25 Nisan Perşembe 2024
4 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu'dan Ceren Özdemir Cinayeti İle İlgili Açıklama

Bakan Soylu, Türkiye'yi sarsan Ceren Özdemir cinayeti hakkında son dakika açıklamalarda bulundu.

3 yıl önce

Suriyeli gencin ölümüne neden olan polis tutuklandı! İçişleri Bakanı Soylu, ölen gencin babasını aradı

içişleri bakanı, süleyman soylu, adana, suriyeli genç, başsağlığı, polis

3 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu, Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk'ü tiye aldı

içişleri bakanı süleyman soylu, sözcü gazetesi, saygı öztürk, tiye aldı

3 yıl önce

Tele 1 sunucusu Musa Özuğurlu'dan Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İçişleri Bakanı Soylu’ya iftira

tele 1, musa özuğurlu, iftira, almanya, merkel, cumhurbaşkanı erdoğan, içişleri bakanı süleyman soylu, cemevi, chp, can ataklı, başörtülü, öğretmen

3 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu’dan CHP’ye İstanbul Sözleşmesi tepkisi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “CHP’nin gün yüzü görmemesinin bir sebebi de, yalancıların ağına düşmesidir. Ne diyeyim, kendi düşen ağlamaz” ifadelerini kullandı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)’ ne İstanbul Sözleşmesi tepkisi gösterdi. Bakan Soylu sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Yalanlara karşı doğrularla huzurunuzdayız. Yalanı, siyasetin ve hayatlarının ana sözleşmesi haline getirenler, İstanbul Sözleşmesi üzerinden bir yalanı daha utanmadan söylüyorlar. Biri güya insan haklarından sorumlu Milletvekili, yalancı. Diğeri de "At sineğim" yalancı. Ayrıca gizleyemedikleri Polis düşmanlığını ortaya koymak için, güya İstanbul Sözleşmesi’ni bahane edip şiddete duyarsız kaldığımızı, güvenlik güçlerimizin müracaatları almadığı iftirasını atıyorlar. CHP’nin gün yüzü görmemesinin bir sebebi de, yalancıların ağına düşmesidir. Ne diyeyim, kendi düşen ağlamaz” açıklamalarında bulundu. “Bu apaçık bir yalandır, bunlar da arlanmaz yalancıdır” diyen Bakan Soylu kadın ölüm verilerini paylaştı. Paylaşılan verilerde 13 Şubat 2021 – 19 Mart 2021 tarihleri arasında 34 kadın hayatını kaybederken, 19 Mart 2021 – 22 Nisan 2021 tarihleri arasında 25 kadın hayatını kaybettiği görülmekte.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu: Eren operasyonlarında toplam 40 terörist etkisiz hale getirildi

Mardin'in Nusaybin kırsalında, dün 6 teröristin daha etkisiz hale getirildiğini hatırlatan Soylu, şunları kaydetti: "Yine bir gün önce Tunceli'de güvenlik güçlerimizin, polisimizin, jandarmamızın, istihbaratımızın aldığı bir duyum çerçevesinde sıkıştırılan 3 terör örgütü mensubu ki tam netleşmesini bekliyoruz. Bunlardan birisinin bölge sorumlusu ve turuncu kategoride olduğunu biliyoruz. Kahraman güvenlik güçlerimizin önemli bir operasyonuyla etkisiz hale getirildiler. Yine dün gece itibarıyla Hakkari'de Alandüz dediğimiz mevkide, 3 teröristin etkisiz hale getirildiği bilgisi de mevcut. Yani bir taraftan Eren operasyonlarıyla, diğer taraftan hem Türk Silahlı Kuvvetlerinin sınır dışında, Irak'ta yürüttüğü huzurumuz için önemli olduğunu düşündüğümüz, hem Avaşin-Basyan'da hem de Metina'da yürütülen operasyonlarla kışı sürekli sahada geçiren güvenlik güçlerimiz, jandarmamız, polisimiz, askerimiz, bahar başlar başlamaz yine aynı kararlılığı aynı heyecanı, aynı anlayışı sürdürmektedir." "Eren operasyonları 15 ayrı bölgede devam ediyor" Soylu, Eren operasyonlarının 15'incisine de Kars bölgesinde başladıklarını belirterek, 1071 personelin katılımıyla Eren-1'in 11 Ocak tarihinde başlatıldığını anımsattı. Halen 912 jandarma özel harekat ve komando, 10 polis özel harekat timi olmak üzere toplam 15 bin 674 personelle Eren operasyonlarının 15 ayrı bölgede devam ettiğini aktaran Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bugüne kadar Eren operasyonlarıyla 3'ü kırmızı, 6'sı turuncu, 1'i gri kategoride, 2'si bölgede yönetici düzeyinde terörist etkisiz hale getirildi. Buna dün gece Hakkari'de etkisiz hale getirilen teröristleri de eklediğimiz zaman Eren operasyonlarında toplam 40 terörist etkisiz hale getirilmiş oldu. Burada 75 iş birlikçi de yakalandı. 15 Temmuz'dan bugüne kadar toplam 8 bin mağara ve sığınağa girildi, imha edildi. Bu 8 bin mağara ve sığınak, bu ülkenin dağlarında, bu ülkenin sınırları içerisinde. Eren operasyonlarında ise ocakta başlamamıza rağmen 770 mağara ve sığınak imha edildi." Güvenlik güçlerinin operasyonlardaki fedakarlığından bahseden Soylu, "Şehadeti göze alan ve bu konuda herhangi bir çekinceleri olmayan kahramanlarımız, bazen yürümekte bile zorluk çekilen birçok yere günlerce yürüyerek, pusu atarak, operasyon gerçekleştiriyorlar. Allah onlardan razı olsun. Eren operasyonlarında 127 mayın EYP, tuzaklanmış şekilde bulundu. Yaklaşık 412 kilogram patlayıcı ele geçirildi. 138 silah, 45 bin 395 mühimmat ve 439 kilo da esrar ele geçirildi." diye konuştu. Bakan Soylu, operasyonların kararlılıkla devam edeceğini vurguladı.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu, Sedat Peker hakkında suç duyurusunda bulundu

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, avukatı aracılığıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına başvuru yaptı. Yapılan başvuruda, organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker ve örgüt üyelerine yönelik adli makamlarca yürütülen soruşturma kapsamında kısa süre önce kolluk kuvvetlerince operasyon yapıldığı hatırlatılarak şu ifadelere yer verildi: "İçişleri Bakanı olan müvekkilimin bilgisi dahilinde yapılan bu operasyon sonrası organize suç örgütü lideri, özellikle müvekkilimin kendisiyle ilgili açıklamalar yapmasından sonra müvekkilim hakkında da gerçeğe aykırı, tamamen algı yaratmaya yönelik uydurma içerikli video yayımladı. Söz konusu videoların içeriği incelendiğinde müvekkilim ile ilgili daha önce de kötü niyetli çevrelerce dile getirilen dedikodu niteliğinde hususlar ile birlikte uydurma hikayelerle iftira ve hakaretlerde bulunulduğu kolaylıkla tespit edilebilecektir. Söz konusu videoda iddia edilen, DYP Genel Başkanlığı adaylığı sürecinde müvekkilimin kongre salonuna, teşkilat binalarına sokulmadığı, şüphelinin de o süreçte müvekkilime yardım ettiği, şüpheliye korumanın müvekkilim tarafından verildiği, hakkında dosya hazırlandığına dair müvekkilim tarafından şüpheliye haber verildiği, müvekkilimin İstanbul'u kendisinin yönetmediğini, başkaları tarafından yönetildiğini söylediği, şüphelinin yurt dışına kaçışı sürecinde haber aldığı, yurt dışından dönüşüne dair kendisine söz verildiği iddiaların araştırılmasını talep ediyoruz." Başvuru dilekçesinde ayrıca Sedat Peker'in 20 Mayıs 2020'de yayımladığı videoya işaret edilerek, "FETÖ üyelerinin dile getirdiği bazı iddiaların, yine bazı kesimlerce yapılan dedikoduların asılsız olduğunu 'Sayın İçişleri Bakanı beni kaçırmış. Bakan ile hayatımda bir kere yan yana gelmedik veya hiçbir özel dostluğu gerektirecek bir durum olmadı, tanımıyorum.' diyerek yalanlamışken kendisine ve örgüt üyelerine yapılan operasyon sonrası bu kez daha önce yalanladığı iddiaları, dedikoduları kendisinin söylemesi basit bir çelişki değil videonun operasyonel amaçlarla yayımlatıldığını ortaya çıkaran önemli bir durumdur." ifadelerine yer verildi. Dilekçede, "Gelinen aşama şüphelinin bu uydurma senaryolara dayalı tüm hakaret ve iftiraları ile ilgili Sayın Başsavcılığınızca kapsamlı araştırma ve soruşturma yapılmasını talep etme zorunluluğu hasıl olmuştur." denildi. Türkiye'de içten ve dıştan gelen tüm engellemelere rağmen terörle ve diğer tüm suçlarla büyük bir kararlılıkla mücadele edildiği belirtilen dilekçede, şunlar kaydedildi: "Kahramanlarımızın büyük fedakarlıklar gösterdiği bu dönemde, iç ve dış şer odaklarınca var güçleriyle istikrarsızlaştırılmaya çalışılan Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'nin İçişleri Bakanı olan, PKK, FETÖ, DHKP-C, DAEŞ ve diğer tüm terör örgütlerine, suç örgütlerine karşı teşkilatıyla birlikte amansız mücadele ettiği için sayısız hakaret, iftiraya ve saldırıya maruz kalan ve ABD tarafından hakkında iki kez kişisel yaptırım kararı alınan müvekkilim ile ilgili olarak belirli çevrelerden beslenen ve yalan üzerine kurgulanmış haberler bir süredir periyodik olarak servis edilmektedir. PKK, FETÖ, DHKP-C, DAEŞ ve diğer terör ve organize suç örgütleriyle etkin ve kararlı bir mücadelenin sürdürüldüğü bir zaman diliminde kasıtlı bir şekilde bu haberlerin yapılması, videoların yayımlanması suretiyle müvekkilimin ve aile bireylerinin yıpratılması, netice de kolluk kuvvetlerinin moral ve motivasyonunun olumsuz olarak etkilenmesinin amaçlandığı çok açıktır." Başvuru dilekçesinde son dönemde organize suç örgütlerine yönelik yapılan operasyonlara ilişkin de veriler yer aldı. İçişleri Bakanlığı tarafından 15 Temmuz 2016 tarihinden bugüne organize suç örgütlerine yönelik olarak 1798 operasyon gerçekleştirildiği, bu operasyonlarda 22 bin 636 şüphelinin gözaltına alındığı, bunlardan 8 bin 414'ünün tutuklandığı hatırlatıldı. Dilekçede, "Görüldüğü üzere son yıllarda organize suç örgütlerine yönelik yapılan etkili operasyonlar sonrasında bu kez mafya saldırısına, kurgusuna muhatap kalınmıştır." ifadesi kullanıldı. Soylu ayrıca Peker’in kendisine yönelik sözleriyle ilgili "hakaret ve iftira" suçlaması ile Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda da bulundu. Başvuru dilekçesinde Peker ile beraber hareket edenlerin tüm iletişim ve irtibatlarının tespit edilmesi, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması istenerek, "Belirtilen nedenlerden müvekkilim hakkındaki gerçeğe aykırı tüm iddialar ile ilgili araştırma yapılmasını, şüpheli hakkında da bu gerçeğe aykırı iddialarda yer alan hakaret, iftiralarla ilgili gerekli soruşturmanın yapılmasını, soruşturma tedbirlerinin uygulanması suretiyle delillerin toplanmasını, şüpheli ve tespit edilecek diğer şüpheliler hakkında ceza davası açılmasını saygılarımla vekaleten arz ve talep ederim." ifadelerine yer verildi.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu, Hadi ve Süleyman Özışık hakkında suç duyurusunda bulundu

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, gazeteciler Hadi ve Süleyman Özışık hakkında "hakaret", "iftira" ve "örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım"dan suç duyurusunda bulundu. Soylu'nun avukatı Uğur Kızılca'nın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği dilekçede, organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker hakkında daha önce suç duyurusunda bulunulduğu, firari Peker'in iş birliğinde olduğu kişilerin tespit edilmesinin istendiği hatırlatıldı. Peker'in 18 Mayıs'ta sosyal medya hesabından, başlatılan soruşturmaları sulandırma, kamuoyunda kendi lehine algı oluşturma çabasıyla Hadi Özışık ile yaptığı telefon görüşmesine ilişkin 2 video yayınladığı anlatılan dilekçede, şüphelinin görüntüleri, Soylu tarafından sözde aracı gönderildiği iddiasını ispatlamak için yayımladığını ifade ettiği bildirildi. Soylu'nun avukatının sunduğu dilekçede, şunlara yer verildi: "ÖZÜR SUÇTAN KURTULMASI İÇİN YETERLİ DEĞİL" "Ancak videonun içeriğinden müvekkilimin bu görüşmenin gerçekleştirildiğinden, görüşmede geçen olaylardan bilgisinin olmadığı çok net bir şekilde anlaşılmaktadır. Diğer yandan bu görüşme aslında şüphelilerin acizliğini, müvekkilime yönelik kumpaslarını da net bir şekilde ortaya çıkarmaktadır. Müvekkilimin video içeriğinde kendisiyle görüşmeye geldiği iddia olunan Süleyman Özışık ile 20 Haziran 2020'den bu yana görüşmesi olmamıştır. Hadi Özışık'tan da bu yönde bir talepte bulunmamıştır. Ancak buna rağmen videoda Hadi Özışık'ın müvekkilimin ismini, tanışıklığını kullandığı, video içeriğiyle ilgili yönlendirmeler yaptığı görülmektedir. Yine video içeriği incelendiğinde bu videoların önce bundan yararlanacak olan terör örgütleri mensuplarına, bunlarla iş birliği halinde olan bazı siyasilere ve firari şüpheliyle iş birliği halinde olan kişilere servis edildiği anlaşılmaktadır. İş bu dilekçenin hazırlanması sırasında şüpheli Hadi Özışık müvekkilimin bilgisinin olmadığını, müvekkilimin isminin kullanıldığını kabul eden bir özür beyanı yayımlamıştır. Ancak bu özür beyanı şüpheli hakkında iddia ettiğimiz suçtan kurtulması için yeterli bir sebep değildir." Soylu'nun İçişleri Bakanı olarak tüm görevleri eksiksiz yerine getirmek için gece gündüz çalıştığı vurgulanan dilekçede, son dönemde Türkiye'nin iç ve dış politikasında başarılı işlere imza atıldığı belirtildi. Dilekçede, geçmişte olduğu gibi özellikle Türkiye ve Türk milletinin bölünmez bütünlüğünü hedef alan terör örgütlerine, milletin huzur ve sükununu bozan diğer tüm suç örgütlerine, bireysel suçlara karşı mücadelede ciddi başarı sağlanmasından rahatsız olan iç ve dış kesimlerin saldırısının şimdi de sürdüğü kaydedildi. "HAYALİ SENARYOLAR İÇNEREN BİR VİDEO" Dilekçede, şu ifadeler yer aldı: "Genç yaştan itibaren siyasetin içinde olan müvekkilim bu durumun bilincindedir. Müvekkilim, organize suç örgütü lideri firari şüphelisinin kendisinin düşmüş olduğu aciz durumdan kurtulmak için hezeyanlarıyla ve sığındığı çevrelerin eline tutuşturduğu senaryolarla yayımladığı uydurma içerikli videosuyla ilgili gerekli yasal başvuruları yapmıştır. Firari şüphelinin videolarını hatta içeriklerini önceden haber veren, videolar yayımlanır yayımlanmaz her nasılsa gerek sosyal medya gerekse televizyon kanallarında önceden bilgi sahibi oldukları her halinden anlaşılır şekilde analiz yapan, algı yaratmaya çalışan terör örgütleri mensuplarıyla bunlarla iş birliği halinde olan siyasilerin nemalanmaya çalıştığı bu mafya saldırısı da hiç şüphesiz sonuçsuz kalacaktır. Şikayetimize konu sözde görüntülü görüşmeye dair video da tıpkı diğeri gibi bu amaçla yapılmış özellikle müvekkilimin isminin kullanıldığı uydurma ve hayali senaryolar içeren bir videodur. Şüpheli eninde sonunda yakalanacak ve iş birliği halinde olduğu kişilerle birlikte mutlak surette yargılanacaktır. Dolayısıyla firari şüphelinin müvekkilim tarafından dolaylı ve doğrudan muhatap alınması mümkün değildir. Ülkemizin ve milletimizin 2023, 2071 hedeflerine huzur ve güvenle, tam bağımsız olarak ulaşmak elbette saldırısız olmayacaktır. Ancak organize suç örgütü lideri firari şüphelisi ile içerden ve dışardan iş birliği halinde olduğu şüphelilerin başlattığı mafya saldırısının, kumpasların tüm yönleriyle soruşturma tedbirlerine başvurmak suretiyle araştırılması ve şüphelilerin cezalandırılması için ceza davası açılması büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle iş bu şikayette bulunma zorunluluğu hasıl olmuştur." Suç duyurusu dilekçesinde, şüpheliler hakkında gerçeğe aykırı iddialarda yer alan hakaret ve iftiralarla ilgili soruşturma yapılarak delillerin toplanması ve ceza davası açılması talep edildi.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 29 30