28 Mart Perşembe 2024
2 yıl önce

Dünya tıp literatüründe bir ilk! Covid-19 akciğer kanserini taklit etti

Kent dışında çalışan N.T.'nin, göğüs ağrısı şikayetiyle gittiği hastanede çekilen tomografisinde sağ akciğerinde 4 santimetre çapında tümör tespit edildi. Kanser olabileceği şüphesiyle yapılan ileri tetkikler sonrası N. T.'ye akciğer kanseri teşhisi kondu ve acil ameliyat kararı verildi. Bunun üzerine N.T., ameliyat için memleketi Kahramanmaraş'a geldi. Sütçü İmam Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Göğüs Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Fatoş Kozanlı da tomografi ve test sonuçlarına göre N. T.'ye akciğer kanseri teşhisi koydu ve ameliyat yapılması gerektiğini söyledi. 'AKCİĞER KANSERİ OLSAYDI TÜMÖRÜN ORTADAN KALKMASI MÜMKÜN DEĞİLDİ' Ameliyat öncesi N.T.'nin Covid-19 testi pozitif çıkınca operasyon ertelendi. Koronavirüs tedavisine başlanan N.T.'nin son testi negatif çıktı. Dr. Fatoş Kozanlı, tedavi sonrası tomografisi çekilen N.T.'nin akciğerindeki tümörün yok olduğunu gördü. Kozanlı, N.T.'nin kendilerine başvurduğunda koronavirüs belirtisi olmadığını ancak ameliyat öncesi PCR testi yaptıklarını söyledi. Koronavirüs tedavisinin ardından ortaya çıkan sonucun kendisini de şaşırttığını belirten Kozanlı, şunları söyledi: "Hastamız, çalıştığı başka bir kentte göğsünden darbe alıyor ve ağrıları geçmeyince bir üniversite hastanesine başvuruyor. Burada hastaya bir akciğer grafisi çekiliyor. Sağ akciğerinde bir kitleye rastlanıyor. Daha sonra hastaya, bir akciğer tomografisi çekiliyor ve göğüs cerrahisi için önemli büyüklükte olan 4 santimetre çapında, akciğer kanserine benzer özellikte radyolojik bulgular olan bir kitle tespit ediliyor. Daha sonra hastaya yapılan ileri tetkiklerde akciğer kanseri teşhisi konuluyor. Hastaya bir cerrahi planlanıyor. Hasta Kahramanmaraşlı olduğu için kendi memleketine gelmeyi tercih ediyor. Bize başvurdu ve göğüs ağrısı şikayeti vardı. Öksürük, nefes darlığı, balgam çıkarma, ateş gibi şikayetleri yoktu. Hastayı biz de değerlendirdik ve ameliyat olmasına karar verdik. Çünkü akciğer kanserine çok benzer radyolojik bulguları vardı. Sağlık Bakanlığımızın kuralları gereği her hastayı ameliyat öncesi PCR testi yapılır. Biz de ameliyat gecesi hastadan PCR testi aldık ve testi pozitif geldi. Ameliyatımızı 14 gün erteledik ve hastamıza koronavirüs tedavisi uygulandı. Hasta 14'üncü gün tekrar bize başvurdu ve yapılan PCR testi negatif çıktı. Yeni bir tomografi çektik ve tümörün tamamen ortadan kalktığını gördük. Şimdi sonuç bilgilerinden başlangıca gittiğimizde, bu bir akciğer kanseri olsaydı, ortadan kalkması mümkün değildi. Başka bir patolojiye bağlı durum olsaydı, yine verdiğimiz tedaviyle ortadan kalkmasını çok beklemeyiz. Antiviral tedavisi verdik ve hastanın radyolojik bulguları neredeyse tamamen normale döndü. Hastaya bunu izah ettik, 'Dünya literatüründe hiç görülmeyen bir radyolojik bulgu' diyerek. Bu gördüğümüz manzara artık hastanın akciğer grafisinde yok, akciğer kanseri değil.” Hastayı takip etmeye devam ettiklerini belirten Kozanlı, 2 yıldır dünyayı etkisi altına alan koronavirüsün akciğer kanserini taklit ettiğini, böyle bir durumla ilk defa karşılaştıklarını söyledi. Hem Türkiye'de hem de diğer ülkelerde buna benzer bir vakanın olup olmadığını araştırdığını ifade eden Kozanlı, "Genel olarak dünya literatürüne baktığımızda koronavirüsün akciğer bulguları, radyolojik bulguları infiltrasyon, buzlu cam dansitesi gibi bilinen bulgular. Ama bizim hastamızda akciğer tümörünü taklit eden bir kitle vardı. Ve biz bunu dünya literatüründe hiç görmemiştik. Bununla ilgili geniş çaplı bir araştırma yaptım. Hem kendi deneyimlerimden hem kendi hastanemizde yatan hastalardan yola çıkarak birçok hastanın radyolojik bulgularına baktık. Dünya literatürlerini karıştırdım, diğer arkadaşlarıma danıştım, benzeri bulguya rastlamadım" diye konuştu.

2 yıl önce

Irak savaşının mimarlarından ABD'nin eski Kara Kuvvetleri Komutanı Odierno kanserden öldü

Irak'ta 3 kez görev yapan Odierno, evlerin kapılarını kıran, Iraklıları evlerinden alarak sokaklarda sürükleyen, sert yöntemlere başvuran ve tutukluları Ebu Gureyb Cezaevi'ne atan 4. Piyade Tümeni'ne de komuta etti. Ebu Gureyb Cezaevi, ABD'nin 2003 yılında Irak'ı işgalinin ardından ABD askerlerinin tutuklulara yaptığı işkenceler ve tecavüz olaylarıyla gündeme gelmişti. Odierno, Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin yakalandığında "Direnemeyeceği bir çukurun dibindeydi. Sıçan gibi yakalandı." sözlerini kullanmıştı.

2 yıl önce

Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Düzce'de kanser hastaları artıyor' iddialarını belgeyle çürüttü: 'Eline aldığı her belgeyi okuyan bir zavallı'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısında Düzce ile ilgili dile getirdiği iddiaları, hazırladığı video kliplerle cevaplayan Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, serinin 3'üncü klibini yayınladı. Özlü, son klipte "Doktor" şarkısı ile Kılıçdaroğlu'na göndermede bulundu. "DOKTOR" ŞARKISI İLE GÖNDERME Daha önce Kılıçdaroğlu'nun Düzce'de ki hava kirliliği ve boşanma konuları ile ilgili öne sürdüğü iddiaları "Yalan" ve "Geç Bunları" isimli şarkıların fon müziği ile cevaplayan, ellerinde bulunan resmi verilere ile cevaplayan Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, serinin 3'üncü bölümünde ise "Doktor" isimli şarkıyı fon müziğinde kullandı. Kılıçdaroğlu'nun, Düzcelilerin kanser ve akciğer hastalıklarıyla boğuştuğuna yönelik söylemlerine rakamlarla karşılık verdi. https://twitter.com/dr_faruk_ozlu/status/1487840976500633600?s=21 "KANSER SAYILARI ARTIYOR" DEMİŞTİ... Kılıçdaroğlu'nun, Düzce'deki bir eczacının dile getirdiğini ifade ettiği 'Düzce halkı kanser ve akciğer hastalıklarıyla boğuşuyor' söylemine, Başkan Özlü, "Kemal Bey, size verilen yalan yanlış, derme çatma raporun aksine Düzce'deki kanser hastalarının sayısında artma değil azalma vardır" ifadeleriyle cevap verdi. Kılıçdaroğlu'nun aynı eczacının söylediğini belirttiği 'Gün geçmiyor ki yeni bir kanser vakası duymayayım' sözlerine karşın rakamlarla cevap veren Başkan Özlü, "Düzce adresli kanser olgu sayısı 2015 yılında bin 231 iken, bu sayı 2021 yılında 633 olmuştur. Düzce adresli kanser insidansı 2015 yılında 100 bin'de 341 iken, bu oran 2021 yılında 100 bin'de 158 inmiştir. Özetle, Düzce'deki kanser hastalarının sayısında son 6 yılda yarı yarıya bir azalma vardır" yanıtını verdi. YALANLARA TEPKİ GELDİ CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun iddialarının yalan çıkması sosyal medyada tepki çekti. Kürsüde yaptığı açıklamalarla ti'ye alınan Kılıçdaroğlu'nun verdiği bilgileri teyit ettirmeden paylaşması da dikkat çekti.

2 yıl önce

Nobel ödüllü Aziz Sancar, kansere ilişkin heyecan verici araştırmasını Türkiye'ye taşıma müjdesi verdi

Milli Eğitim Bakanlığının (MEB) davetiyle Ankara'daki Aziz Sancar Eğitim Kampüsü'nün açılış törenine katılmak üzere Türkiye'ye gelen Aziz Sancar, AA muhabirine, bilimsel çalışmalarına ilişkin açıklama yaptı. Nobel ödülüne konu olan araştırmasının dışında, cüzdanında taşıdığı ve "Piri Reis Haritam" adını verdiği 2015'teki çalışmasına ilişkin Sancar, "O haritayı kullanarak kanserde biyolojik saatin etkisini araştırıyoruz. Kanserli dokularla, normal dokulara hangi zaman diliminde daha fazla zararı oluyor, hangi zaman diliminde daha az zararı olacak onu araştırıyoruz ve kanser tedavisinde saati kullanarak tedaviyi optimize etmeye çalışıyoruz. Bu çalışma devam ediyor." dedi. Sancar, kanser tedavisinde biyolojik saatin etkisine ilişkin son makalelerini geçen yıl aralık ayında yayımladıklarını bildirdi. "BİYOLOJİK SAATLE İLGİLİ BAZI YAYINLAR İNSANLARI ÇOK YANILTTI" Sancar, bu konuda hem ABD hem Fransa'dan çok yayın yapıldığını aktararak, şöyle devam etti: "Bu kanser ilacını şu saatte versen, bu kanser ilacını sabah versen, bunu akşam versen 10 fark daha iyi netice alırsın diye... Ama onlar doğru çıkmadı ve insanları çok yanılttılar. Onlar da bilim adamı fakat bilim adamının da sorumlu olması lazım. Doğru dürüst kontrol yapmadan yani gelişigüzel bilim yapmamaları lazım. 'Bu çalışmalar yanlış ve yaymayın.' dedik. Çünkü bu konuda çalışan insanlar en az 5-6 kişi var, fakat biyolojik saat konusunda çalışan yüzlerce kişi var. Onlar, kanserle ilgili makaleyi okuyor, ayrıntılarını bilmiyor, o adamın söylediğini aynen tekrarlıyor. İyice inceleyip bu doğru mu yanlış mı bakmıyor. Bilim demek bir deneyin tekrarlanabilmesi demektir, bir deney tekrarlanamazsa bilim değildir. O bakımdan Türkiye'den bana çok e-mail, mektup gelir, 'hocam ben bir ilaç buldum, kanseri tedavi ediyor' filan diye. Kardeşim sen bunun kontrolünü yaptın mı? Kaç kişi tedavi edildi, vermezsen kaç kişi öldü, verdiğinde kaç kişi kurtuldu? Bilim budur ve biyolojik saatte o sorun oldu." Bu konudaki bazı yayınlarda, "Bağırsak kanserlerinde sabah şu ilacı versek, akşam şu saatte ilacı versek yüzde 28 tedaviye faydası oluyor." denildiğini aktaran Sancar, "Adam namuslu bir dereceye kadar, bu erkeklerde oluyor, aynı rejimi kadınlarda verince kadınların daha erken ölümüne sebep oluyor ama onu derlemelerde yazmıyor. Derlemelerde herkes, erkeklerdeki pozitif etkiyi söylüyor ama kadınları öldürdüğü söylenmiyor. Bu konuda yaptığımız bir derleme, Science Magazin'de çıktı. Editöre telefon ettim, bu gibi yanlışlıklar var, millete yanlış bilgiler veriliyor, bunu düzeltmemiz lazım dedim." diye konuştu. Sancar, aralıkta yayımladıkları son makalelerinde bağırsak kanserini farelerde büyüttüklerini, sisplatin isimli ilacı verdiklerini ve farelerin normal ve kanserli dokularındaki tahribatı karşılaştırdıklarını belirterek, "Şimdi farelerde tabii normal dokularda, sirkadiyen saat ile onarım gün içinde azalıp yükseliyor fakat farelerde ürettiğimiz insan kanserleri bütün gün aynı şekilde öldürülüyor. O bakımdan onu kullanarak sisplatin ilacının daha etkili saatlerini bulmaya çalışıyoruz." dedi. İnsanda araştırma yapmak için yüzlerce gönüllünün gerektiğine işaret eden Sancar, bunun için izin almanın kolay olmadığının altını çizdi. KANSERE İLİŞKİN SON ÇALIŞMASINI İLK KEZ DUYURDU Aziz Sancar, çok yeni bir çalışmasını da ilk kez duyurarak, "Türkiye'ye gelmeden bir gün önce çok yeni bir şey keşfettik. Bu bilimsel, temel bir araştırma metodu, yani kanseri tedavi edecek değil ama bizim için bir bilim insanı olarak çok heyecan verici bir gelişme." dedi. Çalışmasının kanser tedavisine bir etkisinin olup olmayacağının sorulması üzerine Sancar, "Her şey kanser tedavisinde kullanılabilir. Bu çalışma DNA onarımı ile ilgilidir ve yeni bir metottur ve onu ben Türkiye'ye bir yıl içinde aktarabileceğim." dedi. Yaptığı bu çalışmanın makalesi henüz yayımlanmadığından detaylı bilgi paylaşmasının doğru olmayacağını dile getiren Sancar, "Neticeyi ABD'den ayrıldığım günden bir gün önce aldık. Öğrencim, çocuğu olmuş ve hastaneden çıkmıştı, biliyordu Türkiye'ye gelmeden önce neticeyi görmek isteyeceğimi. Onun için evde oturmuş, bilgisayarla dataları araştırmış ve hemen bana gönderdi. 'Türkiye'ye gideceksin ve merak edeceğini biliyorum, sonuçları bilmeni istiyorum.' dedi." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Bingöl'de jandarma kanser hastasını helikoptere kadar sırtında taşıdı

Alınan bilgiye göre, Yeniyazı köyünün Yıldırım mezrasında 48 yaşındaki mide kanseri hastası Tezel'in ağrılarının artması üzerine, yakınları 112 Acil Çağrı Merkezinden yardım istedi. Sağlık ekiplerinin yolu karla kapanan mezraya ulaşması mümkün olmayınca bölgeye askeri helikopter sevk edildi. Mezraya helikopterle iniş yapan jandarma ve Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) personeli, karla kaplı arazide yürüyerek eve ulaştı. Evinden alınan Tezel'i, bir süre yakını sırtında taşıdı. Daha sonra köylüye yardım eden jandarma personeli, hastayı helikoptere sırtında taşıyarak götürdü. Tezel, helikopterle Bingöl Devlet Hastanesine kaldırıldı.

2 yıl önce

İBB'nin kestiği 112 çınar ağacıyla ilgili konuşan Orman Mühendisi Levent Dikmen: "Çınarlar kanser değildi, cahilce kestiler"

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yönetiminin Beşiktaş'ta 112 çınar ağacını kesmesiyle ilgili tepkiler sürüyor. Orman Mühendisi Levent Dikmen, yapılan kesim işleminin büyük bir yanlış olduğunu söyledi. Çocukluk ve gençlik yıllarında o çınarların bulunduğu bölgede yaşadığını anlatan Dikmen, "O ağaçlar kesinlikle kurtarılabilirdi. Bu nedenle kesilmemeliydi. Ağaçlar köklerinin hava almasının mümkün olamadığı bir ortamda yaşamak zorunda bırakılmış" diye konuştu. Sabah'ın haberine göre, İBB yönetiminin koyduğu 'Çınar kanseri' teşhisinin tamamen yanlış olduğunu aktaran Dikmen şunları söyledi: CAHİLCE BİR TESPİT Kanser teşhisi tamamıyla yanlıştır. Bu hastalık kanser filan değildir. Asla da bulaşıcı değildir. İBB Daire Başkanı'nın açıklamalarında, sanki hastalık dallardan bulaşıyormuş gibi bir açıklama gördüm. Son derece cahilce bir konuşma, son derece cahilce bir tespittir. Bu kanser değildir. İletim borularının tıkanması dolayısıyla ağacın gün gün yani kangren olan kısımlarının ölüme sürüklenmesidir. ÖNCE DALLAR ÖLÜYOR Ağacın yaşaması için toprağın nefes alıp vermesi gerekir. Buna nitrifikasyon diyoruz. Fakat bu ortamı bulamadıkları zaman kapalı ortamda toprak hastalanır ve kötü patojenler, mikroorganizmalar türer. Bunun sonucunda ağacın iletim boruları tıkanır ve ölümler meydana gelir. Bu ilk önce dal ölümleriyle kendini gösterir. Kesilen çınarlarda böyle bir durum söz konusuydu. NASIL KURTARILIR GÖSTERELİM Çınarları kurtarmak için ağaçların bulunduğu yollarda beton atarak bir yol tekniği değil de çelik saclardan toprağın hava alabileceği şekilde bir teknoloji kullanılabilir. Demonstrasyon çalışmalarıyla biz bu ağaçların nasıl kurtarılabileceğini herkese gösterebiliriz.

1 yıl önce

Süleymancılar Cemaati'nden, TİP’in de destek verdiği Millet İttifakı'nı destekleme kararı: Erkan Baş cemaatler için "Kanser hücresi" demişti

14 Mayıs'ta gerçekleştirilecek olan Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşıyor. İttifaklar da her geçen gün genişliyor ve genel hatlarıyla belli oluyor. Konuyla ilgili kesin bir açıklama olmamasına rağmen Süleymancılar Cemaati'nin seçimlerde Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceği iddia edildi. Bu iddiaların ardından da Millet İttifakı'na destek vermesi beklenen TİP (Türkiye İşçi Partisi) Genel Başkanı Erkan Baş'ın sözleri geldi. Baş, cemaatlerle ilgili yaptığı açıklamada cemaatler için "Bu topluma yerleşmiş kanser hücresini içimizden söküp atmalıyız" demişti. Eğer Süleymancıların Millet İttifakı'nı destekleme kararı doğruysa akılara "Bu ne yaman çelişki?" sorusu geliyor. 2018 SEÇİMLERİNDE DE BENZER DURUM YAŞANMIŞTI Süleymancılar Cemaati'nin 24 Haziran 2018 seçimlerinde "AK Parti ve MHP'nin adayları karşısında en güçlü aday kim ise onu destekleme kararı aldığı" biliniyordu.

4 ay önce

Kanser hastası Filistinli çocuklar Türkiye'de tedavi edilecek

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, dün İsrail Sağlık Bakanı Uriel Menachem Buso ile görüştüğünü, çocuklar başta olmak üzere hastaların Mısır'a taşınması ve oradan Türkiye'ye getirilerek tedavi edilmesi için hazır olduklarını ifade ettiğini belirterek, 'En yakın sürede kanser hastası çocukları Türkiye'ye getirmeye başlayacağız. Ayrıca, Bugün yola çıkması beklenen gemi ile ilaç, tıbbi cihaz, 8 adet sahra hastanesi, 20 ambulans ve tıbbi sarf dahil yaklaşık 500 ton yardım ekipmanı ulaştırıyoruz.' dedi

1 2