20 Mayıs Pazartesi 2024

Naif Analiz - Ali Naif Çakar | Dandik Yunan Medeniyetsizliği ve Göçmen Mezalimi

Naif Analiz - Ali Naif Çakar | Dandik Yunan Medeniyetsizliği ve Göçmen Mezalimi

Ah İsmet paşa ah!

 

Aziz hatırana Ege adalarından mütevellit bir sitemim var. Ege’nin zeytini dağlarından denize doğru ne zaman baksam gözümle gördüğüm ay yıldızsız her ada ciğerlerimde Yeşilay karşıtı hissiyatları uyandırıverir.

 

Neyse ki günün sonunda bu mesele sadece hissiyatta kalır, Yeşilay’la dostluğumu bozmam ve tarihin adaları Yunana veren “kara” parçasıyla dertlenmeye devam ederim.

 

Helenik düşlerin içinden çıkıp gelen Yunan aklı bir Pontus mecrasına sürüklenip ardından birde Antik çağların görkemli hikayeleri (palavra) arasında gelgitler yaşıyor.

 

Atalarımızın Anadolu’da kazandığı o şanlı zafer ve Yunan ordusunu Ege’ye dökerek yolcu ettiği ‘uygun kulaç marş marş’ Atina istikametli o mecburi sefer şüphe yok ki Rum tarihinin en büyük dramlarından birisidir.

 

Bu savaşın sonunda denize dökülen Yunanlılar, atalarının hezimetinden ders almamış gibiler.

Asya’nın, Ortadoğu’nun yokluk ve şiddetinden kaçıp Avrupa’ya varmak isteyen göçmenlerin şişme botlarını batırıp ölüme gönderen varoş bir “medeniyetle” karşı karşıyayız.

 

Antik Yunan medeniyetinden kopup, ‘Dandik Yunan’ medeniyetsizliğinin zirvelerine ulaşan günümüz Yunanistan’ına hoş geldiniz!

Avrupa medeniyetinin kurucu yapıtaşlarından Antik Yunan’ın yerini, yıkıcı ve öldürücü bir karakter olarak ‘Dandik’ Yunan medeniyetsizliği almış bulunuyor.          

 

Google’da “Yunan Sahil Güvenlik” diye bir arama tarama yaptığınızda korku ve gerilim filmlerine sağlam bir senaryo malzemesi çıkar.

Türk film ve dizilerinin senaristlerini, metin yazarlarını acilen bir Yunan Sahil Güvenlik çalışması hazırlamasında fayda var.

Okyanuslarda şu meşhur köpekbalığı Jaws, Akdeniz’de ve Ege’de Jaws’ın akrabası Yunan Sahil Güvenliği kötülükte kıyasıya yarış halindeler.

Azrail bot olmuş, tekne olmuş, üniformalı Yunan olmuş Ege’nin mavi sularında kol geziyor.

 

Bot batırıp göçmen öldürdükleri yetmiyormuş gibi, Yunan Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropoulou’nun sesi Eşek adasından geldi.

Eşek adası ve ses ifadeleri yan yana kullanılınca akla farklı farklı sesler, gürültüler gelmesin.

Ege denizi göçmenlerin kalp atışlarının ve dalgaların sesi arasında büyük bir ölüm kalım mücadelesinin mavi sularına dönüşmüş durumda.

Yurtlarından, topraklarından, vatanlarından kopup gelen ihanete başvurana kadar Yunan’a da yurtluk yapmış bu kadim topraklara sığınan ve buradan Avrupa’ya gitme hayali kuran milyonlarca insan var.

 

Anadolu coğrafyası bu toprakları kanları ve canları pahasına koruyup vatan kılanlara ihanet edenlerin yurdu, evi olmaktan çıkmıştır.

Ege’yi bir ölüm denizine dönüştürenlere kalmayacağını da zaman bize elbet gösterecektir.

Allah’tan Türk Sahil Güvenliği var.

 

Ege’nin ve Akdeniz’in melekleri anlı ve şanlı Türk Sahil Güvenliği; beyaz üniformalarından Ege’ye umut ve aydınlık saçan kahraman Türk denizcileri. 

 

Dünya’nın Sahil Güvenlik algısını insanlık ve iyilik lehine dönüştüren, yeni bir çığır açan Ege mavisinin, Akdeniz’in, Karadeniz’in iyilik melekleri fedakâr Türk Sahil Güvenliği.

 

Aylan bebeğin şahsında nice bebeklerin son nefesi, yetimlerin göz yaşları, kimsesizler mezarlıklarının isimsiz mezar taşlarından yükselen feryatlar er yada geç Yunanistan’a lanet olup yağacaktır yada lanet olup taşacaktır.

Kahrolsun; Yunanistan’ın Göçmen mezalimi!

Kahrolsun; Yunan Sahil Güvenliğinin Göçmen katliamları!!

 

Yaşasın! Türk medeniyeti ve Türk Sahil Güvenliği…

Yeni Yorum