Son Dakika:
Suriye 2011 yılında başlayan iç savaş ile birlikte kaosun hüküm sürdüğü bir ülke haline geldi. Suriye'nin kaynaklarını sömürmek için binlerce kilometre mesafeden gelen ülkeler Suriye'de savaşa müdahil oldu. Türk Ordusu Suriye'de operasyonlarını sürdürürken bundan rahatsızlık duyan ülkelerin neden rahatsızlık duyduğu bilinmekte. Petrol yataklarını kontrol altında tutuyorlar YPG'li teröristlere DEAŞ'a karşı savaştıkları gerekçesiyle silah, mühimmat, barınma ve yaşam malzemesi gibi birçok yardımı alenen yapan ABD, yine bu bahane ile bölgedeki büyük petrol yataklarını da kontrol altında tutuyor. YPG'li teröristler bölgede adeta ABD gözetiminde petrol üretimi yapıyor. Terör örgütüyle petrol hırsızlığı sürüyor ABD'nin Suriye'de desteklediği terör örgütü YPG, defalarca kez Suriye’nin petrol kaynaklarını çalarken görüntülendi. Suriye'de günlük 80 bin varil üretilen petrolünün büyük bir bölümünün ABD'li işgalciler tarafından yağmalandığı öğrenildi. 80 bin varilin 14'ü rafinerilere teslim ediliyor Paylaşılan verilere göre, günlük olarak 80.3 bin varil petrol üretildiği bunun sadece 14.2 bin varilin rafinerilere teslim edildiği belirtildi. Amerika’nın terör örgütü YPG ile birlikte ülkenin doğusundaki petrol sahalarını yağmaladığı belirtildi. Uluslararası raporlar, ABD güçlerinin büyük miktarlarda çalıntı petrolü komisyonculara ve şirketlere satmak için doğu Suriye'den Irak'a naklettiğini doğruluyor.
Kemal Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce ve Ümit Özdağ Kahramanmaraş’ta yaşanan yüzyılın en büyük depreminde provokasyona devam ediyor. HAFIZA İFTİRA ATTI Ahlaksız ırkçı çıkışlarıyla sürekli gündeme gelen Ümit Özdağ deprem bölgesinde de insanları ayrıştırmaya, kaos çıkarmaya çalışıyor. Özdağ son olarak Türk vatandaşı Hafız genci Suriyeli hırsız olarak hedef gösterdi. “ALLAH’A HAVALE EDİYORUM” Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın "Telefon çalan Suriyeli" diye itham ettiği Abdulbaki Bozdağ: "Suriyeli değilim, Türk vatandaşıyım. Hırsız hiç değilim, Diyanet vakfında hafızım. Provokatörlük yapan Ümit Özdağ'ı Allah'a havale ediyorum..." https://twitter.com/bugunguncel/status/1624088021359374347?s=46&t=ZLq9gejmi7Zo5JKBf5Yu7w
Kahramanmaraş merkezli 10 ili vuran 7.7 ve 7.6'lık depremler bölgece 30 binden fazla vatandaşın ölümüne neden oldu. Türkiye genelinden çok sayıda vatandaş depremzedelerin yaralararını sarmak ve yardımcı olabilmek adına bölgeye giderken ne yazık ki bir takım gruplar tarafından insanlık adına utanç verici olaylar da yaşanıyor. ÜMİT ÖZDAĞ'DAN ÇARŞI GRUBU'NA 'YANINIZDAYIM' MESAJI Deprem bölgesinde ikinci günden itibaren il il gezip vatandaşı Suriyeli sığınmacılar ve kurtarma çalışmalarıyla ilgili galeyana getirmeye çalışan, yaptığı gerçek dışı paylaşımlarla tepki çeken Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ dün Hatay'da Çarşı grubu ile buluşaraK 'Sizin yanınızdayım' mesajı vermişti. https://twitter.com/umitozdag/status/1625069751692103681?s=46&t=sI8mrZ_JaLA71yyaekKqOw "YETER ARTIK BİTSİN BU BARIŞ" Ümit Özdağ'ın tabiri caizse amigoluk yaptığı Beşiktaş Çarşı Grubu üyeleri deprem bölgesinde "Vuralım Suriyeli Hatay’da, vuralım Afganlı Kahramanmaraşta…Yeter artık bitsin bu barış, havaya kalksın kalaşnikoflar…" sloganları attı. https://twitter.com/pehlivan_reis/status/1625125100591669249?s=46&t=sI8mrZ_JaLA71yyaekKqOw
Türkiye'de büyük yıkıma neden olan Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki deprem Suriye'yi de vurdu. Geriden kalan 11 günün ardından Suriye'nin İdlib, Halep, Hama, Lazkiye ve Tartus bölgelerinde yaklaşık 4 bin kişi hayatını kaybetti, 15 bine yakın kişi de yaralandı. Başta Hatay olmak üzere birçok bölgede yaşayan Suriyeliler de ülkelerindeki yakınlarını görmek için Hatay’ın Reyhanlı ilçesindeki Cilvegözü Gümrük Kapısı'nda yoğunluk oluşturdu. Güvenlik güçlerinin gerekli önlemi aldığı gümrük kapısında önce engelliler, hamile kadınlar, yaşlılar ve çocuklu ailelerin gidişi sağlanıyor. Kısa sürede bin kişi gitti Yanlarına aldıkları yaşam eşyalarıyla geçiş yapan Suriyelilerin çoğunluğu tekrar Türkiye’ye dönüş yapmayacağını söyledi. Sorunsuz bir şekilde geçişleri sağlanan Suriyeli sayısı ise bugüne kadar bini geçti.
İlk olarak Yayladağı Sınır Kapısı'na giden Akar, buradaki faaliyetleri yerinde gördü. Kapıdaki gümrük muhafaza yetkililerine 'Suriyeli sığınmacı' iddialarını hatırlatan Akar'a görevliler, "Buradan herhangi bir giriş yok. Aksine, kaldıkları yerler zarar gören Suriyelilerin topraklarına tek yönlü olarak kesin dönüşleri var" yanıtını verdi. Bakan Akar, daha sonra Şehit Sözleşmeli Er Mustafa Uygun Hudut Karakolu'na geçerek inceleme ve denetlemelerde bulundu. Hudut tekmili de alan Akar, faaliyetlere ilişkin brifingi dinledi, talimat verdi. Akar'ın "Sığınmacıların Türkiye'ye geçişlerinin arttığı" iddiasını hatırlatması üzerine hudut bölük komutanı ile hudut karakolu komutanı, "Sorumluluk sahamızın tamamı termal kameralar, insansız hava araçları ile 7/24 esasıyla izlenmektedir. Hudutta bir hareketlilik yok. Şu anda herhangi bir geçiş teşebbüsü söz konusu değildir" ifadelerini kullandı. Bakan Akar, buradaki inceleme ve denetlemelerinin ardından sınır hattının sıfır noktasındaki 1100 rakımlı Denizgören Hudut Karakolu'na geçti. Karakola gelişinde ve gözetleme kulesinde hudut tekmili alan Akar, herhangi bir yasa dışı geçiş teşebbüsünün olup olmadığı sorusuna 'Hayır' yanıtı almasının ardından, faaliyetlere ilişkin brifingi dinledi, talimat verdi. 'Ne sınır kapısından ne de sınır hattından geçiş var' Söz konusu iddiaları hatırlattığı bölge köylerindeki vatandaşlar ve muhtarlardan da aynı karşılığı alan Akar, şunları söyledi: "Bazı fitne fesat yuvaları 'sınırlardan sığınmacı akını' olduğuna dair iddiaları ortaya attılar. Bu iddialar tamamen gerçek dışıdır. Ne sınır kapısından ne de sınır hattından geçiş var. Konuyla ilgili yetkililerden bilgi aldık, yerinde incelemelerde bulunduk. Türkiye'ye yoğun geçiş olduğu iddiasının aksine tek yönlü yani Türkiye'den Suriye'ye doğru Suriyeli vatandaşların geçtiğini ifade ettiler. Depremde ailesini, kaldıkları yerleri kaybeden Suriyeli kardeşlerimizin kendi topraklarına gönüllü olarak döndüklerini belirttiler. Depremden sonra 10 bin 633 Suriyeli topraklarına gönüllü olarak dönmüştür. Dolayısıyla aldığımız bilgiler kapsamında, kitle halinde ne hudutlardan ne de sınır kapılarından ülkemize geçiş söz konusudur."
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından 11 ildeki çalışmalar sürüyor. Devletin tüm bakanları da sahadaki çalışmaları yakından takip ediyor. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın koordinesinde kahraman Mehmetçik de büyük bir mücadele ortaya koyuyor. İlk günden itibaren canla başla çalışan güvenlik güçleri, ulaşılmaz dağlık alanlara yardım kolileri dağıttı, çocuklarla etkinlik düzenledi, sağlık taraması yaptı, çadır kentler kurdu... Çalışmalar tüm hızıyla devam ederken sınırın hudut karakollarında da denetimler yapılıyor. Bu kapsamda TRT Haber'e açıklamalarda bulunan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, son durumu aktardı. "İHA'larımızla hudut sürekleri kontrol altında" Suriyeli göçmenlerin Türkiye'ye akın ettiği iddialarını değerlendiren Akar'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde: Burada biz bu işin kaynağını öğrenmek için bizzat raporlarını aldık. Hudut birlikleriyle konuştuk, hudut karakollarıyla konuştuk, vatandaşlarla konuştuk. Burada kesinlikle böyle bir şey olmadığını söylüyorlar. Zaten bizim bildiğimiz konulardı. İHA'larımızla hudut sürekleri kontrol altında. Böyle bir şey söz konusu değil. Normal yollardan, hudut kapısından buradaki Suriyeli vatandaşlar, evini kaybetmiş, çocuğunu ve yakınlarını kaybetmiş. Bu duygular içinde kendileri gönüllü ve güvenli şekilde kendi topraklarına dönmek istiyorlar. Gerekli prosedürler tamamlandıktan sonra Suriyeli vatandaşlar kendi evlerine döndüler. Bu rakam 30 bine çıktı. Bunun dışında bu tarafa doğru gelmek, sınırlardan geçmek asla söz konusu değil. Her şey kontrol altında. "Bu tarafa doğru gelmek asla söz konusu değil" Normal yollardan, hudut kapısından buradaki Suriyeli vatandaşlar, evini kaybetmiş, çocuğunu ve yakınlarını kaybetmiş. Bu duygular içinde kendileri gönüllü ve güvenli şekilde kendi topraklarına dönmek istiyorlar. Gerekli prosedürler tamamlandıktan sonra Suriyeli vatandaşlar kendi evlerine döndüler. Bu rakam 30 bine çıktı. Bunun dışında bu tarafa doğru gelmek, sınırlardan geçmek asla söz konusu değil. Her şey kontrol altında.
Türkiye yasa boğan Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaralarını sararken bir yandan da terör mücadeleye devam ediyor. Bir diğer yandan ülkeyi yasa boğan Taksim İstiklal Caddesi'nde 13 Kasım 2022 tarihinde düzenlenen kanlı eylemde 6 kişi şehit olurken 81 kişi de yaralanmıştı. Milli İstihbarat Teşkilatı, kanlı eylem ardından çalışmaları başlattı. Suriye'de olduğu tespit edildi Taksim saldırısı failleri Ahlam ALBASHIR SALEH ile Bilal HASSAN’ı yönlendiren ve Bilal HASSAN’ın yurtdışına kaçmasını sağlayan Halil MENCİ’nin, PYD/YPG kontrolündeki Suriye Kamışlı’da örgüt tarafından korunduğunu ve üst düzey YPG mensuplarıyla temas halinde olduğunu tespit etti. Özel Ekiple Nokta Operasyonuyla etkisiz hale getirildi Milli İstihbarat Teşkilatı özel operasyon ekibince hassas bir şekilde takip altına alınan Halil MENCİ, 22 Şubat 2023 tarihinde Kamışlı’da gerçekleştirilen başarılı nokta operasyonuyla etkisiz hale getirildi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum ve Milli Savunma Bakanı Akar, Antakya AFAD‘da Proje Alanları Koordinasyon Toplantısının ardından açıklamalarda bulunuyor Bakan Kurum'un konuşmasından satır başları şöyle: Kırıkhan'daydık, yoğun yıkımın yaşandığı bir yer. Şu an Hatay'dayız. 23 gün geçti, acılarımız hala ilk günkü gibi acı dinmedi, taze. İlk andan itibaren devletimiz tüm imkanlarıyla Hatay'dadır, 11 ilimizdedir. Seferberlik anlayışıyla çalışmalarımızı yürütüyoruz. Hatay’ımızda şehrin kanaat önderleriyle bir araya geldik. Bu işleri yapacak arkadaşlarımız da bizlerle beraberdi. Zemin olarak sağlam, güvenli alanlarla yerleşim süreçlerini başlatacağız. Şehrin meclis binasını, tüm tarihi binalarını içine alacak ve bu alanlarla birlikte Asi Nehri'ni, tüm doğa güzellikleri, şehrin kültürünü koruyacak anlayışla, Hataylı kardeşlerimizin kültürel değerlerini içine alacak bir anlayışla master plan çalışmasına başladık. 202 BİNA ACİL YIKILACAK VE AĞIR HASARLI Depremin ilk anından itibaren 85 milyon tek yürek oldu, Deprem yaşanan 11 ilimiz için çalışmalarını yürüttü, yardımlarını yaptı. Buradaki sağlam yerler inşa edilene kadar da hep birlikte çalışacağız. Hasar tespit çalışmalarımız sahada fiilen devam etmekte. Hem Antakya merkezde hem Kırıkhan'da hem Defne'de hem Samandağ ilçemizde hasar tespit çalışmalarında daha önce tespit edilen binalar bir kez daha incelenecek. Yeni hasar tespite göre ilanlarımızı gerçekleştireceğiz. 1 milyon 520 bin bina incelendi. 202 bin binanın acil yıkılacak olduğunun tespitini yaptık. Hatay’ımızda 60 bin binanın yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğunun tespitini yaptık. "AY SONUNDA SÖZLEŞMELER TAMAMLANACAK" Asrın felaketi dediğimiz Kahramanmaraş merkezli depremde 14 milyon insanımızı derinden sarsan depremde yeni inşa çalışmalarının da daha önceki afetlerde olduğu gibi, aynı anlayışla çalışmalarımızı yapacağız. Bu kapsamda birçok üniversitemizle ortak çalışmalar yürütüyoruz. En doğru yerleşim alanlarını, en doğru zeminde en doğru yapı tekniğine göre süreci yönetiyor olacağız. Bu ay sonuna kadar sözleşmelerimizi tamamlayacağız ve ardından da etap etap konutlarımızın yapımını yürütüyor olacağız. Nurdağı'nda 456, Kilis'te 645, Adıyaman'da 297 yuvamızın sözleşmeleri imzalanmış yapımları başlanmıştır. 2 bin 507 yeni yuvamızın daha sözleşmelerini tamamladık, yapım aşamasına geçtik. 2 bin 312 konutumuzun sözleşme süreci başlamıştır. Gaziantep, Kahramanmaraş, Hatay, Şanlıurfa'da 2663 konutumuzun ihale süreçleri devam etmektedir. Şubat ayında 14 bin 500 konutun yapımına başlamış olacağız. Niyetimiz önümüzdeki Nisan-Mayıs ayları içinde konut sözleşmelerimizi, ihaleleri gerçekleştirmek. Bakan Akar'ın konuşmasından öne çıkanlar... "İLK ANDAN İTİBAREN SEFERBER OLDUK" Burada büyük bir felaketle karşılaştık. İlk günden itibaren tüm devletimiz tek yürek olarak bu mücadeleye başladılar. İşimiz bitmedi, önümüzde daha çok işler olduğunun da farkındayız. Çalışmaların yapılması sırasında Mehmetçik de ilk andan itibaren seferber oldu. İlk andan itibaren büyük bir azimle, fedakarlıkla çalıştı, çalışmalarını da sürdürüyor. Toplam 57 taburla, Kıbrıs dahil bulabildiğimiz ne varsa personelimizin intikali için gayret gösterdik. En önemli konu arama-kurtarmaydı. Birçok vatandaşımızın enkazlardan sağ olarak çıkarılmasında yardımcı oldular. TSK olarak neyimiz var neyimiz yok ilk andan itibaren vatandaşlarımızın yaralarının sarılması için çalıştık. Banyo, tuvalet gibi ihtiyaçların karşılanması için elimizdeki ihtiyaçların hepsini kullandığımızı belirtmek istiyorum. Gençlerimizin eğitimine olabildiğinde katkı sağlamak için gayret gösteriyoruz. "GÖNÜLLÜ DÖNDÜLER" Kahramanmaraş'ta açtığımız sahra hastanemiz de vatandaşlarımıza hizmet sağlıyor. Sosyal tesisleri de açmak suretiyle vatandaşlarımızı müsaade ettik. Hiçbir şekilde Suriye tarafından Türkiye'ye doğru herhangi bir göç olmamıştır. Bunlar gerçekleri yansıtmıyor. Türkiye'ye yerleşmiş Suriyeli kardeşlerimizden yakınını kaybedenlerden kendi vatanına dönmek isteyenlerden 40-50 bini kendi ülkelerine gönüllü olarak döndüler. Bizim milletimizin ne kadar büyük olduğunu bir kez daha gördük. Devletimiz ayakta, bütün bakanlıklarımız... Bu normalleşmeyi sağlamaya yöneldik şimdi. Durumun aciliyetinin ve öneminin farkındayız. Bu yaraları biz saracağız, kimsenin şüphesi olmasın. Karamsarlığa yer yok, tek yürek olarak inşallah bu felaketinden de üstesinden geleceğiz. İnşallah bunları da hep birlikte çalışmak suretiyle üstesinden geleceğiz. Bütün milletimizin başı sağolsun.
