20 Nisan Cumartesi 2024
2 yıl önce

Bakan Dönmez: İlave rezervler ve keşifler bulacağımızdan ümitliyiz

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, 4. Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Zirvesi'nde, Fatih sondaj gemisinin, Sakarya gaz sahasında Amasra-1 kuyusunda, 135 milyar metreküplük doğal gaz keşfi yapmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. "25 yıllık ihtiyacı karşılayacak" Son keşifle birlikte toplam 540 milyar metreküplük bir rakama ulaşıldığını belirten Dönmez, "Maksimum seviyelerde yıllık 15-20 milyar metreküp doğalgaz üretiminden bahsediyoruz. Yani cepte Türkiye’deki meskenlerin kullanacağı gazın tamamı ve en az 25 yıl süreyle keşfi yapılmış durumda" dedi. "İlave rezervler bulunabilir" Yeni müjdelerin olabileceğini ifade eden Bakan Dönmez, "İlave rezervler ve keşifler bulacağımızdan ümitliyiz. Bu yıl yeni bir sahada kuyu açabiliriz. 40’a yakın üretim kuyusu açacağız. 2023’te gazı karaya çıkartıp sisteme bağlayacağız" şeklinde konuştu.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Merkez Bankası rezervlerimiz şu an 109 milyar dolar seviyesindedir.”

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar: Değerli il başkanlarımız, kıymetli belediye başkanlarımız, değerli yol arkadaşlarım sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Kuruluşundan bugüne partimizde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. AK Parti geçtiğimiz 20 yılda kazandırdığı eserlerle vatanın her karışına damgasını vurmuş bir partidir. Cumhuriyet tarihinde yapılanların tamamının 3 katı 5 katı 10 katı hizmetlerle Türkiye'ye çağ atlattık. Herkesle savaşa savaşa milli iradenin üstünlüğünü kabul ettirdik. Bugün Türkiye egemenlik haklarını gerçek anlamda kullanabilen az sayıda ülkelerden biridir. Biz ülke olarak önümüze çıkan fırsatları en iyi şekilde değerlendirmenin çabası içindeyiz. Bu özgüvenin gerisinde 19 yıllık iktidarımızda ülkemize kurduğumuz sağlam altyapı vardır. Salgın döneminde bu altyapının önemini hep birlikte tecrübe ettik. Bazen birileri karşımıza çıkıp 19 yılda ne yaptınız diyecek cüreti gösterebiliyorlar. Yalan ve iftiranın ötesinde olan bu tür ithamlara karşı vereceğimiz en güzel cevap 19 yılda yaptıklarımızı anlatmaktır. Türkiye'nin yıllık ortalama büyüme oranını yüzde 1'in altından aldık, yüzde 5.1 seviyesine getirdik. İhracatımızı 36 milyar dolardan aldık, geçtiğimiz yılı 170 milyar dolarla kapattık. Bu yıl inşallah 20 milyar doların üzerine çıkarmış olacağız. Merkez Bankası rezervlerimiz şu an itibariyle 109 milyar dolar seviyesindedir. Önümüzdeki, günlerde 115 milyar doların üzerine çıkacak. "SÜREKLİ VİZYON GENİŞLETİYORUZ" Bir miktar düşen milli gelirimizi inşallah en kısa zamanda trilyon doların üzerine çıkaracağız. Türkiye son 19 yılda 9 milyon vatandaşına iş bulmuş, istihdamını 9 milyon artırmış bir ülkedir. Türkiye gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında en düşük kamu ve özel sektör borçlanması oranına sahip devletlerden biridir. Geleceği ipotek altında olmayan bir ülke sıfatıyla sürekli vizyon genişletiyoruz. Yaşadığımız afetlerin ve benzeri krizlerin süratle üstesinden gelebiliyor, başkaları gibi ciddi savrulmalarla karşılaşmıyoruz. Ülkemize kazandırdığımız hizmetlere geçmek istiyorum. Eğitimde 2002 yılında bütçemiz 10,3 milyar lira iken 2021 bütçemiz 2 bin 12 milyar liraya ulaştı. Bugüne kadar 693 bin yeni öğretmenimizin atamasını gerçekleştirdik. Eğitim kademelerini 4+4+4 yaparak zorunlu eğitimi 12 yıla çıkardık. 44 farklı ülkede 349 okul, yüksek öğretim kurumu, 42 yurt ile eğitim öğretim faaliyetleri yürütüyoruz. Sağlıkta hastane yatak sayımızı 164 binden 255 binin üzerine çıkardık. Hizmete aldığımız toplamda 22 bin 604 yatak kapasiteli 17 şehir hastanemizle hizmet kalitesini artırdık. 13 şehir hastanemizin inşası sürüyor. Gençlik merkezi sayımızı 9'dan 376'ya çıkardık. Yükseköğrenim yurtlarındaki yatak kapasitemiz 717 bine ulaştı. Aile ve sosyal hizmetlerde son 19 yılda toplam 431 milyar lira tutarında sosyal yardım yaptık. 360 sosyal hizmet merkezini hizmete açtık. Çalışma ve sosyal güvenlikte 2002'de 184 lira olan asgari ücret bugün 2 bin 825 liraya ulaştı.  "25 GERİ GÖNDERME MERKEZİ OLUŞTURDUK" Mahalli irade sistemimizi güçlendirmenin yanında daha katılımcı bir yapıya kavuşturduk. Vatandaş-muhtar işbirliği için muhtar bilgi sistemini kurduk. Göç dalgaları için 16 bin kişi kapasiteli 25 geri gönderme merkezi oluşturduk. Gönüllü Suriyeli sayısı 455 bini geçmiştir. Güney sınırımızda oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok ettik. Karayolu tünel sayımız 83'ten 447 adede, tünel uzunluğumuz 50 kilometreden 617 kilometreye ulaştı. İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu, Kuzey Marmara Otoyolu yatırımlarıyla karayolu yolculuğunun standartlarını yükselttik. Marmara Bölgemizi otoyolla sarmış olacağız. Bu yatırımlar gelecek nesillere miras bırakacağımız eserlerimiz olacaktır. 11 bin 590 kilometre uzunluğundaki demir yollarımızı neredeyse tümüyle yeniledik. Havayollarında 26'dan devraldığımız havalimanı sayımızı 56'ya çıkardık. İstanbul Havalimanı'nı hizmete sunduk. Yat bağlama kapasitemiz 8 bin 500'e 18 bin 545'e çıktı.  Çevre ve şehircilikte son 19 yılda atık su arıtma hizmeti verilen belediye nüfusu yüzde 35'ten yüzde 90'a ulaştı. 79 ilde 369 adet millet bahçesi projesini hayata geçirmek için kolları sıvadık. 76 adedini tamamladık. TOKİ eliyle 1 milyon 100 bin konut ürettik. Son 19 yılda çiftçilerimize 165 milyar lira tutarında tarımsal destek verdik. Orman varlığımızı 22,900 milyon hektara çıkardık. Savunma sanayi projelerimizin bütçesi 75 milyar dolar dolara ulaştı. Sanayi ve teknolojide organize sanayi bölge sayısını 325'e çıkardık. 79 teknopark kurduk. Milli uzay programımızı belirledik. 2023 yılında kendi otomobilimizi yollarda göreceğiz. Enerjide toplam kurulu gücümüzü 98 bin 162 megavata yükselttik. TANAP'ı ve Türk Akımı'nı tamamladık. Karadeniz-Sakarya havzasında Tuna-1 kuyusunda 405 milyar metreküp toplam 540 milyar metreküp doğalgaz rezervi keşfettik. Restore edilen eser sayımız 46'dan 5 bin 548'e yükseldi. TİKA, Yunus Emre Enstitüsü gibi kurumlar sayesinde dünyada mağdurların, kimsesizlerin yanında olduk. "EN DÜŞÜK MEMUR MAAŞI 5 BİN 700 LİRAYA YÜKSELDİ" Dün imzalanan kamu çalışanlarına yönelik toplu sözleşmenin ülkemize ve kamu çalışanlarımıza hayırlı olmasını diliyorum. Gerek bakanımızı, gerek bu noktada Memur-Sen tarafını, tüm işçi ve memur kesimini, 2022-2023 yılları için memur maaşlarındaki artış oranı ortalama yüzde 31,2 ve miktar olarak 1352 lira olarak gerçekleşmiştir. En düşük memur maaşı 4 bin 348 liradan 5 bin 700 liraya yükselmiştir. 1000 yıldır vatanımız, özellikle birçok çilelerden geçti. Biz de korumak için, nice fedakarlıklar yaptığımız bir coğrafyada bulunuyoruz. Anadolu'nun kapılarını milletimize sonuna kadar açtığımız Malazgirt'ten İstiklal Harbi'ne kadar nice önemli hadisenin yıl dönümü Ağustos ayı içindedir. "ORMANLARIMIZIN KÜLLERİNDEN DOĞDUĞUNU GÖRECEĞİZ" Son dönemde yaşadıklarımızı sizler de görüyorsunuz. Güneyimiz orman yangınlarıyla kavruldu, kuzeyimizde sel felaketleriyle boğuşuyoruz. Bu afetler sadece ülkemize mahsus değildir. Yangınların bir kısmında PKK terör örgütünün sabotajı olsa da afetle karşı karşıya olduğumuz gerçektir. Bu devlet güçlü, bu millet güçlü ve biz bunu başaracağız. Yanan evleri yeniden yapacak, adeta küllerinden ormanlarımızın doğduğunu göreceğiz. Tarım ve hayvancılık zararlarını karşılayacağız.  Görev alan tüm Bakan arkadaşlarımın hepsini kutluyorum. Şu anda da yine dün günübirlik buraya geldiler ve hemen ardından hemen şehirlere gittiler. Bu hafta da bu çalışmalarımıza devam edeceğiz. Çünkü işimiz var, bunları bitireceğiz. Dün MKYK'ya planlamamızı yaptık, geniş ölçekli bir heyetle arkadaşlarımız Karadeniz ve güneyde çalışma yapmak üzere görevlendirmeleri dün gerçekleştirdik. Arkadaşlar bunu diğerlerinde görmek zor. Bizim kadrolarımız bunu yapıyorsa bunun bir sebebi var. Bu bir iman işidir, inanç işidir. Süratle bütün caddeler, sokaklar, her yer şu anda temizleniyor. Alt yapı çalışmalarımız devam ediyor. Dağların tepelerine helikopterlerle jeneratörler indirildi. Bunlar yapıldı. Bu iktidar bunları halletti. Muhalefet ne der, ne demez, yok. Allah ne der. Biz buna baktık ve bunu yaptık. Biz engel tanımıyorduk, bu imkanlar elimizde olduğuna göre bunu yapmak da bizim görevimizdi. Ve hala da hiç aksatmadan, bir yerde su mu kesildi? Hemen oraya anında su ulaştırıldı.  Her fırsatta 2023'ün önemine işaret etmemizin sebebi işte budur. 2023 Haziranına kadar gece gündüz çalışmamız gerekiyor. Önce kendi içimizde birliğimizi, kardeşliğimizi güçlendirmeli, milletimizin tamamının gönlünü kazanacak şekilde hep sahada olmalıyız. Yarın Ahlat'a gidiyoruz, Malazgirt, gidiyoruz, oralardayız. Devlet beyle beraber törenlerimizi yapacağız ve Malazgirt'teki halkla buluşmamızda ve ondan sonraki programımızla birlikte dönecek ve döndükten sonra Doğu Karadeniz'den programlarımızı devam ettireceğiz. Hem felaketten kalan nedir, Artvin'de durum nedir? Bunları yerinde görelim diyoruz. İkizdere Tüneli'nin de açılışlarını yapacağız. Yapılan bu güzel yatırımların da açılışlarını yapmak suretiyle yola devam edelim istiyoruz. Bartın, Sinop, Kastamonu, buraları şöyle bir yerinde heyetlerimizle dolaşacağız. Antalya, Muğla ve planladığımız gibi buraları dolaşacağız. Sembolik olarak bitirilen evler var, belki bu evlerin açılışlarını yapacağız. Kendimiz ve evlatlarımızın geleceği için bu süreci başarıyla neticelendirmemiz gerekiyor. Bu imtihanı da alnımızın akıyla vereceğiz. 

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Merkez Bankası rezervleri 118 milyar doları aştı

Son Kabine toplantımızdan bu yana ülkemiz ve milletimiz için çok önemli programlar icra ettik. Açışlar gerçekleştirdik, temeller attık. Çok sayıda ülke yöneticisiyle telefon görüşmeleri gerçekleştirdim. Bu temaslarda ülkelerimiz arasındaki ikili ilişkiler ve bölgesel sorunlar hakkında fikir teatisinde bulunduk.  'ÜLKEMİZİ SAVUNMA SANAYİNDE EN ÜST LİGE ÇIKARMAKTA KARARLIYIZ' Türkiye Belediyeler birliğinin düzenlediği sergide de ülkemizin 4 bir yanından gelen gençlerimizle kucaklaştık. Bu tür programların gençlerimizin yaşadıkları şehirlerin kültürel alt yapısından spora kadar yakından ilgilenmesine vesile olduğuna inanıyorum. Yine gençlerimizle hasret giderdiğimiz diğer programları Ahlat ve Malazgirt'te inşa ettik. Ahlat'ın tarihimizdeki önemine binayen burada Van gölü kıyısında Cumhurbaşkanlığı Külliyesini milletimize kazandırdık. Uzunca süredir düzenli olarak katıldığımız Malazgirt Zaferi'nin törenlerini de 26 Ağustos'ta gerçekleştirdik. Ertesi gün Balkanlardaydık. Bosna Hersek'e, 27 Ağustos'ta Karadağ'a yaptığımız ziyaretlerde pek çok hususu muhataplarımızla ele alma fırsatı bulduk. Bu ziyaretlerde oralarda yaşayan kardeşlerimizin bize gösterdiği samimiyetin hala kalbimizin birlikte çarptığının örneğidir. Akıncı'nın TSK'ya teslim törenini yaptık. Akıncı sayesinde bu teknolojiye sahip aracı bu sistemi üreten 3 ülkeden biri haline geldik. Halan devam eden projelerimizi de hızla neticelendirerek ülkemizi savunma sanayinde en üst lige çıkarmakta kararlıyız. 'YARGIYA VERDİĞİMİZ DESTEĞİ SÜRDÜRECEĞİZ' Bu yıl 99. yıl dönümüne ulaştığımız 30 Ağustos Zafer Bayramı töreninin ardından Ay Yıldız projesinin temelini attık. Ordumuzu tek çatı altında yönetebileceğimiz, çevre hassasiyetiyle öne çıkacak dünyanın en modern savunma hizmetlerinden birine sahip olacağız. Bu temel atma törenin ardından Kara Harp okulumuzun törenine katıldık. Üniversitemiz 5 yılda ordumuzun insan kaynağa ihtiyacını istenilen standarta gelmiştir. Eğitimlerini tamamlayan karacı teğmenlerimizi buradan tebrik ediyorum. Bu sene adli yılı inşası tamamlayana yeni Yargıtay binamızı da açtık. Sadece bugünün değil geleceğin de ihtiyacını karşılayacak şekilde inşa ettiğimiz 10 bloktan oluşan yeni binamızın burada görev yapan hakim savcılarımızın da kalitesini artıracağına inanıyorum. Önümüzdeki süreçte de yeni reformlarla yargıya verdiğimiz desteği sürdüreceğiz. Milli Eğitim Bakanlığı'mızın 20 bin öğretmen atama törenini 3 Eylül'de icra ettik. Ataması yapılan öğretmenlerimizin her birini tebrik ediyorum. Bu törenin hemen ardından da yangın ve sel afetlerinde maruz kalan illerimizden Rize'ye hareket ettik. İlk olarak Avrupa'dan gelip Rize-Mardin hattındaki İyidere İkizdere ve Hurmalı Tünellerini hizmete açtık. Cumartesi de Rize için Salarha töreninin açılışı ile merkezdeki kentsel dönüşüm projesinin temel atma töreninde hemşerilerimizle bir araya geldik. ORMAN YANGINLARI VE SEL FELAKETLERİ Kabine toplantımızda da salgından, güvenliğe, afetlerden yeni turizm sezonuna etraflıca istişare ettik. Bu ülkenin geleceği ve milleti için çalışan üreten herkesten razı olsun. 2023 hedeflerimize ulaşarak bu gayretleri taçlandıracağız. Salgınla mücadelemizin sürdüğü bu dönemde afetlerin yol açtığı can ve mal kayıplarının acısını hissettik. Güney sahillerimizde etkili olan orman yangınlarının yanı sıra, hayvanlar evler seralar da tahrip oldu. Yangınların söndürülmesinin hemen ardından zararların telafisi için çalışmalar başladı. Şimdiden tamamlanıp teslim edilen evler var. Amacımız 1 yıla kadar inşa edilecek yapıları bitirip hak sahiplerine teslim etmektir. Hayatını kaybeden 82 vatandaşımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Halen kayıp olan 15 vatandaşımızın arama çalışmaları devam ediyor. Bozkurt'ta ilçeye normalde 1 yılda yağan yağış sadece 2 günde düştü. Bu olağanüstü durum yüksekliği 5 metreyi bulan sel baskınlarına neden oldu. AFET BÖLGESİNE 287 MİLYON TL ÖDENEK Yaşanan felaketle mücadele için tüm bakanlıklarımızın, belediyelerimizin sivil kuruluşlarının imkanlarını seferber ettik. 10 binin üzerinde personel ve ihtiyaç olan araç gerçekle felaket bölgelerine adeta çıkartma yaptık. Avrupa ülkelerinde yaşanan sel felaketlerinin ardından aylarca atılamayan atıkları 1 ayda temizledik. Vatandaşlarımızın çoğu sel baskının ardından bir daha asla geri dönemeyecekleri binaları, sokakları devlet işbirliği ile tekrardan yaşanabilir hale getirdik. İçişleri Bakanımız, Çevre ve Şehircilik Bakanımız ihtiyaca göre diğer bakanlarımız afet bölgesine adeta kamp kurmuştur. Su ve elektrik altyapısı neredeyse tamamen çalışılır hale getirilmiştir. Selden etkilenen 3 ilde 509 milyon zarar ortaya çıkmıştır. Bugüne kadar afet bölgesine 287 milyon ödenek aktarılmıştır. Yardım kampanyasında toplanan meblağ 345 milyon lirayı buldu. Hiçbir vatandaşımızı mağdur etmeden bu felaketin izlerini silmekte kararlıyız. Temel gıda maddelerinden barınmaya insanımızın her ihtiyacı anında karşılanmıştır. Sel bölgesinde zarar hemen tespit edilip proje ve inşa aşamasına geçilmiştir. Yaşadığımız yangın ve sel olayları ülkemizin afetlere karşı daima en üst seviye hazır bulunmasının önemini göstermiştir. Afetlerin tamamen ortaya çıkmasını engellemek insan boyutunu aşıyor. Türkiye gerçekten kapsamlı ve işler afet müdahale planına sahiptir. Bu plan yaşanan her tecrübe ile geliştirilmektedir. Son yıllarda yaşanan afetlere son dönemde daha hızlı ve etkin müdahaleyi elimizdeki plana borçluyuz. 'TÜRKİYE KESİNTİSİZ BÜYÜMESİNİ SÜRDÜRDÜ' Geçtiğimiz sene dünya her türlü ekonomik açıdan oldukça zor bir dönem yaşadı. Krizin etkilerini azaltmak için genişleyici politikalara yöneldi. Böylesine zor bir dönemde Türkiye salgının olumsuz etkilerine karşı son derece başarılı oldu. 2020 yılında 1,8'lik büyüme kaydederek G20 ülkeleri arasında bu başarıyı elde eden bir kaç ülkeden birisi olduk. Türkiye ekonomisi küresel krizden bu yana iç ve dış konjonktürde yaşanan tüm sıkıntılara rağmen kesintisiz büyümesini sürdürdü. Yılın ilk çeyreğinde yıllık 7,2 ikinci çeyrekte 21,7 oranında büyüme rakamına ulaştık. Türkiye bu rakamlarından ardından dünyada İngiltere'nin ardından 2. sırada yer aldı. Bu dönemde sabit sermaye yatırımlarımızın %3 oranında büyümesi oldukça sevindiricidir. Bu yatırımlar üretim kapasitemizi artıracaktır.   'DÖVİZ REZERVİMİZ 118 MİLYAR DOLARI AŞTI' İhracatımızın rekor kırmaya devam ediyor. Ağustos ayında ihracatımız 207 milyar doları aştı. Seyahat gelirlerimizin yıllık %31 oranında artarak cari işlemlerin iyileşmesinde önemli rol oynadı. Uluslararası rezervlerimiz belirli şekilde artıyor. Döviz rezervlerimiz özellikle ana muhalefet buraya iyi baksın; 27 Ağustos itibariyle 118 milyar doları aşmış durumdadır. Bu yılın ilk yarısında artan istihdam 1,5 milyon kişiye çıkarak salgın öncesi dönemini aşmıştır. Programlarımızı, hedeflerimizi sürekli güncelliyoruz. Önümüzdeki 3 senenin orta vadeli programımızı Resmi Gazete'de dün yayınladık. Programda temel amacımız yüksek katma değerleri önleyerek ülkemizin büyümesini artıracak politikalara hız vermektir. ERDOĞAN AÇIKLADI! BÜYÜME HEDEFİ YÜZDE 9 Büyümenin finansmanını ise yurt içi tasarruflar ve doğrudan uluslararası yatırımlarla yapmaya çalışıyoruz. Enflasyonun tek haneli rakamlara düşmesini hedefliyoruz. Büyüme Türkiye'nin hedeflerine ulaşmasının temel şartıdır. Bu yılı %9 civarında büyümeyle kapatmayı ümit ediyoruz. Ekonominin yıllık %5,3 oranında büyümesini öngörüyoruz. Bu büyümenin kaliteli kapsayıcı ve sürdürülebilir olması için makro ekonomik dengeleri gözeden bir kalkınma modeli uygulayacağız. Sanayi sektöründe teknoloji seviyesi yüksek sermaye yatırımlarını ve doğrudan yabancı yatırımları özendireceğiz. Teknoloji odaklı sanayi hamlesi destekleyerek yenilikçi finansman modelleri gözeteceğiz. KOBİ'lerin dijital dönüşüm projelerine daha çok katkı sağlayacağız. Yeşil mutabakat eylem planı doğrultusunda gereken adımları atacağız. 'İHRACATTA UZAK ÜLKELER STRATEJİMİZİ GENİŞLETECEĞİZ' Program dönemi boyunca istihdamın yıllık 170 bin kişi artmasını, işsizlik oranının kademeli olarak gerilemesini hedefliyoruz. Biz gücümüzü genç ve nitelikli insan kaynağından alıyoruz. Eğitim istihdam üretim ilişkisini güçlendirmek için sektör işbirliklerini artıracağız. Ülkemizin beşeri sermayesini güçlendirmek için okullar arası başarı farkını azaltarak eğitimde fırsat eşitliğini tahkim edeceğiz. Enflasyon hedeflemesi uygulamasına devam ederek arz yönlü yapısal sorunlara odaklanacağız. Şeffaflık ve rekabet uygulamalı durumları genişleteceğiz. Ekilebilir ve sulanabilir alanların artırılması için çalışmaları hızlandıracağız. Tarım sanayi entegrasyonunu hızlandırmak maksadıyla sözleşmeli programları genişleteceğiz. Program dönemi boyunca ihracattaki artışın devam etmesini bekliyoruz. İhracatın 2021 yılı sonunda 211 milyar dolar, program dönemi sonunda ise 250 milyar doları aşacağını tahmin ediyoruz. Türkiye'ye coğrafi olarak uzak ancak ihracat potansiyeli yüksek ülkelerle ihracatımızı güçlendirmek için uzak ülkeler stratejimizi genişleteceğiz. Yurt dışı lojistik merkezler üzerinden ihracatçıların potansiyel pazarlara katılımlarını hızlandıracağız. Program döneminde mali disipline kararlılıkla devam ederek kaynakların verimli kullanılmasını temin edeceğiz. Bu yıl bütçe açığı hedefimizi sene başında %3,5 olacak şekilde revize etmiştik. Sözümüzde durarak bu hedefi rahat bir şekilde yakalayacağız. Salgınla mücadele kapsamında esnafımız, çiftçimizin tüm vatandaşlarımızın da mağduriyetine imkan vermeyeceğiz. Faiz dışı dengesinde program dönemi sonunda %0,3 fazlaya dönmesini bekliyoruz. Program sürecinde harcamaları gözden geçirmeye devam edeceğiz. Yürüttüğümüz borçlanma politikamızı Türk Lirası öncelikli hale getirerek yurt içi döviz ve altın borçlanmasını daha da artıracağız. Orta vadeli programımızla kamu kurum kuruluşlarımızın bütçe hazırlanmasına yönelik yasal süreci başlatıyoruz. Meclisimizden de onay aldıktan sonra da 2022 yılında yapmayı hedeflediğimiz işler için kolları sıvayacağız.

2 yıl önce

Merkez Bankası rezervleri 126 milyar dolara yükseldi

Ham petrol ve doğal gaz fiyatlarının artmasıyla enerji fiyatları son dönemde hızlandı. Küresel talepteki toparlanma, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, arz kısıtları ve taşımacılık maliyeti, tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açıyor. "YATIRIMLAR ILIMLI SEYRETTİ" Beklentilerin enflasyonun 2022 yıl sonunda hedeflere yaklaşacağını öngörüyoruz. İç talebin katkısında özel tüketim öne çıkarken, kamu harcamaları ve yatırımlar ılımlı seyretti. Büyümeye hem iç talep hem de ihracat olumlu katkı verdi. "BELİRSİZLİKLERİN DEVAM ETMESİNE NEDEN OLUYOR" Vaka sayılarında gözlenen artış salgının seyrine ilişkin belirsizliklerin devam etmesine neden olmaktadır. iç talep 3.çeyrekte güçlü seyretti. Anket verileri firmaların yatırım harcamalarını artırdığına işaret etmektedir. Ekim ayında da yatırım eğilimindeki artış sürmüştür. Dayanıklı ürün tüketiminde yavaşlama, dayanıksız ürün tüketiminde ivmelenme var. Ticari kredi faiz oranlarındaki düşüşün de etkisiyle önümüzdeki dönemde krediler sabit sermaye yatırımlarını daha fazla destekleyecektir. Son dönemde güçlü bir istihdam artışıyla salgın dönemi kayıplarının tamamının telafi edildiğini gördük. Parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkileri ihracat artışını sınırladı. Önümüzdeki dönemde olumlu dış talep koşullarına bağlı olarak, ihracatın desteğiyle, yıllıklandırılmış cari işlemlerdeki iyileşmenin sürmesini öngörüyoruz. REZERV 126 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ Ödemeler dengesindeki gelişmelerin MB'nin uluslararası rezervleri üzerinde olumlu yansımalarını görüyoruz, son dönemde istikrarlı bir artış görüyoruz. Rezerv rakamımız yaklaşık 126 milyar dolar seviyesine yükseldi. Ticari krediler kur etkisinden arındırılmış yüzde 6,7 büyüme ile geçmiş dönem ortalamalarının oldukça altında seyrediyor. Yüksek frekanslı kredi verileri ihtiyaç kredisi artış hızının yavaşladığına, vade kompozisyonunun bir miktar kısaldığına işaret ediyor. Gıda fiyatlarının enflasyon dinamikleri üzerindeki belirleyici etkisi tüm dünyada önemini korumaktadır. Yılın son çeyreğinde talep koşullarının daha ılımlı bir seyir izleyeceğini öngörüyoruz. Enflasyon beklentilerinde son dönemde bir miktar artış görülüyor. Ham petrol fiyatları temmuz tahminlerimizle büyük oranda uyumlu gerçekleşti. Ham petrol fiyatları varsayımımızı yukarı yönlü güncelledik. Petrol fiyatı varsayımımızı 2021 için 70,8 dolar, 2022 için 77,5 dolara yükselttik. ENFLASYON TAHMİNLERİ DEĞİŞTİ Gıda enflasyonu varsayımımızı 2021 için yüzde 15,0'ten yüzde 23,4'e güncelledik. Enflasyonun 2021 yıl sonunda %18,4 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz (önceki %14,1). Enflasyonun 2022 yıl sonunda %11,8 olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz (önceki %7,8). Enflasyonun, %70 olasılıkla 2021 yılı sonunda %17,3-19,5 aralığında -orta noktası %18,4- gerçekleşeceğini öngörüyoruz (önceki %12,2-16,0 aralığı ile %12,2).  Enflasyonun orta vadede %5,0 düzeyinde istikrar kazanacağını tahmin ediyoruz. Yüksek küresel enflasyon, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakında izlenmekle birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları enflasyondaki yükselişin talep kompozisyonlarındaki normalleşme, arz kısıntılarının hafiflemesi ve baz etkilerinin devreden çıkmasıyla birlikte büyük ölçüde geçici nitelikte olacağını değerlendirmektedir. Aşılamanın toplumun geneline yayılması salgından olumsuz etkilenen hizmetler, turizm ve bağlantılı sektörlerin canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle sürdürülmesine olanak tanımaktadır.

1 yıl önce

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın altın rezervleri 690 tona yaklaştı

Merkez bankalarının altın rezervlerinin miktarı ve nerede muhafaza edildiği hep merak konusu olmuştur. Merkez bankaları için altın önemli bir rezerv varlık. Dünya Altın Konseyi'nin ülkelerin merkez bankalarının sahip olduğu altın rezervi verilerine göre göre 2021 yıl sonu itibarıyla ABD 8 bin 134 ton altın rezervi ile ilk sıradaki yerini koruyor. Rezerv Opsiyon Mekanizması (ROM) kapsamında TCMB tarafından tutulan altınları hesaplamasına dahil etmeyen Dünya Altın Konseyi'nin hesaplamasına göre Türkiye, dünyada en fazla altın rezervi olan ülke sıralamasında 11'inci sırada bulunuyor. TCMB'nin altın rezervleri, uluslararası standartta, 1211 sayılı Kanun'da yer alan hüküm ve şartlar dahilinde, rezerv yönetim politikası ve uluslararası bankacılık teamüllerine bağlı kalınarak, ilgili banka mevzuatı çerçevesinde yönetiliyor. Rezerv yönetiminde çeşitlendirmenin önemine istinaden stratejik amaçla tutulan altın varlıkları, diğer varlık sınıfları ile sahip olduğu düşük korelasyon nedeniyle ön plana çıkıyor. TCMB, rezerv yatırımlarının çeşitlendirilmesi amacıyla piyasa koşullarının uygun olması durumunda altın varlıklarını artırmaya devam ediyor. ALTIN REZERVİNİN BÜYÜK KISMI TÜRKİYE'DE Merkez Bankası'nın 2021 Yıllık Faaliyet Raporu'na göre yıl sonu itibarıyla 657,7 ton uluslararası standartta altını bulunuyordu. Bunun 461 tonu TCMB'nin malı altınlardan. İlgili altın rezervinin 78 tonu İngiltere Merkez Bankası (BoE), 34 tonu TCMB ve 349 tonu Borsa İstanbul nezdinde muhafaza ediliyor. TCMB döviz ve altın rezervlerine ilişkin verileri, uluslararası standartlara uygun olarak düzenli ve şeffaf şekilde kamuoyu ile paylaşıyor. TCMB altın rezervi, 6 Mayıs itibarıyla 2021 yıl sonuna göre 25,7 ton artış göstererek 683,4 tona yükseldi. Bugün itibarıyla da 688,6 ton seviyesinde. Öte yandan altının ons fiyatındaki 10 dolarlık düşüş değerlemede rezervde 230 milyon dolar negatif etkiliyor. TCMB'nin elektronik veri dağıtım sisteminde "TCMB Bilanço Verileri" altında yer alan, "Merkez Bankası Haftalık Vaziyeti" üzerinden haftalık olarak bankanın altın verilerine ulaşılabiliyor. Söz konusu serilerde bankanın brüt uluslararası Standartta Olan ve Olmayan Altınları ile, Bankalar Serbest Altın Deposu, Bankalar Altın Teminat Depoları, Bankalar Zorunlu Karşılık Altınları ve Hazine'nin Uluslararası Standartta Olan ve Olmayan Altınlarına ait veriler yer alıyor. Ayrıca uluslararası standartta olan altınların bir kısmı TCMB'ye bir kısmı ise zorunlu karşılık tesisi ve teminat için yatıran ve serbest altın deposu olarak veren bankalara ve Hazine'ye ait. Söz konusu altınlar, TCMB kasalarında, Borsa İstanbul ve İngiltere Merkez Bankası nezdinde muhafaza ediliyor.

8 ay önce

TCMB rezervlerinde yükseliş

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) net rezervleri 4 Ağustos haftasında 15,7 milyar dolara yükseldi.

7 ay önce

Merkez Bankası rezervleri üst üste 10 haftadır yükselişte

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın toplam rezervleri 18 Ağustos haftasında bir önceki haftaya göre 757 milyon dolar artarak 117 milyar 76 milyon dolara ulaşırken, yükseliş eğilimi üst üste 10'uncu haftaya taşındı.

6 ay önce

Merkez Bankası rezervlerindeki yükseliş sürüyor

Merkez Bankası'nın toplam rezervleri 15 Eylül haftasında bir önceki haftaya göre 870 milyon dolar artışla 121 milyar 515 milyon dolara ulaşırken, yükseliş eğilimi de üst üste 14'üncü haftaya taşındı

1 2