20 Nisan Cumartesi 2024
3 yıl önce

Fatih Altaylı'nın 'köprülere yüzde 100 zam' haberine yalanlama: Geçişler birden fazla araca ait çıktı

Konuyla ilgili incelemede bulunan Karayolları Genel Müdürlüğü ise bahse konu olan geçişlere dair verilen bilgilerin, aynı şirkete ait farklı araçlar olduğu, tek gün içerisinde birden fazla kez aynı yönde geçiş yaptıkları ve tek yön ücreti alındığının tespit edildiğini açıkladı

2 yıl önce

Fitch Türkiye'nin 2021 yılı büyüme tahminini yüzde 10,5'e yükseltti

Fitch'ten yapılan açıklamada, Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu. Türkiye'nin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının etkili olmaya başladığı 2020'de gayrisafi yurtiçi hasılasının (GSYH) yüzde 1,8 arttığı anımsatılan açıklamada, ülke ekonomisinin 2021'de ise yüzde 10,5 büyümesinin tahmin edildiği aktarıldı. Fitch, eylül ayında yayımlanan Küresel Ekonomik Görünüm Raporu'nda Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 9,2 büyüyeceğini öngörmüştü. Açıklamada, ülke ekonomisine ilişkin 2022 yılı büyüme tahmininin ise yüzde 3,5'ten yüzde 3,6'ya yükseltildiği kaydedildi. Türkiye'nin büyümesi emsallerine göre güçlü Türkiye'nin ekonomik büyümesinin, emsallerine göre güçlü olduğuna işaret edilen açıklamada, ancak ülkede kişi başına düşen milli gelirin dolar bazında 2013'ten bu yana düşüş eğiliminde olduğu ifade edildi. Türkiye'nin kredi notunun "BB-" olarak teyit edildiği belirtilen açıklamada, ülkenin kredi not görünümünün ise "durağan"dan "negatif"e çevrildiği kaydedildi.

2 yıl önce

Ekrem İmamoğlu’ndan halk ekmeğe yüzde 100 zam

CHP yönetimindeki İstanbul Büyükşehir Belediyesi, halk ekmeğe rekor bir zam yaptı. Göreve geldiği günden bu yana hizmet yapmaktan kaçınan, İstanbullulara zamdan başka bir şey gösteremeyen Ekrem İmamoğlu yönetimindeki İstanbul Halk Ekmek'te fiyatlara yüzde 100 zam yapıldı.  Buna göre 250 gram olarak 1,25 TL’den satılan halk ekmeğinin 11 şubat 2022 tarihinden itibaren 2,50 TL'den satılacağı ifade edildi.

1 yıl önce

Ekrem İmamoğlu’ndan İstanbulkart'a yüzde 100 zam

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, su ve ulaşım konusunda verdiği vaatleri unuttu. Seçimden önce ulaşım ücretlerinin sembolik olacağını söyleyen İmamoğlu yönetiminde zamların ardı arkası kesilmedi. İstanbul'da yüksek oranda yapılan zamlar vatandaşlar tarafından tepkiyle karşılanırken yeni bir zam haberi daha geldi. YÜZDE 100 ZAM YAPTILAR İstanbulkart'a yüzde 71, turistlerin kullandığı anonim karta ise yüzde 100 zam yapıldı. Buna göre, kişisel kart 35 TL’den 60 TL’ye, anonim kart 25 TL'den 50 TL'ye çıkarıldı. 'ULAŞIM KESİNLİKLE UCUZLAYACAK' İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçimden önce yaptığı açıklamada, İstanbul'da hane halkı giderlerinin en büyük paylardan birini ulaşım masraflarının oluşturduğunu söyleyerek, "İstanbul'da ulaşım ücretlerini sembolik değerlere düşüreceğiz. Ulaşım kesinlikle ucuzlayacak" vaadinde bulunmuştu. EN PAHALI İL İSTANBUL OLDU İstanbul, yapılan son zamlarla birlikte ulaşımda en pahalı il haline geldi. Öğrencilerin kullandığı aylık İstanbulkart'ın fiyatını kısa süreliğine 50 liraya düşüren yönetimin art arda aldığı zam kararlarıyla bu ücret 109 TL'ye kadar yükseldi. İBB Ulaşım Koordinasyon Merkezi elektronik bilet, taksi, taksi dolmuş, minibüs ve servis ücretlerine yüzde 40 zam teklifini kabul etti. CHP'li İstanbul, 30 büyükşehir arasında ulaşım ücreti en yüksek olan büyükşehir belediyesi oldu. Tek bilet 7,67, aylık abonman 602 TL'ye çıktı.

1 yıl önce

BOTAŞ: Tuz Gölü ve Silivri tesislerinde doluluk oranı yüzde 100'e ulaştı

BOTAŞ'tan, bazı basın yayın organlarında "Doğal gaz depolarında 600 milyon metreküp eksik var" başlıklı haberlere ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, BOTAŞ aleyhine algı oluşturmaya yönelik maksatlı ve gerçek dışı haberler ile kamuoyu gündeminin meşgul edildiği belirtildi. Dünyanın benzeri görülmemiş bir enerji krizini tecrübe ettiği bu dönemde, BOTAŞ'ın Türkiye'nin kesintisiz enerjiye ulaşabilmesi için dünya ölçeğinde projeleri hayata geçirerek büyük bir gayret ve özveriyle çalışmalarını sürdürdüğü belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Kuruluşumuz uhdesinde bulunan Silivri Yer Altı Depolama Tesisi faaliyetleri Silivri Yer Altı Doğal Gaz Depolama Tesisi Temel Kullanım Usul ve Esaslarına göre yürütülmekte olup depolama faaliyetleri ile ilgili olarak Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna (EPDK) düzenli olarak veri bildirimi yapılmaktadır. Silivri Genişletme Projesi kapsamında tesisin bütünüyle tamamlanmasına yönelik faaliyetler de devam etmektedir. Bu kapsamda gerçekleştirilen kapasite artışı sonucunda hedeflenen 4,6 milyar metreküp toplam kapasite hedefine ulaşılmıştır. Temmuz ayı içinde Sayın Bakanımızın ifade ettiği depolama değerleri ise o gün tarihiyle ulaşılan kapasite artışını da içermektedir." Silivri Yer Altı Doğal Gaz Depolama Tesisi'nin 3,2 milyar metreküp olan toplam depolama kapasitesinin 4,6 milyar metreküpe ulaşması ile depolama lisansının tadili amacıyla EPDK'ye 3 Ağustos'ta başvuru yapıldığına işaret edilen açıklamada, depolama lisansı tadil sürecinin EPDK nezdinde devam etmesi nedeniyle bildirimlerin mevcut lisans değerleri referans alınarak yapıldığı kaydedildi. Açıklamada, "Silivri Yer Altı Doğal Gaz Depolama Tesisi rezervuarlarında 4,6 milyar metreküp depolama gazı bulunmakta olup, hem Tuz Gölü hem de Silivri tesislerinde depo doluluk oranı yüzde 100'e ulaşmıştır." bilgisi verildi.

1 yıl önce

Bakan Bilgin: Kadro düzenlemesi sözleşmelilerin neredeyse yüzde 100'ünü kapsıyor

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, yaptığı açıklamada, kamuda 30'un üzerinde sözleşmeli personel statüsünün olduğunu belirterek bu alanı disipline etmek için düzenlemeye gittiklerini söyledi. Kamudaki sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi çalışmasını tamamladıklarını bildiren Bilgin, şöyle devam etti: "Bu çalışmayı Sayın Cumhurbaşkanı'mız pazartesi günü kamuoyuna duyurdu. Bu çalışmayla 425 bin kişi hemen kadroya geçiyor. İçerisinde öğretmenler, sağlık personeli, din görevlileri, bakanlıklarda çalışanlar var. Ayrıca YÖK Başkanı'mızın talebi vardı; 50-D diye bilinen araştırma görevlilerinin 33/A'ya geçirilmesi konusu vardı. Bütün bu kapsamlı çalışmayı yaptık. Bunlar artık bulunduğu yerde kadroya geçecek. Fakat burada bir ayrıntı olarak şunu söylemek lazım; 3 sene bir yerde çalışmış, 4'üncü seneyi de tamamladıktan sonra tayin isteyebilecekler. Çünkü devlet 3+1 düzenini getirirken ihtiyaç duyduğu personeli belirli yerlerde tutacak sözleşmeyi yaparak bu çalışanları almış, onun devam etmesinin faydalı olacağını düşünüyoruz. Kamu hizmetlerinin aksamaması açısında, yurttaşlarımızın taleplerinin karşılanması açısında eğitim başta olmak üzere birçok alanda bu düzenlemenin devam etmesi lazım." Sözleşmeli personellerin kadroya geçme hakkını kullanmalarının isteğe bağlı olduğunu vurgulayan Bilgin, "Yaptığımız kadro düzenlemesi, sözleşmelilerin neredeyse yüzde 100'ünü kapsayan bir düzenleme. Yaklaşık 424 bin kişiyi kapsayan bir düzenleme. Buna 'dar oldu, eksik oldu' demek konuyu bilmemektir." diye konuştu. Sözleşmeli memurların kadroya alınması için yasal düzenleme çalışmalarının teknik olarak sürdüğünü bildiren Bilgin, "Bizim bu teknik çalışmalarımız bir proses içerisinde TBMM'ye intikal edecek ve Meclis'in iradesiyle bu yasal format içerisine dönüşecektir." ifadesini kullandı. "Geçici işçilerin kadro düzenlemesinde sona gelindi" Bakan Bilgin, kamudaki geçici işçileri kadroya alınması çalışmasında sona geldiklerine işaret ederek şu bilgileri verdi: "Dün TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ Genel Başkanlarıyla ayrı ayrı görüştüm. Daha önce bu konuda DİSK Genel Başkanı ve ilgili sendikaların genel başkanları ile de görüşmüştüm. Onların talepleri değerlendirdik. Çalışmamız son aşamadadır, onu da önümüzdeki günler içerisinde paylaşacağız. 35 bine yakını Milli Eğitim Bakanlığında olmak üzere 55 bin civarında geçici işçi kapsamda olacak. Ben bu konuyu önemsiyorum. TCDD Genel Müdürlüğüm döneminde kurumda 2 bin civarında geçici işçi vardı, şimdi sayıları binin altına düşmüş. Halen geçici işçiler. Bir türlü bitmeyen geçici işçilik olmaz. Onların statüsünü sağlamlaştırmamız lazım. Çünkü yılın tamamında çalışmadıkları için onların emeklilik haklarını sağlamak için bir düzenleme yapmak gerekiyor. Bizim yaptığımız düzenleme bu kapsamda olacak. Mevcut geçici işçileri kadroya geçmesi için çalışma yapıyoruz, sonraki dönemdeki geçici işçiliği de bu kapsamda sosyal güvenlik boyutu başta olmak üzere bir disiplin altına almak istiyoruz. Mağduriyet oluşturmayacak kapsamlı bir çalışma yapmak istiyoruz." "EYT kapsamındakilerin sayısı aydan aya değişiyor" Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) konusundaki çalışmalara değinen Bilgin, bu konuda epey mesafe aldıklarını ve çalışmayı aralık ayında Meclis'e intikal ettireceklerini söyledi. Emeklilik sisteminde prim gün sayısı, yıl ve yaş olmak üzere üç kriterin olduğunu anımsatan Bilgin, şunları söyledi: "Diğer iki şartı doldurup yaşı bekleyenler var. 'Hiç yaş şartı olmasaydı bugün kaç kişi emekli olabilir' diye baktık. Bunların sayısı aydan aya değişiyor. Haziran rakamları 1,5 milyonun biraz üzerindeydi. Yarın bu sayı 1,6 milyon, 1,7 milyon veya aralık sonu itibarıyla da tahmin ediyorum Meclis'ten kanun çıkarken bakılacak 2 milyon civarında olabilir veya değişebilir. Biz bunları dikkate alan bir çalışma yapıyoruz. Yani şu an iki şartı doldurup emekli olabileceklerin sayısı 1,6 milyon civarında. Yarın biraz daha artabilir. Biz onlarla ilgili bir düzenleme yapıyoruz. Yaş şartı hiç olmasaydı emekli olabileceklerden bahsediyorum. Yoksa ne bileyim, 40'lı yaşlarda olanlar var. Onların büyük bir çoğunluğunun, bu bahsettiğim sayının dışında kalanların özellikleri prim gün ve yıl sayılarındaki eksikliktir. O iki şartta bir değişiklik yapmıyoruz. Süreç devam ediyor. Düzenlemenin kapsamını çalışmamız bittikten sonra kamuoyuyla paylaşacağız." "Zorunlu emeklilik şartını ortadan kaldıracağız" Bakan Bilgin, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kadroya geçirilen işçilerin "zorunlu emekli" edilmeleriyle ilgili çekincelerine ilişkin soruya "Bu düzenlemede o zorunlu emeklilik şartını ortadan kaldıracağız. Biliyorsunuz KHK ile kadroya geçen işçiler, 'Sen şu kadar çalıştın, artık emekli olursun.' denilerek zorla emekli ediliyorlar. Onu ortadan kaldıracağız. İsteğe bağlı olarak yasal sınırda çalışabilecekleri süre kadar çalışabilecekler." yanıtını verdi. "Asgari Ücret Tespit Komisyonu gelecek hafta toplanacak" Yeni yılda uygulanacak asgari ücretin belirlenmesine sürecine ilişkin bilgileri de paylaşan Bilgin, "İşçilerimiz, Türkiye'nin emekçileri şundan emin olsunlar, onları enflasyona ezdirmeyeceğiz. Enflasyonun tahribatından koruyacak bir düzenlemeyi geçen sene yapmaya çalıştık, yüzde 50 zam vererek. O yetmedi hemen onun üzerine aritmetik olarak yüzde 80'in üzerinde, kümülatif olarak yüzde 94 küsur zam verdik ama enflasyonun tahribatı devam ediyor. Dolayısıyla bunu dikkate alan bir düzenleme yapacağız." dedi. Asgari ücret görüşmelerinin takviminin belirlenmesi için yarın TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ve TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol ile görüşeceklerini anımsatan Bilgin, gelecek hafta da Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun toplanacağını dile getirdi. Atalay ve Akkol ile komisyon toplantısıyla başlayacak sürecin şartlarını müzakere edeceklerini vurgulayan Atalay, asgari ücret başta olmak üzere çalışma hayatıyla ilgili konularda HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ile de görüşeceğini duyurdu. Bakanlık olarak asgari ücretle ilgili anket çalışması yaptırdıklarını anımsatan Bilgin, bu çalışmada küçük, orta ve büyük işletmelerde çalışan işçiler ile işverenlerin yanı sıra diğer vatandaşların asgari ücretle ilgili beklentilerini öğrenmeye çalışacaklarını kaydetti.

1 yıl önce

Fransa'dan 7'lı koalisyona ''türbülans'' uyarısı: HDP'nin yüzde 10 oyu cepte değil

7'lı koalisyonun Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan tavizler koparan ve 14 Mayıs seçimi için cumhurbaşkanı adayı çıkarmayan HDP'nin kararı Fransa'da gündem oldu. Fransız basınına konuşan Uluslararası ve Stratejik İlişkiler Enstitüsü Başkan Yardımcısı ve Türkiye uzmanı Didier Billion, HDP'nin kararının Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın karşısında muhalefet bloğunun şansını artırmayacağını belirtti. HDP'nin oy oranının yüzde 10 olduğunu vurgulayan Billion, "HDP belirgin biçimde Kürt yanlısı bir parti ve bu altılı koalisyon içinde bile türbülansa yol açabilir. Belki mesela Kılıçdaroğlu'na oy vermek üzere olan milliyetçiler, onun HDP tarafından fazla desteklendiğini düşünerek fikirlerini değiştireceklerdir. HDP'nin aday göstermemesi otomatik olarak "Kılıçdaroğlu, yüzde 10 daha fazla oy alacak" anlamına gelmiyor" dedi. . Kürt seçmeninin tamamının HDP'ye oy vereceği düşüncesinin yanlış olduğunu kaydeden Billion, "Kürtlerin hepsi HDP'nin arkasında değil. Kürt seçmenin büyük bir kısmı tercihini AK Parti'den yana kullanıyor" ifadelerini kullandı. Kürtlerin yüzde 50'sinin ülkenin doğusunda veya güneydoğusunda yaşamadığına işaret eden Billion "Kürt nüfusu artık Türkiye'nin sadece doğu ve güneydoğusunda yoğunlaşmamaktadır. Büyük metropollerde yaşayan Kürtler, tam olarak kendi şehirlerinde kalanlar gibi düşünmüyorlar. Dolayısıyla Kürtlerin geneli ve bu seçimden ne bekledikleri hakkında konuşmak çok karmaşık" dedi.

1 yıl önce

Rekabet Kurumu Başkanlığı'ndan kırmızı et açıklaması: Kanunu ihlal edenlerin cirolarının yüzde 10'u kadar ceza

Türkiye'de fahiş et zamları gündeme gelmeye devam ediyor. Konuya ilişkin açıklamalar ve incelemeler art arda geliyor. Bir açıklamada Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle'den geldi. Kırmızı et fiyatları gündemde Küle, son zamanlarda kamuoyunun gündemini meşgul eden en önemli konulardan birinin ülkedeki kırmızı et fiyatları olduğunu ifade etti. Rekabet Kurumu Başkanı Birol Küle, kırmızı et fiyatlarına ilişkin çalışmaların titizlikle sürüldüğünü belirtti. Küle yaptığı açıklamada, "4054 sayılı 'Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un ihlali niteliğindeki bu davranışların tespiti halinde ilgili teşebbüsler hakkında teşebbüslerin cirolarının yüzde 10'una varan idari para cezaları uygulanması söz konusu olabilecektir" dedi. "Rekabet Kurumu'nun da şüphesiz ki yakın takibindedir" Birol Küle, kırmızı etteki fiyat artışlarına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Küle, son zamanlarda kamuoyunun gündemini meşgul eden en önemli konulardan birinin kırmızı et fiyatları olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: Özellikle son birkaç aylık zaman diliminde, arka arkaya gelen yüksek orandaki zamlar ile kırmızı et fiyatları önemli ölçüde artmıştır. En temel gıda maddelerinden biri olan kırmızı etteki bu fiyat artışları, ilgili diğer kamu kurumlarının yanı sıra Rekabet Kurumu'nun da şüphesiz ki yakın takibindedir.

Nitekim kurumumuz 2022 yılından itibaren kırmızı et sektörüne yönelik çalışmalar yürütmekte olup, sektörde faaliyet gösteren teşebbüsler ve teşebbüs birlikleri hakkında yapılan geniş kapsamlı incelemeler halihazırda devam etmektedir. 

Kırmızı et piyasasına tüm Türkiye'yi kapsayacak şekilde mercek tutmayı hedefleyen bu incelemelerde, hem sektörün yapısal ve mevzuat kaynaklı sorunları, hem de sektördeki teşebbüslerin ve teşebbüs birliklerinin piyasa davranışları ele alınmaktadır. Ciroların yüzde 10'una varan idari ceza Teşebbüslerin ve teşebbüs birliklerinin davranışlarına ilişkin incelemelerin, piyasada rekabet kurallarına aykırı herhangi bir oluşum olup olmadığına odaklandığını belirten Küle, şunları kaydetti: Bu çerçevede rakip teşebbüslerin rekabeti sınırlayıcı bir anlaşma içinde bulunup bulunmadıkları, teşebbüs birliklerinin sektördeki rekabeti engellemeye yönelik kararlarının veya eylemlerinin olup olmadığı ve piyasadaki büyük teşebbüslerin perakendeciler ile ilişkilerinde rekabete aykırı davranışların ortaya çıkıp çıkmadığı öncelikli olarak değerlendirilmektedir. 

Zira rekabet kurallarına aykırı bu davranışlar doğrudan ya da dolaylı olarak kırmızı et fiyatlarının artmasına yol açabilmektedir. 4054 sayılı 'Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un ihlali niteliğindeki bu davranışların tespiti halinde ilgili teşebbüsler hakkında teşebbüslerin cirolarının yüzde 10'una varan idari para cezaları uygulanması söz konusu olabilecektir. 

Kurumumuz, tüketicilerin beslenmesinde ve bütçesinde önemli yeri olan kırmızı etteki fiyat artışları konusunda son derece duyarlı olup, sektördeki rekabete aykırı davranışların tespiti ve bu davranışların ağır şekilde cezalandırılması konusunda gerekeni yerine getirmek üzere çalışmalarına devam etmektedir.

1 2