28 Mart Perşembe 2024
2 yıl önce

Randevusuz TÜİK’e giden Kemal Kılıçdaroğlu kapıda kaldı

TÜİK bugün, kasım ayına ait enflasyon rakamlarını açıkladı. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre enflasyon kasımda yüzde 3,51 artarken, yıllık bazda yüzde 21,31 oldu. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) enflasyon hesaplamalarının güven vermediğini ve hesaplamaların nasıl yapıldığını görüşmek isteyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun randevu talebi reddedilmişti. KILIÇDAROĞLU TÜİK’E ALINMADI Randevu verilmemesine rağmen TÜİK’e giden Kılıçdaroğlu, kurum binasından içeri alınmadı.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu’dan TÜİK’i basan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na tepki

Bakan Soylu, “Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı, PKK, DHKP-C ve organize suç örgütlerinin ağına düşüp, onlara özenip, mekan basmaya gitmez Kılıçdaroğlu; Suç ve suç örgütleri ilişkisiyle, o iklimin ve sözlerin etkisiyle siyasi tarihimizde görülmeyen yöntemlere başvuruyor. Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı, PKK, DHKP-C ve organize suç örgütlerinin ağına düşüp, onlara özenip, mekan basmaya gitmez. Siyasetin ve devletin kaidesi bellidir. CHP, başında ehliyetini kaybetmiş bir kişi ve bunu istismar edenlerin işgalindedir.” dedi. https://twitter.com/genelgundem/status/1466688204677996545?s=21 Ne olmuştu? CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, enflasyon rakamlarının açıklanmasının ardından TÜİK'ten randevu talep etti. Talebi geri çevrilmesine rağmen TÜİK binasını basan CHP Genel Kılıçdaroğlu, TÜİK binasından içeri alınmadı.

2 yıl önce

BBP Genel Başkanı Destici'den Kılıçdaroğlu'nun TÜİK'e alınmamasına ilişkin açıklama: 'Ben geliyorum' tavrı hakikaten bir baskın tavrıdır

Destici ziyareti sıradında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, randevu talebinin kabul edilmemesi üzerine gittiği Türkiye İstatistik Kurumu'nda (TÜİK) içeriye alınmaması ile ilgili soruya, "Randevu ne zaman istenmiş, ne zaman verilmemiş bunu bilmiyorum. Daha önceden randevu istendi de randevu verilmediyse bu farklı bir şey. Ama sabah arayıp 'ben 11.00'da geleceğim' dediyse bu farklı bir durumdur. Daha önce aranıp randevu verilmemişse, 'keşke verilseydi' derim. Ama Sayın Kılıçdaroğlu sabah arayıp 'ben 11.00'de gelmek istiyorum' diyorsa, bence bu doğru olmamıştır. Çünkü o zaman bu baskın gibi anlaşılır. 'Ben geliyorum' tavrı hakikaten bir baskın tavrıdır. Bunu hiçbir siyasetçiye yakıştırmam" cevabını verdi.

2 yıl önce

''Randevu alamadım'' diye TÜİK'i basan Kılıçdardoğlu söz verdiği halde, kovulan işçilere randevu vermedi

Türkiye İstatistik Kurumu'na (TÜİK) randevu almadan giden Kılıçdaroğlu'nun; İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden (İBB) çıkarılan ve CHP Genel Merkezi'ne gelen 4 işçiye 2 gün boyunca randevu vermediği bildirildi. Kılıçdaroğlu, 30 Mart 2019 yerel seçiminden önce açıklamada bulunmuş ve "Bütün işçilere namus sözü ve garanti veriyorum. Kazandığımız bir belediyede, belediye başkanı haksız yere bir işçinin işine son verirse gelecek beni bulacak" iddiasında bulunmuştu. Ekrem İmamoğlu, İBB Başkanı seçildikten sonra 13 bin 312 kişiyi işten çıkardı. 44 bin 995 kişiyi de işe aldı. İBB'den çıkarılan 13 bin 312 kişi adına Samet Bulutcu, Ömer Çevik, Mustafa Hakan Tüter ve Birol Durmuş, 15 Eylül 2020'de CHP Genel Merkezi'ne gitti ve Kılıçdaroğlu'yla görüşmek için randevu talep etti. CHP Genel Merkezi, mağdur işçilere randevu vermedi. Bulutcu, Çevik, Tüter ve Durmuş, 16 Eylül 2020'de yeniden CHP Genel Merkezi'ne geldi ve Kılıçdaroğlu'ndan yeniden randevu talep etti. CHP Genel Merkezi, söz konusu işçilere yeniden randevu vermedi. SABAH'a konuşan mağdur işçiler, Kılıçdaroğlu'nun 18 Aralık 2018'de açıklama yaptığı ve "Bütün işçilere namus sözü ve garanti veriyorum. Kazandığımız bir belediyede, belediye başkanı haksız yere bir işçinin işine son verirse gelecek beni bulacak" dediği gerekçesiyle CHP Genel Merkezi'ne geldiklerini ancak iki gün boyunca Kılıçdaroğlu'yla görüştürülmediğini açıkladı. NAMUS SÖZÜNÜ TUTMADI Bulutcu: 2011'de İBB'nin iştiraki olan İSPARK A.Ş'de işe girdim. 5 yıl çalıştım. 5 yıl sonra İBB'nin diğer iştirak şirketi olan İstanbul Ulaşım A.Ş. şirketine geçiş yaptım. 4 yıl orada sahada belediye otobüslerinin denetimliğini yaptım. 23 Ocak 2020 tarihinde hiç bir gerekçe gösterilmeden iş kanununa göre madde 17'den sözleşmem fesih edildi ve işten çıkartıldım. Sayın Kılıçdaroğlu yerel seçimlerden önce namus sözü vermiş 'Haksız şekilde işten çıkartılan olursa gelsin beni bulsun' demişti. 15 Eylül 2020 tarihinde benim gibi haksız şekilde işten çıkartılan 3 arkadaşım ile birlikte İstanbul'dan borç para bularak CHP Genel Merkezi'ne Ankara'ya gittim. CHP Genel Merkezi'nin önünde birinci gün basın açıklaması yaptım. 'Kemal Bey bize haksız şekilde işten çıkartılan olursa gelsin demiştiniz. İşte geldik yarına kadar sizden randevu talep ediyoruz' dedim. Ertesi gün saat 11 gibi tekrar CHP Genel Merkezi'ne geldim. Kapıdaki güvenliklere durumu izah ettim, bizden telefon numaramızı istediler. 5 dakika sonra içeriden sekreterlerden birisi aradı. Randevu verilmediğini söyledi. Aynı şeyi kapıda bekleyen güvenlikler tekrarladı. Basın mensubu arkadaşların tekrar karşısına çıktım. CHP Genel Başkanı'ndan 2 gün 'Haksız şekilde işinden çıkartılan olursa gelsin, beni bulsun' sözü üzerine randevu talebinde bulunduk. Fakat randevu vermedi. Kemal Bey'in namus sözü yere düştü. 'Takdir Aziz Yüce Türk milletinindir' diyerek basın açıklaması yapıp ayrıldım.Kemal Bey verdiği namus sözünü tutmadığı gibi bize randevu verip dinlemedi bile. Üzülerek söylüyorum ki Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun bizim nezdimizde güveninirliği kalmamıştır. Çevik: 13 yıldır İSPARK A.Ş'de çalışmaktayım. CHP'li Ekrem İmamoğlu seçimi kazandıktan sonra yeni gelen İSPARK yönetimi önce beni ödüllendirdi bir hafta sonra hiç bir gerekçe göstermeden işten çıkarttı. Tazminat almadan çıkarıldım. Hakkımı aramak için CHP Genel Merkezi'ne geldim fakat Kemal Bey bizi dinlemedi. Tüter: Ben de Samet Bulutcu kardeşim gibi İstanbul Ulaşım A.Ş.'de sahada denetim olarak çalışmaktaydım. İş kanununa göre 17. Maddeden tek taraflı sözleşmem fesih edildi. 3 yıldır işsizim. Hakkımı aramak ve bize yapılan hukuksuzluğu anlatmak için Ankara'ya CHP Genel Merkezi'ne geldim. Randevu talep ettim. Hiç bir şekilde olumlu dönüş alamadım. Durmuş: 7 yıldır İSPARK A.Ş.'de çalışmaktayım. Bir gün mesai çıkışında şefim 'Seni genel merkezden çağırıyorlar' dedi. Mesajım bitince merkeze gittim. Benim sosyal medya paylaşımlarını çıkartmışlar. Beni fişlemişler. Önüme sosyal medyada yaptığım paylaşımları koyup 'Bunlar senin mi?' diye sordular. 'Evet' dedim. Sonuçta yaptığım paylaşımlarda her hangi bir hakaret yoktu. 3 gün sonra eve tebligat geldi. Tazminatsız işten atılmıştım. Hakkımı aramak için CHP Genel Merkezi'ne geldim. Fakat randevu alamadım. Sayın Kılıçdaroğlu bizi muhatap almadı ve dinlemedi.

2 yıl önce

TÜİK açıkladı! 2021 yılında en çok memnuniyet duyulan kamu hizmeti ‘Asayiş’ oldu…

Kamu hizmetlerinden memnuniyet düzeyleri incelendiğinde, 2021’de asayiş hizmetlerinden memnun olduğunu beyan edenlerin oranı yüzde 73,8 olurken bunu sırasıyla yüzde 69,8 ile ulaştırma, yüzde 68,1 ile sağlık, yüzde 59,1 ile Sosyal Güvenlik Kurumu, yüzde 55,7 ile eğitim ve yüzde 54,8 ile adli hizmetlerinden memnuniyeti takip etti.

1 yıl önce

TÜİK, Ağustos ayı enflasyon rakamlarını açıkladı: Yıllık enflasyon yüzde 80,2 oldu!

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ağustos ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) rakamlarını açıkladı.  TÜİK verilerine göre enflasyon ağustos ayında yüzde 80,21'e yükseldi. Üretici enflasyonu ise yüzde 143,75 oldu. TÜFE'deki (2003=100) değişim 2022 yılı Ağustos ayında bir önceki aya göre %1,46, bir önceki yılın Aralık ayına göre %47,85, bir önceki yılın aynı ayına göre %80,21 ve on iki aylık ortalamalara göre %54,69 olarak gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup %27,05 ile haberleşme oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise %116,87 ile ulaştırma oldu. Ana harcama grupları itibarıyla 2022 yılı Ağustos ayında bir önceki aya göre en az artış gösteren ana grup %-1,78 ile ulaştırma oldu. Buna karşılık, 2022 yılı Ağustos ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise %7,01 ile sağlık oldu ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yıllık %143,75, aylık %2,41 arttı Yİ-ÜFE (2003=100) 2022 yılı Ağustos ayında bir önceki aya göre %2,41, bir önceki yılın Aralık ayına göre %74,13, bir önceki yılın aynı ayına göre %143,75 ve on iki aylık ortalamalara göre %105,39 artış gösterdi. Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taşocakçılığında %153,28, imalatta %125,43, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %348,39 ve su temininde %90,01 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında %127,82, dayanıklı tüketim malında %99,54, dayanıksız tüketim malında %124,14, enerjide %303,48 ve sermaye malında %96,53 artış olarak gerçekleşti. ENFLASYON EN SON 79,6 OLMUŞTU En son veride Temmuz ayı TÜFE verisi, yıllık bazda yüzde 79,60 olarak açıklanmıştı. Aylık yüzde 2,37 oranındaki yükselişin temel belirleyicisi yüzde 3,15 oranında artan Gıda ve Alkolsüz İçecekler grubu fiyatları olmuştu. Ev eşyası grubu fiyatları yüzde 3,91 oranında ve Alkollü İçecekler ve Tütün grubu fiyatları yüzde 6,85 oranında artmıştı. ÜFE'DE SON DURUM Yine geçen ay açıklanan rakamlara göre ÜFE, aylık bazda yüzde 5,17, Aralık 2021'e göre yüzde 70,04 ve yıllık bazda yüzde 144,61 artmıştı. Aylık ÜFE'ye göre 20 alt sektörde daha düşük, 9 alt sektörde daha yüksek değişim olurken en yüksek azalış yüzde 8,97 ile kok ve rafine petrol ürünlerinde ve en fazla artış yüzde 11,83 ile ham petrol ve doğal gazda olmuştu.

1 yıl önce

AK Partili Dağ'dan ENAG çıkışı! 'TÜİK itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor'

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ağustos ayı enflasyon oranını yüzde 80,21 olarak açıkladı. TÜİK'in ardından açıklamada bulunan ve akademisyenlerden oluşan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise Ağustos ayı itibarıyla yıllık enflasyon oranının yüzde 181,37 olduğunu belirtti. ENAG'ın açıklamalarına tepki gösteren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, "Köklü devlet kurumumuz TÜİK ve Eurostat standartlarıyla uyumlu çalışmaları, muhalefet ve iliştirilmiş ekonomistlerce itibarsızlaştırılmaya çalışılmakta, bunun yerine 'ENAG' isimli sözde bilimsel oluşumun saha araştırmalarına dayanmayan verileri pazarlanmaya çalışılmaktadır" dedi. TÜİK'in uluslararası ölçütlerle hazırlayıp sunduğu ve tüm dünya tarafından temel alınan verilerinin yok sayıldığını belirten Dağ, bunun yerine metodolojisi 'her ay TÜİK enflasyonunu 2 ile çarpıp üstüne biraz eklemek' olan bu kurumun alternatif olarak kitlelere sunulmaya çalışıldığını belirtti.

1 2