24 Nisan Çarşamba 2024
3 yıl önce

Fransız milletvekilinden Macron yönetimine tokat gibi yanıt! "Laiklik, Müslümanlara nefretini kusmak için bahane değil"

ap, avrupa parlamentosu, fransa, milletvekili, manon aubry, fransa cumhurbaşkanı emmanuel macron, islam karşıtı, laiklik, nefret, kin, mide bulandırıcı

3 yıl önce

Halk TV sunucusu Ayşenur Arslan: Günde 100 kere laiklik demeliyiz. Laiklik, laiklik, laiklik...

Geçtiğimiz pazartesi günü Kabine Toplantısı'nın ardından yaptığı açıklamada yeni bir anayasa çalışması yapılması gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Önümüzdeki dönemde yeni anayasa için harekete geçebiliriz.'' şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısına MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de destek verererek, ''Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğu açıktır. Milliyetçi Hareket Partisi'nin amacı, görüşü ve düşüncesi de bu yöndedir.'' dedi. Söz konusu gelişmeleri Halk TV'de yayımlanan Medya Mahallesi isimli programda değerlendiren sunucu Ayşenur Arslan, anayasa çalışmalarıyla laikliğin kaldırılacağını iddia etti. Bugün heyecanlı konuşabilirim diyerek söze giren Arslan, ''Gelişmeleri çok kritik görüyorum. Benim söylediklerime karşı biz de inanç özgürlüklerinden yanayız denilmesin istiyorum. Neden çünkü zaten artık öyle olduğunu biliyoruz'' ifadelerini kullandı. ''GÜNDE 100 KERE SÖYLEMEMİZ LAZIM'' Lailkik sözcüğünün günde 100 kere söylenmesi gerektiğini ifade eden Arslan, ''Çünkü unutuluyor. Laiklik, laiklik, laiklik! Beyefendilerin arzu ettiği bu. Şimdi diyorlar ki bir kesime; laiklik şimdi kaldırılacak ya da yok edilecek'' dedi.

2 yıl önce

Devlet Bahçeli’den laiklik tartışmalarına sert tepki: “Ne dine laf söyletir ne de Cumhuriyet’in laiklik sütununu kırdırırız”

İşte MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar: Ülkemiz on yıllar boyunca sığ ve kısır tartışmalarla meşgul edilmiş, gücü ve enerjisi devamlı surette içe dönük konu başlıklarında harcanmıştır. Milli ve manevi değerler eksenine tutunan sert kutuplaşmalar zaman zaman tehlikeli boyutlara ulaşarak milli birlik ve dayanışma ruhuna zarar vermiştir. “İSLAM HOŞGÖRÜ DİNİDİR” Bu esnada birbirimize çatık kaşla bakıyorken, haricimizdeki birilerine, hadiselerin bilenmiş akışına müdahale ve mukabelede ne yazık ki geç kalınmıştır. Köprülerin altından sular hızla akıyorken, hala köprü üzerinde cepheleşme hastalığına maruz kalmak talihsiz ve esef verici gelişmelere davetiye çıkarmıştır. İnanç, mezhep, etnik aidiyet, dil ve köken gerilimlerini taammüden kamçılayan, nihayetinde insanlarımızın gönül ve muhabbet bağlarını koparmak için gerginlikleri körükleyen fırsat düşkünleri işin özünde ateşle oynamışlardır. Bir yanda Laikliği siyasi hesapları için acımasızca istismar edenlerle, diğer yanda barış ve kardeşlik dinimizin evrensel mesajlarını çarpıtanlar, görüntüde ayrı, gerçekte aynı kirli maksada kilitlenmiş bağnaz kafalardır. Bilhassa ifade etmek lazımdır ki, kimin Müslüman kimin münafık; kimin mümin kimin münkir olduğunu tayin ve tefrik etme görevi fani insana verilmiş bir ruhsat değildir. İslam hoşgörü dinidir. Rahmet elçisi Efendimizin hayatı, hadisleri; akıl, adalet ve haysiyetle pekişmiş muamele ve mücadelesi hepimize örnektir. “TAHAMMÜLSÜZLÜK ZEHİRDİR” Huzurlu bir toplum hayatı için hoşgörü altın bir davranış kalıbıdır. Tahammülsüzlük zehirdir, girdiği bedeni ve zihni her zaman mahvedecek, bir süre sonra da nefret salgınına dönüşecektir. Manevi hoşgörü acziyet değil, mükâfatını Allah’tan bekleyen ve dileyen ihlaslı bir teslimiyet halidir. Bununla birlikte hoşgörü demek; hiç kimseyi ayıplamamak, kırıcı ve aşağılayıcı olmamak, farklı inanç ve düşüncelere müsamaha göstermek demektir. Onurlu ömründe Resullullah kötülüğe bile kötülükle cevap vermemiştir. Nitekim hoş gören her zaman hoş görülmeye müstahaktır. Camilerimizin, mescitlerimizin, cemevlerimizin sahte anlaşmazlıkların ve sanal ihtilafların merkez üssü haline getirilmesi ağır bir vebaldir. Onun ölüsü camiye girmemeli, bunun cenaze namazı kılınmamalı çağrıları Allah’ın rahmet ve merhametiyle ters düşmektir. Elbette böylesi bir tablonun sonu uçurum, sonucu felakettir. En iyisini hakkıyla bilen Cenab-ı Allah’tır. Din değiştirmedikten ve bazı haller zuhur etmedikten sonra bir Müslüman’ın ölüsüne veya dirisine nasıl yaklaşılacağı, nasıl davranılacağı bellidir. Sevmediğimiz birisinin Camiye sokulmasına, cenaze namazının kılınmasına itiraz etmek demek Türk ve İslam düşmanlarının oyununa gelmek demektir. “LAİKLİK DİNSİZLİK DEĞİLDİR” Düşüncesini, fikriyatını, fiillerini, söylediklerini, yazdıklarını tasvip etmediğimiz her insanın, insan olmaktan kaynaklanan hakları vardır ve herkes bu haklara saygıyla mesuldür. Allah indinde üstünlük takvadadır, kalpleri bilen ve gören yalnızca Allah’tır. Son zamanlarda gazetelerde ve televizyon ekranlarında baş gösteren kaygı verici kamplaşmanın devamı, hatta genişlemesi halinde milli ve manevi hayatımız bir plan dahilinde yürütülen tahrik ve taciz kampanyalarının girdabına kapılacak, bunun bedeli de vahim olacaktır. Bugünkü nazik ve hassas dönemde, Diyanet İşleri Başkanlığımızı ve Laikliği eş zamanlı olarak sıcak tartışmaların içine sürüklemek Türkiye’nin aleyhine kulis yapan, yıkım senaryosu hazırlayan zalim mihrakların eline koz vermektir. Türkiye bu karanlık tünelden süratle çıkmalıdır. Bir başka sorun ise Laikliğin Anayasa’dan çıkarılma meselesidir. “NE DİNİMİZE LAF SÖYLETİRİZ, NE DE CUMHURİYET’İN LAİKLİK SÜTUNUNU KIRDIRIRIZ” Bu görüşü seslendiren veya destek verenler Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş temellerini dinamitlemek isteyen, kurucu emanetleri kundaklamak için gün sayan hastalıklı ve hasarlı zihniyetlerdir. Laiklik dinsizlik değildir. Kavramsal çatısı dinle çatışmalı da görülmemelidir. Türkiye laik, sosyal ve hukuk devletidir. Millet, Müslümandır. Herkesin dini inanç ve vicdan hürriyetine hürmet duymak asıldır. Bilinmelidir ki, ne dinimize laf söyletiriz, ne de Cumhuriyet’in Laiklik sütununu kırdırırız. Kötü niyet sahipleri sabırları sınayıp sınır ihlali yaparak milletimizin sinir uçlarıyla oynamaya kalkışmamalıdır. Din Allah’ındır, Müslüman Türk milleti mukaddesatı üzerinde karalama yapmak için devreye girenlere müsaade etmeyecektir. Hiç kimse üstüne vazife olmayan konularda fetva makamı gibi hareket etmeye heveslenmemeli, 2023 vizyonumuzun hızını yapay gündemlerle kesmeyi de aklından geçirmemelidir.

2 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Çelik: Laiklik bir toplumsal barış ilkesi olarak yerini koruyacak

Çelik'in açıklamalarından satır başları şöyle: İnsanlık düşmanı olan teröre geçit vermeyeceğiz. Sık sık hiçbir veriye dayanmadan, son zamanlarda AK Parti döneminde fabrikalar kurulmadı siyaseti devreye sokulmuş durumda. Pandemi süresinde de çalışmalarımız sürüyor. Fabrika açılışlarımız sürüyor.  Türkiye'de OSB'si olmayan şehir kalmamıştır. Pandemiye rağmen OSB'lerdeki elektrik kullanımının artışı, buradaki çalışmanın ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Türkiye'nin her yanındaki yatırımları parti olarak takip ediyoruz. Türkiye'nin dev bir yatırım üssü haline geldiği dünyanın her yanında gözlenen bir durumdur. Organize sanayi bölgelerinin sayısı 325 oldu. YEŞİL KALKINMA VİZYONU Çevre konularında yaklaşımlarımızı paylaşıyoruz. İnsanlığın geldiği noktada, herhangi bir denge gözetilmediğinde, gezegeni yok edecek, dünyamızı yok edecek bir tehlike yaratıyor. Cumhurbaşkanımız BM'de yaptığı açıklamalarla Yeşil Kalkınma Programını ortaya koydu. Ağaçlandırma çalışmalarımız, sıfır atık projemiz gibi birçok çalışma bizzat sayın Cumhurbaşkanımız tafafından izleniyor. Yeşil kankınma devrimi diye ifade edilen süreci çok güçlü bir şekilde takip ediyoruz. Bu konuda partiler üstü bir sahiplenme gerekiyor. Ulaştırmada deniz ve demir yolunun payının artırılması önemlidir. Sıfır enerjili bina yaygınlaştırılması, geri dönüşümün güçlendirilmesi, ormanların korunması teşvik ve takip edilecektir. İklim değişikliği insan hayatını tehdit eden bir olgu olduğu gibi gezegenimizi de tehdit ediyor. Meteorolojik hadiselere karşı erken uyarı sistemleri kurulması tedbirlerin başında geliyor. "SURİYE'DE KALICI BARIŞ OLMALI" Suriye'deki hadiseleri yakından takip ediyoruz. İdlib'de kalıcı kılınmasını arzu ettiğimiz barışa son derece önem veriyoruz. İdlib'de çıkacak bir gerginlik yeni göç dalgaları  ve insani trajedi ortaya çıkacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımızın Soçi'de Sayın Putin ile yaptığı görüşme önemlidir. Fırat'ın doğusundaki terör hareketleri de gündem maddeleri içindedir. İstikararın korunması her zaman gündemimizde. İdlib'de ateşkes ihlallerini de yakından takip ediyoruz.  FRANSA'DA BAYRAK PROVOKASYONU Dünyanın çeşitli yerlerindeki islamofobi ve nefret suçları partimizin gündemindedir. Son olarak Galatasaray, Marsilya maçında, Fransa'da bir milletvekili bir iddiada bulundu. Oysaki görüntüler ortadadır. Marsilya tribündeki bir grubun nefret suçu işleyen pankatlar açtığı ve sloganlar attığı çok net görülmüştür. Bunun karşılığında vatandaşlarımız bu tutuma dozunda cevap vermişlerdir ve olgun bir tutum sergilemişlerdir.. Burada nefret suçu işleyen başka bir grupken Galatasaray taraftarları suçlanmıştır. Fransa İçişleri Bakanı ayrılıkçı ile mücadele ettiğini söylüyor, fakat kendi bu ifadeleri kullanıyor. Kaç cami kapattığını başarı gibi anlatıyor.  Dünyada bir demokrasi tek başına nefes alamıyor. Demokratik dayanışmanın güçlü olması için, demokratik yaklaşımların güçlü olması gerekiyor. Bunun bir içişleri bakanından gelmesi üzücü. Umarız bundan daha sonra daha dikkatli açıklamalar yaparlar. Ülkemizle ilgili bir iftira olduğunda bunları yakından takip ediyoruz. FRANSA - CEZAYİR GERGİNLİĞİ Macron tarafından Osmanlı ve ülkemize yönelik açıklamaları değerlendirmek gerekiyor. Macron Cezayir açıklaması yaparken Osmanlı'ya atıf yaparak, Türkiye'yi suçluyor. Bir ülke ile ilgili bir açıklama yapacaksanız, Türkiye'yi, Sayın Cumhurbaşkanımızı neden karıştırıyorsunuz? Yapılan açıklama sayıdan uzak ve yanlış bir açıklama. Fransa kendi sömürgeci mirası ile yüzleşmeli. AKDENİZ'DE RUM GEMİSİNE MÜDAHALE Ege'yi kendi gölü zanneden bir siyasetin varacağı hiçbir yer yoktur. Mavi vatan bizim kırmızı çizgimizdir. Mavi vatan ana vatanın ayırlmaz bir parçasıdır. Mavi vatandaki hakkımızı koruman için her türlü bedeli öderiz, her şeyi yaparız. Burada tartışılması gereken Yunanistan'ın silahlız olması gereken adaları silahlandırmasıdır. Türkiye her zaman komşunuz olarak hep yanınızda oldu, dünyada ilk yardımınıza koşacak ülke Türkiye.  Yunanistan'ın aklı selim hareket etmesinde çok büyük bir fayda vardır. Mavi vatanın tartışılacak bir yanı yoktur. Kararlılığımız anlaşılmalı. YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI Herkes yeni anayasa ile ilgili görüş söyleyebilir. AK Parti olarak, herhangi bir şekilde, laiklik prensibinin vazgeçilmez olduğunu ifade etmiştim. AK Parti laik devlet düzenini savunmaktadır. Laiklik toplumsal barış ilkesi olarak yerini koruyacaktır. Vatandaşlarımız üzerinde bir mengene oluşturan, vatandaşların eğitimden faydalanmasını engelleyen bir laiklik anlayışı vardı. Bu laiklik ilkesi ile bağdaşmıyordu. Türkiye'ye çok karanlık günler yaşatmış bir uygulamaydı. SORU - CEVAP ABD'DE ÜLKÜ OCAKLARI GÜNDEMİ Ülkü ocakları adı altında vatandaşlarımızın hedef gösterildiği bir uygulama görüyoruz. Bunların arkasında FETÖ terör örgütünün girişimleri olduğunu değerlendiriyoruz. Bu tip açıklamaları esefla karşılıyoruz

1 ay önce

CHP'li vekil Öztürkmen: 3 Mart 'Laiklik Günü' olsun

CHP Milletvekili Hasan Öztürkmen, 3 Mart’ın "Laiklik Günü" olmasına dair TBMM Başkanlığına bir kanun teklifi sundu. Öztürkmen, "Gericiliğe geçit vermeyeceğiz, laikliği savunacağız" ifadelerini kullandı.