28 Mart Perşembe 2024
3 yıl önce

İçişleri Bakan Yardımcısı Ersoy’dan “darbe çığırtkanlığı” yapan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’a sert tepki

İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy, Cumhuriyet’e verdiği mülakatta merhum Başbakan Adnan Menderes’in darbeyle devrilmesini meşrulaştıran ve Erdoğan’ı erken seçime gitmediği takdirde darbeyle tehdit eden eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’u sosyal medya hesabından eleştirdi

2 yıl önce

İBB'ye metro tepkisi çığ gibi büyüyor

İBB'nin Sancaktepe-Yenidoğan metro hattına beton dökmesinin yankıları sürüyor. Bölgede protestolarla tepkisini dile getiren vatandaşlar, "Milletin emeğinin üzerine atılmış bir topraktır." ifadelerini kullandı. Metro hattının kapatılma kararı "yolcu kapasitesinin az olması" açıklamasıyla verilmişti. Öte yandan söz konusu bölgenin, dışardan en çok göç alan yerlerden biri olduğunun altını çizen bir vatandaş ise şu sözleri kaydetti: Yenidoğan denilen bölge, göç oranına bakılırsa İstanbul'un en çok göç alan yeri. Burada nasıl bir yolcu kapasitesi yok, bunun açıklamasını yapmadan metroyu kapatıyorlar. Yüzde 60'ına varanı bitmiş zaten; sen bunu ne hakla kapatıp ne hakla üstüne toprak dökmeye kalkarsın?" METROMA DOKUNMA Vatandaşlardan biri de durum karşısındaki hayal kırıklığını şu sözlerle belirtti: "Milletin emeğinin, başarısının, çalışmasının üzerine atılmış bir toprak. Halkın emekleri, değerleri, düşünceleri İBB tarafından gömülmüş hissi... İstanbul'un enkalabalık semtlerinden biri Sancaktepe, en kalabalık mahallelerinden biri de Yenidoğan'dır. Ayrıca sadece Yenidoğan değil; Çekmeköy, Alemdağ ve Dudullu ile Ümraniye'yi birbirine bağlayan bir hattır burası. Metromuza dokunulmamasını istiyoruz."

2 yıl önce

Şehit askerin hastaneye getirilişinde ihmali olduğu ileri sürülen başhekim açığa alındı

Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, Tunceli Ovacık'ta düzenlenen Eren-7 Operasyonu'nda yaralanan Uzman Çavuş Tortumlu'nun askeri helikopter ile Erzincan Mengücek Gazi Eğitim Araştırma Hastanesine kaldırıldığı ancak burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit olduğu hatırlatılarak, "Şehidimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Milletimizin başı sağ olsun." ifadesi kullanıldı Açıklamada, şehit Tortumlu'nun hastaneye getirilişinde, helikopterin indiği alana ambulansın vaktinde ulaşmasında ihmali olduğu ileri sürülen hastane başhekiminin, Bakan Koca'nın talimatıyla açığa alındığı belirtilerek, ilgililer hakkında soruşturma başlatıldığı kaydedildi.

2 yıl önce

İmamoğlu CHP'li trolleri açığa düşürdü... Tweet silme yarışına girdiler

CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediyesi Megakenti etkileyeceği günler öncesinden belli olan kar yağışına karşı tedbir almadı. Tuzlama ve kar küreme araçları zamanında müdahale etmeyince İstanbul'da kar kabusu yaşandı. Onbinlerce İstanbullu yollarda mahsur kalırken İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu balık restoranında yemek yemeyi tercih etti. İmamoğlu'nun balık restoranında çekilen fotoğraflarının ortaya çıkmasının ardından CHP'li siyasetçilerin de aralarında bulunduğu troller Başkanlarını aklama yarışına girdi. İmamoğlu’nu aklama yarışına giren troller! doğrunun ortaya çıkmasıyla tweet silme yarışına girdiler:

2 yıl önce

Kemal Kılıçdaroğlu’ndan sonra İBB Başkanı İmamoğlu da kişisel veri ifşasına başladı… İçişleri’nden tepki “Balığın kılçığı boğazına mı takıldı”

İstanbul’un kar altında kaldığı akşamda İngiliz Büyükelçisi ile balık keyfi ortaya çıkan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na pek çok İstanbullu gibi AK Parti İstanbul Milletvekili Fatma Betül Sayan Kaya da sosyal medya üzerinden tepki göstermişti. Twitter hesabın paylaşımda bulunan Kaya, “İBB başkanlığı öncelikle sorumluluk sahibi olmayı gerektirir. Kadınlar, yaşlılar, bebekler yollarda aç, susuz kalmışken balık keyfi yaparak belediye başkanlığı yapılmaz.” ifadelerini kullanmıştı. Bu ifadeyi alıntılayan CHP’li Mehmet Bekaroğlu ise önce Kaya’ya tepki göstermiş; daha sonra ise balıkçı rezaleti ortaya çıkınca Kaya’dan özür dilemişti. İNTİKAM İÇİN HUKUKU ÇİĞNİYOR İBB Başkanı İmamoğlu, eski bakan Fatma Betül Sayan Kaya’dan intikam almak için burs konusunu gündeme getirdi. İmamoğlu, İBB tarafından yurtdışında yüksek lisans eğitimi yapan Fatma Betül Sayan Kaya ve Rabia İlhan için savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu; araştırma yapıp burs alarak yurt dışına giden başka isimleri de duyuracağını açıkladı. İBB’den bugüne kadar yasalar çerçevesinde burs alarak eğitim gören binlerce öğrencinin kişisel verilerini kamuoyuna açıklayacak olan İmamoğlu’na hukukçulardan tepki yağıyor. TCK 136. maddeye göre, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme, verme ve yayma suçunun cezası 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasıdır. Bu suça iştirak edenler, suçlularla birlikte yayanlar yargılanmalıdır. “PKK’LI AİLELERE YAPTIĞI YARDIMIN HESABINI VERSİN” PKK’nın paralel Diyanet yapılanması olan DİAYDER üyelerini İBB’de işe yerleştirdiği ve PKK’lı teröristlerin ailelerine gıda yardımı yaptığı ortaya çıkan İmamoğlu’na sosyal  medyadan tepki gösteren pek çok kullanıcı “Madem burs yolsuzluğu vardı bugüne kadar niye bekledi?, Sen önce PKK’lı ailelere yaptığın gıda yardımının hesabını ver” yorumlarında bulundular. YEDİĞİN BALIĞIN KILÇIĞI BOĞAZINA MI TAKILDI İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy İBB Başkanı İmamoğlu’na, İBB’den binlerce öğrenci burs alıyor ama iki kadın itibar suikastine uğruyor. Burada suç, burslu okumak mı, siyasetçi olmak mı? Yoksa @drbetulsayan’a kişisel bilgilerini ifşa ederek ahlaksızca saldırmanızın nedeni karda kışta yediğinizin balığın kılçığını boğazınıza tıkaması mı?” şeklinde tepki gösterdi https://twitter.com/mehmetersoy57/status/1488634047807041536?s=21

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu, 'Aile İçi ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Toplantısı'nda konuştu: Her gayrete, desteğe açığız

Bazı dönemlerde "Biz getiriyoruz, hakimler ve savcılar serbest bırakıyor." eleştirisinin yapıldığını söyleyen Soylu, "Öyle değil arkadaşlar, dosyayı tamamlamak zorundayız. Herkes görevini yapacak. Cezaevindeki uyuşturucudan tutuklu sayısı 35-36 bindi, bugün 100 bini aştı. Dosyamızı en iyi anlamda oluşturacağız, sonra yargının önüne getireceğiz. O yukarıdan aşağıya bakacak." dedi. Süleyman Soylu, çok sayıda kulvarda aynı anda koşmak durumunda bulunduklarını, karşı karşıya kalınan suçlarla ilgili analiz çalışmalarının yapıldığını ifade etti. Suç Önleme Ofislerinin kurulacağını bildiren Soylu, önleyiciliğin nasıl olacağının ortaya konulduğunda Türkiye'de huzurun ve sükunun sürekli millet lehine geliştiği tablonun elde edileceğini vurguladı. Telefon üzerinden yapılan dolandırıcılık suçlarının üzerinde çalışıldığını kaydeden İçişleri Bakanı Soylu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun (BTK) bu konuda 1 Mart'ta yeni bir karar alacağını ve bu kararın herkesi rahatlatacağını dile getirdi. "Ben şikayetçi değilim diyenleri de takip ediyoruz" Kadına yönelik şiddet konusunda önemli adımlar atıldığının altını çizen Soylu, kolluk birimlerine gecikmesi sakınca bulunan durumlarda koruyucu ve önleyici tedbir alma yetkisi verildiğini hatırlattı. Halen 499 kişinin elektronik kelepçeyle izlendiğini aktaran Bakan Soylu, Kadın Acil Destek (KADES) Uygulaması'nı cep telefonuna yükleyen kadın sayısının 3 milyonu aştığını açıkladı. KADES'in birçok olayın yaşanmadan önlenmesini sağladığını bildiren Soylu, "Sadece bize intikal eden değil, intikal edip de 'Ben şikayetçi değilim.' diyenleri de takip ediyoruz. Bunu bir hukuki, idari prosedür olarak görüyor değiliz. Bunu bir insanlık meselesi olarak görüyoruz. Buna belki korkmuştur, endişe etmiştir, kendisine o anda bir şey söylenmiştir anlayışıyla bakıyoruz." diye konuştu. Süleyman Soylu, KADES üzerinden yapılan 169 bin ihbarın asıllı olduğunu, tehlike fark edilerek olaylara müdahale edildiğini anlattı. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için adımların atılmasına devam edileceğine işaret eden Soylu, "Meselenin her yönüyle ilgileniyoruz, her aracı kullanmaya çalışıyoruz. Tüm aktörlerle, tüm paydaşlarla sürekli yeni çözümler üretmeye çalışıyoruz. Sonuç almak için büyük gayret gösteriyoruz. Bizim sonucumuz şu, sıfır tolerans, sıfır şiddet. Buna biz ulaşmak zorundayız." dedi. Soylu, 2017'de kadın cinayeti sayısının 353 olduğunu, 2021'de bu rakamın 307 olduğunu bildirdi. "Her gayrete, desteğe açığız" İhbarların daha kolay yapılabilmesi için yeni uygulamaların hayata geçirildiğini hatırlatan Bakan Soylu, şöyle devam etti: "Bu konuda ne kadar adım atmak gerekiyorsa o kadar adım atılacaktır. Bir kadının şiddet görmesine, eziyet çekmesine, can güvenliğinden endişe etmesine gönlümüz de razı değil, sorumluluğumuz da buna imkan vermez. Buradaki samimi her gayrete, desteğe, istişareye kapımızın açık olduğunu ifade etmek isterim." Yaşanan olaylara ilişkin hazırlanan haberlerde kullanılan dilin önemine değinen Soylu, bu konuda gazetecilerin de sorumlu olduğunu, tahrik edici değil problemleri ortadan kaldırıcı bir dil kullanılması gerektiğini söyledi. Soylu, "Failin yakalanmış görüntüsü verilirken, kendini haklı gösteren, hatta sanki asıl mağdur kendisiymiş, haksızlığa uğramış gibi yaptığı açıklamaları vermek doğru değildir." dedi. "Karı kocayı barıştırmak en büyük sevaptır ama cinayet en büyük günahtır." diyen Soylu, şiddetin tekrarlanabileceğini, tedbirin alınması ve mağdurun korunması gerektiğini vurguladı. Kadına yönelik şiddetle mücadelenin uzmanlık gerektirdiğine dikkati çeken Soylu, emniyet ve jandarma birimlerinde bu alanda görev yapanların belli dönem süresince görev yerlerinin değiştirilmemesi gerektiğini kaydetti.

2 yıl önce

Doktoru darp ettiği iddiasıyla açığa alınan uzman çavuş ortaya çıkan güvenlik kamerası görüntüleri sonrası görevine iade edildi

Yatağan Jandarma Komutanlığı'nda görevli uzman çavuş Ali Akdağlı, 14 Mart'ta saat 23.00 sıralarında rahatsızlanınca ambulansla Yatağan Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Buradaki müdahalesinin ardından Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edilen Akdağlı, kendisini muayene etmek isteyen acil serviste görevli doktor Tahir Tarımer ile tartıştı. Olaya hastanenin güvenlik görevlileri müdahale etti. Tarımer, tartışma sırasında Akdağlı, tarafından darbedildiğini ileri sürdü. Vücudunda kızarıklık oluştuğunu ve gözlüğünün kırıldığını söyleyen Tarımer, darp raporu alıp Akdağlı'dan şikayetçi oldu. Ali Akdağlı da darp raporu aldı. Apandisit teşhisi konulan Akdağlı ameliyat edildi. 'ULTRASON ÇEKTİRMEK İSTEDİĞİNİ SÖYLEDİ' Doktor Tarımer, polisteki ifadesinde olay anını anlatarak, "Hasta, apandisit şüphesiyle Yatağan Devlet Hastanesi'nden sevk edildi. Ultrason çektirmek istediğini söyledi. Kendisine kan tahlili ve diğer tetkiklerin yapılmadan mümkün olmadığını anlattım. Evrakını alarak acil servisten ayrılmak istedi. Arkasından gidip, çıkış yapmasına izin vermedim. Sinirlenerek beni itip, boğazımı sıktı" dedi. Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki apandisit ameliyatının ardından genel cerrahi servisinden taburcu edilen uzman çavuş Ali Akdağlı, sağlık çalışanlarının, "Sen şiddet, darp, hakaret ettin. Biz seni tedavi ettik, taburcu ediyoruz" sloganları arasında alkışla protesto edildi. Ekip aracına bindirilen Akdağlı, ifadesi için Komiser Hamdi Bey Polis Merkezi'ne götürüldü. 'KAMUOYUNDA HAKSIZ ŞEKİLDE LİNÇ EDİLDİM VE İFTİRAYA UĞRADIM' Gözaltına alınan uzman çavuş Ali Akdağlı, polis merkezinde yeniden rahatsızlandı. İfadesi alınamayan Akdağlı, apandisit operasyonu olduğu bölgede şiddetli ağrı şikayetiyle polis ekiplerince Menteşe Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Hastanedeki tedavisinin ardından tekrar taburcu edilen Akdağlı, polis tarafından yeniden Komiser Hamdi Bey Polis Merkezi'ne götürüldü. Akdağlı, burada asıl mağdurun kendisi olduğunu belirtip, ifadesinde, "Sağlık çalışanına hakaret etmedim, fiziki müdahalede bulunmadım. Kamuoyunda haksız bir şekilde linç edildim ve iftiraya uğradım. Bu nedenle doktordan şikayetçiyim" dedi. Polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Akdağlı, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ayrıca, tedbiren açığa alınan Akdağlı hakkında idari soruşturma başlatıldı. GÜVENLİK KAMERASI KAYITLARI DİKKATE ALINDI Muğla Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Nadir Yağcı'nın olayın ardından yaptığı açıklamada, kamu görevlisine hakaret, kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarının işlediği iddiasıyla yürütülen soruşturmada, olay mahallinin güvenlik kamerası kayıtları getirtilerek ayrıntılı şekilde incelendiği belirtildi. Açıklamada, "Dosyadaki tüm delillerle birlikte değerlendirildiğinde, şüpheliye isnat olunan suçların vasıf ve mahiyetiyle, mevcut delil durumu, özellikle güvenlik kamerası kayıtları dikkate alınıp şüpheliye adli kontrol hükümlerinin uygulanması uygun görülmüştür. Söz konusu soruşturma titizlikle yürütülmektedir" denildi. PEŞİNDEN GİDİP İTTİĞİ ORTAYA ÇIKTI Olaya dair, ortaya çıkan güvenlik kamerası görüntülerinde, saldırıya uğradığını ileri süren doktor Tarımer'in, evrakını masadaki görevlilerden alıp ayrılmak isteyen uzman çavuş Akdağlı'nın peşinden gidip ittiği, bu sırada da kayıp düşmesi yer aldı. Görüntülerin ardından hastane yönetimi doktor Tarımer hakkında idari soruşturma başlattı. Öte yandan uzman çavuş Akdağlı, doktor Tarımer hakkında kendisine iftira attığı gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu. Muğla Valiliği'nin talimatıyla İl Jandarma Komutanlığı tarafından uzman çavuş Ali Akdağlı hakkında başlatılan idari soruşturma tamamlandı. Soruşturmada olay gününün güvenlik kamerası kayıtlarının incelenmesi doğrultusunda rütbeli personelin suçsuz olduğu değerlendirildi. Görevine iade edilen Akdağlı'nın hafta içinde mesaisine başlayacağı öğrenildi.

1 yıl önce

İçişleri Bakanlığından 81 il valiliğine heyelan, sel ve çığ uyarısı

İçişleri Bakanlığınca valiliklere gönderilen yazıda, ülke genelinde son aylarda etkili yoğun kar yağışlarının, ilkbahar mevsiminde havaların ısınması ile birlikte dağların zirvesinde ve yamaçlarda biriken karların ani ve hızlı erimesiyle akarsuların debilerinde artış olabileceği belirtildi. Bunun sonucunda sel/taşkın, heyelan, kaya düşmesi ve çığ olaylarının tetiklenebileceği afet ve acil durum olaylarının yaşanabileceğine dikkat çekildi. Karların erimesiyle meydana gelebilecek muhtemel afet ve acil durumların öncesinde hazırlıklı olunması istenirken, alınacak önlemlerde şu şekilde sıralandı: Tüm illerde, merkez ve kırsal mahalleler/köyler ile orman alanlarını kapsayacak şekilde il genelinde duyarlı ve tehlikeli bölgelerin tespit edilerek, bu yerlere yönelik alınacak önlemler belirlenecek. Riskli tespit edilen yerlerde ilgili kurum, kuruluş, belediye, muhtar, köy koruyucuları ve vatandaşlar muhtemel tehlikeler hakkında bilgilendirilecek. Güneye bakan yamaçlarda yer alan yerleşim yerlerinde; çığ, su baskını ve heyelan riski diğer alanlara göre daha fazla olacağından bu bölgelerde ikamet eden vatandaşlar daha dikkatli olmaları hususunda uyarılacak. Doğu Karadeniz ve Doğu Anadolu illerinde kaya temelin derin ve eğimin olduğu alanlarda ikamet eden vatandaşlar, risklere karşı uyarılırken, ikamet ettikleri bölgenin zemininde/toprağında oluşan çatlak, toprak yarılması gibi hareketleri ivedi şekilde AFAD’a bildirmeleri istenecek. Eğitim/öğretim kurumları, turizm merkezleri, karayolları, köprü ve viyadükler, menfezler, enerji ve haberleşme nakil hatları gibi kritik tesis ve altyapıların bulunduğu yerlerin tehlike değerlendirmeleri sorumlu birimler tarafından yapılarak, gerekli tedbirlerin alınması sağlanacak. Belirlenen tehlikelerin gerçekleşmesi durumunda hizmetine ihtiyaç duyulabilecek ve müdahale için yeterli ekipmana sahip kamu kurum kuruluşları, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının taşıt, iş makinası, makine, donanımı ile ilgili personelinin belirlenerek, Afet Yönetimi Karar Destek Sistemine veri girişi bu ay sonuna kadar tamamlanacak. Afet ve acil durumlarda müdahale hizmetleri Afet ve Acil Durum Müdahale Hizmetleri Yönetmeliğine ve Türkiye Afet Müdahale Planına göre yürütülecek. Ayrıca Çığ Tehlikesine Maruz Kalması muhtemel yerleşim birimi bulunan İllerde, İçişleri Bakanlığınca yayınlanan “Çığ Önlemleri ve Müdahale Faaliyetleri Genelgesi”ne uygun hareket edilecek.

1 2 3 4 5