Son Dakika:
HDP Merkez Yürütme Kurulu tarafından 6 Ekim 2014'te yapılan açıklamanın ardından terör örgütü YPG/PKK yandaşlarının Ayn-el Arab (Kobani) bahanesiyle 35 ilde gerçekleştirdiği şiddet olaylarında 2 polis şehit olmuş, Diyarbakır'da Kurban Bayramı dolayısıyla yoksullara kurban eti dağıtan Yasin Börü ve üç arkadaşının da aralarında bulunduğu 31 kişi hayatını kaybetmişti. 221 vatandaş ile 139 polis de yaralanmıştı
Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesinde 24 Şubat'ta hakim karşısına çıkacak. Çelik, Mardin'in Midyat ilçesinde 31 Mart yerel seçim çalışmaları sırasında, bir dernekte tanıştığı D.K'ye cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla gündeme gelmişti. Ardından HDP'den istifa eden Çelik'in, 7 Ekim'de TBMM Genel Kurulunca dokunulmazlığı kaldırılmıştı
Boğaziçi Üniversitesi'nin rektörlüğüne atanan Prof. Dr. Melih Bulu, öğrencilerin protestosuyla karşılaştı. Öğrenciler okul önünde eylem yaparak karara tepki gösterdi. Ancak bazı provokatörler öğrencilerin eylemine destek veriyormuş gibi göstererek baltalamaya çalıştı. Polise saldıran, okul çevresine zarar veren bu kişilerin öğrenci olmadığı ve terör örgütü MLKP ile bağlantılı olduğu ortaya çıktı. Düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınan öğrencilerin çoğu serbest bırakılırken, terör örgütü ile bağlantılı bu isimlerin gözaltısı devam ediyor
Büyükerşen'in avukatından açıklama İddialara ilişkin Yılmaz Büyükerşen’in avukatı Fahrettin Gültekin bir açıklama yaptı. Gültekin, söz konusu yapının 'köy yerleşik sınırları' içinde, temelsiz, küçük bir prefabrik ev olduğunu ifade ederek, "Ayrıca konu ile ilgili mevzuat, Tapu Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21 maddesine de uygundur" dedi
Şüpheli Canan Kaftancıoğlu, iddianamede yer alan savunmasında ' Suat Özçağdaş'ın siyasi görevi gereği kentteki hukuka aykırı yapılaşmayı kontrol ettiği, Suat Özçağdaş'a evin fotoğraflanması yönünde hiçbir telkinde bulunmadığını, iddiaların asılsız olduğunu ve üzerine atılı suçu kabul etmediğini söyledi. 6 yıla kadar hapsi isteniyor Fahrettin Altun'un avukatının itirazı üzerine tekrar savcılık tarafından düzenlenen iddianamede şüpheli Canan Kaftancıoğlu'nun Özel hayatın gizliliğini ihlal etmek (azmettirme)' suçundan 6 yıla kadar hapsi isteniyor
"Boğaziçi Üniversitesi’nin mevcut kampüslerinden taşınarak, farklı semtlerde bulunan mekânlarda yeni kampüslere yerleşeceği yönünde son günlerde yapılan yorumlar gerçeği yansıtmıyor." ifadesinin yer aldığı açıklama şöyle sürdürüldü: "Boğaziçi Üniversitesi altı kampüsü (Güney, Kuzey, Uçaksavar, Hisar, Kandilli, Kilyos) ve ek bina, tesis alanlarıyla (İznik, Tarsus, Arnavutköy) toplamda 1 milyon 816 bin 045 metrekare kampüs alanıyla faaliyetlerini sürdürüyor. 1 milyon 095 bin 435 metrekare alana yayılan Kilyos Kampüsü’nün üniversitemize tahsisi Ekim 2020’de yenilenmiş ve arazi eğitim, araştırma ve rekreasyona yönelik faaliyetler için süresiz olarak Boğaziçi Üniversitesi’ne tahsis edildi. Aynı tahsis kapsamında Kilyos Kampüsü’nde 'Yenilenebilir Enerji' temalı 140 bin metrekarelik Teknopark alanı izni de verildi. Yeni kurulan iki fakültemiz dahil olmak üzere, mevcut kampüslerimizde yapılacak düzenleme ve inşaatlarla eğitim-öğretim-araştırma faaliyetlerimiz aksamadan yerine getirilecek."
Emniyet Genel Müdürlüğü’nden konu hakkında yapılan açıklamada, “Bazı sosyal medya platformlarında yer alan, "Irak’ın kuzeyindeki Gara bölgesinde gerçekleştirilen Pençe Kartal-2 Harekâtı sırasında şehit edilen polis memuru Vedat Kaya’nın, PKK tarafından kaçırıldıktan sonra KHK ile ihraç edildiği” yönündeki haberler kesinlikle gerçeği yansıtmamaktadır. KHK’lar kapsamında yapılan kamu görevinden çıkarma işlemleri, ilgililerin isimleri ile birlikte Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmektedir. Şehidimiz hakkında bu kapsamda herhangi bir işlem tesis edilmemiştir. Şehit polis memuru Vedat Kaya'nın memuriyet hakları, PKK terör örgütü tarafından kaçırıldığı günden bu yana kesintisiz olarak devam etmiştir. Menfur olayın ardından şehitlik işlemleri de başlatılmıştır. Benzer bir iddia, 2017 yılında gündeme gelmiş, o dönem de doğru olmadığı ortaya çıkmıştı. Şehitler üzerinde yapılmaya çalışılan bu tür provokasyon girişimleri, hem şehidimizin ailesi ve yakınlarını hem de Emniyet teşkilatını derinden üzmektedir.” denildi.
İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nde yapılan açıklamada, “Bazı basın yayın organları ve sosyal medya hesaplarında ileri sürülen “Uygur Türkleri'nin sahte pasaportla geldikleri için Çin’e iade edildikleri” iddiası tamamen gerçek dışıdır. Tam aksine, İstanbul Atatürk havalimanı üzerinden ülkemize gelen bahse konu 11 şahsın, yapılan araştırmada Uygur Türkü olduklarının tespit edilmesi neticesinde, Bakanlığımızın talimatları çerçevesinde 29.12.2018 tarihinde ülkemize girişleri sağlanmıştır.” denildi
