19 Nisan Cuma 2024
4 yıl önce

Acun Ilıcalı'dan FOX TV'ye Ağır Eleştiri

acun, fox, hırsızlık, kopya, tv8

3 yıl önce

CHP içinden İmamoğlu'na sert eleştiriler

chp, ekrem imamoğlu, bülent kerimoğlu, sert eleştiri, ibb, bakırköy belediyesi

3 yıl önce

Muharrem İnce'den CHP yönetimine ağır eleştiriler

chp, muharrem ince, 1000 günde memleket hareketi

3 yıl önce

Kemal Kılıçdaroğlu'nun Erdoğan eleştirisini yalanlayan görüntü

chp, kemal kılıçdaroğlu, yalan, görüntü, cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan, katar, katar emiri temim bin hamed es-sani

3 yıl önce

Muharrem İnce’den CHP’ye HDP eleştirisi: Kapalı ittifak kahrediyor... "Atatürk diyemeyenlerle siyaset yapmaya mecbur muyum?"

‘Atatürk’ diyemeyeceksin ‘Gazi’ derim diyeceksin, en büyük örgütün başında duracaksın seninle siyaset yapamam yollarımı ayırırım

2 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Çelik'ten "ümmetçilik" eleştirilerine yanıt!

Çelik’in açıklamaları şöyle; Sn Cumhurbaşkanımızın İslam Ümmeti'nin sorunlarının çözümü için yaptığı vurguları, bazı siyasetçiler ve yorumcular tarafından temsil edilen dar bir zihniyet öteden beri "bunlar ümmetçilik yapıyor" diye yargılamaya çalışıyorlar. En son bir tv programında bir yorumcu aynı köhne yaklaşımla Cumhurbaşkanımızın kullandığı ifadeleri güya yargılamaya çalıştı. Devletimiz ve milletimiz pekçok boyuta sahiptir. Cumhurbaşkanımız Türk Milleti'nin varoluşuna, hak ve menfaatlerine dayanan siyasete liderlik ediyor. Aynı zamanda da Ümmet'in sorunlarının çözümü, Türk dünyasının dirliği ve medeniyetler arası işbirliği için de çalışmaktadır. Cumhurbaşkanımız yakın coğrafyamızdaki Türkmen, Kürt, Arap, Sünni, Şii, Hristiyan, Yahudi, Ezidi ve diğer tüm toplulukların barışı için mücadele etmektedir. Bu çerçevede Cumhurbaşkanımız "Ümmetin birliğine ve dirliğine" vurgu yaparak, mezhepçilik ve ırkçılık belasına karşı sürekli uyarıda bulunmaktadır. Türkiye Cumhurbaşkanı'nın "Ümmet" demesini, Cumhuriyet değerlerine, toplum ve millet kavramlarına aykırı görmek köhnemiş bir zihniyettir. Cumhuriyetimizin şan ve şerefini koruyan Türkiye ve millet odaklı siyasetin lideri Cumhurbaşkanımız, Ümmetin birliğini, Türk dünyasının güçlenmesini, komşu halkların barış içinde yaşamasını da gözetmektedir. Kültür ve inanç coğrafyamızın değerleri ile Cumhuriyet değerlerimizi çatıştıran anlayış ilkel bir yaklaşımdır. Bu zihniyet, vatandaşlarımızın aidiyet bilincini yaralayan ve devlet-millet birlikteliğine mâni olan bir çizgiyi temsil etmektedir. Ayrıca devletimizin ve milletimizin dünya ile ilişkisini tek boyuta indirgemektedir. Medeniyet ve siyaset değerlerimizi çatıştıran bu dar anlayış Cumhuriyet değerlerine yaslandığı iddiasını öne sürse de aslında Cumhuriyetimizin tarihsel derinliğini ve Türkiye'nin etki coğrafyasını idrakten uzaktır. Cumhurbaşkanımızın çok boyutlu bir kültürel yaklaşıma ve siyasete yaslanan vurgularını hadsiz şekilde yargılamaya çalışanlar, öncelikle bu kavramları alfabe düzeyinde öğrenmelidir. Cumhurbaşkanımızın, milletimizin ve Cumhuriyetimizin tarihten bugüne taşıdığı değerlerin güçlenmesi için nasıl çalıştığına herkes şahittir. Türk dünyası, Cumhurbaşkanımızın Türk dünyası için ne büyük mücadele verdiğini en son Karabağ savaşında görmüştür. Ve Ümmet, Cumhurbaşkanımızın Mescidi Aksa ve Kudüs için öteden beri verdiği mücadeleyi bugünlerde yine görmektedir. Türkiye "örgütlü cehalet"in millet, cumhuriyet, demokrasi, ümmet, toplum, Türk dünyası, Avrupa vizyonu kavramlarını birbiriyle çatıştıran ilkelliğini geride bırakmıştır. Cumhurbaşkanımız liderliğindeki siyaset ülkemizin tarihsel derinliğini ve stratejik tüm boyutlarını kapsamaktadır.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’nin göç politikası eleştirilerine tepki: Allah ıslah etsin

Bakan Soylu’nun açıklaması şöyle; “1- Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı’nın; yeni belirlediği siyasi ikbal uğruna,   Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, Sayın Cumhurbaşkanımıza, göç meselesi ile ilgili olarak sahada çalışan idari, sivil ve kolluk olmak üzere tüm personelimize iftira atan bu yaklaşımını kınıyor ve acilen hidayet diliyorum.   2- İç savaşların ve yoksullukların oluşturduğu Suriye ve Ortadoğu kaynaklı göçü yönetmede tüm dünyanın kabul ettiği bir başarıya sahip olan Türkiye, Düzensiz Göçle (kaçak) mücadele konusunda da pek çok bölgede olduğu gibi Afganistan'da da çekilme kararı sonrası olası senaryolar için, uzun zamandan beri ciddi bir hazırlık içindedir.   3- Fiziki hazırlık kapsamında; İran sınır hattımızın göç, kaçakçılık ve terörist girişleri açısından en kritik olduğu 152 kilometrelik kısmına güvenlik duvarı örülmüş, 85 kilometrelik duvar çalışması son hızla devam etmektedir. Ayrıca 109 kilometrelik kısmı ise aydınlatma sistemi ile donatılmıştır.   4- Bunlara ek olarak, 79 kilometre boyunca kamera ve algılayıcı sistemler inşa edilerek düzensiz göç hareketliliklerinin sürekli olarak izlenebilmesi sağlanmıştır.     5- Termal kameralarla gece geçişlerinin önlenmesi sağlanırken aynı zamanda İHA’lar vasıtasıyla düzenli olarak sınırlarımız kontrol altında tutulmaktadır.     6- Doğu sınırımızın 740 kilometrelik kısmında kullanılacak ve entegre sınır yönetiminde kilit bir rolü olan elektro optik kuleler ve haberleşme kulelerinin %90’ı tamamlanmıştır.     7- Milli Savunma Bakanlığı’na bağlı hudut birliklerinin yanı sıra yukarıda saydığımız teknolojik hamlelerle birlikte sınır bölgelerimizde ve geçen yıl kaçak göç rotası olarak belirlenen lokasyonlarda görevlendirilen ilave, 750 Özel Harekat Polisimiz ve 500 Jandarmamız, 7/24 devriye esasıyla, düzensiz göçle mücadelemize katkı sağlamaktadır.     8- Yine sınırlarımızda görevlendirilmek üzere 500 ek Güvenlik Korucusu kaydırılmıştır.     9- Sınırda yapılan devriye yollarımıza ek olarak termal kamera ile donatılan yüksek teknolojiye sahip 82 zırhlı devriye aracımız ile sınırdaki geçişlere anında müdahale edilmektedir.     10- Kısaca bahsedilen bu önlemler neticesinde 2020 yılında güney ve doğu sınırlarımızda 505.375 kişinin ülkemize yasa dışı yollarla girişi, sınırlarımızda engellenmiştir. 2021 yılında ise bugüne kadar 253.299 kişinin de aynı kapsamda geçişi engellenmiştir.   11- Son 7 yıldır dünyaya örnek bir göç yönetimi sergileyen ülkemizin söz konusu başarısı sadece uluslararası koruma, geçici koruma ya da düzenli göç alanından değil düzensiz (kaçak) göçle mücadele alanından da kaynaklanmaktadır.     12- Türkiye uzun yıllardır göçte hem hedef hem de geçiş (transit) ülkedir ve ciddi bir düzensiz (kaçak) göç baskısı ile karşı karşıyadır. Bu bağlamda, denizde ve karada, verilerini sık sık kamuoyu ile paylaştığımız düzensiz (kaçak) göçmen yakalamaları ve buna bağlı geri gönderme operasyonları gerçekleştirmektedir.   13- 2018 yılında 268 bin,  2019 yılında 454 bin, 2020 yılında 122.302 ve 2021 yılında ise 72.879 düzensiz (kaçak) göçmen sınırlarımız içerisinde yakalanmıştır.     14- Sınır dışı edilmek üzere idari gözetim kararı alınan yabancıların tutulduğu Geri Gönderme Merkezlerinin kapasitesi Göç İdaresi Genel Müdürlüğünce devralındığında 1.700’lerde iken günümüzde 20 bin seviyesine çıkartılmıştır.     15- Yakalanan düzensiz göçmenlerin sınır dışı edilmesinde yaklaşık %45, yakalama/sınır dışı etme oranıyla Göç İdaresi Genel Müdürlüğümüz, bu konuda dünyada eşi benzeri olmayan bir başarıya ulaşmıştır.     16- İnsan ticareti ve göçmen kaçakçılığıyla mücadele acil yardım hattı özelliğine sahip olan YİMER 157 aracılığıyla Ege’de, 10 bini aşkın kişinin can kaybı önlenmiş ve bu başarısı neticesinde dünya birinciliğine layık görülmüştür.   17- Halen tüm göç hareketleri, kaynağından itibaren dikkatle takip edilmektedir. Muhatap ülkelerle görüşmeler–anlaşmalar yapılmaktadır. Son gelişmelerden kaynaklı Afganistan da dahil olmak üzere geçen yıllara nazaran kaynak ülkelerden henüz daha yüksek bir göç oluşmamıştır.   18- İdlib’te aldığımız ve bugün bizi eleştiren mahfillerin briket evler dahil o gün de karşı çıktığı tedbirler, yeni dalgalara karşı önceden tedbir alma ve süreci insani şekilde, güvenli alanlar oluşturarak bir strateji dahilinde yönetme anlayışımızın tezahürüdür.     19- Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Bahar Kalkanı ve Barış Pınarı Operasyonları sayesinde sınırımızın hemen altında hayatın normalleşmesine dair atılan adımların da göç yönetiminde ve düzensiz (kaçak) göçün önlenmesinde ciddi katkıları olmuştur.     20- Son olarak, ABD tarafından yapılan açıklama ülkemiz ile istişare edilerek alınan bir karar olmayıp Dışişleri Bakanlığımız tarafından, konuya ilişkin açıklama yapılarak gereken cevap kendilerine verilmiştir.   21- Siyasetin sorumluluğuna yakışmayan, devletin ve kurumların itibarına, çalışanların emek ve motivasyonuna zarar veren mesnetsiz, art niyetli ve her yönüyle hadsizlik olan bu ithamlara alışmayı, ısrarla tekrarlanan bu yalanlara mesai harcamayı, reddediyorum.     Allah ıslah etsin.”

2 yıl önce

Çin Dışişleri Bakanı Vang'dan ABD'ye Afganistan eleştirisi açıklaması

Çin haber ajansı Xinhua'nın haberine göre Bakan Vang, Amerikalı mevkidaşı Antony Blinken ile yaptığı telefon görüşmesinde Afganistan'daki durum ve ikili ilişkiler konusunda değerlendirmelerde bulundu. Vang, görüşmede "ABD askerilerinin aceleyle çekilmesi Afganistan'daki durumu son derece olumsuz etkilemiştir. ABD'nin sonraki adımında yeni problemler yaratacak girişimlerde bulunması sorumlu bir tavır olmayacaktır." şeklinde konuştu. Sorunları güçle ve askeri araçlarla çözmeye çalışmanın yalnızca onları artırmak anlamına geldiğini, Afganistan deneyiminden çıkan bu dersin üzerine düşünmeye değer olduğunu vurgulayan Vang şunları kaydetti: "Olgular bir kez daha göstermiştir ki mekanik olarak kopya edilmiş ithal yabancı bir modelin tamamıyla farklı tarihe, kültüre ve şartlara sahip bir ülkeye hazır kalıp gibi uyması ve nihai olarak yerleşmesi olanaksızdır." Vang, Çin'in Afganistan'da sorunsuz bir geçişin sağlanması ve insani yıkıma yol açabilecek yeni bir iç savaşın önlenebilmesi için ABD ile iletişim ve diyalog içinde olacağını belirterek "Afganistan, ulusal şartlarına uygun açık fikirli ve kapsayıcı bir siyasal sistemi benimsemeye teşvik edilmeli." ifadesini kullandı. Çin'in ve ABD'nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin daimi üyeleri olarak uluslararası sistemin en önemli ortakları olduğuna dikkati çeken Vang, "Ancak ABD bir yandan Çin'i bilerek baskılamaya ve kısıtlamaya çalışarak Çin'in meşru haklarına ve çıkarlarına zarar verip diğer yandan Çin'in desteğini ve iş birliğini beklememelidir." değerlendirmesinde bulundu.

1 2 3 4 5 6 7 8 9