Son Dakika:
Memleket Partisi Eskişehir İl Binası'nda basın açıklaması yapan Muharrem İnce, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun danışmanı Nuşirevan Elçi'nin röportaj verdiği sırada genel merkezde Türk bayrağının kaldırılması konusunda eleştirilerde bulundu. Muhalefette bayrak kaldıran danışmanların olduğunu söyleyen İnce, "Muhalefete bakıyorum bayrak kaldıran danışmanlar var. Partinin yerel merkezinde basın toplantısı yaparken Türk bayrağını kaldırıyor. Utanmıyor musunuz siz? Yazık günah size, yazıklar olsun size. Türk bayrağını kaldıranları kendinize danışman yapıyorsunuz. Bana neden CHP'den gittin diyorlar, iyi ki gitmişim, sizle mi beraber olacağım?" diye konuştu. "51 GÜN KALA BENİ ADAY YAPMIŞLARDI, TÜM ZAMANLAR BOŞ GEÇMİŞTİ" Altılı Masa'nın' aday çıkarma konusunda yorum yapan Muharrem İnce, "Adayı seçime yetiştirirlerse mutlu oluruz. Seçimden sonraya bırakmazlarsa iyi olur. Geçmişte 51 gün kala beni aday yapmışlardı. Tüm zamanlar boş geçmişti, 13 tane vilayete uğrayamamıştım. Büyük ihtimal yine 50 gün kala açıklayacaklardır" dedi. Seçim adaylığıyla ilgili Ocak sonu gibi bir açıklama yapacaklarını dile getiren İnce, "Ocak sonu gibi bir açıklama yaparız. Görüştüğümüz partiler var. Zafer Partisi, Doğru Parti, Demokratik Sol Partisi, Adalet Partisi gibi partilerle görüşüyoruz" ifadelerini kullandı.
Resmi bir ziyaret kapsamında 3-4 Ocak tarihlerinde Türkiye'de bulunan Almanya Dışişleri Bakanlığı'nda Avrupa ve İklimden Sorumlu Devlet Bakanı Anna Lührmann, Ankara'daki temaslarının ardından geçtiği İstanbul'da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile biraraya geldi. Lührmann ziyaretle ilgili sosyal medya hesabı Twitter'dan şu açıklamayı yaptı: "Türkiye ziyaretimin ikinci gününde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile bir araya geldim. Hakkında, siyasi yasak getirilmesiyle sonuçlanabilecek şaibeli bir dava sürüyor. Türkiye'de yaklaşan seçimler göz önüne alındığında, demokratik rekabetin adil oyun kurallarına ihtiyacı olduğu açıktır. Partilerin veya adayların seçimden önce keyfi olarak oyundan alınması son derece sorunlu olacaktır. Bu durum potansiyel adaylar için de geçerlidir." Türkiye'deki temasları sırasında siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle de bir araya gelen Lührmann, Türkiye'nin yeşil dönüşüm ve yenilenebilir enerji konusundaki potonsiyellerine de dikkat çekti. Lührmann mesajında, "Yeşil Dönüşümde Türkiye ve onunla işbirliği için muazzam bir potansiyel bulunuyor. Yenilenebilir enerji ve yeşil hidrojen için koşullar mükemmel. Bu durum, AHK'da (Almanya Dış Ticaret Odası) girişimcilerle yapılan bir görüşmede açıkça ortaya çıkmıştır" ifadelerini kullandı. https://twitter.com/annaluehrmann/status/1610688883548737536?s=46&t=bBNp9vFBYoRCYzzZghRM7g İstanbul'da Tarabya Kültür Akademisi ve ARTER sanat merkezini de ziyaret eden Alman Bakan, Twitter mesajında İstanbul'la ilgili gözlemlerini, "İstanbul bir kültür başkentidir. Bunu ARTER Merkezi'nde ve Tarabya Kültür Akademisi bursiyerlerimizle yaptığım görüşmede bizzat görme fırsatım oldu" sözleriyle dile getirdi. https://twitter.com/ackilic76/status/1610266154341208067?s=46&t=MnoO1lpmMXNEWcLKLUH2iw
Mali müşavirliğini yaptığı şirketin İETT’den 2 milyar TL’lik bakım ihalesi almasıyla gündeme gelen CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, İBB tarafından Saraçhane’ye konulan "haysiyet duvarı" önünde poz verdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar'ı telefonla arayıp kendisi hakkındaki davanın 2. duruşması sonrası adliye çevresindeki yolların kapatılmasını bahane ederek tehdit ettiği ortaya çıktı. Edinilen bilgilere göre olay geçen eylül ayında yaşandı. 23 Eylül Cuma günü İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı'nı arayan İmamoğlu, o gün yoğun toplantı trafiği olan Başsavcı Uçar'a ulaşamadı. 26 Eylül Pazartesi günü, İmamoğlu'na cevaben dönen Başsavcı İsmail Uçar, İmamoğlu'nun kaba ve tehditvari sözleriyle karşılaştı. "ARARIM BAK VALİYİ..." Başsavcıya "Ben 16 milyonun temsilcisiyim. Telefonlarıma neden çıkmıyorsun? Duruşma günü adliyenin etrafını neden kapattın?" diyerek hesap sormaya çalışan İmamoğlu, başsavcının nezaket ve devlet terbiyesi kuralları içerisinde, adliyenin çevresinin kapatılmasının valilik ve kaymakamlık kararı olduğunu ve muhatabının da vali ve kaymakam olduğunu hatırlatması üzerine, "Ararım bak valiyi. Bu işin peşini bırakmam. Ben takipçi birisiyim. Takip ederim bu işi sonuna kadar. Odana da geleceğim. Seni ilk gördüğüm yerde yüzüne de söyleyeceğim bunları" dediği öğrenildi. 'SAÇMA SAPAN İDDİANAMEYLE BENİ MEŞGUL EDİYORSUN' Sabah Gazetesi'nin haberine göre, İmamoğlu'nun ayrıca Başsavcı Uçar'a telefonda "Zaten saçma sapan bir iddianameyle beni meşgul ediyorsun" ifadelerini de kullandığı kaydedildi. İmamoğlu'nun başsavcıyı tehdit ettiği telefon görüşmesine o anda makamda tesadüfen bulunan bir başsavcı vekilinin de şahitlik ettiği belirtildi. Başsavcı Uçar'ın söz konusu görüşmeyi Hâkimler ve Savcılar Kurulu ile Adalet Bakanlığı'na bildirdiği de edinilen bilgiler arasında yer aldı. 'HİÇ KİMSE YARGIYI TEHDİT EDEMEZ' Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun devam eden yargı süreçleri ile ilgili olarak hâkim ve savcıları tehdit eden açıklamalarına sert tepki gösterdi. Bozdağ "Sayın İmamoğlu yaptığı açıklamalarla alenen yargı görevi yapan hâkim ve savcılarımızı tehdit ediyor. Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs ediyor. Kendi lehine istediği kararlar çıkmazsa gök kubbeyi yıkacağını ifade ediyor. Yani bu üslup, bu dil bizim kanunlarımıza göre, hukukumuza göre kabul edilemezdir" dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nda işe alınan bazı kişilerin terörle iltisaklı olduğu, güvenlik soruşturmasından geçirilmediği tespit edilmişti. Soruşturma sürerken, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu terleten bir soru geldi. İmamoğlu'na terörle iltisaklı personelin neden işten çıkarılmadığı soruldu. İmamoğlu, şahsın görevine devam edeceğini açıkladığını, bundan sonrasının İçişleri Bakanlığı'nda olduğunu ifade ederek topu taca attı. İMAMOĞLU'NU TERLETEN SORU İBB'deki programda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ekrem İmamoğlu gelen bir soru karşısında oldukça zorlandı. İmamoğlu'na, terörle iltisaklı olduğu tespit edilen itfaiye eri Muharrem Kılıç'ın neden işten çıkarılmadığı soruldu. İmamoğlu bu soruya hazırlıksız yakalandı. İBB Başkanı, "Öncelikle ben cevabımı daha önce verdim. Görevine devam edecek dedim. Artık ben bu sorunun muhatabı değilim. Sayın Bakan'a gidin sorun." dedi. İmamoğlu, terör örgütü PKK/YPG ile iltisaklı olduğu tespit edilen personellerin neden işten çıkarılmadığına dair soruyu geçiştirdi. İBB'YE TERÖR SORUŞTURMASI İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İBB'nin güvenlik soruşturması yapmadan personel aldığını, çalışanlar arasında terörle iltisaklı şahısların bulunduğunu bildirdi. Soylu şu ifadeleri kullandı: Yaptığı açıklamalarından hiçbirinde ben terör örgütüyle iltisaklıları almadım demiyor. Aldım ama sorun bakalım niye aldım diyor. Öyle bir açıklama yapılıyor ki, ben İBB'nin önüne sandalye atacağım acaba bugün İmamoğlu kimi işe almış... Ömrü devlete küfretmekle geçen insanları karşısına dizmiş. Geçmiş dönemde niçin olmuş, olmamış. 2 kişiyi attım diyorsun demek ki yetkin var. Sorumuz şu niye işe aldın. Devlet bunu takip etmek zorundadır. Bazı insanlar işlerini yönetirlerken tepeden yönetirler. Güvenlik araştırması nedir biliyor musunuz? İlgili kurum sorar bu adamla ilgili güvenlik soruşturması var mıdır? Yanıt gelir, kurum alır ya da almaz. Bunlar sorgusuz sualsiz işe alıyorlar. Sonra da bana atsaydın diyorlar. Benim böyle bir yetkim yok. Soruşturma bitmeden neden işten atayım.Sorumluluk işe alandadır. Değer ailelerini, değer ailesi PKK'nın dağ kadrosuna katılanların yakınlarını istihdam sağlama noktasına gidilmesidir.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu Büyükşehir Belediyesi'nde müfettişler tarafından terörle iltisaklı çalışanların tespit edilmesi sonrasında yargıya intikal eden terör soruşturmasına ilişkin Fatih Saraçhane'de bulunan İBB Başkanlık binasında bir kez daha açıklamada bulundu. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, basın açıklamasının ardından soru cevap bölümünde kendisine yöneltilen HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ın 'İstanbul'u nasıl kazandıysak İstanbul Sözleşmesi'ni de öyle kazanacağız' sözleri hatırlatıldı. HDP'li Buldan'ın sözlerinin gizli ittifak olarak yorumlandığının aktarılmasının ardından İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu "HDP'nin verdiği desteğe teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. İBB Başkanı ayrıca "İBB İtfaiyesi'nde çalışan personelin yayınlanan sicilinde terör faaliyetlerinin kırsal alanında aldığı görüldü. Siz de genel soruşturmaya ilişkin suçların şahsiliği ilkesine değindiniz. Bir kişinin kardeşinin şehit yakını olması bu anlamda bir terörist olmasının önünde engel mi? Terörle iltisaklı isimlerle alakalı olarak da arşiv araştırması yapmadığınızdan kaynaklı, böyle bir yasa ve yasak olduğundan ötürü yapamadığınızı söylediniz ancak bu arşiv araştırması yapılmamasından kaynaklı böyle bir sicil kamuoyu ve sizlerin önüne düştü. Bu kişinin işine ve görevine devam edeceğini ilan ettiniz. terörle iltisaklı olarak sicili çıkan kişinin işine devam etmesinin sebebi nedir?" sorusuna ise "Ben zaten görevine devam edecek diye bundan sonrasını İçişleri Bakanına sorun" yanıtını verdi.
Gazeteci Fatih Portakal Altılı Masa içerisindeki bir partinin üst düzey bir ismiyle yaptığı görüşmeyi aktarırken dikkat çeken bir iddia ortaya attı. "BİRKAÇ PÜRÜZ HARİÇ KILIÇDAROĞLU'NUN ADAYLIĞI KESİN" Seçimin yapılacağı 2023 yılına girmemize rağmen hala adayını açıklamayan Altılı Masa için Portakal, "Altılı Masa’nın adayı net bir şekilde Kemal Kılıçdaroğlu. Masa aşılabilecek birkaç pürüz hariç Kılıçdaroğlu’nun adaylığında tam mutabakat sağladı" ifadelerini kullandı. MASADAKİLER BUNDAN HABERDAR MI? Henüz adaylık konusunda ortak bir açıklama yapmayan Altılı Masa'dakilerin bu karardan haberdar olup olmadığı merak ediliyor.
Kılıçdaroğlu’nun danışmanı Nuşirevan Elçi’nin ‘özerklik’ istediği canlı yayında CHP Genel Merkezi’nde büyük bir skandal yaşandı. HDP ile ilişkilerini sıkılaştıran, bu kapsamda terör örgütüne alenen destek veren Nuşirevan Elçi’yi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kendisine danışman atadı ve rozet taktı. Elçi, Kılıçdaroğlu’nun danışmanı olduktan sonra ilk röportajını örgüte yakın yayın organlarından Rudaw’a verdi. Özerklik isteyen Elçi’nin sözleri büyük tepki çekti. Röportaj sırasında Atatürk’ün kurduğu parti olmak ile övünen CHP’nin Genel Merkezi’ndeki Türk bayrakları kaldırıldı. KILIÇDAROĞLU’NUN DANIŞMANI TÜRK BAYRAKLARINI KALDIRTTI CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Nuşirevan Elçi’yi kendisine danışman olarak atadı. Kılıçdaroğlu’nun elleri ile rozet taktığı Elçi’nin PKK terör örgütüne destek mesajları ortaya çıktı. CHP Genel Merkezi, bu paylaşımlara sessiz kalırken, Elçi rezaleti bir başka boyuta taşıdı. Rudaw’a CHP Genel Merkezi’nde röportaj verdi. Röportajda, ‘Özerklik’ vurgusu yaptı. Bu sözlere vatandaştan tepki yağdı, CHP sessiz kaldı. Aynı gün bir başka skandalın daha yaşandığı ortaya çıktı. Nuşirevan Elçi, röportaj sırasında Türk bayraklarını kaldırttı. SALONDA HER ZAMAN TÜRK BAYRAĞI OLURDU CHP Sözcüsü Faik Öztrak, sık sık basın toplantısı düzenliyor. Elçi’nin röportaj verdiği basın salonunda Türk bayrakları ve CHP bayrakları her konuşmada hazır bulunuyor. Elçi’nin bayrakları röportaj için kaldırttığı belirtiliyor.
