01 Nisan Cumartesi 2023
1 hafta önce

Eskişehir'de 28 Şubat zihniyeti! Depremzede öğrenciyi başörtülü diye okula kaydetmediler

Eskişehir'de, kuruculuğunu ve yönetim kurulu başkanlığını CHP'li Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in yaptığı Eğitim Sağlık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları Vakfı'na (ESBAV) bağlı Özel Çağdaş Okulları, bir skandala sahne oldu. Depremzede ailenin okula kaydettirmek istediği kız öğrenci, başörtülü olduğu için okula alınmadı. Sabah'ın haberine göre; Hatay'da depremi yaşayan aile, taşındıkları Eskişehir'de 9. sınıf öğrencisi olan başörtülü kız çocukları T.N.İ.'nin naklini Çağdaş Okulları'na aldırmak istedi. İddiaya göre Okul Müdürü İsmail Samur, "Bu okulda hiç başörtülü öğrenci yok. Burada zorlanırsın" diyerek öğrenciyi ve velisini başka bir okula gitmeleri için ikna etmeye çalıştı. Samur'un 28 Şubat zihniyetini hatırlatan tavrı üzerine aile, okuldan ayrılarak T.N.İ.'yi, Eskişehir Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'ne kaydettirdi. 'DEPREMDEN DAHA ACI' Aile, kızlarının başörtülü olduğu için ayrımcılığa maruz kaldığını belirterek Eskişehir Valiliği'ne okul hakkında şikâyette bulundu. Baba Z.İ. ve anne E.İ., "Depremde onlarca yakınımızı kaybettik ama bu olay bize çok daha acı geldi" dedi. Skandalın ardından Eğitim Bir- Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Ali Yalçın, "Adı 'çağdaş' fakat uygulaması 'çağdışı' okul hakkında suç duyurusunda bulunduk. Depremzede öğrencinin başörtülü olduğu için karşılaştığı rezalete sessiz, duyarsız kalınamaz. Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu'na da başvurduk" diye konuştu. KÖHNELEŞMİŞ ZİHNİYET Eğitim Bir-Sen Eskişehir 1 No'lu Şube Başkanı İbrahim Akar ve beraberindekiler dün okulun önüne siyah çelenk bıraktı. Akar, "Müdür, öğrenciyi ve velisini başka bir okula gitmeleri için 28 Şubat'tan kalma ikna odası kurarcasına ikna etmeye çalışıyor. Bir depremzede çocuğa sırf başörtüsünden dolayı 28 Şubat sürecini anımsatan tavrın takınılması akıllara durgunluk verecek derecededir.

1 ay önce

Özel okullara ‘kayıt’ tepkisi: Depremzedelerin sorunlarını görmezden geldiler

Tüketici dernekleri, bilinen kurum ve kuruluşlar adına yetkisiz bağış toplayanlar ile depremzedelerin ihtiyaçlarını suistimal ederek gıda, nakliye ve konut kiralarında fahiş artış yapan fırsatçıların bulunduğunu belirtti. Yetkililer, tüketicilerin bu kimselerle ilgili mutlaka şikayette bulunması gerektiğini bildirirken, vatandaşların da bilgilendirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Tüketiciler Derneği (TÜDER) Genel Başkanı Levent Küçük, depremle ilgili en çok ulaşan şikayetlerin başında tanınmış yardım kurumlarının ve isimlerin adını kullanarak bağış ve yardım toplayanların geldiğini söyledi. HESAP NUMARALARINI TEYİT ETMEK ÖNEMLİ Küçük, "Bu kişi ve kuruluşlar adına vatandaşlara mesajlar gönderiliyor. Bu mesajlar için özellikle sosyal medya hesapları kullanılıyor. İyi niyetli olarak bu hesap numaralarını teyit etmeden yardımda bulunan kimseler suistimal ediliyor. Vatandaşlarımız bu numaraları mutlaka ilgili dernekleri, kurum ve kuruluşların internet adreslerinden teyit etsinler. Gerekirse bize de ulaşıp sorabilirler" dedi. GIDA VE KONUT FİYATLARI ARTTI Küçük, gıda, taşıma ücreti ve konut kiralarındaki fiyat artışları konusunda şikayetlerin sıklıkla geldiğini dile getirdi. Levent Küçük, vatandaşların yardım noktasında özellikle resmi kurum ve kuruluşlar ile ilgili STK'ların duyurularına itibar etmelerini istedi. Küçük, "Doğruluğundan emin olmadığımız hesaplara bağış yapmamalıyız. Ayrıca fahiş fiyat artışlarını ve haksız kazanç girişimlerini Ticaret Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı İl Müdürlükleri ile belediyelerin zabıta birimlerine şikayet edebiliriz. Bu zor günlerden geçerken kargaşadan yararlanmak isteyenlerin sürekli denetlenmesini ve bunlara ağır cezai yaptırımlar uygulanmasını yetkililerden talep ediyoruz" şeklinde konuştu. Özel okul ücret iadeleri sorun Tüketici Konfederasyonu Başkanı Aydın Ağaoğlu da deprem sonrası tüm ülkenin topyekun mücadele ederken, felaket fırsatçılarının da harekete geçtiğini belirtti. Ağaoğlu, konuyu şöyle özetledi: "Bazıları temel gıda ve ihtiyaç ürünlerine fahiş fiyatlar uygularken, bir kısmı da ev kirası ve barınma ücretlerine gereksiz yere zam yaptılar. Son kullanma tarihi geçen ürünlere dikkat edilmeli. Özel okullardaki öğrencilerin diğer şehirlerdeki aynı özel okula kaydının yapılmaması, ödediği ücretin kalan kısmının veliye iade edilmemesi gibi şikayetler de gelmeye başladı."

1 ay önce

YÖK Başkanı duyurdu: 20 Şubat'ta uzaktan eğitime başlayacağız! Kararlar Nisan'da yeniden ele alınacak!

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, 2022-2023 akademik yılı bahar dönemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Özvar'ın açıklamalarından satır başları şöyle: Deprem bölgesinde ikametgahı olan veya eğitim alan 627 bin civarında öğrenci bulunmaktadır. Türkiye’deki örgün öğrencilerin yüzde 15’i ya bölgede ikamet etmekte ya da bölgede eğitim almaktadır. Bu sayı ve oranlara bakıldığında yükseköğretim sistemimiz içinde bu afetten etkilenen öğrenci sayısının çok yüksek olduğunu dikkatlerinize sunmak isterim. Bölgedeki 18 üniversitemizde 17 bini aşan öğretim elemanı ve 30 bini idari olmak üzere toplam 47 bin ayrıca üniversite personelimiz bulunmaktadır. Aileleriyle değerlendirildiğinde depremden doğrudan etkilenen illerimizdeki yükseköğretim içinde bulunan vatandaş sayımızın fevkalade yüksek olduğu dikkatlerden kaçmayacaktır. Depremin olduğu günden itibaren YÖK olarak tüm üniversite yönetimleriyle doğrudan temas ettik. Bu sayede bölgedeki elemanlarımız, öğrencilerimiz ve idari personelimizle ilgili veriler toplamaya başladık. Bakıldığında neredeyse bütün üniversitelerimiz depremde kayıp vermiştir. Bu bakımdan deprem bütün üniversitelerimizi etkilemiştir. 11 ilde yapılan ön incelemeler neticesinde kampüslerimizin çoğunda yıkılan bina olmadığı görüldü. Bununla birlikte az sayıda ağır hasarlı binamız mevcut. Bu dönemde kampüslerimiz önemli rol almışlardır. Bahar dönemi 20 Şubat'ta uzaktan eğitimle başlatılabilir, nisan başı itibarıyla yüz yüze eğitimin de olduğu hibrit seçeneği değerlendirilecek. Yükseköğretim kurumlarındaki uygulamalı programlarda öğrenciler bu eğitimlerini yüz yüze sürdürecek.

1 ay önce

Eğitime 1 hafta daha ara: Türkiye geneli okullar 20 Şubat’a kadar tatil edildi!

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer 10 ili etkileyen deprem faciası nedeniyle Türkiye genelinde eğitime verilen aranın uzatıldığını duyurdu.  Bakan Özer yaptığı açıklamada, "Yaşadığımız deprem felaketi nedeniyle eğitim öğretime verdiğimiz arayı tüm Türkiye'de 20 Şubat’a kadar uzatma kararı aldık" ifadelerini kullandı. 

1 ay önce

Türkiye genelinde tüm okullar tatil edildi

Depremin vurduğu 10 ilde eğitime de ara verildi. Okullar; Malatya, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay'da 2 hafta; Diyarbakır, Gaziantep, Şanlıurfa, Adana, Osmaniye ve Kilis'te ise 1 hafta tatil edildiği duyuruldu. Ardından Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer bir açıklama yaptı ve tüm Türkiye'de okulların bir hafta tatil edildiğini duyurdu.  Özer açıklamasında şunları kaydetti: “Tüm Türkiye’de şu andaki iklim şartlarını göz önüne alarak ve deprem bölgelerindeki çalışmaların çok daha suhuletle olması bağlamında sadece deprem bölgesindeki illerde değil, çevresindeki illerin de suhuletli bir şekilde süreçleri yönetmesi için bugünden itibaren tüm Türkiye’de tüm okullarımızı 13 Şubat’a kadar bir hafta tatil ediyoruz. Böylece millet olarak, devlet olarak hem süreçleri daha rahat bir şekilde yürütme hem de özellikle bu 10 ilde akrabaları olan diğer illerdeki vatandaşlarımızın erişimini kolaylaştırmak anlamında da bu kararı almış bulunuyoruz ama bu kararı alırken tüm illerimizdeki, özellikle 10 ilimizdeki okullarımızın tamamı vatandaşlarımızın hizmeti için açık tutulacak. Konaklama, yemek ikramıyla ilgili her türlü hizmet okullarımızda, öğretmenevlerimizde vatandaşlarımıza 7/24 kesintisiz bir şekilde intikal ettirilecek.”

1 ay önce

Enver Yücel önce 'Yalan' dedi, dekontlar yağınca kabul etti: Tartışmaya Ece Üner de katıldı

Gelen tepkiler üzerine geri adım atan Yücel, "22000 çalışan öğretmenimiz var asgari de var devletin 3 katı da" dedi. Bahçeşehir Kolejinde çalışan öğretmenler, maaşları asgari ücretten yatınca sosyal medyada duruma isyan etti. Aralık ayında yeni asgari ücretin belirlenmesiyle birlikte özel sektörde çalışan öğretmenlerin pek çoğunun maaşı asgari ücret düzeyinde kaldı. Asgari ücret zammı ile birlikte ne kadar alacağı kesinleşmeyen Bahçeşehir Koleji öğretmenleri dün banka hesaplarına yatan maaş ödemesini görmeleriyle birlikte büyük tepki gösterdi. Hesaplarına 8 bin 510 lira yattığını gören öğretmenler tepkilerini Twitter üzerinden paylaşım yaparak gösterdi. Öğretmenler dekontlarının yatan maaşlarının ekran görüntülerini Twitter’da paylaştı. Ünlü komedyen Kaan Sekban da öğretmenlerin tepkilerine destek vererek “Bahçeşehir Koleji Öğretmenleri maaşlarının asgari ücretten yattığını söyleyerek isyan ediyor. Velilerden dünyanın parasını alan bir kurumun öğretmenlere bunu reva görmesi kabul edilemez” ifadelerini kullandı. Sekban’a yanıt veren Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel, yaptığı ilk paylaşımda ‘asgari ücretle çalışan öğretmenler’ olduğu şeklindeki açıklamaların yalan olduğunu savundu. Yücel, komedyen Sekban’a "Talk Show yapmak zeka gerektirir, yanlış beyanlar ve söylemlerle prim yapamazsın. Bu benden sana bir abi nasihatı. Zekanı geliştirici faaliyetlerde bulunmanı öneririm” dedi. Bunun üzerine Sekban, Yücel'e yanıt olarak "Benim söylediğimle talk show yapmanın ne alakası var anlamadım ama, prim yapmaya inanın hiç ihtiyacım yok. Zekam 40'a kadar geliştiği kadar gelişmiştir. Bu magazin atışmasını geçelim de doğru beyanı siz açıklayın buradan ben de doğrusu buymuş deyip tvitimi silerim hiç sorun değil" diye konuştu. Yücel'in bu sözleri üzerine Bahçeşehir Koleji öğretmenleri tek tek maaş dekontlarını Twitter'dan paylaşmaya başladı. Öğretmenlerin paylaşımlarında Bahçeşehir Koleji tarafından banka hesaplarına 8 bin 510 lira yatırıldığı görüldü. Söz konusu dekont paylaşımları üzerine Yücel, asgari ücretle öğretmen çalıştırdıklarını kabul ederek "22000 çalışan öğretmenimiz var asgari de var devletin 3 katıda" diye yazdı. Sekban da, "Demek ki beyanım yalan değilmiş, asgari ücretli öğretmenler varmış, ben -hem de böylesi fiyakalı bir eğitim kurumunda çalışan- 1 öğretmenin bile asgari ücrete mahkum edilmesini skandal olarak görürüm üzgünüm, peki kaç öğretmen bu asgari ücrete tâbi ?" diye cevap verdi. Bahçeşehir okulları sahibi Enver Yücel'in yaptığı paylaşımlara sosyal medyadan yoğun tepkiler geldi. TARTIŞMAYA ECE ÜNER DE GİRDİ Artan özel okul ve kolej fiyatlarıyla birlikte öğretmenlerin özel okullarda düşük ücretler almasına Tv100 haber spikeri Ece Üner sert tepki gösterdi. Yüksek ücretler nedeniyle binlerce velinin çocuklarının kayıtlarını öze okuldan sildirdiğini söyleyen Üner, “Azalan sadece sınıf mevcudiyeti değil öğretmenler odasından da isyan sesleri yükseliyor. Mevsimlik işçi gibi çalıştırılan binlerce öğretmen özel okullardaki işlerinden ayrıldı” dedi. İşte Bahçeşehir Koleji öğretmenlerinin maaş dekontları:

3 ay önce

Boğaziçi Üniversitesi'nin eylemci hocalarının çalıntı tezle master yaptığı ortaya çıktı

Boğaziçi Üniversitesi’nde yeni yönetime direnen kliğin başını çeken Prof. Dr. Cem Ersoy ile eşi Prof. Dr. Lale Akarun’un, benzeri görülmemiş bir intihal skandalına imza attıkları ortaya çıktı. İki ismin 1986 yılında neredeyse aynı tezle yüksek lisanslarını tamamladıkları tespit edildi. Ersoy ve Akarun’un kopya tezlerini hem de aynı gün onaylayan isim ise Boğaziçi eylemlerinin destekçisi Prof. Dr. Bülent Sankur. SKANDAL 84 YILINA DAYANIYOR Eylemlerin organizatörü Prof. Dr. Cem Ersoy ile eşi Prof. Dr. Lale Akarun’un bilimsel hırsızlık olarak da bilinen “intihal” skandalı 1984 yılına dayanıyor. 1984 yılında Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü’nü bitiren Ersoy ve Akarun, aynı yıl dünyaevine girdi. Akademik kariyerini devam ettirmek isteyen iki isim, yine Boğaziçi Üniversitesi'nde yüksek lisansa başladı. TEZLER BİRE BİR AYNI ÇIKTI 2 yıllık eğitim sürecinde birbirine yardımcı olan Ersoy ile Akarun, tez aşamasına geçince işi daha ileriye taşıdı. İki isim tezlerinin 14 sayfasını blok alarak birebir kopyaladı. Her iki tezde de noktasına virgülüne bile dokunulmadan aynı grafiklere yer verildi. Ayrıca tezlerde blok olarak yapılan alıntılar atıfta bulunmadan kullanıldı. Hiç atıf olmayan kaynaklara da tezde yer verildi. Cem Ersoy, adeta “Tezi birlikte hazırladık” der gibi tezin ithaf kısmında şu ifadelere yer verdi: “Bu tezi bitirmede bana enerji veren lezzetli kekleri ve yemekleri yaptığı için Lale'ye çok müteşekkirim...” EYLEMCİ JÜRİ SKANDALA DUR DEMEDİ Skandal burada da bitmedi. İki ismin tezleri 12 Aralık 1986’da aynı gün jüri onayına girdi. Tezleri inceleyen jürinin başkanı, o dönem Doç. Dr. olan, günümüzde ise yine Boğaziçi eylemlerinin destekçisi Prof. Dr. Bülent Sankur, diğer üyeler ise Doç. Dr. Yusuf Tan, Yard. Doç. Emin Anarın ve Yard. Doç. Eser Taylan'dı. GÖRMEZDEN GELDİLER Detaylı incelemeye bile gerek kalmadan fark edilen intihaller ilginç şekilde jüri üyelerinin dikkatini çekmedi. İki ismin tezi de aynı gün aynı jüri tarafından onaylandı. Böylece Ersoy ile Akarun’un profesörlüğe uzanan yolu, eşi görülmemiş intihal olayıyla başlamış oldu. Hatta Akarun, temeli intihal olan kariyerinde bir dönem Boğaziçi Üniversitesi Rektör Yardımcılığı’na kadar yükseldi. Tezlerde, atıfta bulunmadan kullanılan alıntılar da yer alıyor. İşte onlardan birisi. İntihalin yapıldığı kitap ismi: Linear Prediction of Speech, John D. Markel Augustine H. Gray Jr. (1976) 'UTANÇ VERİCİ' DEDİ, KENDİSİ UTANMADI Yeni yönetime karşı 700 gündür süren “dikilme” eyleminin hemen hemen tamamına katılan Leyla Akarun, geçtiğimiz günlerde göstermelik intihal hassasiyeti ile gündeme gelmişti. Bir akademisyen hakkında ortaya atılan intihal iddiasını sosyal medyada paylaşan Akarun, “Böyle bir şey olabilir mi? Çok utanç verici doğruysa. Hemen YÖK araştırma başlatmalı” ifadelerini kullanmıştı. Akarun’un kendi intihalinin açığa çıkmasının ardından izleyeceği yol merak ediliyor.

4 ay önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Her yıl olduğu gibi bu yıl da bütçede aslan payını eğitime ayırdık

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından satır başlıkları; Bizim varlık sebebimiz öğretmenlerimizdir. Teröre kurban verdiğimiz tüm öğretmenlerimizi rahmetle yad ediyorum. Ülkemize yönelik terör tehdidi tamamen sona erene kadar sınır içinde ve dışında mücadele sürecek. Öğretmenimize eli kalkanın biz her şeyini darmadağın ederiz. Ülkemize yönelik terör tehdidi tamamen sona erene kadar bu mücadelemizi sürdüreceğiz. Türkiye büyüdükçe bunu öğretmenlerimize yansıtmayı görev bildik. Derslik sayımızı ikiye katladık. Okullarımızı her alanda en modern imkanlarla donattık. Her yıl olduğu gibi bu yıl da bütçede aslan payını eğitime ayırdık.

1 2 3 4 5 6 7 8 9
Server Error
500
Server Error