20 Nisan Cumartesi 2024
1 yıl önce

AK Parti Altındağ Belediye Meclisi Üyesi Sinan Burhan'dan Mansur Yavaş'a çağrı: Yalan söyledin, istifa et

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Meclisi, kasım ayı on birinci toplantısında, "su indirimi" konusu tartışıldı. Toplantı, Meclis Birinci Başkanvekili Fatih Ünal başkanlığında, Belediye Meclisi Konferans Salonu'nda yapıldı. Ünal'ın oylamaya sunduğu başkanlık yazıları ve Kalecik, Nallıhan, Kızılcahamam, Keçiören, Mamak ve Polatlı Belediyelerinin 2023 yılı mali bütçeleri oy birliğiyle kabul edildi. Gündem dışı söz alan AK Parti Altındağ Belediye Meclisi Üyesi Sinan Burhan, CHP Balıkesir İl Başkanlığının, Ankara Büyükşehir Belediyesinin su ücretlerinde yüzde 50 indirim yaptığı gerekçesiyle Balıkesir'de de su fiyatlarında aynı oranda indirim yapılması için kampanya başlattığını anımsattı. Ankaralılarla önemli bir bilgiyi paylaşmak istediğini belirten Burhan şunları söyledi: "Ankara Büyükşehir Belediyesinde bir tek kuruş suda indirim yapılmadı. Bakın şu anda kışa yaklaştık. Yaklaşık 300 bin kişiye mesaj çekilerek 'Biz kömür, et, buğday, ilaç ve tohum yardımlarını kesiyoruz.' dediler. Peki değerli arkadaşlar bu yardımı kesme gerekçesi olarak neyi gösterdiler? Deniliyor ki, su fiyatları yüzde 50 indi. Tüm Ankaralılara sesleniyorum bir tek kuruş su fiyatı inmedi, ortada büyük bir yalan var. Peki neden fakiri fukarayı yardımı kesmekle tehdit ediyorsunuz. Yardımı kesiyorsunuz. Bu illüzyonu ben ortaya koymak istiyorum. Su fiyatlarını kimse indirmedi. Pazartesi günü Mansur Bey burada konuşacak. Desin ki 'Ben bir kuruş su fiyatlarını indirdim', ben istifa edeceğim. Ama kendisi yalan söylediği için istifa etmesi lazım. Ankaralının onuru ile oynayamaz." "MECLİSTEN BİR KARAR ALINDI AMA ABB BUNU UYGULAMADI" AK Parti Grup Başkanvekili ve Mamak Belediye Başkanı Murat Köse de Burhan'ın "Ankara'da su fiyatlarının indiği yönünde bir algı var. Uygulamada var mı bu?" sorusuna Neslihanoğlu'nun cevap vermek yerine polemik yaptığını öne sürdü. Büyükşehir Belediyesinin indirmediği su fiyatı üzerinden sosyal yardımları kestiğini söyleyen Köse, "Yani bu bir vakıadır. Vakıa şu ki hem su fiyatını indirmedi hem de Ankara'da sosyal yardım alanların yardımlarını kesti Mansur Yavaş. Bu gerçeği sadece Ankara'nın değil tüm Türkiye'nin duyması lazım. Meclisten bir karar alındı ama ABB bunu uygulamadı. Su fiyatları inmemesine rağmen gelirlerimizde düşme oldu diye kışa girerken insanların kömür ihtiyacı karşılanmadı." diye konuştu. "CHP'NİN BU TAVRINI KINIYORUM" ABB Başkanı Yavaş'ı sosyal yardım alanları tehdit etmekle suçlayan Köse, partisinin bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da halka kucak açacağını aktardı. Sosyal yardım alanların ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmalarını sürdürdüklerini dile getiren Köse şunları kaydetti: "Ankara Büyükşehir Belediyesi, Meclisin (su indirimi) kararına uymamıştır, bu açıktır. Su fiyatını indirmemiştir. Su fiyatını indirmediği halde sosyal yardımları kesmiştir. Bu nasıl bir aymazlıktır, bunun hesabını versinler. Gerçekten mağdur olan insanlar üzerinden siyaset yapmayı çok yanlış olarak görüyorum. CHP'nin bu tavrını kınıyorum. Bu millet sahipsiz değildir. Biz ilçe belediyeleri olarak hepsinin ihtiyaçlarını karşılıyoruz, karşılamaya da devam edeceğiz. Bunun hesabını zaten vatandaşımız Mansur Yavaş'tan soracak."

1 yıl önce

Ümit Özdağ’dan Konya Argıthanı yalanı

Konya‘nın Ilgın ilçesine bağlı Argıthanı mahallesindeki bir benzin istasyonunda iki grup arasında kavga çıktı. Kavgaya dair görüntüleri sosyal medya hesabından paylaşan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, 6 Afgan’ın 2 Türk vatandaşını hastanelik ettiğini iddia etti. Sığınmacı düşmanlığı yapmak için en basit bir adli olayı bile yalan argümanı olarak kullanma beceresine sahip olan Özdağ’ı Konya Valiliği yalanladı. Valilik, olaya karışanların arasında Afganların olmadığını bildirdi. ÜMİT ÖZDAĞ’DAN ‘’AFGANLAR TÜRK VATANDAŞINA SALDIRDI’’ YALANI Özdağ, ‘’Konya Argıthanı’nda bir petrol istasyonuna gelen 6 Afgan saldırgan, 2 Türk çalışanı hastanelik etti. İddiaya göre bunu Jandarma’nın gözü önünde yaptı. Darp edilen Türk işçilere “Saldırganların Afgan olduğunu işe karıştırmayın” denildi. Gözaltına alınan Afganlar serbest bırakıldı!’’ dedi. https://twitter.com/umitozdag/status/1595004443862384642?s=46&t=W6jscTAJNeceAe3U8kddlA ‘’AFGANLARIN TÜRKLERE SALDIRDIĞINI İFADE EDEN PAYLAŞIMLAR GERÇEĞİ YANSITMIYOR’’ Konya Valiliği ise yaptığı yazılı açıklama ile 6 Afgan’ın 2 Türk vatandaşına saldırdığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını duyurdu. Konya Valiliğinden yapılan açıklama şu şekilde; ‘’13.11.2022 tarihinde Ilgın İlçemizde; Türk vatandaşları arasında karşılıklı darp olayı meydana gelmiş olup, konuyla ilgili Adli süreç devam etmektedir. Meydana gelen olay üzerinden sosyal medya aracılığı ile Afganlıların Türklere saldırdığını ifade eden paylaşımlar gerçeği yansıtmamaktadır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.’’ https://twitter.com/tckonyavaliligi/status/1595035983363334144?s=46&t=3RlDYXx4TJJt6UTy_qKk1g

1 yıl önce

FETÖ iddialarını gündeme getiren CHP’li Murat Bakan’dan yeni yalan!

15 Temmuz hain darbe girişiminde hedefine ulaşamayınca yurt dışına kaçan firari FETÖ’cüler, sosyal medya üzerinden Türkiye’ye saldırmaya devam ediyor. En büyük desteği CHP’li milletvekillerinden gören firari teröristlerin hedef aldıkları kurumların başında ise Emniyet Genel Müdürlüğü geliyor. SAHTE POLİS HESAPLARI KURDULAR Son yıllarda terör örgütlerine Türkiye’yi dar eden, terörün finansmanı uyuşturucu ve insan ticaretini bitme noktasına getiren Türk Emniyeti’ni karalamak için son iki yıl içerisinde binlerce sahte polis hesabı açıldı. “Polis sendikası, polis hakları, polis platformu” gibi isimler kullanan ve firari FETÖ’cüler tarafından yönetilen hesapların en büyük destekçisi ise CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan… Türk polisine ve Emniyet teşkilatına sayısız iftira atan CHP’li Bakan’ın pek çok iddiası resmi belgelerle çürütülmüştü. Buna rağmen CHP’li Murat Bakan, Pensilvanya’da hazırlanan senaryoları sosyal medya hesabından gerçekmiş gibi paylaşmaya devam ediyor. YALANDA SINIR TANIMIYOR CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun bir yakınının bir yılı aşkın süredir İstanbul Boğazı’na nazır Baltalimanı Polisevi’nde kalmasını sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımla eleştiren bir polis memurunun bir hafta gözaltında tutulduktan sonra açığa alındığını, gözaltındayken bu polise Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çalışkan aleyhine ifade vermesi için baskı yapıldığını iddia etti. https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1575389287524311042?s=46&t=i1en99B5tiWZS459QXFEFg FETÖ SENARYOSUNU GÜNDEME GETİRDİ Polis memuruna sorgusunda baskı yapıldığı iddialarını da gündeme getiren Bakan, konuşmasına şöyle devam etti: “Amirler, müdürler geliyor sorgusuna; orada ısrarla sordukları bir şey var. Polis memuruna şunu soruyorlar; ‘Sen daha önce İstanbul’da bir emniyet müdürünün yanında çalıştın, bu işle onun ilgisi var mı?’ Kimden bahsediyorum? Halihazırda Emniyet Genel Müdür Yardımcısı olan Mustafa Çalışkan’dan bahsediyorum. Polisi baskı altına alıyorlar, onun aleyhine ifade versin diye. ‘Nasıl bir irtibatın var? Ne iş yaptın?’ Mustafa Çalışkan’ın ismini söylüyorlar. Yani bir Emniyet teşkilatı düşünün; İçişleri Bakanı, Emniyet Genel Müdürü, teşkilatın tamamı, bir polis memurunu, şu an halihazırda görev alan ve FETÖ hani darbesine karşı Boğaz Köprüsü önünde direnen bir polis memurunu, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı’nı töhmet altında bırakmaya çalışıyor. Böyle bir şey olabilir mi ya?   FETÖCÜLERİN KAPATMASI OLDU CHP içindeki FETÖ’cü kanadın en koyu isimlerinden olan CHP’li Bakan, Türk Emniyet Teşkilatı hakkında her gün asılsız iddialar paylaşıyor. https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1574643602810146816?s=46&t=i1en99B5tiWZS459QXFEFg CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan’ın FETÖ’cü hesaplarla sosyal medyada yürüttüğü kirli provokasyon tüm hızıyla devam ediyor. Türk polisini hedef alan haşhaşi çetesinin sözcülüğünü yapan CHP’li Bakan’ın ortaya attığı pek çok iddianın yalan ve FETÖ taktikleri ile hazırlanan kurgular olduğu ortaya çıkmıştı.

1 yıl önce

PKK'ya selam çakan HDP'li Beştaş'tan 'önerge' yalanı! Gerçek anında ortaya çıktı

İstiklal Caddesi'ndeki terör saldırısının ardından, HDP'nin PKK'yı aklama çabaları devam ediyor. Saldırı sonrası terör örgütü PKK/YPG'nin ismini anmaktan kaçınan HDP, hedef şaşırmak için yeni bir yalana imza attı. HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, sosyal medya hesabından, "Taksim saldırısının araştırılması için araştırma önergesi verdik. AKP+MHP reddetti. Nokta" iddiasında bulundu. Danış'ın açıklamasını araştırma gereği duymayan T24, BirGün ve Evrensel gibi yayın kuruluşlarında, "HDP'nin 'Taksim saldırısı araştırılsın' önergesine AKP ve MHP'den ret" şeklinde haberler yapıldı. PKK'YA SELAM ÇAKAN BEŞTAŞ'IN YALANI ORTAYA ÇIKTI İstiklal Caddesi'ndeki bombalı terör saldırısının ardından, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak ve Suriye'nin kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik hava harekatını hedef alan HDP'li Beştaş, terör örgütü PKK/YPG'ye selam çaktı. Beştaş, İstanbul Bağcılar'da yaptığı konuşmada, Türk ordusunu işgalci olarak nitelerken, "Kobani, dünya halklarının umududur. Selam olsun Kobani'de direnen herkese" dedi. Aynı gün sosyal medya hesabından, "Taksim saldırısının araştırılması için araştırma önergesi verdik. AKP+MHP reddetti." paylaşımında bulunan Beştaş'ın, yalan söylediği ortaya çıktı. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Tutanakları incelendiğinde, HDP'nin böyle önerge vermediği tespit edildi. 23 Kasım 2022 tarihli tutanakta HDP'nin, "iktidarın ÖSO HTŞ yapılarıyla olan ilişkilerinin araştırılması için" önerge verdiği açıkça görülüyor. PKK'YI AKLAMA ÇABASI CUMHUR İTTİFAKINA TAKILDI 27. DÖNEM 6. YASAMA YILI 24. Birleşim 23 Kasım 2022 Çarşamba" tutanağında yer alan önerge, İstiklal Caddesi saldırısıyla ilgili, "hedef şaşırtma ve PKK'yı aklama çabası" olarak değerlendiren AK Parti ve MHP'liler tarafından reddedildi. Önergede TSK, MİT ve Türkiye'yi hedef alan HDP, eli kanlı terör örgütü PKK/YPG'nin İstiklal Caddesi'nde 6, Gaziantep'te 2 vatandaşımızı hain saldırılarla katletmesine ilişkin, herhangi bir açıklama veya öneride bulunmadı. İstiklal Caddesi'nde 6 vatandaşımızın hayatını kaybettiği kanlı saldırının faili Ahlam Albashır isimli terörist, sorgusunda PKK/PYD/YPG Terör örgütü tarafından özel istihbarat elemanı olarak yetiştirildiğini itiraf etmişti.

1 yıl önce

Ümit Özdağ gazetecileri hedef göstererek 'Yalancı' demişti! Olay anının görüntüleri ortaya çıktı…

https://twitter.com/bugunguncel/status/1595792209487560708?s=46&t=GVQjeBbzSGNghUApSa7IOQ Zafer Partisi'nde yaşanan istifa depremiyle birlikte partinin genel başkanı Ümit Özdağ'ın algı operasyonları da bir bir günyüzüne çıkmaya devam ediyor.  Sosyal medya hesabı üzerinden birçok doğru olmayan haberler paylaşan ve algı yaratmaya çalışan Özdağ'ın son skandalı Gaziantep Karkamış bölgesinde oldu. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'de YPG terör örgütüne başlattığı operasyonların ardından sınır hattında hareketli dakikalar yaşandı. YPG terör örgütü Karkamış'a attığı roketle masum canlara kastetti. VATANDAŞLARDAN ÖZDAĞ'A TEPKİ Bu olay sonrası Özdağ, Karkamış'a gitti.  Ümit Özdağ, Karkamış'ta siyasi açıklamalarını sürdürdüğü esnada vatandaşların tepkisi ile karşılaştı. İlçede PKK'lı istemediklerini belirten vatandaşlar, Ümit Özdağ'ı ilçeden kovdu. Vatandaşlar, "Bugün yapmayın, acımız var. Her siyasi partinin genel başkanı acımızı paylaşıyor. Bugün yapmayın" diyerek Özdağ'a tepki gösterdi. Kimi vatandaşlar ise yuhaladığı Özdağ'dan bir an önce ilçeyi terk etmesini istedi. Tepkilerin artması üzerine Özdağ, polis ekiplerinin yoğun güvenlik tedbirleri ve partililerin arasında önce bir dükkana sığındı, ardından geniş güvenlik tedbirleri arasında ilçeden ayrıldı.  HABERİ YALANLADI, MUHABİRLERİ HEDEF GÖSTERDİ Bu haberi sosyal medya hesabından yalanlayan Özdağ, özellikle İHA muhabirleri Hanifi Güzel ve Beyhan Sağlam'ı hedef gösterdi.  ŞİMDİ YALANCI KİM? Bu muhabirlere "yalancı" diye iftira atan ve görevden alınmalarını isteyen Özdağ'ın o vatandaşlardan tepki gördüğü anlara ilişkin video kaydını Anadolu Ajansı yayımladı. Olayda vatandaşların Özdağ'a tepki gösterdiği ve bölgeden kaçar gibi uzaklaştığı görülüyor. Bu görüntüler sonrasında basın emekçisi muhabirleri yalancılıkla suçlayıp görevden alınmalarını isteyen Özdağ'ın bir algısı daha patladı. 

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yüklendiği Ümit Özdağ yine yalana sarıldı, yardımcısı güldü!

https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1596072925047685120?s=46&t=bxMYFH0d2IOjnpsLbWDG5w Gaziantep Karkamış’ta provokasyona yeltenen Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’a halk tepki göstermişti. Tepkiler üzerine bir dükkana sığınan Özdağ bugün yaptığı basın açıklamasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “İşte particiklerden bir tanesi dün Gaziantep'ten Karkamış'a geçmiş. Karkamış'ta mülteci kardeşlerimiz hakkında laf etmeye kalkınca, 'lütfen haset yapmayın' demişler. O da gidip bir dükkana sığınıyor. Daha dur, bu iyi günleriniz. Kadın ve çocuk katilleriyle dirsek dirseğe dolaşanlara inşallah 2023 ders yılı olacaktır.” sözlerine İçişleri Bakanlığı üzerinden cevap verdi. Fakat Özdağ’ın basın mensuplarına anlattıklarının yalan olduğu ortaya çıktı. Öte yanda Ümit Özdağ’ın yardımcısı olduğu öne sürülen genç kadının Ümit Özdağ’ın her yalanına gülmesi dikkatlerden kaçmadı. https://twitter.com/umitozdag/status/1596126563115802625?s=46&t=bxMYFH0d2IOjnpsLbWDG5w KORKUDAN BAKANLIĞA GİDEMEMİŞ! Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “dükkana sığındılar” sözlerine İçişleri Bakanlığı üzerinden cevap veren Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın yalan konuştuğu ortaya çıktı. Korumasının ”Bakanlığın önüne gitmiyor muyuz efendim?” sorusuna ”Hayır oğlum burada ineceğim!” sözleri Özdağ’ın yalan konuştuğunu ortaya çıkardı. https://twitter.com/bugunguncel/status/1596155230605185025?s=46&t=bxMYFH0d2IOjnpsLbWDG5w

1 yıl önce

Anketçi Kemal Özkiraz’ın akrabası, sahte doktor'dan savcılıkta ilk ifade... Ameliyata girdi, dikiş attı! Yaşı bile yalan çıktı

Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde kendisini ‘pratisyen hekim’ olarak tanıtan ve diğer doktorların şüphelenip, şikâyette bulunmasıyla gözaltına alındıktan sonra sahte diploma ile hastanede görev yaptığı anlaşılınca tutuklanan Ayşe Özkiraz’ın ifadesi ortaya çıktı. Hastanede ameliyat masasında fotoğrafları da ortaya çıkan Özkiraz’ın, savcılıktaki sorgusunda yaşı da dahil olmak üzere söylediği birçok konuda çevresindekilere yalan söylediği anlaşıldı. Doktorlara 25 yaşında olduğunu, Çapa Tıp Fakültesi’nden birincilikle mezun olduğunu ve TUS’tan 81 aldığını söyleyen Özkiraz'ın gerçek yaşının da 20 olduğu saptandı.

‘AİLEM TIP OKUMAMI İSTİYORDU’

Ayşe olan adını, düzenlediği sahte belgelerde ‘Ayşem’ olarak yazdıran Özkiraz’ın doktorluk rolüne ailesine yalan söyleyerek başladığı da ortaya çıktı. Geçtiğimiz yıl Veliköy Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden mezun olan, üniversite sınavını kazamamasına rağmen ailesine Çapa Tıp Fakültesi’ni kazandığı yalanı söyleyen Özkiraz’ın ifadesinde şunları söyledi:

"Ortaokulu Çerkezköy 75’inci Yıl Ortaokulu’nda okudum. Liseyi Veliköy Meslek Lisesi’nde okudum ve 2021 yılında mezun oldum. Ben lisede öğrenciyken ailem tıp fakültesinde okumamı istiyordu. Bana güvenip yüksek puan alacağımı düşünüyorlardı. Liseden mezun olurken üniversite sınavına girdim. Ancak başarısız olduğum için tercih yapmadım. Ailemin güvenliğini sarsmamak için evde sorun olmasın diye anneme, üvey babama ve üvey kardeşlerime Çapa Tıp Fakültesini kazandığımı söyledim. Ailem sınav sonuç belgesini görmek istediğinde de gerçek sınav sonuç belgem üzerinde telefonda oynama yaparak sahte bir sınav sonuç belgesi hazırlayıp aileme gösterdim.” ‘CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİ İLE KALDIM’

Daha sonra yalnız olarak gittiği İstanbul’da özel bir yurtta kendisini tıp fakültesi öğrencisi olarak tanıttığını anlatan Özkiraz, "Burada hem öğrenciler hem de çalışanlar kalıyordu. İlk başta çalışan olarak kalmayı düşündüm. Sonra vazgeçip yurt idaresinde görevli olan soy ismini bilmediğim N. isimli görevli kadına kendimi tıp fakültesi öğrencisi olarak tanıttım. Benden bir takım resmî belgeler istediler. İstenilen belgelerden sadece öğrenci belgesini daha sonra getireceğimi söyledim. Sonraki süreçte de sürekli olarak getireceğim diyerek bu kişileri oyaladım. Yurdun masrafları için de ailemle görüştüm. Ailem zaten bu fakülteyi kazandığımı düşündüğü için bana para gönderiyordu. Yurda yerleştim soy ismini bilmediğim S. ve A. isimli Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencilerle birlikte kalmaya başladım. Bu öğrencilere Çapa Tıp Fakültesi’nde öğrenci olduğumu söyledim. Bu süreçte Çapa Tıp Fakültesi’nin bahçesine ara ara gittim. Burada öğrencilerle tanıştım. Bunlardan birinin ismi Hatice idi. Diğerlerini hatırlamıyorum. Bu kişilerle hiçbir zaman samimi olmadım. Bende numaraları yoktur. Hiçbir şekilde derse girmedim.” ‘PASAJDA ÖĞRENCİ KİMLİK KARTI BASTIRDIM’

Çapa Tıp Fakültesi’ne girebilmek için İstanbul Eminönü’nde bir pasajda öğrenci kimlik kartı bastırdığını söyleyen Özkiraz, "Bu kartların üzerine Ayşem Özkiraz yazdırdım. Aramada ele geçen kartlar bu öğrenci kartlarıdır. Okula girerken bu öğrenci kartlarını gösterip giriyordum. Bu sebeple şüphe duyulmuyordu. Okula gitmediğim zamanlarda da İstanbul'da part time farklı yerlerde çalıştım. Ayrıca aynı yerde Ankara Şehir Hastanesi, Tekirdağ Çerkezköy Devlet Hastanesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi personel kimlik kartlarını da bastırdım. Ancak bunları hiçbir yerde göstermedim. Plaketleri de Instagram'dan bir sayfa ile görüşerek yaptırdım” dediği öğrenildi. Ayşe Özkiraz, yurtta kaldığı dönemlerde Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin yemekhanesine yurtta kalan öğrencilerle birlikte gittiğini anlatarak, "Kaldığımız yurda Cerrahpaşa Tıp Fakültesi daha yakındı, ben çevremdekilere Çapa Tıp Fakültesi öğrencisi olduğumu söylediğim için onların kartları üzerinden Yemek alıyordum. Parasını onlara gönderiyordum. Hatta A.Ö. isimli Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencisi kendi yemek kartını kullanmadığı için bana vermişti. Bir süre de onun kartıyla yemek yedim. Ayrıca Instagram üzerinden S.U. ve F.G. isimli Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde hemşire ve personel olan şahıslarla tanıştım. Bunlara kendimi doktor olarak tanıttım. Bunlarla zamanla arkadaş olduk” diye konuştu. ‘ACİLDE DURUP VAKİT GEÇİRMEK İSTEDİĞİMİ SÖYLEDİM’

Zaman zaman İstanbul’dan Çerkezköy’e geldiğini söyleyen Özkiraz, “2021 yılının Kasım ayı içerisinde annem hastalandı. Çerkezköy Devlet Hastanesi’ne getirdik. Burada N.Ö. isimli acil hekimine kendimi doktor olarak tanıttım. Annemi muayene ettirdim. Sonra da birkaç kez daha Çerkezköy Devlet Hastanesi acil bölümüne geldim. Acilde durup vakit geçirmek istediğimi söyledim. F.Ç. isimli doktor bana izin verdi. Onun izniyle hastanede vakit geçirdim. Burada bulunduğum zaman zarfında doktor koltuğuna oturduğum olmuştur. Boynuma stetoskop da takmıştım. Bu stetoskopu medikalciden almıştım. Acilde bulunduğum zaman zarfında kesinlikle hasta muayene etmedim, ancak muayeneleri izledim. İfade ettiğim üzere sadece birkaç kez acil bölümüne geldim” ifadelerini kullandı.

KENDİMİ DOKTOR OLARAK TANITTIM’

Özkiraz, 2021 yılı eğitim dönemi bittikten sonra 2022 yılı haziran ayı içerisinde Çerkezköy'de ailesinin yanına geldiğini belirterek, "Çocuk cerrahı olmak istediğim için tek başıma hiç kimseyi referans göstermeden Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde çocuk cerrahı olan Dr. M.K.’nın odasına gittim. Sekreteri ile görüşüp kendimi tıp fakültesinden mezun doktor olarak tanıtıp doktor M.K. ile görüşmek istediğimi söyledim. Sekreterinin ismi T.A.. Bir süre sonra doktor M.K. beni kabul etti, görüştük. Kendimi Çapa Tıp Fakültesi mezunu doktor olarak tanıttım. Ayrıca TUS sınavında 81 puan aldığımı söyleyip TUS sınav sonuç belgesi gösterdim. Bu belgeyi daha önce yaptığım gibi Instagram üzerinden görmüş olduğum B.O. ismine hazırlanmış belge üzerinde telefonda oynama yaparak oluşturmuştum. Çocuk cerrahisi bölümüne ilgi duyduğumu, yanında vakit geçirmek istediğimi söyledim. Annemin öğretmen babamın ise gıda mühendisi olduğunu, Ankara'da yaşadıklarını söyledim” dedi. ‘AMELİYATTAN SONRA DİKİŞ YAPTIM’

Doktor M.K.’nın kendisine yanına gidip gelebileceğini söylediğini ifade eden Özkiraz, "Bu şekilde Çocuk Cerrahisi bölümüne gidip gelmeye başladım. Burada muayenelere katıldım. Doktor M.K. kurmuş olduğum ilişkiye istinaden Çerkezköy Devlet Hastanesi’ndeki tüm cerrahi branşların doktorlarıyla iletişim kurdum, muhabbet ettim. Birçok kez ameliyatlara izleyici olarak katıldım. Doktor M.K.’nın hastalarını ameliyattan sonra yapılan dikiş işlemini bizzat kendim yaptım. Bunları yaptığımdan doktor M.K.’nın haberi vardı. Kendisi bana müsaade etti. Hatta benim kolumdan tutup beni ittirip ‘çocuğum diksin’ diyordu. Sadece Dr. M.K.’nın ameliyatlarına katılmadım. Diğer cerrahların da ameliyatlarına katıldım. Ancak bu diğer doktorların ameliyatlarında herhangi bir tıbbi işlem yapmadım. Sadece gözlemci oldum. Bu ameliyatlara hep doktorların rızasıyla girdim. Hastanede beni herkes sevmişti. Hemşireler, genel cerrah… sürekli görüştüm. Burada bulunduğum zaman zarfında zaman zaman önlük, forma giyip, stetoskop takıyordum. Birçok kez muayene ve ameliyata katıldım” diye konuştu. 'AİLEMİN BASKISINDAN KORKTUĞUM İÇİN YAPTIĞIMI SÖYLEDİM'

Evinde bulunan hastanede çekilen fotoğrafları da anlatan Ayşe Özkiraz, "O fotoğraftakiler Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde farklı bölümlerde çalışan doktor, hemşire ve farklı bölümlerde çalışan personellerdir. Muayenelere gidip geldikçe etrafımdakiler ile ilişkim ilerledi, sekreter T., bana doktor M.’nin odasının anahtarını verdi. 12 Kasım 2022 tarihinde sekreter T., beni hastaneye çağırdı. Hastanede bana gerçek adımı, ne iş yaptığımı, ailemin nerede yaşadığını sordu. Ben yalan söylediğimi anladıklarını fark ettim. Sonra da doktor M.K. ile görüştüm. Onlara her şeyin yalan olduğunu, doktor olmadığımı, gerçek ismimin Ayşem değil Ayşe olduğunu, ailemin baskısından korktuğum için böyle bir şey yaptığımı söyledim” dediği öğrenildi. AMELİYATHANEDE FOTOĞRAF

Sahte Doktor rolüne bürünen Ayşe Özkiraz’ın evinde yapılan aramalarda ameliyathanede çektirdiği fotoğraflar, adına düzenlenen sahte Ankara Şehir Hastanesi personel kimlik kartı, Çerkezköy Devlet Hastanesi personel kimlik kartı ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrenci kimlik kartı, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi intörn doktor kimlik kartı, İstanbul Tıp Fakültesi’ni birincilikle bitirdiği belirtilen bir plaket de bulundu. CHP’Lİ ANKETÇİ’NİN AKRABASI Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde bir yıldır kendini pratisyen hekim olarak tanıtan ve eylül ayındaki Tıpta Uzmanlık Sınavı’ndan 81 puan aldığını iddia eden sahte doktor, polis tarafından gözaltına alınarak tutuklanmıştı. Sahte doktor Ayşe Özkiraz'ın Avrasya Araştırma'nın sahibi Kemal Özkiraz'ın da akrabası olduğu ortaya çıktı.

1 yıl önce

Darphane: 1 TL'nin üretim değerinin 3 TL olduğu beyanı kesinlikle yalan ve gerçek dışıdır

Açıklamada, madeni alaşımda kullanılan bakır, çinko ve nikel fiyatlarının küresel çapta yüksek bir dalgalanmaya maruz kaldığı, bu durumun dünyadaki tüm madeni paraların üretimi üzerinde olumsuz etki oluşturduğu ve piyasaların tekrar dengeye oturmasıyla madeni para üretim maliyeti ile nominal değerlerin tekrar dengelendiği kaydedildi. Bu çerçevede, son günlerde kamuoyunda ifade edildiği üzere, 1 TL'nin üretim değerinin 3 TL olduğu beyanının kesinlikle yalan ve gerçek dışı olduğu belirtilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı: "Bu tür asılsız beyanlar dikkate alınmamalıdır. Ayrıca, üretimi yapılan madeni paraların ne şekilde üretileceği ve nasıl üretileceği konuları 1264 Sayılı Kanun ile düzenleme altına alınmıştır. Ayrıca, madeni paralar, 32 Sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma Tebliği ile de korunmaktadır. Bu paraların içindeki değişik türdeki metal alaşımları elde etmek için eritmeye kalkanlar, ciddi cezai şartlarla karşı karşıya kalacaklardır."

1 2 ... 51 52 53 54 55 56 57 ... 82 83