28 Mart Perşembe 2024
2 yıl önce

CHP'li Özel'den korumaları gazeteci döven İYİ Partili Türkkan'a destek: Başına çok kötü şeyler geldi

İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan'ın Kocaeli-Dilovası'nda kaçak çiftliği olduğu ortaya çıkmıştı. Yıkım sırasında görüntü almak isteyen İHA Muhabiri, Türkkan'ın korumaları tarafından öldüresiye dövülmüştü. Saldırganlar arasında yeğeninin de olduğu ortaya çıkan Türkkan, söz konusu gelişmenin ardından yaptığı açıklamada, "Babasıyla görüştüm, mağduriyetlerini gidereceğiz" demişti. "Türkkan'ın başına çok kötü şeyler geldi" TBMM'de düzenlediği basın toplantısında konuya değinen Özel, "Türkkan'ın başına çok kötü şeyler geldi" dedi. "Tam bir siyasetçinin yapması gerektiği gibi olayı sahiplendi" Türkkan ile sıcağı sıcağına görüştüğünü ifade eden Özel, "Bir basın emekçisi darp edildi. Ben Lütfü Türkkan ile direkt görüştüğümde, ‘Ne yapıyorsunuz’ dedim. Dedi ki, ‘Mustafa Uslu kardeşimizin babasına ulaştım. Üzüntülerimi bildirdim. Bundan sonra ne yapabileceğimi sordum. Hızlıca bir tweet atıyorum’. Tam bir siyasetçinin yapması gerektiği gibi, olayı sahiplenen, kınayan, eleştiren bir tavır sergiledi. Biz de Mustafa Uslu kardeşimize geçmiş olsun diliyoruz" ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

İçişleri Bakanlığı Bakan Müşaviri Gültekin’den Cumhuriyet yazarı Terkoğlu’na: Gazetecilik mesleğini, birilerinin posta güvercini olmak uğruna kirletiyorsun

Gültekin’in açıklaması şöyle; “Cumhuriyet'in 'acar araştırmacı' yazarı Barış; İddialarını belgeleriyle ortaya koyabilmen için verdiğim 24 saat doldu. Bu süre içerisinde iddialarını ispat edemediğin için laf-ü güzaftan ibaret olduğu ve bir kez daha, operasyonel gazeteci olduğun ortaya çıktı. Sayın Bakanımız TRT Haber’de, Cumhuriyet Gazetesi’nin terörü destekleyen haberlerini gösterdiğinde, şimdiki yönetim “o haberleri biz değil, Can Dündar yaptı” itirafında bulunmuş ve Dündar’ın operasyonel gazetecilik yaptığını ve "birilerinin elemanı" olduğunu itiraf etmişti. Aynı itiraf, yıllar sonra Barış’ın haberleri için de; “Biz değil”, “o yaptı" mı olacak? Gazetecilik mesleğini, birilerinin posta güvercini olmak uğruna kirletiyorsun. Peki, gazeteyi savunan, gazetecilik dersleri veren Alev Coşkun, bu haberciliğe suskun mu kalacak? Dün sadece, 24 saat içinde somut delillerle iddianı kanıtlamanı söyledim. Görüyorum ki, iddia ve iftira zengini, somut delil fakirisiniz. Bu yalanını da, açtığımız manevi tazminat davasına ekliyoruz. Yalanların, mesnetsiz, belgesiz iddialarınla yeni haberlerinde görüşmek üzere”

2 yıl önce

Peker'in bağlantılarını deşifre etmişti! Gazeteci Emre Erciş'e yönelik silahlı saldırıya AK Parti'den tepki

Alınan bilgiye göre, Erciş'e, Silivrikapı'daki evinin yakınında kendisine yaklaşan motosikletteki kişi ya da kişilerce silahla ateş açıldı. Açılan ateş sonucu bacağından yaralanan Erciş, olay yerindeki ilk müdahalesinin ardından Samatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Olay yerinde inceleme yapan polisin, şüpheli veya şüphelilerin yakalanması için başlattığı çalışma sürüyor. Ameliyata alınacak Emre Erciş'in arkadaşı Akif Şükür, hastanede bekleyen basın mensuplarına yaptığı açıklamada, saldırının, Erciş'in 9 yaşındaki kızını annesinin yanına bırakmaya giderken yaşandığını söyledi. Şükür, "Sanırım birisi arkadan motorla yaklaşmış, arkadan mermiyi silahın ağzına verme sesini duymuş. Erciş geri döndüğünde önce sol ayağına ateş edilmiş, sonra sağ ayağına ateş edilmiş. Sol ayağındaki sıyırıp çıkmış, bir yaralanması yok. Sağ bacak diz kapağı altından kaval kemiğinde kırık var. İçeride mermi yok. Doktorlar gerekli hazırlığı yaptı, ameliyata alınacak. Büyük bir şeyi yok, hayati tehlikesi bulunmuyor." bilgisini verdi. Erciş avukatı: Hukuki sürecin takipçisi olacağız Sosyal medyadan yaptığı açıklamada gazeteci Emre Erciş'in avukatı Harun Akdere, "Müvekkil Emre Erciş ile yaptığım görüşmede ikametine yakın bölgede silahlı saldırıya uğradığı, kendisinin iki kez bacak bölgesine ateş edildiği; ayaklarından yaralandığı ve genel sağlık durumunun iyi olduğun öğrenmiş bulunmaktayım. Hukuki sürecin takipçisi olacağız." dedi. Peker'in bağlantılarını deşifre etti Erciş'in saldırıya uğramadan önce organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in bağlantılarını deşifre eden paylaşımlarda bulunduğu öğrenildi. Erciş'e yönelik saldırıya tepki Saldırıyı gerçekleştirenlerin en kısa zamanda yakalanarak yargı önünde bu caniliğin hesabını vereceklerine inandığını belirten AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, "Bir babanın kızının yanında saldırıya uğraması caniliktir. Silahlı saldırıya uğrayan gazeteci Emre Erçiş'e acil şifalar diliyorum. Geçmiş olsun" dedi. Erciş'e geçmiş olsun dileğinde bulunan İBB AK Parti Grup Başkanvekili Tevfik Göksu, "Gazeteci Emre Erciş kardeşimize yapılan alçak saldırıyı lanetliyor, kendisine rabbimden acil şifalar diliyorum" dedi.

2 yıl önce

Gazeteci Emre Erciş'e silahlı saldırıda bulunan 2 kişi tutuklandı

Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 12 Ağustos'ta Erciş'in, Fatih'teki evinin önünde motosikletli iki kişinin silahlı saldırısıyla bacağından yaralanmasına ilişkin çalışma başlattı. Uzun süreli güvenlik kamerası ve KGYS görüntülerini inceleyen ekipler, motosikletle olay yerinden kaçan 2 şüphelinin, Okmeydanı'nda lüks bir araca bindiğini tespit etti. Polis ekipleri, 14 Ağustos'ta Avcılar ve Eyüp'te düzenlediği eş zamanlı operasyonda şüpheliler E.K. ve B.P.'yi gözaltına aldı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 2 zanlı, adliyeye sevk edildi. Savcılık sorgularının ardından tutuklanmaları talebiyle hakimliğe çıkarılan 2 zanlı, nöbetçi hakimliğin kararıyla tutuklandı. Öte yandan saldırıyla ilgili aranan üçüncü şüpheli B.Y.'nin yakalanması için ise çalışmaların sürdüğü öğrenildi.

2 yıl önce

Fransız gazeteci Andlauer: Fransa ordusu için çalışan Afganlarla tahliye için iletişime bile geçilmedi

Afganistan'da ABD ordusunun çekilmesinin ardından Taliban'ın ciddi bir direnişle karşılaşmadan, 1 ay gibi kısa sürede Kabil'e girerek yönetimi ele geçirmesi, Batılı ülkelerde büyük endişeye neden oldu. Başta ABD olmak üzere, NATO göreviyle Afganistan'da bulunan diğer ülkelerin orduları için çalışan Afganlar, öldürülme endişeyisle tahliye edilmeyi bekliyor. ABD, kendi adına çalışan Afganları Moritanya ve Katar gibi üçüncü ülkelere tahliye ederken, bazı ülkeler bunu da yapmadı. Bunlardan biri de Fransa. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransız ordusu ve büyükelçiliği için çalışan Afganların tahliye edileceğini açıklamasına karşın, şu ana kadar hiçbir adımın atılmadığı ortaya çıktı. "HİÇBİRİYLE İRTİBATA BİLE GEÇİLMEMİŞ" Fransız gazeteci Brice Andlauer'in Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Fransız ordusunun eski Afgan çalışanlarına ulaştığını kaydederek, "Macron'un pazartesi akşamı yaptığı açıklamaya rağmen hiçbiri tahliye edilmemiş, hiçbiriyle irtibata dahi geçilmemiş. Evlerine kapanmış bekliyorlar." ifadelerini kullandı. "SAVUNMA BAKANLIĞI, SÜRECİ BLOKE EDİYOR" Kabil'deki havalimanı ve Fransa'nın Kabil Büyükelçiliğine ulaşımın kalabalık ve Taliban kontrol noktaları nedeniyle kaotik durumda olduğuna dikkati çeken Andlauer, Fransız Ordusunun Eski Çalışanları Derneğinin, koruma talep eden eski Afgan çalışanların listesini Fransa'nın Kabil Büyükelçiliğine ilettiğini bildirdi. Gazeteci Andlauer, "Ancak Savunma Bakanlığı, süreci bloke ediyor gibi görünüyor." yorumunu yaptı. "70'TEN FAZLA KİŞİ KORUMA TALEP EDİYOR" Savunma Bakanı Florence Parly'nin 10 kadar Afgan çalışandan söz ettiğini belirten Brice Andlauer, "Koruma talep eden 70'ten fazla kişi var, umarız tarih bu defa tekerrür etmez." ifadelerine yer verdi. 80'E YAKIN AFGAN VİZE BEKLİYOR Fransız Ordusunun Eski Çalışanları Derneği Başkanı Adel Abdul Raziq da Fransız medyasına Fransa'nın Taliban’ın kontrolünü ele aldığı Afganistan’da Fransız ordusunun eski Afgan çalışanlarını yüzüstü bıraktığı açıklamasını yapmıştı. Bu durumdaki 80'e yakın kişinin vize beklediğini belirten Raziq, Fransız devletine vize bekleyen eski Afgan çalışanları için devreye girme çağrısında bulunmuştu.

2 yıl önce

10. Şakir Süter Gazetecilik Yarışması'nda ödüller sahiplerini buldu

İzmir'de görev yapan gazetecilerin mesleki gelişimlerine katkıda bulunmak ve başarılı çalışmaları özendirip ödüllendirmek amacıyla Bergama Belediyesi ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti işbirliğinde Bergama Ticaret Odası ile Bergama Kültür ve Sanat Vakfı desteğinde düzenlenen yarışmada kazananlara ödülleri verildi. Bergama Kültür Merkezi'nde (BerKM) düzenlenen törene Bergama Kaymakamı Mahmut Kaşıkçı, Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, Yönetim Kurulu Üyeleri, Belediye Meclis Üyeleri, Siyasi Parti Temsilcileri,Ticaret Odası Başkanı Fikret Ürper, BERKSAV Başkanı Gökhan Gönlügür, Bergama'yı Sevenler Turizm Derneği Başkanı Muzaffer Özarun, Süter Ailesi, merhum Şakir Süter'i gazetecilik mesleğini sevdiren ve tanıştıran olarak nitelendiren Sözcü Gazetesi Yazarı Saygı Öztürk, protokol üyeleri ve gazeteciler katıldı. Törenin selamlama konuşmasını aile adına Ali İhsan Süter gerçekleştirdi. Süter, "Kardeşim Şakir'in vefatı üzerinden14 yıl geçti. Şakir fanatik bir Bergamalı idi. Genç gazetecilerin önünün her zaman açılması gerektiğini söylerdi. Gençleri hep destekledi. Bu yarışmayı devam ettiren Bergama Belediyesi'ne ve başkanı Sayın Hakan Koştu'ya, Ticaret odamıza, üyesi olmaktan onur duyduğum Bergama Kültür ve Sanat Vakfı'na, Gazeteciler Cemiyetimize, jüri üyelerine, Şakir'in halen köşe yazılarını yayınlamaya devam eden Bakırçay Gazetesi imtiyaz sahibi Rıdvan Karapehlivan'a teşekkür ederim" dedi.

2 yıl önce

Usta gazetecilikten mafya yalakalığına, İçişleri Bakanlığı’ndan mafya sözcülüğüne…

Dündar, “Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki artık halk, onu bir suç örgütü lideri olarak değil, temiz toplum savaşçısı olarak görüyor” dedi. Tantan ise Sedat Peker'in bilgi kaynağına ilişkin olarak, "Devletin kendi içinde de artık, oradaki devlet aklına sahip olan namuslu, düzgün insanların da bir şekilde bunu açığa çıkarmak suretiyle halkı bilinçlendirme, bir şekilde açılım sağlanıyor" diye konuştu. Yılmaz Özdil, Uğur Dündar -Sezgin Baran Korkmaz ilişkisini ortaya çıkarmıştı Öte yandan, Geçtiğimiz aylarda Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, Uğur Dündar’ın kurucuları arasında yer aldığı Artı 1 TV’nin kuruluşunu Sezgin Baran Korkmaz’ın finanse ettiğini iddia etmişti. Canlı yayında Yılmaz Özdil’e cevap veren Uğur Dündar canlı yayında ağzını bozmuş ve aynı gazetede çalıştığı Özdil’i çok ağır ifadelerle tehdit etmişti.

2 yıl önce

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici’den Erk Acarer’e Sedat Peker eleştirisi: “Buna gazetecilik denemez”

Organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in iddiaları, Birleşik Arap Emirlikleri’nin izin vermemesi bahanesiyle gazeteci Erk Acarer’in hesabından paylaşılmıştı. FARUK BİLİDİRİCİ’DEN ELEŞTİRİ Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, kişisel Twitter hesabından siyasi saldırı niteliği taşıyan tweet atması Birleşik Arap Emirlikleri yönetimi tarafından engellenen organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in tweetlerini gazeteci Erk Acarer’in kendi hesabından aktarmasını eleştirdi. Tweet aktarımını Peker’in basın danışmanın da yapabileceğini altını çizen Bildirici, “Erk Acarer’in de siyasi iktidarın bir kesimiyle hesaplaşma içerisinde olduğu anlaşılan Sedat Peker’in iddialarını kontrol etmesi, araştırması, editoryal süzgeçten geçirdikten sonra yayımlaması gerekirdi.” değerlendirmesini yaptı. Bildirici, farukbildirici.com’da yayımladığı yazısında, “Bir gazetecinin, organize suç örgütü yöneticiliğinden hükümlü bir kişinin “Siyasiler ve bürokratların karıştığı uyuşturucu ve suç trafiği”ne ilişkin paylaşımda bulunmasına yardımcı olması gazetecilik faaliyeti midir?” diye sordu. “SEDAT PEKER’İN ÖNE SÜRDÜKLERİNİN TAMAMININ DOĞRU OLDUĞUNU VARSAYAMAZ” Bildirici şu ifadeleri kullandı: “Kendisi Sedat Peker’in paylaşımlarını duyurmasını gazetecilik faaliyeti olarak görüyor. Elbette Erk Acarer bir gazeteci olarak bir uyuşturucu satıcısı ya da IŞİD’li ile görüşebilir. Ama Sedat Peker ile görüşmeleri ve onun paylaşımlarını kendisinin duyurması gazetecilik sınırları içinde kaldı mı? Erk Acarer, Sedat Peker’in iddialarını haber yapmamıştı; soru-yanıt söyleşi olarak da yayımlamamıştı. Sadece Sedat Peker’in paylaşımlarını aktarmakla yetinmiş, onun paylaşımlarını kamuoyuna duyurmasına aracılık etmişti. Açık söylemek gerekirse, bu kadarını Sedat Peker’in basın danışmanı Emre Olur ya da başka herhangi bir kişi de yapabilirdi. Bir içeriğin gazetecilik ürünü haline gelebilmesi için üzerinde bir işleme faaliyeti yürütülmesi gerekir. Kamu yararı olup olmadığına da ancak araştırmayla doğrulandıktan ve editoryal kontrolden geçirdikten sonra karar verilebilir. Her ne kadar bugüne değin ortaya attığı iddiaların büyük bölümünü doğrulayan ipuçları ortaya çıkmış olsa da bir gazeteci, Sedat Peker’in öne sürdüklerinin tamamının doğru olduğunu varsayamaz. Tümüne doğru muamelesi yapıp, onu olduğu gibi kamuoyuna duyurursa o tarafa “angaje olduğu” algısı yaratır. Zira gazetecilikte şüphe esastır; doğruluğundan emin olunmadan hiçbir söz, bilgi, iddia başkalarıyla paylaşılmaz. WIKILEAKS VE PANAMA BELGELERİ ÖRNEĞİ WikiLeaks belgelerindeki gazetecilik deneyimini hatırlayalım. WikiLeaks, onbinlerce “gizli devlet belgesi”nin üzerinde anlaşılır şekilde okurlara sunulması için New York Times, The Guardian ve Der Spiegel’e belgeleri önceden vermişti. The Guardian’da belgeleri gazetenin en deneyimli muhabir ve editörlerinden oluşan 15 kişilik bir ekip inceledi. New York Times en güvendiği 10 kadar muhabirini belgeleri kontrol etmeleri için merkeze çağırdı. Der Spiegel de New York Times ve The Guardian ile bağı koparmadı; üç medya kuruluşu koordinasyon halinde çalıştı. Bir ay sonunda da farklı editoryal süreçlerden geçirip farklı dosyalar halinde yayımladılar. Erk Acarer, Sedat Peker’e yardım etmekte yarar görmüş olabilir. Bu kişisel yaklaşımını anlarım, saygı da duyarım ama buna “gazetecilik faaliyeti” denemez. Bu bir aracılık…”

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 15 16