Son Dakika:
Altılı masa, kendi aralarında mekik dokurken biz her hafta bir ilimizde vatandaşlarımızla kucaklaşıyoruz. Altılı masa ile AK Parti arasındaki derin vizyon farkı gün geçtikçe ortaya çıkıyor. Vizyon toplantılarına gelmeye tenezzül bile etmeyen yabancı ekonomi komiseriyle görüntülü konuşmayı ileri teknoloji sananlar aslında teknoloji özürlü olduklarını ortaya koymuşlardır. MİLGEM projemizi idrak etmesi mümkün değil. Bunların teknoloji bilgisi, 'Zeki Müren de bizi görecek mi?' seviyesini geçemedi. Planlarımızı yarım asır sonrasını düşünerek yapıyoruz.
Bayraktar tv100'de Candaş Tolga Işık'ın sorularını cevapladı. "Kızılelma, savaş uçaklarına karşı muharebe edebilecek" diyen Bayraktar şunları söyledi: KIZILELMA MI, F-35 Mİ? İlk uçuşunu gerçekleştirmiş bir uçakla birçok ülkede kullanıma sunulmuş bir uçağı kıyaslamak çok doğru olmayabilir ama Kızılelma tamamen kullanıma hazır hale geldiğinde, bazı konularda üstünlük sağlayabilir. Bir kere karşınızda insansız, dışarıdan yönetilen bir uçak var. 5. nesil uçakların çok gelişmiş radar ve mühimmatları var. Ülkemiz de 5. nesil uçak geliştiriyor şuan. Kızılelma, gelecekte 5. nesil uçakların pabucunu dama atacak. SÜPERSONİK Kızılelma GELİYOR Bunun yanında çok daha süratli gidiyor. Hatta süpersonik varyantını da yapmayı düşünüyoruz. O daha az kullanılan bir varyant. Sesin üstünde de uçabilen bir varyantı olacak. Bunun yanında KIZILELMA agresif manevralar yapacak. 2021’in başlarında ortaya çıktı tabi Akıncı’yı yapmadan bunu yapmamız mümkün değildi. Formula 1 ekibi gibi çalışan bir ekibiz. Hatta bir anlamda mini İHA’nın geliştirilmesiyle birlikte Kızılelma’nın yazılımıyla satır, satır uğraştım. Şimdi ekibimiz çok daha büyük. Uzmanlık alanım aslında bunların otomatik uçuşu açıkçası. Malazgirt projesini türlü bahanelerle, iftira atarak, karalayarak o dönemin bürokratları durdurdu. Güneydoğu’da arazide çok yoğun çalıştığımız zamanlar, arazide 3-4 senem geçmiştir. "BU TEKNOLOJİ CEPHEDE ASKERLE BİRLİKTE GELİŞTİRİLDİ" Baykar, bizim İnsansız Savaş Uçağı mücadelemize yaklaşık 20 sene önce aile teşebbüsü olarak başladı. Ufacık bir ekipti. Kimseden bir kuruş destek almadan yapıldı. Ülkemizin teknolojideki kuşatılmışlığını yıkma seferberliği olarak gördük. Bir kıvılcım yakarsak aynen Nuri Demirağ’ın, Vecihi Hürkuş’un yaptığı gibi nasıl 'İstikbal nasıl göklerde'yse bir anlamda da onun peşine düştük. O serüven bizim üzerimizde etkili olduk. Kimi zaman zorluklarla da karşılaştık. Hatta babam şöyle derdi; ‘Bizim uçaklarımız bürokrasinin koridorlarında değil Gabar’da, Şırnak’ta, Hakkari’de ülkemizin semalarında hep uçtu’ diye tarif ederdi. Hikâyede en önemli noktalardan birisi de bu. Bu teknoloji cephede askerle birlikte geliştirildi. Babam sanayiciydi, iyi bir mühendisti ve memleketini seven her mühendis gibi uçak yapma hayali vardı. Benim de model uçaklara büyük ilgim vardı, robotiğe merakım vardı. Teknofest de aslında kurduğumuz, ‘Bir çocuk gelsin dokunsun belki ülkemizin uzay programında çalışacak’ mottosuyla düzenleniyor. Bir anlamda da dünyada da baktığınızda havacılık uzay programlarını kuranların böyle geçmişinde bir anı var. Biz bu anıları deneyimleri oluşturmak istiyoruz.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından satır başlıkları; Son yıllarda gelişen teknoloji vatandaşlarımızın işini de kolaylaştırdı. Gelişmeleri yakından takip ediyor ve destekliyoruz. Teknolojinin gelişmesi sadece ülkemizde değil dünyada da nitelikli çalışana ihtiyaç doğurdu. Bilişim başta olmak üzere, çeşitli alanlarda yeni istihdam projelerini hayata geçiriyoruz. Üniversitelerinizden şirketlerimize hemen her alanda teknolojinin çok ciddi yansımaları var. Tersine beyin göçü teşviklerinizle önemli bir yere geldik. Kurumlarımızın sahip olduğu teknoloji gücünü gençlerimizi geleceğe hazırlamak için harekete geçiriyoruz. Bilişim, başta olmak üzere, çeşitli alanlarda yeni istihdam projelerini hayata geçiriyoruz. Türkiye'nin önde gelen 237'den fazla şirketinin açtığı 500'den fazla ilana 10 binden fazla gencimiz başvurdu. Dijital göçebeliğin yaygınlaşması gençlerimizin katma değeri yüksek alanlarda istihdamını yükseltiyor. Yazılımcı istihdamı projelerimizle Türkiye'nin dijital dönüşümüne de katkı sağlıyoruz. 1 milyon yazılımcı istihdamı projemizi önümüzdeki yıl da devam ettirerek, eğitim sayısını 2 katına çıkarma kararı aldık. Kamunun bilişim altyapısına verdiği önemin en güzel sonuçlarını e-devlet uygulamasıyla alıyoruz. İstihdamda 31 milyonu geçerek tarihimizin en büyük seviyesine ulaşmak en büyük sevinç kaynağımız. Hazine destekli 200 milyarlık kefalet desteğinin 4 milyarlık kısmını teknoloji destek paketi olarak ayırdık.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TÜBİTAK ve TÜBA Bilim Ödülleri Töreni'nde konuştu. İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: Atalarımız "Marifet iltifata tabidir, iltifatsız emek zayidir" diyor. Bugün ödülünü takdim edeceğimiz bilim insanlarımızın her birini ayrı değerde görüyoruz. Ödül alsın almasın bilim insanlarımızın tamamının gecesini gündüzüne kattığını biliyoruz. Ödül sistemini bir teşvik kaynağı olarak görüyoruz. Ödüllerin bilim camiasına hayırlı olmasını diliyorum. Değerli misafirler, ülkemiz milli teknoloji rehberliğinde geliştirdiği çalışmalarla dünyanın ilk 10 ekonomisine girmesini hedefliyoruz. Milli araştırma kurumumuz TÜBİTAK, bilim dünyamızın değerli bir aktörü olarak başarılı çalışmalara imza atıyor. 1 buçuk milyar liradan fazla destek verdik, 10 binden fazla araştırmacı görev aldı. Stajyer araştırmacı burs programıyla üniversite öğrencilerinin araştırma çalışmalarını teşvik ediyoruz. Şanlıurfa'daki Göbeklitepe'de yürütülen çalışmalara destek verdik. Nitelikli insan gücüyle sürekli gelişen alt yapısıyla, teknoloji dünyasının öncü araştırma kurumlarını içerisinde bulunduran Gebze yerleşkesinde TÜBİTAK Fen Lisesini kurduk. "TEKNOFEST KUŞAĞINA GÜVENİYORUZ" Genç beyinlerimizin kendilerini geliştirmek için yurtdışına çıkmasına karşı olmadığımızı belirtmek isterim. Bugün Çin'in başarısının en büyük sebeplerden biri olarak, yurtdışına okumaya giden gençlerin, ülkelerine dönüp verdikleri katkı gösterilmektedir. Biz de TÜBİTAK aracılığıyla önemli adımlar atıyoruz. Türkiye'yi dünyanın her yerindeki bilim insanları için cazibe merkezi haline getirmek istiyoruz. Beyin göçünü tersine çeviriyoruz. Türkiye'de araştırma harcamalarının milli gelirimize oranının yüzde 1,13'e çıkmasının, araştırmacı sayısının 220 bine yükselmesinin katkısı var. Teknoloji geliştiren insanlarımıza verdiğimiz değer ortadadır. Bugün nerede durduğumuzu ve yarın nereye gideceğimizi doğru tespit etmek için nereden geldiğimizi bilmek lazım. Bilim insanlarımız icatlarıyla tarihin yönünü değiştirdiler. İbn-i Sina'dan Hayyam'a etkileri hala devam eden bilim insanlarımız var. Yeniden şahlanışa geçiyoruz. Bu coğrafya tekrar bilimin önde gelen merkezlerinden biri olacaktır. TEKNOFEST kuşağına güveniyoruz. "TÜRK OĞLU TÜRK YAPAR" Evlatlarımız dikey roket, kutup araştırmaları, insansız hava araçları, biyoteknoloji alanlarında çalışıyor. Dünya bizim insansız hava araçlarımızı manşetlerine taşıyor. Önce Akıncı'ya sonra Kızılelma'ya geldik. Orada 3 bin gencimiz çalışıyor. Bu millet Türk oğlu Türk yapar mı? Yapar. ANKA ile Aksungur ile yol alıyoruz. Bu alandaki birime sadece savunma alanında bakmıyor meseleyi daha geniş bir perspektifte değerlendiriyoruz. Togg banttan indiğinde hep birlikte gururlandık değil mi? Bunlar daha başlangıç. Bunlar Türkiye Yüzyılı'nın ilk fotoğrafları.
Bakan Karaismailoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtlayarak, başta bilgi ve iletişim teknolojileri olmak üzere teknoloji dünyasında hızlı değişimler yaşanırken, Türkiye'de de yeni ürün ve sistemler geliştirilerek kullanıma sunduklarını belirtti. Bugün gelinen aşamada nesnelerin internete bağlandığı, cihazlar arası iletişimi sağlayan, farklı verileri gerçek zamanlı işleyebilen ve analiz etme özelliğine sahip makineler arası iletişim (M2M) ve nesnelerin interneti (IoT) gibi teknolojilerin daha da önem kazandığını vurgulayan Karaismailoğlu, "Türkiye Yüzyılı vizyonu çerçevesinde, teknolojiyi sadece kullanan değil, aynı zamanda üreten bir ülke olma hedefimiz doğrultusunda, dijital yüzyıla yerli ve milli çözümlerle adım atacağız." ifadelerini kullandı. Karaismailoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla yerli üretim çalışmalarını hızlandırdıkları 5G teknolojisinde 2023'te önemli bir yol katetmeyi hedeflediklerini belirterek, "5G teknolojisiyle daha yüksek hızda daha düşük gecikme süresi ve yüksek kapasitede mobil internet hizmeti kullanılmaya başlanacak." dedi. Söz konusu teknolojiyle makineden makineye ve nesnelerin interneti cihazlarını yönetecek akıllı bir iletişim ağı oluşturulacağına dikkati çeken Karaismailoğlu, şöyle konuştu: "Bu kapsamda 5G, uygulamada olan teknolojilerin bir arada, verimli ve uyumlu bir şekilde tüm nesil bantları tamamlayıcı olarak kullanabilecek teknolojik ilerlemeyi sağlayacak. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin sıkça kullanılmaya başlandığı alanlardan biri olan akıllı ulaşım sistemleri de 5G sayesinde daha hızlı ve verimli çözümlere kavuşacak. Bu kapsamda, telekomünikasyon, elektronik ve bilgisayar teknolojileri ulaşım sektörüyle entegre edilirken, konum belirleme, haberleşme, haritalama gibi sistemlerin entegre bir şekilde çalışması, akıllı ulaşım sistemlerinde kullanılan uygulamaların kalitesini ve hızını artıracak." TÜRKİYE'NİN İLK YERLİ HABERLEŞME UYDUSU UZAYDAKİ YERİNİ ALACAK Bakan Karaismailoğlu, Türksat 6A'nın üretim ve test çalışmalarının TUSAŞ tesislerinde kurulan Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test (USET) Merkezi'nde devam ettiğini vurgulayarak, projenin mühendislik modelinin 2022 yılı ağustos ayı itibarıyla tüm entegrasyon ve test faaliyetleri tamamlandığını söyledi. Mühendislik modelinden edinilen tecrübelerin entegrasyon ve test faaliyetleri devam eden uçuş modeli çalışmalarına aktarıldığını ifade eden Karaismailoğlu, Space X firması ile Türksat 6A fırlatma hizmetleri temini sözleşmesinin Temmuz 2021'de imzalanarak yürürlüğe girdiğini, sözleşmeye bağlı koordinasyonların Türksat tarafından yürütüldüğünü hatırlattı. Karaismailoğlu, Türkiye'nin haberleşme uydusu üretebilen 10 ülke arasında yer almasını sağlayacak ilk yerli haberleşme uydusu Türksat 6A'yı 2023'te uzaya fırlatmayı planladıklarını bildirdi. MİLLİ ELEKTRİKLİ TREN SETİ PROJESİ Gelecek yıldan itibaren Avrupa Birliği (AB) ülkelerine ihraç edilmesi hedeflenen Milli Elektrikli Tren Seti'nin üretiminin TÜRASAŞ'ın fabrikasında devam ettiğini anlatan Karaismailoğlu, "Milli Elektrikli Tren Seti'mizin üretimi kapsamında saatte 160 kilometre hıza uygun prototipin montajı ve fabrika testleri tamamlandı." dedi. Karaismailoğlu, ilk prototipin sertifikasyon sürecinin sürdürüldüğünü, 2 setin TCDD Taşımacılık AŞ'ye bu yıl içerisinde teslim edileceğini belirtti. Karaismailoğlu, 2023-2025 yıllarında 19 set üretimi gerçekleştirileceğine işaret ederek, "Yerlilik oranının prototip dizide yüzde 65, seri üretimde yüzde 75 olması hedefleniyor." diye konuştu. Proje kapsamında geliştirilen altyapı ve yetkinlikten yararlanılarak, söz konusu tren setlerinin hızlı tren hatlarında kullanılmak üzere gerekli tasarım değişikliklerinin sağlanmasıyla, saatte 225 kilometre hıza çıkabilen Milli Hızlı Tren Projesi'nin hayata geçirilmesini hedeflediklerinin altını çizen Karaismailoğlu, "Milli Elektrikli Hızlı Tren Seti Projesi'nin de 2023 yılı içinde prototipinin üretimine geçilmesini, seri üretim kapsamında 2024 ve 2025 yılında toplam 8 setin teslim edilmesini hedefliyoruz" ifadesini kullandı. İLK YERLİ METRO DA GELECEK YIL RAYLARA İNECEK Bakan Karaismailoğlu, gelecek 10 yıl içerisinde Türkiye'nin 7000'den fazla şehir içi raylı sistem aracına ihtiyacı olacağının öngörüldüğünü belirterek, bu büyüklükteki şehir içi raylı sistem araç ihtiyacının yurt içinde üretilmesinin büyük önem arz ettiğini vurguladı. Bu kapsamda, Gebze-Darıca Metro Hattı'nda kullanılacak Türkiye'nin ilk yerli metro setinin 2023 yılının ilk çeyreğinde Bakanlığa teslim edileceğine dikkati çeken Karaismailoğlu, sürücüsüz yüksek teknoloji olarak üretilen metro projesinde test aşamasına geçileceğini bildirdi. Ayrıca, prototip araç üretimi devam eden Milli Banliyö Tren Seti'nin de gelecek yıl içinde nihayete erdirilmesini hedeflediklerini dile getiren Karaismailoğlu, "Milli Banliyö Tren Seti Projemizin kazanımlarıyla Gaziantep Büyükşehir Belediyesi için GAZİRAY Projesi kapsamında 8 set 2024-2025 yılları içerisinde teslim edilecek." dedi.
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii ana, ASELSAN, TEI, Alp Havacılık ve Sikorsky alt yükleniciliğinde üretilen T70 Genel Maksat Helikopteri'nin teslimatları başladı. Program kapsamında, Sikorsky firmasının S70i Helikopteri'nden yola çıkılarak geliştirilen T70 Genel Maksat Helikopteri, Türkiye'de lisans altında üretim modeliyle, farklı kullanıcılara teslim edilecek. Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Özel Kuvvetler Komutanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Orman Genel Müdürlüğünün helikopterin kullanıcıları olması planlanıyor. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii, T70 Genel Maksat Helikopter Programı kapsamında yerli aviyonik sistemler, transmisyon, iniş takımı, dinamik parçalar ile nihai montaj ve kalifikasyon testlerini tamamladığı ilk T70 Helikopteri'nin teslimatını Jandarma Genel Komutanlığına gerçekleştirdi. Programda Türk Havacılık ve Uzay Sanayii, T70 helikopterlerinin kabin, kokpit, kuyruk konisi, yatay ve dikey kuyruk, ana ve kuyruk rotor palleri gibi tüm ana parçaların üretimini, nihai montaj işlemlerini, testlerini ve entegre lojistik desteğini yapıyor. ASELSAN temel aviyonik sistemlerin geliştirilmesi, TEI helikoptere güç veren T700 motorunun üretimi, Alp Havacılık ise iniş takımları, dişli kutusu detay parça üretimi ve dinamik parçaların üretim ve montajı sorumluluklarını üstleniyor. Helikopter endüstrisinde çıtayı yükseltecek Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Genel Müdürü Temel Kotil, konuya ilişkin "Yerli sistemlerle donatılmış T70 Genel Maksat Helikopteri'mizin ilk teslimatından dolayı büyük heyecan içindeyiz. Ülkemizin helikopter endüstrisinde çıtayı yükseltecek bu gelişmeyle önümüzdeki dönemde daha büyük projeleri hayata geçirmek için bir adım daha atılmış oldu. Teslimatın Jandarma Genel Komutanlığımıza hayırlar getirmesini diliyorum. Şirketimizin ana yükleniciliğinde geliştirilen T70 Genel Maksat Helikopteri'mize katkı sunan tüm paydaş ve alt yüklenicilerimize teşekkür ediyorum." değerlendirmesini yaptı. Genel Maksat Helikopteri Projesi ile Türkiye'nin askeri ve sivil alanlardaki genel maksat helikopter ihtiyacının karşılanması amaçlanıyor. Üzerine entegre edilecek farklı faydalı yükler ile helikopterin yangınla mücadele, arama kurtarma, personel taşıma ve askeri görevlerde kullanılması hedefleniyor.
Baykar tarafından milli ve özgün olarak geliştirilen Türkiye'nin ilk insansız savaş uçağı Bayraktar KIZILELMA Taksi ve Koşu Testi'ni başarıyla tamamladı. İLK UÇUŞ 2023’TE Baykar’ın yaklaşık 20 yıllık derin teknoloji birikimi ve tecrübesiyle geliştirilen Bayraktar Kızılelma İnsansız Savaş Uçağı projesinin Test süreci yer testleri ile devam edecek. Bayraktar Kızılelma’nın ilk uçuşunun 2023 yılında gerçekleştirilmesi hedefleniyor. https://twitter.com/selcuk/status/1594292677054533642?s=46&t=_7oMvj_3GIanEYz0PIfMjg
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Togg'un üretiminin yapıldığı Gemlik Kampüsü'nü gezdiği ana dair görüntüleri sosyal medyadan paylaştı. "Bir otomobilden fazlası" için yola çıkan Togg'un 18 Temmuz 2020'de inşaatına başlanan Gemlik Kampüsü, Cumhuriyetin 99'uncu kuruluş yıl dönümünde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle açıldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Twitter'dan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gemlik Kampüsü'nü gezdiği ana dair görüntüleri paylaştı. Varank, paylaşımda, "Birkaç gündür müzmin muhalifler yüzleri kızarmadan acaba daha ne kadar saçmalayabilir diye takip ettik. Sayın Cumhurbaşkanımız 29 Ekim’de ışınlanma teknolojisiyle Togg’un üretiminin yapıldığı İtalya’daki fabrikaya gidip Gemlik’e geri geldi. İşte o görüntüler…" ifadelerine yer verdi. https://twitter.com/varank/status/1589960081923526656?s=46&t=-_SNgCNMC0BTnowXoxxSoA
