını tercih eden gazete, Türkiye liderinin açıklamalarında isim vermeden Yunanistan'a atıfta bulunduğunu yazdı. Ta Nea gazetesi ise 'Erdoğan'dan Yunanistan'a yeni saldırı-Kukla ve NATO'nun maşası' gibi skandal bir başlıkla yer verdiği haberinde, Türk liderin sert üslubunu daha da keskinleştirdiğini, NATO ve Yunanistan'ı hedef aldığını kaydetti. 'Erdoğan'ın çılgınlığı: Yunanistan Ege'de her fırsatta taciz eden bir NATO maşasıdır' diyen CNN Yunanistan ise, Ankara'dan yapılan "NATO'nun çok daha hafif gerekçelerle, nerelere güç aktardığını elbette görüyoruz" cümlesini öne çıkardı. 'MANŞET: NATO MEYDAN OKUMASI' To Vima gazetesi, NATO'nun sosyal medya hesabından Türkiye'nin Zafer Bayramı'nı kutlamasının Atina'nın sert tepkisi sonrası kaldırıldığını savundu. İttifaktan yapılan paylaşımının Türkiye'nin bir başka NATO üyesine karşı kazandığı zafere ilişkin olduğunu yazan gazete, Perşembe günü 'NATO meydan okuması' manşetiyle okurlarının karşısına çıktı. To Vima'nın manşet haberinde, Zafer Bayramı kutlamasının NATO'nun İzmir'deki karargahından yapıldığı belirtildi. 'NATO'dan eşi görülmemiş provokasyon' manşetini atan Eleftheros Typos gazetesi, ittifakın Türkiye'nin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutlamasını 'provokasyon' olarak niteledi. Kathimerini, 'NATO Türkiye'yi kutlayan paylaşımını sildi' başlıklı haberinde gelişmenin Genel Sekreter Jens Stoltenberg'in basın toplantısının ardından yaşandığını öne çıkardı. 'EGE'DE PLAYSTATION' To Vima'da 'Ankara Yunan S-300'leri için NATO'da' başlığıyla yayımlanan bir diğer haberde ise, Girit Adası'na konuşlandırılan Rus hava savunma sistemlerinin Türk F-16 jetlerine radar kilidi atmasıyla gerilen ilişkilerde yeni bir sayfa açılacağını vurguladı. Türkiye, Ege Denizi semalarında gerçekleşen olayın kayıtlarını NATO'ya sunacak. Ta Nea gazetesinde yer alan haberin başlığı ise 'Türkiye Yunanistan aracılığıyla NATO ile yeni bir cephe açıyor' oldu. 'Türkiye NATO saldırılarıyla neyi elde etmeyi deniyor?' sorusunu yönelten gazete, Türk lider Erdoğan'ın ittifak üyelerini çifte standartla suçladığını yazdı. Yunanistan'ın en popüler internet sitelerinden biri olan in.gr ise, 'Onlar oynarken... Ege'de playstation- S-300'lerle gerçekten ne oldu?' başlığını tercih etti. 'TÜRK JETLERİNİN ÖNÜ KESİLDİ' Kathimerini gazetesinde yayımlanan bir diğer haber, 'Yunan hava sahasında drone ve savaş uçaklarıyla yeni Türk ihlalleri' oldu. Gazeteye göre, dünya çapında şöhrete sahip Türk insansız hava araçları Yunan hava sahasına 24 kez giriş yaptı. Türk savaş uçaklarının ise iki kez Ege Denizi semalarında Yunanistan tarafına geçtiğini savunan Kathimerini, Yunan jetlerinin Türk savaş uçaklarının önünü kestiğini ileri sürdü. Türkiye, Ağustos ayının son günlerinde Yunanistan'ın Girit Adası'na konuşlu S-300 hava savunma sistemine ait hedef takip ve füze güdüm radarıyla Rodos Adası'nın batısında yaklaşık 3 bin metrede uçan bir F-16 jetine füze kilidi attığını açıkladı. S-300 skandalının dünyaya duyurulmasıyla Yunan medyası Ankara'dan gelen neredeyse her açıklamayı sayfalarına taşımaya başladı. Medya, hafta başında 'Türkler kontrolden çıktı-Hadi S-400'leri çalıştıralım' gibi başlıklar kullandı. ABD'LİLERİN YAYIMLADIĞI FOTOĞRAF Türk ve Yunan savaş uçakları, Ege Denizi üstündeki NATO görevinde geçen hafta da karşı karşıya geldi. Kuzey Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'nün (NATO) en büyük ikinci ordusuna sahip Türkiye, ittifak görevi için 23 Ağustos Salı günü savaş uçaklarını havalandırdı. Türkiye'nin batısındaki Ege Denizi'nde ilerleyen F-16 jetlerine, önemli NATO görevi sırasında ittifakın bir başka üyesi Yunanistan tarafından radar kilidi atıldı. Yunan savaş uçaklarına karşılık verildiğini duyuran Ankara, Atina yönetiminin Ege Denizi üstünde Türkiye'yi taciz edebilmek için NATO görevlerini bile riske attığını belirtti. Ege Denizi'ndeki eşine az rastlanır olay Türkiye tarafından NATO'ya aktarıldı. Yunanistan tarafı ise, Yunan hava sahasına saat 10.57'de giren ilk jetin Kerpe ve Kasos adalarının kuzeybatısındaki Divounia'da yaklaşık 9 bin metre yükseklikte uçtuğunu ileri sürdü. Atina, ikinci F-16 savaş uçağının ise üç dakika sonra Girit ve Kerpe'nin kuzeyindeki küçük ada Kamilonisi semalarında göründüğünü savundu. Ancak Yunan medyasındaki haberlerde, Yunan hava sahasından geçen bir Amerikan B-52 bombardıman uçağı öne çıkarıldı. NATO uçuşu sırasında güneybatıdan Yunanistan'a yaklaşan ünlü bombardıman jeti B-52'ye geçmişte Yunan savaş uçakları eşlik ediyordu ancak son uçuşta böyle bir uygulama gerçekleşmedi. Haberlere göre, B-52 Ege Denizi üstüne ulaştığında bilinmeyen beş uçak Kerpe semalarında radarda belirdi ve Amerikan bombardıman jetinin rotasına giriş yaptı. Bunun üzerine Yunan hava kuvvetleri de Girit Adası'nda konuşlanan savaş uçaklarına kalkış emri verdi. Yunan medyası, Atina'nın Türk jetlerinin NATO görevi için Ege Denizi üstünde uçacağından haberdar olduğunu ve F-16'ların bir saat erken Yunan hava sahasına girmesinin krize yol açtığını ileri sürdü. ABD ordusu ise, söz konusu olaydan birkaç gün sonra Türk F-16'larının eşlik ettiği B-52 bombardıman jetinin fotoğrafını resmi internet sitesiden yayımladı.

1 yıl önce

Selçuk Bayraktar: Kızılelma F-35’in ötesinde

T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve Baykar Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, tvnet ekranlarında yayınlanan “Net Bakış-Özel” programında Serhat İbrahimoğlu ve Mete Yarar’ın sorularını yanıtladı. Türkiye’nin ilk muharip insansız savaş uçağı olan Bayraktar Kızılelma hakkında bilgi veren Bayraktar, “Kızılelma, F-35 denilen neslin ötesinde bir platform. Bütün geleceği üzerinde taşıyor” dedi. MİLLETİMİZİN ELİNİ ÖPÜYOR 2019 yılında düzenlenen Teknofest’te Akıncı’dan örnek veren Bayraktar, “Birkaç ay sonra da Akıncı uçtu. Kızılelma da bir anlamda uçmadan önce milletinin elini öpüyor. Buradaki uçak maket değil, uçuşa hazırladığımız prototip” dedi. Akıncı’nın kavramsal tasarımının babasına ait olduğunu anlatan Bayraktar, “Dünyadan epey geri besleme aldım. Akıncı kendi sınıfının ve insansız hava tasarımlarının en güzeli. Babam ‘Laz uçak yaptı mı kuşa değil balığa benzer’ derdi. Rahmetli dedem balıkçıydı. Bizim için estetik de özgünlük de önemli. Akıncı kimseye benzemiyor” diye konuştu. BUGÜN YAPMAZSAK YARIN MÜŞTERİSİ OLURUZ Omzunda büyük bir yük hissettiğini kaydeden Bayraktar şöyle devam etti: “Omzumda elbette kocaman bir kurum var. Bunun yanında, Türkiye’nin ötesinde dünyanın etkisi de büyük. Teknofest çok daha büyük. Tüm bunları düşünüp çok dikkat, çok gayret sarf etmenin bilincinde olabiliriz ancak. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Biz insansız hava uçağını yapmazsak ne olur? Aslında ‘köprüden önce son çıkış’ derler ya. Teknoloji şu an bir anlamda patlama noktası, dönüşüm noktası. Bundan sonra hızlı bir dönüşüm göreceğiz hava araçlarının muharebesinde. Zaten biraz da Türkiye başlattı bunu. Dünyada SİHA’larla kazanılan ilk savaşı Türk orduları kazandı. Paradigma dönüşümünü başlatan Türkler oldu. Bu çok büyük bir şey. Bugün insansız savaş uçağı yapmazsak yarın mutlaka bunun müşterisi olacağız. Ben size teminatını verebilirim.” Taş konulmasına izin vermeyin Geliştirilen teknolojiye sahip çıkmanın önemine işaret eden Bayraktar, bir takozla bütün emeklerin heba olabileceğini belirterek, “Toplumun bunu anlaması gerekiyor. Bu işlere takoz olmak, durdurmak bu kadar kolay. Bunu anlayıp toplumun buna müdahale etmesi gerekiyor. Taş koyulmasına izin verilmemesi lazım” dedi.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 12 13