20 Nisan Cumartesi 2024
4 yıl önce

Göç İdaresi Genel Müdürlüğü: Yurt dışından liste alınarak Suriyelilerin vatandaş yapıldığı iddiaları tümüyle gerçek dışı

göç idaresi genel müdürlüğü, yurt dışından liste alınarak suriyelilere vatandaşlık, gerçek dışı, yalan

3 yıl önce

Gaziantep Büyükşehir Belediyesinden, 'hizmet pasaportuyla yurt dışına gidenlerin dönmediği' iddialarına yalanlama

Dünden itibaren sosyal medya kanallarında mesnetsiz bir şekilde ima edilen Gaziantep’ten yurtdışına gri pasaport olarak da adlandırılan Hizmet Pasaportu ile insan gönderildiği iddiası ile ilgili açıklama yapılması uygun görülmüştür. İçişleri Bakanlığımızın da soruşturduğunu bildiğimiz Hizmet Pasaportu kullanılarak yurt dışına insan gönderilmesi iddialarına adı karışan şahıs bir YouTube kanalında Gaziantep’te de bu yasa dışı işin yapıldığını ima eden, ancak herhangi bir somut bilgiye dayanmayan ifadeler kullanmıştır. İddialarıyla ilgili bir ayrıntı vermemiş, sadece bu yasadışı olayın Gaziantep’te de yaşandığına dair içi boş imalarda bulunmuştur. Başkanımız Fatma Şahin hemen Gaziantep Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, geçtiğimiz yıllarda bu şekilde Hizmet Pasaportu ile yurtdışına gidip dönüş yapmayan kişi/kişilerin olup olmadığının araştırılmasını istemiştir. Yapılan araştırma neticesinde görülmüştür ki geçtiğimiz yıl zaten pandemi nedeniyle tüm yurt dışı çalışma ziyaretlerinin iptal edildiği Gaziantep Büyükşehir Belediyesi bünyesinde daha önceki yıllarda da görevli olarak gidip de dönmeyen kimse olmamıştır. Adı bu yasadışı olayda organizatör olarak geçen bir şahsın hiçbir somut veriye dayanmayan, en iyi ihtimalle kulaktan dolma ya da uydurma bilgilerle Gaziantep’i ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’ni bu işe karıştırmasına kamuoyu, ulusal ve yerel basın kuruluşları itibar etmemelidir.

2 yıl önce

Türk SİHA ve İHA'lara ait bilgileri yurt dışına sızdırdıkları ortaya çıktı!

Savunma alanındaki kritik projelerin ihale bilgilerinin sızdırılmasına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında dava açıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu, Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndaki (DKK) milli projelerin ihale bilgilerinin yabancı firmalara sızdırılmasıyla ilgili yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Başsavcılık 9 kişinin "zincirleme olarak devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme" suçundan 35'er yıla kadar hapsini istedi. DKK'de görevli 2 binbaşının ise "devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklama" suçundan 10'ar yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. İHBARLA BAŞLADI Yeni Şafak'ın haberine göre; Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede, soruşturmaların Başsavcılığa gelen ihbar mektuplarıyla başladığı anlatıldı. Bu kapsamda dinleme kararı çıkartılarak sanıklar teknik ve fiziki takibe alındı. DKK envanterinde bulunan bazı cihaz ve materyaller, alınması planlanan helikopterler ve özellikleri ile nerelerde kullanılacağı hakkında bilgilerin verildiği tespit edildi. Ayrıca ASELSAN ve ROKETSAN tarafından geliştirilen bazı milli projeler hakkında bilgi alışverişinde bulunulduğu da dinlemelere takıldı. MENFİ SONUÇ UYARISI Sanıkların, yerli ve milli İHA-SİHA'ların teknik özellikleriyle ilgili gizli bilgileri de firmalara aktardığı anlaşıldı. Bu konuyla ilgili SSB'den alınan raporda "Milli insansız hava araçlarına ait ifadelerinin tamamının yüksek önemi haiz kritik teknik bilgiler olduğunun görüldüğü, yurt içi ve sınır ötesi operasyonlarda sahada oyun değiştirici olarak görev alan milli İHA ve SİHA'lara ilişkin kritik önemi haiz teknik bilgilere üçüncü kişilerce sahip olunması ve hasım unsurlarla paylaşılması durumunda; devletin güvenliği ve sahada yürütülen operasyonların başarısı açısından menfi sonuçlara sebebiyet verebileceği anlaşılmıştır" vurgusu yapıldı. Başsavcılık, sanıkların telefon konuşmalarında yer alan bilgilerin gizli olup olmadığını Milli Savunma Bakanlığı'na da sordu. Bakanlık bilgilerin bir kısmının devlet sırrı niteliğinde, bir kısmının da gizli-hizmete özel nitelikli gizli bilgilerden oluştuğu yanıtını verdi. FİRMALARA SATTI SSB'de eski proje müdürü olan sanık Yusuf Hakan Özbilgin'in, yabancı firma temsilciliği yapan şirket sahibi Mustafa Sırrı Akın ve firma çalışanı Emre Özlük'le sık sık görüştüğü belirlendi. Özbilgin'in yapılan bu görüşmelerde SSB'nin projeleri ve yapılacak ihalelerle ilgili bilgiler ile BAYKAR'a ait İHA ve SİHA'larla ilgili bilgileri firma yöneticilerine aktardığı kaydedildi. Özbilgin'in ayrıca ASELSAN, TUSAŞ, kuvvet komutanlıkları gibi çok sayıda kurumun projelerine ilişkin bilgileri de firmalara aktarıp maddi menfaat elde ettiği kaydedildi. ZAAFİYETE SOKAR Emekli olmadan önce DKK Teknik Başkanlığı Deniz Havacılık Daire Başkan Vekili görevini yürüten sanık emekli albay Murat Ali Çömez'in, DKK'nın helikopter tedarik planlamaları ve mevcut helikopterlerle ilgili bilgileri Emre Özlük'e aktardığı anlaşıldı. Çömez, TSK'nın tüm ihtiyaçlarını ve stratejilerini içeren "On Yıllık Temin Tedarik Planı"na giren helikopterlerle ilgili bilgileri de Özlük'e verdi. Bu konuyla ilgili SSB'den istenen görüşte şu yanıt verildi: "TSK'nın 'Gizli' gizlilik dereceli ve tüm ihtiyaçlarını ve stratejilerini içeren On Yıllık Temin Tedarik Planı'nın üçüncü kişiler tarafından bilinmesi; devletin güvenliğini, askeri gücünü ve yürütülen/yürütülecek askeri operasyonları tehlikeye atma ihtimali ile TSK'nın gelecekte sahip olacağı yetenek ve kabiliyetlere karşı hasım unsurlarca karşı tedbir geliştirme ihtimali bakımından oldukça önemli zaafiyet ve sakıncalar doğurabilecektir."

2 yıl önce

Türkmen Bakan Maruf: PKK'nın hakim olduğu bölgelerden yurt dışına daha fazla göçmen gitti

Türkmen Bakan Maruf, Avrupa'ya göç etmek amacıyla ülkelerini terk eden Iraklı Kürtlere ilişkin açıklamalarda bulundu. Göçmen konusunun gerçekten büyük bir sorun olduğunu kaydeden Maruf, geçen dönemde bazı vatandaşların yurt dışına çıktığını ve bu kişilerin Belarus-Polanya sınırında zor şartlar altında bulunmalarının acı bir olay olduğunu söyledi. Maruf, bu kişilerin yurt dışına çıkmalarında istikrarsızlık, işsizlik ve ekonomi gibi nedenlerin etkili olduğuna işaret ederek, "Bazı taraflar, kişiler ve gruplar bunu siyasi amaç için kullanmaya çalışıyor. Özellikle de PKK'nın hakim olduğu bölgelerden yurt dışına daha fazla göçmen gitti." ifadelerini kullandı. PKK'nın hakim olduğu bölgelerde tehdit ve baskı gibi nedenlerin bulunduğuna dikkati çeken Maruf, PKK'ya mensup birçok kişinin de bu durumu kendi menfaatleri için kullandığını dile getirdi. IKBY'de siyasi istikrar ve güvenliğin bulunduğunu vurgulayan Maruf, Irak ile kıyaslandığında IKBY'nin durumunun ekonomi, siyaset ve güvenlik gibi konularda daha istikrarlı olduğunun altını çizdi. Maruf, Belarus sınırındaki insanların hayati problemlerle karşı karşıya kalmaları nedeniyle bu sorunun bir an evvel çözülmesi gerektiğini kaydetti. "(IKBY MECLİSİNDE) TÜRKMENLERE TAHSİS EDİLEN 5 KOTA ÇOK AZ" Türkmenlerin Irak'ta ve IKBY'de Irak Anayasası'na göre önemli bir unsur olduğunu vurgulayan Maruf, Türkmenlerin her zaman barış ve diyalog yoluyla haklarını talep ettiklerini belirtti. Maruf, bazı tarafların IKBY Meclisinde Türkmenlerin ve Hıristiyanların kota sayısını düşürmek için projeler sunduğunu aktararak, şunları söyledi: "Bu, demokrasi prensiplerine ve insan hakları kurallarına aykırıdır. Türkmenler bu bölgenin asli unsurudur. Biz bütün taraflara sesleniyoruz; Türkmenlerin bu bölgedeki varlığı hem parlamentoya hem de siyasi oluşumlara ve demokrasiye büyük bir katkı sağlamaktadır. Önümüzdeki günlerde diğer milletvekilleriyle bu kotanın daha fazla olmasını talep edeceğiz. Türkmenlere tahsis edilen 5 kota çok azdır. O yüzden bizim ileride bu 5 kotayı 7'ye çıkartmamız gerekir. Bütün siyasi taraflardan, parlamentoda ve hükümette olan herkesten destek bekliyoruz." Irak'ta kurulacak yeni hükümette de Türkmenlere birden fazla bakanlıkla temsiliyet hakkı verilmesinin Türkmenlerin anayasal ve milli hakları olduğuna dikkati çeken Maruf, Türkmenlerin Irak'ta millet olarak kabul edilmesi ve üç ana organ olan Irak Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlığı ve Meclis Başkanlığında mutlaka yer alması gerektiğini kaydetti.

2 yıl önce

ASELSAN, uluslararası bir müşterisi ile 12 milyon dolar değerinde yurt dışı satış sözleşmesi imzalandı

ASELSAN'ın Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yer alan açıklamasında, ASELSAN ile uluslararası bir müşterisi arasında bir yurt dışı satış sözleşmesi imzalandığı bildirildi. Savunma sistemleri ihracatı ile ilgili olarak imzalanan yurt dışı satış sözleşmesinin toplam bedelinin 11 milyon 950 bin 760 dolar olduğu belirtilen açıklamada, söz konusu sözleşme kapsamında teslimatın 2022 yılı içerisinde gerçekleştirileceği kaydedildi. 700 MİLYON LİRA VE 85 MİLYON DOLAR BEDELLİ SÖZLEŞME ASELSAN'ın 7 Aralık'taki Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yer alan açıklamasında, Savunma Sanayii Başkanlığı ile toplam 700 milyon lira ve 85 milyon dolar bedelli bir elektronik harp projesi sözleşmesi imzalandığı bildirilmişti. Söz konusu sözleşme kapsamında teslimatların 2024-2026 döneminde gerçekleştirileceği aktarılan açıklamada, "Şirketin cirosunu olumlu etkileyecektir" değerlendirmesi yapıldı.

2 yıl önce

İBB Sözcüsü Ongun'dan kar esareti sırasındaki yurt dışı tatiline yeni savunma: Uludağ'dan da ucuz

İstanbul'da geçtiğimiz aylarda etkili olan yoğun kar yağışı sırasında CHP'li İBB Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun balıkçıda, İBB Sözcüsü Murat Ongun'un ise yurt dışında kayak tatilinde olması tepki çekmişti. CHP'ye yakın gazeteciler dahi, Ongun'un dünyanın en pahalı kayak merkezlerinden birinde olduğunu öne sürmüştü. Kamuoyuna yansıyan gelişmeler sonrası kendisini savunan Ongun, "Ben hesabımı belediye başkanıma gösterdim." diye konuşmuştu. "TATİLİM ULUDAĞ TATİLİNDEN UCUZDU" Bugün Haber Global canlı yayınında da konuya ilişkin kendisine yöneltilen soruya yanıt veren İBB Sözcüsü, "Tatilim Uludağ tatilinden daha ucuz" iddiasında bulundu. "TATİLİ NEDEN İPTAL ETMEDİNİZ" SORUSUNA YANIT: NEREDEN BİLEBİLİRİM KAR YAĞACAĞINI Ongun, faturasını kamuoyuyla paylaşmayacağını yenilerken, kendisine yöneltilen, "Kar yağarken neden tatilini iptal etmedi?" eleştirilerine ise, "Ucuz olsun diye 7-8 ay öncesinden rezervasyon yaptırmıştım. Nereden bilebilirim İstanbul'a kar yağacağını. Eşim iki çocuğum gidiyorum yani." diyerek yanıt verdi. "İMAMOĞLU'NA 'GELEYİM' DEDİM 'BAK KEYFİNE' DEDİ" Ongun, kar yağışı sonrası gelen eleştirilerin ardından İstanbul'a dönmek istediğini İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na söylediğini fakat, "Bak keyfine" yanıtını aldığını söyledi.

1 yıl önce

Tarım ve Orman Bakanlığı: Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına yurt dışında arazi kiralanması söz konusu değildir

Tarım ve Orman Bakanlığınca son günlerde gündemde olan konular hakkında açıklama yapıldı. Açıklamada "Türkiye'nin yurt dışında özel sektör aracılığıyla gerçekleştirilmesi planlanan tarımsal yatırımlarına ilişkin vizyonuyla ilgili açıklama yapılması gereği duyulmuştur. Yurt dışında tarımsal yatırım yapmak konusunda Tük şirketleri, yani özel sektör nihai karar verici olacaktır. Bakanlık olarak görevimiz, yatırımcı firmalarımıza yatırım yapılacak ülke ortamı hakkında bilgi vermek ve yatırımcıların haklarını koruyacak şekilde hukuki bir zemin oluşturmaktır. Ülkemiz özellikle soya ve ayçiçeği gibi ürünleri büyük oranda ithal etmektedir. Bu ürünlerin yetiştirilmesi için yeterli arazimiz bulunsa bile iklim ve coğrafi koşullar iç talebi karşılayacak oranda üretim yapılmasına imkân vermemektedir. Ayrıca Türkiye'nin su zengini bir ülke olmadığı da aşikardır. Ülkemizin planladığı bu vizyoner yatırımlar, ithal edilen ürünlerin azalması ve cari açığın kapatılmasında da önemli bir rol oynayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına yurt dışında arazi kiralanması söz konusu da değildir" denildi. "TARIMSAL ÜRETİM HAYATİ BİR HAL ALMIŞTIR" Yapılan açıklamanın devamında "Ülkemizin tarım politikasında önceliği, tüm tarım alanlarımızın verimli bir şekilde kullanılması, alın ve akıl teri döken çiftçimizin desteklenmesidir. Bu minvalde Bakanlığımız göç, veraset ve diğer nedenlerle terk edilmiş tarım arazilerini yeniden üretime kazandırmak için yeni bir destekleme modeli geliştirmek üzere çalışma yürütmektedir. Türkiye, tarımsal üretim, tarım teknolojileri ve gıda sanayiinde dünyanın en önde gelen ülkelerinden biridir. Ülkemiz Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) 2020 yılı verilerine göre dünya bitkisel ürünler üretiminde 12'nci, sebze üretiminde 4'üncü ve meyve üretiminde ise 6'ncı sıradadır. Tarımsal hasıla bakımından da Avrupa'da birinci durumdadır. Bu manada özel sektörün tarımsal kalkınma sürecine dahil olması için teşvik edilmesi büyük önem taşımaktadır. Türkiye'nin kendi teknolojisini ve bilgi birikimini devreye sokarak diğer ülkelerle yapacağı tarım alanındaki iş birliği, büyük potansiyelimizi hayata geçirme fırsatı sunacaktır. Bu sayede, Türk yatırımcılar da bilgi birikimlerini ve tecrübelerini ihraç edebileceklerdir. Yaşanan pandemi süreci, Rusya-Ukrayna savaşı, küresel iklim değişikliği ve artan nüfus nedeniyle tarımsal üretim daha da hayati bir hal almıştır. Bu ortamda Türkiye'nin ve iş insanlarımızın küresel gıda piyasasında söz sahibi olması adına Bakanlığımızın yeni vizyonu büyük önem kazanmıştır" ifadeleri kullanıldı. YURT DIŞINDA ARAZİ KİRALANMASI SÖZ KONUSU DEĞİL Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, yurt dışında arazi kiralama iddialarına cevap verilerek, "Bakanlığımızın vizyonu yurt dışında tarımsal üretim yapmak için Türk yatırımcısını teşvik etmek ve onlara avantaj sağlamaktır. Bakanlığımızın görevi yatırımcılarımıza yabancı ülkelerdeki tarımsal yatırım imkanları hakkında bütün yönleriyle bilgi vermektir. Ayrıca yatırımcılarımızın haklarını koruyacak şekilde hukuki bir zemin oluşturmaktır. Bu bağlamda Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına yurt dışında arazi kiralanması söz konusu da değildir. Bakanlık olarak pandemi süreci başta olmak üzere alın terini büyük emeklerle toprağa dökerek insanımızın karnını doyuran çiftçilerimizin her zaman yanında olduk, sonuna kadar da yanlarında olacağımızı saygılarımızla kamuoyuna duyururuz" denildi. https://twitter.com/tctarim/status/1550325766889799680?s=21&t=wPT4KdjjF8p5l4DjxW60Ig

1 yıl önce

FETÖ'nün mahrem imamı, yurt dışına kaçış hazırlığındayken yakalandı

Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü bünyesinde, firari FETÖ/PDY üyelerinin yakalanması amacıyla özel ekip kuruldu. TEM ekipleri, teknik ve fiziki takiple örgütün 'askeri mahrem imamı' olarak 4 yıldır aranan Ferhat Özhan'ın, Çukurova ilçesi Beyazevler Mahallesi'ndeki apartman dairesinde saklandığını tespit etti. Ekipler, geçmişte diş hekimliği yapan şüphelinin yakalanmamak için apartmandan çıkmadığını ve yurt dışına kaçış hazırlığında olduğunu belirledi. HAVA HARP OKULUNA ÖĞRENCİ YETİŞTİRMİŞ Operasyonu düzenleyen ekipler, eve yaptığı baskında Ferhat Özhan'ı gözaltına aldı. Evdeki aramalarda ise 8 bin 500 euro, 1500 dolar, 600 TL, 84 gram altın ve 5 cep telefonu ele geçirildi. Emniyete götürülen Özhan'ın, hava harp okuluna hazırlananları yetiştirdiği, Çukurova Üniversitesi'nde öğrenciyken örgütün sözde büyük bölge talebe mesulü olarak faaliyet gösterdiği, gizli haberleşme programı 'ByLock' kullanıcısı olduğu belirtildi. SOHBET TOPLANTILARINA KATILMIŞ Ferhat Özhan'ın ayrıca örgütün Gaziantep'te düzenlediği sohbet toplantılarına katıldığı ve mahrem imamlarla irtibatlı olduğu belirtildi. Özhan'ın, 2003 yılında örgütün lise ve dershanelerinde eğitim gördüğü, üniversite döneminde de yurtlarında kaldığı kaydedildi. Öte yandan önceki operasyonlarda gözaltına alınan subayın, kendisini Ferhat Özhan'ın yetiştirdiği yönünde ifade verdiği öğrenildi. Emniyetteki sorgusunda hakkındaki suçlamaları reddeden Özhan, işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

1 2 3