16 Nisan Salı 2024
3 yıl önce

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç HDP ile ittifak yaptıklarını itiraf etti

KRT ekranlarında konuşan CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Sunucunun, 'CHP'nin, dostlarımızla birlikte yürüyeceğiz' sözündeki 'dostlarımız kimler' sorusuna açıklık getirdi. Özkoç, 'Dostlarımız, birlikte yol yürüdüğümüz siyasi partiler. Saadet partisi, İyi Parti, HDP dahil diğer tüm partiler.' ifadelerini kullandı.

3 yıl önce

CHP eski Genel Başkanı Murat Karayalçın’ın HDP ile ittifak yorumu: Kesin!

Sözcü Gazetesi yazarı İsmail Saymaz'a Muharrem İnce, Hakkı Akalın ve Mevlüt Dudu'nun istifası ile ilgili konuşan Karayalçın, “İttifakta HDP de olmalı mı?” sorusuna “Kesin! Hiçbir dostumuzu bir yere bırakamayız. Tüm dostlarımızla ilerlemeliyiz. Tüm dostlarımız yoksa da tek başımıza seçime girmeliyiz.” şeklinde yanıt verdi.

3 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: İttifak ortaklarını incitmemek için bölücü terör örgütünü kınayamayanlar bize insanlıktan bahsedemez

Bu teröristlere o inleri mezar edeceğiz. Bölücü örgütün yandaşlarına koltuk değnekliği yapanlara inat biz bu mücadeleyi milletimiz için milletimizle birlikte yürüyoruz. Bay Kemal, şu teröristlere bir gün terörist de be... Diyebiliyor mu? Diyemez. Çünkü onlarla ortak. PKK'nın Suriye uzantısını terör örgütü olarak görmüyorum diyenler Bay Kemal ve yandaşlarıdır. Kılıçdaroğlu ve şürekası bilsin ki baş veririz ama onlar gibi teröristler ve destekçileri karşısında baş eğmeyiz. Biz bu yola kefenimizi giyerek çıktık. Bu günlere birinin ihsanı ile değil DEAŞ'ından PKK'sına, FETÖ'süne kadar nice katil sürüleri ile mücadele ederek geldik. Sen önce teşkilatlarındaki DHKP-C'lileri temizle. Bunların her şeyini senin önüne koyacağız merak etme. Terörün başını ezene, terör sorununu kökten çözene kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Operasyonlarımızı devam ettireceğiz.  AŞILAMADA RAKAM 5 MİLYONU GEÇTİ Şu anda aşılamada 5 milyon 200 bin kişi geçtik. Yoğun bir şekilde de aşılama kampanyası devam ediyor. O çok büyük olduğunu söyleyenlerin falan böyle bir durumu yok. KAFE VE LOKANTALAR AÇILACAK MI? ERDOĞAN: KARARLARI KABİNE SONRASI AÇIKLAYACAĞIZ Kısıtlamaların işçi, esnaf ve çalışanlar üzerindeki yükünü azaltmak için destek paketleri açıkladık. Bugün de Kabine'de alacağımız kararları millete seslenişte açıklayacağız.  Şehir hastanelerimiz başta olmak üzere sağlık tesislerimiz salgınla mücadelede baş rol oynadı. Her kesime yönelik hayata geçirdiğimiz özel programlarla ekonomimizi ayakta tuttuk. Avrupa'daki toplam kapasiteye yaklaşan yoğun bakım yatak sayımızla, 1 milyon 100 bini aşan sağlık ordumuzla süreci alnımızın akıyla yönettik. İsraf dedikleri, ne gerek var diyerek çamur attıkları bu hastaneler on binlerce vatandaşımızın hayatının kurtulmasına vesile oldu.  Biz kamuda başörtüsüne serbestlik getirdiğimizde engellemek için Danıştay'a koşan siz değil miydiniz? Ankara'da kendisinin her gün kullandığı Malazgirt Bulvarı'na karşı çıkanlar siz değil miydiniz? Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne olmadık iftiraları atanlar siz değil miydiniz Bay Kemal. Gezi olayları sırasında vandallarla beraber İstanbul ve Ankara'yı ateşe verenler, belediye otobüsünü yakanlar siz değil miydiniz? Türkiye'yi darbe anayasasından kurtarma için attığımız adımları sabote eden siz değil miydiniz? Bu millet CHP'nin yaptıklarını unutmadığı için emaneti bunlara asla teslim etmedi, etmez. Bay Kemal şu anda Almanya o bölgelere kaçmış olan Dündar'ı savunuyor. Kimi savunuyor, Selo'yu savunuyor. Bunların suçlu olmadığına adeta hükmediyor. Bizim teröristleri savunmak gibi bir derdimiz olamaz. Siyaseti başkaları gibi sırça köşklerde değil milletimizin arasında yapacağız. Kibri kapımıza asla yaklaştırmayacağız. Milletle arasına mesafe koyan bir hareketin varacağı yer tarihin tozlu sayfalarıdır. AK Parti yaşadığı onca ihanete, operasyona rağmen hala dimdik ayaktaysa bunun sebebi milletle kurmuş olduğu samimi bağdır.

3 yıl önce

Millet İttifakı’nda HDP anlaşmazlığı: Dokunulmazlığın kaldırılmasına CHP ‘hayır’ İYİ Parti ‘evet’ diyor

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP Eş Başkanı Pervin Buldan ile grup başkanvekillerinin de aralarında bulunduğu HDP’li 9 kişi hakkında, Kobani soruşturması kapsamında fezleke hazırlamıştı. 28 suçtan dokunulmazlığın kaldırılması isteniyor Kobani olayları sırasında yaşanan terör eylemlerinden “azmettirici” sıfatıyla sorumlu tutulan 9 HDP’linin, “Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma” dahil 28 suçtan dokunulmazlığının kaldırılması isteniyor. Meclis'te oylama yapılacak Meclis’te HDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına yönelik yapılacak oylama öncesi, Millet İttifakı üyeleri Cumhuriyet Halk Partisi ve İYİ Parti arasında anlaşmazlık yaşanıyor. İYİ Parti destekliyor Gara’da vatandaşlarımızın PKK terör örgütü tarafından şehit edilmesi sonrası İYİ Parti’de "terör kırmızı çizgimiz olmalı ve bunun için evet demeliyiz" görüşü hakim olurken, bu doğrultuda partililerin dokunulmazlıkların kaldırılması yönünde oy vermesi bekleniyor. CHP karşı çıkıyor CHP kulislerinde ise HDP ile kurulan temasların zarar görmemesi görüşü hakim. Bu kapsamda Fezlekeler oylanırken, CHP’nin hayır diyeceği belirtiliyor. Dokunulmazlıkları kaldırılması için fezlekeleri hazırlanan HDP’liler arasında "Hakkı Saruhan Oluç, Serpil Kemalbay Pekgözegü, Sezai Temelli, Pero Dundar, Fatma Kurtulan, Garo Paylan, Hüda Kaya, Meral Danış Beştaş ve Pervin Buldan" bulunuyor.

3 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Karşımızdaki ittifak tel tel dökülmeye başladı

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: Milletin rızasını esas almayı sürdüreceğiz. Kendisini şehrin ve milletin üstünde gören varsa yanlış yerde olduğunu bilmelidir. Kadim davamız dışında hiç kimse vazgeçilmez değildir. Ülkemizin 81 vilayetinin tamamında ulaşmadık tek bir insanımızı dahi bırakmayacağız.  Karşımızda 40 yamalı bohça misali oluşturulan ittifak, şimdiden tel tel dökülmeye başladı. CHP'nin gerçek yüzünü göstermek için kendilerini muhatap alıp cevap vermek durumunda kalabiliyoruz. Yapısı ve üslubuyla CHP diye bir partiye yer olmadığını görebiliyoruz. CHP yıllarca bu ülkenin vatandaşlarının bir bölümü Atatürkçülük, çağdaşlık gibi değerleri kullanarak istismar etmişti. Yaşadığımız bazı hadiseler buı partinin bağnazlıkta sınır tanımadığını yeniden ortaya çıkarıyor.  YENİ ANAYASA Bir süredir reform programları ile kamuoyunun huzuruna çıkıyoruz. İktidarda olmamıza rağmen reform gündemine en sıkı biz sarılıyoruz. Sessiz devrimler olarak nitelendirdiğimiz nice reformlarla ülkemizin çehresini değiştiren parti biziz. Milletimizin beklentisi olan nice düzenlemeyi hayata geçiren de biziz. Yargı Reformu Strateji Belgesi son dönemdeki en önemli hukuk düzenlemelerimin çatı belgesiydi. Salı günü İnsan Hakları Eylem Planımızı açıkladık. En önemli reform müjdesi yeni ve sivil anayasa hazırlama müjdesi olmuştur. Siyasi partilerden STK'lara, medyadan iş dünyasına kadar tüm kesimleri bu sürece yapıcı katkı vermeye davet ediyoruz. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak biz kendi hazırlıklarımızı yapacağız. Böyle bir sürecin 84 milyonun tamamını kuşatacak şekilde yürümesi için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Biz ülkemizin gelecek asrını düşünürken şehirlerimizi yeniden 30 yıl öncesine geri döndürmeye başladığını görmekten özellikle üzüntülüyüz. İstanbul ve İzmir başta olmak üzere CHP'nin yönetimindeki belediyeler yeniden çöp, çukur, çamur devrini hortlatmışlardır. Bir de utanmadan çalışıyoruz demezler mi? Seçimlerde bunlar yıkmaya geliyoruz derken siyasi bir değişimi kastettiklerini sanmıştık. Meğer bunlar şehirlerimizi yıkmaya geliyormuş. Çöp dağlarının yeniden ortaya çıkması yıkım değil de nedir? AK Parti'nin yönetimindeki herhangi bir belediyede ortaya çıksa yeri göğü yıkmak için hazır bekleyenlerin CHP'nin belediyelerinde kör kesilmesi... Bunların derdi ülkenin hukukunu savunmak değil. Marjinal ya da çarpık ideolojilerini toplumun tamamına dayatmaktır. Kendileri gibi düşünmeyen herkese küçümseyenlere meydanı bırakmadık, bırakmayacağız. Bunlarla mücadele ederken ülkemizi kalkındırma kararlılığından taviz vermeyeceğiz. Büyüme rakamımız yüzde 1.8 olarak açıklandı. Muhalefete sorsanız 'Battık' derler ama Türkiye zor şartlarda başarı hikayeleri yazmaya devam ediyor. 

3 yıl önce

Terörist Sabri Ok’tan CHP ve İYİ Parti’ye çağrı: “Bu partiler gerçekten bir değişim istiyorlarsa HDP ile ittifak yapmak dışında çareleri yoktur”

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, HDP’nin kapatılmasına yönelik hazırlığı Kandil’in elini ayağına doladı. Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) eksikliklerin giderilmesi için Yargıtay Başsavcılığı’na iade ettiği iddianamenin tamamlanması ile kapatma sürecinin kaldığı yerden devam edeceği korkusuna dair işaret, terör örgütü PKK’nın sözde yöneticilerinden KCK Yürütme Konseyi Üyesi Sabri Ok’tan geldi. Yeni Akit'in haberine göre; eli kanlı katil Ok, örgütün medya organları aracılığı ile yaptığı açıklamada HDP’lilere mesajlar verirken diğer taraftan da AB’yi ikiyüzlülükle suçlayarak, şunları ifade etti: “CHP ve İYİ parti eğer gerçek bir demokrasi mücadelesi vermeseler mevcut durumlarından öteye gidemezler. Hiçbir zaman da iktidar olamazlar. Bu partiler gerçekten bir değişim istiyorlarsa HDP ile ittifak yapmak dışında çareleri yoktur. Eğer bunu yapamıyorlarsa, sadece yürüttükleri siyaset yalandan ibaret olur. Türkiye toplumu da artık bunu biliyor. Bu noktada HDP kendini alternatifsiz görmemelidir. Bir tartışma var halihazırda üçüncü yol veya üçüncü ittifak. Bu noktada HDP çok kilit ve önemli bir konuma sahip. Bunun için de HDP’ye kapatma davası açtırıyor, yüzlerce siyasetçisine siyaset yasağı getiriyor, mali yardımı kesip bir bütünen HDP’yi etkisiz bırakmaya çalışıyorlar. Ama nihayetinde HDP için siyaset yolu her zaman açık olacaktır. Yani arkasında on milyonların olduğu bir siyasi gelenek, kendine bir yol bulacaktır. Şimdiye kadar direndiler, bundan sonra da bu onurlu duruşlarını devam ettirmeliler.” ALMANYA ZORLARINA GİTMİŞ! HDP’nin kapatılması konusunda Alman hükümetinin yaptığı, ‘HDP PKK ile arasına mesafe koysun’ açıklamasından rahatsız olan terörist başı Ok, “Bu kadar şeyden sonra ‘HDP PKK ile arasına mesafe koysun’ diyorlar. Bunun temel nedeni kirli çıkarlarından başka bir şey değildir. Almanya başta olmak üzere tüm Avrupa bu tehdit karşısında ne taviz varsa veriyorlar. Siyasetlerini bu karşılıklı kirli çıkarlar belirliyor. Bu iki yüzlü oportünist ve demokrasi değerleri dışında bir yaklaşım ve siyasettir. Yani Almanya veya AB’nin AKP siyasetine veya açıklamalarına inandığı yok. Taviz vermelerinin temel sebebi kendi çıkarlarıdır. Bu açıdan onların yaklaşımlarını dürüst olmayan ikiyüzlü bir siyaset biçimi olarak görüyoruz” diyerek, yıllardır destek aldıkları ülkeleri suçladı.

2 yıl önce

İYİ Parti’den CHP’ye ittifak sitemi: 'Bazı yerlerde aday çıkarmasalar seçimi kazanırdık'

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, KRT'de canlı yayınında Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti'den oluşan Millet İttifakı'na ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. "NİĞDE VE UŞAK'TA CHP ADAY ÇIKARMASA ADAYLARIMIZ SEÇİLECEKTİ" 31 Mart yerel seçimlerinde kendi partilerinin hiçbir şehir belediyesini kazanamadığını belirten Akşener, "Partiye belediye kazandırmak benim için önde olsaydı, o masa devrilirdi. 19 ilçe belediyesi aldık biz. 27 yıl aktif politika yapmış bir şahıs olarak, Meral Akşener olarak o masada 19 ilçenin sadece alınabileceğini görmemek mümkün mü? Ama şöyle bir soru sorduk kendimize; partinin menfaati mi, Türkiye'nin menfaati mi? Türkiye'yi tercih ettik. Biz İYİ Parti olarak kendi kendimize girseydik 19 değil, 16 ilçe belediyesi alacaktık. Ciddiyetimi herkes anlasın lütfen. Niğde'de adayımız kazanacak, CHP'nin de adayı vardı, ikisi birden kaybetti. Uşak'ta da öyle, 2 puanla kaybettik. Şile'de aynı şekilde, ayrı adaylarla girildi, Şile gitti. AK Parti kazandı. Ne demek istiyorum? Bunlara gözünü yumup 'hay hay' diyen bir Meral Akşener'in Türkiye'yi tehlikeye atma konusunda, vatandaşın nefes alması konusunda kendim olmayacağım, olunmasına da engel olacağım." diyerek ittifak ortağına sitem etti. BURSA VE BALIKESİR'DEN DE ÖRNEK VERDİ Bursa ve Balıkesir'den de örnek veren Akşener, "Bursa'nın ilçelerini tek tek gezdim ben. CHP'nin çok iyi bir adayı vardı, nasıl kaybedildiğini sayın Kılıçdaroğlu da biliyor, ben de biliyorum. Bursa Öğretmen Okulu mezunuyum ben. Anneannemin akrabalarından oluşan 2 köy var, onları harekete geçirmeye çalıştım. Başkan seçilmiş olsa Bursa'ya verebileceği hizmeti anlatmam mümkün değil. Kim kazandı, AK Parti kazandı. Kim kaybetti, Bursa kaybetti. Balıkesir'de biz DP'yi atladık, ayrı aday çıkardılar. Sayın İsmail Ok 9 bin 900 oyla kaybetti, DP 10 bin oy aldı. Fark edip o adayı Genel Sekreter yapma adımını atsak, Balıkesir alınıyordu. Kim aldı, AK Parti aldı. Kim kaybetti, Balıkesir kaybetti." ifadelerini kullandı. Akşener, cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki adayın belirlenmesi sürecine ilişkin sorulan soruya ise, "Hiç bilmiyorum" diyerek yanıt verdi.

2 yıl önce

Akşener'in ittifak çağrısına iki partiden yanıt: Zemin kaybederiz

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, Ali Babacan'ın liderliğindeki DEVA Partisi ve Ahmet Davutoğlu'nun liderliğindeki Gelecek Partisi ile bir sonraki seçim için işbirliği yapılabileceği açıklaması, "seçim ittifakı" tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Şimdiye kadar parti kuruluş çalışmalarına odaklandığı için "konu veya süreç bazlı" işbirliklerine kapı açmakla beraber seçim ittifakları konusunda kendini bağlamayan her iki partide ise Akşener'in çıkışı, "İyi niyetli bir niyet beyanı, gelecek öngörüsü" olarak nitelendiriliyor. Zaman zaman İYİ Partililerle farklı konularda görüşmeler yapıldığı ancak "seçim ittifakı" konusunun hiç konuşulmadığı ifade ediliyor. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, katıldığı bir televizyon programında, bir sonraki seçime ilişkin tahminlerini açıklarken, İYİ Parti'nin büyüdüğünü, CHP'nin oylarının ise düşmediğini belirterek, “Buna karşılık DEVA ve Gelecek Partileri var, Saadet Partisi fena gitmiyor. Muhtemelen yarın bir işbirliği olacak gibi gözüküyor. DEVA ve Gelecek Partisi'nden bahsediyorum. Böyle baktığınız zaman Cumhur İttifakı adayının seçilmesi mümkün görünmüyor” görüşünü dile getirmişti. GELECEK PARTİSİ: ZEMİN KAYBEDERİZ BBC Türkçe'de yer alan habere göre, Gelecek Partisi kaynakları, Akşener'le ve İYİ Parti ile zaman zaman konu veya süreç bazlı görüşmelerin yapıldığını, bunun en somut örneğinin de parlamenter sistem tasarımı konusunda olduğuna dikkat çekiyorlar. Ancak aynı kaynaklar, bu görüşmelerin hiçbirinde seçim ittifakının gündeme gelmediği, bu konunun seçim zamanında düşünülmesi gerektiğini ifade ediyorlar. "Türkiye'nin kutuplaştığı bir ortamda, siyasi partiler arasındaki diyaloğu önemsediklerini" ve bu nedenle de zaman zaman görüşmeler yapıldığını söyleyen bir parti yöneticisi, ancak seçim ittifakının şimdiden “konuşulmaması gerektiği” görüşünde. BBC Türkçe'ye konuşan parti yöneticisi, bunun nedenini ise şöyle açıklıyor: “Seçim döneminde bu tür konular gündeme gelebilir. Ama henüz konuşmamamız lazım. Çünkü biz yeni kurulan bir partiyiz ve arazide zemin bulmamız lazım. Arazide zemin bulmadan bunları konuşursanız, zemin kaybedersiniz. O nedenle biz şimdiden konuşmamaya itina gösteriyoruz. İlerleyen süreçlerde bu konular konuşulabilir mi, elbette olabilir. İktidar partisinin dahi tek başına seçime giremediği bir ortamda, muhalefet partileri de bu konuları konuşur.” DEVA PARTİSİ: ÖZGÜN KİMLİĞİMİZİ OLUŞTURMA ÇABASINDAYIZ DEVA Partisi yöneticileri de, Gelecek Partisi ile benzer kaygılar nedeniyle şimdiden ittifakı konuşmanın doğru olmadığı görüşünde. Partiyi kurduktan sonra Genel Başkan Ali Babacan'ın da her keresinde “seçim ittifakının gündemde olmadığı” açıklamalarına işaret edilerek, şu anda bir ittifak görüşmesi yapılmadığı gibi konunun gündemde de olmadığı vurgulanıyor. Akşener'in seçim işbirliği konusundaki sözleri ise “İyi niyetli bir niyet beyanı, gelecek öngörüsü” olarak yorumlanıyor. Partilerinin pandemi koşullarında kurulduğu ve öncelikli gündemlerinin parti teşkilatlanma çalışmaları olduğu ifade ediliyor. Seçime henüz 2 yıllık bir süre olduğuna dikkat çeken parti kaynakları, “O nedenle şimdiden seçimle ilgili spekülasyon yapmak doğru değil, çünkü o zamana kadar çok şey değişebilir” değerlendirmesi yapıyorlar. DEVA Partisi'nde de, şimdiden seçim ittifakı tartışmalarına girilmemesinin nedeni olarak yeni kurulmuş bir parti olmaları gösteriliyor: “Yeni kurulmuş bir partinin herhalde yapacağı ilk iş kendi özgün kimliğini oluşturmak, kendi örgütlenmesini sağlamaktır. Biz mevcut siyasi partilerin çözüm olacağını düşünsek zaten partiyi kurmazdık. Teşkilatlanmada yarı yarıyayız, henüz istediğimiz düzeyde mahallelere ilçelere ulaşamadık ve bunun için çalışıyoruz. O nedenle, partimiz belli bir siyasi aksa oturuncaya kadar, seçim ittifakı konularını konuşmuyoruz.”

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 35 36