18 Nisan Perşembe 2024
2 yıl önce

Türkiye, seçime hazırlanan Libya'yı her koşulda desteklemeye devam edecek

Kalın, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfının (SETA) Brüksel ofisinde düzenlenen "Libya'nın seçim öncesindeki siyasi belirsizlikleri" konulu çevrim içi panelde konuştu. "Libya'nın toprak bütünlüğü ve siyasal birliğinin önemini vurgulamak gerektiğini düşünüyorum." diyen Kalın, iç savaşın bitişinin siyasal istikrar ve demokratik yönetim için zemin hazırladığının, 24 Aralık'ta yapılması planlanan seçimlerin de bu nedenle ekseriyetle önemli olduğunun altını çizdi. Kalın, seçimlerle ilgili siyasi zorlukların bulunduğu ve seçimlerin yapılıp yapılamayacağının Libyalı tarafların vereceği bir karar olduğunu vurgulayarak "Her halükarda ne karar verirlerse versinler, Libyalılarca yürütülen bir süreç olmalı. Tüm uluslararası aktörler bu sürece saygı duymalı ve onu desteklemeli." diye konuştu. Avrupalı ülkeler ve ABD'nin Libya'ya "terör, göç ve enerji" çerçevesinden baktığını belirten Kalın, bunun oldukça dar bir açı olduğunu, Türkiye'nin ise farklı bir yaklaşım benimsediğini ifade etti. Kalın, Türkiye'nin Libya'nın askeri konularını "yalnızca Libya halkı, hükümeti ve seçilmiş yetkilileriyle" müzakere ettiğini vurgulayarak Berlin ve Paris konferanslarının, Türkiye'nin Libya'ya dahlinden memnun olunduğunu teyit ettiğini belirtti. "Birleşmiş bir Libya ordusu görmek istiyoruz. Türkiye olarak bu hedef doğrultusunda yardım etmeye her zaman hazırız." diyen Kalın, Türkiye'nin Libya'daki rolünü "Biz orada Libya hükümetine güvenliği sağlama ve birleşmiş bir ordu oluşturma amacıyla yapılan bir anlaşanın parçası olarak bulunuyoruz." sözleriyle özetledi. Kalın, "Türkiye'nin müdahalesi, olayların (olumsuz) gidişatını değiştirdi, çatışmaya bir denge getirdi." diye konuştu. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, "Trablus'ta herhangi birine sorun. Bağımsız bir uluslararası gözlemciye sorun. Türkiye'nin güvenlik durumunu daha iyi bir düzeye getirmekteki ve siyasi sürecin ilerlemesini sağlamaktaki katkısını kabul edecektir. Bunun, Berlin Konferansı ve Paris toplantısında da altı çizilmiştir." ifadelerini kullandı. Kalın, "Seçimlerin 24 Aralık'ta yapılamaması durumunda da Libya'yı siyasi ve ekonomik olarak ve diğer alanlarda da desteklemeye devam edeceğiz. Uluslararası toplumdan da aynısını yapmasını bekliyoruz." diyerek seçimlerin ertelenme ihtimalinin kötüye kullanılmaması gerektiğinin altını çizdi. "Bu belirsizlikler, bizi iki kez düşünmeye sevk ediyor" SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran da Birleşmiş Milletler (BM) liderliğindeki uluslararası barış çabalarının, Libya'ya istikrar getirmediğine ancak sahada askeri denge oluştuktan sonra ülkenin gerçek bir siyasi sürece geri döndüğüne dikkati çekti. Libya'da seçimlerle ilgili "pek çok belirsizlik" olduğunu ifade eden Duran, "Bu belirsizlikler, bizi iki kez düşünmeye sevk ediyor. Libya'daki kırılgan barış, pek çok faktöre ve koşula bağlıdır." diye konuştu. Duran, Libya'da seçimlerin planlanan tarihte düzenlenmesi konusunda Libyalı yerel aktörler üzerinde uluslararası baskı olduğunu belirterek "Libyalı aktörlerin ve sorumlu uluslararası paydaşların seçim sonrası kaos çıkması durumunda ne yapacakları konusunda bir eylem planı veya yol haritası yok. Libya'nın geleceği konusunda iyimser olmak istiyoruz. Libya'nın barış ve istikrar yönünde hareket ettiğini görmek istiyoruz." değerlendirmesini yaptı. Libya halkının da istediği üzere ülkedeki barışı ve istikrarın ancak yerel aktörlerin samimi siyasi katılımı ve diyaloğu yoluyla geri getirilebileceğini vurgulayan Duran, 24 Aralık seçimlerinin ve seçimlerden sonraki gelişmelerin Libya'nın barış ve istikrarına katkıda bulunmasını umduklarını dile getirdi.

2 yıl önce

Alman Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü: Almanya'da ekonomi 4. çeyrekte daralacak

DIW, Almanya'ya ilişkin kasım ayı ekonomik barometresini açıkladı. Buna göre, ekonomik barometre, 4. çeyrekte 9,6 puan azalarak 97,1 puana geriledi. Bu da 2020'nin 2'inci çeyreğinden bu yana en düşük değer olarak kayıtlara geçti. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vaka sayılarının artışıyla ekonomiye yönelik riskin her geçen gün arttığına yer verilen açıklamada, "Son çeyrekte istihdamdaki artış muhtemelen gözle görülür şekilde yavaşlayacak ve kısa süreli çalışan sayısındaki hızlı düşüş muhtemelen şimdilik durma noktasına gelecek." değerlendirmesinde bulunuldu. DIW'in açıklamasında mal kıtlığının geçici olarak enflasyonu körüklediğine vurgu yapılarak, enflasyon oranının bu yıl sonuna kadar yüzde 5 seviyesinde kalacağı öngörüldü. Alman ekonomisinde tedarik darboğazlarının devam etmesiyle ivme kaybı yaşandığının belirtildiği açıklamada, bu yılın son çeyreğinde GSYH'nin daralacağını tahmin edildi. DIW ekonomistlerinden Simon Junker, konuya ilişkin değerlendirmesinde, tedarik darboğazlarının devam ettiğini ve son çeyrekte de Alman sanayi üretimini baskıladığını vurguladı. Junker, "Buna ilave olarak, Kovid-19 salgınında 4. dalgaya yönelik endişeler önemli ölçüde arttı ve konaklama sektörü gibi yoğun hareketlilik gerektiren birçok hizmet sağlayıcısını etkiliyor. Ek olarak, Kovid-19'un Güney Afrika'da ortaya çıkan yeni varyantı, hızlı bir ekonomik toparlanma umudunu baskılıyor." değerlendirmesinde bulundu. Bu arada, Almanya'da geçen ay yüzde 4,5 olan yıllık enflasyon, enerji fiyatları ve salgının etkisiyle kasımda yüzde 5,2'ye yükselerek, son 29 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Öte yandan, Almanya Merkez Bankası (Bundesbank), 22 Kasım'da yayınlanan ekonomiye yönelik aylık raporunda, Alman ekonomisinin üretim için ara mal ve çalışan eksikliği ile Kovid-19 salgınında yeni kısıtlamalar nedeniyle "durgunluğa doğru yol aldığını" duyurdu. Almanya ekonomisi, yılın üçüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 1,7 büyümüştü. Alman hükümetine ekonomik danışmanlık yapan Ekonomi Bilirkişi Kurulu (SVR), ortalama enflasyonun bu yıl yüzde 3,1, gelecek yıl yüzde 2,6 olarak gerçekleşmesini bekliyor. Almanya'da hükümet, 27 Ekim'de bu yıl için daha önce yüzde 3,5 olarak açıklanan resmi büyüme beklentisini Kovid-19 salgınının kalıcı etkileri ve tedarik zincirindeki sıkıntılardan dolayı aşağı yönlü revize ederek yüzde 2,6'ya çekti.

2 yıl önce

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan'dan büyüme açıklaması

Türkiye ekonomisi, 2021'in üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7,4 büyüme kaydetti. Verinin ardından, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Elvan'ın açıklaması şöyle: Dış talebin verdiği önemli katkıyla 2021'in üçüncü çeyreğinde yıllık %7,4 oranında büyüdük. Ücretli kesimin milli gelirden aldığı payı artırmak için gerekli adımlar atılacaktır. Vatandaşlarımız müsterih olsun, herkesin büyümeden en iyi şekilde faydalanması temel önceliğimizdir.

2 yıl önce

MHP Genel Başkanı Bahçeli: Erken seçim yoktur

İşte Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar... Muhterem arkadaşlarım, kıymetli basın mensupları yapacağım konuşmaya geçmeden evvel sizleri selamlıyorum. Televizyon ekranlarından, radyo kanallarından toplantımızı takip eden aziz vatandaşlarımıza en kalbi selamlarımı iletiyorum. Siyasetimizin ve hareketimizin öznesi insan, aynı zamanda bunun cümlesi olan millettir. Tanzimatın neslinin önemli isimlerinden biri olan Merhum Ziya Paşa bazı yazılarında Anadolu'yu sefalet coğrafyası olarak göstermişti, Halbuki Anadolu bir cevherdi. Aklımızın estiği gibi davranmadığımız bilinmelidir. Anadolu'yu karış karış gezmemiz tesadüf olarak değerlendirilmemelidir. 70 ilimizi ziyaret etmiş olduk, elbette bunu yeterli görmüyoruz. Önümüzdeki hafta sonu kalan illerimizi kucaklayacağız, ufuk açacağız, yalancıların maskesini düşüreceğiz. Kurulan tuzakları aktaracağız, kötü niyetlileri açıklayacağız. Halkımızla bütünleşeceğiz, mutlaka anlaşacağız. 'Geliyor gelmekte olan' diyorlar ya biz de 'Gidiyor, gitmekte olanlar' diyeceğiz. Türk milletini zillete ikna edemeyecekler. Milletimiz varlığına sahip çıkacak, istikbaline sahip çıkacak, birliğine ve kardeşliğine sonuna kadar destek olacak.  Cumhurun kaderi cumhuriyetin kaderidir. Cumhur İttifakı, Türkiye'yi kaos tetikçilerinden fedakarca koruyacaktır. Çalışacağız, çağıracağız, sular gibi coşacağız. Emek vereceğiz, mücadele edeceğiz, mutlaka başaracağız. Program ve ziyaretlerde partimizi temsilen görev yapan bütün dava arkadaşlarımı bir kez daha yürekten tebrik ediyorum. Geleceğin yol haritasını geçmişin tecrübeleriyle çizmekten başka çaremiz yoktur. Türk milleti yaklaşık 200 yıldır ekonomik baskılara, siyasi dayatmalara maruz kalmıştır. Daha istikrarlı bir ekonomi, daha güçlü bir devlet özlemi milli yüreklerde kor gibi yanarak alev alacağı zamanı beklemiştir. Umudunu hiç kaybetmemiş, kutlu hedeflerinden en ufak sapma göstermemiştir. Siyasi tarihi kültürel varlığımız, ekonomik yaptırımlarla taciz edilmiş, sürekli tahribata uğramıştır. Bu ülke hepimizindir. Temiz bir dil kullanmak, empati yapmak, meseleleri geniş bir açıyla ele almak herkesin müşterek sorumluluğudur. Birbirimizi suçlayarak kin ve öfkelerimizi yarıştırmak Türkiye'ye yapılabilecek en büyük kötülüktür. Ekonomik çetelerin, küresel tefecilerin neyi amaçladıkları vicdan sahibi her insanımızın malumudur. "PARA YOKSA BULURUZ, ORDU YOKSA KURARIZ" Nice badirelerden geçerek bugünlere geldik. Onurumuzdan, şerefimizden asla vazgeçmedik. Biliyoruz ki bir Türk dünyaya bedeldir. Çayımıza koyacak şekerimiz yoktu ama Çanakkale'de destanlar yazdık. Çünkü irademiz, imanımız kadar büyüktü. Çünkü yokluğa dayanabilirdik ama esarete kesinlikle tahammül edemezdik. Yeri geldi silah, mermi bulamadık, bunları alacak para bulamadık. 19. ve 20. yüzyılların zorlu dönemeçlerinde ekonomik saldırılarla milletimizi teslim alamayacakların boyun eğeceğimiz mi zannediliyor. Para yoksa buluruz, ordu yoksa kurarız. Merkez Bankası rezervleri eridi yalanına bel bağlayan CHP yönetimi başta olmak üzere zilletin diğer ortaklarının bunu görmesi için milli duruş göstermeleri gerekmektedir. Ekonomi, rakam, oran, yüzde, matematikten çok daha öte bir alandır, böyle de olmalıdır. Sorun yeni fikirlerde değil, eski fikirlerdedir. 20. yüzyıl ekonomisinin yakasına rasyonel isyan portresi astılar. Aslında hepimiz aynı şeylerden konuşuyoruz, fakat konuştuğumuz şeyin ne olduğu konusunda anlaşabilmiş değiliz. Eski teorik şemaları yıkan yeni keşifler yapmadıkça daha adil, daha eşitlikçi bir dünyaya ulaşmamız sadece entellektüel bir sızlanma olarak kalacaktır. TEMEL İHTİYAÇLARDA YÜZDE 2 İLE YÜZDE ARASINDA İNDİRİM ÇAĞRISI Ne ekonomi eski ekonomidir, ne de dünya eski dünyadır. Böylesi bir düzen Allah'ın nizamı olarak görülemeyecektir. Ekonomide yeni bir zihniyet devrimine ihtiyaç olduğunu görmeliyiz. Önümüzde dikilen bentleri birlikte aşmalıyız. Türkiye ekonomisinin yapısal zaafları vardır ve bellidir ancak hiçbiri çözümsüz olarak görülmemelidir. Dayanışma ve yardımlaşmaya en fazla ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde, sokakları karıştırmaya çalışan odaklara milletimiz prim vermeyecektir. Ekonomik dengeleme ve normalleşmenin günbegün hayata geçtiğinin de görünmesini istiyoruz. Vatandaşlarımızın ekonomik sorunlardan istifade ederek servetlerine servet katanlarla kıran kırana mücadele edilmesini istiyoruz. Herkesin yapacağı fedakarlıklar vardır ve olmalıdır. Enflasyonla mücadelede gönül birliğini hayata geçirmeliyiz. Temel ihtiyaçların fiyatında yüzde 2 ile yüzde 5 arasında indirime gitmeleri gerekir. Zillet ittifakının bittik propagandasına kulak asmadan, darda ve zorda kalan vatandaşlarımıza elimizi uzatabiliriz. "BUNLARIN ALAYI SAHTEKARDIR" Mutfaklarımızda büyük bir yangın var diyorlar. Erdoğan gitmeden ekonomideki sorunlar çözülemez diyorlar. Diyorlar ki Türkiye en büyük istikrarsızlığı Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nde yaşıyor. Yalan bunlarda, saptırma bunlarda, bunların alayı sahtekardır. Alayı aydınlıktan korkan müfteriler korosudur. ALİ BABACAN'A SERT TEPKİ: PARTİSİNE İHANET EDEN FIRSATINI BULUNCA MİLLETİNE DE İHANET EDER Biz kayyum değiliz, MHP'yiz. Bu tipler aslında bizim muhatabımız değildir. Kendisine ve partisine ihanet eden fırsatını bulunca milletine de ihanet eder. Bu şahsa sesleniyorum; kayyumu falan geç partine doldurduğun casuslarla birlikte hangi örgütlere peşkeş çektiğini adamsan açıkla. Zillet ittifakı bütün imkanlarıyla faaliyettedir. Kılıçdaroğlu sosyal medyadan video yayınlamaya iyiden iyiye merak salmıştır. Sayın Kılıçdaroğlu fazla zahmete girme; CHP'nin başına bir kaset komplosuyla inmen, terörle mücadeleye hayır demen, terörizme gülücükler saçman, HDP'yi meşru sayman, terörist Demirtaş'ı övmen, İstiklal Marşı'nı okuyamaman, yabancı büyükelçilerden aman dilemen, senin lekeli mirasın olarak anılacaktır. ERKEN SEÇİM TARTIŞMASI Bu mudur sizin helalleşmeniz? Buysa eğer siyasetiniz yere batsın diyorum. PKK'nın terör elebaşları özerklik şartıyla helalleşmeye hazır olduklarını açıklıyor. Peki CHP Genel Başkanı buna ne diyor? Utanmadan gayri milli diyen Kılıçdaroğlu, milliyetçiliğin derin manasını bilmeyen zilletin temsilcidir. Gayri milli arıyorsa çevresine baksın. Sayın Kılıçdaroğlu benim millet ve vatan sevgimin fitresini versem sana ve sülalene 100 yıl yeter. Erken seçim yoktur, hemen seçim yoktur, sevsen de sevmesen de alışman, riayet etmen tavsiyemdir. 2023 yılının haziran ayını bekleyin, biraz daha dişinizi sıkın.  SİSTEM TARTIŞMASI Güçlendirilmiş parlamenter sistem zaman kaybıdır. Parlamenter sistemde kurulan hükümetler, özellikle koalisyon hükümetleri ülkeyi tek bir adım öteye götürememişlerdir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle çift başlılık sona ermiştir. Cumhurbaşkanı'nı millet aracısız ve doğrudan seçmektedir. Geleceğiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'dir. Türkiye artık denenmiş yollardan geçmeyecektir. 2022 Mali Yılı Bütçesi haftaya TBMM Genel Kurula gelecek. MHP olarak destek vereceğiz ve evet oyu kullanacağız. 

2 yıl önce

Gaziantep’te bebeğe şiddet uygulayan baba gözaltına alındı

Gaziantep Valiliği’nden yapılan açıklama şöyle; “Bazı sosyal medya mecralarında İlimizde çekildiği anlaşılan bir babanın bebeğini darp ettiğine dair görüntüler yer almaktadır. 29.11.2021 tarihinde emniyet güçlerimize bildirilen bir bebeğin darp neticesinde yaralandığı olayla ilgili alınan ifadelerde Y.G. isimli şahsın C. G. isimli bebeğini darp ettiğine dair kamera kayıtları bulunduğu anlaşılmıştır. Hastaneye getirilen bebek C.G.’nin doktor raporunda kafasında travmaya bağlı yaralanma olduğu bildirilmiş, hastanede tedavisine başlanmıştır. Olayın şüphelisi Y. G. isimli şahıs yakalanarak gözaltına alınmış ve adli süreç başlatılmıştır.”

2 yıl önce

Türkiye ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 7,4 büyüdü

Yurt içinde haftanın en önemli verilerinden olan 3.çeyrek dönem için GSYH verileri Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklandı. TÜİK'in açıkladığı verilere göre Türkiye ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 7,4 büyüdü. Mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri 2021 yılı üçüncü çeyreğinde %25,4 arttı GSYH'yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2021 yılı üçüncü çeyreğinde bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri %25,4, bilgi ve iletişim faaliyetleri %22,6, hizmetler %20,7, diğer hizmet faaliyetleri %11,7, sanayi %10,0, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri %8,3 ve gayrimenkul faaliyetleri %4,7 arttı. Finans ve sigorta faaliyetleri %19,9, inşaat %6,7, tarım, ormancılık ve balıkçılık ise %5,9 azaldı. GSYH 2021 yılının üçüncü çeyreğinde cari fiyatlarla 1 trilyon 915 milyar 467 milyon TL oldu Üretim yöntemiyle Gayrisafi Yurt İçi Hasıla tahmini, 2021 yılının üçüncü çeyreğinde cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %35,5 artarak 1 trilyon 915 milyar 467 milyon TL oldu. GSYH'nin üçüncü çeyrek değeri cari fiyatlarla ABD doları bazında 225 milyar 497 milyon olarak gerçekleşti. Yerleşik hanehalklarının tüketim harcamaları 2021 yılı üçüncü çeyreğinde %9,1 arttı Yerleşik hanehalklarının tüketim harcamaları, 2021 yılının üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak %9,1 arttı. Devletin nihai tüketim harcamaları %9,6 artarken gayrisafi sabit sermaye oluşumu %2,4 azaldı. Mal ve hizmet ihracatı 2021 yılı üçüncü çeyreğinde %25,6 artarken ithalatı %8,3 azaldı Mal ve hizmet ihracatı, 2021 yılının üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak %25,6 artarken ithalatı %8,3 azaldı. İşgücü ödemeleri 2021 yılı üçüncü çeyreğinde %36,3 arttı İşgücü ödemeleri, 2021 yılının üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %36,3, net işletme artığı/karma gelir ise %38,6 arttı. İşgücü ödemelerinin Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı %29,8 oldu İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı geçen yılın üçüncü çeyreğinde %30,1 iken bu oran 2021 yılında %29,8 oldu. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise %54,4'ten %54,6'ya yükseldi. BEKLENTİ NEYDİ? Ekonomistlerin 3. çeyrek büyüme beklentileri, yüzde 5,3 ile yüzde 13,5 aralığında yer aldı. Ekonomistlerin 2021 yılı büyüme beklentilerinin ortalaması ise yüzde 10 olarak gerçekleşti. Ekonomistlerin 2021 yılı büyüme beklentileri, yüzde 8,4 ile yüzde 12,5 aralığında oldu.

2 yıl önce

Liseli Süleyman HDP’li Garo Paylan’la fotoğraf çekildiği tarihten 5 ay sonra PKK’ya katıldı

Çocukları ve yakınları HDP tarafından kandırılıp terör örgütü PKK’ya gönderilen 246 ailenin evlat nöbeti 820’nci gününe girdi. HDP’nin Diyarbakır İl Başkanlığı önündeki eyleme 3 Eylül 2019’da katılan Zekiye Bozdağ’ın da bekleyişi sürüyor. Kardeşi Süleyman Çetinkaya’dan 30 Ağustos 2019’dan bu yana haber alamadığını söyleyen Bozdağ, Yeni Şafak’a konuştu. “TANIMIYORUZ” DEDİLER Lise son sınıfta okuyan kardeşinin HDP’nin gençlik yapılanmasına götürüldüğünü anlatan Bozdağ, bu kapsamda yasadışı eylemlere katıldığını belirtti. Bozdağ, “Kardeşimi HDP Diyarbakır İl Başkanlığı’nda kandırıp dağa götürdüler. Kaybolduktan sonra babam HDP binasına gidip sorduğunda ‘Tanımıyoruz, bilmiyoruz’ demişler” şeklinde konuştu. FOTOĞRAFI ÇIKTI Kardeşi kaybolduktan sonra evde bir hafıza kartı bulduğunu söyleyen Bozdağ, “O kartta HDP Milletvekili Garo Paylan’la çekilmiş fotoğraf vardı. Hani tanımıyorlardı? Yalan söylüyorlar” diye tepki gösterdi. Garo Paylan’la olan fotoğrafın 31 Mart 2019 yerel seçimlerinden önce çekildiği bilgisini veren Bozdağ, 5 ay sonra ise kardeşinin ortadan kaybolduğunu bildirdi. HABER ALAMADIK Süleyman Çetinkaya’nın yolunu gözleyen ablası, şunları söyledi: “Benim kardeşimi HDP’liler kandırdı. Ona PKK’yı anlatan kitaplar vermişler. Kaybolduktan 15 gün sonra arayıp ‘Beni merak etmeyin, Suriye’deyim’ dedi. O gün bugündür sağ mı, ölü mü bilmiyoruz. Bir de Van’da teslim olan bir terörist kardeşimi teşhis etmiş. Suriye’de olduğunu söylemiş. HDP kardeşimi geri getirsin.” Kardeşim şehit torunu Evlat nöbetine katılınca HDP’lilerin komşularını ailesine karşı kışkırttığını anlatan Zekiye Bozdağ, “Anneme babama ‘Boşu boşuna ortalığı ayağa kaldırdınız. Partiyi kötülediniz. Zekiye yüzünden herkes HDP’ye gidiyor’ diye baskı kurdular. Bizim dedemiz Mehmet Polat korucuydu. PKK onu şehit etti. Şehit torunu olan kardeşimi kandırıp PKK’ya götürdüler. HDP kapatılsın. Yeni parti kurması da engellensin. Çocukları kandırmalarına imkan verilmesin” dedi. Akkul: Ne olmuş dağa çıkmışsa Zekiye Bozdağ, PKK bağı tespit edilip tutuklanan HDP’li eski Eğil Belediye Başkanı Mustafa Akkul hakkında da ilginç bilgiler verdi. Kardeşi kaybolduktan sonra annesi, Akkul’a gidip “Oğlumu getir” demiş. HDP’li başkan ise “Senin bir sürü çocuğun var. Biri dağa gittiyse ne olacak? Benim çocuğum olsa benimki de dağa gitseydi” karşılığını vermiş. Tanımadıkları biri de “Bu çocuk Akkul’un yanına gittikten sonra örgüte katıldı” diye ifade vermiş.

2 yıl önce

Fitch Ratings: Omicron dünyada büyümeyi etkileyecek

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, son zamanlarda dünyanın gündemini yerinden sarsan Omicron varyantının ekonomik olarak etkilerini ele aldı. OMICRON VARYANTININ POLİTİKA OLUŞTURMADA ZORLUK ÇIKARDIĞI BELİRTİLDİ Fitch Ratings, varyantın büyümeye yönelik riskleri ve politika oluşturma zorluklarını artırdığını bildirdi ve Omicron varyantının etkileri, bulaşıcılığı ve ciddiyeti hakkında daha fazla bilgi edinilene kadar ekonomik büyüme tahminlerine dahil edilmesi için çok erken olduğu belirtildi. Halihazırda 2020'nin ilk yarısında görülen büyük, senkronize bir küresel gerilemenin pek olası olmadığına inanıldığı kaydedilen açıklamada, ancak enflasyondaki artışın yeni varyantın etkili olması halinde makroekonomik tepkileri zorlaştıracağı ifade edildi. VARYANTIN KÜRESEL EKONOMİ İÇİN BİR RİSK OLDUĞU VURGULANDI Açıklamada, yayılmasını kontrol altına almak için önemli farmasötik olmayan müdahaleler gerektiren yeni bir varyant olasılığının küresel ekonomi için devam eden bir risk olduğu vurgulandı. Turizm ve uluslararası seyahat gibi sektörlerde salgın öncesi seviyelere dönüşün yeni varyant nedeniyle kesintiye uğrayacağı belirtilen açıklamada, mal tüketiminden hizmetlere dönüşün de yavaşlayabileceği bildirildi. Açıklamada, enflasyondaki son artışların Omicron varyantına yönelik herhangi bir politika tepkisini zorlaştıracağı vurgulanarak, "Merkez bankalarının yanıt olarak para politikası ayarlarının normalleşmesini geciktirmekten çekinebileceklerine inanıyoruz." değerlendirmesinde bulunuldu.

1 2 ... 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 ... 2640 2641