18 Nisan Perşembe 2024
4 yıl önce

Middle East Eye: Darbeci General Sisi, Libya'da Hafter'den desteğini çekmeyi düşünüyor

middle east eye, darbeci general abdülfettah es sisi, libya, hafter, desteğini, çekti, cezayir

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan duyurdu! İşte esnafa hibe desteğinin ayrıntıları

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: 'SALGINI BÜYÜK ÖLÇÜDE KONTROL ALTINA ALDIK' Geride bıraktığımız Ramazan Bayramını bir kez daha tebrik ediyorum. Vatandaşlarımın her biri bayramı huzur içinde geçirdiğini ümit ediyorum. Salgın sebebiyle gönlümüzce bir bayram seyredemediğimiz açıktır. Vefat sayısının 45 bine dayandığı, yüzbinlerce insanımızın hastanelerde tedavi gördüğü ortamda başka türlü hareket edebilmemiz mümkün değildir. Ramazan ayı boyunca uyguladığımız kısmi ve tam kapanma sayesinde salgını yeniden büyük ölçüde kontrol altına aldık. 'KADEMELİ NORMALLEŞMENİN 2. ETABINI ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE MİLLETİMİZLE PAYLAŞACAĞIZ' Kabine toplantımızda 1 Haziran'dan itibaren başlayacak kademeli normalleşmenin 2. etabını görüştük. Önümüzdeki günlerdeki gelişmelere göre milletimizle paylaşacağız. Vaka sayılarını daha da aşağıya çekmek için milletimizin kademeli normalleşme döneminin kurallarına uymasını istiyoruz. Riskli grupların tamamının aşılanması için çalışıyoruz. Belirlenen tedbirler insanlarımıza eziyet olsun diye değil bu sancılı dönemi geride bırakmak için milletimizin önüne konmaktadır. Bu tedbirleri almayan ülkelerin nasıl ağır bedelleri ödediğini sizlerde görüyorsunuz. Salgının süresi uzadıkça tahammüllerin azaldığını sabırların tükendiğini biliyoruz. İnşallah en zorunu geride bıraktık. Bir müddet daha dikkatli gitmek mecburiyetinde olduğumuzu kabul etmeliyiz. Sağlık çalışanlarımıza, emniyet ve jandarma teşkilatlarımıza, süreçte görev alan herkese şahsım ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. 'SADECE MİLLETİMİZİN HAKKINI HUKUKUNU KORUMANIN MÜCADELESİNİ VERİYORUZ' Salgında vaka ve vefat sayıları yükseldiğinde 'Niye tedbir almıyorsunuz' diye ortalığı velveleye verenler, ortaya çıkanlar olduğunu da görüyoruz. Bu zihniyetin yaptığını vatandaşımızın canına, geleceğine herkese saygısızlıktır. Elini taşın altına koymayıp gezenlerin asıl niyetlerinin farkındayız. Biz sadece milletimize bakıyoruz. Sadece milletimizin hakkını hukukunu, aşını işi korumanın mücadelesini veriyoruz. Gerisi teneke gürültüsüdür. Hamdolsun milletimiz de bizim ne yaptığımızı, niçin yaptığımızı iyi biliyor. Bugünleri geride bıraktığımızda her şeyin daha güzel olacağı bir geleceğin bizi beklediğini göreceğiz. '645 BİN EMEKLİMİZİN MAAŞINI 1500 LİRAYA ÇIKARDIK' İnsanımızın hem sağlığını hem de işini aşını koruma mücadelesini verdik. Sanayi ve tarım üretiminde ihracatta en küçük bir aksamaya yol açmamak için de çalıştık. Salgın döneminde dünyada büyümeye devam eden ekonomilerden biri olduk. Vergi ve primle ilgili attığımız bu adımların yanında, kredi kolaylıkları gibi her türlü kolaylığı gösterdik. Önemli istihdam kaynaklarından olan turizm sektörünü ayakta tutmak için çabaladık. Sadece merkezi yönetim bütçesinden yaptığımız harcamalar şimdiden 79 milyara ulaştı. Bu rakam yıl sonunda 104 milyar lirayı bulacak. Şimdi bir başka müjdeye daha geliyorum. 645 bin emeklimizin maaşını 1500 liraya çıkardık.  Bazı konvansiyonel medyada bu tür dezenformasyon yapanları görüyoruz. Bunlarda edep söz konusu değil. 1 milyon 200 bin vatandaşımız esnafa verdiğimiz destekten yararlandı. Kısa çalışma ödeneğinden 3 milyon, işsizlik ödemesinden 1 milyonun üzerinde vatandaşımız faydalanmıştır. Bu desteklerin tutarı şimdiden 50 milyar lirayı bulmuştur. 5 milyonun üzerinde haneye nakit yardımı yaptık. Tüm bu nakdi ödemelerin tutarı 134 milyar TL gerçekleşirken bu rakam hazarin sonu 181 milyar lirayı bulacaktır. Bugüne kadar 206 milyar lirayı bulan borç ertelemenin tutarı yıl sonunda 219 milyar liraya ulaşacaktır. ERDOĞAN'DAN ESNAFA DESTEK MÜJDESİ Salgın tedbirleri sebebiyle işlerine ara veren esnaflarımıza iki grup halinde destek olacağız. 1. grupta kahve kıraathane pastane, internet kafeler vb işletmeler yer almaktadır. Sayıları 235 bine ulaşan işletmelere bir defaya mahsus 5 bin liralık hibe ödemesi yapacağız. 2. grupta bakım onarım, tamirat, hırdavatçılar, müzisyenler, oto yıkamacılar, oyuncak, kozmetik, bakırcılar, ayakkabıcılar, konfeksiyonlar vb yer almaktadır. Bu gruba berberler otobüsçüler, pazarcılar dahildir. Toplamda 1 milyon 150 bini aşkın işletmeyi kapsayan bu gruba bir defaya mahsus 3 bin lira hibe desteği vereceğiz. Toplamda 4 milyar 602 milyon liralık kaynağı karşılıksız olarak veriyoruz. Büyük şirketler içinde nefes kredisi adı altında bir adım atıyoruz. Detayları Hazine ve Maliye Bakanlığınca açıklanacak bu programların hayırlı olmasını diliyorum. ÇİFTÇİLERİN BORÇLARI ERTELENECEK Bugün çiftçilerimize de müjdemiz var. 180 bin ton patates ve kuru soğanı üreticiden alarak ihtiyaç sahibi ailelere dağıttık. Ellerinde bulunan çeltiğin 15 bin tonu da toprak mahsuslarına verdik. Bu yıl kuraklık yüzünden bazı ürünlerin rekoltelerinde azalma olacağı bellidir. Kuraklıktan zarar gördüğü belirlenen çiftçilerimizin ziraate ve tarım kooparatiflerine olan borçları ertelenecektir. 2021 ALIM FİYATLARI Ton başına bin 275 olan arpa fiyatını bin 750 liraya yükseltiyoruz. Nohutta 4 bin 50 lira olarak belirlendi. Açıkladığımız alım fiyatları diğer alım kurumları için de referans alım olacak, farklı fiyatlandırma alınmayacak.  Bu yıl için  yaş çay alım fiyatı kilo başına 3.87 liraya, destekleme ile 4 liraya yükseltilmiştir. Çiftçilerimizden tek isteğimiz tek karış toprağı boş bırakmadan dikmeleri ekmeleridir.  Yeni hasat döneminin milletimize, ülkemize hayırlı bereketli olmasını diliyorum. Görüldüğü gibi TC tarihinde görülmemiş destek paketleriyle insanlarımızın yanında olmayı sürdürüyoruz. Tüm bu gayretlerimize rağmen gönlü buruk vatandaşlarımız varsa onlardan helallik istemek inancımızın gereğidir. Bizim bu husustaki muhatabımız da milletimizin kendisidir. Eğer işi doğru yapmışsak milletimizden göreceğiz. 'SİNSİ ÇIRPINIŞLARIN AMACI GÜÇLÜ TÜRKİYE'NİN ÖNÜNÜ KESMEKTİR' Türkiye'nin 81 vilayetinin 50 bini aşkın köy ve mahallesinin her karış toprağında bizim eserlerimiz var. Bizim eser ve hizmet siyasetimize karşılık ortaya sadece iftira siyaseti yapanları geçmişte ve bugünde milletimizin iyi biliyor. Aklınıza gelen her alanda biz 18 yıl içerisinde atmışsak gönlümüz bizim rahat. Geçtiğimiz 19 yıl boyunca Cumhuriyet döneminin yanlışlarıyla uğraşırken diğer yandan da ülkemizi geleceğe hazırladık. Eski Türkiye'nin hastalığı olan siyaset ve toplum mühendisliğini ortaya sokma, merdiven altı siyasetler son günlerde yeniden artmıştır. Bu sinsi çırpınışların amacı salgın sürecini geride baktığımız hiç olmadığı kadar yakınlaştığımız büyük ve güçlü Türkiye'nin önünü kesmektir. 17-25 Aralık'ta Emniyet ve yargıdaki hainleri kullanarak bunu denediler. PKK ve DEAŞ örgütlerini kullanarak Türkiye'yi diz çöktürmeye çalıştılar ama başaramadılar. Milli iradeyi hedef alan bildirilerle siyaseti ve hükümetleri biçimlendirme yönünü gösterdiğimiz kararlı duruşlarla kestik. Terör örgütlerini bir kez daha eylem yapamayacak hale getirmek için sürdüğümüz operasyonlarla hainlerin inlerini başlarına geçiriyoruz, geçirmeye devam ediyoruz. PKK'NIN SÖZDE SURİYE SORUMLUSU SOFİ NURETTİN ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ Milli istihbarat başkanlığımız uzun süre yürüttüğü çalışmalar neticesinde yerini belirlediğini PKK'nın Suriye sorumlusu Sofi Nurettin kod aldı terörist, Irak'ta gerçekleştirilen operasyonla etkisiz hale getirilmiştir. PKK'nın silahlı kanadını yürütmüş, daha sonra Suriye kanadının başına geçmiştir. Gara operasyonu sırasında 13 masum insanımızın şehit edilmesine emirleri verenlerden biri de budur. PKK-YPG'nin Irak'ta ve Suriye'de saklanan teröristlerin ele başlarını etkisiz hale getirene kadar operasyonlarımız sürecektir. Bu ülkeye ihanet eden, kurşun sıkan, vatanımızın bütünlüğüne tehdit oluşturan herkesin aynı akıbetin beklediğini bugün Millete Seslenişte hatırlatıyorum. Yürüttüğümüz kararlı mücadele sayesinde suç örgütlerinin ülkemize musallat olmasından çıkarttık. En büyük üzüntümüz ülkemizde hala çetelerden medet umacak kadar küçülen haysiyet fukarası kişilerin olduğunu görmektir. Çetelerle aynı yolda yürümesi karşısında terör örgütleri gibi suç çeteleri de zehirli bir yılan gibidir. Ne yaparlarsa yapsınlar, eski Türkiye hastalıklarını hortlatma noktasında mesafe alamayacaklar. BIDEN'A İSRAİL'E SİLAH SATIŞI TEPKİSİ Kudüs'ten ve Filistin'den gelen acı haberlerin burukluğu içerisinde geçirdik. Maalesef birilerinin "Kudüs'ten bize ne" yaklaşımlarına şahit olabiliyorsunuz. Hz İbrahim'den Hz. Süleyman'a kadar. Resulü Ekrem'in Miraca çıktığı yer Mescid-i Aksa'dadır. Hz. Ömer Kudüs'ü fethettiğinde Hristiyanlara dokunmamıştır. Kudüs'ün bugünkü fiziki görüntüsü, Osmanlı padişahlarının eseridir. Asırlarca ecdadımız mübarek yeri korumak, oradaki her dinden insanı huzur içinde yaşatmak için çalışmaktır. Osmanlı 1917'de Gazze ve Kudüs'ü saldırıları karşılamakta zorlanmıştır. Gazze'ye yapılan ilk 2 saldırıyı üstlenen Osmanlı ordusu, düşmanın takviyeyle 110 bine çıkan asker sayısı yüzünden 3. saldırısı sonucu geri çekilmek zorunda kalmıştır. 9 Aralık 1917'den orayı muhafaza etmek için bırakılan artçı birlikten imiş. Iğdır'lı Hasan onbaşı o günden beri Mescid-İ Aksa'dan ayrılmamıştır.  Bugün Biden'ın ciddi bir İsrail'in silah onayıyla ilgili imzasını gördük. O da bakıyoruz ki çok çok önemli 850 bin silah onayı. Lafa geldiğinde silahsızlanma diye konuşuyorlar. Sayın Biden, sözde Ermeni soykırımında Ermenilerin yanında yer aldın. Şimdi de ciddi manada orantısız bir saldırı ile Gazze'ye saldıran ve yüzbinllerce insanın şahadetine vesile olan bu olayda siz kanlı ellerinizde bir tarih yazıyorsunuz. Bunu bize söylemeye mecbur ettiniz. Biz bu konularda daha fazla duramayız, durmayacağız. 'BUNLAR 5-6 YAŞINDAKİ YAVRULARI ÖLDÜRECEK KADAR KATİL' 84 milyon hep birlikte Kudüs nöbetimizi devam ettiriyoruz, devam ettireceğiz. Filistin toprakları da kanla zulümle yıkanıyor. Siz de buna destek veriyorsunuz. Bir yasin katliamından beri hiç durmayan bu zulüm Filistinlilerin süren göçleriyle, uğradıkları katliamlarla süre gelmiştir. Her ne olursa olsun bize düşen görev, mazlumun yanında yer almak, onun hakkını hukukunu gözetmektir. İsrail, BM kararlarını hiçe sayarak saldırılarına devam etmesi bölgedeki acıları arttırmıştır. Filistin halkının intifada olan İsrail saldırılarına karşı hep yanında olduk, olmayı da sürdüreceğiz. Sınırları belli olmayan İsrail devleti, insanlığa karşı suç işlemeyi sayanların elinde terör aygıtına dönüşmüştü. Kendi başbakanlarını dahi öldürmekten çekinmeyecek kadar işi ileri götürmüşlerdir. Bir yahudi başbakan bana öyle demiştir. "Generalliğimde ne zaman ki Filistinlileri öldürüyordum, bana en büyük zevki o veriyordu." Türkiye ziyaretinde bu şahıs TC Cumhurbaşkanına bunları söylüyordu. Bunlar zaten terörden gelmişlerdir. Hepsi terör içerisinde yetişmiştir. Şuanki de aynı. İsrail'in Gazze ve Filistin'e saldırıları da uluslararası yardımda karşılığını bulamamıştır. İsrail burada hukuk tanımazlığını bir kez daha göstermiştir. Bunlar 5 yaşında 6 yaşındaki yavruları öldürecek kadar katil. Kadınları yerde süründürecek kadar katil. Aynı sudan beslenenler de maalesef bunları destekliyor. 'AVUSTURYA DEVLETİNİ TELİN EDİYORUM' Bir yandan Kudüs'ün mahremiyetine el uzatan, içinde medya gruplarının olduğu binayı yerle bir ederler işte bu terör devleti İsrail'dir. Siz orantısız güç kullanıyorsunuz. Siz savaş uçaklarınızla birlikte Gazze'ye bomba yağdırıyorsunuz. Gazze'nin savaş uçağı var mı? Yok. Kimi aldatıyorsunuz. Filistinli çocukların bombalarla ölmesiyle ilgilenmeyenler, İsrailli çocukların siren sesleriyle korkmasını göstermektedir. Filistin'de yaşanan trajediye arkasını dönenler aslında yarın başlarına geleceklerin tohumlarını ekmektedir. Şu anda Avrupa'ya sesleniyorum, şuanda onlara bir şey hatırlatıyorum: Başbakanlık binasına İsrail bayrağı çeken Avusturya devletini telin ediyorum. Avusturya devleti herhalde soykırıma tabi tuttukları yahudilerin faturasını Müslümanlara bırakmak istiyor. Türkiye tıpkı Kıbrıs'ta olduğu gibi Filistin'de de iki devletli adil çözümden yana olduğunu belirtmektedir. Başkenti Kudüs olan Filistin devleti kurulması için her platformda çaba göstereceğiz. Artık Kudüs konusunda ayrı bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Kudüs'ün kalıcı huzura ve barışa ulaşması için herkesin fedakarlık yapması gerekiyor. Papa Fransua ile yaptığım görüşmede bu hissiyatımı paylaştım. Şu teklifi yapıyoruz: Kudüs'ün üç dinin temsilciler tarafından yönetilmesi günümüz şartların en tutarlı yol olacaktır. Aksi takdirde bu kadim şehirde barışı sağlamak kolay görünmüyor. Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya saldırıları fitili ateşlenen bomba etkisi yaratmaktadır. Bu tehdidin önüne geçmenin en hızlı yolu teklif ettiğimiz şeklinde yeni bir yönetim statüsüne kazandırmaktır. BMGK'yı İTT'yi ve diğer tüm uluslararası kuruluşları harekete geçmeye çağırıyoruz. Filistin halkının saldırılardan korunması için atılacak uluslararası adımlarda her türlü desteği vereceğimizi buradan bir kez daha ifade ediyoruz.

2 yıl önce

Biden, Zelenskiy ile görüşmesinde ABD'nin Ukrayna'ya "sarsılmaz" desteğini yineledi

Beyaz Saray'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, Biden Zelenskiy ile yaptığı telefon görüşmesinde, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik "saldırgan" tavırları konusunda ABD ve Avrupalı müttefiklerinin endişelerini dile getirdi. Rusya'nın askeri müdahalesini ilerletmesi durumunda ABD ve Avrupalı ortaklarının Rusya'ya yönelik güçlü ekonomik yaptırımlar ve diğer önlemler getireceğini kaydeden Biden, Ukrayna'nın egemenliği ve toprak bütünlüğüne olan "sarsılmaz desteğini" yineledi. Görüşmede Biden, ABD ve ortaklarının "Ukrayna olmadan Ukrayna hakkında karar ya da istişare olmaz" ilkesine bağlılığını sürdürdüğünü vurguladı. Biden ve Zelenskiy, Rusya'ya gerginliği azaltma çağrısı yaptı ve sorunların çözümü için en iyi yolun diplomasi olduğunu vurguladı. Biden, ABD'nin Minsk Anlaşmalarının uygulanması için güven tesis edici adımlar atılmasına desteğe hazır olduğunu dile getirdi. Rusya'nın Ukrayna sınırına asker yığması ardından bölgedeki gerilim artarken Biden, 7 Aralık Salı Günü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile video konferans yöntemiyle görüşmüş ve Ukrayna'yı işgalin "ağır sonuçları" konusunda Rus mevkidaşını uyarmıştı.

2 yıl önce

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, müttefiklerin Ukrayna'ya silah desteğini ve finansal yardımları artıracağını açıkladı

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırılarının 5'inci gününde, Ukrayna'ya verilecek desteğe ilişkin sosyal medyadan yeni bir mesaj yayımladı. Buna göre Stoltenberg, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile görüşerek, onu Ukrayna halkının ve silahlı kuvvetlerinin cesaretinden dolayı takdir etti. NATO yetkilisi, müttefiklerin Ukrayna'ya hava savunma sistemleri, anti-tank silahları ile insani ve finansal yardımları artıracağını belirtti.

1 yıl önce

Ukrayna'nın First Lady'si Olena Zelenska: Türkiye’nin desteğini sözleriyle değil eylemleriyle hissettik

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'nin eşi Olena Zelenska, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısıyla 24 Şubat'ta başlayan savaşta yaşadıklarına ilişkin, sorulara yazılı yanıt verdi. Savaş ortamında nasıl bir psikolojisi olduğu sorusuna yanıt veren Zelenska, "Sivillerin katledildiği Buça ve on binlerce insanın kaderinin belirsizleştiği yok edilen Mariupol’den sonra nasıl mı dayanıyorum? Her gün Kharkiv’e yağdırılan bombalardan sonra mı? Hayatını yitiren 200 çocuk ve sakat bırakılan binlerce çocuktan sonra mı? Belki burada havalı ve destansı bir şey söylemem gerekirdi ama ben her şeyden önce insanım ve her normal insan gibi acı hissediyorum. Her gün" değerlendirmesinde bulundu. Zelenska, haberleri açtığı zaman aklından ilk geçen şeyin "yeni bombardıman yaşanmaması" olduğunu vurgulayarak, "Rusya’nın yeniden ateş ettiğini görünce de 'mağdurlar olmasın' diye düşünüyorum. Fakat oluyor. Çünkü Rusya sivilleri vuruyor" ifadelerini kullandı. Aynı duyguları her Ukraynalının hissettiğine dikkati çeken Zelenska, şöyle devam etti: "Sonrasında herkes işini yapmaya gidiyor. Herkes zafere yaklaşmak için yapmayı bildiği şeyi yapıyor. Ben de öyle yapıyorum. Kimileri savaşıyor, kimileri tedavi ediyor, farklı ülkelerdeki mevkidaşlarımızla birlikte Ukrayna’daki hasta çocukların yurt dışına tahliyesini sağlıyoruz. Ukrayna’ya tıbbi teçhizat ve yeni doğanların her şeye rağmen hayatta kalması için kuvöz getiriyoruz. Kiev ve kuzey bölgelerimiz kurtarıldıktan sonra oradaki hanelere ihtiyaçlarını temin etmeye başladık. Ve tabii ki Rus ordusunun sözüm ona bizi kurtarmak için geldiği Ukrayna’da yaptıklarını anlatmak için enformasyon cephesinde devamlı çalışıyorum. Herkes kendi acısını gidermek ve başkasının acısını azaltmak için elinden geleni yapıyor. Buna 'dayanmak' denilebilirse, dayanıyorum." "973 çocuğumuz Türkiye’ye tahliye edildi" Zelenska, Türkiye'ye getirilen Ukraynalı yetimlerle ilgili olarak, "Savaş başlamadan 3 hafta önce Kiev’de Emine Erdoğan ve eşini ağırlıyorduk. Bu ziyaret, ülkelerimiz arasında tesis edilen diplomatik ilişkilerin 30. yıl dönümünde gerçekleştirildi. Çok sıcak bir görüşme yaptık. Son zamanlarda Kiev’i ziyaret eden çok sayıda Türk turist için özel olan Aziz Sofya Katedralinde Türkçe sesli rehber hizmetinin açılışını yaptık. Bunlar sadece 2 ay önce yaşansa da şu anda başka bir hayatmış gibi geliyor. Çünkü o zamandan beri hayatımız tamamen değişti." açıklamasında bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'la savaş öncesi dönemde başlayan dostluklarının devam ettiğini ve hatta daha da güçlendiğini vurgulayan Zelenska, "Rusya 'özel operasyon' hakkında yalan söylemeye devam ederken, Emine Erdoğan Hanımefendi, Rusya’nın bize karşı başlattığı savaş sırasında video mesajını paylaşarak dayanışma ve destek gösterdi. Bunun için kendisine minnettarım" değerlendirmesini yaptı. Zelenska, "Çocuklarımız için güvenli bir yer aramaya başladığımızda (Ukrayna’da hiçbir yer güvenli değil, çünkü Ruslar her yere füzeyle saldırabilir), Türkiye en çok tercih ettiğimiz yerler arasında oldu. Bize bu konuda destek vermesi için Emine Hanım'a başvurdum. Ukraynalı çocukların tahliyesi için Ukrayna’nın Ankara Büyükelçiliği, Ukrayna’daki yerel yönetim temsilcileri, hayırseverler ve gönüllüler başta olmak üzere emeği geçen kalabalık bir ekibin çabalarıyla 973 çocuğumuz Türkiye’ye tahliye edildi. Kısacası Türkiye’nin desteğini sözleriyle değil eylemleriyle hissettik." şeklinde konuştu. "Gizlenmek utanç verici" Güvenlik kaygıları nedeniyle gizli bir yerde yaşayan Zelenska, "gizlenmenin utanç verici bir durum olduğuna" işaret etti. First Lady, "Bu utancı her an yaşıyorum. Bunu hiçbir zaman affetmeyeceğim. Hayati tehlike tüm Ukrayna kadınları, erkekleri ve çocukları için her zaman var. Hepimizi yok etmenin imkansız olduğu aşikar. Ve hayatta kalan hiç kimse bu duyguyu asla unutmayacak." ifadelerine yer verdi. "Tecavüz vakalarının korkunç boyutlarda olduğunu anlatmak zorundayız" Zelenska, Ukraynalı kadınlara yönelik tecavüz haberlerine ilişkin konuşmanın sıradan cinayetlerden bahsetmekten daha korkunç olduğuna dikkati çekerek, "Çünkü mağdurlar acı çekmeye devam ediyor. Onlar cinayetle kıyaslanabilecek kadar büyük bir korku ve tekrar tekrar hatırladıkları bir savunmasızlık yaşadı. Yaşadıkları bu korku ve çaresizlik, anılarında tekrar tekrar tazeleniyor." görüşünü paylaştı. "Öldürme, yıkılan-parçalanan bir hayattır. Tecavüz de kırılan bir hayat ama tecavüzün ardından insan kendini parça parça da olsa toplayarak bir şekilde yaşamak zorunda kalıyor." değerlendirmesinde bulunan Zelenska, şöyle devam etti: "Mağdurların maruz kaldığı tecavüzden bahsetmesi, yakınları ölen akrabaların (konuşmasından) durumundan daha zor. Çünkü çıkıp 'bana bunu yaptılar' demek, bunu tekrar yaşamak gibi oluyor. Bu yüzden, yeni bir travma yaşatmamak için bu olayları dikkatli bir şekilde paylaşıyoruz. Fakat Rusların Ukraynalı kadınlara yönelik tecavüz vakalarının korkunç boyutlarda olduğunu anlatmak zorundayız." Zelenska, yaşananlar için, "Rus ordusu yağmacı ve sivil katili olmanın çok ötesine geçti. Acı çektirmekten zevk alan kitlesel bir manyak olarak karşımıza çıktı. Manyaklar da gücünü adil muharebede değil savunmasız insanlar üzerinde gösteriyor. Ombudsmanımız Ludmila Denisova tüm bu vakaları kaydediyor. İlgili makamlarımız - Rus asker diyemeyeceğim - canavarların, Buça’da zorla tuttukları 25 kadına yaşattıklarını biliyorlar. Bunun sonucunda 9 kadın hamile kaldı. Biz 'kadın' diyoruz ama aralarında reşit olmayan küçük kızlar da var!" ifadelerini kullandı. "Lütfen susmayın, bu acıyı içinizde tutmayın" Zelenska, tecavüz haberlerine dair, şunları kaydetti: "Anneye tecavüz etmek için babanın öldürüldüğü Kiev bölgesinde yaşanan korkunç olayı da biliyoruz. Bunu yapmak için üç defa dönüp geldiler. Ama kadın çocuğunu kurtarmak için kendinde kaçma gücünü buldu. Sonrasında, en çok korktuğu şeyin, oğlunun bahçede kurşuna dizilen babasını görmesi olduğunu anlattı. Makarov’da yaşayan Tetiana’nın hikayesini de biliyoruz. Kadirovcular ona önce tecavüz etti, sonra da onu bıçaklayıp öldürdü. Nihayetinde bir barınak bulan köpeği ise sahibini haftalarca boşuna bekledi. Yaşatılan bu vahşetin Ruslar tarafından nasıl göründüğünü de biliyoruz. Ve galiba öğrendiğimiz en korkunç şey şu oldu; bir Rus kadın eşiyle yaptığı telefon görüşmesinde ona açıkça ‘Ukraynalılara tecavüz et ama bana anlatma’ diyor. Buna inanmak bile güç. Fakat geçenlerde Radio Svoboda, hem o Rus’u hem de eşini tespit etti. O insanlar gerçekten de vardı. Böyle düşünen ve davranan insanlar gerçekten var. Yani bu bir tesadüf değil. Bu, karşı konulamaz suç işleme dürtüsü değil. Bu, sivil Rus toplumunun bir kısmı tarafından hoş görülen planlanmış alaycı bir tecavüz. Bu durumda ne diyebilirim ki? Bunu, Rusların Ukraynalıların evlerinden çamaşır makinelerini veya giysileri çalarken yaptıkları yağmacılığı, vahşilik veya sefillikle açıklayamayız. Burada psikiyatriste ihtiyaç var. Bu çok tehlikeli ve üstelik kitlesel bir sorun. Rusya topluca bunu kınamadığına göre, belki de tüm Rusya’yı ilgilendiren bir sorundur." Zelenska, Ukraynalı kadınlara ve kızlara, "Siz paha biçilemezsiniz. Hayatlarınız paha biçilemez. Size olanlar silahlı manyakların suçu. Lütfen susmayın, bu acıyı içinizde tutmayın, bizimle konuşun, güvendiğiniz insanlarla konuşun. Bu canileri cezalandırmamıza yardım edin. Canlarım, her birinize sarılıyorum. Tüm sıcaklığımız ve sevgimiz sizinle. Kendinize gelmeniz ve tam anlamıyla hayata devam etmeniz için her şeyi yapacağız. Hem de mutlu bir şekilde! Çünkü siz en iyisini hak ediyorsunuz." çağrısında bulundu. "Birinin yaşadığı acıyı siz de hissediyorsunuz" Kendisine korku veya cesaret veren duygular olup olmadığına ilişkin Zelenska, "Size binlerce Ukraynalının korkunç kaderini anlattım. Açıkçası bunlardan sonra kendi adıma endişe duymak için pek duygu kalmıyor. Tüm korku, öfke ve gözyaşı şu an daha kötü durumda olanların yanında" ifadelerini kullandı. "Birinin yaşadığı acıyı siz de hissediyorsunuz. Cesaret için de aynı şey söz konusu. Savaşın dehşet verici olaylarına rağmen Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin nasıl savaştığını, Mariupol’deki bodrumlarda bulunan insanların oradan çıkar çıkmaz başkalarına yardım etmek için nasıl gönüllü olduğunu, Rus hava bombalarından oluşan enkazları her gün temizleyen Ukrayna Acil Durum Servisi ekiplerinin veya bombardıman altında tahliye trenlerini süren demiryolu çalışanlarının nasıl çalıştığını görüyorsun. Cesaret budur. Birileri seninle o cesareti paylaştığında sen de başka biriyle onu paylaşmadan duramıyorsun." "İş birliğinin temeli barış zamanında atıldı" Zelenska, savaşın ilk gününden beri dünya liderlerinin eşlerinden mektuplar aldığını, ilk başta destek amaçlı gelen mektupların net yardım teklifi içeren mektuplara dönüştüğünü aktardı. Birçok First Lady ile iş birliğinin temelinin barış zamanında atıldığını hatırlatan Zelenska, "Sadece Ağustos 2021’de (Bağımsızlığımızın 30. yıl dönümünden bir gün önce) Kiev’de ilk Hanımefendiler ve Beyefendiler Zirvesini gerçekleştirdik. Şimdi ise onlar yurt dışında bulunan vatandaşlarımıza aktif şekilde yardım ediyor." bilgisini paylaştı. Zelenska, birlikte yetim çocukların tahliyesi, onkoloji hastalarının tedaviye gönderilmesi, eğitim ve kültür girişimleri ile ilgili projelerin hayata geçirilmesi gibi bir dizi projeleri başlattıklarını ve üzerinde çalıştıklarını kaydederek, "Çocuklarımıza yeni şehirlere ve ortama adaptasyon sürecinde, alıştıkları düzenin organize edilmesinde, yeni dostlar edinmelerinde ve sosyalleşme ve yaşıtları ile birlikte vakit geçirmelerinde yardımcı olan dost Hanımefendilere çok minnettarım." mesajını verdi. ABD Başkanı Joe Biden'ın eşinin kendisiyle iletişime geçip geçmediği sorusuna karşılık Zelenska, "Jill Biden şahsen iletişime geçmedi. Onunla iş birliğimizin en yakın zamanda başlamasını umuyorum" yanıtını verdi. "Geleceğimize ve dahası zaferimize inanıyoruz" Zelenska, gelecekte Rusya'yla olası bir barışa ilişkin,"'Barış istiyorsan savaşa hazır ol' derler. Başka bir deyim daha var: 'Her şeyin hızlı bir şekilde çözülmesine inananlar herkesten önce kaybeder'. Ama inanmamak da başka bir aşırılıktır. Nazi toplama kamplarını yaşamış önde gelen psikologlardan Viktor Frankl, onları 'Geleceğine inanmayan şimdiden ölmüştür' sözleriyle anlatmıştır." yorumunu yaptı. First Lady, yanıtlarını, "Geleceğimize ve dahası zaferimize inanıyoruz. Bu zaferi gerektirecek her mesafeye hazırız. Bu zafer beklediğimizden daha erken olursa elbette daha çok seviniriz." mesajıyla tamamladı.

1 yıl önce

PKK'lı vekil İsveç'te hükümetten desteğini çekti

Rusya-Ukrayna savaşı ile birlikte Avrupa'da güvenlik konseptinde köklü değişiklikler yaşanıyor. Yıllarca NATO ve Rusya arasında tarfsız kalan Kuzey ve Doğu Avrupa ülkelerinde NATO'ya üyelikler gündeme geldi. Bu ülkelerden Finlandiya ve İsveç ise iç prosedürlerini geçerek üyelik için resmi başvurularını yaptı. NATO başvurularına Türkiye'nin tepkisi Bu gelişmeden sonra Rusya'dan daha çokTürkiye'nin tepkisi gündem oldu. Türkiye en yüksek perdeden bu iki ülkenin PKK'ya verdikleri açık destek nedeniyle NATO üyeliklerine karşı çıktı ve veto hakkını kullanacağını açıkladı. Türkiye'ye olumlu mesajlar içerde desteğinden etti Birlik içinde krize neden olan Türkiye'nin bu çıkışından sonra ise başta ABD olmak üzere söz konusu ülkelerden art arda olumlu açıklamalar geldi. Türkiye'nin güvenlik endişelerini karşılamak için ellerinden geleni yapacaklarını açıklayan İsveç'te Magdalena Andersson hükümeti ise Türkiye'ye olumlu mesaj verirken içerde destek kaybetti. PKK'lı vekilin desteğini kaybetti İsveç parlamentosunda, Türkiye'nin de iadesini istediği İran asıllı PKK/YPG'li terörist vekil Amineh Kakabaveh hükümetten desteğini çekti. Kakabaveh, buna gerekçe olarak ise kendisine Suriye ve Irak'ın kuzeyindeki Kürt oluşumlarına destek sözü verildiğini, son dönemde ise bu sözlerin yerine getirilmediğini söyledi. Magdalena Andersson hükümeti 2021 kasım ayında yapılan güven oylamasını 1 oy ile kazanmıştı.

1 yıl önce

Selahattin Demirtaş'tan 'ortak aday' vurgusu: HDP'nin desteğini Kemal Bey de alır

Terör soruşturması kapsamında tutuklu bulunan eski HDP'li Selahattin Demirtaş, muhalefete cezaevinden mesaj yollamaya devam ediyor. T24'ten Murat Sabuncu'nun sorularını cevaplayan Demirtaş, HDP'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde nasıl bir yol izleyeceğini söyledi. 'HDP KEMAL BEY'E DESTEK VERİRİ' Tutuklu eski HDP'li Selahattin Demirtaş, HDP'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik izleyeceği yol hakkında, "Demokrasi ilkelerine sadık ve o ilkelerin taşıyıcısı olabilecek her aday HDP’li seçmenin desteğini alır, buna Kemal Bey de dahildir elbette. Fakat adaylık ve destek konusunda gelişmelere göre, son kararı HDP yönetimi verecek ve bunu da günü geldiğinde duyuracaktır." ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Hakan Bayrakçı'ya göre HDP'nin desteğini alan kaybeder

Türkiye, 2023 seçimlerine hızla yaklaşıyor... Seçimler yaklaşırken siyasette 'HDP' tartışması sürüyor. 6'lı masanın gizli ortağı olarak bilinen HDP ile ilgili önemli bir değerlendirme geldi. Sonar Araştırma Başkanı Hakan Bayrakçı, TVNET'te Taha Hüseyin Karagöz'ün sunumuyla ekrana gelen Sert Sorular programına konuk oldu. Sunucu Taha Hüseyin Karagöz'ün, "HDP'nin bir adaya destek vermesi durumunda ne olur?" sorusuna Bayrakçı'dan önemli tespit geldi. "HDP'nin destek verdiği aday kaybeder" Hakan Bayrakçı, HDP'nin destek verdiği adayın kaybetme şansının yüksek olduğunu söyledi. Hakan Bayrakçı'nın HDP ile ilgili değerlendirmeleri şu şekilde: "Benim bu konuyla ilgili çok ters gelen ama iddialı bir sözüm var. Bunu da bu sefer iddialı söylüyorum. İster birinci turda ister ikinci turda HDP açıktan açığa biz şu partiye destek veriyoruz dediği adayın kaybetme şansı yüksek." "Hiç anket yapmadan noterden imza veririm Kemal Bey kaybeder" "Seçim ikinci tura kaldı diyelim Kemal Kılıçdaroğlu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan. HDP biz Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekliyoruz dedi. Söyleyim size hiç anket yapmadan noterden imza veririm; Kemal Bey kaybeder. Cumhurbaşkanlığı kişilerin birbirleriyle yarıştığı sandıktır. Orada parti ismi yok aday ismi var. Neden kaybeder size söyleyeyim, İyi Parti’ye oy atan o seçmen ikinci turdaki oylamada HDP’nin destek verdiği partiye İyi Parti’nin bütün seçmenlerini sandığa götüremezsiniz. O insanların çoğu milliyetçi."

1 2 3 4