26 Nisan Cuma 2024
2 yıl önce

İşte uyuşturucu ile mücadeledenin serüveni: Rekor yakalama bedelleri, azalan ölümler, artan operasyonlar

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Twitter hesabından önemli paylaşımlarda bulundu. 'Uyuşturucu ile mücadelenin son yıllardaki serüveni' başlıklı paylaşımlar yapan Soylu, hem rekor yakalama bedellerinin tablosunu yayımladı, hem de uyuşturucudan ölümlerin azaldığına dair tablolar paylaştı. İşte Bakan Soylu'nun paylaştığı tablolar:

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan uyuşturucu ile mücadele mesajı: 2-3 hafta içerisinde…

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: AŞI ÇAĞRISI Türkiye salgın sürecini başarıyla yürüten tüm ülkelerin ilk sıralarında yer almaktadır. Dünyanın pek çok yerinde testler ücrete tabi iken biz ücretsiz test hizmeti sunduk. Aynı şekilde aşı hizmetini de ücretsiz olarak vatandaşımıza veriyoruz. Buradan tüm vatandaşlarımıza artık 18 yaşın üzerindeki herkese açılmış aşı randevularını bir an önce almaları çağrısında bulunuyorum. Aşı konusunda yürütülen olumsuz kampanyaların hiçbirinin ilmi ve akli temele dayanmadığının altını çizmek istiyorum. Toplumsal bağışıklık elde edilene kadar temizlik, maske, mesafe başta olmak üzere tedbirlere uymaya devam etmeliyiz. '524 MİLYAR LİRALIK BİR KAYNAĞI HAREKETE GEÇİRDİK' Bütçeden de çeşitli fonlardan sunduğumuz doğrudan desteklerin tutarı 150 milyar lirayı aşmış durumda. Yıl sonuna kadar bu tutarın 196 milyar liraya, yani milli gelirimizin yüzde üç buçuğuna ulaşmasını bekliyoruz. Kullandırılan ve tüm ertelenen krediler ile vergi ve sosyal güvenlik primleri yoluyla da 524 milyar liralık bir kaynağı harekete geçirdik. Bu sayede ihtiyaç sahibi vatandaşımızdan çalışanımıza, üreticimize, yatırımcımıza kadar kimseyi yalnız bırakmadık. Tarım desteğinde toplam desteğin 15 milyar lirasını ilk 6 ayda üreticilerimizin hesaplarına yatırdık.  Hem alım yaptığımız ürünlerin kapsamını genişlettik, hem de çiftçimizin yüzünü güldürecek fiyatları açıkladık. Toprak mahsulleri ofisi hasat nedeniyle haziranda ara verdiği uygun fiyatlı arpa ve buğday gibi yem hammaddesi satışına, temmuzda devam edecek. Bu uygulamadan yetiştirici, besici ve yem üreticilerinin tamamı faydalanacak. Hayvancılık sektörünün kaba yem ihtiyacını karşılamak amacıyla yem bitkileri desteğimiz devam ediyor. Bu destekler sayesinde ülkemizde yem bitkileri ekim alanı 2 buçuk milyon hektara yükseldi. Salgın ve kuraklık nedeniyle ortaya çıkan durumu istismar ederek hububat ile et, süt fiyatlarını aşırı şekilde yükseltmeye çalışanlara izin vermeyeceğiz. 'TARİHİMİZDE İLK DEFA İHRACATTA 200 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNE ÇIKACAĞIZ' Sahip olduğumuz bütüncül yaklaşım sayesinde dünya, AB ülkeleri küçülürken biz 2020'yi büyümeyle kapattık. Sanayi üretiminde de olumlu gelişmeler yaşanıyor. Açıklanan son verilerde bir önceki yılın aynı dönemine göre artış gözüküyor. 2020'de de oldukça iyi başlattık. İlk çeyrekte yüzde 7'lik büyüme performansı yakaladık. Büyümede dış talep ile iç talep arasında arzuladığımız dengeleme de başlamıştır. İkinci çeyreğe ilişkin öncü gösteriler baz etkisinin de devreye girmesiyle yıllık yüzde yirmi civarında büyümeye işaret ediyor. Bunun tamamını ise orta vadeli program hedefimiz olan yüzde 5,8'in üzerinde bir büyümeyle kapatacağımız görülüyor. Bu gidişle ihracatta yıl sonunda tarihimizde ilk defa 200 milyar doların üzerinde bir ihracata imza atacağız. Cari açığın da gerilemesini bekliyoruz. Böylelikle dış finansman cephesinde elimiz rahatlamış olacak. EMEKLİLERE İKRAMİYE MÜJDESİ Buradan emeklilerimize de müjde vermek istiyorum. Temmuz ayı emekli aylıklarıyla bayram ikramiyelerini Kurban Bayramı öncesinde ödeyeceğiz. Ocak-temmuz dönemi TÜFE oranını dikkate alarak yüzde 8,45 oranında artış yapıyoruz. Böylece 12,7 milyon vatandaşımıza 12,3 milyar lirası Kurban Bayramı ikramiyesi olmak üzere toplamda 38 milyar liralık ödeme gerçekleştireceğiz.  'CİDDİ KDV İNDİRİMLERİ YAPTIK' Türkiye ekonomisinin en sağlam alanlarından birisi de kamu maliyesidir. Ocak-mayıs döneminde son derece güçlü bir bütçe performansı gösterdik. Geçtiğimiz senenin ilk 5 ayında bütçe açığı 90,1 milyar lira iken bu yılın aynı döneminde açık 7 milyar liraya geriledi. Bu şekilde oluşturacağımız mali alanın gerekmesi durumunda vatandaşların ihtiyaçları için kullanacağız. Ekonomik kararlara olumsuz etki edecek yatırımların ve girişimciliği engelleyebilecek maliyette ağır bir vergi yükünün ortaya çıkmasını istemiyoruz. Hükümetlerimiz döneminde giyimde, ilaç-tedavi hizmetlerinde, zirai faaliyetlerde, turizmde ciddi KDV indirimleri yaptık.  '46 MİLYAR LİRALIK KDV VE ÖTV'DEN FERAGAT EDİYORUZ' Asgari geçim indirimi uygulaması getirerek çalışanın vergi yükünü düşürdük. Son olarak, ekonomi reform programımız kapsamında basit usulde vergilendirilen esnafımızın tüm kazançlarını vergi dışında bırakıyoruz. İstihdam maliyetinin yaklaşık yüzde 36'sına tekabül eden 1556 lirayı devlet olarak biz ödüyoruz. Bu desteği kadın, genç ve engelli istihdamında 18 ay olarak uyguluyoruz. OSB'ler, küçük sanayi siteleri, endüstri bölgeleri ve serbest bölgeler başta olmak üzere her alanda yatırımı, istihdamı, ar-ge'yi, tasarımı ve yenilikçiliği destekleyen pek çok düzenleme yaptık. Döviz kurunda yaşanan dalgalanmaların vatandaşlarımıza yansımasını en aza indirmek için gerekli tedbirleri aldık. Bugün mazotta 2 lira, benzinde 2,5 lira ÖTV almamız gerekirken mazotta 71 kuruş, benzinde 83 kuruş ÖTV alıyoruz. Her bir akaryakıt alımında vatandaşımızı litrede en az 2 lira destekliyoruz. Tüplerde ise hiç ÖTV almıyoruz. Toplam 46 milyar liralık KDV ve ÖTV vergisi gelirinden feragat ediyoruz. Avrupa'da benzinin ve motorinin hem en ucuz olduğu hem de en az vergilendirildiği ülke biziz. Vergisini düzenli ödeyen mükelleflerimize yüzde 5 gelir vergisi indirimi getirdik. Vergi alanında vatandaşlarımıza, çiftçimize, esnafımıza, sanayicimize, ihracatçılarımıza, özetle A'dan Z'ye her kesime yönelik yaptığımız düzenlemeleri saymakla bitiremeyiz. Böylesine bütün maliyetlere katlanmamızın tek gayesi vatandaşımızın yükünü azaltarak refahı artırmaktır. Birileri ülkemizde gelir vergileri, sigorta primleri yüksek diyor. Bunların her söyledikleri gibi bu da yalan. Türkiye'de dolaysız vergi gelirlerinin toplam vergilerine oranı yüzde 53'ten yüzde 61'e çıkardık. Yunanistan, Macaristan, Portekiz, Estonya, Şili gibi ülkelerde dolaylı vergi geliri oranları çok daha yüksektir. Ülkemizde uygulanan vergi oranlarıyla OECD ülkelerindeki vergi oranlarına bakıldığında bunun da yalan olduğu görülecektir. Gelir vergisine ilişkin en yüksek vergi oranını da yüzde 49,5'tan yüzde 40'a indirdik. Salgının etkilerini azaltmak amacıyla aldığımız önlemler kapsamında kurumlar vergisini bu yıl yüzde 25, gelecek yıl yüzde 23 olarak uygulayacağız. Kurumlar vergisi oranını 2023'ten itibaren de yüzde 20 seviyesine indiriyoruz. Hatırlayın, bu ülkede kurumlar vergisi oranı biz geldiğimizde yüzde 33'tü. 'İSTİSNA VE MUAFİYETLERE RAĞMEN VERGİ GELİRİMİZ ARTIYOR' Tüm işlemlerde KDV oranının yüzde 18 olduğunu varsaydığımızda OECD ülkeleri arasında KDV oranı en düşük 2. ülkeyiz. Vergi geliri de üretemediğimizi söylüyorlar. Bu ülkede kamu gelirlerinin yaklaşık yüzde 84'ü vergi gelirlerinden toplanıyor. Hazine ve Maliye Bakanlığımız yıl sonunda vergi gelirlerinin 1 trilyon 51 milyona çıkacağını hesaplıyor. Bütçe harcamalarımızın yüzde 72'sini vergi gelirlerinden karşılıyoruz. Sağladığımız istisna ve muafiyetlere rağmen vergi gelirlerimizi de sürekli artırıyoruz. Kurduğumuz elektronik beyanname sistemi sayesinde yüzde 150 milyon beyanname elektronik ortamda işlem görüyor. Birçok gelişmiş ülkede dahi böyle bir performans yoktur. Reform programımız elektronik tebligat, elektronik inceleme, elektronik tutanak ve elektronik raporu da geliştirerek vergi inceleme sürelerini kısaltacağız. Yapay zeka kullanımını içeren dijital vergi asistan sistemini de devreye alıyoruz. 'TÜRK LİRASI VARLIKLARININ CAZİBESİNİ ARTIRACAK UYGULAMALAR GELİŞTİRİYORUZ' Önümüzdeki en önemli sorunlardan biri yüksek enflasyondur. Geçmişte hem enflasyonu aşağıya çekmeyi hem de büyümeyi aynı anda gerçekleştirme başarısını gösterdik. Şimdi çok daha iyisini yapacağız. Merkez Bankası bu sorunu çözmekte kararlı bir yaklaşıma sahip. Enflasyona yol açan yapısal sorunların çözümüne de odaklanmamız gerekiyor. Türk Lirası'nı desteklemek amacıyla ilgili kurumlarımız gerekli adımları atıyor. TL cinsi varlıkların cazibesini artıracak uygulamalar geliştiriyoruz. Güçlü bir ekonomi için bankacılık sektörü kaynakları doğru projeler yatırım olarak aktarılmalıdır. Bu da ancak kredi tahsis süreçlerinin yatırım odaklı hale getirilmesiyle mümkündür. Banka kredilerinin yanı sıra sermaye piyasası araçlarının da şirketlerimiz tarafından tercih edilmeleri, bununla ilgili gerekli altyapıyı hazırlıyoruz. Bu yılın ilk 6 ayında 23 şirket halka arz oldu. Şirketlerin bu yöndeki ilgisi halka arzların devam edeceğine işaret ediyor. Sermaye piyasalarımız kendi açısından 2 önemli çalışmayı hayata geçiriyor. Birincisi yeşil borçlanma aracı ihraçlarının ülkemizde de yaygınlaşması için yeşil tahvil rehberini hazırlaması ve buna hazırlanması. İkincisi de tahvil garanti fonu oluşturulmasıdır. 12 Mart'ta paylaştığımız ekonomi reform programını tüm paydaşların çalışmasıyla hayata geçiriyoruz. Haziran sonuna kadar tamamlanma süresi koyduğumuz 35 eylem başlığından 31'i bitmiş durumdadır. İlk yarı için öngördüğümüz eylemleri başarıyla tamamladık. Bu çerçevede bütçe ve kamu mali yönetiminde şeffaflık ilkelerimizden taviz vermediğimizi bir kez daha göstererek kamu maliyeti raporumuzu yayımladık. Yeşil üretim için gerekli teknolojilerin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla Ar-ge çalışmalarını destekliyoruz. Nüfusumuzun yüzde 25'ini oluşturan 18 yaş altındaki çocuklarımızın BES'e girebilmelerinin önündeki engeli kaldırdık. 'TERÖR ÖRGÜTLERİNE GÖZ AÇTIRMIYORUZ' Salgınla uğraşırken ülkemizin ve milletimizin bekasını tehdit eden güvenlik sorunlarıyla mücadelemizi de kesintisiz sürdürüyoruz. 28 yıl önce bugün Başbağlar'da teröristlerce alçakça katledilen kardeşlerimizi yad ediyorum. PKK, FETÖ, DEAŞ gibi terör örgütlerine devletimizin tüm imkanlarına kullanarak adeta göz açtırmıyoruz. Tehdidi kaynağında yok etme ilkesiyle milli güvenliğimizi tehdit eden yapıların tepesine sınırlarımız içerisinde olduğu gibi faaliyet gösterdikleri coğrafyalarda da biniyoruz. Suriye'deki Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı ve Bahar Kalkanı operasyonlarıyla Kuzey Irak'ta gerçekleştirilen Pençe harekatları terörü kaynağında bertaraf etme stratejimizin örneğidir. MİT terör örgütleriyle mücadeleyi sınırlarımızın ötesine de taşımıştır. Yapılan operasyonlar sayesinde PKK'nın üst kadrosu tarihinde ilk kez toplanamaz, hareket edemez, örgütü yönetemez hale gelmiştir. Örgütün en önemli eleman kaynağı olan Mahmur Kampı eleman sorumlusu ve KCK sorumlusu aynı akıbeti paylaşmışlardır.  MİT, DEAŞ ile mücadele de çok sayıda örgüt mensubunun yakalanmasını sağlamıştır. Ülkemize yönelik 15 Temmuz darbe girişimi başta olmak üzere pek çok ihanetin sorumlusu olan FETÖ'yü kökünden kazıma çalışmalarımıza da devam ediyoruz. Örgütün stratejik kurumlardaki tüm mahrem yapılarını ve arşivlerini tek tek ortaya çıkardık. Yurt dışındaki örgüt mensuplarına yönelik çalışmalar kapsamında pek çok ülkeden 100'ün üzerinde kişi Türkiye'ye getirildi. MİT, son olarak FETÖ'nün Orta Asya Genel Sorumlusu Orhan İnandı'yı ülkemize getirdi. Bu kişi Türkiye'de bulunduğu dönemde örgütün gizli yapısı içerisinde yer almıştır. Daha sonra örgütün en üst düzey yöneticileri arasına katılan bu şahıs zehirlediği beyinleri örgütün karanlık ajandasına alet etmiştir. Örgüt, mensupları arasındaki panik havasını yatıştırmak için yurt dışındaki destek kampanyalarını ve ülkemiz hakkında aleyhtarlığı artırmıştır. Bu devlete ve millete pusu kuran, ihanet eden hiçbir yapının varlığını sürdürmesine izin vermeyeceğiz. UYUŞTURUCUYLA MÜCADELE Uyuşturucuyla mücadelede de Emniyet ve Gümrük teşkilatlarımızın yoğun gayretleri sayesinde son 2-3 hafta içerisinde adım attık. Sadece son 6 ayda dün Gürbulak'ta ele geçirilen 462 kg'lık likit eroinle birlikte gümrüklerimizde yakalanan uyuşturucu miktarı 7 tonu aşmıştır.

2 yıl önce

Türkiye uyuşturucu ile mücadelede destan yazdıkça Sedat Peker ve çetesi çileden çıkıyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kabine toplantısından sonra “Amerika'nın Afganistan'ı işgali sonrası bu bölgede yirmi kat artan afyon ekimi ve uyuşturucu üretiminin Avrupa'ya naklinden en büyük lojistik kaynağı PKK terör örgütüdür.” İfadelerinin ardından FETÖ ve PKK’nın desteklediği, her fırsatta Türkiye Cumhuriyeti’ni karalayan organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker yine çileden çıktı. Narkotik Daire Başkanlığı'nın koordinesinde Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonlarına imza atıldığı bugünlerde, bu mücadelen rahatsız olan Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) firari olarak yaşayan organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker ve destekçileri, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni töhmet altında bırakan mesnetsiz iftiralar ile sosyal medyadan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne saldırmaya devam ediyor. Öte yadan, Uyuşturucu ile mücadelede Türkiye Cumhuriyeti’nin ortaya koyduğu başarı avrupa ve dünya örnek gösteriliyor. Finans kaynakları kesilen PKK, FETÖ gibi terör örgütlerin ve maşalarının önümüzdeki günlerde daha fazla sıkıntılar yaşayacağı tahmin ediliyor.

2 yıl önce

Uyuşturucu ile mücadele: Geçen yıl düzenlenen 215 bin 228 operasyonda 293 bin 905 kişi gözaltına alınırken, bunlardan 26 bin 128'i tutuklandı

Bakanlıktan yapılan açıklama şöyle; İçişleri Bakanlığınca uyuşturucu ile mücadele kapsamında geçen yıl düzenlenen 215 bin 228 operasyonda 293 bin 905 kişi gözaltına alındı, bunlardan 26 bin 128’i adli makamlarca tutuklandı. Operasyonlarda rekor miktarda uyuşturucu madde ele geçirildi. İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı birimleri geçen yıl terörün en önemli finansmanlarından biri olan uyuşturucuyla mücadeleye yoğun mesai harcadı. Narkotik ekiplerince düzenlenen 215 bin 228 operasyonda, 293 bin 905 kişi gözaltına alınırken bunlardan 26 bin 128’i adli makamlarca tutuklandı. Uyuşturucu madde yakalamalarında artış oldu Operasyonlarda ele geçirilen uyuşturucu madde miktarlarında bir önceki yıl ile kıyaslandığında büyük artış yaşandığı görüldü. Buna göre 2021 yılında 2020 yılına göre; yüzde 98,3 artışla 8 milyon 449 bin 424 adet sentetik ecza, yüzde 97,2 artışla 5 milyon 335 bin 204 adet captagon, yüzde 76,8 artışla 5 ton 290 kg. skunk, yüzde 57 artışla 2 ton 129 kg. sentetik kannabinoid, yüzde 54,4 artışla 20 ton 457 kg. eroin ve yüzde 28,4 artışla 4 ton 776 kg. metamfetamin ele geçirildi. Ayrıca 2021 yılı boyunca gerçekleştirilen uyuşturucu ile mücadele operasyonlarında 70 milyon 225 bin 427 kök kenevir bitkisi, 5 milyon 975 bin 214 adet ecstasy, 57 ton 693 kg. esrar ve 614 kg. kokain yakalandı. 72 bin 192 metruk bina yıkıldı İçişleri Bakanlığı, uyuşturucu ile mücadelede operasyonların yanı sıra uyuşturucu kullanımının engelenmesine yönelik çalışmalarına da ağırlık verdi . Bakanlık uyuşturucu madde kullanımının evlerden sonra en fazla metruk binalarda olması nedeniyle 81 il valiliğine genelge göndererek biran önce bu binaların tespit edilerek yıkım ve islah çalışmalarının yapılmasını istedi. Ülke genelinde yapılan çalışmalar neticesinde tespit edilen 107 bin 884 binadan yüzde 82,09’u 72 bin 192’si yıkıldı, 16 bin 371 metruk binanın metrukluk özelliği giderildi.Tespit edilen metruk binaların yüzde 17,91’ine yönelik yıkım ve ıslah çalışmaları ise devam ediyor. Uyuşturucuya bağlı ölümlerde azalış yaşandı 2021 yılının ilk 11 ayında doğrudan uyuşturucu kaynaklı ölümlerde, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,6 azalış görüldü. Böylece, uyuşturucu madde kullanımı sonucu ölüm sayısı 175’ten 160’a geriledi. Uyuşturucu kullanımı konusunda farkındalık oluşturmak ve uyuşturucuya bağlı ölümleri önlenmek amacıyla İçişleri Bakanlığınca hayat geçirilen “En İyi Narkotik Polisi: Anne” ve “UYUMA” uygulamaları kapsamında ise, 11 bin 270 etkinlikle 449 bin 238 anne ve anne adayına ulaşıldı.

1 yıl önce

Türkiye’de eroin fabrikasını resmî törenle açan CHP, uyuşturucu ile mücadele eden Emniyet’e saldırdı

Son yıllarda terör örgütlerine Türkiye’yi dar eden, terörün finansmanı uyuşturucu ve insan ticaretini bitme noktasına getiren Türk Emniyeti’ne, terör örgütlerinin sosyal medya üzerinden saldırıları devam ediyor. Uyuşturucu ile mücadelede istatistiklere yansıyan ve Avrupa ülkelerinin kat kat üzerinde başarılara imza atan Türk güvenlik güçlerine bugün bir iftira da CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu attı. PKK İLE AYNI TEZİ SAVUNDU CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sosyal medya hesabından yayınladığı videoda Türkiye’nin cari açığı kapatmak için devlet eliyle uyuşturucu ticareti yaptığını iddia etti. EMNİYET VE JANDARMADAN CEVAP Kılıçdaroğlu’nun şaşkınlık yaratan iddiasına Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı sosyal medya hesaplarından cevap verdi. “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 177 yıllık Emniyet Teşkilatımızı “Cari açığı kapatmak için uyuşturucu ticareti yapmak”la suçlamaktadır. Bu iftira sahibi hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz.” UYUŞTURUCU TİCARETİ CHP İLE BAŞLADI Kurtuluş Savaşı’nın bitiminde, kurulan İsmet İnönü Hükümeti’nin kapısını bir Japon firması tıklatıyor. Ve Türkiye’de, eroin fabrikası kurmayı öneriyor. Böylece de 1926 yılında, Japon firmasıyla ortak, bugünkü Taksim Divan Oteli’nin yerinde, T.C. Uyuşturucu Maddeler İnhisarı boy gösteriyor. Tüm dünyada yasak ama bizde yasal olan eroinin getirdiği kazanç ve ekonomik hareketlilikle, Türkiye bir anda uyuşturucu cenneti olup çıkıyor. Bu kadarla kalmıyor iş. Hemen ikinci fabrikayı kuruyoruz. Eyüp’te, Haliç kenarına. Adı da çok hoş: Eczayı Tıbbiye ve Kimyeviye – ETKİM. Hiç soluk almadan, üçüncü eroin fabrikası da boy atıyor; bu kez Kuzguncuk’ta. Adı da, ‘Türk Ecza-yı Tıbbiye ve Kimyeviye Şirketi- TETKAŞ’! Yönetim Kurulu Başkanı kim? TBMM Başkan Vekili ve Trabzon Milletvekili Hasan Saka. O kim? Daha sonra, yani 1947′de Başbakanlık koltuğuna oturan siyasi! Bu yıllarda, Türkiye’de tam tamına 27 sanayi kuruluşu var. Bunların, yıllık toplam karı 2 milyon lira. Ama üç eroin fabrikasının getirisiyse 15 milyon lira! O dönemde çok ucuz olan eroin, toplumun hemen hemen bütün kesimine yayılıyor. Her ne kadar yurt içine satışı yasaksa da, önce fabrikalarda çalışan işçiler eroin bağımlısı oluyor, sonra da bunların aracılığıyla toplumun dört bir yanına dağılıyor beyaz zehir. Yıl 1930… Dünya gazeteleri, İsmet İnönü’yü ‘Uyuşturucu Satıcısı’ olarak resmetmeye başlıyor. Derken, 1930′da, New York’ta yakalanan Alesia adlı bir gemide, Türkiye’den yüklenmiş 500 bin dolarlık saf morfin ele geçiriliyor. Ve bütün TC Bandıralı gemiler, dünyada ‘uyuşturucu kaçakçılığı yapan deniz taşıtları’ olarak fişleniyor. 1933 yılında bir gün Mustafa Kemal ani bir şekilde kabineyi toplayıp “Eroin Fabrikaları kapanmıştır” açıklamasını yapıyor. Direnmelere rağmen karar Halk Fıkrası tarafından onaylanıyor. Mustafa Kemal’in gücüne karşı bile sıkı muhalefet gösteren eroin lobisi kararın yasalaşmasını bir yıl kadar daha erteletmeyi başarıyor. Ve Türkiye’nin yasal eroin fabrikaları bir takım meraklılar konuyu kurcalayana kadar tarihe gömülüyor… 1933 senesinde İstanbul Bahçekapı’da çekilen bu fotoğraf gerçeklerin kanıtı… Levha’nın üst kısmındaki üçgen ve göz şekli ise dikkatlerden kaçmadı… 02 Aralık 1933 tarihli Cumhuriyet Gazetesi, eroin fabrikasını ‘çok modern bir daire’ diyerek övüyor ve ziyaret edilmesi hususunda tavsiyerlerde bulunuyor.

5 ay önce

2016-2023: Türkiye’nin uyuşturucu ile mücadele başarısı

Türkiye’de 2016-2023 yılları arası uyuşturucu ile mücadelede önemli başarılarla geçirdi. Şehir şebekesindeki atık suyu tahlil eden, araçlarda şüpheli görülen kişilere test yapabilen bir denetim anlayışı yürürlüğe girdi. Sıkı denetimler, Asya’dan Avrupa’ya uzanan bazı güzergahları da değiştirdi.