19 Nisan Cuma 2024
3 yıl önce

Twitter, Emre Erciş’in hesabını neden askıya aldı?

Prof. Dr. Melih Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanmasının ardından başlayan protestolar okul dışına taştı. Türkiye'yi karıştırmak için fırsat kollayan provokatörler de bu eylemleri fırsat bilerek sahaya indi. Dün, eylemlerin başrolünde Gezi Parkı olaylarının finansörü olduğu söylenen Osman Kavala'nın eşi Prof. Dr. Ayşe Buğra'nın olduğu açıklayan gazeteci Emre Erciş’in hesabını Twitter hesabı askıya aldı. Gazeteci Emre Erciş, Twitter hesabından şu açıklamalarda bulunmuştu: Eylemlerin örgütleyecileri arasında en önemli isimlerden birisi, Boğaziçi Üniversitesi Sosyal Politika Yüksek Lisans Programı Öğretim Üyesi ve Osman Kavala'nın eşi olan Prof. Dr. Ayşe Buğra. "Boğaziçi Üniversitesi eylemlerine İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP'nin olağan dışı destek vermesinin nedeni, İmamoğlu tarafından İBB Genel Sekreteri olarak atanan Yavuz Erkut ve Network'ü"

3 yıl önce

Gazeteci Emre Erciş: "Hesabım Boğaziçi gerçeklerini açıklamamam için kapatıldı"

Gazeteci Emre Erçiş’in iddiasına göre, Boğaziçi Üniversitesi’nde meydana gelen olayların perde arkasında, özellikle Almanya’da bulunan çeşitli vakıflar ile dernekler bulunuyor. Türkiye’de görev yapan bazı öğretim üyeleri ise bu vakıf ve derneklerle bağlantılı olarak öğrencileri örgütleyip yönlendiriyor. İşte Emre Erciş'in tespit ettiğini ileri sürdüğü o akademisyenler ve bağlık oldukları vakıf ve dernekler: - Prof. Dr. Fikret Adaman: Alman Mercator Derneği tarafından finanse edilen İstanbul Politikalar Merkezi Kıdemli Araştırmacısı.. 2017 yılına kadar Alman Heinrich Böll Stiftung’ta faaliyet yürütüyordu. Osman Kavala’nın kurucularından olduğu İletişim Yayınları’nın yazarı.. -Doç. Dr. Zeynep Kadirbeyoğlu: Hendek Operasyonları sürecinde TSK’ya “Katil!”diyen,”Bu suça ortak olmayacağız.”adı altındaki “Sözde Barış Bildirisi”ne imza atan isimler arasında..  Alman Friedrich Friedrich Ebert Stiftung’a raporlar hazırlıyor.. Osman Kavala’nın kurucularından olduğu İletişim Yayınları’nın yazarı.. - Doç. Dr. Bülent Küçük: ”Bu suça ortak olmayacağız” ve ”Sözde Barış Bildirisi”ne imza attı.. Osman Kavala’nın kurucularından olduğu İletişim Yayınları’nın yazarı.. PKK’nın siyasi uzantısı HDP bileşenlerinde,”Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’ne düzenli söyleşiler veriyor. - Prof. Dr. Sumru Özsoy: Boğaziçi Üniversitesi eylemlerini akademisyer ayağında başı çeken isimerden ilki. Devlete meydan okuyan bildiriyi okudu. Osman Kavala’nın kurucularından olduğu İletişim Yayınları’nın yazarı.. Gezi olayları hakkında görülen ve kamuoyunda “Gezi Davası” adı ile kamuoyu oluşturulan süreçte, “Ben de oradaydım” başlıklı imza kampanyasına destek verdi. - Dr. Can Candan: Boğaziçi Üniversitesi eylemlerinde LGBTİ+ ayağını örgütlüyor. ”Bu suça ortak olmayacağız” bildirisine imza attı. Emre Erçiş, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrencileri, Rektör Melih Bulu’nun atamasını bahane ederek, kışkırtan ya da eylemlere destek veren öğretim üyelerinin diğerlerinin ise şunlar olduğunu iddia etti: Koray Çalışkan -Yurt dışında Cem Ersoy Biray Kolluoğlu Zeynep Uysal Paolo Girardelli Ersan Demiralp Esra Mungan - İmzacı Zafer Yenal Burçay Erus Hande Sart  Murat Gülsoy Nuri Ersoy Cem Say Mine Eder Betül Tanbay Erol Köroğlu  Ayşe Mumcu Zeynep Gambetti Hale Saybaşılı Alp Eden Serra Müderresioğlu Bilge Ataca Lale Akarun Deniz Albayrak Kaymak Nuri Bülent Ersoy Nazan Üstündağ Dilek Çalgan Tolga Sütlü Ayberk Korugan

2 yıl önce

Silahlı saldırıya uğrayan Emre Erciş organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in bağlantılarını deşifre etmişti

Gazeteci Emre Erciş silahlı saldırıya uğradı. Bacaklarına isabet eden kurşunlar sonrası kaldırıma yığılan ve kanlar içinde kalan Erciş'e, ilk müdahaleyi çevredekiler gerçekleştirdi. Erciş'in saldırıya uğraması bir süre önce organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in bağlantılarını deşifre eden paylaşımlarda bulunmasını akıllara getirdi. "KENDİMİ İHANET ETMİŞ SAYARIM" "Birileri rahatsız olup, sosyal medya üzerinden saldırıya geçeceklerini de biliyorum. Ama ortada çok büyük ve kapsamlı bir komplo var. Yazmazsam kendimi bu topraklara ihanet etmiş sayarım" diyen Erciş, ucu 15 Temmuz hain darbe girişimine kadar uzanan ilişkiler ağı ile ilgili şunları aktarmıştı: Firari Sedat Peker tarafından gündeme gelen daha doğrusu Sedat Peker’in tetikçi olarak kullanılarak gündeme getirilen Sezgin Baran Korkmaz’ın ABD Merkezli yürütülen kara para aklama ve Kingston Kardeşler ilişkisi madalyonun sadece bir yüzü. Sezgin Baran Korkmaz ve Kingston Kardeşler ilişkisi zaten yazılıp çiziliyor ve ipteki cambaz olarak servis ediliyor. Sezgin Baran Korkmaz’ı önemli yapan ve asıl operasyon amacı olarak kullanılması planlanan madalyonun diğer yüzüyse tam bir küresel operasyon! Aralık 2018’de Başkan Donald Trump’ın eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn’le Türkiye lehine lobicilik faaliyetlerinde birlikte çalışan Türk-Hollanda vatandaşı Ekim Alptekin hakkında ABD’de hazırlanan iddianame, hem Türkiye’de hem de ABD’de gündemi değiştirmişti. Alptekin ve ortağı Bijan Rafiekian hakkında “Gizli lobi faaliyeti yürütmek, FETÖ lideri Fetullah Gülen hakkında karalama çalışmaları yapmak ve Türkiye’ye kaçırılması için çalışmak” suçlamalarının yer aldığı iddianamenin hedefinde Türk hükümet yetkilileri de yer aldı. Suçlamaların temelini Alptekin'in Flynn'in şirketini lobicilik için tuttuğu,faaliyetlerin finans ve kontrolünü de Türk hükümetinin sağladığı yönündeki iddialar oluşturdu.Kanıt olarak da Flynn, Rafiekian ve Alptekin'in 19 Eylül 2016'da 2 Türk bakanla yaptığı görüşme gösterildi. ABD’de hazırlanan bu iddianame, buz dağının görünen yüzü, arka planda Türk devletine yönelik hazırlanan komplonun habercisi niteliğindeydi. İddianamede yer alan isimler özellikle seçilmiş, profesyonel bir üst akıl eliyle ustaca yan yana getirilmeye çalışılmıştı. İddianamenin 1 Numaralı ismi Kamil Ekim Alptekin, 1977 yılında dünyaya geliyor. Anne ve babası Türkçe Öğretmeni. Baba Mustafa Sevinç Alptekin, 12 Eylül Askeri Darbesinde yaşadığı bir olay yüzünden öfkeleniyor ve 1981 yılında Türkiye’yi terk ederek Hollanda’ya gidiyor. Türkiye İşçi Partisi üyesi olan Baba Sevinç Alptekin, Ankara Siyasal Bilgiler’den mezun olduktan sonra Çalışma Bakanlığında personel müdürü olarak işe başlıyor. 12 Eylül darbesinde ilan edilen sokağa çıkma yasağı yüzünden annesini ameliyat ettiremediği için öfkeleniyor. Öfkelenen Sevinç Alptekin, kendisi gibi öğretmen olan eşi Zehra Alptekin ve oğlu Kamil Ekim ile kızı Çiler’i de alarak Hollanda Hükümeti tarafından ülkedeki Türk işçilerin çocuklarına Türkçe eğitimi vermek için 16 öğretmenle birlikte Türkiye’yi terk ediyor. Alptekin ailesi Hollanda’ya gittiklerinde Kamil Ekim Alptekin 4, ablası Çiler Alptekin ise 6 yaşında. Ekim Alptekin, eğitimini Hollanda’da tamamlıyor. Utrecht University College’den Hukuk dalında Yüksek Lisansını yapıyor. Ekim Alptekin’in hayatı 2002 yılında aldığı Amsterdam Bursuyla gittiği ABD’de değişiyor. Ekim Alptekin, ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesine giriyor ve ABD’nin Irak işgaline onay veren kanunu hazırlayan Tom Lantos’un ekibine katılıyor. Alptekin, neden ve nasıl olduğu bilinmeksizin önce Tom Lantos’un gözdesi oluyor ardından dönemin ABD Başkanı George W. Bush ile samimiyetini geliştiriyor. Öyle ki; amiri Lantos, Bush ile toplantı yaparken Bush’un köpeği Barney’e Alptekin göz kulak oluyor. Ekim Alptekin ile Başkan Bush ilişkisi sadece Beyaz Saray ile sınırlı kalmıyor ABD’den ayrılıp geri döndüğü Hollanda’ya kadar uzanıyor. Bush, 8 Mayıs 2005’te gerçekleştirdiği Hollanda ziyaretinde bile özellikle Ekim Alptekin’i ziyaret ediyor. Koskoca ABD Başkanı bir Türkçe öğretmeninin oğlunu özel olarak ziyaret ediyor ve daha sonra yazdığı mektubunda övgüyle bahsediyor. Alptekin, 2002’de geldiği ABD’de çalışmalarını ve ‘Eğitimini’ tamamladıktan sonra yeniden Hollanda’ya dönen Alptekin, Hollanda parlamentosunda çalışmaya başladı. Ardından Fransa’ya gitti ve 1 yıl İnterpol’de çalıştıktan sonra Türkiye’ye döndü. Memur bir ailenin oğlu olarak önce Beyaz Saray sonra Hollanda Parlamentosu ve ardından İnterpol’de çalıştıktan sonra Türkiye’ye gelen Ekim Alptekin, önce ARI Hareketi ardından ABD Derin Devleti Neoconların think-tankı WINEP ile ilişki kurdu. Ekim Alptekin,Türkiye’ye geldiği ve ilişki networkünü genişletmeye başladığı 2005 yılında Hollanda’da 2018 yılında Türkiye’ye kurulan komploda baş rolü oynayacak olan Inova BV Şirketini Utrecht’da kurdu. Fakat burada da bir tuhaflık var. Hollanda’da kurulan şirketin adres bilgilerinde şirketle alakasız iki konut var. İlki Utrecht Adriaan Caddesinde 2 katlı ev, diğeri de 10 mil uzaklıkta bulunan Ridderhof Lane’da bir ailenin ikamet ettiği bir ev. Inova BV’nin adresleri hakkında Ekim Alptekin’e sorulan sorulara Alptekin’in verdiği cevap ise düşündürücü. Ortada bir şirkete yönelik adresler var ama o adreslerde şirket yok. CHP ABD Temsilcisi Yurter Özcan ve WINEP Türkiye Araştırma Programı kurucusu Alan Makovsky ve ondan sonra programın direktörlüğüne gelen Soner Cagaptay ile ilişkiler geliştirdi. O dönem WINEP uzmanlarından Gazetesi Aslı Aydıntaşbaş ile tanıştı. Aslında süreç Ekim Alptekin’in 23.3.2012 tarihinde Patronlar Dünyası isimli haber sitesinde anlattıkları gibi gelişmiyor. Ekim Alptekin, Cihan Kamer ile ortak olarak şirket kurduğunda zaten hedef alınıp ele geçirilmek istenen Eclipse şirketinin yönetim kurulunda yer alıyor. Ekim Alptekin, 2006-2009 yılları arasında yaşananları manipüle ederken Türkiye’de de önemli bir projenin adımları atılıyor. Projenin amacı Kemal Kılıçdaroğlu’nu CHP’nin başına getirmek. Bu yüzden de Kılıçdaroğlu’nun parlatılma süreci başlıyor. Kılıçdaroğlu’nu parlatma operasyonunun medya ayağında, geçtiğimiz günlerde firari suç örgütü lideri Sedat Peker’e anlattıkları için teşekkür eden ve 90’lı yıllarda mafya ile mücadele ederken Peker hakkında 1 tane haber yapmayan Uğur Dündar var. Dönemin CHP Grup Başkan vekili Kılıçdaroğlu, yine dönemin AK Parti Genel Başkan yardımcıları Şaban Dişli ve Dengir Mir Mehmet Fırat ile yine dönemin Ankara B.B. Başkanı Melih Gökçek’i düelloya davet ediyor, moderatürlüğü de Uğur Dündar yapıyordu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun yayınladığı belgeler doğrultusunda görevinden istifa edenlerden ilki dönemin AK Parti Genel Başkan yardımcılarından Şaban Dişli oldu. Kılıçdaroğlu’nun dile getirdiği iddia ise ‘İş takibi için alınan 1 Milyon Dolarlık’ rüşvet olmuştu. Şaban Dişli, 8 Ağustos 2008’de mahkeme tarafından aklanmıştı. 11 Ağustos 2008’de Kemal Kılıçdaroğlu elinde belgeyle çıktı ve Şaban Dişli’nin iş takibi için ‘1 Milyon Dolar’ rüşvet karşılığında Akademi Ofset A.Ş ile anlaşma yaptığını iddia etti. İddialara konu olan belge 31 Ağustos 2006 tarihliydi. Belgenin altında Akademi Ofset A.Ş. adına Mehmet Karasu ile Şaban Dişli’nin imzası vardı. Şimdi burada virgül koyarak bu iki ismin twit zincirimin konusu olan Kamil Ekim Alptekin ile ilişkisine bakalım. Belgenin altında imzası olan isimlerden dönemin AK Parti Genel Başkan yardımcısı olan Şaban Dişli, 7 Ağustos 2007’de Aslı Aydıntaşbaş ile evlenen Ekim Alptekin’in 2 nikah şahidinden birisiydi. Belgede imzası olan 2. isim Mehmet Karasu ise Ekim Alptekin’in çalışanıydı. Mehmet Karasu, Kamil Ekim Alptekin’in ortakları arasında yer alan EA İnşaatın Kartal Kule ve Beykonak Evlerinin proje danışmanıydı. Bununla birlikte Mehmet Karasu’nun bir diğer adresiyse SİMTEL Uluslararası Pazarlama Anonim Şirketiydi. Çok kısa bir şekilde ARTI 1 TV’nin kuruluşundan kapanışına bir özet geçeyim ki ilişki ağı daha iyi kavransın. Uğur Dündar, Tuncay Mollaveisoğlu, Banu Güven gibi isimler, bir şeyler yapalım, sesimizi duyuralım diyerek bir TV kanalı kurma kararı alıyorlar. İmece usulü boyayı yapan oluyor, cihaz getiren oluyor, ekip kuruluyor, stüdyo oluşturuluyor ve ARTI 1 TV 23 Nisan 2013’te yani gezi olaylarının başlamasından yaklaşık 1 ay önce test yayınları yapmaya başlıyor. ARTI 1 TV, Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanı yapılması sürecinde basın ayağında pr çalışmalarını yapan Uğur Dündar tarafından test yayınına başlıyor başlamasına ama masraflar arttıkça işin içinden çıkılamıyor. Bir finansör arayışı başlıyor. Bu finansör arayışında dönemin CHP Genel Başkan yardımcısı Erdoğan Toprak’ın kapısı çalınıyor. Toprak, finansörlük konusuna hem sıcak bakıyor hem de kanalı kendisi almak istiyor fakat siyasetçi olduğu için bu teklif uygun görülmüyor. Bunun üzerine Erdoğan Toprak, gerekli olan finansmanı sağlayacağı yönünde teminat vererek çalışmalara başlıyor. Kılıçdaroğlu liderliğinde dönemin CHP İstanbul ilçe belediye başkanlarıyla bir araya gelinerek toplantılar yapılıyor. Yapılan tüm bu görüşme trafiğinin ardından Erdoğan Toprak’ın talimatıyla dönemin CHP MYK Üyesi Burhan Şenatalar görevlendiriliyor. Toprak tarafından görevlendirilen Şenatalar da finans konusunda Altan Ertürk’ü görevlendiriyor. Altan Ertürk’ün görevlendirilmesiyle birlikte ARTI 1 TV 29 Nisan 2013’te düzenli yayına, Gezi Olaylarının başlamasından 14 gün önce de TÜRKSAT 3A ve D-Smart Platformunda yayına başlıyor. Erdoğan Toprak’ın talimatıyla ARTI 1 TV’nin finansörlüğüne başlayan Altan Ertürk’ü önceki twitlerinde Ekim Alptekin, Mehmet Karasu, Davut Dişli ilişkisini yazmıştım. Bu ilişki ağını aklınızdan çıkarmadan okumaya devam edin. Çünkü birazdan daha da derinleşeceğiz. Altan Ertürk, Uğur Dündar, Haluk Şahin ve Tuncay Mollaveisoğlu birlikte bir yemek yiyor. Ertürk sözler veriyor, “Ben Kamil Ekim Alptekin’in patronuyum” diyor. Gezi olaylarında yapılan yayınlar vs derken kanalda ilk ayrılık gerçekleşiyor. Gezi olaylarının sona ermesinden yaklaşık 15 gün sonra kanaldan ilk olarak Tuncay Mollaveisoğlu ayrıldı. Mollaveisoğlu’nun ayrılmasıyla birlikte önce Uğur Dündar ardından da Banu Güven, Ece Temelkuran, Gökmen Ulu, Özlem Gürses gibi isimler ayrıldı. ARTI 1 TV’de yaşanan bu istifanın ardından Erdoğan Toprak ve Altan Ertürk kanalın başına Can Dündar’ı getirmeyi kararlaştırıyorlar. Can Dündar ile Akmerkez’de gerçekleştirdikleri görüşmenin akabinde Can Dündar kanalın başına geçmeyi kabul ediyor. Uğur Dündar sonrası Can Dündar'da kanaldan ayrılıyor Gezi Olayları sürecini Uğur Dündar ile tamamlayan kanal 17-25 Aralık ve MİT Tırları sürecini de firari Can Dündar ile tamamlıyor. Operasyonel görevini başarıyla yapan Can Dündar ve ekibi de 3 Mart 2014’te Altan Ertürk’e teşekkür ederek kanaldan istifa ediyor. ARTI 1 TV’nin finans arayışında çaldığı kapı ve Kamil Ekim Alptekin’in ortakları Altan Ertürk ile Mustafa Karasu’yu görevlendiren kimdi? Dönemin CHP Genel Başkan yardımcısı Erdoğan Toprak. Peki Erdoğan Toprak kimin damadı? Engin Güner!!! Peki Engin Güner kim? Avukat Ece Toprak Güner’in babası ve uzun bir dönem FOX TV’nin hissedarı. Kiminle birlikte hissedar? News Corporation’ın sahibi, Yahudi Sermayesinin en önemli isimlerinden birisi olan Rupert Keith Murdoch. Diğer isimler gibi Murdoch isminide hafızanızda tutun, yeniden döneceğiz. CHP’li Erdoğan Toprak’ın eşi, Murdoch’ın ortağı Engin Güner’in kızı Ece Toprak Güner, Kamil Ekim Alptekin ile birlikte nerede karşımıza çıkıyor? European Council on Foreign Relations da. ABD Derin Devleti Neoconların Avrupa Ayağı olan ECFR’de kimler yok ki? George Soros, Ahmet Davutoğlu, Hanzade Doğan Boyner, Kemal Derviş ve tabiki Kamil Ekim Alptekin ile Erdoğan Toprak’ın eşi Ece Güner Toprak. Kamil Ekim Alptekin ile Ece Güner Toprak ECFR’de mesai arkadaşı. Fakat daha önemli ve daha derin bir ilişki var. O da FOX TV’de Engin Güner ile hissedar olan Murdoch ilişkisi. Alptekin ile Murdoch ilişkisinde köprü vazifesi gören isim ise Bijan R. Kian. İlişki ağının kök saldığı kuruluş ise kurucuları arasında Kamil Ekim Alptekin’in ortağı olan ve FBI Muhbiri RIza Sarraf ile Kamil Ekim Alptekin’i tanıştıran hatta FETÖ lideri Gülen’in kaçırılması komplosunda birlikte yargılandığı Bijan Kian yer aldığı Nowruz Komisyonu.

2 yıl önce

Peker'in bağlantılarını deşifre etmişti! Gazeteci Emre Erciş'e yönelik silahlı saldırıya AK Parti'den tepki

Alınan bilgiye göre, Erciş'e, Silivrikapı'daki evinin yakınında kendisine yaklaşan motosikletteki kişi ya da kişilerce silahla ateş açıldı. Açılan ateş sonucu bacağından yaralanan Erciş, olay yerindeki ilk müdahalesinin ardından Samatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Olay yerinde inceleme yapan polisin, şüpheli veya şüphelilerin yakalanması için başlattığı çalışma sürüyor. Ameliyata alınacak Emre Erciş'in arkadaşı Akif Şükür, hastanede bekleyen basın mensuplarına yaptığı açıklamada, saldırının, Erciş'in 9 yaşındaki kızını annesinin yanına bırakmaya giderken yaşandığını söyledi. Şükür, "Sanırım birisi arkadan motorla yaklaşmış, arkadan mermiyi silahın ağzına verme sesini duymuş. Erciş geri döndüğünde önce sol ayağına ateş edilmiş, sonra sağ ayağına ateş edilmiş. Sol ayağındaki sıyırıp çıkmış, bir yaralanması yok. Sağ bacak diz kapağı altından kaval kemiğinde kırık var. İçeride mermi yok. Doktorlar gerekli hazırlığı yaptı, ameliyata alınacak. Büyük bir şeyi yok, hayati tehlikesi bulunmuyor." bilgisini verdi. Erciş avukatı: Hukuki sürecin takipçisi olacağız Sosyal medyadan yaptığı açıklamada gazeteci Emre Erciş'in avukatı Harun Akdere, "Müvekkil Emre Erciş ile yaptığım görüşmede ikametine yakın bölgede silahlı saldırıya uğradığı, kendisinin iki kez bacak bölgesine ateş edildiği; ayaklarından yaralandığı ve genel sağlık durumunun iyi olduğun öğrenmiş bulunmaktayım. Hukuki sürecin takipçisi olacağız." dedi. Peker'in bağlantılarını deşifre etti Erciş'in saldırıya uğramadan önce organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in bağlantılarını deşifre eden paylaşımlarda bulunduğu öğrenildi. Erciş'e yönelik saldırıya tepki Saldırıyı gerçekleştirenlerin en kısa zamanda yakalanarak yargı önünde bu caniliğin hesabını vereceklerine inandığını belirten AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, "Bir babanın kızının yanında saldırıya uğraması caniliktir. Silahlı saldırıya uğrayan gazeteci Emre Erçiş'e acil şifalar diliyorum. Geçmiş olsun" dedi. Erciş'e geçmiş olsun dileğinde bulunan İBB AK Parti Grup Başkanvekili Tevfik Göksu, "Gazeteci Emre Erciş kardeşimize yapılan alçak saldırıyı lanetliyor, kendisine rabbimden acil şifalar diliyorum" dedi.

2 yıl önce

Gazeteci Emre Erciş'e silahlı saldırıda bulunan 2 kişi tutuklandı

Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 12 Ağustos'ta Erciş'in, Fatih'teki evinin önünde motosikletli iki kişinin silahlı saldırısıyla bacağından yaralanmasına ilişkin çalışma başlattı. Uzun süreli güvenlik kamerası ve KGYS görüntülerini inceleyen ekipler, motosikletle olay yerinden kaçan 2 şüphelinin, Okmeydanı'nda lüks bir araca bindiğini tespit etti. Polis ekipleri, 14 Ağustos'ta Avcılar ve Eyüp'te düzenlediği eş zamanlı operasyonda şüpheliler E.K. ve B.P.'yi gözaltına aldı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 2 zanlı, adliyeye sevk edildi. Savcılık sorgularının ardından tutuklanmaları talebiyle hakimliğe çıkarılan 2 zanlı, nöbetçi hakimliğin kararıyla tutuklandı. Öte yandan saldırıyla ilgili aranan üçüncü şüpheli B.Y.'nin yakalanması için ise çalışmaların sürdüğü öğrenildi.

2 yıl önce

The Economist dergisi: "Erdoğan, Türkiye'nin insansız hava araçlarını askeri bir devrimin habercisi olarak görüyor"

Londra merkezli The Economist dergisi, Türkiye'nin savunma gücüne ilişkin bir yazı yayımladı. Yazıda şu ifadelere yer verildi: "Askeri devrimin habercisi" "Erdoğan, Türkiye'nin insansız hava araçlarını askeri bir devrimin habercisi olarak görüyor. Türkiye'nin bağımlı yabancı tedarikçilerini ortadan kaldırmak ve ülkeyi büyük bir silah ihracatçısı haline getirmek istiyor. Önümüzdeki yıl Türkiye, kendi donanmasının kullandığı bir modelden Ukrayna'ya iki korvet teslim etmeyi planlıyor." "Savunma sanayisinde rekor" "Yerli savunma sanayinin geliştirilmesi Erdoğan'ın yönetiminde aşırı hızlandı. Ciro 2002'de 1 milyar dolardan 2020'de 11 milyar dolara yükseldi. Bir zamanlar ihtiyaçların %70'i için yabancı tedarikçilere güveniliyordu. Bu oran şimdi %30'a düştü. Geçen yıl Türk silah ve havacılık ihracatları yeni bir rekor olan 3,2 milyar dolara ulaşıldı. Erdoğan tek başına gitmeye kararlı görünüyor. Geçen yıl, “Ülkemizi dışa bağımlılıktan tamamen kurtarana kadar devam edeceğiz” dedi." "Türkiye kendi savunma araçlarını inşa etmeyi planlıyor" "Türkiye'nin emelleri insansız hava araçlarının çok ötesine geçiyor. Ülke, ilk hafif uçak gemisi olan 25.000 ton TCG Anadolu'yu bu yıl içinde piyasaya sürmeyi planlıyor. Türkiye'nin ilk yerli muharebe tankı olan Altay'ın teslimatlarının 2023'te başlaması planlanıyor. Türkiye ayrıca kendi denizaltılarını, insansız taarruz helikopterlerini ve savaş uçaklarını da inşa etmeyi planlıyor."

3 ay önce

Gazeteci Emre Erciş’ten Halk TV’ye 'uyuşturucu' göndermesi: “Etik 'Habercilik' yapıyorsunuz ya (!)”

Halk TV’nin İçişleri eski Bakanı Süleyman Soylu ile bağlantısı olmayan ve uyuşturucudan tutuklanan Yeşilay Kilis Şubesi eski Başkanı Ahmet Zorlu’nun fotoğrafını üzerinden algı operasyona kalkışması tepkilere neden olmuştu.

2 ay önce

Emre Erciş’ten İsmail Er’e: "İsmail bey neden manipülasyon yapıyorsunuz?”

https://twitter.com/genelgundem/status/1750822820722921708?s=46&t=kgYu0XH04hCo9hDKdwyLsQ Erciş, İsmail Er’e "İsmail bey neden manipülasyon yapıyorsunuz?” diye seslenerek X hesabından detayları paylaştı: "İsmail bey neden manipülasyon yapıyorsunuz? Bahsettiğiniz dönemin Sarıyer İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amiri Serhan Mustafa Korkmaz, bu yüzden değil V.I.P Dolandırcılık Çetesi lideri Eren Şar ile olan örgüt ilişkisi ve örgüt üyesi olduğu iddiasıyla yargılandı. Kaldı ki; 18 Mart 2021 tarihinden 2 gün önce Eren Şar ile alem yapmak için 2 kadını Maslak 1453 B1 Blok 242 numaralı daire getirdikleri, 17 Mart 2021 tarihinde gece saat 03.13'te Serhan Mustafa Korkmaz'ın Maslak 1453 B1 Blok'tan ayrılması vb bir çok delil mevcutken neden Serhan Mustafa Korkmaz'ı aklamaya çalışır tarzda sanki bu olay yüzünden başına bir yığın iş açılmış gibi algı oluşturuyorsunuz? Yine senin bahsettiğin 18 Mart 2021 tarihinden 1 gün sonra senin aklamaya çalıştığın Serhan Mustafa Korkmaz bak ne yapmış!!! VIP Çetesine teknik ve fiziki takip yapıldığının bilgisini aldıktan sonra üyesi olduğu çetenin lideri Eren Şar'ın Maslak 1453 B1 Blok'taki dairesine gelerek, emniyet ve istihbaratın mahkeme kararıyla yapmış olduğu fiziki takip cihazlarını tespit edip bunları ortadan kaldırmış. Seni kim yönlendiriyor ve kullanıyorsa bence dikkat et, çünkü seni birilerini aklama aracı ve Süleyman Soylu'ya itibar suikastı yapman için yönlendiriyor. Bu dosya hakkında varsa merak ettiklerin fiziki takipten tut tapelere kadar detaylı anlatırım, sende yazdığın şeyin içeriğine vakıf olarak haber yapmış olursun..." https://x.com/e_ercis/status/1751187676370239519?s=46&t=kgYu0XH04hCo9hDKdwyLsQ Sana nasıl içeriği hakkında bilgin olmadığı halde manipülatif haber yaptığını belgeleriyle ispat edersem, takipçilerinden ve yanılttığın haber sitelerinden özür dileyecek misin? Bırak şimdi belden aşağı vurmayı. Özür dileyeceksen hemen başlayalım? @ismailari_ https://x.com/e_ercis/status/1751194238346310015?s=46&t=kgYu0XH04hCo9hDKdwyLsQ Sana Gazetecilik dersi 1 @ismailari_ Aklamaya çalıştığın şahıs hakkında 6 Ocak 2021'de soruşturma başladı. İhbar olarak verilen ses kayıtları ve telefon görüşmeleri üzerinden örgütün şeması çizildi. Senin aklamaya çalıştığın ve Soylu'ya algı operasyonu için kullandığın S.M.K yani Serhan Mustafa Korkmaz, bu şemada 'Örgüt Üyesi' olarak yerini aldı. Biliyorum yanılttığın insanlardan özür dilemeyeceksin ama gazetecilik nasıl yapılır dersi olarak umarım öğretici olur... Neyse sen şimdi ilk olarak aklamaya çalıştığın Serhan Mustafa Korkmaz hakkında 18.3.2021'den önce soruşturma başladığını öğrenmiş oldun. İşlerim bitsin performansına göre gazetecilik 2 dersini vereceği." https://x.com/e_ercis/status/1751198656735113449?s=46&t=kgYu0XH04hCo9hDKdwyLsQ