26 Nisan Cuma 2024

Naif Analiz - Ali Naif Çakar | Tecavüzün H’si, Şiddetin D’si, Terörün P’si

Naif Analiz - Ali Naif Çakar | Tecavüzün H’si, Şiddetin D’si, Terörün P’si

HDP Muş Milletvekili Mensur Işık’ın eşini dövdüğüne ilişkin haberler hafta içinde dikkatimizi çekmişken hafta sonu son dakikalardan taşan Mardin Milletvekilinden gelen bir istifa ve tecavüz haberiyle dikkatleri bile dikkatten çıkardı.

Görüyoruz ve anlıyoruz ki, kadına yönelik şiddetle mücadele meselesi ve kadının yüceltilmesi HDP’nin örgütsel birikiminden siyasete uyarlanmış bir dekordur.

 

Her ne kadar mevcut Profesör Eş Genel Başkan PKK ile ilişkimiz yok diyerek meseleyi papatya falına indirgemiş olsa da, çiçeğin son yaprağı “var” da “var” demekten kendini alamıyor.

Kadına şiddetle başladıkları haftayı, kadına tecavüzle bitiren bir örgütsel yapı, pes doğrusu!

“Jin Jiyan Azadi” sloganı sizlere bir şeyler çağrıştırıyordur.

 

HDP mitinglerinden taşan, PKK flamaları ve terörist başı Öcalan’ın posterlerinin arasından sızan yazılı ve sesli üçleme bir slogan!

Mealen; “Kadın Yaşam Özgürlük” kelimelerine karşılık gelen bu üçleme belli ki ideolojik doktrinde farklı, uygulamada ise çok farklı bir noktada.

Kadına şiddet meselesinde Milletvekilinin eşinin ifade değiştirmesi şiddetin ve olayların üstünü örtemeyecektir.

 

Tecavüz meselesinde ise bir “kadın” milletvekilinin aracı olup olayı örtbas etmek istediğine ilişkin basına yansıyanlar ise rezaletin ta kendisi.

PKK’da kadın nedir, kadın kimdir diye hafif bir sorgulama yapacak olursak varacağımız netice kadının aslında dolgu malzemesi olan bir hiç olduğudur.

 

Gencecik kızların kandırılıp dağa götürüldüğü, mağaralarda ilkel koşullarda erkeklerle yaşamaya zorlandığı sapkın bir ideoloji “gerillalık” adı altında Kürt gençlerine süslenip püslenip anlatılmıştır.

Dağ ve arkasından gelen örgüt disiplini adı altındaki saçmalıklar ideolojik kurallar ve George Orwell yansıması olan sıkı gözetim dağa çıkanların ve şans eseri kaçıp kurtulup hayatta kalanların hatırlamak dahi istemediği ancak kabuslarından çıkmayan karanlık günlere tekabül etmektedir.

HDP’li bir milletvekili bir kadına tecavüz etmiş. Şaşırdık mı? Tabiki de hayır. Buradan her HDP’li vekil tecavüzcüdür gibi bir anlam çıkarılmasın, sadece hiç şaşırmadık.

 

Kıblesi “dağ” olanın pusulasının nereye götüreceğini zaten biliyoruz.

 

HDP’li bir vekilin bir kadına tecavüz etmesine şaşırmadık açıkçası, onun tecavüzü üzerine savcılığa giderek Türk adaletine olan güvenini ilan eden ve hesaplaşmasını hukuk önünde gerçekleştiren mağdurenin bu tavrı ve devlete olan güveni son derece önemlidir.

 

Kendisini Türk adaletine teslim eden ve PKK’nın oluşturduğu kadın dayanışması iklimine kendini kaptıran genç kızlar ve kadınların bu olayla aydınlanmasını ve kadın özgürlüğü ve dayanışmasına ilişkin arayışlarında devletten uzak düşmemelerini gür sesle tavsiye etmek gerekiyor.

Kadın konusu açılmışken, PKK içerisinde birde “Erkek” sorunu olduğunu hatırlatmak gerekecektir.

 

Abdullah Öcalan’ın sonradan yok edilen ve adından hiç bahsedilmeyen “Erkeği Öldürmek” isimli kitabından bahsetmek tamda bu konu üzerine yerinde olacaktır.

 

Bu kitabın iki temel yaklaşımı mevcut; devrimci direnişçi olunması ve Zeki Müren gibi olunması.

Kitapta Öcalan “İçinizdeki erkeği öldürün, Zeki Müren gibi olun!” diyor.

 

HDP’nin LGBT sevdasının ve tutkusunun kökenlerini anlamak için fazla uzağa gitmeye gerek yok, örgüttekilere de liderlerinin Zeki Müren gibi olun talimatı açık ve net!

 

Biz yine de istemeden de olsa iyi düşünmeye çalışalım, dağda Sanat Güneşi olun gibi düşünü bu kısmına yoralım. Biz yoralım da varsın gerisini siz anlayın.

 

Yazının başlığına gelince HDP adından ve adını temsil eden kısaltmasından o kadar uzak ve alakasız ki, kısaltmasındaki her bir harfe hangi olumsuzluğu verseniz sırıtmaz…

İnancımız gereği dua ediyoruz, Allah buraya düşeni tez zamanda kurtarsın…

 

 

Yeni Yorum