27 Nisan Cumartesi 2024
2 yıl önce

Türkiye'nin en değerli markası THY bu yıl da tahtını korudu

Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance, 2021 yılına ilişkin "Türkiye'nin En Değerli Markaları-Turkey 100" çalışmasını tamamladı. 2019 ve 2020 yıllarında olduğu gibi listede ilk sırayı 1 milyar 605 milyon dolarlık marka değeriyle THY alırken, bu şirketi 1 milyar 585 milyon dolarla geçen yıla göre 3 sıra yükselen Arçelik izledi. Listede üçüncü sırayı 1 milyar 193 milyon dolarlık marka değeriyle geçen yıla kıyasla 5 sıra yükselen İş Bankası aldı. Garanti BBVA 1 milyar 190 milyon dolarlık değeriyle 4'üncü, Turkcell 1 milyar 61 milyon dolarla 5'inci, Ziraat Bankası 952 milyon dolarla 6'ncı oldu. Marka değeri 917 milyon dolar olarak belirlenen Akbank 7'nci sıradaki yerini korurken, 836 milyon dolarla Yapı Kredi 8'inci, 789 milyon dolarla Türk Telekom 9'uncu, 787 milyon dolarla Ford Otosan 10'uncu sıraya yerleşti. En değerli 100 marka arasına 7 yeni marka girdi Listeye bu yıl muhtelif iş kollarından 7 yeni marka dahil oldu. Bu markalar, TUSAŞ, Otokoç, Netlog, Anadolu Hayat, Arzum, Ray Sigorta, Karel olarak sıralandı. İlk 100'de yer alan markaların değerlerinde en yüksek oranda artış yüzde 65,7 ile Aselsan, yüzde 65,1 ile Yünsa Tekstil'de gerçekleşti. Söz konusu dönemde marka değerinde en yüksek düşüş ise yüzde 51,4 ile Anel Elektrik'te oldu. Bu markayı yüzde 43,5 ile Beşiktaş, yüzde 42,8 ile Otokar izledi. THY 88 yıldır gökyüzünde Türkiye'nin en değerli markası ve dünyanın en çok ülkesine uçan hava yolu şirketi Türk Hava Yolları, bu yıl gökyüzündeki 88. yılını kutluyor. THY'nin 1933'te başlayan yolculuğu bugün 127 ülkeye yaptığı uçuşlarla devam ediyor.

2 yıl önce

Beyaz Saray: Biden, Türkiye ile görüşmeyi öncelik edindi

Belçika'nın başkenti Brüksel'e geçecek olan Biden, 14 Haziran günü gerçekleştirilecek NATO Zirvesi'ne katılacak. ABD Başkanı, burada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile başkan olarak ilk yüz yüze görüşmesini gerçekleştirecek. Görüşme öncesi Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, ABD Başkanı Biden'ın Washington'dan İngiltere'ye seyahat ettiği sırada uçaktaki gazetecilerin sorularını yanıtladı. "YÜZ YÜZE DİPLOMASİYE SAHİP OLMAK İÇİN BİR FIRSAT" Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Biden'ın 14 Haziran'da Brüksel'de yapacakları ikili görüşmeden beklentilerinin ne olduğunun sorulması üzerine Psaki, "Bu ilişki, yapıcı bir şekilde birlikte çalışmaya devam edilmesi gerektiğini hissettiğimiz alanların ve fırsatların olduğu, aynı zamanda ciddi anlaşmazlıklar yaşadığımız alanların da olduğu bir NATO ortağıyla olan ilişki. Bu, Başkan Biden'ın, ilk yurt dışı ziyaretinde ikili görüşmeyi öncelik edinmenin önemli olduğunu hissettiği yüz yüze diplomasiye sahip olmak için bir fırsat." ifadesini kullandı. ELE ALINACAK KONULAR Psaki, söz konusu görüşmede masada hangi konuların olacağı sorusuna ise "Küresel toplumu etkileyen bölgesel güvenlik konularını görüşeceklerine eminim, aynı şekilde Kovid-19 ve ekonomi de konular dahilinde olacaktır. Görüşme zamanı yaklaştıkça elimizde daha çok detay olacaktır." yanıtını verdi. ERDOĞAN İLE 14 HAZİRAN PAZARTESİ GÖRÜŞECEK ABD Başkanı Biden'ın bugün başlayan turunda ilk durağı İngiltere olacak. Biden, burada Başbakan Boris Johnson ve İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth ile görüşecek ve 11-13 Haziran tarihleri arasında G7 Zirvesi'ne katılacak. Biden, İngiltere'nin ardından 13 Haziran günü Belçika'nın başkenti Brüksel'e geçecek. 14 Haziran'da gerçekleştirilecek NATO Zirvesi'ne katılacak olan Biden, burada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile başkan olarak ilk yüz yüze görüşmesini gerçekleştirecek. Görüşmede ikili ilişkilerin kapsamlı şekilde ele alınması bekleniyor. Biden, 15 Haziran'da Brüksel'deki ABD-AB Zirvesi'ne katılacak ve ardından 16 Haziran'da İsviçre'nin Cenevre kentinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya gelecek.

2 yıl önce

The Wall Street Journal: Karşınızdaki dedelerinizin Türkiye’si değil

The Wall Street Journal gazetesinde, Walter Russell Mead tarafından “Burası dedenizin Türkiyesi değil, Ankara, soğuk savaştaki gibi sadık bir şekilde Batı yanlısı değil, ama yine de önemli bir müttefik” başlıklı bir yazı yayımlandı. Biden yönetiminin Türkiye’ye karşı nasıl bir politika izlemesi gerektiği üzerinde durulan yazıda, şu ifadelere yer verildi: "Türkiye ABD'ye en çok zorluk çıkartan müttefik" Türkiye, Amerika'nın en önemli müttefiklerinden biridir, ancak ABD'ye diğer NATO üyelerinden daha fazla zorluk çıkarmaktadır. Başkan Biden, bu ayın sonlarında Erdoğan ile ikili görüşmeye hazırlanırken, bu önemli ilişki hakkında yeni bir düşünme biçimi geliştirmesi gerekiyor. "Türkler ABD'nin darbe girişimini desteklediğine inanıyor" Türkiye cumhurbaşkanına yakın bazı milliyetçiler ve İslamcılar, ABD'nin 2016'da Erdoğan hükümetini sarsan ve 251 Türk'ün ölümüne neden olan darbe girişimini desteklemiş olabileceğine veya en azından sempati duyabileceğine inanıyor. "ABD Türkiye'ye karşı yeni vizyon geliştiremedi" Türkiye ve çevresi, ABD-Türkiye ilişkilerini hem daha önemli hem de daha karmaşık hale getirecek şekilde değişti, ancak Washington henüz yeni bir ortaklığın nasıl çalışabileceğine dair bir vizyon geliştirmedi. "Ankara'nın dış politikası daha bağımsız" Ankara'nın dış politikası daha bağımsız ve daha az öngörülebilir olmaya devam edecek. Washington, Türkiye'nin Hollanda, Norveç veya İspanya gibi davranmasını beklerse, ilişki her iki tarafı da hayal kırıklığına uğratır.

2 yıl önce

NATO Zirvesi öncesi Türkiye'den üst düzey bir heyet Libya'ya gidecek

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamada, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu başkanlığındaki heyette, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın yer alacak. Ziyaret günübirlik gerçekleşecek Günübirlik ziyarette, Türkiye heyeti Libya Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ve Libyalı mevkidaşlarıyla görüşmeler gerçekleştirecek. Heyetin, Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi ile de görüşmesi bekleniyor.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Temennimiz, tüm müttefiklerimizin sığ siyasi hesapları artık bir yana bırakıp, Türkiye ile tam bir dayanışma sergilemesidir

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: 'DÖNEM ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMA DÖNEMİDİR' Yaptığımız görüşmelerin tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bölgesel aktörlerin karar alma süreçlerindeki etkisi ağırlığı günden güne artıyor. Son 1,5 yıldır insanlığın gündemini belirleyen korona salgını bu değişimi sağlamıştır. Salgın küresel sistemdeki açıkları ve yapısal sorunları bir kez daha gözler önüne sermiştir. Ekonomiden ticarete kadar çok geniş yelpazede salgının artçı sarsıntılara maruz kalıyoruz. Demokrasi ve demokratik değerler yara alırken, sorun çözme mekanizmaları içtenliklerini kaybediyor. Salgınla beraber ekonomileri iyice kötüleşen az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere olan yardımların şarta bağlanması hakkaniyete olan inancı aşındırıyor. Gelişmiş ülkelerin korumacı tedbirlere başvurması salgın kaynaklı ekonomilerin derinleşmesine sebep oluyor. Dünyanın içinde bulunduğu bu manzara bize ittifak ve dayanışma ruhunun önemini göstermiştir. NATO'nun hem belirleyici hem de üstlenmesi gereken sorumluluklar artmıştır. Dönem sorumluluktan kaçma dönemi değil elini taşın altına koyma dönemidir. 'TERÖR HASSASİYETİMİZİ MÜTTEFİKLERİMİZE SUNDUK' Zirve vesilesiyle ABD Başkanı Biden'la az evvel bir araya geldim. NATO Brüksel Zirvesini küresel ölçekte kritik hadiselerin yaşandığı böyle bir atmosferde gerçekleştirdik. 2030 sürecine ilişkin önemli kararların alındığı zirveyi tamamladık. Güvenliğin bölünmezliği, dayanışma başta olmak üzere ilkelerinden taviz vermemesi için vurguladık. Türkiye'nin önceliklerini, hassasiyetlerini müttefiklerimizin dikkatine sunduk. Terör meselesinde örgütler arasında ayrım yapan çarpık anlayış mevcudiyeti ne yazık ki koruyor. Böyle bir anlayış terörü yok edemeyeceği açıktır. DEAŞ tehdidinin yeni isimler altında varlığını sürdürmesi, çifte standartının olmadığını göstermiştir. Türkiye DEAŞ'a karşı mücadele etmiş, Suriye sınırından atılmasını sağlamış tek NATO ülkesidir. Son günlerde İdlib'e yönelik hem rejim hem de PKK' yoğunluklu saldırıların artması bu bölgeyi kaosa sürüklemeyi amaçlamaktadır. YPG örgütü 14 masumu katletmiştir. Bu örgütün kanlı çirkin yüzünü göstermeye kafidir. Gerek Zirve hitabımızda gerek ikili görüşmelerimizde PKK'ya verilen hizmetin sona erdirilmesini açıkça ifade ettik. Suriye'nin terör kampı olmasının önüne de geçmeye çalıştık. 'SON DERECE SAMİMİ VE YARARLI BİR GÖRÜŞME OLDU' Yakalayıp kaynak ülkelere teslim ettiğimiz teröristlerin ellerini kollarını sallayarak serbestçe dolaşabilmesi hatta kimi ülkelerde eylem yapabilmesi zaafiyettir. Türkiye yabancı savaşçıların engellemesine yönelik çabalarında tek başına bırakılmıştır. Yaklaşık 10 yıldır ,3.6 milyon Suriyeliye sahip çıkan Türkiye'ye verilen taahhütlerin çoğu yerine getirilmemiştir. Meşru hükümetin daveti üzerine sağladığımız eğitim ve danışmanlık hizmeti, Libya'nın iç savaşa yönelmesini engelledi. Dağlık Karabağ'da 30 yıllık gecikmiş de olsa adalet tecelli etti. Husumetin yerine barışın alabileceği yeni bir dönemin kapıları aralandı. Zirve vesilesiyle ABD Başkanı Biden'la az evvel bir araya geldik. Uzun yıllara dayalı dostluğumuzun bulunduğu Biden'la kapsamlı bir görüşmede bulunduk. Etkin işbirliğine ihtiyaç duyduğumuz bölgelerde sayın Biden ve ekibiyle görüştük. Doğrudan diyalog kanallarını koruma konusunda mutabık kaldık. Neticede son derece yararlı ve samimi bir görüşme oldu. Her alanda saygı ve çıkara dayalı verimli bir işbirliğini başlamasına yönelik olduğunu görüyoruz. Türkiye-ABD meselelerinde çözülemeyecek bir meselenin olmadığını düşünüyoruz. Avrupa'nın barış ve güvenliğine büyük katkı yapmış Türkiye'nin ABD ile aynı hassasiyeti göstereceğine inanıyoruz. 'AVRUPA BİRLİĞİ KONUSUNDA GÖRÜŞ ALIŞVERİŞİNDE BULUNDUK' Salgın boyunca video konferans marifetiyle Merkel'le bu kez yüz yüze görüştük. Sayın Miçotakis'le görüşmemizde yeniden canlandırdığımız diyalog mekanizmasını kararlaştırdık. Pozitif gündemi destekleyecek adımların karşılıklı atılması konusunda fikir birliğine vardık. Biz görüşmelerimizi özel hattan yapmak suretiyle aramıza kimseyi sokmama kararını vardık. Bu görüşmelerde de ikili ve bölgesel konularla birlikte Avrupa'daki gelişmeleri ele aldık. Dün Litvanya ve Letonyalı mevkiidaşlarımla da görüşmeler oldu. Türkiye Avrupa Birliği konusunda görüş alışverişinde bulunduk. Dün ayrıca Macaristan Başbakanıyla verimli bir görüşme yaptık. Belçika hükümetine, Stoltenberg'e teşekkürlerimi sunuyorum. Zirvenin hayırlara vesile olmasını diliyorum ABD İLE S-400 SORUNU: BAKANLARIMIZ GÖRÜŞECEK VE BİR SONUCA BAĞLAYACAKTIR Afganistan konusundaki düşüncelerimiz net olarak Biden'a ifade ettik. Türkiye eğer Afganistan'dan çıkmamız istenmiyorsa özellikle belirli bir desteğin verilmesi isteniyorsa diplomatik mali konularda ABD'nin vereceği destek önem arz ediyor. Taliban gerçeğini kenara koymak mümkün değil. S-400 konusunu burada yapılacak bir konuda gündeme gelmemesi mümkün değil. Bizim daha önce düşüncemiz neyse aynısını ifade ettim sayın başkana. Savunma sanayi ile ilgili olarak müşteri olarak yapacağımız adımlar neyse ifade ettim. Burada bitmiyor, Bakanlarımız bu konuları görüşecek bir sonuca inşallah bağlayacaktır. FRANSA'DAKİ İSLAM KARŞITLIĞI Fransa'yla da bugünkü görüşmemizde. Macron, İslam karşıtı anlaşılmaların kendisi açısından yanlış olduğunu, İslam'a karşı olmasının mümkün olmadığını ve bir dost olarak İslam'a karşı olmasının mümkün olmadığını söyledi. Vatandaş olarak söylemiyorum ama vatandaş olan olmayan Fransa'da bugün 750 bin Müslüman var. Bunu Türklerin dışındakileri de katarsak rakam daha da ileri gidebilir. Bu konuyla ilgili olarak da kendisi hassasiyetini ifade etti. Suriye Libya konusunda müşterek bir çalışmayı yapabilir miyiz diye üzerinde durdu. Biz yapabiliriz dedik. Bu konuyla ilgili de görüşmelerimize devam edeceğiz. 'MİÇOTAKİS'LE ARAMIZDA GÜZEL BİR GÖRÜŞME GEÇTİ' Sayın Miçotakis'in ifadelerine aynen katılıyorum. 'Sessiz sakin bir yıl olacak' düşüncesini paylaşıyorum. Aramızda güzel bir görüşme geçti. Gerek Ege'de olsun gerek bölgelerde olsun şunu söyledim. 3. ülke veya kişileri karıştırmayalım. Bu tür sıkıntılı durumlar olduğunda sizi özel hattan arayayım, siz de beni arayın. Herhangi bir sıkıntı yaşamadan, Türkiye- Yunanistan olarak adımlarımızı atalım. Bazı örnekler oldu. Mesela dedim şu: Bu konuyla ilgili olarak kararımızı verdiğimizde size verelim ve masanın üzerinden o sorunu kaldıralım. Ayrıca bizim sizden bir isteğimiz olduğunda siz onu masadan kaldırdığınızda, bu masa sorun masası olmaktan çıkıp çözüm masası haline gelmiş olacak. Ve bunu iki lider gerçekleştirmiş olacak. ERDOĞAN'DAN BIDEN'A DAVET Her şeyden önce şu anda yüz yüze görüşmemiz NATO'daki bu zirveyle gerçekleşiyor. Bu zirveyle birlikte şahsen Biden'la görüşmem yeni değil. Çok çok eski. Bu görüşmelerle birlikte bizim Patriotlar konusundaki düşüncemiz biliniyor. Bu konuda ABD'nin de tavrı belliydi. ABD ne yaptı, Patriotları vermedi. Biz de S-400'leri almak zorunda kaldık. Savunma sanayinde neler yapabiliriz, bakanlarımız görüşsünler dedik. Onların yapacakları görüşmelerden sonra biz de adımlarımızı atalım kararına vardık. 350 milyar dolarlık bir hedefimiz vardı. Bu konuda da kendisiyle mutabakatımız oldu. Aşı konusunu da görüşmemiz oldu. Sayın Biden'le ilk verimli görüşmemiz gerçekleşmiş oldu. İlişkilerin devamı açısından olumlu olduğunu söylüyorum. Kendisini de ayrıca Türkiye'ye davet ettim. Yoğunlukları aştıktan sonra Türkiye'ye gelebileceğini söyledi. RESMİ AÇILIŞ ÖNCESİ BİR ARAYA GELDİLER Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Joe Biden, NATO Karargâhı'nda bugün öğle saatlerinde gerçekleştirilen resmi açılış programında da bir araya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve diğer liderler NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg tarafından karşılandı. Tüm liderlerin tek tek karşılanmasının ardından sosyal mesafe kuralına uyularak aile fotoğrafı çektirildi. Aile fotoğrafında ön sırada Biden, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hemen solunda yer aldı. Erdoğan, fotoğraf çekiminin ardından toplantı başlamadan hemen önce ABD Başkanı Biden'la bir süre sohbet etti. GÖRÜŞME SONA ERDİ Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ABD Başkanı Biden'ın saat 19.00'de başlayan görüşme sona erdi. 45 dakika süren görüşmenin ardından başlayan heyetler arası görüşme de sona erdi. BIDEN'DAN İLK AÇIKLAMA Bloomberg'ün Beyaz Saray muhabiri Jennifer Epstein, Joe Biden'ın görüşme sonrasında "Çok iyi bir toplantıydı" değerlendirmesinde bulunduğunu aktardı.

2 yıl önce

DEAŞ'ın sözde Türkiye sorumlusu yakalandı

DEAŞ’ın, Kırmızı Kategoride aranan “Türkiye Vilayeti Sorumlusu” Ebu Usame el Türki Kod Kasım GÜLER, MİT’in Suriye’de gerçekleştirdiği nefes kesen operasyonla yakalanıp, Türkiye’ye getirildi. Silah ve patlayıcılarla birlikte Türkiye’ye illegal geçerek sansasyonel eylem planladığı öğrenilen Ebu Usame el Türki Kod Kasım GÜLER, MİT tarafından Suriye’de tespit edilip, takibe alınmasının ardından başarılı bir operasyonla Türkiye’ye getirildi. Kırmızı kategoride aranıp yakalanan ilk DEAŞ mensubu olan Kasım GÜLER’in üzerinden çok sayıda örgütsel doküman ile gizli bilgiler çıktı. Ebu Usame el Türki Kod Kasım GÜLER’in; - 2008-2010 yılları arasında Afganistan-Pakistan alanına geçerek İslami Cihat Birliği bünyesinde çatışma bölgelerinde faaliyet gösterdiği, - 2014 yılında örgüt lideri Halife Ebubekir El Bağdadi'ye biat ederek DEAŞ’a katıldığı, - 2018 yılında örgüt içerisinde üst düzey görevlerde yer aldığı, - Sözde “Türkiye Vilayeti sorumluluğunun” ardından ise DEAŞ’ın Rusya, Avrupa ve Türkiye Mali sorumlusu olduğu, öğrenildi.

2 yıl önce

Türkiye ve Azerbaycan imzaları attı

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Aliyev, baş başa görüşmenin ardından iki ülke arasındaki anlaşmaları imzaladı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, Türkiye ile Azerbaycan arasında imzalanan "Müttefiklik Sözleşmesi"nde 100 yıl önce imzalanan Kars Anlaşması'na atıfta bulunulduğunu bildirdi.  İmza töreninin ardından iki lider basın toplantısı düzenledi. Aliyev, ''Azerbaycan halkı adına aziz kardeşimi Azerbaycan'da selamlamak istiyorum'' dedi. Aliyev, konuşmasında ''İmzalanan Şuşa beyannamesi yeni iş birliklerimizin teminatıdır.  Bundan sonra da birbirimizin yanında olacağız. Şuşa Beyannamesi savunma sanayisi ve nakliyede karşılıklı yardımı içeriyor. Tüm Azerbaycan halkı ve dünyanın gözü buradadır. Azerbaycan'da bu sabırsızlıkla bekleniyordu. Şuşa'da dalgalanan Azerbaycan ve Türkiye bayrakları bizim beraberliğimizi gösteriyor.  Türkiye'nin desteğini unutmayacağız. Karabağ muharebesi sonrası Ermenistan diz çöktü. Türkiye - Azerbaycan birliği ebedidir.'' ifadelerini kullandı.  Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, iki ülke arasında "Şuşa Beyannamesi"ni imzaladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da konuşmasında şunları söyledi: Bugün farklı bir heyecanın içindeyiz. Daha önce vermiş olduğumuz sözümüzü yerine getirmiş oluyoruz. 44 günlük savaşın ardından Karabağ sahiplerinin eline geçmiş oldu. Ermeni mezaliminden kurtulmuş oldu. Kardeşim fon olarak basın toplantısında anlamlı bir yer seçmiş oluyor. Bir yanda Valilik binası bir yanda Ermenilerin yerle yeksan etmek üzere oldukları bir bina. Kahraman Azerbaycan ordusunun Karabağ zaferinin sevincini geçtiğimiz yılın 10 Aralık günü Bakü'de paylaşmıştık. O gün yine bambaşka bir coşku vardı. 6 ay sonra bu defa kadim şehir Şuşa'da kendisiyle birlikte olmaktan memnuniyet duyuyorum. Şuşa'dan vereceğimiz mesajların çok önemli olduğuna inanıyorum. Altyapıda yoğun çalışmalar yapılıyor. Yollar yapılıyor, yüksek gerilim hatları inşa ediliyor, susuz olan bölge suya kavuşuyor. İnşallah en kısa zamanda bölge havalimanlarına da kavuşacak. Havalimanlarına da kavuştuktan sonra buralara geliş - gidişler artacak. Turizmde bölge inanıyorum ki ciddi bir sıçramayı yaşayacak. Karabağ eski ihtişamına yeniden kavuşacaktır, bundan hiç şüphem yok. Türkiye olarak yeniden inşa faaliyetlerinde de kardeşlerimize her türlü katkıyı veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz. En kısa sürede evlerine dönmelerini beklediğimiz Azeri kardeşlerimiz için de her türlü çabayı göstereceğiz. Değerli kardeşimin özel çalışmaları var.  ERMENİSTAN'IN KENDİSİNE UZATILAN İYİ NİYET ELİNİ TUTMASINI ARZU EDİYORUZ Bir yandan yıkımları telafi ederken, Karabağ ve Azerbaycan topraklarının bir daha böyle bir felaket yaşamaması için gereken tedbirleri alacağız. TOKİ ile birlikte burada atmayı planladığımız planlar var. Artık bölgede tüm taraflar için yeni iş birliği imkanları doğmuştur. Herkesi Azerbaycan'ın zaferini kabullenmeye davet ediyoruz. Ermenistan'ın kendisine uzatılan iyi niyet ve dayanışma elini tutmasını, ortak geleceği birlikte şekillendirme fırsatını iyi kullanmasını temenni ediyoruz. Altılı platform dedik. Rusya, Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve İran... Altılı platformla birlikte artık istiyoruz ki bölge suhuletle, barış içerisinde yaşanan bir bölge olsun. Bu adımı atmak için her türlü fedakarlığa varız, sayın Putin bu tür fedakarlıklara var. Tarihi fırsatın, gerçekçi olmayan heveslerle kaçırılmaması en büyük temennimiz. Bölgedeki herkesin nefret ve tahrik siyasetinden vazgeçmesi şarttır. Böyle bir fırsat olduğunda Ermenistan'la normalleşmenin olması için üzerimize düşeni yapacağımızı söylüyoruz.  ŞUŞA'DA EN KISA SÜREDE BAŞKONSOLOSLUK AÇMAYI PLANLIYORUZ Bugün yeni bir tarihi adımı attık. Bu adım önemli. Bu adımı güçlendirerek yolumuza devam edeceğiz. Şuşa beyannamesi ile ilişkilerimizin yeni dönemdeki yol haritasını belirledik. 11 A4 sayfası bu beyanname bugün hayatiyet kazanıyor.  Şuşa'da en kısa sürede başkonsolosluk açmayı planlıyoruz. (Zengezur koridoru) Bu projenin hayata geçirilmesiyle doğudan batıya herkesin istifade edebileceği yeni bir ortak koridor açılacaktır. Savunma sanayi alanındaki ilişkilerimizi daha da tahkim ediyoruz. Burada İHA'lar, SİHA'lar ciddi işler gördüler. Azerbaycan bu işlerde üretin merkezi olma imkanını yakalayacaktır. Bizim gücümüz Azerbaycan'ın gücü, Azerbaycan'ın gücü de bizim gücümüzdür.  Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, Baykar Genel Müdürü Bayraktar`a "Karabağ Nişanı" verdi ŞUŞA BEYANNAMESİ'NDE ŞU İFADELER YER ALDI Taraflar, Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin daha da genişletilmesi ve derinleştirilmesi perspektiflerini her yönüyle inceleyerek beyan eder. Azerbaycan, Ermenistan'ın 30 yıl süren saldırısına son verilmesi, işgal edilmiş toprakların kurtarılmasında Türkiye'nin desteğine yüksek değer vermektedir. Taraflar, işgalden kurtarılan topraklarda Türkiye-Rusya Ortak Merkezi'nin faaliyetlerine Türkiye'nin katkısının önemli rol oynadığına vurgu yapar. Taraflar, bölgesel ve küresel güvenlik ve istikrar meselelerinin çözümlenmesi yönünde ortak çaba gösterirler. Taraflardan herhangi birinin bağımsızlığına veya toprak bütünlüğüne üçüncü bir devletçe tehdit ve saldırı halinde taraflar birbirine gerekli yardımı yapacak. Taraflar, iki devlet arasında geliştirilen ve onların çıkarlarına uygun askeri-siyasi iş birliğinin üçüncü devletlere karşı olmadığını belirtirler. Taraflar özellikle terör, organize suçlar, uyuşturucu kaçakçılığı, yasa dışı göçe karşı mücadelede ortak çaba ve iş birliğini genişletecek. Şuşa Beyannamesi'nde Ermenistan'ın Türkiye'ye karşı asılsız iddialarının, tarihin çarpıtılması girişimlerinin bölgede barış ve istikrara zarar verdiği vurgulandı. Şuşa Beyannamesi'nde Türkiye ve Azerbaycan'ı birleştiren Zengezur koridorunun açılması ve Nahçıvan-Kars demir yolunun, ilişkilerin yoğunlaştırılmasına katkı sağlayacağı belirtildi. Şuşa Beyannamesi'nde tarafların Güvenlik Konseylerinin milli güvenlik konularında düzenli olarak ortak toplantılar yapacağı bildirildi.

2 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Çelik’ten açıklama: Türkiye terörle mücadelesini ve toplumsal huzuru bozmaya çalışan provokasyonlarla…

Saldırıya kınama AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten geldi. Çelik, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şunları söyledi: "İzmir’de HDP İl binasında gerçekleşen saldırıyı ve cinayeti lanetliyoruz. Türkiye, huzur ve güvenliğini bozmaya çalışan provokasyonlara asla fırsat vermeyecektir. Güvenlik güçlerimiz ve yargı teşkilatı hadiseyi tüm boyutlarıyla açığa çıkaracaktır. Türkiye terörle mücadelesini ve toplumsal huzuru bozmaya çalışan provokasyonlarla mücadelesini şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da kararlılıkla sürdürecek, kamu düzeninin bozulmasına asla müsade etmeyecektir."

1 2 ... 26 27 28 29 30 31 32 ... 186 187