05 Mayıs Pazar 2024

Ömer Çelik'ten AP'nin Türkiye raporuna sert tepki

Ömer Çelik'ten AP'nin Türkiye raporuna sert tepki

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "AP yine gerçeklerden kopuk bir Türkiye raporu hazırlamış. Doğu Akdeniz, Ege ve Kıbrıs meselesinde Yunan-Rum tezlerini esas alan bir yaklaşım sergilemiştir" dedi.

 

Avrupa Komisyonu'nda Türkiye hakkında hazırlanan 2021 yılı raporu, 67’ye karşı 448 oyla kabul edildi.

 

Raporda, Türkiye'de hukukun üstünlüğü ve temel haklar gibi konularda endişelerin sürdüğü kaydedildi.

 

"Doğu Akdeniz, Ege ve Kıbrıs meselesinde Yunan-Rum tezlerini esas alan bir yaklaşım"

 

Konuyla ilgili açıklamada bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, sert tepki gösterdi.

 

"Avrupa Parlamentosu yine gerçeklerden kopuk ve sorumsuz bir Türkiye raporu hazırlamış" diyen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

"Doğu Akdeniz, Ege ve Kıbrıs meselesinde Yunan-Rum tezlerini esas alan bir yaklaşım sergilemişler.

AP göçmenler konusunda üstüne düşenleri yapmayan Avrupa ülkelerini eleştiren ve Türkiye’ye teşekkür eden bir tutum içinde olmalıdır. Ayrıca Türkiye’ye verdiği sözleri yerine getirmeyen AB kurumlarına dönük somut eylem planı önermelidir.

 

"Türkiye eleştirisi yapan bir yaklaşım sağlıklı değildir"

 

Eleştirdiği konularda Türkiye ile demokratik dayanışma üretmek yerine sadece Türkiye eleştirisi yapan bir yaklaşım sağlıklı değildir. Demokratik kavramları dar bir bakış açısıyla birer siyasi kaldıraç gibi kullanmak bencil bir yaklaşımdır.

 

AP demokrasi ve dış politika konularında diyalog ve ahde vefa temelinde somut demokratik dayanışma mekanizmaları üretmelidir. Sömürge komiseri diliyle yapılan bencil değerlendirmelerin bir anlamı yoktur.

 

Cumhurbaşkanımız AB tarafından Türkiye’ye verilen ve tutulmayan sözleri kapsamlı bir şekilde sık sık dile getirmektedir. AB kurumlarının sözlerini tutmayan bencil siyasetleri, Avrupa Parlementosu’nun öncelikli gündemi olmalıdır"

 

Türkiye'ye yönelik sert ifadelerin kullanıldığı raporda öne çıkan başlıklar

 

Rapor, son yıllardaki tüm raporlar gibi Türkiye'ye yönelik oldukça sert ifadeler ve eleştiriler içeriyor.

Raporun öne çıkan başlıkları şu şekilde:

 

Türkiye'de demokrasi, hukuk devleti ve temel hak ve özgürlüklere saygı alanlarında elle tutulur ilerleme kaydedilmediği belirtiliyor. 

 

Bu olmadan da AB ile üyelik müzakerelerinin yeniden başlama şansı olmadığı mesajı veriliyor. 

 

Raporda Türkiye'deki mevcut ekonomik durum "kaygı verici" olarak tanımlanıyor. 

 

Cumhurbaşkanlığının bağımsız olması gereken Merkez Bankası ve İstatistik Kurumu gibi kurumlara müdahale ettiği belirtiliyor ve bu kurumların bağımsızlığının AB üyeliği için vazgeçilmez kriterler olduğu hatırlatılıyor. 

 

Geçen yıl olduğu gibi bu yılda raporda üyelik müzakerelerinin resmen askıya alınması isteniyor. 

 

Raporda Yunanistan ve Kıbrıs Cumhuriyeti ile "tam dayanışma" mesajı verilirken, Ankara'ya da "Kıbrıs'ta iki devletli çözüm önerisinden vazgeç" mesajı veriliyor. 

 

Ankara'ya bir kez daha "Ermeni soykırımını tanı" çağrısında bulunulurken, Erivan ile Ankara arasındaki son zamanlarda yürütülen diyaloğun olumlu görüldüğü de belirtiliyor. 

 

Türkiye ve AB'nin Kafkasya, Suriye, Irak ve Libya politikalarının "çeliştiği" not ediliyor. Ankara'nın Suriye ve Irak topraklarındaki askeri operasyonları kınanıyor. 

 

Dış politikaya geniş yer ayrılan raporda, Ankara'nın, aday ülkeler arasında AB'nin dış ve güvenlik politikasına "en uzak ülke" olduğu belirtiliyor.

Yeni Yorum