Son Dakika:
Bakan Ersoy, Güvenli Turizm Sertifikası’nda yeni döneme girileceğini belirterek, güvenli turizm ve yeşil sertifikaya geçiş yapılacağını bildirdi. Kovid-19 salgınının üretimden teknolojiye kadar her alanda kalıcı farklılaşmaları beraberinde getirdiğinin altını çizen Ersoy, “Akılcı ve gerçekçi yaklaşımlarla kendimizi yenileyerek yolumuza devam ediyoruz. 2021 yılı için 25 milyon ziyaretçi 20 milyar dolar olan hedefi 28 milyon turist ve 22 milyar dolar olarak revize etmiştik. Şimdi bu hedefi bir kez daha revize ederek yıl sonunda 29 milyon turist 24 milyar dolar gelir bekliyoruz. En önemlisi de 2018’de 647 dolar olan kişi başı turizm harcamasını 830 dolara çıkardık. Yüzde 40 geriden takip ettiğimiz İspanya’yı geride bırakmayı başardık” dedi. Sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği konusunda yeni hedefler belirleneceğini açıklayan Ersoy, “Güvenli turizmi, güvenli ve yeşil turizm sertifikası olarak değiştireceğiz. Turizm sertifikasında olduğu gibi sürdürülebilirlik ve çevre konusunda adımlar atmalıyız. 2022’den itibaren kuralları belirlemeyi amaçlıyoruz” bilgisini verdi. Sürdürülebilir turizm talebi artıyor DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, sürdürülebilir turizm talebinin arttığını belirterek şöyle konuştu: “Turist sayısında dünyada altıncı sıradayız ancak gelir sıralamasında turist sayısındaki kadar iyi değiliz. Bu nedenle salgın sonrası toparlanmayla beraber potansiyelimizi değerlendirip gelirlerimizi artırmamız gerekiyor. Turizm yatırımlarımızı güvenli, sağlıklı, yeşil ve sürdürülebilir bir geleceğe yönlendirebiliriz. Ekim 2021 itibarıyla KGF’nin 6.47 milyar TL turizm sektörüne sağladığı kefaletin yüzde 18’inde DenizBank var. Pandemi sürecinde Ocak 2020’den bugüne, 1.4 milyar dolar turizm kredimizi yapılandırdık.”
Yeni Şafak’ın haberine göre; Türkiye turizmde bu yıl kendi rekorunu kırmaya çalışacak. Rekor 45 milyon turistle 2019 sezonuna ait. Tüm dünyada pandemi kısıtlamalarının kaldırılmasıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Merkez Bankası’nın işaret ettiği coşkulu turizm sezonu kapılarını yüzde 90 dolulukla açtı. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya Türk turizmindeki son durumu anlattı. TÜRKİYE'YE AKIN AKIN GELİYOR Pandemi kısıtlamalarının bu yıl tam anlamıyla ortadan kalktığını ve akın akın Türkiye’ye turist talebi olduğunu ifade eden Bağlıkaya, “Birikmiş bir seyahat özlemi var. Bu yıl onun yansımalarını göreceğiz. Diğer turizm pazarlarına kıyasla Türkiye’nin durumu gayet iyi. Bölgesindeki diğer ülkelere nazaran daha fazla turist alıyor şu anda, daha fazla rezervasyon alıyor. Onun da sebebi uzun süredir insanların tatile gidememiş olmasından dolayı Türkiye’nin güneyi ve batısında ciddi bir yığılma var” ifadelerini kullandı. MAYIS’TA TESİSLER DOLDU TAŞTI Tatil bölgelerindeki doluluk oranlarını Mayıs’ta ki doluluğun altını çizen Firuz Bağlıkaya, “Doluluk oranları çok yüksek. Şu anda açık olan tesislerde yüzde 80-90 doluluk var. Mayıs ayının ilk tatili bu. Dolayısıyla bundan sonraki dönemlerde de, Mayıs’ta tatile gidilebilecek bölgeler hemen hemen doldu. Onun dışındaki bölgelerde de inşallah önümüzdeki günlerde 19 Mayıs’ta başlayan havalar biraz da ısındıkça o bölgelerde de doluluk oranları artacaktır” diye konuştu. RUSYA İLE UÇAK KRİZİ AŞILIR Doluluk oranlarının yüksek olmasına karşın Rusya ve Ukrayna pazarına çalışan tatil işletmelerinde düşüş olabileceğine dikkat çeken TÜRSAB Başkanı, “Rusya ile Ukrayna’nın durumu malum. Onun dışındaki problemlerdeki artış, geçen seneden yukarda yine beklendiği gibi. Dolayısıyla Rusya’dan da uçaklar eğer açılırsa, ki açılacağı hakkında haberler var. Eğer normal rutinine dönerse Rusya, bir tek kaybımız yüksek bir kayıpla Ukrayna bölgesi kalır. Rusya’nın da bir kısmı kalır. Yani ben de geçen seneden iyi bir sene bekliyorum inşallah. Bu sene de bütün pazarların çok açık olduğu gibi bir rekor senesi bekliyorduk maalesef bu olmayacak. Ama kötü bir sene de olmayacak öyle gözüküyor” açıklamasında bulundu.
Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı ekiplerince sahil şeridindeki illerde baskı, cebir, tehdit ve şiddet yöntemlerini kullanarak turizmi olumsuz yönde etkileyen mafya tipi organize suç örgütleri ve bu örgütlere silah temini sağlayan suç gruplarına yönelik 16 ilde eş zamanlı “Müsilaj” operasyonu başlatıldı. Mafya tipi organize suç örgütlerine göz açtırmayan KOM ekipleri turizm sezonu öncesi sahil şeridindeki illerde operasyonlarını artırdı. Turizm işletmelerini zor kullanarak çalıştırdıkları, devlet büyüklerinin adını kullanmak suretiyle şahısları dolandırdıkları, karşı çıkanları tehdit ettikleri, suç örgütüne maddi menfaat sağladıkları, sahte çağrı merkezleri aracılığıyla dolandırıcılık yapan organize suç örgütleri tespit edildi. Sahil şeritleri müsilajdan temizilendi Bu tespitlerin ardından Cumhuriyet Başsavcılıklarının talimatları doğrultusunda KOM ekipleri harekete geçti. Adana, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bursa, Çanakkale, İstanbul, İzmir, Mersin, Muğla, Yalova, Artvin, Giresun, Ordu, Samsun ve Zonguldak olmak üzere 16 İlde sabah saatlerinde eş zamanlı 13 organize suç örgütü (ulusal suç örgütleri ile bağlantılı suç örgütlerinin de aralarında bulunduğu yerel suç örgütleri) ve suç örgütü kapsamında aranan şahıslar ile bu organize suç örgütlerine ruhsatsız silah temini sağlayan 17 suç grubu hakkında toplam 315 şüpheli şahsa yönelik MÜSİLAJ kod adlı operasyon başlatıldı. Operasyon kapsamında Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurmak, Örgütün Faaliyetleri Kapsamında Yağma, Tefecilik, Tehdit suçlarını ve söz konusu örgütlere silah temin ederek 6136 Sayılı Kanuna Muhalefet suçunu işlemek suretiyle kamu güvenliği ve barışına tehdit oluşturdukları tespit edilen şüpheli şahıslara yönelik gözaltına alma işlemleri devam ediyor. Geçen yıl Sahil Rüzgarı 1,2 ve Tırpan Operasyonu Yapılmıştı KOM ekiplerince geçen yıl turizm sezonu öncesi yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği sahil şeridi illerinde ve turistik diğer şehirleri kapsayan 8 ilde eş zamanlı Sahil Rüzgarı, yine geçen yıl 9 ilde Sahil Rüzgarı- 2 ve 30 ilde TIRPAN kod adlı eş zamanlı planlı operasyonlar gerçekleştirilmişti.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı'nda basın mensuplarıyla bir araya geldi. Temmuz ayının turizm için çok iyi geçtiğini söyleyen Ersoy, ağustos ayı rezervasyon verilerinin de çok iyi olduğunu bildirdi. '37 milyar dolarlık hedefimizi yukarı çekeceğiz'' İstanbul ve Ege'nin turizm aktivitesinde 2019'u yakalayacağını öngördüklerini belirten Mehmet Nuri Ersoy, Antalya'nın ise yılı geçen senenin çok üzerinde kapatacağını dile getirdi. Kültür ve Turizm Bakanı, 2019 yılında 34,5 milyar dolar ile turizm rekoru kırıldığını hatırlatarak, "Türkiye tekrar rekor kıracak. Hedefimiz 37 milyar dolar, bunu da yukarı çekeceğiz" ifadelerini kullandı.
Türkiye’de bulunan sığınmacılar ile Arap turistleri ayırt edemeyen ırkçı çetenin Uzungöl üzerinden başlayan “Arap turistleri kovun” propagandası vatan hainliği boyutuna ulaştı. Türkiye’ye en fazla gelen turist grubu olan Arapları aşağılayan, küfür ve hakaretler eden ırkçı çetenin yaptıkları, terör örgütü PKK’nın yapmaya çalıştığı algıya hizmet ediyor. TÜRKİYE’NİN TURİZM GELİRİNE DARBE VURMAK İSTİYORLAR 2022 yılının ilk 6 ayında 8 bin uçağın indiği Trabzon’un Arap turistler tarafından bu kadar rağbet görmesi, başta konaklama, gıda ve ulaşım alanları başta olmak üzere pek çok sektörde yeni istihdam ve yatırımları da beraberinde getiriyor. Dünyadaki pek çok ülkenin çekmek için uğraş verdiği Arap turistlerin en önemli özelliği ise gittikleri bölgelerde bolca para harcamaları… Ancak, Türkiye’nin turizmdeki yükselen gelirleri, Ümit Özdağ elebaşılığındaki ırkçı çeteyi rahatsız etti. Türkiye’ye Arap turist gelmesini istemeyen ırkçı çete, başta Trabzon olmak üzere pek çok bölgede yöre halkını Arap turistlere karşı kışkırtmaya çalışıyor. AVRUPA VE AMERİKA’DAN HELAL TURİZM ATAĞI Başta İtalya ve Yunanistan olmak üzere pek çok Avrupa ülkesi Arap turistleri ülkelerine çekmek için ‘helal turizm’ reklamları yapmaya başladı. Arap turistlerin ise bu konuda tartışmasız tercihi Türkiye. Türkiye’de ortalama Batılı bir aile geldiğinde 700 dolar harcarken Arap bir aile en az 3 bin dolar harcıyor. İLK 6 AYDA 1.7 MİLYON ARAP TURİST Kültür ve Turizm Bakanlığı, yılın ilk üç ayında 6 milyon 311 bin 453 ziyaretçi rakamına ulaşan Türkiye’nin, 5 milyar 454 milyon 488 bin dolar turizm geliri elde ettiğini açıkladı. Türkiye’nin turizm gelirlerinde Körfez ülkelerinden gelen turistler önemli bir rol oynuyor. Salgın öncesi bu bölgeden yılda 5 milyon turist Türkiye’ye gelirken, salgında normalleşme ile birlikte ziyaretçi sayısı tekrar yükselişe geçti. Arap turistler tatil planlarını tekrardan Türkiye’ye yönlendirirken, yoğun talebin eylül ayına kadar sürmesi bekleniyor. TURİZMCİNİN YÜZÜ GÜLÜYOR Özellikle yüksek harcama potansiyeline sahip körfez ülkelerinden gelen turistler, turizmcinin yüzünü güldürüyor. Arap coğrafyasından gelen turistlerin Türkiye’ye olan ilgisinden turizmciler oldukça memnun. Arap turistler, diğer ülke vatandaşlarına göre daha yüksek harcama yapması sebebiyle turizm gelirlerinde de büyük pay sahibi durumunda. Ortadoğu’dan ülkemize gelen turist sayısı salgının öncesindeki 2019 yılında 5 milyonu aşmıştı. ZİYARETÇİ SAYISI %171 ARTIŞ GÖSTERDİ Salgın sürecinde yaşanan kısıtlamalar sebebiyle düşüş yaşanırken, 2021’in ilk 6 ayında Ortadoğu ülkelerinden Türkiye’ye, yaklaşık 650 bin turist geldi. Bölgeden gelen turist sayısı 2022’nin ilk 6 aylık periyodunda ise yüzde 171,54 artışla 1,7 milyonu aştı. 2022’nin ilk çeyreğinde ise Türkiye’ye gelen Arap turist sayısı 580 binin üzerinde gerçekleşmişti. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da daha önce yaptığı açıklamada, uçak ve rezervasyon taleplerini incelediklerinde Körfez ülkelerinden gelecek turistlerde çok ciddi, hızlı bir artış öngördüklerini belirtmişti. TRABZON REVAÇTA Körfez ülkesinden gelen turistlerin uğrak noktası haline gelen Trabzon’da bölgeden gelen turist sayısı son bir ayda 160 bini geçti. Şehirdeki yoğunluğun eylül ayına kadar sürmesi bekleniyor. Yaşanan ilgiden memnun olduklarını dile getiren Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, “Bu uçaklar 10 farklı Körfez ülkesinden gelen turistleri kapsıyor. 25 Temmuz itibariyle bu şekilde kentimize gelen turist sayısı 160 bini geçti. Başta Uzungöl olmak üzere farklı destinasyonlarda binlerce turistimizi ağırlıyoruz. Özellikle pandemiden sonra Trabzon, turizm açısından tarihi günler yaşıyor. Bu ilgiden esnafımız ve vatandaşımız ziyadesiyle memnun” dedi. YÜKSEK DÖVİZ BIRAKIYOR TUSAD Başkanı Hasan Bayram, Arap turistlerin Türkiye’de çok fazla harcama yaptığını vurgulayarak, esnafın da Arap turistleri dört gözle beklediğini belirtti. Bayram, “Bize gelen fişler var. Bir turist tek kalemde 500 bin liralık giyim alışverişi yapmış. Bir diğeri 180 bin liralık alışveriş yapmış” diye konuştu. Körfez ülkelerinde Türkiye’ye başka bir gözle bakıldığını ifade eden Bayram, esnafın Avrupalı turistten kazandığının çok daha fazlasını Arap turistlerden kazandığını vurguladı. IRKÇI ÇETE PKK’NIN AMACINA HİZMET EDİYOR Türkiye’de sığınmacılar üzerinden başlattıkları nefret söylemini Arap turistlere çeviren Ümit Özdağ’ın elebaşılığını yaptığı ırkçı çete ise Türkiye’nin turizm gelirlerine darbe vurmak için PKK ile aynı çizgide buluştu. Türkiye’ye Arap turist gelmemesini isteyen ırkçı çete, Arap turistleri hedef gösteren paylaşımları ile PKK’nın yarım bıraktığı işi tamamlamak istiyor. Hain terör örgütünün Türkiye’nin turizm gelirini baltalamak için turizm bölgelerinde yaptığı bombalı saldırılar sonuç vermemiş, devletin kararlı tutumu ve operasyonları ile terör örgütünün kökü kazınmıştı. İşte PKK’nın 1993-2016 yılları arasında ormanlarımızı ve turistleri hedef alan terör saldırıları: 1993: Sekiz değişik olayda PKK tarafından Güneydoğu Anadolu bölgesinde 19 Avrupalı turist kaçırıldı. Antalya’da bombalı saldırı sonucu 26 turist yaralandı. 1994: İstanbul Sultanahmet Meydanı’nda turistlere yönelik bombalı saldırı yapıldı. Ayrıca aynı yıl içinde PKK tarafından Kapalıçarşı’ya bombalı saldırı düzenlendi: iki ölü, 17 yaralı. 29 Haziran 1994: Marmaris’te İngiliz turist John Kettel, PKK’nın düzenlediği saldırı sonucu öldürüldü. 10 Nisan 1998: Sultanahmet Meydanı’na bomba atılması sonucu iki Hintli, bir Yeni Zelandalı turist ve altı Türk vatandaşı yaralandı. 30 Nisan 2005: Kuşadası kent meydanına bırakılan bir bombayı etkisiz hale getirmek isteyen Başkomiser Yaşar Aykaç hayatını kaybetti. 10 Temmuz 2005: Çeşme’de bırakılan bombanın patlaması sonucu çoğu turist 20 kişi yaralandı. 16 Temmuz 2005: Kuşadası Kadınlar Denizi’ne giden minibüste patlama meydana geldi. Bombalı saldırıda, 21 yaşındaki Deniz Tutum, 23 yaşındaki Ufuk Yücedeniz, 24 yaşındaki Eda Okyay, 17 yaşındaki İrlandalı turist Tana Whalen ve 21 yaşındaki İngiliz turist Helyn Bennett hayatını kaybetti. Bombalı saldırıda ayrıca 13 kişi de yaralandı. Eylemi yapan PKK-TAK üyesi M.S.K., saldırıdan yaklaşık dokuz ay sonra Elazığ’da yakalandı. İzmir 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan M.S.K.’ye, beş kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verildi. Saldırının PKK-TAK’ın yaptığı açıklandı. 28 Nisan 2006: Marmaris’te bir otele yönelik PKK’nın yan kuruluşu TAK’ın yaptığı saldırıda iki kişi hayatını kaybetti. 28 Ağustos 2006: Antalya’nın en işlek caddesi Kalekapısı Mevkii’nde meydana gelen patlamada, dört kişi hayatını kaybetti, 14’ü yabancı turist 87 kişi ise yaralandı. Patlamaya Belediye İşhanı binasının önündeki park edilmiş çok sayıda motosikletten birine bırakılan yaklaşık iki kiloluk A-4 patlayıcısının cep telefonuyla uzaktan patlatılmasının neden olduğu açıklandı. 30 Eylül 2011: Antalya’nın Kemer ilçesindeki Göynük Beldesi’ndeki jandarma asayiş kontrol noktası yakınlarında canlı bomba üzerindeki bombayı infilak ettirdi. Canlı bomba olay yerinde ölürken, bir uzman çavuş ve bir vatandaşımız yaralandı. 27 Nisan 2016: Bursa Ulu Cami bahçesinde kendini patlatan canlı bomba, 13 kişinin yaralanmasına neden oldu. Saldırıyı PKK-TAK üstlendi. 7 Haziran 2016: İstanbul Vezneciler’de çevik kuvvet otobüsüne, bombalı araçla saldırı düzenlendi. 6 polis şehit oldu, 5 vatandaş hayatını kaybetti, 36 kişi de yaralandı. Saldırıyı PKK-TAK üstlendi. 24 Ağustos 2016: Antalya Kemer karayolu üzerinde jandarmaya ait minibüsün geçtiği sırada, daha önceden yol kenarına konulan bomba patlatıldı. Cam kırıkları nedeniyle hafif yaralanan rütbeli iki asker, hastanede tedaviye alındı. Saldırı, Antalya il merkezine 10 kilometre mesafede meydana geldi. 14 Ekim 2016: Antalya’da, teröristlerin Kemer kara yolu üzerinde düzenledikleri saldırının asıl hedefinin akaryakıt tankerleri olduğu ortaya çıktı. Roketli saldırıda, balıkçı barınağı isabet aldı. Şans eseri ölen ve yaralanan olmadı, bir balıkçılık şirketinin deposu hasar gördü. Teröristler, yoldan geçen bir tankere de el yapımı patlayıcı attı. 25 Ekim 2016: Antalya ATSO otoparkında park edilen bir otomobilde meydana gelen patlamada 21 kişi yaralandı, 38 araçta ve ATSO binasında maddi hasar meydana geldi. Saldırıyı PKK militanı Hatice Çırğanış’ın yaptığı açıklandı.
Van'da terör örgütü PKK'ya karşı gerçekleştirilen başarılı operasyonlarla Tendürek Dağı’nın teröristlerden temizlendiğini İçişleri Bakanı Süleyman Soylu duyurmuştu. Bölge artık, doğal güzellikleriyle dağcılara ve doğaseverlere ev sahipliği yapacak. Ağrı'nın Doğubayazıt ile Van'ın Çaldıran ilçeleri arasında bulunan Büyük Tendürek (3 bin 533 metre) ile Küçük Tendürek (3 bin 291 metre) ikiz volkanik dağları, güvenlik güçlerinin yürüttüğü çalışmalar sayesinde terörden arındırıldı. YILLARCA TERÖRİSTLERİN BARINMA ALANIYDI Volkanik yapıları ve engebeli coğrafyasıyla yıllarca teröristlerin barınma alanı olarak kullandığı bölgenin güvenli hale getirilmesi amacıyla Jandarma ve hudut birlikleri, komandolar, emniyet güçleri, güvenlik korucuları 7 gün 24 saat görev yaptı. Van ve Ağrı İl Jandarma Komutanlıkları, Van ve Ağrı İl Emniyet Müdürlüklerince İHA ve SİHA destekli "Eren Abluka-32 Şehit Jandarma Uzman Çavuş Mustafa Yıldız 2022-217" operasyonu başlatıldı. TERÖRDEN ARINDIRILDI Ağrı tarafında 13 Ağustos'ta biri ölü, 2'si "yeşil" kategoride sağ 3 teröristin etkisiz hale getirildiği bölgede, 16 Ağustos'ta da "Eren Abluka-32" operasyonu kapsamında Van kırsalında biri "gri", diğeri "turuncu" kategoride 2 teröristi ölü ele geçiren güvenlik güçleri, uzun süre sonra bölgeyi terörden arındırdı. Van'da etkisiz hale getirilen "turuncu" kategorideki "Evindar" kod adlı Tuğba Tambahçeci'nin 2016'dan itibaren Tendürek Dağı bölgesinde yapılan eylemlerin tümüne katıldığı tespit edildi. DAĞIN ZİRVESİNE TÜRK BAYRAĞI DİKİLDİ Güvenlik güçlerinin yıllardır dondurucu soğuğa, kavurucu sıcağa rağmen yürüttükleri terörle mücadele sayesinde güvenliğin sağlandığı Tendürek Dağı'nın zirvesine Türk bayrağı dikildi. TURİZME KAZANDIRILACAK Terör saldırıları nedeniyle yıllardır saklı kalan zirvedeki krater gölü ile diğer doğal güzelliklerin turizme kazandırılması için de çalışmalar başlatıldı. Dağın zirvesine üs bölgesi kuruldu, zirveye daha rahat ulaşılması için 12 kilometrelik yol yapıldı. Dağın küllü ve engebeli yapısı İl Jandarma Komutanlığı ve Büyükşehir Belediyesinin iş makineleriyle düzeltildi, üzerine araçların rahatlıkla ilerleyebileceği malzeme serildi. SÜREKLİ KONTROL ALTINDA Güvenliğin sürdürülebilir kılınması ve doğaseverlerin güvenle bölgeyi ziyaret etmesi amacıyla Büyük Tendürek Dağı kraterinin etrafından dönen yol, dağın zirvesine yerleştirilen 360 derece açılı termal kameralarla da sürekli kontrol altında tutuluyor. Güvenlik güçlerinin kontrolü elden bırakmadığı Tendürek bölgesi ve zirvesindeki kraterler, krater gölü ve bölgenin saklı güzellikleri kayıt altına alındı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara’da Türkiye Otelciler Federasyonu 7. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından satır başlıkları; Ülkemiz tarihiyle, tabiatıyla en önemlisi de insanıyla dünyanın tüm güzelliklerini kendinde toplamış hazineye sahiptir. Sahillerimiz bir başka güzeldir, Egemizin koyları güzeldir, Marmara'nın kadim cazibesi bir başka güzeldir, Karadeniz'in yeşili bir başka güzeldir. Dünyada Turizm sektörünün büyük atılım gösterdiği dönemlerde biz çeşitli sebeplerle süreci geriden takip ettik. Her alanda olduğu gibi ilk büyük hareketliliği Özal döneminde başlattık. ZİRVE NOKTASINI BİRLİKTE YAŞIYORUZ Salgın döneminde kısa bir ara vermiş olsak da turizm geliri bakımından ülkemizin zirve noktasını birlikte yaşıyoruz. Gecelik konaklamanın 1000 dolara yaklaşması verilen çabanın karşılığıdır. Turizm gelirinde 8'inci sıraya yükselmiş olmamız bu yıl çok iyi yerlere geleceğimizin sinyalidir. Basit konaklama işletme belgeli olanlarla beraber toplam faal tesis sayımız 20 bin yatak sayımız 1 milyon 730 binin üzerine çıkıyor. 193 milyon gecelemeyi geride bırakan sektörümüzü tebrik ediyorum. 3000'i bulan üye ve 800 bine yaklaşan yatak kapasitesiyle TÜROFED de bu başarıda pay sahibidir. Turizmdeki rakiplerimizin küresel krizlerin etkisiyle irtifa kaybettiği şu dönemde çok daha fazla çalışarak dünya liderliğine yükselme yolumuz açıktır. Sadece turizm sektöründe 609 yeni tesis ve 143 bini aşkın yeni yatak kapasitesine sahip yatırımları sürmesi bu gerçeğin ifadesidir. Terörden arındırdığımız Güneydoğu Anadolu Bölgemizin güzellikleri bunlardan biridir. Altyapısındaki gücümüzü ispatladığımız sağlık turizmi bunlardan biridir. Seyahat rotalarımız bunlardan biridir. İstanbul'dan Diyarbakır'a Bursa'dan Van'a pek çok şehrimiz başlı başına birer Turizm değeridir. Turizm sektörümüzdeki gücünün farkına giderek daha çok varıyoruz. Yurt dışında gittiğimiz yerlerde gerçekten insanı etkileyen görüntülerle karşılaşıyoruz. Tabiat, tarih, kültür, gastronomi zenginliği var. Ülkemizin farkı tüm bu güzelliklerin hepsini birden misafirlerin hizmetine sunabilmesidir. Dışarıdan gelen herkes bu zenginliği hemen fark ediyor. Bu büyük hazineyi en iyi değerlendirmesi gereken de turizm sektörüdür. Turizmde çıraklık ve kalfalık dönemini bitirdik, ustalık aşamasındayız. TÜROFED üyeleri başta olmak üzere turizmcilerin her birinin atacağı adımda hükümetin desteğini yanlarında bulacaklarından emin olsunlar. Biz Türkiye'nin çıkarları söz konusu olduğunda kimsenin kimliğine bakmayız. Baktığımız tek yer ülkemize kazandırılan eserler ve milletimize yapılan hizmetlerdir. Yatırımcı düşmanlığıyla siyaset yapmadık yapmayız. Ülkemizi bu seviyeye getirmek için son 20 yılda verdiğimiz demokrasi ve kalkınma mücadelesinin sizler de şahidisiniz. Türkiye Yüzyılı dediğimiz yeni bir dönem açılıyor. Küresel dengeleri kuyumcu terazisi titizliğiyle ölçüp politikalarımızı buna göre belirliyoruz.
Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs pandemisi nedeniyle getirilen seyahat yasağı, turizm bölgelerinde ekonomik buhran yarattı. Yasakların kalkmasıyla Türkiye'ye adeta yabancı turist akını gerçekleşti. 2022 yılında turizmde yüzleri gülerken, 46 milyar doların üstünde gelir elde edildi. Dünyada en çok turist ağırlayan üçüncü ülke konumuna ulaşan Türkiye, turizmde önemli bir başarıya imza atmıştı. Deprem sonrası turizm 2023 yılından da ümitli bir bekleyiş içerisine giren turizm sektörünün, 11 ili vuran deprem felaketinin ardından nasıl bir yol izleyeceği merak konusu oldu. Fransa merkezli yayın yapan Euronews Türkçe, depremin turizm sektörüne olan etkisini araştırdı. 2022 yılında 46 milyar dolar gelir elde edildi 2022 yılında Türkiye’nin yüzde 71 artışla 51 milyon ziyaretçi ağırladığına dikkat çekilen haberde şu ifadeler kullanıldı: Bu durum doğrudan gelirlere de yansıdı. 2022’de bir önceki yıla kıyasla yüzde 53’lük bir artışla 46 milyar dolar turizm geliri elde edildi. Bu, 38.9 milyar dolarla son rekor olan 2019 yılının rekorunu kıran bir rakam. Haberde turizm sektörünün Türkiye'nin ekonomisinde kilit bir rol oynadığı kaydedildi. Önemli turizm destinasyonları deprem bölgesi dışında Özellikle haberde vurgulanan noktada turizm bölgelerinin İstanbul, Antalya, Muğla, İzmir, Kapadokya ve Konya gibi önemli turizm destinasyonlarının deprem bölgesinin dışında olduğu vurgulandı. İstanbul'u etkilemedi Geçtiğimiz yıl tek başına 16 milyon turisti ağırlayan megakent İstanbul'un deprem bölgesinden uzakta olmasıyla herhangi bir turizm kaybının olmayacağı değerlendirildi. Yabancı turistler rezervasyonlarını tutmaya kararlı Özellikle deprem öncesi İstanbul için tatil rezervasyonu yapan turistlerin rezervasyonlarını iptal etmediği vurgulandı. "Deprem bölgesine bin kilometre uzaklıkta olması bizi rahatlattı" İstanbul'a tatil için gelen İspanyol turiste uzatılan mikrofonda turist Marian Catalan şu ifadeleri kullandı: Evet, biraz kararsız kalmıştım. Ama her şeyi önceden ayarlamıştık ve deprem bölgesine bin kilometre uzaklıkta olması bizi rahatlattı. Burası güvenli bir ülke ve kesinlikle yeniden gelmek istiyoruz. Çok sevdik. "Bugün isteyeceğimiz son şey insanların Türkiye’ye gelmemesi olur" Bu zor durumda Türkiye'yi ziyaret etmenin önemli olduğunu vurgulayan diğer bir turist İngiliz turist Debbie Still de şöyle konuştu: Buraya geleli daha 24 saat bile olmadı ama şimdiden çok sevdik. Harika bir yer. Türk insanıysa çok kibar, çok candan. Bugün isteyeceğimiz son şey insanların Türkiye’ye gelmemesi olur. Her zamankinden daha çok gelmelisiniz!
