27 Nisan Cumartesi 2024
1 yıl önce

Eren Abluka Sonbahar-Kış-15 operasyonunda gri listeye iki çizik daha

İçişleri Bakanlığı, Şırnak'ta etkisiz hale getirilen 3 teröristten 2'sinin Terör örgütü PKK'nın gri kategoride aranan sözde yöneticilerinden olduğunu açıkladı. Etkisiz hale getirilen teröristlerin kimlikleri belirlendi. Teröristlerden birinin Sözde YJA-Star Sorumlusu, Terör Arananlar Listesinde GRİ Kategoride yer alan Sılav Koçer kod adlı Behiye Kaçar olduğu belirlendi. Şehidimizin kanı yerde kalmadı Diğer teröristin Terör Arananlar Listesinde GRİ kategoride yer alan ve örgütün sözde özel kuvvetlerinde bulunan Agit Nizip kod adlı Yakup Demir olduğu, teröristin, 06 Mayıs 2019 tarihinde Gabar Dağı Karageçit mevkiinde 6’ıncı Piyade Komando Tugay Komutanlığınca icra edilen operasyonda, P.Söz.Er Görkem AKKUŞ’un şehit edildiği silahlı saldırı olayına katıldığı belirlendi. Operasyonların devamında, JÖH ve Jandarma Komando Timleri ile çatışmaya giren ve bir mağarada sıkıştırılan 1 terörist silah ve teçhizatı ile birlikte sağ olarak ele geçirilmişti. PKK’nın sözde Gabar Cephesi takım sorumlusu tutuklandı Sağ olarak ele geçirilen teröristin ise 2020 yılında yurt içine gönderilen sözde Gabar Cephesi Geli Takımı sorumlusu Bermal Zilan kod adlı Mihriban Sekmen olduğu, 2017 yılında Hakkari ili Şemdinli ilçesi kırsalında PKK/KCK-PYD/YPG tarafından gerçekleştirilen birçok silahlı saldırı olayına katıldığı tespit edildi. Gözaltına alınan terörist, adli işlemlerinin tamamlanmasına müteakip çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

1 yıl önce

FETÖ'den firar talimatı: Valizlerinizi hazırlayın

FETÖ'cüler için yolun sonu geldi. Şimdiye kadar Türkiye içindeki örgüt üyelerine sahte zafer vaatleriyle moral veren Pensilvanya artık "Valizlerinizi hazırlayın" talimatı gönderiyor. Firar talimatlarının sebebi Yargıtay'da devam eden dosyalarda mahkumiyet kararları çıkması ve yeni operasyonlar yapılması. FETÖ'ye yönelik son dönemde yapılan seri operasyonlar ve ardı ardına gelen yüksek yargı kararları, örgüt içinde paniğe neden oldu. ABD'nin Pensilvanya eyaletindeki örgüt yönetimi, Türkiye'deki FETÖ'cülere yeni talimatlar gönderdi. İSTİHBARATIN RADARINA TAKILDI Yeni Şafak'ın haberine göre, İnternet tabanlı programlar üzerinden gerçekleştirilen toplantılarda verilen talimatlar, istihbarat kaynaklarının radarına takıldı. Alınan bilgiye göre, Yargıtay'da açık dosyaları bulunan FETÖ'cülere, "Aleyhinize sonuç çıkacakmış gibi hareket edin. Valizlerinizi hazırlayın. Yanınızda telefon bulundurmayın" emri verildi. KAÇIŞ GÜZERGAHINI ÖRGÜT BELİRLİYOR Yargıtay'dan aleyhte çıkabilecek bir kararın "kriz" olarak nitelendirildiği sözde talimatlarda, gidilecek geçici yerin hazır edilmesi gerektiği belirtildi. FETÖ'cülerin haklarında aranma kararı çıkması halinde irtibat sağlayacakları örgüt üyelerinin belirlenmesi ve sözde üst yönetimden bir kişiye bilgi verilmesi gerektiği de gelen talimatlar arasında. Örgütün yurt dışına kaçmasına gerek gördüğü FETÖ'cüler için olası kaçış güzergahlarını sürekli değiştirdiği ve bu güzergahların sadece güncel yapıda görevli mahrem imamlara harita şeklinde gönderildiği tespit edildi. KURBAN PARASI TOPLAYIP EV AÇIYORLAR Örgütün sözde üst yönetimi, güncel öğrenci evlerinde yaşanabilecek olası dağılmaları önlemek için de harekete geçti. Örgüt, evlerde kalan FETÖ'cü öğrencilerin haftalık iaşe bedelini 1000 liraya yükseltti. Finans yapılanmasına düzenlenen operasyonlarla para sıkıntısı çekmeye başlayan örgüt, yeniden "kurban himmeti" adı altında para toplamaya başladı. Toplanan para ile örgüt evlerinin finanse edilmek istendiği öğrenildi. FETÖ, örgüt iltisakı nedeniyle kamudan ihraç edilen KHK'lı öğretmenlerle de bağları koparmıyor. Bu kapsamda son olarak KHK'lı FETÖ'cü eski öğretmenlere Öğretmenler Günü'nde 200 lira değerinde hediyeler verildiği, bu sayede yüz yüze irtibat kurularak örgüte bağlılığın diri tutulmaya çalışıldığı tespit edildi. Ayrıca cezaevlerindeki FETÖ'cülerin okuması için kitapçık bastırıldığı, bu kitapçıkların avukatlar aracılığıyla cezaevlerinde dağıtıldığı ortaya çıktı.

1 yıl önce

Mali suçlarla mücadele... İçişleri Bakanı Soylu detayları duyurdu: 101 kişi gözaltına alındı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, 22 Mart 2022 tarihli MASAK raporunda PAPARA hesabı açarak ve banka hesapları kullanılarak yasadışı bahisten elde edilen para nakline aracılık ettikleri, hesaplarında toplanan paraları Halil Falyalı, onun eşi ve kumarhane müdürünün de aralarında bulunduğu suç örgütüne ait kripto varlık hesaplarına gönderdikleri, bu yolla toplam 2,5 milyar Türk Lirası civarında suç geliri elde ettikleri tespit edilen 46 şüpheli hakkında 8 ilde eş zamanlı operasyon düzenlendi. Devam eden soruşturma sırasında aynı eylemlere iştirak ettikleri tespit edilen 163 şüpheli hakkında toplam 30 ilde (Ankara, İzmir, Manisa, Adana, Hatay, Osmaniye, İstanbul, Mersin, Antalya, Aydın, Yalova, Kocaeli, Bursa, Kütahya, Batman, Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Van, Rize, Trabzon, Gümüşhane, Çorum, Amasya, Balıkesir, Samsun, Bayburt, Hakkari, Kırıkkale, Sakarya, Aksaray) eş zamanlı operasyon yapılmak üzere Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne gerekli talimatlar verildi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu operasyonun detaylarını açıkladı. İşte Bakan Soylu'nun açıklamalarından öne çıkanlar... Özellikle dünyanın güçlü ülkeleri bu konuda sanki bu konuyla mücadele ediyormuş gibi yapıyorlar. Bu konunun maliyetlerini orta ölçekli ülkelere yıkıyorlar. 8 Şubat 2022'de Kıbrıs'ta Halil Falyalı cinayeti vardı. Soruşturmaya başladıktan sonra bir takım verilere ulaştık, Kıbrıs-Malta hareketliliğini görebildik. Çalışmalar sonucunda nisan ayından itibaren gerek teknik izleme, gerek bu konuda elde ettiğimiz bilgilerin analizi, ardından da atılan adımlarla Ekim 2022'de bir ön Operasyon gerçekleştirdik. Bu sabah itibariyle yeni bir operasyon başlattık. Bu kapsamda özellikle bu bahse konu organizasyonda 15 adet bahis sitesinin bulunduğu, bu sitelerin vergi kolaylığı olan ada ülkelerinde hayata geçirildi; menşei olarak Malta. Kurulan sitelerin ülkemizde özellikle kaçak maç yayını yapan siteler başta olmak üzere, sosyal medya uygulamaları, fenomenler ve çağrı merkezleri aramaları yoluyla büyütülmeye çalışıldığı, yüksek bahis oranları verilerek bu siteleri tercih eden oynayıcı sayılarının artırıldığı görülmüştür. "101 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI" Halil Falyalı'nın yakınları dahil olmak üzere yaklaşık toplam 136 kişi sadece organizatör olarak tespit edilmiştir. Bu tespit edilen organizatörlerin, şu ana kadar 808 milyon maddi varlıklarına el konulmuştur. Bu daha başlangıçtır. 136 kişinin şu ana kadar 101 kişisi gözaltına alınmıştır. Ve inanıyorum ki özellikle vatandaşlarımızı kendi ağlarına düşürerek onları hem sanal bahis hem de sanal kumar üzerinden gerçekleştirdikleri bu kötücül yaklaşım yaptığımız bu operasyonlarla akamete uğratılacaktır. Sanal kumar ve sanal bahis paralarının nakli, kripto borsasıyla başka ülkelere aktarılmaktadır.

1 yıl önce

Bakan Çavuşoğlu: PKK'nın Suriye ve Irak'ta barınmasına müsaade etmeyeceğiz

Bakan Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle; "Küresel sistem yeniden inşa süresine girdi. Barış zamanında krizlere bolluk zamanında darlığa hazırlık yaptık. Zorluklara karşı daha dirençli olduk. Enerji alanında attığımız tarihi adımlar ülkemizi bu zor günlerde merkezi aktörlerden birisi yaptı. Savunma sanayi alanında başarılarımız caydırıcı gücümüzü artırıyor. Birçok ülke bizimle Afrika'da iş birliği yapmak istediğini söyledi. Türkiye'nin Afrika'da önemli bir aktör olduğunun göstergesi olduğu için söylüyorum. Latin Amerika'nın da istikrarına katkı sağlıyoruz. Bir Avrupalı güç olarak, AB ile ilişkilerimizi de stratejik bir yaklaşımla sürdürmek istiyoruz. "BİZ GEREĞİNİ YAPARIZ" Hasımlarımız sadece Türkiye'nin terörle uğraşmasını istedi. Biz bu oyuna gelmedik, sadece terörle mücadelede değil birçok küresel konuda uluslararası topluma liderlik ettik. Terörü destekleyen çevreler çabalarını artırıyor. PKK'nın Suriye ve Irak'ta barınmasına müsaade etmeyeceğiz, buna kesinlikle izin vermeyeceğiz. Kim ne derse desin ne gerekirse onu yapacağız. Diplomasimiz mücadelemizin haklılığını anlatmaya devam ediyor. Ya 2019 mutabakatının şartlarını yerine getirirsiniz ya da biz gereğini yaparız. Biz değişmeyen bir politika izlemiyoruz, milletimizin çıkarı neyi gerektiriyorsa onu yapıyoruz. Son dönemdeki normalleşme politikalarımızı da bu çerçevede yürüttüğümüzü özellikle söylemek isterim. Biz her zaman sorunları diyalogla çözmekte kararlıyız. Suriye'de bir süredir istihbaratlar aracıyla rejimle görüşüyoruz."

1 yıl önce

İsmailağa cemaati avukatı Esat Gökdemir’den Hiranur Vakfı’ndaki çocuk istismarına tepki: ‘Ne din ne vicdan kabul eder’

İsmailağa Cemaati’ne mensup olduğu iddia edilen Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.’yi 6 yaşındayken Kadir İstekli ile evlendirdiği ortaya çıktı. 29 yaşına gelen talihsiz kız konuyu yargıya taşıdı. Devletin ilgili kurumlarının da müdahil olduğu dava süreci devam ederken bu konuda suçlanan kişilerin irtibatlı oldukları iddia edilen İsmailağa Cemaati’nden açıklama geldi. İsmailağa Camii İlim ve Hizmet Vakfı adına Avukat Esat Gökdemir yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: ‘VİCDANLARIN ASLA KABUL ETMEYECEĞİ BİR DURUM’ “6 yaşında bir kız çocuğunun evlendirilmesi dini açıdan doğru olmadığı gibi vicdanların da asla kabul etmeyeceği bir durumdur. Malum olduğu üzere bir cemiyete bağlılık iddiasındaki kişilerin yanlışı ile o cemiyetin tamamını suçlamak mümkün değildir. ‘İRTİBATLAMAK İSTEYENLER ART NİYETLİ’ Bir takım iddiaların camiamızla irtibatlandırmaya çalışanların art niyetli oldukları açıktır. İsmailağa Cemaati’ne mensubiyet iddiasındaki bir kimsenin bu camianın en temel esaslarından birisi olan resmi nikah olmadan dini nikah yapılmaz düsturuna muhalefeti ise bizlerle ilişkilendirilemez. ‘REDDEDİYORUZ’ Bu usulümüzü herkes bilmektedir. İddiaların ispatlanması durumunda, tüyleri ürperten bu zulmü işleyenleri her bir Müslüman ve vicdan sahibi gibi reddediyor ve tel’in ediyoruz.”

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Herkesi başörtüsü teklifini desteklemeye çağırıyoruz

Türkiye'de son dönemde başörtüsünün yasal ve Anayasal güvence altına alınması gündeme geldi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, başörtüsüne yönelik kanun teklifi vererek bu konunun yasal güvence altına alınması gerektiğini açıkladı. Bunun ardından yasal teklifin yeterli olmayacağını belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konunun anayasal güvence altına alınması gerektiğini belirterek talimat verdi. Cumhur İttifakı paydaşlarının üzerinde çalıştığı Anayasa teklifi tamamlandı. Hazırlanan Anayasa değişiklik teklifi, TBMM'ye sunuldu. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki kabine toplantısının ardından millete seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu konuya değindi. Demokrasiyi savunan herkesi başörtüsü anayasa değişiklik teklifini desteklemeye çağıran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullanarak açıklamalarda bulundu: Siyaseti halka dayanarak yapmak yerine küresel vesayet araçların ülkemizdeki temsilciliğine sığınarak yürütmeye kalkmak 1 asırlık Cumhuriyet tecrübesinden nasiplenmemiş demektir. Geçtiğimiz günlerde Meclis'e sunulan başörtüsü özgürlüğünü teminat altına almayı, aile kurumunu güçlendirmeyi amaçlayan anayasa değişikliği teklifi ülkemizin sorunlarını milli irade ile çözme kararlılığın son örneğidir. Herkesi bu teklifi desteklemeye çağırıyoruz. Demokrasiyi savunan herkesi başörtüsü anayasa değişiklik teklifini desteklemeye çağırıyoruz. Türkiye Yüzyılı'na girerken üzerinde önemle durmamız gereken husus milli meselelerde mutlaka birlik, beraberlik, dayanışma içinde hareket etmeyi başarabilmemizdir. Bu ülkenin hiçbir vatandaşının başka vatanı, devleti yoktur, başkalarını bilmeyiz. Yıkıcı değil, yapıcı rekabetle Türkiye Yüzyılı'nda rol alacağımıza yürekten inanıyorum. Sel felaketinin yaşandığı Antalya'da devletimiz tüm kurumları ile çalışmalarını sürdürüyor. Son kabine toplantımızın ertesi günü turizmcilerimizle biraraya gelerek ülkemize yaptıkları katkıları için teşekkür ettik. Aralık ayının ilk gününde MGK toplantımızı gerçekleştirdik. Şanlıurfa'da sokaklarından meydana kadar her yerde milletimizle coşkulu ve samimi şekilde kucaklaştık, hasret giderdik. TİSK Genel Kurulu'nda işverenlerimizle dünden bugüne ve yarına ülkemiz ekonomisini değerlendirdik. Cuma günü TRT World toplantısında dünyada olup bitenlerle ilgili görüşlerimizi katılımcılarla paylaştık. Aynı gün Bulgaristan Cumhurbaşkanı ile gerek ikili gerekse heyetlerarası görüşmelerimizi yaptık. Cumartesi günü Samsun'daydık. Bizleri muhabbetle bağrımıza vatandaşlarımızla bir araya gelerek toplu açılışlarımızı yaptık. Bu sabah İstanbul'da katıldığımız Türkiye İnovasyon Haftası vesilesiyle ülkemizin üreten, düşünen, tasarlayan gücünü bir kez daha görme imkanını bulduk. Ülkemize ve milletimize hizmetle dolu iki haftayı geride bıraktık. Bu hafta da yurt içi ve yurt dışında planladığımız çok sayıda programla ülkemize eser kazandırmayı, milletimize hizmet etmeyi sürdüreceğiz. Covid 19 salgını sebebiyle milli mücadelenin sembolü, pekçok hadisenin 100. yılını coşkuyla değerlendirememiştik. Milli mücadele adımlarının her biri geçmişten geleceğe bir muhabesebe vesilesidir. Cumhuriyetimizin 100. yılını yaşamak lafla, şarkıyla, şiirle olmaz. Bizim için istiklalimize, istikbalimize yakışır eser ve hizmetlerle milletimizin karşısına çıkmak demektir. Dünyanın siyasi ve ekonomik olarak tarihi dönüşüm içine girdiği dönemde Türkiye Yüzyılı vizyonu çok daha hayati önem kazanmıştır. Kendi içimizde mutlaka hayata geçirmemiz gereken hususlar bulunuyor. Cumhuriyetimizin ilk yüzyılında vaktimizi ve enerjimizi boşa tüketen tartışmaları artık geride bırakmalıyız. Sürekli aynı şeyleri yaparak farklı sonuçları ummak sağlıklı zihnin hayata ve siyasete bakış tarzı olamaz. Yönetim sistemi tartışmalarından, büyük projelere yaklaşıma kadar sağlıksız bakış açısının örneklerini görmek bizi üzüyor. Yakın tarihte olup bitenlere dair kişisel görüşlerimiz ne olursa olsun hep birlikte ortak geleceğimize odaklanmalı, vaktimizi ve enerjimizi bu doğrultuda seferber etmeliyiz. Tarihimizi bir kavga, ayrışma, öfke alanı olmaktan çıkartıp, Türkiye Yüzyılı'na heyecanla, kararlılıkla bakabildiğimiz ölçüde bu millete olan sorumluluğumuzu hakkıyla yerine getirebiliriz. Türkiye Yüzyılı ile evlatlarımızı nesillerin özlemi olan güvenlik ve refah seviyesine çıkarmak istiyoruz. Bu mücadeleyi 85 milyon hep birlikte yürüterek, tüm dost, kardeş, mazlum, insanlıkla elele vererek başarıya ulaştırabileceğimize inanıyorum. Ülkemizin ve milletimizin üzerinde karanlık hesaplar yapan emperyalist yapılara karşı aynı mücadeleyi tek vücut, tek yürek olarak vermek mecburiyetindeyiz. Hala milli iradenin gücü yerine emperyalistlerin inayetine bel bağlamak tarihten ders almamak demektir. Ülkemizle ilgili değerlendirmeleri yaparken küresel krizlerin, fırsatların önümüze çıkardığı fotoğrafı ihmal etmiyoruz. Sağlık ve güvenlik yanında enerjiden gıdaya insanlığın temel ihtiyaçlarını hemen tamamıyla ilgili sorunlar giderek artarken biz Türkiye'yi genel gidişten ayrıştıracak çalışmalara ağırlık verdik. Bu süreçte bizimle ciddi bedeller ödememize yol açan sıkıntılarımız oldu. Bu sorun bir dönem sınırlarımıza dayanan, şehirlerimizi tehdit eden terör saldırılarıydı. Kararlılık ve cesaretle uygulamaya koyduğumuz yeni güvenlik stratejisiyle tehditleri kaynağında yok ederek bu sürenin üstesinden önemli ölçüde geldik. Verdiği ağır kayıplara rağmen saldırılarını yeniden artırmaya çalışan terör örgütlerini bu saldırılarını yeniden arttıran sebepleri biliyoruz. Çirkin hesapları bir kez daha bozacağız. Küresel sorunların tetiklediği bir diğer sorun enflasyon ve hayat pahalılığı. Bu sorunun da iç ve dış sebepleri var. Dış sebeplerin istikrara kavuşmasının biraz vakit alacağı anlaşılıyor. İçeride kimi panikten kimi art niyetten kaynaklanan kurdaki ve maliyetteki artışlarla izah edilemeyen fahiş fiyat artışlarına karşı karşıya kaldığımız bir gerçektir. Ekim ayı işsizlik rakamları istihdamdaki artışın devam ettiğini devam etmektedir. Döviz rezervlerimizin, istihdamın arttığı dönemde daha kolay konularda kendi ayağımıza kurşun sıkamayız. Ülkenize güvenin, sahip çıkın. Ülkenize destek verin. Kısa vadeli endişe ve kazanç kaygılarınızla ülkenizin geleceğine zarar verecek her türlü tasarruftan uzak durun. Elbette herkes alın terinin karşılığı olarak kazanacaktır. Ülkenin ve milletin kaybettiği ortamda bireylerin kazancı gibi gözüken hesaplar aldatmacadan ibarettir. Yıllık enflasyonun birkaç ay içinde yüzde 40'lı rakamlara ineceği ortada iken hala etiketlerin başka hesaplarla belirlenmesi doğru değildir. Asgari ücret, memur ve emekli maaşları başta olmak üzere çalışanların refah seviyelerindeki gerilemeyi telafi etme yönündeki gayretlerimizin enflasyon maskesi arkasına sığınan haramzadeler tarafından akamete uğramasını izleyemeyiz. Bu ülkenin 85 milyon vatandaşının ortak geleceği, menfaati bizim için her bir ferdin kişisel kazanç hırsından önemlidir. Enflasyonu hedeflediğimiz şekilde 2023 sonunda yüzde 20'Rler seviyesine 2024'de tek haneli rakamlara düşürmek için ne gerekiyorsa yapmakta kararlıyız. Herkes hesabını 2023'de yüzde 20'ler seviyesinde yapsın. Aksi yönde hareket edenlerle biz hükümet olarak yetkimizi, milletimiz iradesini kullanarak gereken cevabı verecektir. Bir kez daha altını çizerek söylüyorum; hiç kimsenin işine, gücüne, alışına, satışına, kazancına, karına karşı değiliz. Karşı olduğumuz, sadece ekonomik kuralların değil akıl ve vicdan sınırlarının dışına taşan niyet ve eylemlerdir. Piyasa denilen insani reflekslerle de çalıştığına inandığım mekanizmanın insanımızın sabrını daha fazla zorlamayacağına inanıyorum. Unutmayın, en pahalı malın olmayan mal, en pahalı hizmetin erişilemeyen hizmet olduğu gerçeği aklımızdan çıkarmadan girişimcilerimize omuz vereceğiz. Yeter ki ülkenin çıkarına, hükümetin programına göz dikenlere fırsat verilmesin. Geçtiğimiz günlerde kamuoyunda farklı tepkiye yol açan bir kızımızın erken yaşta evliliğiyle öncesi ve sonrasında acılarla ilgili görüşmelerimizi paylaşmak istiyorum. Şu ana kadar arkadaşlar gereken çalışmayı gösterdiler. Bunları görmezden gelen bir muhalefet sözkonusu. Günümüz şartlarında 13 yaşında nişan 14 yaşında evlilik durumunu kabul edebilmemiz asla kabul etmemiz mümkün değildir. Hele hele daha küçük yaşta istismar faciasını kabul etmemiz mümkün değildir. İçişleri Bakanlığımız tarafından yürütülen soruşturmanın ardından konu yargıya intikal etmiştir. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız mağdur için avukat temin etmiş, hukuki süreci yakından takip etmiştir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığımız iddianamesini hazırlamıştır. Dava ile ilk duruşmanın yakında yapılması bekleniyor. Konu kamuoyunun gündeme gelmiştir. Mesele medyada yer alana kadar bakanlıklarımızın, kurumlarımızın tamamı süreci takip etmiş, her işlemi bihakkın yerine getirmiştir. Geçmişteki ihmal ve eksiklikler soruşturma kapsamında ele alınmıştır. Ülkemizde çocuklara yönelik taciz, tecavüz, reşit yaşa ulaşmadan evlilik gibi hususlarda hassasiyetimizi kimseye sorgulatmayız. Bu konuyla ilgili en önemli hukuki ve fiili reformlar bizim dönemimizde hayata geçirilmiştir. Bay Kemal sen bunlardan anlamazsın, senin böyle hassasiyetin yok.

1 yıl önce

Bakan Soylu sel bölgesinde açıklamalarda bulundu: Devletimizin tüm imkanlarıyla buradayız

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Antalya'nın Kumluca ilçesinde sel olayının yaşandığı bölgelerde incelemelerde bulundu. Daha sonra gazetecilere açıklama yapan Soylu, tüm kurumların işbirliği içinde ilk andan itibaren çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi. Bölgede hasar tespit çalışmalarının devam ettiğini dile getiren Soylu, "Şu ana kadar 701 personel, AFAD dahil olmak üzere tüm kurum ve kuruluşlardan görevlendirildi. Şu ana kadar 497 araç hasar gördü, yaklaşık şu ana kadar 100 konutun hasar gördüğü tespit edildi ama tespit devam ediyor, 920 iş yerinde hasar tespiti söz konusu. Arkadaşlarımız çalışmalarına devam ediyorlar." diye konuştu. Kumluca'da önemli bir sera alanının bulunduğunu anımsatan Soylu, selden sera alanlarının da zarar gördüğünü bildirdi. Seralardaki hasar tespit çalışmalarının da devam ettiğini aktaran Soylu, "Kumluca ilçesinde yaklaşık 50-55 bin dönümlük bir sera olduğu değerlendiriliyor, bunun 12 bin 500 dönümünde şu ana kadar bir zarar var, çalışmalar devam ediyor ve bu zararı arkadaşlarımız tespit edecekler. Tarım Bakanlığımız da bu konuda devrede." dedi. Bakan Soylu "Devletimizin tüm imkanlarıyla buradayız. Vatandaşımızı yalnız bırakmayacağız" ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

AK Parti: EYT düzenlemesi takvimi ocak ayında başlayacak

Emeklilikte yaşa takılanlara yönelik düzenlemede son aşamaya gelindi. Kafalardaki en büyük soru işaretiyse emeklilik için yaş şartının getirilip getirilmeyeceği. EYT konusunda son sözü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan söyleyecek. EYT düzenlemesi ocakta Meclis'e geliyor EYT düzenlemesi ile ilgili AK Parti'den bir açıklama geldi. Düzenlemenin 2023'ün ocak ayında başlayacağı duyuruldu. Düzenlemeden 8 Eylül 1999'dan önce sigortalı olup emeklilik için gerekli çalışma yıl ve prim gün sayısını dolduranlar faydalanacak. "En kapsamlı düzenlemeyi yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın" Öte yandan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, EYT düzenlemesinin bu ay içinde Meclis'e sunulmasının planlandığını söyledi. Bilgin, "Herkesi dinliyoruz. Kamuya ve özel sektöre yükünü hesaplıyoruz. En kapsamlı düzenlemeyi yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın" dedi.  EYT için detaylı çalışmanın sürdüğünü vurgulayan Bakan Bilgin, bütün verilerin ortaya çıktıktan sonra kamuoyuna açıklanacağını ifade etti. "Sayın Cumhurbaşkanının ve Sayın Bakanın açıklamaları dışında başka bir şeye itibar edilmemeli" Konu değerlendiren Sosyal Güvenlik Uzmanı Akay Tekin, şunları kaydetti: "Toplumun gündemini uzun dönemdir işgal eden bir konu. Sadece çalışanlar değil toplumun tüm kesimlerini ilgilendiriyor. Sayın Bakan ve Sayın Cumhurbaşkanının açıklamaları var. Çok fazla yorum duyuyoruz korkunç bir bilgi kirliliği var. Bunun için Sayın Cumhurbaşkanının ve Sayın Bakanın açıklamaları dışında başka bir şeye itibar edilmemesi gerekiyor. Sayın Bakan dün Meclis'te açıklamada bulundu. Bundan sonraki süreçte Bakanlık çalışmayı tamamlayacak. Çalışma, Sayın Cumhurbaşkanına arz edilecek. Nihayetinde bir bütçe meselesidir bu. Sayın Cumhurbaşkanının kararını verdikten sonra Meclis gündemine gelecek, komisyonlarda görüşülecek. Farklı partilerin konuyla ilgili teklifleri var. Dolayısıyla tüm partileri de ilgilendiriyor. Onların komisyonda müdahaleleri ve teklifleri olacak. Komisyonda şekil aldıktan sonra Meclis Genel Kurulu'na gelecek. Görüşmeler sırasında milletvekilleri değişiklik önergeleri verebilirler. Bunun için mevcut durum için söylüyorum Sayın Bakanın açıklamaları dışında çok fazla itibar edilmemesi lazım." EYT bekleyen ne yapmalı? Tekin, EYT bekleyenlere de şu önerilerde bulundu:  "Çok yoğun bir talep olacak. Dolayısıyla haklarınızın zayi olmaması ve bir an önce haklarınıza kavuşabilmeniz için bazı işlemleri yapmanızda fayda var. E-devlet üzerinden girebilirsiniz, hem 4A yani SSK dediğimiz eski, hem 4B yani eski Bağkur dediğimiz, hem de 4C kamu görevlilerinin hizmet dökümlerine bakmaları gerekiyor. Orada doğum tarihleri doğru mu, ilk işe girişleri doğru mu, daha sonra hizmet dökümlerinde çalışma gün sayıları doğru mu. Bunları birçok vatandaşımız bilemiyebiliyor. EYT çıktığında milyonlarca başvuru olacak bunları düzeltmeleri mümkün değil daha sonra. Onun için mümkünse bir an önce e-devlet üzerinden bilgilerin doğruluğu kontrol edilmeli. Hata varsa eğer bir an önce bağlı oldukları il müdürlüklerine gidip düzelttirmeleri gerekiyor. Yoğunluk başladığı zaman bunu yapamazlar. Borçlanmalar çok önemli. Kadınların doğum borçlanmaları, erkeklerin askerlik borçlanmaları. Borçlanmalarını e-devlet üzerinden yapabiliyorlar. Borçlanma talebini yapabilirler, birden fazla kurumda yani hem SSK'lı hem Bağkur'lu hem emekli sandığı olarak çalışmışsanız bunların birleştirilmesi gerekiyorsa e-devlet üzerinden birleştirmeyi gerçekleştirsinler. Prim ödeme gün sayınızı yeterli görmüyorsanız, askerliği borçlanmanız lazım."

1 2 ... 274 275 276 277 278 279 280 ... 948 949
Server Error
500
Server Error