20 Nisan Cumartesi 2024
3 yıl önce

MHP’den uluslararası kuruluşlara çağrı: Twitter denetlenip tedbir alınmalı

"Twitter, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki rektör atamasını bahane eden unsurlarca zillet ittifakı desteğinde sürdürülen terörist faaliyetler hakkında partisinin görüşlerini kamuoyuyla paylaşan Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin tweetlerini sansürlemiştir. Twitter bu davranış biçimiyle, sosyal medya denen kontrolden çıkmış dipsiz gayya kuyusunun Deli Dumrul’u, kırk haramisi hâline gelmiştir. Hem milyonlarca takipçisi bulunan siyasetçiler üzerinden trilyonlar kazanan, hem de onların tweetlerini keyfine göre sansürleyen Twitter’ın bu sosyal medya simsarlığına kimse boyun eğmez, eğemez. Twitter devlet içinde devlet, medya içinde medya patronu gibi davranmakta; kerameti kendinden menkul kurallarını hem bütün ülkelere, hem de bütün insanlığa dayatmaktadır. Şurası bilinmelidir ki hiç kimse veya hiçbir kuruluş uluslararası hukukun, evrensel insanlık değerlerinin ve her ülkede yerel kültürel değerlerle zenginleştirilerek tatbik edilen modern demokratik nizamın üzerinde değildir. Ayrıca her ülkenin kendine göre sosyal kıymetler bütünü, inanç iklimi, demokrasi anlayışı ve toplumsal öncelikleri vardır. Yerel ve toplumsal olsa da insani değerler ve inançlar kutsaldır, masundur; asla tekelleştirilemez, tahakküm altına alınamaz. Hiçbir ülke veya kuruluş, bir başka ülke veya toplumun demokratik düzenine müdahalede bulunamaz, ilke ve hukuk dayatamaz. Uluslararası hukuku ve evrensel normları çiğneyerek kendini devlet veya devlet otoritesi yerine koyan, kendi meşkuk ve tartışmalı hukukunu dayatan, medyada tröstleşme eğilimindeki Twitter ve benzeri sosyal medya kuruluşlarını masaya yatırma zamanı çoktan gelmiş ve geçmektedir. Bütün ülkelere kendi menfaat nizamını dayatmaya kalkarak uluslararası güvenlik ve barışı tehlikeye sokan bu türden sermaye ve çıkar unsurlarını hizaya getirmek üzere uluslararası camiayı harekete geçmeye çağırıyoruz.

2 yıl önce

Uluslararası kuruluşlara göre 2020’de Avrupa’da İslamofobi artış gösterdi

Türk-Alman Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Enes Bayraklı ve Georgetown Üniversitesinden Profesör Farid Hafez'in hazırladığı Avrupa İslamofobi Raporu 2020'de, bölge ülkelerinde geçen yıl boyunca yaşanan İslam karşıtı olaylar ve söylemler ele alındı. Çeşitli ülkelerden 37 akademisyenin katkı sağladığı raporda, çoğunluğu Avrupa'da yer alan toplam 31 ülkede İslamofobi'nin gidişatı incelendi. Raporda, başta Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Konseyi olmak üzere çeşitli uluslararası kuruluşların, Avrupa'da İslamofobi'ye dair araştırmalarına yer verildi. Avrupa Konseyinin Haziran 2020'de yayımladığı "İnternetteki Yasa Dışı Nefret Söylemleriyle Mücadele" başlıklı raporunda, Avrupa'da internet ortamında artan nefret söylemlerine dikkat çekilirken, 2020'de internetteki nefret söylemlerinin yüzde 9,4'ünün İslam karşıtı unsurlar içerdiği gözlemlendi. Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansının Haziran 2020'de yayımladığı ankette, Avrupa Birliği vatandaşlarının yüzde 22'sinin Müslümanlara komşuluk etmekten rahatsız olduğu ve yüzde 21'inin başörtülü bir Müslüman kadını işe almak istemediği sonucu çıktı. Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe karşı Avrupa Komisyonunun raporunda, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Marija Pejcinovic Buric'in "Avrupa korkunç gerçekle yüzleşiyor: Antisemitik, Müslüman karşıtı ve diğer ırkçı nefret suçları endişe verici oranda artıyor." ifadelerine yer verildi. BATI AVRUPA'DA İSLAMOFOBİ SOSYAL HAYATTA YAYGINLAŞTI BM İnsan Hakları Konseyinin geçen yıl yayımladığı raporda da Müslümanlara yönelik nefret suçlarının, özellikle sosyal medyada büyük oranda arttığı vurgulandı. Bu artışın çoğunlukla Avrupa ülkelerinde gözlemlendiği ve Avusturya, Belçika, Danimarka, Almanya, Finlandiya, Fransa, Yunanistan, Hollanda ve İngiltere'de Müslüman toplulukların her geçen gün daha fazla nefret söylemlerine maruz kaldığı belirtildi. Konseyin raporunda, sosyal medya platformu Facebook'un, Müslüman karşıtı nefret söylemlerinde en kilit araç olarak kullanıldığı tespiti yer aldı. Raporda, Batı Avrupa ülkelerinde İslamofobik eylemlerin internet ortamının yanı sıra sosyal hayatta da yaygınlaştığına dikkat çekildi ve bazı ülkelerde kadınların, dini inancı gereği giydiği kıyafetlerle eğitim görmesinin yasaklanması örnek gösterildi. İSLAMOFOBİ'NİN ARTIŞI MÜSLÜMAN TOPLULUKLARI ENDİŞELENDİRİYOR Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatının hazırladığı "Müslüman Karşıtı Nefret Suçlarını Anlamak: Müslüman Toplulukların Güvenlik İhtiyacı" raporunda, İslamofobi'nin fiziksel, duygusal ve psikolojik etkileri incelendi. İslamofobik saldırıya maruz kalan kişilerin günlük hayatta korku ve endişelerinin arttığı, daha fazla güvenliğe ihtiyaç duyduğu gözlemlendi. Avrupa genelinde artan İslam karşıtı eylemlerin, Müslüman toplulukların camiye gitmekten korkması ve Müslüman kadınların dini kıyafet giymekten çekinmesi gibi sonuçlar getirebileceği belirtildi. AVRUPA, İSLAMOFOBİ'NİN EN AKTİF NOKTASI İslam İşbirliği Teşkilatının Kasım 2020'de yayımladığı raporda, Müslüman karşıtlığının, Avrupa'da aşırı sağ grupların kampanyalarında ana unsur haline geldiği ifade edildi. Müslümanlara yönelik sosyal medyada nefret söylemi ve fiziki saldırıların en çok Avrupa'da yaşandığı kaydedilirken, Avrupa'nın İslamofobi'nin en aktif noktası olmayı sürdürdüğü tespiti yapıldı. MEDYA VE DÜŞÜNCE KURULUŞLARI İSLAMOFOBİ'Yİ KALICI HALE GETİRDİ Avrupa İslamofobi Raporu 2020, uluslararası kuruluşların İslamofobi'yi ele almak için düzenlediği etkinliklere ve alınan tedbirlere de değindi. Bu kapsamda geçen yıl Avrupa Parlamentosunda (AP) "21 Eylül Avrupa İslamofobi'ye Karşı Mücadele Günü" dolayısıyla yapılan etkinlikte parlamento üyeleri, Avrupa'da giderek artan İslamofobik eylemler ve özellikle Müslüman kadınlara yönelik nefret suçlarına dair endişelerini paylaştı. Eski AP üyesi Mecid Mecid, "kötü idare edilen medya ve gündem belirleyen düşünce kuruluşlarının, Avrupa'da İslamofobi'yi kalıcı hale getirdiği" fikrini savundu. Avrupa Konseyi de kıta genelinde İslamofobi'yle mücadeleyi güçlendirmek için harekete geçti ve 7 Ekim 2020'de, Konsey'in İletişim Direktörü Daniel Höltgen'i "İslam Karşıtlığı, Antisemitizm, Nefret Suçları Özel Temsilcisi" olarak atadı.

4 ay önce

Uluslararası kuruluşlar ve yabancı bankalardan art arda Türkiye adımı: Kredi notları da büyüme beklentileri de yükseliyor

Türkiye ekonomisinde enflasyonla mücadele ve istikrarlı büyümenin sürdürülmesine yönelik atılan kararlı adımlar, ülke ekonomisine ilişkin olumlu değerlendirmeler ile büyüme tahminlerindeki revizyonları beraberinde getirdi.