23 Nisan Salı 2024
2 yıl önce

Bursa merkezli operasyonda 57 bin litre sahte içki ele geçirildi

Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında Bursa İl Jandarma Komutanlığı KOM Şube Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı KOM Daire Başkanlığı ekipleri, sahte içki üretimi yapan yerleri tespit etti. 5 ay süren teknik ve fiziki takibin ardından şüphelilerin, etil alkollerin üzerine yüzey temizleyicisi, dezenfektan, adblue gibi ürün etiketleri yapıştırarak, 81 ile kargo ile gönderdikleri tespit edildi. Bursa merkez olmak üzere İstanbul, Mersin, Aydın, Malatya, Denizli, Gaziantep, İzmir ve Amasya'da 22 adrese eş zamanlı baskın düzenlendi. Toplam 24 şüphelilin gözaltına alındığı operasyonda 31 bin litre etil alkol, 57 bin litre sahte içki, 5 bin adet içki yapımında kullanılan aroma, 51 adet alkollü içki yapımında kullanılan alkol kiti, 1 adet alkolmetre, 9 bin adet boş içki şişesi, 1 tabanca, 269 adet dezenfektan ve çok sayıda dijital materyal ele geçirildi. Gözaltına alınan şüphelilerin jandarmadaki sorgusu sürüyor.

2 yıl önce

AK Partili Özhaseki: İBB'nin ajanslara verdiği algı operasyonları için para 849 milyon lira

Özhaseki, Kızılcahamam'da düzenlenen "Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, yapılan işlerin istişare edilmesi, faaliyetleri görüşmek ve 2 yıl boyunca yapılacakların yol haritasını belirlemek üzere bir araya geldiklerini söyledi. Şehirlerin canlı organizmalar olduğuna işaret eden Özhaseki, şunları kaydetti: "Onların da bir ruhu var, onlar yaşıyorlar, aynı canlılar gibi tıpkı bir çocuk gibi bakıma ihtiyaçları var. Onların da ihtimam gösterilmeye ihtiyaçları var. Onları taşla topraktan ibaret bir nesne gibi görmek, hakikaten onlara yapılacak en büyük kötülük olur. Şehirleri taş ve beton yığını gibi görenler, kalbi biraz taşlaşmış insanlardır. Halbuki şehirlere gönül gözüyle bakanlar, insana hizmete aşkla ve şevkle bakanlar, o şehirleri adeta bir gülistana çeviriyorlar." Şehirlerin geleceğinin oradaki yerel yöneticilerin ufuklarıyla doğru orantılı olduğunu belirten Özhaseki, "Başta belediye başkanları olmak üzere, yerel yöneticiler eğer ufuklu iseler hedef koyuyorlarsa o hedefe gitmek için ellerindeki bütün imkanları yani iç dinamiklerini kullanıyorlarsa ve kendi aralarında teşkilatımızla milletvekillerimizle o bölgede bulunan yerel aktörlerle uyum içerisinde çalışıyorlarsa o şehirlerin gelişmesi çok daha kolay oluyor. Tersine ise ne yazık ki işler biraz daha zorlaşıyor." diye konuştu. AK Parti'nin girdiği bütün yerel seçimlerde birinci parti olduğunu vurgulayan Özhaseki, "Ülkemizde, 1390 belediye bulunuyor, bunların içerisinde 805'i AK Parti'li, 231'i MHP'li yine aynı ittifak içerisinde 5 tane de BBP'li belediyemiz var. Yani 1390 belediyeden Cumhur İttifakı olarak bizler son seçimlerde tam 1041 belediyeyi kazandık ve nüfusunda yüzde 65'ine bizler hizmet ediyoruz." bilgisini paylaştı. Özhaseki, AK Parti'li belediyeler olarak çalıştıklarını, gayret ettiklerini, bir araya gelerek istişare ettiklerini ve yardımlaştıklarını dile getirerek, "Baştan sona 805 belediyemizin hepsini tek tek incelediğimizde fedakar ve gayretli belediye başkanı arkadaşlarımızı görüyorum." ifadesini kullandı. Muhalefet belediyelerini eleştiren Özhaseki, "Hiç bir şey yapmadıkları halde, algı operasyonları çekmeye devam ediyorlar. Nedir bu 'algı' dediğimiz? Gerçekten olmayanı olmuş gibi göstermek, var olmayanı varmış gibi sunmak, durmadan yalan üzerine kurulu bir dünyayı insanlara kabul ettirmek. Zerre miktar hizmet yok, vizyon yok ve çalışma yok. Belediyeler yatıyor, düzenleri kaybolmuş, ancak sosyal medyada bir yalan rüzgarı estiriyorlar, fenomenler ve youtuberlardan geçilmiyor. Onlara da dehşet paralar döküyorlar." değerlendirmesinde bulundu. "Algı operasyonları için 849 milyon lira" Mehmet Özhaseki, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bütçesine ilişkin ise şunları söyledi: "Reklam tanıtım adı altında ajanslara ödedikleri para 849 milyon lira. İstanbul Belediyesinin sadece algı operasyonu çekmek için yapmadığı işleri, çalışmadığı halde ve tembellik ettiği halde çalışıyormuş, gayretliymiş gibi sunabilmek amacıyla bir operasyona döktüğü para 849 milyon lira. Aynı belediyenin sosyal konutlar için ayırdığı para 12 milyon lira, kentsel dönüşüm için depreme hazırlık parası 492 milyon lira. Ama ajanslara verdikleri algı operasyonları için para 849 milyon lira." 2019'dan bu yana İstanbul, Ankara, Adana ve Mersin büyükşehir belediyelerinden bu zamana kadar toplam 20 binden fazla emekçinin işten atıldığını kaydeden Özhaseki, "Acaba personel çoktu onun için mi yaptılar diye takip ettik, İstanbul'da işe aldıkları insan sayısı 45 bin kişi. Nasıl alındığını da hepimiz iyi biliyoruz, bir ehliyet, bir sınav üzerine değil, partiler arası bölüşümle yüzde 35 CHP, yüzde 15 İYİ Parti ve yüzde 15-20 de söyleyemedikleri ve utandıkları PKK'nın siyasi uzantılarından elemanlar alarak." sözlerini sarf etti. "58 santimetre bile yapmadılar" Özhaseki, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılması planlanan 58 kilometrelik metro projesine ilişkin de "Ankara'da '58 kilometre metro yapacağız' diyerek başladılar. 58 santimetre bile yapmadılar, sonra 'Ulaştırma Bakanlığı izin vermiyor' demeye başladılar. Ulaştırma Bakanlığımızı aradım, ne müracaat var ne talep var." diye konuştu.

2 yıl önce

27 ilde 'Tırpan' operasyonu: Organize suç örgütlerine yönelik 389 gözaltı kararı var

İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklama şöyle; Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı (KOM) ekiplerince, mafya tipi organize suç örgütleri ile bu örgütlere silah temin eden suç gruplarına yönelik; 27 ilde eş zamanlı TIRPAN kod adlı operasyon başlatıldı. Operasyon, 13 organize suç örgütü ile bu örgütlere silah temin eden 28 suç grubuna yönelik gerçekleştiriliyor. KOM ekiplerince, 21 Mayıs tarihinde turizm sezon öncesi yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği sahil şeridi ve turistik illeri kapsayan 8 ilde eş zamanlı Sahil Rüzgarı, 05 Ekim tarihinde turizm sezonunun sonunda yerel ve bölgesel organize suç örgütü faaliyetlerinde bulunan ve bu suç örgütlerine silah temini gerçekleştirdikleri anlaşılan suç gruplarına yönelik 9 ilde Sahil Rüzgarı-2 kod adlı operasyonlar geçekleştirilmiş, 357 hedef şüpheli şahsa işlem yapılmıştı. Devam eden süreçte yapılan çalışmalar kapsamında; toplumda insanlar üzerinde baskı, cebir, tehdit ve şiddet yöntemlerini kullanarak kendilerini devletin erklerinden üstün göstermeye çalışan mafya tipi organize suç örgütleri ve bu örgütlere silah temini sağlayan suç gruplarına yönelik; TIRPAN kod adlı operasyon başlatıldı. Operasyon; yetkili İl Cumhuriyet Başsavcılıklarının talimatları doğrultusunda ve KOM Daire Başkanlığı koordinesinde; Adana, Ankara, Antalya, İstanbul, İzmir, Bursa, Balıkesir, Diyarbakır, Mersin, Muğla, Aydın, Adıyaman, Afyonkarahisar, Aksaray, Çanakkale, Denizli, Düzce, Elazığ, Gaziantep, Karabük, Konya, Malatya, Mardin, Rize, Samsun, Şanlıurfa ve Tekirdağ olmak üzere 27 ilde Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurmak, Örgütün Faaliyetleri Kapsamında Yağma, Tefecilik, Tehdit suçlarını gerçekleştiren 13 organize suç örgütü ile söz konusu örgütlere silah temin ederek 6136 Sayılı Kanuna Muhalefet suçunu işleyen 28 suç grubunda faaliyet gösterdiği tespit edilen ve Cumhuriyet Başsavcılıklarınca gözaltı ve yakalama kararı verilen toplam 389 şüpheli şahsa yönelik olarak gerçekleştirildi.

2 yıl önce

İstanbul'da DEAŞ operasyonu: 9 şüpheli gözaltına aldı

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, DEAŞ adına faaliyette bulunan ve eylem arayışı içinde olduğu tespit edilen zanlıların yakalanması için çalışma başlattı. 5 ilçede 13 adrese eş zamanlı operasyon düzenleyen ekipler, yabancı uyruklu 9 şüpheliyi gözaltına aldı. Şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarda, çok sayıda örgütsel doküman ve dijital malzeme ele geçirildi. Zanlılardan 6'sı savcılık talimatıyla serbest bırakıldı. Diğer 3'ünün emniyetteki işlemleri devam ediyor.

2 yıl önce

CHP iyice karışıyor! "Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş’a operasyon çekmeye kalkıştı!"

Cumhuriyet yazarı Mustafa Balbay’a dün röportaj veren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı konusunda ilginç açıklamalar yaptı.. Cumhurbaşkanının "devlet deneyimi bulunan bir kişi" olması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Sayın Yavaş ve İmamoğlu’nun ismi öne çıkarılıyor ama İstanbul ve Ankara’nın yönetimini bırakamayız. Seçmenimize anlatamayız” dedi ve bu isimlere kapıyı kapattı. Bu açıklamaların hemen ardından ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sözcüsü Murat Ongun sosyal medyada, "Bu saatten sonra İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu millete emanettir." paylaşımında bulundu. Yaşanan bu gelişmeleri bugünkü köşe yazısında masaya yatıran Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, İmamoğlu'nun Kılıçdaroğlu'nu hafife almaması gerektiğini belirterek, "Kılıçdaroğlu istemediği sürece Millet İttifakı’nın hiçbir liderinin gücü onu ortak aday yapmaya yetmez." dedi. Selvi, "Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu arasında ipler geriliyor" başlığını taşıyan yazısında şunları kaydetti; "Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’ndan cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili tartışmalara son noktayı koymasını istedi. Ama tam aksi oldu. Ekrem İmamoğlu, Kılıçdaroğlu’nun kafasında kendisine yer olmadığını net bir şekilde anlamış oldu. Kendisine bir yol haritası belirledi. Teslim olmak yerine mücadeleyi seçti. Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığı konusunda kılıcı çektiği, Kayseri’deki CHP’li belediyelerin toplantısında ortaya çıktı. Milliyet yazarı Zafer Şahin, perde arkasını yazdı. Hepsi doğru. Ankara’daki görüşmeden sonra Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun, “Benim cumhurbaşkanı adayım Genel Başkan’ım Kemal Kılıçdaroğlu’dur” diye açıklama yapmasını bekliyordu. Ama İmamoğlu, Reuters’un cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili sorusuna, “Günü geldiğinde, en doğru kararın ittifak sürecini yöneten genel başkanlar tarafından verileceğini düşünüyorum” diye yanıt verdi. Topu taca attı. KILIÇDAROĞLU’NU EŞİTLEDİ Kayseri’de bir vatandaşın sorusu üzerine, “Şu anda bir ittifak heyeti var. Tartışacak, vatandaşı dinleyecek ve doğru bir karar verecek” diye konuştu. İmamoğlu, “Cumhurbaşkanı adayı değilim” demedi. ”Benim adayım Kılıçdaroğlu” sözünü ise ağzına almadı. Tam aksine, “Cumhurbaşkanı adayına Millet İttifakı liderleri karar verecek” dedi. Partisinin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu Millet İttifakı’nın diğer liderleri ile eşit konuma indirdi. Partisinin lideri Kılıçdaroğlu’nun iradesini Meral Akşener’le, Temel Karamollaoğlu’yla, Gültekin Uysal’la eğer ittifak katılırsa Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu ile aynı seviyeye çekti. Millet İttifakı liderlerinin ise vatandaşları dinleyerek karar vereceğini vurguladı.

Meral Akşener’in güçlü desteğini yanına aldığı ve halk tabanındaki gücüne inandığı için adres olarak orayı gösterdi. KILIÇDAROĞLU HAFİFE ALINAMAZ

Tabii İmamoğlu’nun bu çıkışı CHP Genel Merkezi’nde sinirlerin gerilmesine yol açtı. Kılıçdaroğlu’nun büsbütün tepesini attırdı. İmamoğlu’nun Kayseri dönüşünde randevu talebine yanıt verilmemesinin altında bu yatıyor. Ayrıca benden İmamoğlu’na uyarı. Kılıçdaroğlu’nu hiç hafife almasın. Örnek, Muharrem İnce olayı. Kendisi cumhurbaşkanı adayı olmasa dahi İmamoğlu’nun adaylığını engelleme gücünü elinde tutuyor. Kılıçdaroğlu istemediği sürece Millet İttifakı’nın hiçbir liderinin gücü onu ortak aday yapmaya yetmez. Ekrem İmamoğlu da yavaş yavaş gücünü göstermeye başladı. İmamoğlu başından beri anketlerdeki gücüne güveniyordu. Şimdi bunu parti kadrolarına yansıtmaya başladı. Kayseri’deki belediye başkanları toplantısında güç gösterisi yaptı. Kendisine yakın belediye başkanları söz alarak yaptığı yardımlardan dolayı İmamoğlu’na teşekkür ettiler. Ama iş orada bitmedi. MANSUR YAVAŞ’A OPERASYON Ekrem İmamoğlu, Kayseri’de hem Kılıçdaroğlu’na karşı hem de ilginç bir şekilde kendisine rakip olarak gördüğü Mansur Yavaş’a karşı operasyon çekmeye kalkıştı. Artık İmamoğlu sadece Kılıçdaroğlu ile mücadele etmeyecek, belli ki Mansur Yavaş’ı da hedef alacak. İmamoğlu’nun bu hamlesi üzerine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, SODEMSEN Yönetim Kurulu üyesi belediye başkanlarıyla birlikte Yavaş’a destek ziyaretinde bulundu. DİYARBAKIR’LA BAŞLADI Biliyorsunuz Ekrem İmamoğlu’nun ünlü bir Diyarbakır ziyareti vardı. Orada Ahmet Güneştekin sergisine katılmıştı. Ama o program İmamoğlu’nu cumhurbaşkanı adaylığına hazırlama programıydı. Diyarbakır’da iş insanlarıyla bir araya gelmişti. İmamoğlu’nun Diyarbakır programının bir ayağında ise CHP teşkilatı tarafından karşılanma vardı. CHP Genel Merkezi tarafından aranıp son anda iptal edilen karşılama programını kast ediyorum.

İmamoğlu, Diyarbakır’daki karşılama programının iptal edilmesi üzerine CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı’yı arayarak 
tepki göstermişti. İmamoğlu ile Salıcı arasında nezaket sınırlarını zorlayan bir konuşmanın geçtiğini belirtmekle yetineceğim. 

İmamoğlu’nun ekibi Kayseri dönüşünde de Kırıkkale girişinde bir karşılama programı hazırlayınca bu kez CHP Grup Başkanvekili Engin Altay devreye girmiş. CHP Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal’ı arayıp, “Abartmayın” diye uyarıda bulunmuş. Bunun üzerine karşılama için hazırlanan pankart kaldırılmış ama İmamoğlu’na Kırıkkale girişinde karşılama gerçekleştirilmiş. Partinin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da Kırıkkale’den geçiyor onun için karşılama programı yapılmıyor ama İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı için yapılıyor.

CEPHEYİ GENİŞLETİYOR

Kulis bilgilerini niye paylaştım? Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda İmamoğlu ile Kılıçdaroğlu arasındaki rekabet yavaş yavaş ciddi bir mücadeleye dönüşüyor. Kılıçdaroğlu’nun tüm çabalarına rağmen Ekrem İmamoğlu cumhurbaşkanı adaylığından vazgeçmiyor. Vazgeçmediği gibi cepheyi genişletiyor. Kendisine en güçlü rakip olarak gördüğü Mansur Yavaş’ı da hedef almaya başladı. İKİ DÖNEM İSTİYOR CHP Genel Merkezi’nde İmamoğlu hakkında, “Biz parlamenter sisteme dönüşü savunuyoruz. Ama İmamoğlu seçildiği takdirde 5 yıl süreyle Başkanlık Sistemi’nde devam eder” deniyor. Çünkü kendisinin çevresine, “Millet beni yetkilerimi devretmem için seçmiyor. Son güne kadar yetkilerimi kullanırım. Bana 5 yıl yetmez, en az iki dönem cumhurbaşkanlığı yaparım” dediği konuşuluyor. Onun için CHP yöneticileri ikide bir, “Biz yeni bir Erdoğan istemiyoruz” diyorlar." Abdulkadir Selvi’in köşe yazısı

2 yıl önce

Ülke genelinde kaçak-sahte alkollü içki operasyonu başlatıldı

İçişleri Bakanlığı'ndan gelen açıklama şu şekilde: Halk sağlığının korunması ve toplum nezdinde kaçak/sahte alkollü içkinin ulaşılabilirliğinin azaltılması amacıyla Emniyet Genel Müdürlüğü ile Jandarma Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlıkları koordinesinde ülke genelinde 27.12.2021 Pazartesi günü 14.00 – 19.00 saatleri arasında 'ALKOL' kod isimli eş zamanlı operasyon başlatıldı. 20 bin 863 personelden oluşan 6 bin 329 ekibin katıldığı operasyonda, ülke genelinde sahte/kaçak alkollü Içki ile yetkisiz etil alkol satışı bakımından şüpheli görülen tekel bayi, büfe vb. alkollü içki satışı yapan iş yerleri ile sahte alkollü içki üretimi yaptığı değerlendirilen 23 bin 103 adreste arama yapılacak.

2 yıl önce

Eren Kış-13 operasyonu başlatıldı

Bakanlıktan yapılan açıklama şöyle; PKK terör örgütünü ülke gündeminden çıkarmak ve bölgede barındığı değerlendirilen teröristleri etkisiz hale getirmek maksadıyla, Şırnak İlinde “EREN KIŞ-13 (GABAR-KARAGEÇİT-İNCELER) ŞEHİT J.ER SELÇUK ŞAHİN” Operasyonu başlatıldı. Operasyonda Şırnak Jandarma Bölge Komutanlığı sevk ve idaresinde; Jandarma Komando, Jandarma Özel Harekat (JÖH) ve Güvenlik Korucu timlerinden oluşan (516) personel [(43) operasyonel tim] görev alıyor. Yurt içinde terörün tamamen ortadan kaldırılmasına yönelik yürütülen EREN KIŞ OPERASYONLARI, halkımızın desteği ile İNANÇLI ve KARARLI bir şekilde başarı ile devam ediyor.

2 yıl önce

Eren Kış-14 operasyonu başlatıldı

Operasyonun ayrıntılarını İçişleri Bakanlığı duyurdu. Eren Kış-14 operasyonuna Şehit Jandarma Astsubay Kıdemli Üstçavuş Süleyman Gür'ün adı verildi. Operasyonda, jandarma komando, jandarma özel harekat ve güvenlik korucularının yer aldığı 620 personelden oluşan 44 tim görev alıyor. Bakanlıktan yapılan açıklamada, operasyonların yurt içinde terörün tamamen ortadan kaldırılmasına yönelik yürütüldüğü vurgulandı. "Eren operasyonları halkımızın desteği ile inançlı ve kararlı bir şekilde başarı ile devam ediyor" ifadesi kullanıldı. 

1 2 ... 18 19 20 21 22 23 24 ... 73 74