20 Nisan Cumartesi 2024
2 yıl önce

Fransa’da kadınların yüzde 81’i tacize uğruyor! Çareyi KADES benzeri bir uygulamada buldular…

Fransa İçişleri Bakanlığı’nın ülke genelinde başlatacağı yeni önlem kapsamında akıllı telefon uygulaması Umay ve perakende zinciri Monoprix ile iş birliği yapıldı. Adımı ‘devrim’ olarak nitelendiren Vatandaşlık İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Marlene Schiappa, “Fransa’nın neresinde olursa olsun her kadının güvenli bir yere sığınabilmesini istiyoruz.” dedi. KADES’İN BENZERİ UYGULAMAYA ALINDI Yeni plan kapsamında kadınlar, taciz durumunda Umay uygulamasında bulunan uyarı düğmesi sayesinde bölgedeki güvenli noktalara ulaşabilecek. Tüm polis karakolları ve jandarma ekiplerinin yanı sıra Monoprix ve Monop mağazaları haritada güvenli yerler olarak listelenecek. Polis teşkilatı ve diğer kurumlar, uygulama aracılığıyla sokaktaki kadınları daha etkili bir şekilde korumaya yardımcı olmak için devreye girebilecek. İçişleri Bakanlığı, mağazalarından birine sığınan ve sokakta tacize uğrayan herhangi bir mağdura gerektiği gibi uygun şekilde yardım etmesi için Monoprix grubuyla iş birliği içinde olacak. KADINLARIN %81’İ TACİZE UĞRUYOR Ipsos anketine göre, Fransa’daki kadınların yüzde 81’i kamusal alanda cinsel taciz mağduru olduğunu söylüyor. Monoprix Grubu Başkanı Jean Paul Mochet, diğer özel işletmeleri bu girişime katılmaya çağırdı. Uygulamayla ilgili şubelerine gerekli araçları sunacaklarını belirten Mochet, 250 şehirde güvenli sokaklar projesinde İçişleri Bakanlığı ve Umay ile çalışmaktan gurur duyduklarını kaydetti. TACİZİN CEZASI 90 EURO Dönemin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Bakanı Marlene Schiappa tarafından hazırlanan ve 2018 Mayıs ayında kabul edilen yasada sokak tacizlerine minimum 90 Euro para cezası veriliyor. Mağdur 15 yaşından küçükse bu rakam 1.500 Euro’ya kadar çıkabiliyor. Bu yasanın yürürlüğe girmesinden bu yana yaklaşık 3 bin 500 kişiye para cezası kesildi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron geçen ay, sokakta cinsel taciz için para cezasının 300 Euro’ya çıkarılmasını görmek istediğini söylemişti.

2 yıl önce

New York Times: Müslümanlar Fransa'yı sessizce terk ediyor

Amerikan NYT gazetesinde "Müslümanların Fransa'yı sessizce terk edişi" başlığıyla yayımlanan özel haberde, ülkede yaklaşan cumhurbaşkanı seçimi kampanyalarında ağırlıklı olarak göç tartışmaları ele alınırken Fransa'yı terk eden Müslümanların sayısının gün geçtikçe arttığı, bunun derin bir krize işaret ettiği vurgulandı. Haberde, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un en yakın 3 rakibinin seçim kampanyalarında daha çok "göç karşıtlığını" vurguladığına ancak Fransa'nın son yıllarda birçok Avrupa ülkesinden daha az göç aldığına dikkat çekildi. Fransa'nın dinamizm ve fırsat arayışında olan son derece kalifiye profesyonelleri kaybettiği belirtilen haberde, araştırmacılara göre bunlar arasında ayrımcılığı sebep olarak gösteren çok sayıda Müslüman Fransız'ın da bulunduğunun altı çizilerek, "Bu kişiler güvenliklerini, ait olmama duygusunu sürekli sorguluyor ve kendilerine yönelik önyargı engelinin varlığı nedeniyle ülkeyi terk etmek zorunda hissediyor." ifadelerine yer verildi. Haberde, ülkedeki siyasetçilerin ve basının bu gidişi görmezden geldiği vurgulanarak bu durumun, Fransa'nın azınlıklarının en kalifiye mensuplarına bile sosyal basamak atlatmakta ve entegre örnekleri olarak sunmaktaki başarısızlığını gösterdiği belirtildi. Fransa'dan ayrılmış 900 Müslüman'la anket yapan, Lille Üniversitesinden Profesör Olivier Esteves'in "Bu kişiler Kanada, İngiltere gibi ülkelerin ekonomilerine katkı sağlayacak, Fransa kendi ayağına sıkıyor." değerlendirmesine yer verilen haberde, ülke nüfusunun yüzde 10'unu oluşturan Müslümanların, merkez sağın adayı Valerie Pecresse tarafından "Fransa olmayan bölgeler" gibi ifadeler aracılığıyla suç ve diğer sosyal sorunlarla ilişkilendirildiğine işaret edildi. 2015 SALDIRILARININ ARDINDAN AYRILDILAR Haberde, ABD'nin Philadelphia eyaletinde yaşayan Fransız vatandaşı Sabri Louatah'ın, Fransa'da 2015 yılında düzenlenen ve 130 kişinin öldüğü terör saldırıları sonrası bir gün sokakta üzerine tükürülmesi ve "pis Arap" olarak çağrılmasının ardından ülkeyi terk ettiğine dikkat çekildi. Louatah'ın "Ayrılmamın nedeni 2015 saldırılarıydı. ABD'nin doğu kıyısında büyük demokrat bir şehirde yaşıyorsan Paris'ten daha sakin bir hayatın var. Orada (Fransa) kaynayan bir kazandasın." ifadelerinin yer aldığı haberde, seçimleri dışardan izleyen Louatah gibi, Fransız Müslümanların seçimlerin gidişatı nedeniyle korkuya kapıldıkları vurgulandı. Haberde, Paris'in banliyölerinde, göçmen bir anne babanın çocuğu olarak dünya gelen ve büyüyen Amar Mekrous'un da 2015 saldırıları sonrası eşi ve 3 çocuğuyla İngiltere'nin Leicester kentine taşındığı örneği paylaşıldı. Mekrous'un yanı sıra Brexit'ten önce İngiltere'ye gelen Müslüman Fransızlar arasında genç ailelerin ve Fransa'da başörtüsü sorunu nedeniyle iş bulamayan bekar annelerin çoğunlukta olduğu tespitinin aktarıldığı haberde, Fransa, Belçika ve Hollanda'dan üniversiteler ile Fransa Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezinden araştırmacıların yürüttüğü çalışmalara da değinildi. Bu araştırmaların ülkeyi terk eden genç Müslüman Fransızların çoğunun "oyunu kurallarına göre oynadıkları, kendilerine söylenen her şeyi yaptıkları halde temenni ettikleri hayata ulaşamadıkları", bu nedenle hayal kırıklığına uğradıklarına vurgu yapıldı. Haberde, Avrupa hukuku ve proje yönetimi alanında öğrenim görmesine rağmen Fransa'da iş bulamayan 31 yaşındaki Myriam Grubo'nun örneği paylaşılarak, önce Dünya Sağlık Örgütü bünyesinde Cenevre'de ardından Senegal'de Pasteur Enstitüsünde çalıştıktan sonra ülkesine dönen genç kadının yeniden yurt dışında iş aradığı bilgisi paylaşıldı. MÜSLÜMAN ESKİ BAKAN DA FRANSA'YI TERK ETTİ Eski Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy döneminde İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı olan Senegal asıllı Müslüman Rama Yade'nin de 2017'de cumhurbaşkanı aday kampanyasının başarısız olmasının ardından ülkeden ayrıldığına dikkat çekilen haberde, 45 yaşındaki Yade'nin partisi merkez sağ Cumhuriyetçileri de "Fransız kimliğinin hayali bir versiyonunu dışındaki her şeye düşmanca" tavır aldığı için terk ettiğinin altı çizildi. Öte yandan haberde, Fransa'da İnsan Hakları Ulusal Danışma Konseyine yapılan şikayetlere göre, 2020'de Müslüman karşıtı eylemlerin bir önceki yıla göre yüzde 52 arttığı bilgisi de yer aldı. Ülkede, 2017'de yapılan bir kamu araştırması Arap ya da siyahi Fransız erkeklerin polisler tarafından 20 kat daha fazla kimlik sorgusuna maruz kaldığını, Kasım 2021'de yayımlanan bir hükümet raporu da "Arap" adı taşıyan adayların iş mülakatlarına çağrılma ihtimalinin yüzde 31 daha düşük olduğunu ortaya koydu.

2 yıl önce

Fransa'da Cumhuriyetçi kanadın adayı Valerie Pecresse skandal sözlerle başörtüsünü hedef aldı

Fransa'da sağcı Cumhurbaşkanı adayı Valerie Pecresse başörtüsünün dini bir emir değil "kadın itaatinin" simgesi olduğunu savundu, "Başörtüsü benim için diğer elbiseler gibi bir elbise değildir. O dini bir emir değildir. O kadının itaatinin bir simgesidir" dedi. TRT Haber'in haberine göre, Seçim mitinginde haşemayla havuza girilmesine kesinlikle karşı çıktığını vurgulayan Pecresse, başörtüsünün de dini bir emir olmadığını savundu. Başörtüsünün kadın itaatinin sembolü olduğunu öne süren cumhurbaşkanı adayı, "Benim başkanlığımda hiçbir kadın itaat etmeyecek. Ben özgürlüğe inanıyorum' dedi. MÜSLÜMANLARIN DERNEKLERİ, 'RADİKAL İSLAMCI HAREKET' KABUL EDİLİYOR Fransa'daki Müslüman dernekler de 'radikal İslamcı hareket' olarak isimlendirilip kapatılmaya devam ediliyor. Kapatılan derneklerin tüm varlıklarına da Fransız hükümeti tarafından el koyuluyor. İslam düşmanı Valeri Pecresse, seçimi kazanması halinde bu kararların daha sert bir biçimde devam edeceğini vurguladı.

2 yıl önce

Fransa'da valiliğin cami kapatma kararını mahkeme iptal etti

El Faruk Camii'nin derneği Pessac Müslümanlar Birliğinin avukatı Sefen Guez, Bordeaux İdari Mahkemesinin Gironde Valiliğinin 14 Mart'ta aldığı camiyi 6 aylığına kapatma karanını iptal ettiğini söyledi. Mahkemenin bu kararının son yıllarda camilerin "haksız" şekilde kapatılmasına karşı bir adım olduğunu ifade eden Guez, mahkemenin caminin kapatılması kararına karşı yoğun şekilde seferber olmasını dikkate aldığı değerlendirmesinde bulundu. Guez, Müslümanların ramazan ayı öncesinde camide bir araya gelebileceğini vurguladı. 6 aylığına kapatma kararı alınmıştı Gironde Valiliği, 14 Mart'ta Pessac'daki El Faruk Camisi'nin, "radikal İslam'ı" savunduğu ve "selefi" ideolojisini yaydığı gerekçesiyle 6 aylığına kapatma kararı almıştı. Camide, Fransız yasalarına uyulmaması çağrısı yapıldığı, terör saldırılarının meşrulaştırıldığı, şehadetin teşvik edildiği vaazların verildiği ve İsrail'e karşı nefret içeren mesajların da paylaşıldığı iddia edilmişti. Bunun üzerinde Pessac Müslümanlar Birliği, avukatı aracılığıyla camiyi kapatma karara ilişkin Bordeaux İdari Mahkemesine itirazda bulunmuştu. Fransa yönetimi, Ağustos 2021'de kabul ettiği "ayrılıkçılıkla mücadele" yasasıyla Müslümanların hayatına müdahale ettiği ve onları ötekileştirdiği gerekçesiyle insan hakları savunucuları ve sivil toplum kuruluşlarınca eleştiriliyor. Ülkede 2 Mart'ta yayımlanan bir raporda, Şubat 2018'den Ocak 2022'ye kadar 25 bine yakın cami, okul, dernek ve iş yerinin kontrol edildiği, aynı dönemde 20'den fazlası cami olmak üzere bu kuruluşların 718'inin kapatıldığı belirtilmişti.

2 yıl önce

Fransa'nın 'karikatür' çelişkisi: İslam'ı hedef alınca 'özgürlük' kendileri hedef alınınca 'kabul edilemez' oldu

Ukrayna'yı işgal saldırılarını sürdüren Rusya'nın Fransa Büyükelçiliği, kendilerine yaptırım uygulayan Avrupa ülkelerini hedef alan karikatürleri sosyal medya hesabından paylaştı. Gelişme üzerine, Rusya'nın Paris büyükelçisi, Dışişleri Bakanlığına çağrıldı. Konuya ilişkin yapılan açıklamada, "karikatürlerin kabul edilemez olduğu" vurgulandı. AKILLARA MACRON'UN AÇIKLAMASI GELDİ: KARİKATÜRLER ÖZGÜRLÜKTÜR Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 2020 yılının sonlarında, Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo'nun Hazreti Muhammed'e yönelik hakaret içerikli karikatürlere ilişkin açıklamalarda bulunmuş ve "Fransa'da her şeyin karikatürü yapılır" demişti. Macron, İslam'ı hedef alan karikatürler sonrası yaptığı açıklamada, "Karikatürlerden vazgeçmeyeceğiz, karikatürler özgürlüktür" ifadelerini kullanmıştı.

2 yıl önce

Fransa Dışişleri Bakanı: Mariupol yeni Halep'tir

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Katar’ın başkentinde düzenlenen Doha Forumu’nda ABD basınına verdiği demeçte, Rusya-Ukrayna savaşına dair açıklamalarda bulundu. Le Drian, Rus ordusunun Ukrayna’nın Mariupol kentini kuşatmasına değinerek, Mariupol'a yardım etmek için hiçbir şey yapılmazsa bu konuda “kolektif suçluluk” olacağını belirtti. Le Drian, "Mariupol yeni Halep'tir" ifadelerini kullanarak, "İşgalci bir güç var ve kendi amaçlarına ulaşmak için Mariupol'de nüfusu rehin alıyor. Bu gerçekten kabul edilemez" dedi. Fransız Bakan,"Ukrayna krizinin ötesinde, Avrupa'da istikrar ve güvenlik parametrelerinin sorgulandığı bir kritik eşikte olduğumuzu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Fransa seçimlerinde Macron ve Le Pen ikinci tura kaldı

Fransa'da cumhurbaşkanı seçiminin ilk turu gerçekleşti. 48,7 milyon seçmenin olduğu Fransa'da ilk turda, 12 aday yarıştı. Seçim ikinci tura kaldı İkinci tur, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve aşırı sağcı Marine Le Pen arasında 24 Nisan'da yapılacak. Oyların yüzde 28,5'ini Macron, yüzde 24,20'sini Le Pen aldı. Sandık çıkış anketlerine göre, oyların yüzde 28,5'ini mevcut Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron alırken, oyların yüzde 24,20'sini alan aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisinin (RN) lideri Marine Le Pen aldı.

2 yıl önce

Fransa’da ayçiçek yağı sıkıntısı baş gösterdi

Ukrayna ve Rusya arasındaki savaş sebebiyle ayçiçek yağı krizi patlak vermişti. Fransa'da bu krizden nasibini aldı. Ülkedeki birçok zincir markette ayçiçek yağı reyonları boş kalırken, bazı marketlerde ayçiçek yağı alımına sınırlama getirildi. "Bazı yemeklik yağ markaları stokta kalmadı" Bir market boş ayçiçek yağı reyonuna astığı yazılarda, "Mevcut şartlar nedeniyle bazı ürünlerde tedarik sorunları yaşıyoruz. Bu nedenle, bazı yemeklik yağ markaları stokta kalmamıştır" ve "Yağ alımı müşteri başına maksimum 3 ürün" ifadelerini kullanarak müşterilerine açıklama yaptı. "Hane başına 3 şişe ile sınırlamaya karar verdik" Bir diğer zincir marketi ise yağ alımını aile başına 3 şişeyle sınırlandırdı. Yapılan açıklamada "Küresel kıtlık nedeniyle, yağ şişesi sayısını hane başına 3 şişe ile sınırlamaya karar verdik" ifadeleri kullanıldı. Fiyatlar iki katına çıktı Ayçiçek yağının fiyatında görülen artışın restoranları ve hazır gıda sektörünü de zor duruma sokacağı bekleniyor. Fransız cipsleri üreten So Chips'in kurucu ortağı Julie Gérard, "Savaştan önce, Ocak 2022'de bin litre ayçiçek yağını bin 800 euro’ya satın alıyorduk. Bugün fiyat 3 bin 600 euro'ya yükseldi" dedi. "Üreticiler ayçiçek yağı tedariki sıkıntısı yaşamaya çok yakın" İHA'nın haberine göre, bazı üreticiler ise fiyatları artırmaktan kaçınmak için ayçiçek yağını kolza tohumu, hindistancevizi yağı gibi diğer bitkisel yağlarla değiştirdiği bildirildi. İşlenmiş Gıda Ürünleri Şirketleri Derneği (ADEPALE) Başkanı Jérôme Foucault, "Bazı üreticiler ayçiçek yağı tedarikinde kesinti yaşamaya çok yakın. Önümüzdeki haftadan itibaren bazıları ayçiçek yağı yerine kolza yağı, soya fasulyesi yağı ve hatta palmiye yağı kullanmaya zorlanacak” dedi. Fransa tüm ayçiçek yağı ithalatını Ukrayna'dan yapıyor Fransa'da üretilen ayçiçek yağı ulusal ihtiyaçları karşılamaya yetmiyor. Yılda 500 bin ton ayçiçek yağı üretilen ülkede 800 bin ton bitkisel yağ tüketiliyor. Gıda şirketi Avril’e göre Fransa tüm ayçiçek yağı ithalatını Ukrayna'dan yapıyor.

1 2 ... 6 7 8 9 10 11 12 ... 16 17