25 Nisan Perşembe 2024
1 yıl önce

Anketçi Kemal Özkiraz’ın akrabası, sahte doktor'dan savcılıkta ilk ifade... Ameliyata girdi, dikiş attı! Yaşı bile yalan çıktı

Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde kendisini ‘pratisyen hekim’ olarak tanıtan ve diğer doktorların şüphelenip, şikâyette bulunmasıyla gözaltına alındıktan sonra sahte diploma ile hastanede görev yaptığı anlaşılınca tutuklanan Ayşe Özkiraz’ın ifadesi ortaya çıktı. Hastanede ameliyat masasında fotoğrafları da ortaya çıkan Özkiraz’ın, savcılıktaki sorgusunda yaşı da dahil olmak üzere söylediği birçok konuda çevresindekilere yalan söylediği anlaşıldı. Doktorlara 25 yaşında olduğunu, Çapa Tıp Fakültesi’nden birincilikle mezun olduğunu ve TUS’tan 81 aldığını söyleyen Özkiraz'ın gerçek yaşının da 20 olduğu saptandı.

‘AİLEM TIP OKUMAMI İSTİYORDU’

Ayşe olan adını, düzenlediği sahte belgelerde ‘Ayşem’ olarak yazdıran Özkiraz’ın doktorluk rolüne ailesine yalan söyleyerek başladığı da ortaya çıktı. Geçtiğimiz yıl Veliköy Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden mezun olan, üniversite sınavını kazamamasına rağmen ailesine Çapa Tıp Fakültesi’ni kazandığı yalanı söyleyen Özkiraz’ın ifadesinde şunları söyledi:

"Ortaokulu Çerkezköy 75’inci Yıl Ortaokulu’nda okudum. Liseyi Veliköy Meslek Lisesi’nde okudum ve 2021 yılında mezun oldum. Ben lisede öğrenciyken ailem tıp fakültesinde okumamı istiyordu. Bana güvenip yüksek puan alacağımı düşünüyorlardı. Liseden mezun olurken üniversite sınavına girdim. Ancak başarısız olduğum için tercih yapmadım. Ailemin güvenliğini sarsmamak için evde sorun olmasın diye anneme, üvey babama ve üvey kardeşlerime Çapa Tıp Fakültesini kazandığımı söyledim. Ailem sınav sonuç belgesini görmek istediğinde de gerçek sınav sonuç belgem üzerinde telefonda oynama yaparak sahte bir sınav sonuç belgesi hazırlayıp aileme gösterdim.” ‘CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİ İLE KALDIM’

Daha sonra yalnız olarak gittiği İstanbul’da özel bir yurtta kendisini tıp fakültesi öğrencisi olarak tanıttığını anlatan Özkiraz, "Burada hem öğrenciler hem de çalışanlar kalıyordu. İlk başta çalışan olarak kalmayı düşündüm. Sonra vazgeçip yurt idaresinde görevli olan soy ismini bilmediğim N. isimli görevli kadına kendimi tıp fakültesi öğrencisi olarak tanıttım. Benden bir takım resmî belgeler istediler. İstenilen belgelerden sadece öğrenci belgesini daha sonra getireceğimi söyledim. Sonraki süreçte de sürekli olarak getireceğim diyerek bu kişileri oyaladım. Yurdun masrafları için de ailemle görüştüm. Ailem zaten bu fakülteyi kazandığımı düşündüğü için bana para gönderiyordu. Yurda yerleştim soy ismini bilmediğim S. ve A. isimli Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencilerle birlikte kalmaya başladım. Bu öğrencilere Çapa Tıp Fakültesi’nde öğrenci olduğumu söyledim. Bu süreçte Çapa Tıp Fakültesi’nin bahçesine ara ara gittim. Burada öğrencilerle tanıştım. Bunlardan birinin ismi Hatice idi. Diğerlerini hatırlamıyorum. Bu kişilerle hiçbir zaman samimi olmadım. Bende numaraları yoktur. Hiçbir şekilde derse girmedim.” ‘PASAJDA ÖĞRENCİ KİMLİK KARTI BASTIRDIM’

Çapa Tıp Fakültesi’ne girebilmek için İstanbul Eminönü’nde bir pasajda öğrenci kimlik kartı bastırdığını söyleyen Özkiraz, "Bu kartların üzerine Ayşem Özkiraz yazdırdım. Aramada ele geçen kartlar bu öğrenci kartlarıdır. Okula girerken bu öğrenci kartlarını gösterip giriyordum. Bu sebeple şüphe duyulmuyordu. Okula gitmediğim zamanlarda da İstanbul'da part time farklı yerlerde çalıştım. Ayrıca aynı yerde Ankara Şehir Hastanesi, Tekirdağ Çerkezköy Devlet Hastanesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi personel kimlik kartlarını da bastırdım. Ancak bunları hiçbir yerde göstermedim. Plaketleri de Instagram'dan bir sayfa ile görüşerek yaptırdım” dediği öğrenildi. Ayşe Özkiraz, yurtta kaldığı dönemlerde Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin yemekhanesine yurtta kalan öğrencilerle birlikte gittiğini anlatarak, "Kaldığımız yurda Cerrahpaşa Tıp Fakültesi daha yakındı, ben çevremdekilere Çapa Tıp Fakültesi öğrencisi olduğumu söylediğim için onların kartları üzerinden Yemek alıyordum. Parasını onlara gönderiyordum. Hatta A.Ö. isimli Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencisi kendi yemek kartını kullanmadığı için bana vermişti. Bir süre de onun kartıyla yemek yedim. Ayrıca Instagram üzerinden S.U. ve F.G. isimli Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde hemşire ve personel olan şahıslarla tanıştım. Bunlara kendimi doktor olarak tanıttım. Bunlarla zamanla arkadaş olduk” diye konuştu. ‘ACİLDE DURUP VAKİT GEÇİRMEK İSTEDİĞİMİ SÖYLEDİM’

Zaman zaman İstanbul’dan Çerkezköy’e geldiğini söyleyen Özkiraz, “2021 yılının Kasım ayı içerisinde annem hastalandı. Çerkezköy Devlet Hastanesi’ne getirdik. Burada N.Ö. isimli acil hekimine kendimi doktor olarak tanıttım. Annemi muayene ettirdim. Sonra da birkaç kez daha Çerkezköy Devlet Hastanesi acil bölümüne geldim. Acilde durup vakit geçirmek istediğimi söyledim. F.Ç. isimli doktor bana izin verdi. Onun izniyle hastanede vakit geçirdim. Burada bulunduğum zaman zarfında doktor koltuğuna oturduğum olmuştur. Boynuma stetoskop da takmıştım. Bu stetoskopu medikalciden almıştım. Acilde bulunduğum zaman zarfında kesinlikle hasta muayene etmedim, ancak muayeneleri izledim. İfade ettiğim üzere sadece birkaç kez acil bölümüne geldim” ifadelerini kullandı.

KENDİMİ DOKTOR OLARAK TANITTIM’

Özkiraz, 2021 yılı eğitim dönemi bittikten sonra 2022 yılı haziran ayı içerisinde Çerkezköy'de ailesinin yanına geldiğini belirterek, "Çocuk cerrahı olmak istediğim için tek başıma hiç kimseyi referans göstermeden Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde çocuk cerrahı olan Dr. M.K.’nın odasına gittim. Sekreteri ile görüşüp kendimi tıp fakültesinden mezun doktor olarak tanıtıp doktor M.K. ile görüşmek istediğimi söyledim. Sekreterinin ismi T.A.. Bir süre sonra doktor M.K. beni kabul etti, görüştük. Kendimi Çapa Tıp Fakültesi mezunu doktor olarak tanıttım. Ayrıca TUS sınavında 81 puan aldığımı söyleyip TUS sınav sonuç belgesi gösterdim. Bu belgeyi daha önce yaptığım gibi Instagram üzerinden görmüş olduğum B.O. ismine hazırlanmış belge üzerinde telefonda oynama yaparak oluşturmuştum. Çocuk cerrahisi bölümüne ilgi duyduğumu, yanında vakit geçirmek istediğimi söyledim. Annemin öğretmen babamın ise gıda mühendisi olduğunu, Ankara'da yaşadıklarını söyledim” dedi. ‘AMELİYATTAN SONRA DİKİŞ YAPTIM’

Doktor M.K.’nın kendisine yanına gidip gelebileceğini söylediğini ifade eden Özkiraz, "Bu şekilde Çocuk Cerrahisi bölümüne gidip gelmeye başladım. Burada muayenelere katıldım. Doktor M.K. kurmuş olduğum ilişkiye istinaden Çerkezköy Devlet Hastanesi’ndeki tüm cerrahi branşların doktorlarıyla iletişim kurdum, muhabbet ettim. Birçok kez ameliyatlara izleyici olarak katıldım. Doktor M.K.’nın hastalarını ameliyattan sonra yapılan dikiş işlemini bizzat kendim yaptım. Bunları yaptığımdan doktor M.K.’nın haberi vardı. Kendisi bana müsaade etti. Hatta benim kolumdan tutup beni ittirip ‘çocuğum diksin’ diyordu. Sadece Dr. M.K.’nın ameliyatlarına katılmadım. Diğer cerrahların da ameliyatlarına katıldım. Ancak bu diğer doktorların ameliyatlarında herhangi bir tıbbi işlem yapmadım. Sadece gözlemci oldum. Bu ameliyatlara hep doktorların rızasıyla girdim. Hastanede beni herkes sevmişti. Hemşireler, genel cerrah… sürekli görüştüm. Burada bulunduğum zaman zarfında zaman zaman önlük, forma giyip, stetoskop takıyordum. Birçok kez muayene ve ameliyata katıldım” diye konuştu. 'AİLEMİN BASKISINDAN KORKTUĞUM İÇİN YAPTIĞIMI SÖYLEDİM'

Evinde bulunan hastanede çekilen fotoğrafları da anlatan Ayşe Özkiraz, "O fotoğraftakiler Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde farklı bölümlerde çalışan doktor, hemşire ve farklı bölümlerde çalışan personellerdir. Muayenelere gidip geldikçe etrafımdakiler ile ilişkim ilerledi, sekreter T., bana doktor M.’nin odasının anahtarını verdi. 12 Kasım 2022 tarihinde sekreter T., beni hastaneye çağırdı. Hastanede bana gerçek adımı, ne iş yaptığımı, ailemin nerede yaşadığını sordu. Ben yalan söylediğimi anladıklarını fark ettim. Sonra da doktor M.K. ile görüştüm. Onlara her şeyin yalan olduğunu, doktor olmadığımı, gerçek ismimin Ayşem değil Ayşe olduğunu, ailemin baskısından korktuğum için böyle bir şey yaptığımı söyledim” dediği öğrenildi. AMELİYATHANEDE FOTOĞRAF

Sahte Doktor rolüne bürünen Ayşe Özkiraz’ın evinde yapılan aramalarda ameliyathanede çektirdiği fotoğraflar, adına düzenlenen sahte Ankara Şehir Hastanesi personel kimlik kartı, Çerkezköy Devlet Hastanesi personel kimlik kartı ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrenci kimlik kartı, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi intörn doktor kimlik kartı, İstanbul Tıp Fakültesi’ni birincilikle bitirdiği belirtilen bir plaket de bulundu. CHP’Lİ ANKETÇİ’NİN AKRABASI Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde bir yıldır kendini pratisyen hekim olarak tanıtan ve eylül ayındaki Tıpta Uzmanlık Sınavı’ndan 81 puan aldığını iddia eden sahte doktor, polis tarafından gözaltına alınarak tutuklanmıştı. Sahte doktor Ayşe Özkiraz'ın Avrasya Araştırma'nın sahibi Kemal Özkiraz'ın da akrabası olduğu ortaya çıktı.

1 yıl önce

Bakan Koca açıkladı: 1'i ağır olmak üzere 35 kişi yaralandı

Düzce Gölyaka merkezli 5.9 büyüklüğündeki deprem sonrası can kaybı yaşanmazken, yaralıların olduğu açıklandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından verilen son bilgiye göre depremde 1'i ağır olmak üzere 35 kişi yaralandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Düzce depremine ilişkin "Gölyaka'daki depremde Düzce'de 1'i ağır 32, İstanbul'da 1, Bolu'da 1, Zonguldak'ta 1 kişi olmak üzere şu anki bilgilere göre yaralı sayısı 35'tir." ifadesini kullandı. Koca, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Düzce Gölyaka merkezli, birçok ilimizde hissedilen 5,9 büyüklüğündeki depremde; Düzce'de 1'i ağır 32, İstanbul'da 1, Bolu'da 1, Zonguldak'ta 1 kişi olmak üzere şu anki bilgilere göre yaralı sayısı 35'tir. Sağlık kurumlarımızdaki yaralıların tedavileri devam ediyor." bilgisini paylaştı. 4.3 BÜYÜKLÜĞÜNDE BİR DEPREM DAHA  AFAD'dan yapılan açıklamaya göre Düzce'nin Gölyaka ilçesinde saat 06.50'de 4.3 büyüklüğünde, 9.45 kilometre derinliğinde bir deprem daha meydana geldi. Emniyet Genel Müdürlüğü, "Düzce'de saat 04.08'de meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki deprem sonrası ekiplerimizle sahadayız. Depremden kaynaklı saha taramalarını yapıyoruz. Yaşanması muhtemel asayiş olaylarına karşı da gerekli tüm güvenlik tedbirlerimizi aldık" açıklamasında bulundu

1 yıl önce

Sağlık Bakanı Koca duyurdu: Tokat Medical Park’ın faaliyetleri durduruldu

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Tokat Medical Park Hastanesi’nde yoğun bakım servisinde bir hastanın şiddet gördüğü görüntülerin kamuoyuna yansıdığı özel hastanenin faaliyetinin durdurulduğunu açıkladı. FELÇLİ HASTAYA EZİYET ETTİLER! Tokat’ta faaliyet gösteren özel bir hastanede yaşanan sağlık skandalı akıllara durgunluk verdi. Felçli hastaya, biri kadın biri erkek olmak üzere iki hemşire şiddet uygulamıştı. Hemşireler cihazlara bağlı olduğu halde hastanın çarşafla yüzünü kapatıp elleriyle ağzını ve boğazını sıkmıştı. Büyük tepki çeken görüntüler sonrası Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, soruşturma başlatıldığını duyurmuştu. Sağlık Bakanlığı müfettişleri de sabah saatlerinde hastaneye gelerek incelemelere başlamıştı. HASTANENİN FAALİYETİ DURDURULDU Bakan Koca son paylaşımında hastanenin faaliyetlerinin durdurulduğunu ifade ederek şunları kaydetti: “Yoğun bakım servisinde bir hastanın çalışanlarca maruz kaldığı şiddet/ kötü muamele görüntüleri kamuoyuna dün yansıyan özel hastanenin faaliyeti, Bakanlığımızca acilen başlatılan soruşturma gereği durdurulmuştur. Sağlıkta hiç kimsenin güven sarsıcı fiiline toleransımız yoktur.” https://twitter.com/drfahrettinkoca/status/1594326716041895936?s=46&t=Br3qlaoXlBJKejEt30z6ag

1 yıl önce

Yunan'ın Türkiye'ye attığı iftirayı kendi vatandaşı yalanladı: Türk doktorlar bana çok iyi baktı

Pazar günü meydana gelen ve tüm Türkiye'yi yasa boğan İstiklal Caddesi'ndeki bombalı saldırıda 6 kişi yaşamını yitirdi, pek çok insan ise yaralandı. Saldırı dünya gündemini de oldukça meşgul ederken dün Yunan gazetesi Proto Thema'da skandal ifadelere yer verildi. Gazete, haberinde saldırı sırasında yaralanan 39 yaşındaki Anna Depola'nın Türkiye'de bakılmadığını iddia etti. "Türkler yaralı Yunan kadının hastaneye kaldırılması için para istiyor" isimli haberinde Depola'nın babasının şikayette bulunacağını ifade etti. Normalde 39 yaşında olan Depola'nın 26 yaşında olduğundan bahsedilen haberde babanın "Kızımın durumu oldukça kötü. Aldığı yaralar ve bacağındaki yara nedeniyle şokta" dendiği ifade edildi. Kızın ailesinin avukatı ise yaptığı açıklamada "Türkiye'de terör mağduru olarak hakların ne olduğunu göreceğiz" ifadelerine yer verdi. İFTİRASI ORTAYA ÇIKTI Daha sonra yine aynı gazete Selanik'e nakledilen Depola'nın açıklamalarına yer verdi. Depola'nın iddiaları yalanlayan ifadeleri ise Yunan basınının iftiralarını gözler önüne serdi. Anne ve babasına kavuştuğu için duygusal anlar yaşayan kadın Türk doktorların kendisine çok iyi baktığına vurgu yaptı. Depola babasının da iddialarının aksine yaralarının çok küçük olduğunu ifade ederek, "Benimkinden çok daha ciddi olaylar oldu. Bacağımdaki yara hiçbir şey" dedi. O gün yaşanan kayıplar nedeniyle çok üzgün olduğunu ifade eden Depola, "Gördüğünüz gibi gülümsüyorum ve mutluyum. Sadece arkadaşlarıma veda etmek zordu. Ölen yetişkinler ve çocuklara çok üzülüyorum" sözlerine yer verdi. Depola ayrıca tedavisinin ardından İstanbul'a döneceğini belirtti. Depola'nın annesi ise çocuğunun hayatta olmasından dolayı çok mutlu olduğu söyledi. Çocuklarının Konsolosluk'tan aradığını ve ağlayarak "Baba hastanedeyim, patlama olduğu sırada İstiklal'deydim" sözlerini duyan aile oldukça panik yaptığını dile getirdi. Ancak burada da çelişkili ifadeler dikkat çekti. Kızının Türkiye'de iyi muamele görmediğini iddia eden baba Fotis Depola, yeni açıklamalarında ise "Kızım hastanede çok iyi tedavi gördü. Biz buraya gelmesini ve Yunan doktorların bakmasını istedik" dedi.

1 yıl önce

İstiklal Caddesi’nde yaralananların 61'i taburcu edildi

İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstiklal Caddesi'ndeki terör saldırısında yaralanan vatandaşların sağlık durumuna ilişkin bilgilendirmede bulundu. Vali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda 81 hastanın 61'inin taburcu olduğunu duyurdu. 14 hastanın serviste, 6 hastanın da yoğun bakımda tedavilerinin sürdüğünü belirten Ali Yerlikaya, yaralı vatandaşlarımıza Allah'tan şifa diledi. "14 hastamızın serviste, 6 hastamızın da yoğun bakımda tedavileri sürüyor" Ali Yerlikaya, paylaşımında şu ifadelere yer verdi: "İstiklal Caddesi’ndeki bombalı terör saldırısında yaralanan 81 hastamızdan 61'i taburcu oldu. 14 hastamızın serviste, 6 hastamızın da yoğun bakımda tedavileri sürüyor. Tedavileri devam eden hastalarımıza Allah’tan acil şifalar diliyorum."

1 yıl önce

Sağlık Bakanı Koca 'Hayırlı olsun' diyerek duyurdu: Asgari ücret seviyesine çıktı

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "İntörn doktorlar ile diş hekimliği beşinci sınıf öğrencilerinin aylık ödemelerinin net asgari ücret seviyesine çıkarılmasını içeren torba yasa teklifi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Hayırlı olsun" ifadelerini kullandı https://twitter.com/drfahrettinkoca/status/1585686411134787584?s=46&t=gF3WU0v6z59XP54JIFiHCg

1 yıl önce

Etlik Şehir Hastanesi açıldı... Cumhurbaşkanı Erdoğan: Her şehir hastanemizi birer marka haline getireceğiz

Ankara'nın 2'nci şehir hastanesi olan Etlik Şehir Hastanesi bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katılacağı törenle açılıyor. 8 ayrı hastaneden oluşan şehir hastanesi birçok ilke imza atacak. Ankara'nın ilk ve tek hibrit ameliyathanesine sahip olan şehir hastanesinde Ankara'nın en kapsamlı klinik araştırma merkezi yer alıyor. İşte açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından önemli satırbaşları: Hastanemizin Ankaramıza, ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Bünyesindeki 8 ayrı hastane ile sağlık devrimimizin sembollerinden biri olarak görüyoruz. 691'i yoğun bakım olmak üzere 4 bini aşkın yatak kapasitesi, 125 ameliyathaneye, 4 bin 50 yatak kapasitesi ile bu dev hastane adeta bir sağlık şehri hüviyetindedir. Hastanemiz sadece vatandaşlarımıza değil çalışanlarına da en üst konforu sağlayacak donanımlarla hazırlanmıştır. Beyaz reformla sorunlarını önemli ölçüde çözdüğümüz sağlık personelinin daima yanında olduğumuzu tekrar ifade etmek istiyorum. Bundan 20 yıl önce hükümete gelirken milletimize, ülkemizi eğitim, sağlık, adalet, emniyet üzre yükselteceğimizin sözünü vermiştik. Ardından ulaşım, tarım, enerji, diplomasi, dış politika bu konularda dünyanın sayılı ülkesi olacağımızın sözünü vermiştik. Etlik Şehir Hastanesi işte bu sözün gereğini hakkıyla yerine getirmiş olduğumuzun örneklerinden biridir. Ankara'da aynı büyüklükte bir de Bilkent'i kurduk. O da yine 4 bin 50 oda ve yatak ve burası da 4 bin 50 oda ve yatak. Dünyada bu hastanelerimiz örnek. Türkiye yıllar yılı buna hasretti.  Toplam alanı 1 milyon 22 bin 725 metrekare, toplam kapalı alanı 1 milyon 145 bin 129 metrekare, toplam yatak kapasitesi 4 bin 50 olacak hastanede, 1000 poliklinik, 125 ameliyathane, 691 yoğun bakım yatağı 3 bin 359 servis yatağı yer alıyor. ŞEHİR HASTANESİ SAYISI 35'E ÇIKACAK Bu ortak hayalimizin 20. eserini bugün hizmete sunmaktan büyük bir bahtiyarlık ve gurur duyuyorum. Halen inşası süren 13 ve proje aşamasındaki 2 şehir hastanemiz ile birlikte bu sayıyı inşallah 35'e çıkaracağız. Milletimize en verimli, en etkin hizmeti ne şekilde verebilieceksek o yöntemi devreye alırız. Muhalefet çoğu yalanlarla bu eserlere çamur atmaya çalışsa da şehir hastaneleri modeli bugün pek çok ülke tarafından yakından izleniyor.Bay Kemal'den bu ülkeye hayır gelir mi? Gelmez. SSK'nın başında sen ne yaptın ki bu ülkede sen ne yapacaksın? Hastanede, Türkiye`nin en büyük kronik yara bakım merkezi, Ankara`nın en kapsamlı klinik araştırma merkezi, ilk ve tek hibrit ameliyathanesi, en büyük hiperbarik oksijen tedavisi merkezi ve en büyük uyku bozukluğu tanı ve tedavi merkezi var ADANA'DA HALİ ŞEHİR HASTANESİ DİYE BENİM MİLLETİME KASMAYA ÇALIŞTILAR Ne yaptı bu CHP? Adana'da hali şehir hastanesi diye benim milletime kasmaya çalıştılar. Utanmadan, sıkılmadan Bay Kemal oranın açılışını yapmaya gitti. Çadırdan hastane olur mu? Bay Kemal'e sorarsan olur. Bugün dünya ile rekabet edecek seviyedeki hastanelerimizde becerileri ile herkesçe takdir edilen doktorlarımızla, altyapımızla, nitelikli personelimize sağlığın küresel yıldızı haline geldik. Bu gemi yükünü almış, rotasına girmiş ve menziline doğru gitmektedir. Ülkemizin sağlık alanındaki kazanımlarına halel getirecek hiçbir olumsuzluğa izin veremeyiz. Şehir hastanelerimizin hasta memnuniyetini yükseltmekten her konuya kadar ne gerekiyorsa yapacağız. Beşeri sermayemizle teknolojik imkanları en üst seviyede birleştirerek her şehir hastanemizi ulusal ve uluslararası düzeyde birer marka haline getireceğiz. Sağlık ordumuza katılan her doktorumuzu, asistanımızı, hocamızı akademik statü ve özlük hakları bakımından destekleyerek markalaşma sürecini hızlandıracağız. Gençlerimize bırakacağımız en önemli mrias hayallerini gerçeğe dönüştürecek ruhu aşılamaktır. Gençlerimizin başka ülkelerdeki hiçbir şeye gıpta ile bakmayacakları gelişmişlikte bir Türkiye'yi inşa edene kadar bize durmak yok, duraksamak yok. Türkiye'nin kaybetmeyi göze alacak tek bir evladı yok. Bilaistisna her insanımız potansiyeli, enerjisi, kabiliyetiyle ülkemiz için değerlidir, kıymetlidir. Hiç kimsenin bu mümtaz hazineyi elimizden almasına rıza göstermeyeceğiz.  Kamu hastanelerindeki tek otizm merkezine sahip hastanede, Cyberknife teknolojisi de bulunuyor. Bir sağlık kompleksi şeklinde planlanan hastanede, medikal otel, bir Üniversite ve helikopter pisti ile ticari bölgeler de yer alıyor. "Her hastaya 1 oda" anlayışıyla inşa edilen diğer şehir hastanelerindeki gibi bu hastanede de hasta odalarının çoğu, içindeki tuvalet, banyo, televizyon, buzdolabı, eşya dolabı ile hasta ve yakınlarına rahatlık sunuyor. TÜRKİYE YÜZYILI Milletimizin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da irfanı ve ferasetiyle önündeki tablonun kendisine gösterdiği farkı görerek Türkiye yüzyılı için en doğru kararı vereceğine inanıyorum.Bu yüzyılın adı Türkiye yüzyılı.. Dünyamız salgın sırasında elindeki imkanların kıymetini gördü. Ülkemizi merkeze aldığımızda her tarafta güvenlik krizlerinin yol açtığı huzursuzluk iklimi hakim. Türkiye, yaşadığı tüm badirelere rağmen güven ve huzur adası olarak ayrışmaktadır. Son dönemlerde sosyal medya mecralarında gelişmiş ülke güzellemeleri yapıldığını görüyoruz. Anadolu asırlardır her istikametten gelen mazlumların sadece insan vasıflarıyla kabul gördüğü belki de dünyadaki tek coğrafyadır. Bugün de milyonları biz misafir ediyoruz. Yaşadığımız toprakların, vatanımızın mensubu olduğumuz milletin kıymetini çok iyi bilmeliyiz. Vatanlarını kaybedenlerin başlarına hangi felaketlerin geldiğini görmek için kafamızı kaldırıp bakmamız yeterlidir. Hala başka ülkelerin, başka toplumların güzellemesini yapanların gayesi en büyük gücümüz olan sosyal yapımızı çökertmektir. Daha iyi arabaya binmek, daha iyi telefon alabilmek, daha çok konsere gidebilmek gibi sufli heveslerle başka toplumların kapısına varanlara acıyarak bakıyoruz. Yarın merhamet ihtiyacı duyduklarında sığınacakları devlet mekanizması bulamayınca yaşayacakları pişmanlığı tahmin ediyoruz. Yeşilköy ve Sancaktepe'yi 45 günde bu hastaneleri yaptık. 

1 yıl önce

Kraliçe Elizabeth hastaneye kaldırıldı: Durumu kritik

İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth, hastaneye kaldırıldı. Buckingham Sarayı'ndan yapılan açıklamada, doktorların 96 yaşındaki Elizabeth'in sağlığından endişe duyduklarını ve tıbbi gözetim altında tutulmasını tavsiye ettikleri söylendi. DOKTORLAR ENDİŞELİ Saraydan yapılan açıklamada, "Kraliçe'nin rahatı yerinde ve Balmoral'da kalıyor" denildi. Bir saray kaynağı, kraliyet üyelerinin acilen bilgilendirildiğini ve hükümdarın düştüğü yönündeki spekülasyonların önemsenmediğini söyledi. OĞLU VE AİLESİ YOLA ÇIKTI Oğlu Prens Charles, eşi Camilla ve torunu Prens William'ın Balmoral'a gitmek üzere yola çıktığın öğrenildi. Dün doktorları tarafından dinlenmesi tavsiye edilen Kraliçe, kraliyet danışma meclisiyle planlanan sanal toplantıyı iptal etmek zorunda kaldı. Önceki gün Kraliçe, İskoç'yaki evi Balmoral Kalesi'nde yeni İngiltere Başbakanı Liz Truss'ı ağırlamıştı. Kraliçe, 70 yıllık taht hayatında ilk kez yeni başbakanı Londra'da karşılamamış, başbakan İskoçya'ya gitmişti. Truss, Elizabeth'in hastaneye kaldırılmasının ardından tüm ülkenin bu haberden dolayı üzüntü duyacağını söyledi.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 36 37
Server Error
500
Server Error