20 Nisan Cumartesi 2024
2 yıl önce

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal: TEKNOFEST yarışmalarına katılım sayısının özellikle liseli kardeşlerimizde artıyor olması…

Bursa'da Yunuseli Havalimanı'nda binlerce gencin katıldığı TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali kapsamında düzenlenen İnsansız Hava Araçları (İHA) Yarışmalarını takip eden Mandal, etkinliklerle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Mandal, her yıl coşkunun artarak devam ettiğini, lise öğrencilerinin de güzel bir şekilde yarıştığını söyledi. Yarışmalara katılımın her sene çok fazla arttığını dile getiren Mandal şöyle konuştu: "21-26 Eylül tarihlerinde İstanbul Atatürk Havalimanı'nda olacağız. Kendini genç hisseden ve Milli Teknoloji Hamlemiz kapsamında bu ülkenin tasarlayan, geliştiren, üreten gençleriyle, teknoloji coşkunlarıyla, teknoloji yıldızlarıyla birlikte olacağız. Sayının özellikle liseli kardeşlerimizde artıyor olması, 'Ülkemizin Milli Teknoloji Hamlesi'nde ben de varım.' noktasında cesaretlendiriyor. Ülkemizin teknoloji bazlı başarıları bu genç arkadaşlarımıza büyük bir ilham, aynı zamanda tutku ve sorumluluk oluşturuyor. Genç arkadaşlarımızda heyecan var ama bunu tutkuya dönüştürmek ve en önemlisi de bir sorumluluğa dönüştürmek her zaman mümkün olmuyor, bunun en güzel yöntemi de bu kapsamda ülkemizde örnek rol model olacak arkadaşlarımız, büyüklerimiz var artık." Mandal, gençlerin artık teknolojinin gelişiminde sorumluluk aldığını ve bunun da TEKNOFEST gibi yarışmalar sayesinde gerçekleştiğini belirtti. "TÜBİTAK DA BU SÜREÇ ESNASINDA ÖĞRENİYOR" Prof. Dr. Hasan Mandal, gençler için bu tür yarışmalarda derece almaktan ziyade bir şeyler öğrenmenin daha önemli olduğunu vurguladı. Gençlerin TEKNOFEST sayesinde birbirinden de çok şeyler öğrendiğini ve bunların dereceye girmekten önemli olduğunu anlatan Mandal, "TÜBİTAK kamu anlamında görevlendirilmiş ve 1963'ten beri bu konuları kendine görev edinen bir kurum. TEKNOFEST'te 36 yarışma var, bunun 12'sinin düzenleyicisi TÜBİTAK. Biz bu yarışmaları geçmişte daha dağınık yapılarda ve bunu bir çatı altında değil de ülkemizin çok değişik şehirlerinde yapıyorduk. Şu an çok geniş katılımlı ve bu TEKNOFEST'te zirveye ulaşacak." dedi. Mandal, TÜBİTAK'ın TEKNOFEST'te daha fazla sorumluluk alacağını dile getirdi. Kurumun bu konudaki planlamaları hakkında bilgi veren Mandal şunları kaydetti: "Biz de kendi kapasitemizi geliştiriyoruz. İnşallah gelecek yıllarda yeni yarışma kategorileri oluşturacağız. İnsansız hava aracı kategorisinde ilk kez geçen yıl lise kategorisi oldu. 2019'da liseliler şunu söyledi bize, 'Biz niçin seyretmeye geliyoruz? Biz bunu yapabilecek yetkinlikteyiz.' Geçtiğimiz yıl şunu da dediler, 'Döner kanat var, sabit kanat var, niçin bizleri sınırlandırıyorsunuz?' Bu yıl üçüncü kategoriyi açtık, serbest kategori. Orada çok güzel tasarımlar ve uçuşlar var. TÜBİTAK da bu süreç esnasında öğreniyor, nasıl genç arkadaşlarımız öğrenip, kendilerini ona göre hazırlıyorlarsa biz de bu arkadaşlarımızdan heyecan alıyoruz, cesaret alıyoruz. O yüzde gelecek yıllarda TÜBİTAK'ı izlemeye devam edin."

2 yıl önce

TÜBİTAK SAGE imzalı DATA ile milli denizaltılarda yeni dönem başladı: Test istasyonları da yerlileştiriliyor

Geçtiğimiz günlerde TÜBİTAK SAGE'nin kamuoyuyla paylaştığı haber Türkiye'nin gemisavar füzeleri ve bilhassa milli denizaltı inşası sürecinde değerli bir kabiliyet kazandığını göstermesi açısından son derece önemliydi. DATA olarak adlandırılan Denizaltı Test Altyapısı ile envantere girecek güdümlü mermilerin denizaltından atışı test edilebilecek. Ayrıca sualtı test düzeneği ile Sub-Atmaca güdümlü gemisavar füzesi gibi mühimmatların denizaltına entegrasyonu öncesinde test ve fizibilitesi yapılacak. Milli denizaltı için oldukça zorlu bir çalışma süreci geçiren Ankara, testleri kendi yapacak seviyeye gelmesiyle DATA ile bilgilerin Türkiye dışına çıkmaması konusunda göz alıcı bir kabiliyete kavuşmuş olduğunu gözler önüne serdi. Savunma ve Denizcilik Araştırmacısı Kozan Selçuk Erkan, DATA hakkında merak edilenleri TRT Haber'e anlattı. TÜRKİYE 'ANAHTAR TESLİM' BİR ÜRETİCİ OLUYOR Erkan, DATA'nın denizaltı tasarımı konusunda da avantaj sağlayacağını belirterek, "Ülkemiz artık sadece bir silah üreticisi değil aynı zamanda bu silahların kullanılacağı platformları da üreten 'anahtar teslim bir sistem üreticisi' oluyor." dedi. Türkiye'nin ürettiği her türlü silahı denemek ve eksik yönlerini iyileştirmek için söz konusu test sistemlerinin öneminin altını çizdi. SON DERECE STRATEJİK VE SATIŞLARI KISITLI ÜRÜNLER Erkan, Ankara'nın yeni hedefinin teknolojik test sistemlerinin de milli olarak geliştirilmesi olduğunu belirtti. Öte yandan torpidolara da değinen Erkan, çok yüksek teknoloji içerdiğinin altını çizerek, torpidoların da denizaltılarla birlikte 'stratejik silahlar' olduğunu söyledi. Deniz altından atılan füzelerin gizlilik içerisinde nerede, ne zaman ateşleneceği bilinmeyen oldukça tehlikeli ve önemli sistemler olduğunun altını çizen Erkan, "Dünyada pek çok ülkede bu gelişmiş stratejik sistemlerin satışında dahi kısıtlamalar uygulanıyor. Bu derece stratejik bir ürünü geliştirmeyi başaran ülkemiz, TÜBİTAK SAGE imzalı DATA altyapısı sayesinde ürünlerini çok daha ucuza ve en önemlisi güvenli olarak ölçme/test etme imkanına sahip oldu." ifadelerini kullandı. BİR ÜLKEDEN DAHA 'İZİN ALMA' DÖNEMİ SON ERDİ Geliştirilen sistem öncesi mevcut denizaltılarının mühimmatlarının eğitim versiyonlarının atılmasıyla testlerin yapıldığını söyleyen Erkan, yeni gelinen noktayla ilgili de "Özellikle denizaltı modernizasyon projemiz ile şimdi farklı bir süreç yaşanıyor. Kendi denizaltı savaş yönetim sistemi ve yerli atış sistemlerimiz sayesinde Almanlardan herhangi bir izin veya bilgi paylaşımı yapmadan bunu başarabiliyoruz" diye konuştu. AKYA VE GEZGİN'İN DENEME ATIŞLARINI DATA İLE YAPABİLİRİZ Erkan, "DATA sayesinde denizaltıyı yormadan farklı manevra derinlik ve açılarda denemelerimizi yapabileceğiz. Bu imkanı kazanmamız sayesinde yakında AKYA torpidolarımızın, denizaltından atılan ATMACA füzelerimizin ve yakın gelecekte GEZGİN füzelerimizin deneme atışlarını yapabileceğiz. Bunları denemek çok önemli. Ancak gözlerden kaçmaması gereken bir husus daha var. Her test kendi içerisinde bir dizi veri doğurur. Sizin ürettiğiniz füzenin teknik verileri, hangi durumda nasıl bir sonuç verdiği gibi çok farklı alanlarda elinizde veriler oluşur. Eğer siz bu testleri yurt dışında yaparsanız, bu teknolojik veriler haliyle o ülkenin de veri tabanına işlenir. TÜBİTAK SAGE'nin DATA'sı Türkiye'yi bu riskten de kurtaracak ve testler sırasında elde edilen veriler yine bizim ülkemizde kalacak. Bu son derece kritik..." MİLLİ DENİZALTI PROJESİ İÇİN KİLOMETRE TAŞI Erkan, DATA sisteminin sadece bir test alt yapısı olarak görülmemesi gerektiğini belirterek, "Üzerine denizaltı konulmamış bir torpido odası olarak düşünün. Türkiye daha önce 'Section 50' adındaki denizaltının en zorlu kısmının inşasını başarmıştı. Şu anda o inşa edilen kısmın içinin donatılmasıyla ilgili çok önemli bir kısmı önce test istasyonu olarak görüyoruz. Bu sistemi şimdilik test için kullanacak olsak da gelecekte denizaltı atış sistemi olarak dahi kullanılabilir" şeklinde konuştu. ANKARA ÖRTÜLÜ AMBARGOLARDAN BİR BİR KURTULUYOR Bu gelişmelerin nihai olarak savunma sanayiindeki örtülü ambargolardan kurtulmak için de birer kilometre taşı olduğunu ifade eden Erkan ve sözlerini şöyle tamamlıyor: "Son yıllarda bir kaç özel durum hariç bu tip engellemelerin genel olarak etkisi kritik olmaktan çıkmaya başladı. Test atışı için Türkiye kendi çözümünü buldu. Ambargo konusunda işler genelde şöyle ilerler; örneğin Almanlar size önce ambargo uygular. Daha sonra sizin o ürünü kendinizin üretmeye başladığını gördüklerinde 'Ambargoyu kaldırdık, isterseniz size eskisinden çok daha ucuza satabiliriz' der. Milli denizaltı projesinde bu süreci sıkça yaşayacağımıza inanıyorum. Özellikle denizaltı konusunda geliştireceğimiz yerli ve milli her çözüm bizim için alt sistem ambargolarının oluşma ihtimalini de sıfırlıyor. Şu anda bir denizaltıyı baştan kıça yapmaya başladık. Yakın gelecekte havadan bağımsız sevk sistemlerinde de belli bir yere varabilirsek gecikmelerin ya da engellemelerin bir anda biteceğini ve ürünlerin hemen uygun fiyatlarla teslim edileceğini görebilmemiz olasıdır."

2 yıl önce

TÜBİTAK ve TÜBA Bilim Ödülleri Töreni... Cumhurbaşkanı Erdoğan: Tüm dünyaya seslenerek ‘Bizi izlemeye devam edin’ diyorum

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: Eskiler bir mekanın şerefi orada bulunanlardan gelir derlerdi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin şerefi de içinde misafir ettiği güzel insanlardan geliyor. Bu mekanda bugün ilme ömrünü adamış bilim insanlarını ağırlamak da bizi bir başka sevindiriyor. Araştırmalarıyla dünyaya yön veren, hayatımızı kolaylaştıran tüm bilim insanlarımıza milletim adına şükranlarımı sunuyorum. ÖDÜL ALANLARIN 21'İNİN KADIN OLMASI GURUR VESİLESİ Bu yıl 66 bilim insanımız ödüle layık görüldü. Ödül alanların her biri kendi disiplinlerinde seçkin çalışmalar gerçekleştiren isimlerdir. Ödül alanların 21'inin kadın olması bizim için ayrı bir gurur vesilesidir.  İnsanlığa faydalı çalışmaların tüm insanlığın ortak değeri olduğuna inanıyoruz. Batı medeniyeti referans vermekten imtina etse de bugün bilimde varılan seviyenin temelleri Doğu medeniyeti tarafından atılmıştır. Batı'nın karanlık çağını yaşadığı dönemde doğunun altın çağını yaşadığını görürüz. Ömer Hayyam'lar, Farabiler, İbni Sinalar bizim medeniyet bayrağımız altında tarih yazmıştır. Sadece geçmişteki başarılarımızla iftihar ederek bir yere varamayız ama köprü kurmadan da geleceğimizi göremeyiz. Bizim geride kalmamızdan nice zulümler yanında kendi hatamızın da payı vardır. Hayıflanmak çözüm değildir. Bu toprakların ruhuna, birikimine güveniyoruz. Uyguladığımız politikalarla bilimin ve özgür düşüncenin hamisi olduk, olmaya da devam ediyoruz. Bilimin, teknolojinin ve innovasyonun ülkemizden 7'den 77'e benimsenmesi için kararlı adımlar attık. ÜLKEMİZDE DAHA BİRÇOK AZİZ SANCAR ÇIKACAĞININ HABERCİSİ Biz sonu gelmeyecek bu Fetih için yeni fatihler yetiştirmenin gayretindeyiz. TEKNOFEST'te yarışmalara katılan gençlerimiz gelecekte dünyayı değiştirecek mucitler arasında olmak için emek harcıyorlar. Bu atölyeler ülkemizde daha birçok Aziz Sancar çıkacağının habercisidir. TÜBİTAK Uluslararası Lider Araştırmacılar programı ile 127 öncü bilim insanının çalışmasını ülkemize taşımasının öncüsü olduk. İnşallah daha fazla bilim insanını ülkemizin beşeri sermayesine katmış olacağız. Aynı bir programın bir benzerini Türkiye'deki bilim insanlarımız için de temin ettik. Ülkemizdeki üst düzey yetkinliklere sahip bilim insanlarına destek olmak boynumuzun borcudur. Aziz Sancar adına verilecek doktora sonrası araştırma bursunu daha önce duyurmuştuk. Ocak 2022'de başlatıyoruz, programda yer alacak hocaları Aziz Sancar bizzat seçecek. PROF. DR. FUAT SEZGİN ADINA YENİ BİR BURS PROGRAMI BAŞLATIYORUZ Bütün ömrünü bilime adayan Prof. Dr. Fuat Sezgin adına yeni bir burs programı başlatıyoruz. Yüksek lisans, doktora, doktora sonrası süreçlerde bilim tarihi adına çalışma ayapacak bilim insanlarımıza destek vereceğiz. Üniversitelerin temel bilimler alanındaki bölümlerine ilginin istediğimiz oranda olmadığını en iyi sizler biliyorsunuz. Temel bilimlere ilgiyi arttırmak için her yıl 2 bin 300 lisans öğrencisine başarı bursu veriyoruz. Üniversitelerdeki tematik araştırma merkezlerine büyük çapta yatırımlar yapıyoruz. Ülkemizde bilim denildiğinde ilk akla gelen kurumların başında TÜBA geliyor. 2021 yılında 12 eser basıldı. Bilim Terimleri Sözlüğü de titizlikle üzerinde durduğumuz bir diğer önemli eserdir.  BURADAN BÜTÜN DÜNYAYA SESLENEREK DİYORUM Kİ BİZİ İZLEMEYE DEVAM EDİN Türkiye'nin bilhassa son zamanlarda bilime büyük yatırımlar yaptığını gören her göz kabul etmektedir. Türkiye küresel yenilik endeksinde bu yıl 10 basamak yükselerek 41. sıra ile ilk 50 liginden en büyük artış kaydeden ülke oldu. Buradan bütün dünyaya seslenerek diyorum ki bizi izlemeye devam edin. Teknolojik bağımsızlığın siyasi bağımsızlığın teminatı olduğunu bilerek çalışmaya devam edeceğiz. Bize dayatılan şartlara yıllarca boğun eğmedik. Savunma sanayiinde geldiğimiz nokta bugün tüm dünyanın dilindedir. HEDEFİMİZ DÜNYANIN İLK 10 EKONOMİSİ İÇİNE GİRMEK İhracatta yıllık 221 milyar dolar rakamını yakaladık. Cari fazla vermeye başlayacağımız günler inşallah yakındır. Enflasyon dahil bir çok alanda ekonomiler sınanmaya devam ediyor. Türkiye ekonomisi de bu sıkıntılı süreçlerin etkisini hissediyor. Ama biz bu fırtınaya sağlam bir ekonomi ile girdik. Pusulamız katma değerli üretimdir. Rotamız; yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve büyümedir. Hedefimiz de dünyanın ilk 10 ekonomisi içine girmektir. Üstelik bu hedefe hiç olmadığımız kadar yakınız.  Bu mücadelede başarıya ulaşmak için teknolojiye ve bilimin desteğine ihtiyacımız var. Bilimi anaokul çağındaki çocuklardan başlayarak ön sıralara çıkarmak amacımızdır. İnsan gücüne, azme ve iradeye sahibiz. 

1 yıl önce

TÜBİTAK: Herhangi bir vakfa, derneğe veya kuruluşa, bağış ya da ödeme yapılması mümkün değildir

TÜBİTAK, bugün bazı yayın organlarında yer alan, kurumla ilgili iddialara yönelik yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, TÜBİTAK'ın, kurulduğu günden bu yana ülkenin bilim ve teknolojideki yönünü belirleyen, değişen ihtiyaç ve önceliklerine katkı vermek üzere destek programları vasıtasıyla daima ülke yararını gözeten bir kurum olduğu vurgulanarak, şu ifadelere yer verildi: "TÜBİTAK olarak öncelikli görevimiz, gençlerimizin bilim vizyonunu genişletmek, bilim ve teknoloji alanında farkındalık oluşturmak, geleceğin bilim insanları, araştırmacıları, girişimcileri ve teknoloji yıldızlarını desteklemektir. Bazı basın yayın organlarında, defalarca yalanlanmasına rağmen belli aralıklarla, kurumumuzu yıpratmaya yönelik, asılsız iddialar yer almaktadır. Tıpkı geçen yıl bu zamanlarda olduğu gibi bugün de TÜBİTAK tarafından yıllardır düzenlenmekte olan, Kurumumuzun düzenlediği yarışlara yönelik, gerçeği yansıtmayan bir habere yer verilmiştir." TÜBİTAK'ın Elektrikli Araç Yarışları'nı 2005'ten, İnsansız Hava Araçları Yarışları'nı ise 2016'dan bu yana düzenlediği belirtilen açıklamada, Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali'nin (TEKNOFEST) ise ilk olarak 2018'de, ilgili kuruluşu oldukları Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından düzenlendiği anımsatıldı. Açıklamada, geçmişi TEKNOFEST öncesine dayanan söz konusu yarışların, son 5 yıldır TEKNOFEST çatısı altına alındığı ve bu isimle markalaştığı belirtildi. Bu yıl, insansız hava aracı (İHA) yarışmalarına yüzde 58 artışla 2 bin 300'e yakın takım başvuru yapıldığı aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi: "Ön değerlendirmelerde başarılı olan takımlara destek verilmiş ve 350'den fazla takım 9-14 Ağustos 2022'de Afyonkarahisar'da gerçekleştirilecek olan Uluslararası İHA, Liseler Arası İHA ve Kütahya'da gerçekleştirilecek olan Uluslararası Serbest Görev İHA Yarışmaları için davet edilmiştir. Bu sene 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın yüzüncü yılı olması dolayısıyla Uluslararası Serbest Görev İHA Yarışması'nın Kütahya'da düzenlenmesi sonradan planlanmıştır, bu çerçevede bütün satın alma işlemleri, Kamu İhale Kanunu'na uygun şekilde yapılmıştır. Satın Alma Müdürlüğü tarafından ihaleye 22 firma davet edilmiş, Afyonkarahisar ve Kütahya için 2 ayrı kısımdan oluşan ihaleyi en uygun teklifi veren firma almıştır. Detaylar Kamu İhale Kurumu resmi sitesinde de yayımlanmış, süreç şeffaf olarak yürütülmüştür. Son derece üzüntüyle karşıladığımız asılsız ve mesnetsiz iddiaların aksine ilgili yarışmalar kapsamında TÜBİTAK tarafından ayrılan bütçenin tamamı, daha önceki yıllarda olduğu gibi yarışmacı gençlerin malzeme ihtiyaçlarını karşılamak, onlara ödül desteğinde bulunmak ve yarışma organizasyonları için kullanılmaktadır. Zaten ilgili kanun ve mevzuatlar gereği TÜBİTAK'ın herhangi bir vakfa, derneğe veya kuruluşa bağış ya da ödeme yapması asla mümkün değildir. Gençlerimizin teknoloji dünyasında söz sahibi olabilmeleri, ülkemizin bilim ve teknolojideki gelişimine katkı sunabilmeleri için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da gençlerimizi desteklemeye ve tüm imkanlarımızı gençlerimiz için seferber etmeye devam edeceğiz."