25 Nisan Perşembe 2024
1 yıl önce

Kendi imzası var! Özgür Özel’den CHP’nin “Tutuklu Gazeteciler Raporu”nda savunduğu terörist Dilşah Ercan için akla ziyan savunma: “PKK'lı olacağını nereden bilecektik”

Mersin'de polisevine saldıran teröristlerden Dilşah Ercan'ın CHP'nin 'Türkiye'nin en büyük açık cezaevi' olarak itham edildiği Tutuklu Gazeteciler Raporu'nda 'mağdur gazeteci' olarak tanıtıldığı belirlendi. Skandalın ortaya çıkmasının ardından 23 Temmuz 2013 tarihinde 'tutuklu gazeteciler' raporunu kamuoyuyla paylaşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba'nın, cezaevinde bulunan gazeteciler arasında suç teşkil eden kimsenin olmadığını söylediği açıklaması gündem oldu. Bununla da yetinmeyen CHP'den bir isim daha akla ziyan açıklamalarda bulundu. TERÖRİSTE 'HAYATINI KAYBETTİ' DEDİ CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel düzenlediği bir basın toplantısında terörist için 'hayatını kaybetti' ifadelerini şu sözlerle dile getiriyor: "Sosyal medyada saldırıda hayatını kaybeden Dilşah Ercan'ın raporda isminin yazması üzerine diyorlar ki; Cumhuriyet Halk Partisi bu kişi gazeteci dedi." 'BİZ GÖRÜŞMEDİK BAŞTACI ETMEDİK' Sosyal medyada algı operasyonu yapıldığını söyleyen Özel şunları söyledi: "Siz 188 gazeteciyi yazmış CHP’den 11 yıl önceki raporda geçen bir ismin hesabını soracaksınız, öyle mi? Terbiyesizliğin, hadsizliğin lüzumu yok. 11 yıl önceki kişinin bugün terörist olacağını bileceksin de onunla temas edeceksin falan… Rezalete bak. Biz gidip görüşmedik, baştacı etmedik" 'DEMİRTAŞ DEVLET NİŞANI HAK EDİYOR' Ayrıca Özel, terör soruşturması kapsamında cezaevinde tutulan HDP eski Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ı savunarak, "Biz Demirtaş'a yapılanın bir hak ihlali olduğunu savunuyoruz. Yattığı her günün bir nişan olduğunu söyledik söylemeye de devam ediyoruz" dedi.

1 yıl önce

CHP teröristlere sahip çıkmaya devam ediyor! Teröriste “gazeteci” demekle yetinmeyip, Selahattin Demirtaş’a destek oldular

Mersin‘in Mezitli ilçesinde PKK’lı teröristlerce düzenlenen alçak saldırıda bir polis memuru şehit oldu. Saldırı sonrası CHP’li Veli Ağbaba’nın 2013’teki Tutuklu Gazeteciler Raporu’na ilişkin açıklaması tekrar gündem oldu. CHP’nin ‘mağdur gazeteci’ olarak gösterdiği isimler arasında Mersin’deki saldırıda canlı bomba olan PKK’lı terörist Dilşah Ercan da bulunuyordu. Dün saat 22.40 sıralarında Mersin’in Mezitli ilçesinde polisevine bombalı ve silahlı saldırı gerçekleştirildi. Saldırıda polis memuru Sedat Gezer şehit oldu, bir polis de yaralandı. Saldırının ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı, Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın 2013’teki Tutuklu Gazeteciler Raporuna ilişkin açıklaması tekrar gündem oldu. Tutuklu gazeteciler arasında Mersin’deki saldırıda canlı bomba olan PKK’lı terörist Dilşah Ercan da bulunuyordu. “ELİ SİLAHLI TERÖRİST GÖREMEDİK, BULAMADIK” CHP’li Veli Ağbaba, o dönem cezaevindeki sözde gazetecileri, “Değerli arkadaşlar rapor sonunda ulaştığımız sonuç şudur; “Görüştüğümüz gazeteciler arasında ne hırsız, ne tecavüzcü ne çete mensubu ne de eli silahlı terörist göremedik bulamadık. Cezaevinde tutulan gazetecilik mesleğinin ta kendisidir.” sözleriyle savundu. ALPAY ÖZALAN’DAN ÖZGÜR ÖZEL’E TEPKİ Öte yandan AK Parti İzmir Milletvekili Alpay Özalan, CHP’li Özgür Özel’in açıklamalarına Twitter hesabından yaptığı açıklamayla tepki gösterdi. Alpay Özalan paylaşımında, “Daha dün alçak Pkk’nın saldırısında şehit verdik. Üstelik o teröristlerden birine CHP raporunda “Mağdur gazeteci” denmiş. Altında Özgür Özel’in de imzası var. Özgür Özel, az önce açıklama yapıp Demirtaş’ı savundu ve Kılıçdaroğlu’nun şeref madalyası sözlerini destekledi.” ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Teröriste 'gazeteci' diyerek sahip çıkan CHP'den bunu deşifre eden gazetecilere tehdit!

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP'nin tutuklu gazeteciler raporunda 'mağdur gazeteci' olarak gösterilen PKK'lı terörist Dilşah Ercan ile ilgili açıklamada bulundu. 'TAKIR TAKIR SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ' Teröristin partisinin hazırladığı raporda yer aldığını deşifre eden gazeteleri, gazetecileri ve gazete yönetimlerini tehdit eden Özel, 'Bugünkü gazetelerin manşetleri... Huyumuz değil ama yapacağız. Terör örgütü mensubu bir teröristi 'CHP'nin gazetecisi' diye gösteren manşeti atan gazeteler, o gazetelerin bütün sorumluları, bu konuda televizyonlarda konuşanlar takır takır suç duyurusunda bulunacağız.' dedi. 'BUGÜN İŞLEM YAPILMAZSA YARIN YAPILACAK' Bu isimlere ayrıca tazminat davası açacaklarını belirten Özel, 'Bugün değilse bu suçun zaman aşımı seçimden sonraya da yetiyor kardeşim. Bugün işlem yapılmazsa yarın yapılacak.' ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

CHP'nin ‘tutuklu gazetecileri raporu’nda "mağdur gazeteci" gibi gösterdiği 13 terörist daha var

CHP’nin 2013’te hazırladığı Tutuklu Gazeteciler Raporu gündemdeki yerini koruyor. Mersin’de Polis Sedat Gezer’i şehit eden PKK’lı terörist Dilşah Ercan'ın adının, CHP'nin hazırladığı raporda yer aldığı ortaya çıkmıştı. Aynı raporda CHP'nin “masum gazeteci” olarak lanse ettiği başka örgüt mensupları da yer alıyor. Yeni Şafak'ta yer alan habere göre, PKK, DHKP-C ve MLKP mensubu bu kişiler de bombalı ve silahlı saldırı, banka soygunu ve gaspın yanı sıra terör eylemlerinde boy göstermiş. İşte CHP'nin serbest bırakılmasını isteyip kalkan olduğu o teröristler: - Erdal Süsem: Eylül Hapishane Dergisi editörü. MLKP terör örgütü mensubu ve hükümlü. 28 Mayıs 1999’da Maltepe’de bulunan kıraathane ile Sinop Kültür ve Yardımlaşma Derneği’ne bombalı saldırı gerçekleştirdi. - Hatice Duman: Atılım gazetesi sahibi ve yazı işleri müdürü. MLKP terör örgütünden hükümlü. 31 Ocak 2001’de Kadıköy’e bomba koyulmasına gözcülük etti. 24 Ocak 2003’te Eyüp’te banka soygununa katıldı. 17 Ocak 2003’te Maltepe’de gasp olayına karıştı. - Ferhat Çiftçi: Azadiya Welat gazetesi Gaziantep temsilcisi. Bebek katili PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının yıl dönümü gerekçesiyle 16 Şubat 2011’de Gaziantep Vatan Mahallesinde düzenlenen yasa dışı gösteride örgüt propagandası yaptı. Ayrıca tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak ve genel güvenliği tehlikeye düşürmek suçlarını işledi. - Kenan Karavil: Radyo Dünya yönetmeni. KCK/PKK/DYP terör örgütü mensubiyeti nedeniyle hükümlü. 2008'de bir kişiyi PKK eylemlerine katılması için tehdit etti. Adana’da PKK’nın sözde Çukurova cephe birimi içerisinde faaliyet yürüttü. - Cengiz Doğan: Azadiya Welat gazetesi muhabiri. KCK/PKK/DYP üyeliğinden hükümlü. - Erol Zavar: Odak Dergisi yazı işleri müdürü. Ankara Abidinpaşa’da bir müteahhidin 12 bin 800 dolarını silahla gasp etti. Sahte polis kimliğiyle yakalandı. Cezaevinde hükümlü bulunuyor. - Fatih Özgür Aydın: Artı İvme Dergisi Yazı İşleri Müdürü. DHKP-C terör örgütü soruşturmasında “silahlı terör örgütü kurmak veya yönetmek” suçundan yargılanıyor. - Mahmut Gülecan: Özgür Halk Dergisi çalışanı. 17 Temmuz 2010’da Van’da gözaltına alındı. Yasa dışı örgüt propagandası yapmaktan tutuklandı. 7 Ocak 2011’de serbest bırakıldı. - Nuri Yeşil: Azadiya Welat Tunceli temsilcisi. PKK’nın 21 Mart 2010’da düzenlediği Nevruz kutlamalarında tanınmamak için yüzünü puşi ile kapatarak terör yandaşlarını sevk ve idare etti. 22 Ekim 2008’de Doğubayazıt’ta güvenlik güçlerine taşlı sopalı saldırıda bulundu. PKK kapsamında hüküm giydi. - Seyithan Akyüz: Azadiya Welat gazetesinin Adana temsilcisi. 9 Ağustos 2009’da Adana’daki korsan gösteride taşlı-molotoflu eyleme katıldı. PKK mensubiyeti nedeniyle ceza aldı. - Miktat Algül: Mersin Mezitli FM ve Ulus Gazetesi çalışanı. Suç işlemek amacıyla çek-senet tahsili yapan suç örgütünün lideri. Örgüte çıkar sağlamak için para topladığı belirlendi. - Musa Kurt: Yürüyüş Dergisi muhabiri. DHKP-C soruşturması kapsamında Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi'nde tutuklu. - Ömer Çelik: DİHA muhabiri. KCK/PKK/DYP terör örgütü mensubiyeti nedeniyle İstanbul’da yargılanıyor. Cezaevinde tutuklu bulunuyor.

1 yıl önce

CHP raporundaki isimler eylemlerini böyle sürdürmüş…. Bu teröristler de gazeteci mi!

PKK’lı Dilşah Ercan’ın, Mersin'de polisevine düzenlediği terör saldırısının ardından, adının geçtiği ve CHP tarafından 2013 yılında hazırlanan “Tutuklu Gazeteciler Raporu” tartışma yarattı. PKK'nın 'Ercan'ın görevinin başında olduğu', saldırıyı başka teröristlerin düzenlediği açıklamasının ardından, önce sessizliğini koruyan CHP'li yöneticiler sonra İçişleri Bakanlığını hedef aldı. Raporu hazırlayanlardan  CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, partisine 'siyasi kumpas' kurulduğunu söyledi. Açıklamalarla o dönem hazırlanan rapor aklanmaya çalışıldı. İçişleri Bakanlığı, Ercan'ın parmak izinin uyuştuğunu duyursa da tartışma bu eksende sürüyor. Ancak rapor, Ercan'dan ibaret değil. Raporda FETÖ kumpaslarıyla cezaevinde bulunan gazetecilerin yanısıra terör suçluları da sadece örgütlerine yakın bir kurumda çalışıyor gözüktükleri için 'tutuklu gazeteci' olarak geçiyor. Raporun bir diğer hazırlayıcısı CHP'li Veli Ağbaba'nın o dönem “Aradık terörist bulamadık” dediği listeye mercek tuttuk. Raporda DHKP/C adına CHP’li belediyelerden para toplayan, hapisten çıktıktan sonra yurtdışında FETÖ’cülerle aynı televizyona çıkan ve Avrupa’ya kaçıp PKK’nın yayın organlarında Türkiye aleyhine yayınlar yapanlara kadar birçok isim var. KIRMIZI KATEGORİDE ARANIRKEN ÖLDÜ Bayram Namaz, CHP'nin raporuna 6. sırada yer alıyor. MLKP terör örgütü yöneticiliğinden tutuklu olarak listeye giren Namaz, “Baran Serhat” kod adını taşıyordu. MLKP'li Namaz, 2014'te cezaevinden çıkarak Suriye'nin kuzeyindeki PKK/YPG saflarına katıldı. Ardından İçişleri Bakanlığının Terörden Arananlar Listesinde kırmızı kategoride yer aldı. Namaz PKK saflarında Suriye'de çatışırken aracına konulan el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu öldü. 9 YIL HAPİS ALDI KCK operasyonu kapsamında 20 Aralık 2011’de gözaltına alınan Zuhal Tekiner, 24 Aralık 2011’de çıkarıldığı mahkeme tarafından “KCK Basın Komitesi ve örgüt üyesi olma” suçlamasından tutuklandı. Tekiner, 8 Şubat 2013 tarihinde İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada tahliye edildi. Tekiner, hapisten çıktıktan sonra da faaliyetlerine devam etti. Silvan Belediyesinin önceki dönem başkan vekili de olan Zuhal Tekiner, 2015 ve 2016 yılında katıldığı eylemler, "örgüt üyesi olmak" ve "zincirleme örgüt propagandası" suçlarından 9 yıl hapis cezası verildi. 22 Ekim 2020 tarihinde verilen karada Tekiner duruşmaya katılmadı. Tekiner de yine söz konusu raporda ismi geçen sözde gazetecilerden. TERÖR ÖRGÜTÜNÜN YASAKLI KANALINDA Pervin Yerlikaya, 2011 yılında terör örgütü üyeliğinden tutuklandı. CHP’nin raporunda da yer alan Yerlikaya 2013 yılında serbest bırakıldı. CHP’nin raporu yayınlayacağı sırada serbest bırakıldığı için tutuklular listesinden düşürüldü. Raporda Yerlikaya’nın mektupları yer aldı. CHP’nin o dönemde savunduğu kişi şu anda PKK’nın yayın organı olan ANF NEWS’te örgüt lehine haberler yapmaya devam ediyor. Yerlikaya, şu anda Almanya’da yaşıyor. Çağdaş Kaplan da raporda yer alan ve serbest bırakıldığı için listeden çıkartılan isimlerden. Kaplan, “Konya’nın Kandil beldesinde kandil tabelasının altında zafer işareti yaparak fotoğraf çekildiği” ve bu yolla örgütle olan gönül bağının saptandığı iddiası ve PKK’nın yayın organı Roj TV haber bültenlerindeki ifadeleri nedeniyle tutuklandı. 8 Şubat 2013 tarihinde serbest bırakıldı. Şu an yurtdışında olduğu anlaşılan Kaplan, 8 Temmuz 2019’da kırmızı bültenle aranan Can Dündar ve FETÖ kaçaklarından eski Today's Zaman muhabiri Mahir Zeynalov ile birlikte Al Jazeera televizyonunda Türkiye aleyhine röportajlar verdi. Kaplan, yurtdışında Türkiye karşıtı faaliyetlerine devam ediyor. Kaplan’ın, bir kişinin kaçırılması, gasp edilmesi ve sahte kimlik kullanma suçlarında sabıkası da bulunuyor. KOBANİ SORUŞTURMASINDA TUTUKLANDI Listede 54. sırada bulunan Selahattin Aslan ise PKK'ya üye olmak ve terör örgütü propagandası yapmak suçunda tutuklandı ve 2012 yılında serbest bırakıldı. Şu anda PKK'nın yapılanmalarından Demokratik Bölgeler Partisi (DBP)  PM üyesi Selahattin Aslan, 29 Nisan 2022 tarihinde Kobani soruşturması kapsamında çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. İTİRAFÇI İFADESİNDE GEÇTİ DHKP-C’nin İstanbul yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 23 Temmuz 2019 tarihinde itirafçı olan Ceyhun Bay, ifadesinde CHP’nin tutuklu gazeteciler diyerek raporda destek verdiği Doğan Karataştan ile birlikte CHP’li belediyelerden DHKP/C’ye para topladıklarını itiraf etti. DHKP/C’li Doğan Karataştan CHP’nin raporunda 11. sırada yer alıyor. YARALAMA, HARAÇ, ATEŞ Raporda ismi geçen Erdal Süsem, Eylül Hapishane Dergisi editörü. TKP/ML TİKKO terör örgütü üyesi Erdal Süsem 28 Mayıs 1999’da Maltepe’de bulunan kıraathane ile Sinop Kültür ve Yardımlaşma Derneği’ne bombalı saldırı yaptı. Başka bir olayda ise bir polisin silahını çalarak, bir kişiyi vurmak suçunda yargılandı. 21 Mart 2000'de Kartal İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerine silahla ateş açmak, H.B. isimli bir gazino sahibini silahla yaralamak ve örgüt adına haraç almak suçlarından hüküm giydi. Süsem ile ilgili iddialar ve suçlar hayli fazla. Tüm bunlara rağmen CHP raporunun 13. sırasında Erdal Süsem tutuklu gazeteci olarak ver almış ve rapora tam 3 sayfa mektup göndermiş. CEPHANEYLE YAKALANAN 'GAZETECİ' Raporun 25. sırasındaki hükümlü MLKP terör örgütü adına faaliyette bulunan Hatice Duman, A.A. adlı şahısla birlikte kaldığı hücre evinde değişik çapta ateşli silahlarla yakalandı. Sahte kimlik kullanan Duman, 31 Temmuz 2001'de Kadıköy ilçesi Kızıltoprak Mahallesi, Kalamış Marina'ya patlayıcı madde koymak, 24 Ocak 2003'de Eyüp ilçesi Rami Kuru Gıda Toptancılar Sitesinde bulunan Akbank Topçular Şubesinin silahlı soygunu, 17 Mart 2003'de ise Maltepe ilçesi Cevizli Mahallesinde A.K. ve H.K. adlı iki kişiye ait silahların yağmalanması olaylarından hüküm giydi. İçişleri Bakanlığının 2011 yılında hazırladığı raporda gazeteci olmayan 10 sanığın isimlerini verilmiş. Hatice Duman’da bu sanıkların içinde yer almıştı. CHP’nin raporunda 40. sırada yer alan DHKP-C terör örgütü üyeliğinden hükümlü Mustafa Gök, başkası adına düzenlenmiş sahte kimlik belgesi kullanırken yakalandı. Gök, 2 Nisan 1992'de Akbank Eyüp Şubesinin silahlı soygunu, 18 Şubat 1992 tarihinde polis memuru Bülent Ustun ve bir bekçinin öldürülmesi, yine aynı tarihte Kartal Tekel satış deposunun bombalanması, 16 Ekim 1991 tarihinde ANAP Pendik ilçe binasının bombalanması, 5 Nisan 1992 tarihinde dört polis memuru ile silahlı çatışma, yaralama ve öldürme eylemleri, 27 Mart 1991 tarihinde Ataköy'de bulunan bir helikopterin bombalanması, 7 Nisan 1992 tarihinde Alibeyköy Polis karakolunun bombalanması, 19 Nisan 1992 tarihinde Atışalanı Ekipler Amirliğine yönelik silahlı saldırı suçlarından hüküm giydi. * Kenan Karavil, raporun 29. sırasında yer alan zanlı, KCK'nın bölge sorumluluğundan tutuklandı. Adana'da yapılan terör amaçlı eylemler ile yasadışı gösterileri organize etti. PKK terör örgütünün silahlı dağ kadrosuna eleman kazandırmak amacıyla faaliyetlerde bulundu. Karavil de CHP raporuna gazeteci olarak aktarıldı. PKK'YA ELEMAN TOPLAMIŞLAR Ömer Faruk Çalışkan raporun 47. sırasındaki yer alıyor. PKK terör örgütüne üye olmak, örgütün silahlı dağ kadrosuna eleman kazandırmak için çalışmalar yapmak, bu amaçla S.A. isimli şahsı İstanbul'dan Van iline götürerek, buradan Yüksekova'ya götürmeye çalışmak suçlarından tutuklandı. PKK'nın kırsal kadrosuna eleman kazandırmaya çalıştığı tespitine yer verilen Çalışkan da CHP'nin gazeteci listesine girmeyi başaran isimler arasında yer aldı. PKK terör örgütü üyeliğinden hüküm giyen Faysal Tunç, raporun 18. sırasında yer aldı. Tunç, Terör örgütünün silahlı dağ kadrosuna elaman kazandırmak için çalışmak ve bu kapsamda 18 yaşından küçük çocuk G.S.'nin örgüte katılımını organize etmek, Muş ilinde örgüt talimatı ve doktrini doğrultusunda eğitim faaliyetleri düzenlemek ve örgüt kararlarını internet üzerinden örgüt üyeleri ile paylaşmak ve uygulamaya geçirmek suçundan hüküm giydi. Sevcan Atak, raporun 56. sırasında yer alıyor. CHP’nin gazeteci olarak aktardığı isim, örgütün silahlı dağ kadrosuna katılmak isteyen Z.K. adlı kişiye yardım etmek, güvenlik takibinden kurtulmak için Z.K.'yı saklama ve PKK'ya yardım, örgütün silahlı dağ kadrosuna katılmak isteyen birine yardım etmek ve terör örgütü PKK üyeliği suçlarından hüküm giydi. Raporun 20 sırasında yer alan ve gazeteci olarak savunulan Ferhat Çiftçi, güvenlik güçlerine molotof kokteyli ve havai fişek attığı için yargılandı.

1 yıl önce

İçişleri Bakanlığı Bakan Müşaviri Gültekin’de tık avcısı Barış Pehlivan’a nasihat: “Kuzum eğer sen gazetecilik yapmak istiyorsan…”

İşte Gültekin’in Barış Pehlivan’a nasihatleri: “Cumhuriyet Gazetesi Barış Pehlivan’ın bugünkü saçmalıklarını okuyunca, kendisi, gazetesi ve gazete okurları adına üzüldüm. Çünkü bugünkü yazı tamamen masa başı yazılan, ASPARAGAS bir zaman israfı olmuş.   Umarım Barış Pehlivan’ın senaryo yazma kabiliyeti, en kısa sürede yapımcı firmalar tarafından keşfedilir de bu hayal gücünden dizi film sektörü de istifade eder(!)   Barış Pehlivan, eğer köşende uydurma senaryolar yazmakla uğraşacağına araştırmacı gazetecilik yapsaydın, yazacağın şu olurdu:   “Mersin’deki eylem olmasaydı İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, uyuşturucu ile mücadele kapsamında İstanbul’da önemli bir operasyonu izleyecek, ardından da bu operasyonun sonuçlarını açıklayacaktı.”   Neydi bu operasyon? İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun uzun zamandır illere giderek sabahın erken saatlerinde açıkladığı kökünü kurutma operasyon serisinin önemli bir ayağıydı. Uzun zamandır İstanbul’da takip edilen sokak satıcılarına yönelik  “Kökünü Kurutma Operasyonu” gerçekleştirildi.   Eğer sürekli koruyup kolladığı, kanallarına çıkıp popülaritesini ve kesesini zenginleştirdiği CHP’nin Tutuklu Gazeteciler listesindeki teröristlerin ürünü olan (tabi o konuya sesini çıkaramazsın, anlıyoruz) Mersin’deki hain terör saldırı olmasaydı gece saat 03.00 gibi Atatürk Havalimanı’na, Emniyet Teşkilatı’na ait uçakla gidecek, oradan operasyona katılacak ekiplere hem moral, hem de başarı dileklerini iletecekti.   İstanbul Emniyeti, bu operasyon öncesi, hem Bakan Soylu’nun bu operasyonun sonucunu açıklaması hem de İstanbul Emniyeti’ne alınan 180 motosikletin dağıtım töreni için basın mensupları Vatan Caddesi Emniyet Binası’na davet etmişti. Ancak Mersin’de Polisevine yapılan terör eylemi sonrası Bakan Süleyman Soylu, Emniyet'e ait uçakla Adana’ya, oradan da helikopterle Mersin’e gitti. Kökünü Kurutma Operasyonu, İstanbul Emniyeti tarafından açıklandı, motosiklet dağıtım törenine de Bakan Yardımcısı Sayın İsmail Çataklı katıldı.   Eğer gazeteci gibi gerçekten bir şeyleri araştırmış olsaydın, bu bilgilere ulaşacaktın. Ama hepimiz biliyoruz ki, “operasyon gazeteciliği” araştırmaya değil iftira ve hayal gücüne dayanır.   İçişleri Bakanımıza karşı düşmanlık, sizde hastalık halini almış, Fobi olmuş, akli melekelerinizi çalıştıramaz hale getirmiş. Hatta öyle ki, bir operasyon gazetesinin attığı, aslı astarı olmayan saçma sapan iddianın bile peşine takılacak düzeyde  zavallısınız.   Hiç merak etme, kimseye söylemeyeceğiz; Bakanımızın ismini geçirince yazılarınızın başka sitelerde kullanıldığını, aramalarda önde çıktığını, tiraj yaptığını, tık gazeteciliği peşinde olduğunu anlayabiliyoruz. Bakanımıza attığın iftiralar haricinde başka bir şey yazamadığının, yazsan da okunmadığının hepimiz farkındayız. Okuyucu sayısı sınırlı olunca birilerine iftira atarak ancak tık gazeteciliği yapmayı seçmişsin. Sahte gündemler ve sahte haberler seni bir tık bile büyütmez, boş yere çabalama.   Bir de sana tavsiyem: Kuzum eğer sen gazetecilik yapmak istiyorsan, organize suç örgütleriyle içli dışlı olmayı bırak. Sonra paçavra gibi ortada kalmayasın.   Köşende bunu da yayınla, belki bir kaç tık daha alırsın.” https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1577546080471977985?s=46&t=UYp9kr-irl2TABTzrawWYw

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aliyev ve gazeteci arasında güldüren Soros diyaloğu

Aliyev'in 'Bu sorosçu' diyerek şakalaştığı muhabire Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Dikkat et bu sorosçular gazetecileri satın alıyor' diyerek göndermede bulundu. Liderlerin aralarında şakalaştığı renkli anlar objektiflere böyle yansıdı. https://twitter.com/bugunguncel/status/1578060460213125120?s=46&t=UNyRYIJJFknIM-3m1eFpLA

1 yıl önce

Cüneyt Özdemir ABD'de sekiz saat ortadan kaybolan Kılıçdaroğlu'na sordu: Yanında gazeteci götürmüşsün onları atlatıyorsun bu gizem ne?

Gazeteci Cüneyt Özdemir, ABD ziyaretinde sekiz saat ortadan kaybolduğu ortaya çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuya ilişkin açıklamasını eleştirdi. "NİYE BEŞ GAZETECİYLE SOHBET ETMİŞ?" Sosyal medya hesabından paylaştığı videoda Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretini değerlendiren Özdemir, CHP liderinin sadece beraberinde götürdüğü beş gazeteciye demeç vermesine ilişkin şunları söyledi: "Niye beş gazeteciyle sohbet etmiş mesela orada Amerika'da olan Razi Canikligil'i çağırmamış Habertürk'ün temsilcisini çağırmamış bilmiyorum. Sadece beş gazeteciye demeç vermiş." "NEDEN SAKLIYORSUNUZ BU GİZEM NE?" Kılıçdaroğlu'nun sekiz saat ortadan kaybolmasına da değinen Özdemir, CHP liderinin konuya ilişkin beş gazeteciye yaptığı "Bindik arabaya New York'a Türkiye'den aktarılan servetle yapılan binaya gittik" açıklamasını şöyle değerlendirdi: "Neden saklıyorsunuz ki, bu gizem ne? Beraber gazetecileri götürmüşsünüz zaten bu duyulsun istemiyor musunuz? Duyulsa ne olacak, duyulmasa ne olacak? Düşünsene yanında beş tane gazeteci götürmüşsün onları atlatıyorsun. Yani zaten sen götürmüşsün partinin parasıyla." https://twitter.com/cuneytozdemir/status/1580875794422734849?s=46&t=kmhJf2xbK4t1RidauBTfFQ

1 2 ... 5 6 7 8 9 10 11 ... 15 16