25 Nisan Perşembe 2024
3 yıl önce

The Guardian: "Erdoğan 2021'in hikayesini belirleyecek!"

İngiliz The Guardian gazetesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı 2021'in hikeyesini belirleyecek 12 lider arasında gösterdi

2 yıl önce

Batı medyasından algı operasyonu! Kanal istanbul karşıtı lobiye İngiliz The Guardian'dan destek…

Türkiye, dev yatırımları arasına yeni bir eseri daha eklemeye hazırlanıyor. İstanbul üzerindeki gemi trafiği ile akaryakıt ve tehlikeli maddeleri taşıyan gemi geçişlerine ilişkin yükün azaltılması amacıyla bugün Kanal İstanbul için ilk köprünün temeli atılacak. "MUHALİF SESLER YÜKSELİYOR" Başta CHP olmak üzere diğer muhalefet partilerinin her defasında engel olmaya çalıştığı projeye ilişkin Guardian'da yer alan haberde, "Muhalif sesler yükseliyor" denildi. Kanal İstanbul'un inşası sürecinde "Marmara su havzasının tamamen yok olacağı, İstanbul'un depremlere, kuraklık ve sel gibi aşırı hava olaylarına karşı daha savunmasız hale geleceği" iddia edildi. ALGI OPERASYONU Projenin çevresel etkisinin değerlendirmelerde göz ardı edildiği öne sürüldü. İki farklı denizi birbirine bağlayan böylesine büyük bir projenin "asla güvenli kabul edilemez olduğu" savunuldu. HÜKÜMETTEN İDDİALARA YALANLAMA Ancak hükümet, İstanbul'u dünya ticaretinin odak şehri haline getirecek projeye ilişkin iddiaların asılsız olduğunu belirtiyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, geçtiğimiz ay yaptığı açıklamada, "200'ün üzerinde bilim adamı çalıştı. Bütün simülasyonlar, testler, kontroller yapıldı. Bu uzmanların verdiği karar sonucunda dezenformasyonların hiçbirinin doğru olmadığını herkes biliyor." şeklinde konuşmuştu.

2 yıl önce

The Guardian: Google, düzinelerce ülkede yasaları ihlal ederek çalışanlarına sınırın altında maaş verdi

The Guardian'ın araştırmasına göre Google, 2019'un Mayıs ayından bu yana şirketin aynı görevi yapan geçici işçilere kadrolu çalışanların aldığıyla aynı maaşı vermeyerek Britanya, Avrupa ve Asya'da yerel yasaları ihlal ettiğinin farkındaydı. Dökümanlarda olası yasal süreçler ve negatif basın ilgisi konusunda endişelerin dile getirildiği aktarıldı. Habere göre Google yöneticileri ve avukatları bir noktada geçici çalışanlara uygun maaşları olabilecek en az masrafla vermek için bir süreç başlattı. Dökümanlarda bu sürecin geçici işçileri sağlayan şirketleri "zor duruma sokabileceği" belirtildi.  Google, The Guardian'a yaptığı açıklamada hatalı olduklarını kabul ettiklerini ve konuyla ilgili bir soruşturma yürüteceklerini belirtti. 

2 yıl önce

FETÖ'nün bankacısı' Guardian'a haber oldu! Örgüt bağlantılarını tek tek yazdılar

Guardian gazetesinin haberinde, Selman Türk'ün 2013'te İstanbul'da görkemli bir düğünle evlenmesinden yaklaşık 10 yıl sonra statüsü düşmüş bir şekilde FETÖ üyelerinin toplu göçünün bir parçası olarak Londra'da yaşadığı belirtildi. Metinde Selman Türk'ün, hapiste olan eski milletvekili İlhan İşbilen'in eşi Nebahat Evyap İşbilen tarafından 50 milyon doları zimmetine geçirmekle suçlandığı hatırlatıldı. NEBAHAT İŞBİLEN, MAL VARLIĞININ TÜRKİYE DIŞINA ÇIKARILMASINI İSTEDİ Sabun ve kişisel bakım şirketi Evyap Grubu'nun eski yönetim kurulu üyesi Nebahat Evyap İşbilen'in, 2016'da eşinin tutuklanmasının ardından Selman Türk'ü mal varlığının Türkiye dışına taşınmasına yardım etmekle görevlendirdiği kaydedildi. Nebahat Evyap İşbilen'in pasaport alabileceğini düşünerek Selman Türk'ün yönlendirmesiyle Prens Andrew'e 750 bin sterlin (14 milyon 488 bin lira) gönderdiği ifade edildi. Haberde, "İşbilen ve Türk uzun zamandır birlikteydi. Mahkeme belgeleri, 2 ailenin birbirini 30 yılı aşkın süredir tanıdığını gösteriyor. Davacının kocası İşbilen, 2013 yılında Türk'ün düğününe katıldı." denildi. "FETÖ'NÜN BANKACISI" Selman Türk'ün "Gülen hareketi" ile bağlantıları nedeniyle Türk basını tarafından "FETÖ'nün bankacısı" olarak tanımlandığına işaret edildi. Selman Türk'ün, savunmasında "Gülen hareketinin bir üyesi olmadığını ve ailesinin Gülen ile yakın bağlarına rağmen bu hareketle ilişkilendirilmek istemediğini" ancak aile bağlarının Nebahat Evyap İşbilen'i onu seçmeye motive ettiğini söylediği belirtildi. Selman Türk'ün dedesinin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in arkadaşı ve amcasının da elebaşının ilk öğrencisi olduğu yazıldı. "PARA SAKLAMAK İÇİN ŞİRKET KURDU" 2016 yılının başlarında küresel finans kuruluşlarından Goldman Sachs'tan ayrıldıktan sonra Selman Türk'ün İngiltere'deki faaliyetlerinin değiştiği kaydedilen haberde, aralarında Nebahat Evyap İşbilen'den para saklamak için kullandığı SG Financial Grup dahil dünya çapında geniş bir işletme ve limited şirketler ağı kurduğu belirtildi. SG Financial Grup'un Florida, Georgia eyaletlerinin yanı sıra Dubai, Britanya Virjin Adaları ve Cayman Adaları gibi vergi cennetlerindeki finansal yönetim şirketleri, IT şirketleri ve bir ticaret şirketini de içeren geniş şirketler ağından yalnızca biri olduğu vurgulandı. KURDUĞU ŞİRKETİN MÜDÜRÜ ELEBAŞININ AŞÇISI Metinde, Selman Türk'ün ayrıca, "Amish topluluğu geleneklerine göre yoğurt ve peynirler ürettiğini iddia eden bir ABD şirketi olan Naturlich'i de kurduğu, ancak şirketin Anadolu Ajansının Mayıs 2017 tarihli araştırma haberine de atıfta bulunularak, şirketin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in kaldığı kampın aşçısı Murat Hokka tarafından yönetildiği ve şirketin FETÖ kampının yakınında olduğu vurgulandı. ÇALIŞANLARINA MAAŞ ÖDEMEDİ Selman Türk'ün 2019'da, "Pitch@Palace" adlı etkinlik sırasında Prens Andrew'den dijital bankacılık şirketi "Heyman AI" için ödül aldığı yazıldı. Ancak çalışanların maaşlarını alamayarak dava açmaları sonrası şirketin Eylül 2021'de tasfiye edildiği belirtildi. Gazetenin sorularını yanıtsız bırakan Selman Türk'ün mahkemedeki savunmasında Nebahat Evyap İşbilen'den kendisinden mal varlıklarını Türkiye dışına, "Türk makamlarının ulaşamayacağı bir yere çıkarmasına" yardım etmesini istediğini ve kendisinin de tam olarak bunu yaptığını ve dolandırıcılığa bulaşmadığını öne sürdüğü kaydedildi.

1 yıl önce

The Guardian, Türk ekonomisinin direncine dikkati çekti

Türkiye'de enflasyon rakamları geçtiğimiz günlerde açıklandı. Türkiye İstatistik Kurumu verileri, TÜFE'nin yüzde 69,97 seviyesine yükseldiğini söylüyor. İngiliz basını Türkiye'yi yazdı. İngiltere basınından The Guardian gazetesi, yüksek düzeylerde seyreden enflasyona rağmen Türk ekonomisindeki direnci mercek altına aldı. "Sri Lanka, küresel bir borç krizi karşısında düşen ilk domino taşı oldu" başlıklı analizde, Güney Asya ülkesinin, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı savaşının bir araya getirdiği ekonomik baskılara dayanamadığı kaydedildi. "Enflasyona rağmen ayaktalar" Haberde, "Aylardır Türkiye'nin düşen ilk domino taşı olacağı söylentileri vardı." denildi. Ancak yıllık yüzde 70'e yaklaşan enflasyon oranına rağmen ülkenin "hâlâ ayakta olduğuna" dikkat çekildi. "Kendi halkını besleyebiliyor" Aynı haberde ayrıca, "Tehdit altındaki diğer bazı ülkelerin aksine Türkiye, kendi halkını besleyebiliyor." ifadesi kullanıldı. Öte yandan dünya çapında düşük ve orta gelirli ülkelerin; koronavirüs salgını, borçlarda artan maliyetler ve Rusya-Ukrayna savaşının neden olduğu gıda ve yakıt fiyatlarındaki artışla mücadele ettiği de hatırlatıldı.

1 yıl önce

'Turkey'den Türkiye'ye geçiş İngiliz The Guardian'ın gündeminde

Birleşmiş Milletler (BM), uluslararası alanda "Turkey" şeklinde anılan ülkemizin ismini, Ankara'nın talebi üzerine "Türkiye" olarak değiştirdi. Dünya Ticaret Örgütü ve BM Güvenlik Konseyi'nde "Turkey" yerine ilk kez "Türkiye" kullanıldı. İngiltere basınından The Guardian gazetesinde, Türkiye'nin isim değişikliğini inceleyen bir makale yayınlandı. Yazıda, "Türkiye'nin yeniden markalaşma kararı asırlık bir fikir. İngiltere, bir gün adını değiştirmek zorunda kalabilir mi?" denildi. "Erdoğan, batılılaşmış isimden kurtulmak istiyor" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuya ilişkin, "Türkiye, Türk halkının kültür, medeniyet ve değerlerinin en iyi temsili ve ifadesidir" diye konuşmuştu. Söz konusu yazıda, "Bir isimde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a göre çok şey var. Erdoğan'ın, batılılaşmış ve İngilizceleştirilmiş isimden kurtulmak istediği söyleniyor" ifadeleri kullanıldı. "Kimlik, Ankara'da her şey" Her yerde olduğu gibi Ankara'da da kimliğin "her şey" olduğuna vurgu yapıldı. Tarihten örnekler verilerek, 1707'de Birlik Yasaları'nın, Büyük Britanya Birleşik Krallığı'nın yeni konseptini oluşturduğu, 2019 yılında Makedonya'nın, Yunanistan ile anlaşmazlığın ardından Kuzey Makedonya olduğu anımsatıldı. Amerika Birleşik Devletleri'nin de daha önce yerli halkça Kaplumbağa Adası (Turtle Island) olarak bilindiği notuna yer verildi. İskoçya hatırlatması: Yeni isim şart olabilir İstanbul, New York, St Petersburg ve Mumbai gibi dünyanın önde gelen şehirlerinin, köklerine ve değişen kimliklerine göre tekrar markalaştığı belirtildi. Aynı yazıda, "Birleşik Krallık, Erdoğan'ı örnek almalı mı? İskoçya, oradan ayrılırsa artık 'birleşik' olmayacak. Büyük Britanya 'Küçük İngiltere'ye dönüşürken, yeni bir isim şart olabilir. Brexitannia'ya ne dersiniz?" ifadeleri kullanıldı.

1 yıl önce

The Guardian’ın Devlet Bahçeli’ye hakaret etmesine tepki!

The Guardian gazetesi, Alaattin Çakıcı’nın son dönemde Türkiye’de kamusal alanda sık sık boy göstermesine ilişkin yayınladığı makalede, ‘“Son 20 yılda potansiyel siyasi ortakların büyük çoğunluğunu yabancılaştıran Erdoğan’ın, iktidarda kalmak için MHP’den başka pek şansı yok” gibi skandal ifadeler yer aldı. Ayrıca, “MHP’nin ve nahoş dostlarının artan önemi, bazılarına Türkiye’nin zamanla hakikaten bir mafya devletine dönüşüp dönüşmeyeceğini düşündürüyor” denildi. Yazıda geçen bir söz ise oldukça tepki çekti. Makaleyi yazan Bethan Mckernan isimli gazeteci Devlet Bahçeli için “Aşırı milliyetçi bir siyasi dinazor” (ultranationalist political dinosaur) sözünü kullandı. Bu söz sosyal medyada oldukça tepki topladı. Guardian Gazetesi’nin özür dilemesi gerektiği yorumları yapıldı.

1 yıl önce

MHP'den ''The Guardian''a tepki: Partimizin doğru yolda olduğunun bir göstergesi

Yalçın, yazılı açıklamasında, İngiltere'de yayımlanan The Guardian'da kaleme alınan bir yazıda, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli aleyhinde hakaret içeren ifadelere yer verildiğini belirterek, şunları kaydetti: "The Guardian, sadece belirli bir siyasi temayülü yansıtan yayın organından ibaret değildir. O, aynı zamanda emperyalist Anglosakson politikalarının da propagandasını yapmasıyla maruftur. Türkiye'yi dize getiremeyen küresel aktörlerin; başarısızlıklarını, siyasi hakaretler ve mesnetsiz suçlamalarla telafi etmeye çalışması manidardır. Diğer yandan, Batılı ülkelerin yayın organlarında MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli aleyhinde yazıların çıkması, partimizin doğru yolda olduğunun ve takip ettiği politikaların olumlu sonuç verdiğinin göstergesidir. Demek ki MHP her zaman olduğu gibi hedefi on ikiden vurmuş, Türkiye üzerinde emperyalist emeller besleyen ülke ve aktörlerin hesaplarını bozmuştur. Demek ki milli iradenin gücü, antidemokratik yöntemlere başvurarak tahakküm, istila ve vesayet peşinde güç tüketen bedhahlara galebe çalmıştır. Anglosakson-Angloamerikan zihniyetinin, CIA ve MI6 gibi istihbarat örgütleri yoluyla organize suç örgütlerinin elebaşlarını sahte belgelerle yemleyip fonlayarak Türkiye'de hükümet darbesi tezgahlamaya çalıştığı herkesçe bilinmektedir. Hal böyleyken, bahse konu yayın organının MHP'ye dönük mafya yaftalaması pek gülünç kaçmaktadır." Yalçın, başını ABD ve İngiltere'nin çektiği yayın organlarının, bu ülkelerdeki uluslararası kuruluşlar ve para emici lobilerin, Türkiye'deki mevcut meşru iktidarı yıkmak için yoğun mesai sarf ettiklerini vurgulayarak, "2023 Haziran'ına doğru seçim sathı mailine yaklaşıldıkça, Türkiye'de AK Parti ve MHP tarafından tesis edilen Cumhur İttifakı'nın arkasındaki milli iradeyi bükme çabalarına hız verilecektir." görüşünü paylaştı. Semih Yalçın, vefanın siyaset ötesi, ulvi bir anlam ifade ettiğine dikkati çekerek, "Sayın Genel Başkanımızın, Alaattin Çakıcı'ya gösterdiği vefa ve yakınlık üzerinden af hazırlığı gibi temelsiz iddialar ortaya atılarak partimizin karalanmaya çalışılmasına asla müsaade etmeyiz." ifadesini kullandı.

1 2