05 Mayıs Pazar 2024
3 yıl önce

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Canikli'den CHP'ye '128 milyar dolar' yanıtı

Canikli, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, şunları kaydetti: "128 milyar dolar nereye gitti? Bu soruyu cevaplamadan önce ekonominin iki temel kuralını hatırlatalım. Doların fiyatı piyasada arz ve talep şartlarına göre belirlenir. Piyasaya gelen doların miktarı, talep edilen dolardan fazla olursa doların fiyatı düşer, talep edilen doların miktarı piyasaya gelen dolardan fazla olursa doların fiyatı yükselir. İkinci kural, konvertibl olarak ilan edilen bir paranın karşılığında talep edilen dövizi Merkez Bankası piyasa fiyatından satmak zorundadır. Türk Lirası da konvertibl bir paradır. TL'nin konvertibl olduğu 1990'da ilan edilmiştir." Ekonomi eğitimi veren okulların birinci sınıflarında öğretilen temel kuralları üzülerek hatırlatmak mecburiyetinde kaldığını dile getiren Canikli, ekonomi biliminin bu temel kuralları görmezden gelinerek, "128 milyarı kime sattınız? Düşük fiyattan mı sattınız?" gibi sansasyonel ve suçlayıcı ifadelerle ekonomide kaotik bir ortamın oluşturulmaya çalışıldığını belirtti. Canikli, açıklamasına şöyle devam etti: "Esas sorumuza dönelim. '128 milyar dolar nereye gitti? Dolar ucuz fiyattan mı satıldı? Birilerine peşkeş mi çekildi?'. Detaylandıralım, Merkez Bankasının doğrudan veya dolaylı olarak ticari bankalar üzerinden piyasaya verdiği dolarlar piyasada oluşan fiyattan satılır. Merkez Bankası, doların fiyatını belirlemez. Fiyat piyasada oluşur. Merkez Bankası piyasada oluşan fiyattan dolar satar. Bu nedenle, Merkez Bankasının doları ucuza veya pahalıya sattığına ilişkin değerlendirmeler en hafif ifade ile cehalet ürünüdür. 128 milyar doların nereye gittiğini olabildiğince basite indirgeyerek anlatmaya çalışalım. 2019 ve 2020'de dolar kimlere satılmış? Cari açığın finansmanı için Merkez Bankası 30 milyar dolar döviz satmış. (2019'da cari denge + 6,8 milyar dolar, 2020'de cari açık -36,8 milyar dolardır.) Yani 30 milyar doları ithalatçılar satın almış. 2019 ve 2020'de toplam 36 milyar dolarlık altın ithalatı gerçekleştirildi. 75 milyar doları Türkiye'de yerleşik gerçek ve tüzel kişiler tarafından satın alınmış. Yani 75 milyar dolarlık Türk Lirası cinsinden hesaplarını dolara çevirmişler. Bu 75 milyar dolar, Türkiye'deki bankalarda hesaplarda durmaktadır." Özel sektörün, dış borcunu ödemek için 43 milyar dolar satın alındığını vurgulayan Canikli, özel sektörün 2018 sonundaki toplam dış borcunun 298 milyar dolar iken, 2020 sonunda 255 milyar dolara düştüğünü anımsattı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Canikli, 2019 ve 2020'de 12 milyar dolar portföy yatırımcısının çıkışının olduğunu hatırlatarak, şu bilgileri verdi: "Yani yabancı yatırımcı daha önceki yıllarda Türkiye'ye getirip Türk Lirasına çevirerek portföy yatırımında kullandığı dövizinin 12 milyar dolarlık kısmını dövize çevirip geldiği ülkeye geri götürmüştür. Yani 12 milyar dolarlık döviz satın almıştır. Bu dört kalemi topladığımızda 160 milyar dolara ulaşılmaktadır. Bu rakam 128 milyar doların bir hayli üzerindedir. Bu durum, Merkez Bankasının 2019 ve 2020'de 160 milyar dolar satış yaptığı anlamına gelmiyor. Çünkü ödemelerin tahakkukunda dönemsel kaymalar ortaya çıkabiliyor. Bu tablo bize 128 milyar doların tamamının yukarıda belirtilen ödemelerin finansmanında kullanıldığını göstermektedir." '128 milyar dolar burada, sizin aklınız nerede?' 128 milyar doların 36 milyar doları ile altın ithal edildiğini aktaran Canikli, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bu altınlar, Cumhuriyet altını, bilezik ve benzeri yatırım aracı olarak Türk halkının evindedir. 75 milyar dolar, Türkiye'deki bankalarda gerçek ve tüzel kişilerin hesaplarında durmaktadır. Özel sektör, 43 milyar dolarlık yurtdışına olan döviz borcunu ödemiş. Yabancı portföy yatırımcı 12 milyar dolar satın alarak yurt dışına çıkarmıştır. Tekrar hatırlatalım, Merkez Bankası doğrudan ve dolaylı tüm döviz satışlarını piyasa fiyatından gerçekleştirmiştir. 'Ucuza dolar satıldı' iddiası kocaman bir yalandır. Döviz satışında hiç kimseye farklılık ve ayrıcalık yapılmamıştır. Piyasanın işleyişi itibarıyla böyle bir durumun olması da zaten mümkün değildir. Bir doların dahi nereye satıldığı bellidir. Merkez Bankasının doğrudan veya dolaylı olarak sattığı dövizi, piyasadan satın alanların kimlikleri ve ne kadar döviz aldıkları devletin kayıtlarında yer almaktadır. Bu kara propagandayı ve dezenformasyonu gerçekmiş gibi sunmaya çalışan iftiracılara sesleniyorum, bildiğiniz somut bir şey varsa açıklayın, yoksa susun. Bu ülkeye zarar veriyorsunuz. Sonuç itibarıyla her şey açık ve net, 128 milyar dolar burada, sizin aklınız nerede?"

3 yıl önce

Merkez Bankası, CHP’nin şova çevirdiği ‘128 milyar dolar nerede’ sorusunun cevabını vermeye hazırlanıyor

Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, CHP'nin Merkez Bankası rezervleri üzerinden başlattığı '128 milyar nerede' tartışmasını 'şov malzemesine' çevirdiğini savunarak, "Belli ki, algı operasyonlarıyla karalama kampanyasına devam edecekler. Tabii, AK Partililerin ilk baştaki sessizliği de onların işine yaradı. CHP'liler yalan yanlış bilgilerle kamuoyu oluşturmaya başladıklarında, AK Parti'den birileri çıkıp işin aslını anlatsaydı, meseleyi bu kadar köpürtebilirler miydi? Bence, hayır…" dedi. 'YİNE DE ÇOK GEÇ SAYILMAZ' Güngör, bugünkü yazısında "Maalesef, bu konunun 'öyle değil, böyle' şeklindeki açıklaması da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a düştü. O açıklamalardan sonra AK Partililer topa girmeye başladı. Halbuki devlette devamlılık esastır. İlgili bürokratlar o dönemde çıkıp işin aslını anlatabilirdi. Yapmadılar! Neyse yine de çok geç sayılmaz. Öğrendiğime göre, meselenin sahibi Merkez Bankası bu konuda bir hazırlık yapıyor. Enflasyon Raporu toplantısının ardından rezervlerdeki azalmanın nedenini, paranın nerelerde kullanıldığını, muhalefetin iddia ettiği gibi bir durumun olmadığını kamuoyuna anlatacaklarını duydum. Bu son derece yerinde bir karar…" ifadelerini kullandı. 'MUHALEFETİN YAPMAYA ÇALIŞTIĞI SİYASİ ŞOVLARDAN ÖTE BİR DURUM VAR' Güngör ayrıca, "Zira muhalefetin şu anda yapmaya çalıştığı siyasi şovlardan öte bir durum var. 91 yıllık devletin kurumunu, hem de attığı adımların hepsi internet sitesinde yer alan, şeffaf, belki de Türkiye'de kurumsal yapısı en köklü ve oturmuş bir mekanizmayı sokaklara afişler asarak, siyasete sakız ederek yıpratmaya çalışıyorlar" dedi.

3 yıl önce

TCMB Başkanı Kavcıoğlu'ndan 128 milyar dolar açıklaması

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu "Söz konusu döviz işlemleri, işlem platformları üzerinden o günkü piyasa koşulları ve fiyatları çerçevesinde gerçekleştirilmiştir." dedi. Kavcıoğlu "Protokolle sağlıksız fiyat oluşumunun engellenmesine, döviz piyasalarındaki arz-talep dengesine ve likidite tesisine katkıda bulunuldu. Döviz alım-satımlarının koordinasyon içerisinde yapılabilmesi için Şubat 2017'de Hazine Müsteşarlığı ile protokol imzaladık" dedi. "PİYASA DIŞI FİYATTAN İŞLEM YAPILMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR" Kavcıoğlu "Herhangi bir kesime, banka veya firmaya ayrıcalıklı döviz işlemi gerçekleştirilmesi söz konusu değildir. Anılan platformlarda piyasa dinamiklerinden bağımsız, piyasa dışı fiyatlardan belirli taraflar seçilerek işlem yapılması mümkün değildir. Bilanço varlık yükümlülük denkliği açısından bakıldığında, ortada kaybolmuş bir varlıktan bahsetmek mümkün değildir. TCMB, görev ve sorumluluk alanlarındaki bilgi ve verileri uluslararası standartlar dahilinde şeffaf bir şekilde kamuoyuyla paylaşmaktadır" açıklamasında bulundu. Ayrıntılar geliyor..

3 yıl önce

1 kolinin başında 8 CHP’li

Ne olmuştu? Coronavirüs nedeniyle ihtiyacı olan ailelere yardım kolisi dağıtmak isteyen CHP’nin bir koliyi yaklaşık 8 kişiyle birlikte ihtiyaç sahiplerine dağıtması sosyal medyada gündem oldu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi’nin ve partililerin paylaştığı skandal fotoğraflara tepki yağdı.

3 yıl önce

CHP’li İlhan Kesici: 128 milyar dolar kaybolmaz

CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici, CHP yönetiminin “128 Milyar Nerede?” sorusuna verdiği cevap şu şekilde: “128 milyar dolar kaybolmaz. Girerseniz Merkez Bankası bilançosuna. Okumayı bilen insanlar açarlar internet sayfasını. Dolar alımları satımları nasıl olmuş, ne zaman olmuş, kaçtan alınmış, kaçtan satılmış? Görülür. Her şey kayıt altındadır”

3 yıl önce

Türkiye'nin 18 Nisan koronavirüs tablosu açıklandı: Ölü sayısı arttı, vaka sayısı düştü

Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu, "covid19.saglik.gov.tr" adresinden paylaşıldı. Sağlık Bakanlığı son 24 saatte 318 kişinin hayatını kaybettiğini, 55 bin 812 kişiye ise koronavirüs tanısı konduğunu açıkladı. Ağır hasta 3 bin 275 oldu, 43 bin 856 kişinin Kovid-19 tedavisinin/karantinasının sona ermesiyle iyileşen sayısı 3 milyon 687 bin 590'a yükseldi.

3 yıl önce

Bakan Elvan'dan Merkez Bankası 128 milyar dolar açıklaması

* (Rezerv tartışması hakkında) Merkez Bankası Başkanımız teknik açıklama yaptı. Merkez Bankası'nın 2006'dan bu yana enflasyon hedeflemesi rejimini kullanıyor. Kısa vadeli faiz oranı temel politika amacı olarak belirlendi. Merkez Bankası bu rejim çerçevesinde finansal istikrarı sağlamak için 2 türlü enstrümanı kullanmak zorunda. Zorunlu karşılıklar ve döviz alım satım işlemleri... Geçmişteki alım satım işlemlerinde de 2 yaklaşım görüyoruz. Döviz alım satım ihaleleri ve doğrudan döviz alım müdahaleleri... Döviz alım satım ihalelerinde önceden açıklanmak koşuluyla ihale gerçekleşiyor. Ne kadarlık alım satım gerçekleştiği paylaşılıyor. İkincisi Merkez Bankası olağanüstü bir durumla karşı karşıya kalınca doğrudan alım satım müdahalesi yapıyor. 15 gün sonrasında ne kadar alım satım yapıldığını paylaşıyor.   * Bu yöntemlere ilave 2017'den itibaren Hazine Müsteşarlığı ve MB arasında protokol imzalanıyor. Bu protokol yasal mıdır. Türk parasının dolaşımı ve istikrarı için politikaları Merkez Bankası'yla birlikte oluşturmak ve uygulamak. Yetki verilmiş yasal olarak. Merkez Bankası kanununun 4. maddesinde Hükümetle birlikte Türk Lirasının iç dış değerini korumak için gerekli tedbirleri almak, yabancı paralar ile altın karşısındaki tespit için kur rejimini belirlemek. TL'nin değerinin belirlenmesi için dövizin alım ve satımı, TL ile değişimi, bankanın temel görev ve yetkileri arasında sayılmıştır. İşlemler tamamen yasaldır. Yasalara aykırı durum söz konusu değildir.  * Merkez Bankası Başkanımız açıkladı. Ama biraz detaylara girmek istiyorum. Süreç nasıl işlemiştir... Hazine hesapları üzerinden döviz alım satım işlemi MB tarafından gerçekleştirilmiştir. Bir muhabir banka aracılığıyla alım satım işlemlerini elektronik platformda gerçekleştirildiğini görüyoruz. Bu platformda yerli yabancı piyasa yapıcı bankalar yer alıyor. Herhangi bir şahıs yok. Bir diğer soru, peki bu döviz alım satım işleminde taraflar birbirini biliyor mu? Hayır kesinlikle bilmiyorlar. Kimin ne kadar aldığını karşı taraf bilmiyor. İşlem tamamlanınca görüyorsunuz.  * Bankalar elektronik işlem platformunda bir TL likiditesi söz konusu oluyor MB'de. Bunu da görebiliyorsunuz. Günlük olarak rahat bir şekilde görebiliyorsunuz. Ne kadarlık döviz alım satımı yapılmış bunların hepsini görüyorsunuz. Bunun örnekleri de var. Böyle ülkeler var. Özellikle Uzak Doğu başta olmak üzere var. Kasım ayından bugüne döviz alım gerçekleştirmesi söz konusu olmadı zaten. MB kayıtlarında zaten tüm bunlar yer alıyor. Bu yöntemi tartışabilirsiniz ama kimseyi yolsuzlukla suçlayamazsınız. Bir yolsuzluk yapması söz konusu değildir. Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından talimat verildiği gibi iftiralar yer alıyor. Usulsüzlük yapıldığı şeklinde yaklaşımlar doğru değil. Elbette tartışabilirsiniz ancak yolsuzlukla suçlayamazsınız.  * (Döviz işlemlerine ilişkin veriler hakkında) Merkez Bankamızın uygulamalarında şunu görüyoruz. Döviz alım satım müdahalelerinin kamuoyuna açıklandığını görüyoruz. Geçmişe yönelik swap verilerinin yayınlandığını görüyoruz. Özellikle bilgi kirliliği söz konusu, siyasi malzeme olarak kullanılması söz konusu. Bilgi kirliliğinin ortadan kaldırılması açısından bu verilerin yayınlanmasında fayda görüyorum. Takdir Merkez Bankası'nın.  * Kullandığınız her kelime her cümle yatırımcılar tarafından doğrudan karşılık bulabiliyor. Ülke riskine yönelik değişik algılara yol açabiliyor. Büyük özen ve hassasiyet gösterdim. MB bağımsızlığına müdahale edici kavram ve söylem içinde olmadım. Bu meseleyi de değerlendirdiğimde şunu düşündüm. Merkez Bankası gerçek sahibidir bu işin. Merkez Bankası açıklama yapmadan benim açıklama yapmamın Merkez Bankası'nın bağımsızlığı üzerinde gölge oluşturur diye açıklama yapmak istemedim.  * Yöntemler özet olarak elbette konuşup tartışabilirsiniz. Yapılmasaydı ne tür durumlarla karşı karşıya kalırdık bunları da konuşmak lazım. Yolsuzluk söz konusu değil, gelen para swap üzerinden bankalara kullandırılmıştır.  * (Dünya ekonomisi hakkında) Pandemi tüm dünya ekonomilerini sarstı. Sürece baktığımızda tüm ülkelerin sorunlar yaşadığını görüyoruz. Çok yüksek oranda borçlanmaların gerçekleştiğini görüyoruz. Toplam borç 24 trilyon dolar artıyor. Kamu maliyesinde 16 trilyon dolarlık harcama görüyoruz. Dünyada bazı şeylerin bu süreçte farkına varıldı. Tedarikteki kopukluklar, emtia fiyatlarındaki artış... Pek çok konuşulmayan konu ortaya çıktı. Güçlü bir büyüme bekliyoruz. Türkiye'ye pozitif yansıması olacak. Aşılamaya bağlı olarak covid sürecini gözlemleyeceğiz. Dünya çok önemli bir sorunla karşı karşıya kaldı. Borçlanmada, bütçe açıklarında tüm ülkeler önümüzdeki yıllarla bunlarla mücadele edecek.  * Ülkelerin genel anlamda borçlanmaları söz konusu. Ciddi sorunların ortaya çıkacağını düşünüyorum. Tedarik sorunları artık özellikle tedarik zincirlerinde bölgesel tedarik noktalarının oluşması gerektiğini gösterdi. Çin, Uzak Doğu merkez değil de çok merkezli tedarik noktaları kurulmalı. Türkiye önemli konuma sahip. Güçlü bir altyapıya sahip. Bu sorunların giderilmesi ülkelerin tek alacağı kararlardan oluşmuyor. Uluslararası işbirliği, bölgesel birliktelikler, birlikte hareket etmeli ve ortak kararlar alınmalıdır.  * Hükümet olarak sürdürebilir hareket etmeye çalıştık. Uyguladık, uygulamaya devam ediyoruz. Sağlıklı ve nitelikli büyümeyle sağlanır. Enflasyona yol açmayan, hane halkında aşırı bir borçlanmaya neden olmayan, istihdam, yatırım, üretimin arttığı bir ortam aslında sağlıklı büyümeyi ifade eder. Sağlıklı büyüme hangi oranda gerçekleştiğinden çok sürdürülebilir olması önemli. Temel problem büyümenin finansmanında yatırıyor. İç tasarruflarımız yatırımlarımız için yeterli değil. Bu da cari açıkla karşımıza çıkıyor. Dış tasarrufların akışında aksaklık olduğunda kurlarda oynaklık görüyorsunuz. Bu oynaklık enflasyona baskı yapıyor. 2020'ye gelince. 2020'de G20 ülkelerinde 1,8 rakamıyla Çin'le birlikte büyüyen tek ülkeyiz. 2. çeyrekten itibaren iç talepte canlılık oluştu.  * 2020 zor bir yıl oldu. 2021'e bakınca iktisadi faaliyetler canlı başladı. İhracat potansiyelimiz iyi gidiyor. Ocak-Mart döneminde 50 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdik. İlk çeyrekte öncü göstergelere baktığımızda yüzde 5,0 civarı bir büyüme öngörüyoruz. İkinci çeyrekte baz etkisiyle çift rakamlı bir büyüme söz konusu olacak. 2021'in büyüme açısından daha olumlu yıl olacağını düşünüyoruz. Kontrollü ılımlı yaklaşımda da hareket etmeliyiz. 

3 yıl önce

MHP Genel Başkanı Bahçeli'den muhalefete tepki: 128 milyar doları bırakın 104 amiralin hesabını verin

İşte Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar: İlk meclis tarih sahnesindeki yerini aldı. Seçimlerle belirlenmiş mebuslar Ankara'da toplandı. İşgale, istilaya, ihanete karşı ilk Meclis'in eşsiz iradesiyle direnilmiştir. Milli iradenin özlemlerinden kopmamıştır. Dünya üzerinde zillete ve zulme savaş açan ikinci bir millet o güne kadar görülmemiştir. İlk meclis zaferden zafere koşarak düşmanı söküp atmıştır. İlk meclis zalimlere karşı milletin aklıdır.  Mondros Ateşkes Anlaşması imparatorluğumuzun esaret ve teslim belgesiydi. Osmanlı İmparatorluğu, 1. Dünya Savaşı'ndan çıktığında 1 milyon metrekarelik toprağını kaybetmişti. Yalnızca toprak değil egemenlik de elden çıkmıştı. Şeytani emellerden rahmani sözler beklemek boşuna gayretti. İlk meclis bitkin Anadolu bozkırından bir güneş gibi parladı. Umutsuzluğun koyu sisini dağıtmak maksadıyla bir irade sivrildi. Ortak paydaları vatanseverlik olan mebuslar bir araya geldi. İlk meclisin mebusları 8 ay maaş alamamıştı. 1 yıl sonra da aldıkları maaşların yüzde 20'sini bütçe açığını kapatmak için devlete vermişlerdi.  23 Nisan 1920 tarihi elbette ki 3 yıl sonra varlığını tüm dünyaya ilan edecek olan Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasi ve hukuki altyapısının hazırlandığı bir gündür. TBMM'nin açılması aziz milletimizin bağımsızlığına yönelmiş olan gelişmeler karşısında neleri göze alacağının da emsalsiz örneğini teşkil etmiştir. Türkiye'nin yükselişi sorunlara yalnızca Ankara'dan bakan ayrışmayı değil, birleşmeyi hedefleyen kolektif şuurla mümkündür. Dün olduğu gibi bugün de kardeşliğimize musallat olan gelişmeler karşısında duracak güç siz muhterem milletvekillerinin iradesinde saklıdır.  "TBMM'DE EŞKIYANIN HÜKMÜ DEĞİL MİLLETİN HÜKMÜ GEÇERLİDİR" TBMM’de biriken fezlekelerin bir an önce görüşülerek karara bağlanması terörle mücadele teşvik edici ve kamçılayıcı bir işlev görecektir. Hiçbir bölücü odağın, terörizme yardım ve yataklık yapan hiçbir menfur oluşumun, Mehmetlerimize kast eden, vatan evlatlarına kurşun sıkan hiçbir hain örgüt uzantısının Gazi Meclis’te yeri olamaz, demokrasi adına söyleyecek tek bir sözleri dahi bulunamaz. TBMM'de eşkıyanın hükmü değil milletin hükmü geçerlidir. Bu tarihi ve milli kararlılığa herkesin riayeti samimi dileğimdir. Bu kutlu günün çocuklarımıza armağan edilmesinin en önemli nedeni budur. Milletimiz yeni nesillerle varlığını sürdürecektir. Bu vesileyle sevgili çocuklarımızın, bütün çocukların bayramını şimdiden kutluyorum, mutluluk diliyorum. YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI 1921 Teşkilat-i Esasiye kanunun üzerinden 100 yıl geçmiş olsa da yeni anayasa çalışmaları hiç sonlanmamıştır. Türkiye'nin yepyeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu görmek ve bunun da gereğini yapmak lazımdır. Teferruattan arındırılmış, yalın ve anlaşılır, hükümleri arasındaki çelişkilerden ayıklanmış, kısa, net, milli ve manevi hayatımızın esaslarını kavramış, bize özgü, bizi yansıtan, gelecek ile geçmişi temerküz etmiş, gerekçeleriyle gerçekleri yakalamış bir anayasayla Cumhuriyetimizin yüzüncü yıl dönümünü kucaklamamız kaçınılmaz milli bir görevdir. Yeni bir sivil anayasa yapabiliriz, başarabiliriz. Yeni anayasa hedefi aynı zamanda Türk milletinin hedefidir. Bu hedeften kaçanları tarih affetmeyecektir. İç ve dış işgal çetesine karşı diri ve uyanık olmalıyız. Siyasi partilerden mesleki ve sivil toplum kuruluşlarından yeni anayasaya karşı çıkan henüz görülmemiştir. Herkes darbe anayasasının rahatsızlığını dile getirmektedir. O halde bazı siyasilerin sudan sebeplerle oyunbozanlık yapmaları tutarsızlık değil de nedir! "PARLAMENTER SİSTEM DENEMİŞ VE DİBİ BOYLAMIŞTIR" Parlamenter sistem denenmiş ve dibi boylamıştır. Müstesna bir reform yapılmış, ve bir sistem uygulanmaya başlanmıştır. Türk tipi başkanlık sistemine karşı çıkmak, karalama yarışına girmek eğer cehalet değilse işbirlikçiliktir. Yürürlülükteki yönetim sistemiyle çatışmayan ve çelişmeyen bir anayasa refah düzeyine katkı sağlayacaktır.  MHP yeni anayasa vizyonunu kavramış ve kararlılıkla çalışmaya koyulmuştur. Allah’ın izniyle yakın bir tarihte çalışmalarımız nihayete erecek, ortak akılla ve Cumhur İttifakı’nın ortak iradesiyle milletimizin şanına, şöhretine, vasfına, vakarına, varlığına müstahak bir anayasa hazırlık süreci inşallah tamamlanmış olacaktır. CHP'ye sesleniyorum gelin siz de bu sürece destek verin. El birliğiyle darbe anayasasından milleti kurtaralım. Gelin mağlubiyet yaşamayın. UKRAYNA-RUSYA GERİLİMİ Türkiye bugün dört bir taraftan sıkıştırılmak, çembere alınmak istenmektedir. ABD'nin Karadeniz'e savaş gemisi göndermekten vazgeçip İngiltere'nin devreye girmesi bölgenin her türlü ihtimale açık olduğu görülmektedir. Ukrayna ile Rusya arasında çıkacak olası savaş kuşkusuz felakettir. Akdeniz'de Yunanistan çirkin bir senaryo dahilinde tahrik kampanyasını yoğunlaştırmaktadır. DENDİAS-ÇAVUŞOĞLU ORTAK BASIN TOPLANTISI Yunanistan Dışişleri Bakanı'nın sergilediği ifadeleri Türkiye'ye kriz çıkarmak üzere özel olarak gönderildiğini ortaya çıkarmaktır. Sayın Çavuşoğlu'nu yürekten tebrik ediyorum. Talimat veren Sayın Cumhurbaşkanımıza da saygılarımı sunuyorum. Yunan Bakan sert kayaya çarpmış, Türk pençesini yemiştir. Akdeniz'in güvenliğini tehdit eden yegane ülke Yunanistan'dır. "YUNANİSTAN TARİHTEN HİÇ DERS ALMAMIŞTIR" Lozan Anlaşması çiğnenmektedir. Soydaşlarımız asla yalnız, çaresiz değildir, asla sahipsiz değildir. Görüldüğü kadarıyla Yunanistan tarihten hiç ders almamıştır. Bu küçücük ülke sanıyorum hafızasından çıkarmıştır. Densiz Dendias ve destursuz Miçotakis'e birilerinin tek tek anlatması iyi olacaktır. Yunanistan aklını başına almazsa değil kulağından bu gidişle boynundan olacaktır. "TEK KELİMEYLE KANSIZLIKTIR" Türk milleti evinden barkından kopmuş masum yavruları vicdan örtüsüyle korumaya alırken Yunanistan'ın ateşe vermesi tek kelimeyle kansızlıktır. EMEKLİ AMİRALLERİN BİLDİRİSİ Emekli amirallerin bildirisini anayasal hak gören cunta sevdalıları neyin ön hazırlığıyla hangi amaçların propagandalarıyla örgütlenmişlerdir. Şimdi de devreye beyni sulanmış Yargıtay eski başkanı mı girmiştir. '128 MİLYAR DOLAR' TARTIŞMASI Bre utanmazlar 128 milyar doları bırakın da 104 emekli amiralin bildirisinin hesabını verin. Çünkü hepiniz işin içindesiniz. Aradığınız para devletin kasasında, peki siz neredesiniz?

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 63 64