24 Nisan Çarşamba 2024
2 yıl önce

Furkan Vakfı Başkanı Alparslan Kuytul’dan Gaziantep’te tehlikeli provakasyon!

Alparslan Kuytul’un yönettiği Furkancıların provokasyon denemeleri devam ediyor. Furkan Vakfı kurucusu Alparslan Kuytul’un “İtikafı yapacağız, buyursunlar engel olsunlar” açıklamasının ardından Furkan Vakfı üyeleri tam kapanma kurallarına meydan okuyarak camilerde toplu ibadete kalkıştı. Furkan Vakfı başkanı Alparslan Kuytul, Ramazan’da ‘kendini ibadet etmeye adama ve dünya işlerinden uzak durma’ anlamına gelen ‘itikaf’ı yapacaklarını dile getirdi. Kuytul’un “İtikafı yapacağız, buyursunlar engel olsunlar” açıklamasının ardından, Gaziantep’te bir camide toplanan Furkan Vakfı üyelerine güvenlik güçleri müdahale etti. Gaziantep’teki müdahalenin ardından Furkan Vakfı’ndan 8 kişinin gözaltına alındığı bildirildi. 15 Temmuz’da ne demişti? Furkan Vakfı Başkanı Alparslan Kuytul, 15 Temmuz darbe girişimini canlı yayında öğrenmiş ardından “Darbenin Müslümanlara hayırlı olması” temennisinde bulunmuştu. Kuytul, darbe girişiminden bir gün önce, yani 14 Temmuz’da paylaşılan konuşmasında “Erdoğan’ın kalemi kırılmıştır, yakında işi bitirilecektir” ifadelerini kullanmıştı. Diyanet İşleri Başkanı ve AK Parti hükümetini hedef aldı Furkan Vakfı kurucusu Alparslan Kuytul, “O kadar Diyanet İşler Başkanı geldi geçti, birinin itikafa girdiğini görmedim. Eğer tarihe itikafa engel olan AKP hükümeti olarak geçmek istiyorlarsa buyursunlar itikafa engel olsunlar” sözleriyle Diyanet İşleri Başkanı ve AK Parti hükümetini hedef alan sözler söylemişti.

2 yıl önce

Gaziantep Valiliği’nden Furkan Vakfı’nın camideki provokatif eylemi hakkında açıklama

Valilikten yapılan açıklama şöyle; “Daha önce haklarında muhtelif tarihlerde terör nedeni ile soruşturma yapılan ve kendilerini “Alparslan Kuytul Gönüllüleri” olarak adlandıran kişiler, 2 Mayıs 2021 günü yatsı namazına müteakip 21.30 sularında üç tane camide 76 şahıs Ramazan ayı süresince itikafta bulunmak üzere toplanmış ve cami imamlarının tüm uyarılarına rağmen ısrarla camiyi terk etmeyeceklerini beyan etmişlerdir. Bunun üzerine Cami görevlileri tarafından emniyet güçlerinden yardım istenmiştir. Bu şahısların camiden çıkmama konusunda direnmeleri, devlete karşı sivil itaatsizlik başlattıklarını söyleyerek  devlete, diyanete ve benzeri kurumlara ağıza alınmayacak galiz küfürler etmeleri neticesinde, şahıslar kademeli güç kullanmak suretiyle gözaltına alınmış, olaya karışarak polise mukavemet gösteren kişiler hakkında tehdit, hakaret, sokağa çıkma yasağı ihlali ve sosyal mesafe kuralına riayet etmemekten adli ve idari işlem başlatılmıştır. Olay ile ilgili bir emniyet personelinin biber gazı ile müdahalede bulunduğu tespit edilmiştir. Cami içerisine emniyet personeli tarafından postal ile girildiği iddiaları gerçeği yansıtmamakta olup, müdahale cami girişinde yapılmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğünce yayımlanan genelge kapsamında “Cami cemaatinden itikafa girmek isteyenlerin talepleri, cami görevlileri tarafından müftülüklere yazılı olarak bildirilecek, müftülükler mülki amirin onayıyla itikafa girilecek camileri belirleyecek ve ilan edecektir” hükmü amir olup, 2019 yılında Gaziantep ilimizde toplam 143 cami itikafa girilebilecek mabed olarak  belirlenmiş, bunlardan 27 tanesinde 174 vatandaşımız itikafa girmiştir. 2020 yılında Pandemi nedeniyle herhangi bir talep olmamış ve camilerde itikafa girilmemiştir. Ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 30.04.2021 tarihli genelgesi kapsamında itikafa girmek isteyen vatandaşların bu ibadetlerini evlerinde yapabilecekleri tavsiye edilmiştir. Bu yıl kaymakamlıklara, Müftülüğe ya da din görevlilerine itikafa girmek ile ilgili herhangi bir başvuru yapılmamıştır. Özetle; -Bu provokasyonu yapan kişiler daha önce haklarında çeşitli defalar terör soruşturması yapılan Alparslan Kuytul yandaşlarıdır ve amaçları ibadet etmek değil, sivil itaatsizlik yapmaktır.    -Müdahale edilen camide itikafa girmek isteyen vatandaşların o mahallede ikamet etmedikleri tespit edilmiş olup, organize bir şekilde şehrin farklı bölgelerinden toplanarak olay çıkarttıkları anlaşılmıştır. -Pandemi öncesinde bahse konu üç cami, itikafa izin verilen camiler arasında iken hiç kimse tarafından itikafa girme talebinde bulunulmamıştır. -Bu camilerin fiziki imkanları göz önünde bulundurulduğunda 30 kişinin aynı anda itikafa girmesi pandemi şartları açısından da uygun değildir. -Caminin içerisine emniyet mensupları asla ayakkabı ile girmemişlerdir. -Zor kullanma şartları oluşmasına rağmen bir emniyet mensubunun cami içerisinde biber gazı kullanması herkes gibi bizleri de üzmüş olup, ilgili personel açığa alınmıştır. -Olayla ilgili adli ve idari soruşturma başlatılmıştır.

2 yıl önce

Terör örgütü PKK’nın yaktığı camilere ses çıkarmayan HDP, provokatör Furkan Vakfı’na sahip çıktı

32 CAMİDE EZANLAR SUSMUŞTU HDP, geçmiş dönemde güneydoğuda yaşanan olaylarda PKK terör örgütü tarafından yakılan ve yıkılan camiler için bu hassasiyeti göstermemişti. PKK'nın saldırıları nedeniyle Doğu'da birçok cami ve mescitte ibadet yapılamaz hale gelmişti. PKK'nın saldırılarıyla geçtiğimiz yıllarda Diyarbakır, Sur, Mardin, Nusaybin, Dargeçit ve Cizre'de 32 camide ezanlar sustu. Ne olmuştu? Gaziantep'te 3 ayrı camide toplanıp Ramazan ayı boyunca itikafta (5 vakit namaz kılınan bir yerde Allah'a yakınlık elde etme niyetiyle bir süre durulması) bulunacaklarını belirten Alparslan Kuytul’un kurucusu olduğu Furkan Vakfı gönüllüsü 76 kişi, dağılmaları konusundaki uyarıları dikkate almadı. Devlete karşı sivil itaatsizlik başlattıklarını söyleyen kişiler, polisin müdahalesiyle camilerden çıkarıldı. Gaziantep Valiliği, bu kişilerin amaçlarının provokasyon olduğuna ve polislerin camiye ayakkabıları ile girdiği iddiasının gerçeği yansıtmadığına dair açıklamada bulundu.

2 yıl önce

Cübbeli Ahmet Hoca’dan Furkan Vakfı açıklaması: “Bunlar hem FETÖ ile hem PKK ile iç içe olan ve vatanımızı bölmek için uğraşan adamlardır”

Kamuoyunda ‘Cübbeli Ahmet Hoca’ olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı’nın kurucusu Alparslan Kuytul’un çağrısı sonrası Gaziantep’te 3 ayrı camide yaşananlara dair açıklamada bulundu. Ünlü’nün sosyal medyadan yaptığı paylaşım şu şekilde oldu: “Camide provokasyon yapanlar Furkan Vakfı üyeleridir ki bunlar hem Fetö ile hem Pkk ile iç içe olan ve vatanımızı bölmek için uğraşan adamlardır. Devletimizin ve hükümetimizin camilere ve cemaatlerine verdiği önem ve değer ortada iken Furkan Vakfı mensuplarının bu provokasyonları Pkk çevrelerine ve Chp’ye can simidi olmuştur. Bu insanları Chp sözcüleri ve Pkk çevreleri destekliyorsa bunların cami cemaati olmadığını zaten anlamak lazımdır. Akıllıya bir işaret yeter, ahmak olana ise bin sarâhat yetmez.”

2 yıl önce

Alparslan Kuytul’un kurucusu olduğu Furkan Vakfı gönüllüleri bu kez de Adana’da provokasyon peşinde

Gaziantep'teki cami provokasyonundan bir gün sonra bu kez Adana'da, 3 Mayıs gecesi Alparslan Kuytul ve yanındaki kalabalık grup da sokağa çıkma kısıtlamasını ihlal edip dışarı çıkarak 22 camide toplanmaya çalıştı. Polis ekipleri Kuytul ve yanındakileri evlerine dönmesi konusunda uyardı. Ancak uyarıları dikkate almayan Kuytul ile yaklaşık 400 kişi, polis tarafından gözaltına alındı. Veryansın TV'nin haberine göre, Gaziantep’teki cami provokasyonuyla ile gündeme gelen Furkancıların bu kez hedefinde Adana var. Furkancılar, Adana’daki gözaltıların ardından sosyal medyada “AdanaEmn Müdürüİstifa” etiketiyle paylaşımlar yapıyor. Gözaltılar ve nezarethane videolarıyla propaganda yapan Furkancılar koronavirüs kısıtlamalarını da hiçe saymaya devam ediyor. Adana Emniyet Müdürlüğü önünde Alparslan Kuytul’u bekleyen kalabalık kameralara yansıdı.

2 yıl önce

Alparslan Kuytul’un kurucusu olduğu Furkan Vakfı’nın trollerinden “AdanaEmniyetinde İşkence” provokasyonu

Gaziantep’teki cami provokasyonu ile emniyet güçlerini hedef almaya başlayan Furkan Vakfı’nın bu defaki hedefi Adana Emniyeti oldu. Daha önce “Adana Emniyet Müdürü istifa” paylaşımlarıyla Twitter’da gündem oluşturan Furkan Vakfı, bu defa da “AdanaEmniyetinde İşkence” etiketiyle Twitter’da provokasyon yapıyor. HEDEFLERİ EMNİYET GÜÇLERİ FETÖ ve PKK terör örgütlerine söylem yakınlığı ile bilinen Furkan Vakfı yapılanmasının, yasadışı faaliyetlerine izin vermeyen emniyet güçlerini hedef alam girişimleri devam ediyor. Bu akşam Twitter’da “AdanaEmniyetinde İşkence” etiketini gündeme taşıyan Furkan Vakfı trollerinin provokasyon girişimleri netice bulmadı. FETÖ ve PKK yandaşları tarafından desteklenen gündem çalışmasına sosyal medya kullanıcıları tepki gösterdi. Furkan Vakfı’nın terör faaliyetlerine müsaade etmeyen Adana Emniyet Müdürlüğü ile ilgili daha önce de Twitter gündem çalışmaları olmuştu.

2 yıl önce

Alparslan Kuytul’un kurucusu olduğu Furkan Vakfı’nın trollerinden bir provokasyon daha: "Emniyetİşkence YeriMi"

HEDEFLERİ PROVOKASYONLARINA ENGEL OLAN EMNİYET FETÖ ve PKK terör örgütlerine söylem yakınlığı ile bilinen Furkan Vakfı yapılanmasının, yasadışı faaliyetlerine izin vermeyen emniyet güçlerini hedef alan girişimleri devam ediyor. Dün gece “AdanaEmniyetinde İşkence” etiketini gündeme taşıyan Furkan Vakfı trolleri, bu gece de Twitter’da “Emniyetİşkence YeriMi” etiketini gündeme taşıyarak bir provokasyon girişiminde daha bulundu. FETÖ ve PKK yandaşları tarafından da desteklenen gündem çalışmasına sosyal medya kullanıcıları tepki gösterdi. Furkan Vakfı’nın yasa dışı faaliyetlerine müsaade etmeyen Emniyet ile ilgili daha önce de Twitter gündem çalışmaları olmuştu.

2 yıl önce

İBB reklam panolarını, terör örgütlerine destek suçundan yargılanan Alpaslan Kuytul’un kurucusu olduğu Furkan Vakfı’na kiraladı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin vukuatları arasına bir yenisi daha eklendi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun PKK ile bağlantılı kişileri belediyede işe almasından sonra şimdi de terör örgütlerine destek suçundan yargılanan Alpaslan Kuytul’un metro duraklarında reklamının yapılmasına izin verdiği ortaya çıktı. Aydınlık’ın ulaştığı görüntülerde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin işlettiği Hacıosman-Yenikapı metro hattındaki Vezneciler metro durağında bulunan bir reklam panosunda 15 Temmuz sonrasında kapatılan Furkan Vakfı Kurucu Başkanı Alpaslan Kuytul’un konferans çağrısı olduğu görülüyor. Alpaslan Kuytul terör örgütlerine destek vermek suçundan yargılanıyordu 2018 yılında Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca, "vakıf faaliyeti adı altında kuruluş amacı dışında anayasal düzene karşı fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek kamu güvenliğine karşı faaliyet yürütme ve suç örgütü" iddiasıyla Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı yöneticilerinin aralarında yer aldığı zanlılar hakkında gözaltı kararı verilmişti. Furkan Vakfı ve şubeleri bu süreçte yayınlanan bir KHK ile kapatılmıştı. Alpaslan Kuytul hakkında "FETÖ/PDY, PKK/KCK, El Kaide ve IŞİD silahlı terör örgütlerine bilerek ve isteyerek yardım etme" ile "suç örgütü kurmak ve yönetmek, örgüt faaliyeti çerçevesinde nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik" suçlarından tutuklama kararı verilmişti. Kuytul hakkında daha önce yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" ve "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlarından da 2 ayrı iddianame hazırlanmıştı. İddianamede, Kuytul'un konuşmalarında darbe girişimi sonrası tutulan demokrasi nöbetlerine de tepki gösterip "Demokrasi dediğiniz zaman tüm haramları da kabul etmiş oluyorsunuz. Ben söylüyorum kim demokrasi için sokaklara çıkarsa gayri İslami bir düzeni savunmuş olur. Bunun da hesabını Allah'a verir." diyerek halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği kaydedilmişti. 15 Temmuz Darbe Girişimine Destek Vermişti Kuytul 15 Temmuzdan tam 2 hafta önce 1 Temmuz 2016’da yaptığı bir konuşmada “Tayyip Erdoğan’ın kalemi kırılmıştır ve işi bitirilecektir” demişti. Yine 15 Temmuz 2016 günü de Amerikancı darbe girişimi sırasında “Şu anda TSK yönetime el koymuştur. Bu darbenin Müslümanların hayrına vesile olmasını diliyorum” diyerek darbe girişimini desteklemişti. ‘Laikliğin, özgürlükle bir alakası yoktur’ Alpaslan Kuytul, bu suçlarının yanı sıra laiklik karşıtı açıklamalarıyla da tanınıyor. Devletin dini kurallara göre yönetilmesini isteyen Kuytul, “Laikliğin, özgürlükle bir alakası yoktur. Bizdeki laiklik, dini referans olarak almamakla kalmamış aynı zamanda dine karşı cephe de almıştır. Cumhuriyet tarihi boyunca olanlar ve bugünkü başörtüsü zulmü gibi uygulamalar bunu ispat etmeye yeter. Çünkü İslam, dünyaya ve devlete karışan esaslar içermektedir ve laik devlet, İslam’ın bu hükümleri ile karşı karşıya gelmek ve dinle çatışmak zorunda kalmaktadır” demişti.

1 2