26 Nisan Cuma 2024
2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu: Dünyanın, 21. yüzyıla Tayyip Erdoğan modeli dışında bir modelle yürümesi mümkün değil

Sabah gazetesinden Mahmut Övür’ün, “Erdoğan modeli dünyaya örnek oluyor” başlıklı yazısı şöyle; İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Türkiye küreselleşmeye teslim olmadı. Kendi göbeğini kendi kesti. Bu Tayyip Erdoğan modelidir. Ülkelerin odağı Türkiye’dir İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, iç güvenlik kadar küresel güvenlikle de yakından ilgilenen bir bakan. Siyasetçi kimliğiyle göç, terör ve uyuşturucu gibi küresel sorunlar kadar küresel dünyadaki siyasi alt üst oluşları, yeni trendleri de izliyor. Biz de dünyanın göz kulağı Ankara ve Antalya'dayken, hem bu ilginin nedenini hem Ukrayna-Rusya savaşının sarsıcı etkilerini hem de bu iki gelişmenin iç siyasetteki yansımalarını Bakan Soylu ile konuştuk. KÜRESELLEŞMENİN İFLASI... Rusya, kendisine karşı ABD tarafından yapılan çerçevelemeyi, sıkıştırmayı gördü. Uzun süre bir hamle zamanı bekledi. ABD ve AB'nin en savrulmuş durumu ve salgın etkilerinin oluşturduğu sonuçlar üzerine harekete geçti. Tabi bu yeni bir soğuk savaş mı yoksa başka bir şey mi onu birlikte göreceğiz ama bu küreselleşmenin iflasıdır. TÜRKİYE GÖBEĞİNİ KESTİ Türkiye küreselleşmeye teslim olmadı. Bunu yaparken de tarihin kendisine sunduğu bölgesel ticari ilişkileri iyi kurdu. Bütün bu ilişkiler ağını bozmak istemelerine rağmen bunu başardı. Eğer küreselleşmeye teslim olsaydı yani küresel kulüplere, küresel şampiyon ülkelere teslim olsaydı Ukrayna'dan daha zor duruma düşerdi. Daha büyük maliyetler öderdik. Kendi göbeğini kendi kesti. Bu Tayyip Erdoğan modelidir. Dünyanın, 21. yüzyıla Tayyip Erdoğan modeli dışında bir modelle yürümesi mümkün değil. Bütün ülkeler bu modelin etrafında toparlanmalıdır. Çünkü küreselcilerin, küresel kulüpte at koşturanların dünyaya verebilecek yeni bir şeyleri yok. Artık alt ülkeler, orta ülkelerin hepsinin odağı Türkiye'dir. Altını çizerek söylüyorum model Türkiye'dir. AVRUPA SOROS'A TESLİM... BM'nin NATO'nun ve dünyadaki küresel örgütlerin iflasını hep beraber görüyoruz. Hiçbir değerleri söz konusu değil. Ben bunu yıllardan beridir söylüyorum. Ben Avrupa'nın bir topluluk olarak bir anlam taşımadığını da düşünüyorum. Avrupa Soros kurallarıyla idare ediliyor. Onlar Soros kurallarına teslimler. Şunu çok açık söylüyorum, Soros'u artık dünyada hiçbir ülke kabul etmeyecek. Savaşta ölen bütün çocukların sorumlusu Soros'tur. Bizdeki Sorosçular Kavala'nın peşine takılanlar. Kim Kavala'nın hukuk iğfal edilerek serbest bırakılmasını istiyorsa, Ukrayna'daki ve Suriye'deki çocukların katili de odur. Kimse başka yerde suçlu aramasın. Ukrayna meselesine bakın başından itibaren Soros var. Katiller onlardır. SIRTINI ABD'YE DAYAYANLAR Tam 20 yıldır AK Parti iktidarda ve en yakın ana muhalefet partisiyle arasındaki oy farkı yüzde 15. Dünya demokrasilerinde böyle bir örnek yok. Bu da neyin sonucudur? Millete dayalı siyasetin sonucudur. Amerika ve Avrupa'ya sırtını dayayan siyasetin değil. KILIÇDAROĞLU PKK VE HDP'Yİ KURTARMAYA GİTTİ... Kemal Kılıçdaroğlu'nun Diyarbakır ziyareti bir siyasi parti genel başkanının yapabileceği en son ziyarettir. Çünkü Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanı olarak oraya gitmedi. PKK ve HDP'yi kurtarmak için gitti. Peki, Kılıçdaroğlu'nun gücü PKK ile HDP'yi kurtarmaya yeter mi? Yetmez çünkü Cumhuriyet Halk Partililerin büyük bölümü bunu istemiyor. Kılıçdaroğlu CHP'yi HDP şemsiyesinin altına koymuştur. Eğer siyasetin doğasına aykırı bir gelişme ortaya koyarsanız muradınıza ulaşamazsınız. Onun için Diyarbakır ziyareti sönük geçmiştir. Çünkü Kılıçdaroğlu'nun muradı, CHP fikrini, felsefesini geleceğe taşımak, halka anlatmak değil. Onun bir tek muradı var, parti içerisindeki rakiplerini elimine etmek. Hem onlara hem de dış dünyadan kendisinden beklentisi olanlara mesaj verdi o kadar. Diyarbakır annelerinin yeri HDP binasının önüdür, cesareti olsaydı oraya da giderdi.

2 yıl önce

Nureddin Nebati: 21. yüzyıl Türkiye'nin yüzyılı olacak

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, "Ülkemizin çıkarları doğrultusunda gelebilecek her türlü yatırım için de başta bürokratik engeller olmak üzere her türlü engelin kaldırılmasında ön ayak oluyoruz." dedi. Antalya'nın Serik ilçesindeki bir otelde gerçekleştirilen Türkiye Genç İş İnsanları Konfederasyonu (TÜGİK) İş Zirvesi 2022 Programı'na katılan Nebati, özel sektör ve kamu temsilcilerinin buluşmasını önemsediklerini, iş adamlarının sorun ve taleplerine çözüm üretmenin kendileri için çok değerli olduğunu söyledi. Geçen günlerde İngiltere ve Fransa'da ziyaretler ve görüşmelerde bulunduğunu hatırlatan Nebati, tüm ilginin Türkiye'nin üzerinde olduğunu ifade etti. Nebati, yurt dışı ziyaretlerinin çok verimli geçtiğini belirterek, yurt dışına Türkiye Cumhuriyeti'nin, bayrağın gücüyle, bulundukları coğrafyanın temsilcisi olarak dik ve alnı açık bir şekilde gittiklerini vurguladı. Gittikleri ülkelerde ulusal çıkarların gerektirdiği doğrultuda mesajlar verdiklerini dile getiren Nebati, "Ülkemizin çıkarları doğrultusunda gelebilecek her türlü yatırım için de başta bürokratik engeller olmak üzere her türlü engelin kaldırılmasında ön ayak oluyoruz. Yurt dışına ülkemizi şikayet etmek için değil 'bu ülkede yatırım yapmayın demek' için değil bu ülkeye yatırım yapmaya gelin, bu ülkede can, mal, ırz ve inanç güvenliği sağlandığı için gelin. Bu ülkede kambiyo rejimine inanarak gelin. Bu ülkeye temel insan haklarına öncelik veren, adalete vurgu yapan, özgürlüklerden asla taviz vermeyen bir ülke olarak gelin diye gidiyoruz. Bu ülkeye eşit koşullarda ve ulusal çıkarlarımıza halel getirmeyecek şekilde her türlü özveride bulunacağımızı ve sizlerle birlikte iş birliği yapacağımızı söylemek için gidiyoruz. Bu ülkeye, bu ülkenin topraklarına bu ülkede yaşayan kadını, erkeği her türlü gence, iş dünyasına inanarak gidiyoruz. Gittiğimizde 20 yıllık iktidarın başarılarıyla, altyapısını tamamlamış güçlü bir ülkeyle, 20 yıldır bu ülkeye güçlü bir liderlik yapan Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği ile gidiyoruz." dedi. Bakan Nebati, yurt dışına Antalya Diplomasi Forumu'nun kendilerine getirmiş olduğu öz güvenle gittiklerini vurgulayarak, "Gittiğimizde bu ülkenin taraflar arasındaki her türlü zorlukların giderilmesinde nasıl özgün ve özgül bir şekilde hareket ettiğini gösteren bir ülkenin temsilcisi olarak gidiyoruz. Bu ülke güçlü bir ülke hiç merak etmeyin. Bu ülkeye inanıyorlar ve güveniyorlar. Şeffafız, açık sözlüyüz, inançlıyız, kararlıyız. Sorunlarımızı biliyoruz. Sorunlarımızın üstesinden gelecek her türlü enstrümanı en iyi şekilde ve uygun zamanda kullanabileceğimizi ve adımlarımızı da buna göre atacağımızı bilerek gidiyoruz. Sizler gençlersiniz bu ülkeye güvenin. Bu ülkeye güvendiğiniz için buradasınız. Bu ülkeye güvendiğiniz için toplantılarınız, genel kurullarınız yaparak enerjinizi en iyi yönü sevk edebilecek kaliteyi gösteriyorsunuz." diye konuştu. Dünyanın 2 yıldır olağanüstü bir dönemden geçtiğine dikkati çeken Nebati, Türkiye'nin Kovid-19 salgınının ilk günlerinde aldığı tedbirlerle dünyadan pozitif yönde ayrıldığını ifade etti. Salgının ilk yılında dünya küçülürken Türkiye'nin Çin'den sonra en büyük büyüme kaydeden ülke olduğunu anımsatan Nebati, şöyle konuştu: "Çift haneli, tek haneli küçülmeler gelecek mi?' diye soranlara bu ülke iştahlı, genç nüfusa sahip bir ülke. Güven dolu bir ülke. Bulunduğu coğrafi ortam itibarıyla bütün dünyanın, en önemlisi yakın coğrafyanın tüm taleplerini karşılayacak özgün bir yapıya sahip. Bu ülke, yakın coğrafyanın taleplerinin hepsini alır, bir araya getirir öylesine bir üretim merkezi haline gelir ki herkes Türkiye'siz yapamayacağını anlar. 2021 yılında nitekim yüzde 11'lik büyüme sağladık. İhracatımız 225 milyar doları aştı. İlk 2 aydaki 12 aylık birikimle 231 milyar doları aşan bir ihracat seviyesine ulaştık. Nasıl oluyor bu? Çünkü yakın pazarlara tam bir üretim üssü olduğumuzu kanıtlayan bir başarıyla bunu yakaladık. Daha da ileriye gideceğiz. Hedeflerimize ulaşacağız. Çünkü biz zorluklarımızın karşısında gözlerimizi kapatıp, zorlukları halının altına süpürerek geçiştirelim mantığıyla çalışmıyoruz. Zorlukları biliyoruz, gerektiğinde paylaşalım diyoruz ama bunun üstesinden geleceğimizi bilin diyoruz ve güven telkin ediyoruz. İstikrarlı doğru adımlar atıyoruz ve her türlü özveride bulunacaklarla gelin birlikte hissedelim diyerek yürüyoruz. Onun için de yüzde 11 büyüdük. Şimdi 3 ayın sonundayız öncü göstergelerimiz çok iyi. Satın alma gücü paritesi çok iyi. Elektrik tüketimi gayet iyi. Fabrikalar çalışıyor. İhracatımız artarken iç tüketim de aynı şekilde devam ediyor. Belli bir denge üzerinde gidiyoruz. Büyüme aynı şekilde yolunu sürdürüyor. G20 ülkeleri içinde gelişmiş ülkeler içinde başarı üstüne başarı kaydediyoruz." Bakan Nebati, turizmde de önemli başarılar elde edildiğini belirterek, "Geçen yıl Akdeniz havzasında İspanya'dan fazla turist alma özelliği kazandı ve 24,5 milyar dolar üzerinde turizm geliri elde etti. Pandemi öncesi duruma doğru hızla gidiyoruz. Karadeniz'deki bu gerginlik inşallah Cumhurbaşkanı'mızın, Dışişleri Bakanı'mızın, kabine üyelerimizin üstün performansı ile Türkiye'yi bir çözüm barış merkezi olma noktasına getirerek belli bir yere doğru götürüyor. Buna rağmen Türkiye 2022 yılını da büyüme ile ihracat hedeflerinin üzerine çıkmayla turizmdeki gelirlerini gerçekleştirme ve ötesine gitme hedefiyle yürüyor ve bunu başaracak. Çok daha iyi haberler gelecek."

1 yıl önce

TRT World'den Reuters'a misilleme: 21. yüzyılda halen Kraliyet ile yönetilmesine dikkat çekildi

İngiltere merkezli haber ajansı Reuters, yayınladığı bir iş ilanı ile sosyal medyada gündem olurken Türkiye’nin tepkisini çekti. Yayınlanan ilanda Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ilişkin değerlendirmelere yer veren Reuters, 'Türk Lirası’nın darbeler aldığını ve bu konuda derinlemesine kurumsal hikayeler yazabilecek bir editöre ihtiyacı olduklarını 'açıkladı. Londra’da muhabir aradığına dair bir iş ilanına çıkan TRT World ise Reuters’ın ilanına göndermeler yaparak karşılık verdi. TRT World Londra’daki muhabir ilanında, İngiltere’deki siyasi istikrarsızlığa, ekonomik sorunlara ve bu ülkenin 21. yüzyılda hala Kraliyet ile yönetilmesine dikkat çekildi. 'Orta Çağ'dan kalma bir yönetim biçimi' TRT World ilanında herhangi bir siyasi lideri hedef almadan şu ifadelere yer verdi: “Art arda gelen Britanya hükümetlerinin Kovid-19 salgını, Brexit, küresel ekonomik kriz gibi büyük meydan okumalara yanıt vermekte başarısız olması İngiliz siyasetini bir karmaşa içine soktu. Kısa süreli İngiliz hükümetleri ülkenin geleceğini belirsizlik içinde bırakıyor ve İngiltere’yi Avrupa’dan uzaklaştırıyor. Kraliçe Elizabeth’in ölümüyle birlikte, Orta Çağ’dan kalma bir yönetim biçimi olarak Kraliyet’in modern çağda varlığı tartışmaları hız kazandı. Bu konularda kapsamlı haberler yapabilecek, kalemi kuvvetli muhabirlere ihtiyacımız var."