26 Nisan Cuma 2024
3 yıl önce

Bakan Lütfi Elvan: 2022 ve 2023 yıllarında istikrarlı büyüme dönemine gireceğiz

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan "Tüketim, yatırım ve ihracattaki toparlanma eğiliminin büyümeyi pozitif etkilemesini, 2020 yılında büyümenin yüzde 0,3 olmasını bekliyoruz. 2022 ve 2023 yıllarında istikrarlı bir büyüme dönemine gireceğiz" dedi

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Ekonomik olarak paranın gezmesi birilerinin kontrolü altındaysa, uyuşturucu da uluslararası sistemin istikrarsızlaştırmak istedikleri memleketlere yönelik bir aparattır

İşte Bakan Soylu'nun açıklamalarından öne çıkanlar: Cümlelerimin başında profesyonel yönetiminden emniyet mesleğindeki arkadaşlarımızın iradesine kadar elde edilen sonuçların başarısını tebrik ettiğimi ifade etmek istiyorum. Biraz sonra rakamları da söyleyeceğim. Gelinen nokta büyük umut veren bir noktadır. 2029 yılında sandık tamamen bitiyordu. 2029 yılında sandık bütün maddi gelirleriyle ve birikimleriyle ortadan kalkıyordu. Şükürler olsun, bu sorumluluğu alan arkadaşlarıma teşekkür etmek istiyorum. Aynı zamanda namuslu ve dürüst bir iş yaptılar. Bu yaptığımız iş sadece bu dönemi kurtaran bir iş değildir. Bugün belki de hayatınızda görmeyeceğiniz milyonlarca polis meslektaşınıza gelecekte dokunacaksınız. Konuşmak kolaydır, yol açmak zordur. Siz bir yol açtınız. Tüm bu sandığa tüm üyeler adına minnetlerimi ve şükranlarımı ifade etmek istiyorum. FETÖ'nün POLSAN üzerindeki oyunlarını da ihmal etmemek lazım. Orayı nasıl istismar ettiğini ve içini nasıl boşaltmak istediğini de ihmal etmemek lazım. Polis sandığı FETÖ'nün midesinden çekip alınan ve emniyetteki arkadaşlarımıza emanet edilen önemli bir kurumdur. Bundan sonra inanıyorum ki atılacak adımlar çok daha güçlü bir şekilde gelecekle buluşturulacaktır. Yenilenmeyi, güçlenmeyi sağlıyor. Aynı zamanda da birçok sebeple polis üyelerimize katkıyı ve desteği de hiçbir şekilde ihmal etmiyor. Hem verimliliği artıran, aynı zamanda ihtiyaçları gidermeye çalışan bir anlayış süreklilik içinde devam etmektedir. Gelecekte belki POLSAN ve benzeri kurumlar şekilde güvenlik kurumlarımızın kendi kendine yeterlilik oranlarını konuşmaya başlayabileceğiz. Zaman zaman kamuoyu ile elde ettiğimiz rakamları paylaşıyoruz. Bu ülkenin nasıl bir güvenlik sorumluluğuyla karşı karşıya kaldığını anlatmak için yapıyoruz. PEŞ PEŞE OPERASYONLAR 17 Haziran’da Van’da bir araç durduruldu ve arkadaşlarımız C4 patlayıcı ele geçirdi. 3 kişi gözaltına alındı. 18 Haziran’da Mardin’de Nusaybin’de büyükşehre hareket halindeki bir araçta 1.6 kilogram C4 ele geçirildi. Yılbaşından bugüne kadar 100'e yakın, hazır patlama anında olabilecek olayı engelledik, Türkiye'nin üzerine eğer fırsat verilirse hangi oyunların oynanabileceğini biliyoruz. Buna fırsat vermeyiz. Hep birlikte güçlü bir mücadeleyi ortaya koymaya çalışıyoruz. "POLİSLİK MESLEĞİ MAAŞ MESLEĞİ DEĞİLDİR, KİM ÖYLE DÜŞÜYORSA 1 DAKİKA DURMASIN" Biz size güveniyoruz, milletimiz size güveniyor ve gelecek nesillerimiz size güveniyor. Elin adamlarını sevindirmeyelim. Onun için hangi meslek grubu bir çalışıyorsa, güvenlikle ilgili meslek grupları onun 24 katı çalışmak zorundadır. Polislik bir maaş mesleği değildir, kim öyle düşünüyorsa 1 dakika durmasın. Polis mesleğinin ücreti millet sevgisidir. Ederi bayrak sevgisidir. Kimsenin elini ovuşturmaya fırsat veremeyiz. Ne yaptığımızın farkındayız, neyle mücadele ettiğimizin farkındayız. Bu uyuşturucunun sahibi Türkiye değil, burada bir şey daha ifade edeyim. Nasıl ekonomik olarak paranın gezmesi birilerinin kontrolü altındaysa, uyuşturucu da uluslararası sistemin istikrarsızlaştırmak istedikleri memleketlere yönelik bir aparattır. Bu kadar açık ve nettir. Afganistan işgalinden sonra oradaki afyon üretim miktarının yüzlerce kat atmasının sebebi çok net ve açıktır. Bir taşla bir kaç kuş vurabilmek. Bazı ülkeleri istikrarsızlaştırmak için fon elde edebilmek, genç nesillere musallat olabilmek, onun üzerinden ülkeleri güçsüzleştirmek, etki alanına alabilmek… Polis elbiselerinin kumaşlarını gittiğimiz ilde defalarca sormuşumdur, çocuklar memnun musunuz diye. Kalite kontrolünü sürekli kendim yapmışımdır. En iyi kaliteye ulaşması için çaba sarf ettiler. Hatta kadın polislerimize ekstra tahsisler gerçekleştirildi. Kendi ürettiği kaynağı personelinin aidiyetine ortaya koyması lazım. İşte POLSAN tam da burada konumlanmış bir değerimizdir. 2018'den bu yana bu kurumda önemli bir takım yeniliklere imza attık. Bugün POLSAN'a üye olan memur arkadaşımız bugünkü parayla diyorum emekli olduğunda 500 bin lira emekli ikramiyesi alacak ve bugün buna ulaşabilmenin gururu içindeyiz. Önümüzdeki 2 yıl için hedefimiz, üye sayımızı 150 bini çıkarmakla mükellefiz. Kolları sıvayacaksınız. Arkadaşlarımız kendi arkalarında POLSAN gibi güçlü bir kurumu hissedecekler. Bugün çok önemli sonuçlar meydana getirmiştir ve yine bu stratejik adım kurumu evrensel fon yönetim ilkelerine göre yönetiyor olmamızdır. 10 binlerce konaklama yapıldı, hem de uygun. Bu birçok programımız içinde, bunu da POLSAN yaptı. POLSAN Turizm çok iyi bir noktada. Gittikçe büyüyen bir anlayışı gerçekleştirecekler. Başka yatırımları var, onları arkadaşlarımız ifade ettiler. Gelecek vaat eden sektörlerde çok sayıda yatırımımız mevcut. POLSAN 2019 yılında 241 milyon lira, 2020'de ise pandemiye rağmen 325 milyon lira net kar elde etti. Sandık şimdi enflasyonun neredeyse 6 ila 10 puan üzerinde kazanç elde etmektedir. Emekli kat sayısını da artırdık. Genel Kurul'da karar alacağız ve artıracağız. Emeklilik ücreti daha fazla olacak. Emeklilik kat sayısı 1.8'e yükseldi, bu daha da yükselecek. Emekli ikramiyelerinde yüzde 15 ila 20 artmasını sağlamaktadır. Şu anda kabataslak bir hesaplama yapacak olursak 2021'de POLSAN'a üye olan bir polisimizin emekli olunca 500 bin lira emekli ikramiye alabilecektir. Bizim hedefimiz POLSAN'ı kendi grubunda bir rol model haline getirebilmektir.  "TÜRK POLİS TEŞKİLATI'NA BİR ÇAĞRIM VAR" Türk Polis Teşkilatı'na bir çağrım var. Benim ağabeyleri olarak, arkadaşları olarak, bazılarının da kardeşi olarak bir talebim var; POLSAN'ı güçlendirin, kendinizi güçlendirin, POLSAN'a gelin üye olun. Emeklilikte bundan çok daha iyi sonuç elde edecek polis teşkilatımızın üyeleridir. Ellerim patlayıncaya kadar sizi alkışlamak isterim, çünkü bu sizin başarınızdır. Yeni dönem faaliyetlerini titizlikle yöneten yönetimimize, genel müdürümüzden en alt seviyedeki tüm arkadaşlarımıza tekrar teşekkür ediyorum. Sadece terörle, uyuşturucuyla mücadelede değil, burada da önemli bir başarıyı sağlayan teşkilatımızı kutluyorum.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Afganistan açıklaması: İstikrar için her türlü çabayı göstereceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde: Pakistanlı kardeşlerimizi bu ülkeye ihraç edilen 4 MİLGEM korvetinin ilkinin denize indirilmesi münasebetiyle kendilerini ülkemizde ağırlamaktan memnuniyet duyuyorum. Pakistan 14 Ağustos 1947'den beri merhum Muhammet Ali Cinnah'ın işaret ettiği şekilde birlik inanç disiplinle yoluna devam ediyor. Türkiye ve Pakistan arasındaki kardeşlik bağlarının kökleri tarihin derin geçmişine kadar uzanıyor. İlişkilerimizi her alanda ileriye götürmek için çalışmalarımızı kesintisiz sürdürüyoruz. Salgın döneminde sergiledikleri samimi işbirliği ile dost ve kardeş ülke olmanın ne demek olduğunu bir kez daha göstermişlerdir. Savunma sanayii alanında son dönemde gerçekleştirdiğimiz somut işbirliği projelerinden de ayrıca bahtiyarlık duyuyoruz. Bugün ilk gemisinin açılışını yapmakta olduğumuz MİLGEM korveti yanında ortak projelerimiz bulunuyor. Pakistan'la aramızdaki güçlü siyasi ilişkilerimizin ve savunma sanayiimizdeki ilişkilerin ticari ilişkilerimize de yansımasını istiyoruz. Bu konuda yol haritasını Pakistan ile Şubat 2020'de İslamabad'da imzaladık. "AFGANİSTAN'IN BİR AN ÖNCE İSTİKRARA KAVUŞTURULMASI İÇİN HER TÜRLÜ ÇABAYI GÖSTERECEĞİZ" Son dönemde çatışmaların yoğunlaştığı Afganistan'a barış ve istikrarın gelmesi konusunda da Pakistan'a hayati görevler düşüyor. Türkiye olarak İran üzerinden gerçekleşen yoğunlaşan bir Afgan göçmen dalgası ile karşı karşıyayız. En başta Afganistan'ın bir an önce istikrara kavuşturulması için her türlü çabayı göstermeye devam edeceğiz. Giderek artan istikrarsızlığın Afganistan'dan yeni bir göç dalgasını tetiklemesi yönündeki endişeleri ancak bu şekilde ortadan kaldırabiliriz. Pakistan donanması için MİLGEM sınıfı 4 korvet inşa edilecek. Bunların ikisi ülkemizde ikisi ise Pakistan'da üretilecek. Korvetlerde kullanılacak ilave teknoloji ve teçhizatlar da ülkemiz savunma sanayii ürünleri arasından seçilecek. Sözleşmesi yaklaşık 3 yıl önce imzalanan bu projede 2025'e kadar tüm korvetlerin teslimatı tamamlanacak. Pakistan'ın her kazanımını kendi kazanımımız olarak görüyoruz. Bugün ayrıca Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın ihtiyacı için yapılması planlanan 10 adet açık deniz karakol gemisi projesinin de sac kesim işlemini yapıyoruz. Böylece Türkiye hava ve kara unsurlarının yanında denizde de gücünü sürekli artırmaktadır. Bu noktaya kolay gelmedik. İstiklal Harbimizden 1974'e kadar olan bu dönemi bir kenara bırakıyorum. Son 47 yılda yaşadığımız hadiselerin her biri bizi böyle güçlü bir yapıya sahip olmaya mecbur bırakmıştır. Terörle mücadeleden sınır ötesi harekatlarımıza kadar attığımız her adımda maruz kaldığımız açık gizli ambargoları biz biliyoruz. Bunlar bizi yıldıramadı. Sonuçta savunma sanayiindeki dışa bağımlılığımızı yüzde 80'lerden yüzde 20'lerin altına çektiğimiz bir döneme geldik. "TÜRKİYE SAVUNMA SANAYİİ ALANINDA DÜNYANIN EN ÜST LİGİNE ÇIKACAK" Ülkemizde kötü komşu insanı hacet sahibi eder diye söz vardır. Batılılar bize vermedikleri her savunma sanayi ürünü ile kendi tasarım ve üretim sürecimizi başlatmamızı sağlamışlardır sağ olsunlar. Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak için uyguladıkları sinsi politikaların bizi bugün getirdiği yer sebebiyle aslında kendilerine teşekkür ediyorum. Halen yürütmekte olduğumuz ve 4-5 yıl içinde neticelenecek projeler devreye girdiğinde Türkiye savunma sanayii alanında dünyanın en üst ligine çıkmış olacaktır. 2023'te milletimize vereceğimiz en büyük armağanın işte bu olduğuna inanıyoruz. Türkiye büyüdükçe ve güçlendikçe elde edeceği imkanların her birini dostlarıyla kardeşleriyle bölüşmekten memnuniyet duyan bir ülkedir. TAZİYE MESAJI Sizlere veda etmeden önce dün Kahramanmaraş'ta hayatını kaybeden Rus ve Türk mürettebat için taziyelerimi sunuyorum. Kastamonu, Sinop ve Bartın'da sel felaketinde hayatını kaybeden kardeşlerimiz için taziyelerimizi sunuyoruz. 

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: “Türkiye'yi bir istikrar adası haline getirdik”

İçişleri Bakanı Soylu, bağışları nedeniyle hayırsever iş insanlarına teşekkür etti. Aziz Türk milletinin iyi günde de kötü günde de sorumluluklarını yerine getiren bir millet olduğuna dikkat çeken Bakan Soylu, Elazığ depremi, koronavirüs pandemisi, Karadeniz Bölgesi'ndeki sel felaketleri ve Akdeniz Bölgesi'ndeki yangın felaketlerinde bunun önemli örneklerinin yaşandığını kaydetti. Bu zorluklara rağmen Türkiye'nin 212 milyar doları aşan dış ticaret hacmine ulaştığını anlatan Bakan Soylu, Libya, Karabağ gibi sınırların ötesindeki meselelere karşı da bu süreçte sessiz kalmadıklarını aktardı. AFETLERDE TOPLAM MASRAF 6,5 MİLYARI GEÇTİ Doğal afetler döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir çağrısıyla 966 milyon TL yardım toplandığını dile getiren Bakan Soylu, "Çünkü Türkiye'nin birçok yerinden insanlar yardım gönderdi, destek oldular. Devletimiz, hükümetimiz, elinden gelen her şeyi yaptı ve sadece evi yanan, evini su basan, iş yerini, sanayi sitesini su basan, sel götürenlere değil, aynı zamanda  her birini kucaklayan bir anlayış ortaya koyduk. Kuveyt'in de göndereceği 5 milyon dolar var, onunla beraber 1 milyarın, 1 katrilyonun üzerine çıkan bir yardım kampanyasıyla inşallah hem devletimiz milletimizin yaralarını hem de vatandaşlarımız milletimizin yaralarını sarma konusunda el birliğiyle bir hareketlilik ortaya koyuyor. Şu ana kadar toplam masraf 6,5 milyarı, yani katrilyonu aştı. Onun için birbirimize her zaman ihtiyaç duyduğumuz, birbirimizi her zaman gözettiğimiz bir anlayışı yaşıyoruz" dedi. 'BÜYÜKLERİMİZ HEP DOĞRU OLMAYI ÖĞÜTLEMİŞTİR' Bakan Soylu, "Türkiye bütün güvenlik problemlerinin ortasında, belki de ilk temas noktasında 2002'den itibaren Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bir istikrar adası olarak ayakta kalmayı, düzenli göçü yönetmeyi, düzensiz göçle mücadeleyi, terörle mücadeleyi, uyuşturucuyla mücadeleyi, ekonomik kalkınmasını, altyapı ve sanayi hamlelerini başarmıştır. İnsani afetlerin yanı sıra doğal afetler karşısında da vatandaşına mahcup olmayacak her türlü ihtiyacını karşılayacak bir kapasiteyi oluşturmayı başarabilmiştir. Büyüklerimiz, hep bize doğru olmayı öğütlemiştir. Menfaat için doğruluktan şaşmamayı, bu dünyanın bir de ahiret hayatı olduğunu, hesap günü olduğunu, ona göre yaşamak gerektiğini öğretmiştir. İşte Türkiye, tarif etmeye çalıştığım bu başarısını, bu mücadelesini, doğruluktan sapmadığı için. İnancının ve medeniyet ahlakının söylediği yolda yürüdüğü için gerçekleştirmiştir" diye konuştu. '21'İNCİ YÜZYILDA MAHCUP OLMADIK 'Ortadoğu politikasında petrol hesabı yapmadıklarını, insanlık hesabı yaptıklarını belirten Bakan Soylu, şunları söyledi: "Biz terörle mücadelemizde başka ülkelere nasıl zarar veririz hesabı yapmadık, gençler ölmesin, anne babalar evlatlarından ayrılmasın, ağlamasın hesabı yaptık. Biz uyuşturucuyla mücadelede şu ülke bu ülke hesabını yapmadık. Gençler bitip tükenmesin hesabı yaptık çünkü bizim inancımız insanı eşrefi mahlukat olarak gören, her insanı bir alem olarak gören bir anlayıştır. İşte onun için 21'inci yüzyılda mahcup olmadık.  İşte onun için, etrafımızdaki tüm ateş çemberine rağmen Türkiye'yi bir istikrar adası haline getirdik ve Allah'a şükür birilerinin hesabını yaptığı gibi 21'inci yüzyılda bizi hasta adam yapmaya çalışanlara karşı ayakta duran, etrafındaki coğrafyaya ve dünyaya insanlara umut veren bir ülke haline geldik. Hep birlikte ve hepinizin sayesinde." Törene, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Vali Süleyman Elban, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu, AK Parti Milletvekilleri Abdullah Doğru, Ahmet Zembilci, Tamer Dağlı, Adana Sanayi Odası Başkanı Zeki Kıvanç, Adana Ticaret Odası Meclis Başkanı İsmail Acı, Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç, Adana Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Bekir Sütcü, kent protokolü, iş insanları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. Bakan Soylu, konuşmasının ardından emniyet binasında muhtarlarla bir araya geldi.

2 yıl önce

Libya Başbakanı Dibeybe ülkede "istikrar ve inşa yolculuğunun" başladığını duyurdu

Dibeybe, başkent Trablus'ta geniş uluslararası katılımla düzenlenen Libya'da İstikrarı Destekleme Konferansı'nın açılışında konuştu. Konferansa katılan dışişleri bakanları ve üst düzey yetkililere hitaben Dibeybe, "Trablus yeniden toparlandı. Bugün Libya'da bir İstikrar Konferansı düzenliyoruz. Bugün buraya teşrifleriniz, istikrar ve inşa yolculuğunun başladığına dair güçlü bir mesajdır." dedi. Libya Başbakanı, Libyalıların son yıllarda ülkeyi etkileyen krizlere kapsamlı bir çözüm bulma çabasında olduğunu vurgulayarak, konferansa katılan ülkelerin "bu çabaları destekleme konusundaki istekliliğini takdir ettiklerini" dile getirdi. Libya'da 24 Aralık'ta yapılması planlanan seçimlerle ilgili olarak da Dibeybe, "Seçimlerin zamanında gerçekleştirilmesi için Yüksek Seçim Komisyonuna desteğimi açıkça taahhüt ettim." diye konuştu. Dibeybe konuşmasında yasa dışı göç mevzusuna da değinerek, "Yasa dışı göç dosyası bizi rahatsız ediyor ve bu konuda desteğinizi istiyoruz." ifadelerini kullandı. Libya'daki siyasi süreç ve barışın tesisi bağlamındaki gelişmelerin ele alınacağı konferansa, Birleşmiş Milletler ve Avrupa, Afrika ve Arap Birliklerinden temsilcilerin yanı sıra 27 ülkenin dışişleri bakan ve yetkilileri katılıyor. Katılımcılar arasında Türkiye'yi temsilen Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal bulunuyor.

2 yıl önce

ABD'de Finansal İstikrar Gözetim Konseyi, finansal iklim riskleriyle mücadele planını açıkladı

Finansal İstikrar Gözetim Konseyi, iklimle ilgili finansal risklere ilişkin 133 sayfalık yeni bir rapor yayımladı. Raporda, iklim değişikliği ABD'nin finansal istikrarına yönelik ortaya çıkan ve artan bir tehdit olarak tanımlandı. İklimle ilgili olayların ekonomiye önemli maliyetler getirdiğine dikkatin çekildiği raporda, ABD'nin 2030'a kadar sera gazı emisyonunu 2005 seviyelerine göre yüzde 50-52 oranında düşürme taahhüdünde bulunduğu ve 2050 yılına kadar net sıfır emisyon ekonomisi hedefi belirlediği yinelendi. Raporda, enerji, ulaşım, imalat ve tarım gibi sera gazı yoğun sektörlerin önemli yapısal değişikliklerden geçmesinin gerektiği belirtildi. Bu değişikliklerin teknolojik yenilikleri ve düşük sera gazıyla üretim yöntemlerine geçişi teşvik eden tamamlayıcı politika eylemlerini gerektireceğine işaret edilerek, finansal sistemin iklimle ilgili finansal risklere karşı dayanıklılığını sağlamanın Konseyin sorumluluğunda olduğu vurgulandı. ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, konuya ilişkin, iklim değişikliğinin ABD'nin finansal sistemine yönelik artan bir tehdit olduğunu ve harekete geçilmesi gerektiğini ifade etti. Konseyin raporu ve tavsiyelerinin finansal sistemin iklim değişikliği tehdidine karşı daha dayanıklı hale getirilmesine yönelik önemli bir ilk adımı temsil ettiğini belirten Yellen, alınacak önlemlerin finansal sistemin net sıfır emisyon hedefine doğru düzenli, ekonomi genelinde bir geçişi desteklemesine yardımcı olacağını kaydetti. ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell da iklim değişikliğinin küresel ekonomi ve finansal sistem için önemli zorluklar doğurduğuna işaret etti. Fed'in iklimle ilgili riskleri analitik olarak titizlik, şeffaflık ve iş birliği içinde ele alacağını aktaran Powell, iklim değişikliği ve finansal istikrar arasındaki bağlantıları belirlemeye devam edeceklerini anlattı.

2 yıl önce

AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen: Belarus AB'yi istikrarsızlaştırmaya çalışıyor

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Strasbourg'daki Avrupa Parlamentosu'nda yaptığı açıklamada, Belarus-Polonya sınırındaki göçmenlerle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Sınırda yaşananların bir "göçmen krizi olmadığını" söyleyen von der Leyen, "Bu otoriter bir rejimin demokratik komşularını istikrarsızlaştırma girişimidir" dedi. AB'nin bir bütün olarak bir meydan okuma ile karşı karşıya olduğunu belirten AB Komisyonu Başkanı, AB'nin Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Kanada ve İngiltere ile Belarus yönetimine karşı olası yeni yaptırımlar hakkında görüşmeler yürüttüğünü ifade etti. KOMİSYON'DAN YENİ YASAL DÜZENLEME AB Komisyonu'nun göçten sorumlu üyesi Margaritis Schinas ise Komisyon'un, "bilerek veya bilmeyerek insan ticaretine ve insan kaçakçılığına dahil olan ya da bunu kolaylaştıran ulaşım şirketlerine karşı önlem alma imkanı verecek" yeni bir yasal çerçevenin hazırlığını yaptığını belirtti. Schinas, söz konusu şirketler için AB içinde faaliyet yasağına kadar varabilecek önlemler üzerinde durulduğunu söyledi. Belarus-Polonya sınırında halihazırda binlerce göçmen sınırları aşarak AB topraklarına girebilmek için bekleyiş içinde. AB Belarus Devlet Başkanı Lukaşenko'ya çoğu Orta Doğu ülkelerinden gelen göçmenleri kasten ülkeye getirerek AB topraklarına kaçak girişlerini sağlama suçlamasını yöneltiyor. AB, Lukaşenko'nun bu şekilde Belarus'a uygulanan yaptırımlara misilleme yaptığı görüşünde. Birlik, Lukaşenko'nun tartışmalı bir seçimin ardından yeniden devlet başkanı seçilmesinin ardından ülkeye yaptırım uygulamaya başlamıştı.

1 2 3