19 Mart Salı 2024
11 ay önce

AK Parti'nin seçim kampanyasında kullanacağı sloganlar belli oldu

14 Mayıs'taki Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri propaganda döneminde kullanabileceği logo, afiş, broşür ve diğer tasarımları belirleyen AK Parti'de "Türkiye Yüzyılı için doğru zaman doğru adam" ve "Doğru adımlarla yola devam" sloganları kullanılacak.

11 ay önce

DW muhabiri 'Doğruları yazmak lazım' diyerek açıkladı: Diyarbakır Nevruz kutlamalarında provokasyon yapacaklardı, katliamı polis önledi!

İstanbul Yenikapı'da gerçekleşen Nevruz kutlamalarında PKK lehine açıklamalar yapan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ın terörist elebaşı Öcalan için özgürlük istemesi büyük tepkiye neden oldu.  HDP'li Ahmet Türk de Diyarbakır'da gerçekleştirilen Nevruz kutlamalarında "Bu Nevruz ve bu dönem sayın Öcalan’ın özgürleşme dönemidir." dedi. HDP'NİN AĞIR TOPLARINDAN PKK PROPOGANDASI PKK'nın siyasi uzantısı HDP'nin ağır toplarının Nevruz kutlamalarında peş peşe haddi aşan sözler söylemesinin ardından Alman basın kuruluşu Deutsche Welle muhabiri Felat Bozarslan Twitter hesabında PKK propogandası yapılan Nevruz kutlamaları ile ilgili dikkat çeken açıklamalar yaptı.  "NEVRUZ ETKİNLİĞİNDE CİDDİ BİR PROVOKASYON GİRİŞİMİ VARDI" "Diyarbakır'daki Newroz etkinliğinde ciddi bir provokasyon girişimi vardi." diyen Bozarslan şöyle devam etti:  "BU PROVOKASYONU KİM YARATMAK İSTEDİ?" "Kalabaligin arasindaki bir grup saatlerce polisi taşladi. 1'i Emniyet Müdürü,5 polis yaralandı.Buna rağmen Diyarbakir polisi etkinligin sonuna kadar sağduyulu davrandı ve müdahale etmedi. Diyarbakir polisinin sağduyusu büyük olayları önledi. Şimdi şunu sormak gerekir; Ortada hiç sebep yokken, bir gerginlik yokken, kim, niye polisleri kışkırtmak için bu sistematik taşlı saldırıyi organize etti. Bu provokasyonu kim yaratmak istedi?"  İşte Deutsche Welle (DW) muhabiri Felat Bozarslan'ın o açıklamaları:  "Diyarbakır'daki Newroz etkinliğinde ciddi bir provokasyon girişimi vardi. Kalabaligin arasindaki bir grup saatlerce polisi taşladi. 1'i Emniyet Müdürü,5 polis yaralandı.Buna rağmen Diyarbakir polisi etkinligin sonuna kadar sağduyulu davrandı ve müdahale etmedi. Ancak gözümle gördüğüm şu ki, polis saatler süren taşlamaya karşi sağduyulu davranmayip müdahale etseydi o alanda yüzlerce kişi yaralanacak, belki ölüm olacak ve etkinlik yarıda kesilecekti. Bu yazdığım belki çoğu insanın hoşuna gitmeyebilir ama doğruları yazmak insanlık vazifesi Diyarbakir polisinin sağduyusu büyük olayları önledi. Simdi şunu sormak gerekir; Ortada hiç sebep yokken, bir gerginlik yokken, kim, niye polisleri kışkırtmak için bu sistematik taşlı saldırıyi organize etti. Bu provokasyonu kim yaratmak istedi?" https://twitter.com/felatbozarslan/status/1638420580633571328?s=46&t=kgYu0XH04hCo9hDKdwyLsQ

1 yıl önce

Adana'da 2 noktada daha petrol kuyusu yeniden açılıyor

Adana'nın İmamoğlu ilçesine bağlı Ağzıkaraca Mahallesi'nde, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı tarafından 1948 yılında 'Petrol yok' diyerek kapatılan 2 bölgede çalışma yapılması kararlaştırıldı. Bunun üzerine kuyu ve sondaj borularının kısa süre içinde yeniden aktif hale gelmesi için start verildi. 1948'de kapatılan kuyu tekrar açılacak Bölgedeki petrol arama tarama faaliyetlerinin analiz çalışması tamamlanarak zemin hazırlıkları yapıldı. Sondaj makinasının beklendiğini aktaran Ağzıkaraca Mahallesi Muhtarı Mehmet Erbaşlı da TPO GAZİ 1 kuyusunda arama çalışmalarına başlanacağını, 1948 yılında petrol bulunan ama sonrasında kapatılan ikinci kuyu içinde çalışma yapılacağını kaydetti. Amerikalılar "petrol yok" deyip kapattılar Daha önce mahallelerine yakın Ceyhan sınırında olan sondaj kuyusundan petrol çıkarıldığına dikkat çeken Muhtar Mehmet Erbaşlı, "Bizim buraya da şirket geldi tüm bölgede tarama çalışması yaptı. Neticede burayı tespit ettiler; altyapısı hazırlandı, şimdi sondaj bekliyoruz. Atalarımızın söylediği, 1948 yılında Amerikalıların petrol aradığını biliyoruz. O zaman 'Yok' diyerek kapatıp gitmişler. Atalarımız o dönem çıkan maddeyi çakmakla yakınca yandığını bize söylerlerdi. Sondaj için havuzlar kuruldu. 6 sene öncesine kadar tarlada kuyuda ham petrol vardı. Biri düşer diye tarla sahibi toprakla kapattı. İnşallah petrol çıkar ve köyümüz mahallemiz gelişir ülke ekonomisine geleceğe katkı olur" dedi. Kuyunun olduğu yerde buğday yetişmiyor Amerikalılar tarafından açılan ve sonrasında kapatılan kuyunun bulunduğu ikinci alanın şuan buğday tarlası olduğunu gösteren Muhtar Erbaşlı, "Şu an kuyunun olduğu yerde farkındaysanız buğday pek yetişmiyor. Burada bulunan boru uzunluğu 2 bin 400 metre olarak biliyoruz. 5 - 6 sene öncesine kadar bu doldurulan havuz içinde zift görünümüne ham petrol vardı. Şimdi yeniden burası tekrar araştırılacak. Sondaj borusu burada duruyor" diye konuştu.

1 yıl önce

Gaziantep'te 53 yaşındaki Suriyeli askere gönderildi

Suriye'de 2011 yılında çıkan iç savaş sonrasında binlerce vatandaş hayatını kaybederken milyonlarca kişi mülteci oldu. Savaş nedeniyle evi yıkılan vatandaşlardan 6 çocuk babası 53 yaşındaki Ahmet Hamo, Türkiye'ye gelerek Gaziantep’in Nizip ilçesine yerleşti. Hamo, bir süre önce Türk vatandaşı olmaya hak kazandı. E-devlette askerlik şartını gördü Suriyeli Ahmet Hamo, kimliğini almasının ardından e-Devlet'te askerlik şubesine gitmesi gerektiği yazısını gördü. Askere uğurlandı Büyük sevinçle şubeye giderek işlemlerini yaptıran Hamo, Amasya görev birliğine dualar ve halaylarla uğurlandı. "Savaş nedeniyle evimiz, iş yerimiz bombalandı" Askere gitmenin mutluluğunu yaşayan Hamo, "Ben 53 yaşında 6 çocuk babasıyım. Eskiden Suriye’de iş adamıydım. Beyaz eşya işiyle uğraşıyordum. Türkiye ile ithalat-ihracat yapıyordum. Ancak savaş nedeniyle evimiz iş yerimiz bombalandı. Ben de 2011 yılında Gaziantep’in Nizip ilçesine geldim. "Vatanım olarak gördüğüm Türkiye'ye hizmet edeceğim" Annem Türk kökenli bir süre önce vatandaş oldum. Kimliğimi aldıktan sonra e-Devlet şifresiyle sistemime girdim. Vatani görev için e-Devlet'te askerlik şubesine gitmem gerektiği yazısını gördüm. Büyük sevinçle şubeye giderek işlemlerimi yaptırdım. Görev yerim Amasya çıktı. Zaten vatanım olarak gördüğüm Türkiye'ye hizmet edeceğim için çok gururluyum." diye konuştu.

1 yıl önce

Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu’dan Uzungöl açıklaması: “Olumlu havayı bozmak isteyenlere asla müsaade edilmeyeceğiz”

Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, Çaykara Belediye Başkanı Hanefi Tok, Trabzon’un turizm merkezi Çaykara İlçesi Uzungöl’ü ziyaret etti.  Burada ilk olarak Arap ve yerli turistlerle sohbet eden Trabzon Valisi Ustaoğlu ve Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Zorluoğlu, ardından son dönemde Trabzon üzerinde oluşturulan Arap Turistlerle ilgili olumsuz algıyla ilgili bir açıklama yaptı.  Trabzon Valisi Ustaoğlu’nun açıklamaları şöyle; “Valimiz İsmail Ustaoğlu, Uzungöl'de basın mensuplarına yaptığı değerlendirmelerde ilimizde turizm yoğunluğunun yaşandığını ifade ederek bu yoğunluktan rahatsızlık duyanlar olduğunu, bu olumlu havayı bozmak isteyenlere asla müsaade edilmeyeceğini vurguladı. Valimiz İsmail Ustaoğlu, "Biz, Misafirperver bir milletiz. İlimize gelen turistler bizim baş tacımızdır. Onların huzur ve güven içinde vakit geçirmeleri bizim için çok önemli.” Valimiz İsmail Ustaoğlu "İlimize bu yıl inen uçak sayısı 8 bini geçti. Günlük 8 bin araç kiralanıyor. Büyük bir yoğunluk var ve bundan rahatsız olanlar olumsuz algılar yaratıyor. Bunu asla kabul edemeyiz.” dedi. https://twitter.com/trabzonvalilik/status/1551518519057158144?s=21&t=KMD44yS7nI1ReeGiloeAXQ

1 yıl önce

İstanbul'da jandarma ekipleri ormanlık alanlarda yangın denetimi yaptı

İstanbul İl Jandarma Komutanlığına bağlı ekipler, Çekmeköy Ömerli Mahallesi'ndeki Çataldağ ve Dindere, Sırapınar Mahallesi'ndeki Çanakçıdere, Hüseyinli Mahallesi'ndeki Çimenli Kuyular ormanları ile Koçullu Mahallesi'ndeki ormanlık alanda denetim yaptı. Ekiplerce yine Reşadiye, Esen Cile ve Güvercinlik piknik alanlarında da yapılan kontrollere, jandarma komando timleri ile asayiş devriye ekipleri katıldı. Denetimlerde vatandaşları, yangın konusunda daha dikkatli olmaları için ikaz eden ekipler, mangal ve ateş yakılmaması uyarısında bulundu. Jandarma ekiplerinin ormanlık alanlardaki denetimi gün boyu sürecek.

1 yıl önce

Bodrum değil Tunceli: Terörden temizlenen bölgede vatandaşlar huzur içinde tatil yapıyor.

Tunceli el değmemiş doğal güzellikleriyle bölgenin turizm alanlarının başında geliyor. Kent, son yılların en sıcak yazlarından birini yaşıyor. Termometrelerin 40 dereceyi gösterdiği kentte sıcaktan bunalan Tuncelililer, tatil için kente gelen yerli ve yabancı turistler kar sularıyla beslendiği için soğuk suya ve doğal kuma sahip olan Munzur ve Pülümür çayı kıyısında doğayla iç içe olan doğal plajları doldurdu. Özellikle Almanya, Fransa, İngiltere ve kente komşu olan Elazığ, Erzincan, Diyarbakır’dan gelenler meşe ağaçları ile dağların arasından süzülen berrak Munzur ve Pülümür çaylarında serinliyor. Suya girenlerin bazıları tehlikeye aldırış etmeden yüksekten buz gibi soğuk suya atlarken, kimileri de şezlonglarda güneşlenmeyi tercih etti. Tatil için Fransa’dan Türkiye’ye gelen ve Ovacık yolu üzerinde Munzur Vadisi Milli Parkı girişinde yer alan Kemerbel mevkinde suya girerek serinleyen Fatma Piya Yoltay, Antalya, Marmaris veya Muğla yerine Tunceli’yi tercih ettiğini belirterek, “Burası benim güzel memleketim, burayı çok seviyorum. Munzur suyu çok temiz ve buz gibi. İnsan yaz aylarında üşüyor resmen. Doğası, havası temiz. O yüzden her yıl yaz aylarında geliyorum” dedi. Erzincan’dan gelen Ümit Çılgın ise, “Her yıl Marmaris, Antalya ve Bodrum’da tatil yapıyorduk ama bu yıl Tunceli’yi tercih ettik. Suyu buz gibi ve insanı dinç tutuyor. Şu an sıcaklık 40 dereceyi gösteriyor ama suya bir kere girip çıkıyorsun insanı eksi derecelere kadar düşürüyor sanki” diye konuştu. Sıcak havanın etkisini artırarak devam etmesi beklenirken, Valilik, özellikle boğulma vakalarına karşı uyarıda bulundu. Valilik açıklamasında, “Ovacık ve Pülümür çaylarımızın debilerinin yüksek olması ve akıntı hızının fazla olması; boğulma vakalarının sık yaşanmasına sebep olmaktadır. Vatandaşlarımızın boğulma vakalarına karşı dikkatli ve tedbirli olmaları önem arz etmektedir. Olası boğulma vakalarının önüne geçmek için Ovacık ve Pülümür vadilerimizde tesisleşmenin olduğu alanlar dışında yüzmeyelim” denildi.

1 yıl önce

Orman yangınında yanan evlerin yerine yapılan evlerin inşasında sona gelindi

Yangının hemen ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından sahada hasar tespit çalışmaları gerçekleştirildi. Yeni evlerin yöresel mimariye uygun, iki katlı olacak şekilde planlaması yapıldı. Kısa sürede ihale sürecinin tamamlanmasının ardından köy evlerinin yapımına başlandı. İnşasına devam edilen evlerine kavuşmak için mahalle halkı gün sayıyor. Kepezbeleni Mahallesi’nin görüntüsü ise şantiyeyi andırıyor. 64 evin yandığı mahallede yeni evlerin yapımı son süratle devam ediyor. Evler 3 1 ve 2 1 iki katlı olarak yöresel mimariye uygun olarak yapılıyor. İnşaat firması şantiye şefi Adil Yiğiter, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Akseki ilçesi Kepezbeleni Mahallesi’nde yangından dolayı evlerin yapımı için geçen yıl 11 Kasım tarihinde firmaya yer teslim edildiğini söyledi. İnşaat çalışmalarının hızla devam ettiğini söyleyen Yiğiter, “İnşaatımız şu anda devam ediyor." "Kaba inşaat olarak yüzde 95, ince inşaat olarak da yüzde 70 seviyesindeyiz. Bir yandan da alt yapı çalışmalarımızda devam ediyor. Köy içi yollarını sabit tutarak yeni yollar açıldı. Buralara kilitli parke yapılacak. Kurban Bayramı’ndan sonra bunları da sonlandıracağız. Toplam 60 blok yapılacak. Bunun yanında bir adet köy konağı ve bir adet şadırvan yapılacak. 44 blok 3 1, iki katlı alt katı çok amaçlı depo, üst katı konut şeklinde. 25 blok ise 2 1 şeklinde yapımı sürmektedir” dedi. Yiğiter, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından tip olarak gönderilen projenin geleneksel mimariye uygun şekilde tipler oluşturduklarını ve konutların yaklaşık 2 ay içerisinde tamamlanarak vatandaşlara teslim etmeyi planladıklarını sözlerine ekledi. Kepezbeleni Mahallesi Muhtarı Mehmet Uyar, geçtiğimiz yıl 28 Temmuz gecesi ormanda başlayan yangının rüzgarın da etkisiyle hızla mahalledeki evlere sıçradığını söyleyen Uyar, “Yangın ile köyümüz de evlerin birçoğu yandı. Boşaltılan köyümüzdeki vatandaşlara devletimiz tarafından 50 konteyner tahsis etti. Şu anda yangın mağdurlarının büyük kesimi burada yaşıyorlar. Yangının arkasından Devletimiz hızla yaralarımızı sarmaya başladı. Mahallemizdeki imar sorunlarının çözülmesinin ardından geçtiğimiz yıl ihalesi yapılarak firma tarafından kasım ayında evlerin yapımına başlandı. Şu anda yanan evlerimizin yapımı hızla devam ediyor. Şu ana kadar evlerin yaklaşık yüzde 80’i tamamlandı" diye konuştu. Evlerin yöre mimarisine uygun inşa edilmesi projesinin çok ilgi gördüğünü söyleyen Uyar, "Bazı mağdur vatandaşlarımızın yanan evlerinin yerine yenisinin yapılması mümkün olmayınca, hazine arazisine yapıldı. Oralardan da çekiliş usulüyle ev sahiplerine evleri teslim edilecek. Binalar yangından 4 ay sonra yapılmaya başlandı. Evler 5-6 ayda hızla yükseldi. Evlerin bitmesiyle birlikte vatandaşlarımız kendi evlerine yerleşecekler. Bizlere yardımcı olan tüm devlet büyüklerimize teşekkür ediyorum. Rabbim bir daha böyle afetlerden ülkemizi korusun” dedi. Kepezbeleni Mahallesi’nde yaşayan 83 yaşındaki Mahmut Arslan ise, "Yangın başladığında aşırı rüzgar vardı. Yarım saat içinde ateş köye girdi. Jandarmaya haber verdik. Köylüleri jandarma tahliye etti. 64 tane ev yandı sadece 13 ev zarar görmedi. Eski muhtarımız Hasan Ali Yüksel de dumandan etkilenerek hayatını kaybetti. Devletimiz evleri yaptırıyor. Yüzde 80’i yapıldı. Kısa zamanda köylümüze teslim edecekler. Allah devletimize zeval vermesin. Her şey dört dörtlük yapılıyor. Yanan evlerimiz son hızıyla yapılıyor” diye konuştu.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 17 18
Server Error
500
Server Error