20 Nisan Cumartesi 2024
3 yıl önce

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, DHKP-C’li Ebru Timtik için taziye konuşması yaptı

chp, terör örgütü, dhkp-c, canan kaftancıoğlu, ebru timtik, ahmet şık, sezgin tanrıkulu

3 yıl önce

Ekrem İmamoğlu gemi azıya aldı! Uluslararası toplantıda yaptığı açılış konuşmasında Türkiye’yi kötüledi

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Uluslararası Siyasi Danışmanlar Derneği (IAPC) açılış konuşmasında Türkiye’yi kötüledi

3 yıl önce

Donald Trump’ın veda konuşması: Yeni bir savaş başlatmayan ilk başkan olmaktan gururluyum

Daha önce seçim sonuçlarının "hileli" olduğunu savunan Trump, konuşmasında,"Bu hafta, yeni bir yönetim yemin ederek görevine başlayacak ve biz Amerika'nın güvenli ve refahının korunmasında başarılı olunması için dua ediyoruz." dedi. Trump, 6 Ocak'taki Kongre baskınına da değinerek, "Kongremize yapılan saldırıdan dolayı tüm Amerikalılar dehşete kapıldı. Siyasi şiddet, Amerikan halkı olarak değer verdiğimiz her şeye karşı yapılmış bir saldırıdır. Bu, asla hoş görülemez. Şimdi, daha önce hiç olmadığı kadar, siyasi hıncımızın üzerinde ortak değerlerimiz etrafında toplanmalı ve ortak kaderimizi oluşturmalıyız." çağrısında bulundu. Daha önce siyasette olmayan birisi olarak 4 yıl önce seçimleri kazanarak Washington'a geldiğini anımsatan Trump, "Daha önceki hayatımı ardımda bırakıp, çok zor bir arenaya adım attım. Ancak bu arena, düzgün yönetilirse çok fazla potansiyele sahip." değerlendirmesinde bulundu.

3 yıl önce

AK Parti’li Öznur Çalık, HDP'li Pervin Buldan ile arasında geçen konuşmayı anlattı

Sonrasında ise yapılması gerekenlerin yapıldığını aktaran Çalık, "'Devlet kaçırılan çocuklar için hiçbir şey yapmadı' cümlesi külliyen yalan bir cümledir. Yapılması gereken siyasi ve insani görüşmeleri yaptık. İçişleri Bakanlığımız ve Silahlı Kuvvetlerimiz yapılan görüşmeleri devam ettirdi." dedi. "CUMHURBAŞKANIMIZ EVLATLARIMIZIN SAĞ SALİM GELMESİ İÇİN TALİMAT VERDİ" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Malatya'ya gittiğinde Özbey ailesi ile defaatle görüştüğünü söyleyen Çalık, "Üç sene önce şehidimizin babası Gürsel Özbey bana, İnsan Hakları Derneği'ni aradığını, onların da alıkonulan evlatlarımızı getireceklerini ama Türkiye'ye girerken sorun yaşayacaklarını bu yüzden teminat istediklerini söyledi. Biz de konuyu Sayın Cumhurbaşkanımıza ilettik. Kendileri İçişleri Bakanımızı yanına çağırarak evlatlarımızın sağ salim gelmesi için ne gerekiyorsa yapılması talimatını verdi. Ben de ailemize durumu ilettim. Gürsel Abi'ye İHD'ye gidebilirsin çocuklarımız getirsinler hiç bir zorlukla karşılaşmayacaklar dedim. Ve şunu da ekledim; İnsan Hakları Derneği'nin yalan söylemiyorsa evlatlarını getireceklerini söyledim. Ne yazık ki İnsan Hakları Derneği'nden bir daha ses çıkmadı" dedi. PERVİN HANIM KİMİ ARADI? Çalık sözlerine şöyle devam etti: "Ben şu sorunun cevabını çok merak ediyorum. Pervin Hanım kiminle irtibata geçerek evlatlarımızın sağlık durumunun iyi olduğunu öğrendi. Bunu nasıl ve kime istinaden söyledi. Aziz milletimiz her şeyin farkında. 13 vatan evladımıza savunmasız bir şekilde kurşun sıkan PKK ve iş birlikçilerini halkımız gayet iyi biliyor. PKK ve sözde dernek İHD, o anaların gözyaşında boğulacak. PKK'nın kökünü kazıyana kadar mücadelemiz devam edecek."

2 yıl önce

Macron: Erdoğan ile fikir ayrılıklarımız olsa da birbirimizle konuşmalıyız

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Elysee Sarayı'nda düzenlediği basın toplantısında, NATO Zirvesi kapsamında kendisinin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görüşme yapmayı istediğini söyledi. "Birbirimizi görmeye ihtiyacımız var" Bunun iyi bir şey olduğunu söyleyen Macron, "Birbirimizi görmeye ihtiyacımız var" dedi. Erdoğan ile derin fikir ayrılıklarının olduğunu dile getiren Macron, "Fikir ayrılıkları olsa da birbirimizle konuşmalıyız ve konuşmaya devam etmeliyiz" açıklamasını yaptı. Macron, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile NATO, Suriye, Libya, Dağlık Karabağ ve Fransa'nın "radikal İslamcılık" mücadelesini görüşmek istediğini kaydetti. Erdoğan'a "radikal İslamcılıkla" mücadelenin hiçbir şekilde İslam dinini hedef almadığını anlatacağını ifade eden Macron, Erdoğan ile yapılabilecek iş birliği alanlarını da konuşacağını söyledi. Macron, insan ve gazetecilerin haklarına ilişkin konularda ve ikili ilişkilerde her zaman açık olduğunu, baş başa görüşmelerde açık şekilde konuştuğu için kamuoyuna karşı da bunu yaptığını aktardı.

2 yıl önce

Mehmet Hilmi Güler: Dedikodu yapmayın, karnınızdan konuşmayın

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, son dönemde Büyükşehir Belediyesi ve yöneticileri hakkında haksız, yalan, yanlış ve algı operasyonu şeklinde gerçekleşen söylentilere çok sert yanıt verdi. Başkan Güler, “Dedikodularla, duyumlarla, iftiralarla bir yere varılmaz. Getirin belgeyi gereğini yapayım” diyerek açık ve net konuştu. Ordu Büyükşehir Belediyesi Meclis Toplantısında açıklamalarda bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, Ordu’nun dedikodu ile anılan bir şehir olmasından büyük rahatsızlık duyduğunu söyledi. Bu durumdan artık kurtulmak gerektiğini belirten Başkan Güler, gerek Büyükşehir gerekse yöneticileri hakkında son dönemde haksız, yalan, yanlış ve algı operasyonu şeklinde gerçekleşen söylentilere sert tepki gösterdi. "AÇIK VE NET OLUN, DEDİKODU YAPMAYIN" Biki yılı aşan görev süresi içerisinde siyaset ve iş çevrelerinde iş yapmak yerine dedikodu yapıldığını gözlemlediğini dile getiren aşkan Güler, Büyükşehir Belediyesi ve yöneticileri hakkında söylentilere sert cevap verdi: “Geçmişten bu yana Ordu’da gördüğüm bir şey var. ‘Öyle duyduk, öyle yapılıyor’ şeklinde. Hep bu tür duyumlarla ve dedikodularla hareket etme alışkanlığı giderek yaygınlaşıyor. Bu tür şeylerin bizim gündemimizde olmaması gerekiyor. Her şeyin net ve açık olması gerekiyor. Belgesi olması lazım. Dedikodu ile hareket etmeyecek kadar cesur olmalıyız. Eğer herhangi bir şey varsa belgeyi bilgiyi getirirler, bende gereğini yaparım” dedi. Ordu’nun bu durumunu bilimsel olarak incelettiğini ve bu dedikodu kültürünün sebeplerini ortaya çıkaracaklarını belirten Başkan Güler, “Politik-psikoloji diye bir durum var. Bilim adamaları ile sosyologlarla bu çalışmayı yapıyorum. Ordu’daki bu yanlış alışkanlık herkesi kapsamıyor ufak bir grubun alışkanlık haline getirdiği bir durum. Herhangi bir iddia, iddia edilen tarafından ispat edilir. Öyle bile olsa bana bilgisini belgesini getirin ben kendi elimle bu incelemeyi yaptıracağım, soruşturmayı açacağım. Gerekiyorsa denetim, teftiş ve mahkeme dahil gereğini kendim için dahi olsa, kendime dahi soruşturma açacak kadar açığım. Çünkü biz buraya geldik, bu çalışmaları yapıyoruz. Duyumlarla, iftiralarla eğer böyle bir şey varsa bilgisini belgesini getirin en ufak tereddüttünüz olmasın kendim bu işi başlatır, gereğini de yaparım” diye konuştu. “RANT, ÇIKAR ÇEVRELERİNİN DEĞİL HALKIN CEBİNDE KALDI” Farkında olmadan çok ayağa bastıklarını gördüğünü belirten Başkan Güler, "Görüşmelerden başvurulardan ve ifadelerden anlıyoruz. Ve biz asfaltı geçen yıl eğer böyle bir yol takip etmeseydik Eylül ayına kadar sıfır çekecektik. Bu seferde Büyükşehir iş yapmadı olacaktı. Biz orada bir inisiyatif kullandık, kendi makinalarımız satın aldık mal sahibi olduk. Asfalt plenti aldık mal sahibi olduk. Taş ocağına başvurduk sahip olduk. Ve şimdi cayır cayır iş yapıyoruz. Bunu yaparken çokta ucuza yapıyoruz. Burada gördük ki bayağı büyük bir rant, halkımızın cebinde kalmış oldu. Vatandaşımızın hakkını korumuş olduk. Biz kimseye rakip olmak istemiyoruz. Kimsenin işinde gücünde gözümüz yok. Herkes adam gibi çalışsın başımızın üstünde yeri var. Ama eski alışkanlıklar ben burada olduğum sürece yer yok. Hiçbir şey halkımızın menfaatinden daha üstün değil. Bunu yapacağız, rakip olmayacağız. Gerekiyorsa da usulüne uygun hareket ederlerse bütün şirketlerimizi halkımıza ve iş adamlarımıza devretmeye hazırız. Çünkü serbest teşebbüs bizim için çok kıymetli. Halkımızın rekabet gücüne, helal kazancına biz daima yardımcı olacağız. Biz kalkıp da asfaltı yapalım, turizme ilgilenelim, lokanta açalım, yazalım şirketinde başkasına engel olalım diye düşünmedik. Enerji şirketimizle rüzgarımızdan enerji üretelim istedik, kimsenin işinde gücünde kazancında gözümüz yok.” dedi. “YALANA İNANAN KESİM HUZURU BOZAR” Siyasetin dedikodu ile değil erdemle yapılması gerektiğini belirten Başkan Güler, “Siyaset erdemle yapılmalı, dedikodu ile değil. Varsa bilgi belge getirirler ben gereğini yaparım. Hatta kendim işin içerisindeysem kendim için bile soruşturma açtırırım, açıkça söylüyorum. Bu bakımdan ricam, dedikodularla, bunu diyorlar, şunu diyorlar demek yok” ifadelerini kullandı. Özellikle yalana inanan kesimlerin huzur bozduğunu vurgulayan Başkan Güler, “Politik-psikolojide yalancının payı diye bir pay var. Literatüre geçmiş. Bir yalanı söylüyorsunuz, sonra karşı taraf bunu yemin billah ediyor ortaya koyuyor. Buna rağmen yüzde 15 inanan çıkıyor. Böyle bir yüzde 15 çok büyük sıkıntılara sebep oluyor. Manevi olarak kul hakkı denen bir şey var, insan hakları denen bir şey var, masumiyet karinesi diye bir şey var. Buna rağmen ortamı bozacak, yatırım ortamını huzuru kaçıracak durumlarla karşı karşıyayız. Ben çocuklarımız için torunlarımız için hepimizin geleceği için daha mutlu Ordu’nun olmasını istiyorum” ddiye konuştu. “KARADAKİ MÜSİLAJ COVID'DEN DAHA TEHLİKELİ, TEMİZLEYECEĞİZ" “Müsilaj denilen şey sadece denizde olmuyor, bizde karada da müsilaj belirtileri var. Bunu biz temizlememiz lazım, bu dezenfeksiyonu yapacağız. Bu çok az bir şey, halkta böyle bir şey yok, halkımızın büyük ölçüde çok memnun, kamuoyu araştırması yapıyoruz halkımız meclisimizden de bizden de çok memnun. Ama böyle bir müsilaj durumu var burada, vaziyet var. Dezenfeksiyonu birlikte yapacağız. Bu Covid’den daha tehlikeli. Çünkü hepimizi sıkıntıya sokuyor. Bu sorumluluk hepimizin üzerinde. Ve ben istiyorum ki, her şeyi belgeli bilgili yapalım, herhangi bir şekilde ısrar ediyorsa da ben bu sefer tersinden hukuka başvuracağım. Biz bu ismi kolay yapmadık. Bu duruma kadar tertemiz geldik, sonuna kadar da hata yapmaya hakkımız yok.”

2 yıl önce

15 Temmuz’un sembol ismi Turgut Aslan’a büyük saygısızlık: Konuşma yaparken CHP’li Meclis üyeleri salonu terk etti

Türkiye, 15 Temmuz 2016’da, FETÖ kanlı darbesi ile karşı karşıya kaldı. Asker ve polis kıyafetli hainler darbe yaparak, ülke yönetimini ele geçirmek istedi. Ancak 251 şehit ve 2 bin 734 kişi yaralanarak darbe girişimini bastırdı. HAİNLER TEM MÜDÜRÜ TURGUT ASLAN’I BAŞINDAN VURDULAR! FETÖ’cü hainler, dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Daire Başkanı Turgut Aslan’ı darbe girişimi gecesi Jandarma Genel Komutanlığı’nda rehin alınarak, başından vurdu. Öldü diye bırakılan Aslan’ın korumasıysa başından vurularak şehit edildi. Geçirdiği operasyonlarla hayata tutunan Aslan, 103 gün sonra komadan çıktı, beş ay sonra tam olarak gözlerini açabildi. Aslan, daha sonra yaptığı açıklamasında “15 Temmuz için FETÖ’nün ihanetine kanıt aranıyorsa kanıt benim” ifadelerini kullanmıştı. Aslan’a 15 Temmuz’da milli irade ve demokrasiyi savunmak için gösterdiği kahramanca mücadeleden ötürü Devlet Övünç Madalyası verildi. SEMBOL İSİM TURGUT ASLAN’A ANKARA’DA BÜYÜK SAYGISIZLIK! superhaber.tv’nin haberine göre; Gazi Turgut Aslan, 15 Temmuz darbe girişiminin 5. yıl dönümü kapsamında Gölbaşı Belediye Meclis toplantısına katıldı. CHP'li Meclis üyelerinin Turgut Aslan'ın konuşması sırasında Gölbaşı Belediye Meclis Salonu'na girmediği öğrenildi. AK Parti Gölbaşı Belediye Meclisi Grup Başkanvekili ve Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Osman Karaaslan, CHP'li Meclis üyelerini kınadı. Osman Karaaslan, Turgut Aslan'ın Gölbaşı Belediye Meclisi'ne yapacağı konuşma öncesinde CHP'li üyelerin salonu terk ettiğini söyledi. Karaaslan, sosyal medyadan yaptığı açıklamada "Gölbaşı Belediye Meclisimizde konuk ettiğimiz 15 Temmuz gecesi kahramanlarımızdan Sayın Turgut Aslan'ı protesto ederek Meclis Salonuna girmeyen CHP'li meclis üyelerini kınıyorum. Darbeyi TV'den izleyen CHP Genel Başkanının partisinin meclis üyelerine yakışan da meclise girmemekti" dedi.

2 yıl önce

AB Yüksek Temsilcisi Borrell: Taliban, savaşı kazandı; onlarla konuşmamız gerekiyor

Borrell, AB Dışişleri Bakanlarının olağanüstü video konferans toplantısının ardından basına açıklamalarda bulundu. Afgan halkını desteklemeye devam edeceklerini belirten Borrell, bunun Taliban’ı tanıma anlamına gelip gelmeyeceğine ilişkin soruya, "Bu resmi bir tanıma değil, baş etmek gerektiği anlamına geliyor." yanıtını verdi. "Taliban, savaşı kazandı ve onlarla konuşmamız gerekiyor" değerlendirmesinde bulunan Borrell, Taliban’ın insan hakları ve BM Güvenlik Konseyi kararlarına uyum sağlaması için tüm manevra güçlerini kullanacaklarını vurguladı. Borrell, AB’nin Taliban ile yapacağı herhangi bir iş birliğinin; "barışçıl ve kapsayıcı bir çözüme, kadınlar, gençler ve azınlıklar da dahil olmak üzere tüm Afganların temel haklarına saygı gösterilmesine" bağlı olacağının altını çizdi. AB ile çalışan Afganların tahliyesi Önceliklerinin AB vatandaşlarının ve AB ile 20 yılı aşkın süredir çalışan Afganların tahliyeleri olduğuna işaret eden Borrell, "Eğer ülkeyi terk etmek isterlerse, onları ihmal edemeyiz. Onları getirebilmek ve AB üye ülkelerinde koruma sağlamak için her şeyi yapacağız. Bu kişileri almak için hazır olan İspanya’ya teşekkür etmek istiyorum." diye konuştu. Borrell, sayısı yaklaşık 400 olan söz konusu kişilerin daha sonra vize veren AB ülkelerine dağıtılacağını kaydetti.

1 2 3 4 5 6 7